nekomata

normal sözlükte bu tarz başlıkları açmak bize düşmez ama açılışını biz yapalım japon kültürü baş sorumlumuz @kaşkolnikov sonrasında gerekeni yapsın. * benim bu başlığı açma sebebim sözlükteki kedi severlerin psikolojisini bozmak. netice olarak sözlüğü ele geçirdiler. kedi görmediğimiz bir gün olursa öpüp kabuğumuzun üzerine koyuyoruz. yoğun bir kuşatma altındayız. * kedi insanlarının, köpekler ve bilumum diğer canlılarla arası iyi olan diğer yazarlara yaptıkları bu zulüm karşısında sessiz kalmamız beklenemezdi. zamanında kendilerine yeterince cevap verdik ama sayıları çok fazla olduğu için artık hattı tutamaz hale geldik. ne yazsak olmuyor. (bkz: kedi insanı vs köpek insanı/@ateist kaplumbağa) durduramıyoruz bu hayasızca akını. o yüzden asimetrik psikolojik harekat başlatmaya karar verdim.

nekomata adı verilen bu yaratıklar bildiğiniz ruh hastası. psikopatlığın kitabını yazmışlar. aynı zamanda büyülü güçleri var. fireball fırlatıyor deyyuslar. en büyük keyifleri insan mangalı. hafta sonları toplanıp, insanları kül haline getirip sonrasında iki üç lafın belini kırıyorlar. ama bu etkinlik arkadaşların en masum eğlence şekli. çıkardıkları yangınlar falan asıl yeteneklerinin yanında patide kıymık kalıyor. bu arkadaşlarda necromancerlik var. ölüleri diriltip kontrol ediyorlar ve bu sayede insanlara korku salarak hem kendilerine hem de dünya üzerindeki kedi nüfusuna bakılması için köle kitleleri oluşturuyorlar.

değerli kedi dostları, şimdi kendinize sormanız gereken soru şu; sizler bu kedi adı verilen garip yaratıklara, tüm kaprislerine ve psikopatça hareketlerine rağmen, neden bu kadar içten ve gönülden hizmet ediyorsunuz? şimdi eğri oturup doğru konuşalım, bırakalım özgür ruhlular şöyleler böyleler hikâyelerini, onlar özgür ruhlu ama siz farkında olmadığınız bir köleliğin esiri olmuş durumdasınız. hiç mi işkillenmiyorsunuz? en başından beri kedilere karşı oluşan bu akıl almaz biat kültürünü algılayamıyordum. nekomata mevzusunu öğrenince tam bir aydınlanma yaşadım. hafif bir gülme geldi ama kendimi hiç bozmadan sizleri bu tehlike hakkında uyarmayı vazife bildim. bakın gecenin bir yarısı hortlakların, zombilerin saldırısına uğrayabilirsiniz, üç harfliler evinizde fink atabilir dahası kedi efendilerinizi memnun edemezseniz bir anda nar gibi kızarıp, imamın kayığına binebilirsiniz. kimse de bir şey anlamaz. bir mevzunun daha altını çizeyim; içerisinde kedi bulunan hanelerde yangın çıktığında nasıl oluyorsa oluyor o yangından kediler bir şekilde kurtuluyor. sahipleri ise genelde sizlere ömür. bunun üzerine biraz düşünmenizi temenni ediyorum.

ben dostça bir tavsiyede bulundum. gerisi size kalmış. o paylaştığınız fotoğrafların bir gün sonunuzu getirmesini hiç istemem. lütfen kendi sağlığınızı ve sıhhatinizi düşünüp dozu biraz azaltın. nekomatalar ifşa edilmeyi de sevmiyorlarmış. * hakkınızda hayırlısı diyelim.

tüm çabam şu hallere düşmeyin diyedir. inanın başka bir niyetim yok. *

evde bir chartreux değil nekomata beslediğimi öğrenmeme vesile olan başlık.

ateist kaplumbağa sağ olsun bütün taşlar yerine oturdu. efendim gak deyince suyunu tazele guk deyince terasa çıkart. sabah on dakika geç mi uyandın? sen nasıl kahvaltımı hazırlamazsın diye dişlerini kasesinde hali hazırda bekleyen mama yerine koluma geçirsin. çok afedersiniz bokunu bile temizliyorum da yine de yaranamıyorum ya. gel azıcık seveyim diye sıkıştırmamla 14 yerimden cırmalanmam bir oluyor.

hadi bunları zaten kabullenmiştik uzun yıllar önce ama gece gece gelen bi delirmeler, uykudan uyanıp deli kovalıyor gibi evde depar atmaları, oturup boş duvarı izlemeleri falan hayra alamet değildi.

hayır işin kötüsü biraz kilo almış. veteriner bey yaşı da ilerledi problem olmasın diyete sokalım dedi. sevdiği yaş mamalardan vermiyorum diye resmen kriz yaşıyoruz evde. dün gece bir tıkırtıya uyandım. mutfağa gitmemle ne göreyim; benimki kağıt havluları mutfağın ortasına toplamış, nerden bulduysa da bir yerden çakmak bulmuş onunla oynuyor. tabii ben yaramazlık yapıyor diye biraz bağırıp poposuna vurdum. nereden bileyim böyle bir şey olacağını? sabahtan beri oturduğu yerden beni kesiyor allahsız. yatak odasının kapısına barikat kurdum ama bu geceyi çıkartabilir miyim emin değilim.

eğer bu girdiden sonra benden haber alamazsanız beni türk detektiflerine değil john constantine'e emanet ediniz!