1.
sitem, şikayet, yakınma.
devamını gör...
2.
(bkz: vega)
(bkz: serzenişte)
biraz sev sakinleştir sevdiğinim ben işte
boş ver sev sakinleşir
sevgilim serzenişte
(bkz: serzenişte)
biraz sev sakinleştir sevdiğinim ben işte
boş ver sev sakinleşir
sevgilim serzenişte
devamını gör...
3.
bazı haber, tv hatta kitaplarda "sabah 3 sularında" gibi ifadeler görüyorum. 03:00, 04:00 sabah falan değildir. gece yarısıdır!
sabahın körü 7de, 8de işe gidelim diye yapılıyo bu algılar. buna daha ne kadar susacağız? sermaye sınıfını yıkmak isteyen varsa ilk bu manipülasyondan başlasın lütfen.
sabahın körü 7de, 8de işe gidelim diye yapılıyo bu algılar. buna daha ne kadar susacağız? sermaye sınıfını yıkmak isteyen varsa ilk bu manipülasyondan başlasın lütfen.
devamını gör...
4.
ulan o kadar geyik yapıyorum şu gecenin şu saatinde kimse dikkate almıyor. nerede etkileşim.
kursanıza lan siz de bir daire başkanlığı ne bileyim kurum kuruluş efendime söyleyeyim idari birim.
teessüf ederim.
t: yakınma.
kursanıza lan siz de bir daire başkanlığı ne bileyim kurum kuruluş efendime söyleyeyim idari birim.
teessüf ederim.
t: yakınma.
devamını gör...
5.
başa kalkmak, yakınmak anlamında kullanılır.
devamını gör...
6.
aslında kimsenin umurunda olmayan bir iç çekiştir.. hani kendi kendine söylenirsin ya, “ben de insanım sonuçta” diye; işte o cümlenin biraz daha süslüsü.. kime söylenir? elbette en sevilene.. çünkü sevmediğine serzeniş yapmazsın, ona direkt küfredersin.. sevdiğine ise kibar davranırsın.. kırıldığını belli eder, sitemi şiir gibi süslersin.. ama karşındaki ya anlamaz ya da anlamamazlıktan gelir..
sonuç? kendi kendine konuşan bir deli gibi kalırsın..
serzeniş, aslında evrenin en sessiz stand-up’ıdır.. seyircisi yok, kahkahası yok, alkışı yok.. sadece bir tirad.. kırgınlığını duyuramadıkça daha da trajikomikleşen.. ve işin acı tarafı, serzeniş her zaman sahibine geri döner.. hani şişeden fırlattığın ama kıyıya çarpıp önüne düşen mektuplar gibi.
kısacası, serzeniş bir şikâyet değil.. insanın kendi kalbine yazdığı rezil bir dilekçe.. ne işleme alınır ne de çöpe atılır.. dosya hep açık kalır.........
sonuç? kendi kendine konuşan bir deli gibi kalırsın..
serzeniş, aslında evrenin en sessiz stand-up’ıdır.. seyircisi yok, kahkahası yok, alkışı yok.. sadece bir tirad.. kırgınlığını duyuramadıkça daha da trajikomikleşen.. ve işin acı tarafı, serzeniş her zaman sahibine geri döner.. hani şişeden fırlattığın ama kıyıya çarpıp önüne düşen mektuplar gibi.
kısacası, serzeniş bir şikâyet değil.. insanın kendi kalbine yazdığı rezil bir dilekçe.. ne işleme alınır ne de çöpe atılır.. dosya hep açık kalır.........
devamını gör...
7.
baş kafa manasındaki ser ile alakalıdır. zenişten fiili de farsça vurma demek olup bizde başa kakmadan biraz daha dost işi bir manaya dönüşmüş sitem çeşidi.
devamını gör...