troçkizm

ideolojik olarak anti-stalinist bir konumda yer alan sosyalist teorilerdendir. tek ülkede sosyalizm fikrine karşı sürekli devrim ve dünya devrimini savunur.
(bkz: dünya devrimi)
(bkz: sürekli devrim)
(bkz: sosyalist emekçiler partisi) tarafından savunulur.

woke hareketi

hep merak ederim. stalin yerine bu adamlar iktidar olsa tarih nasıl şekillenirdi diye. sanırım yine aynı tas aynı hamam devam ederdi her şey.

bolşevik siyasetçi ve teorisyen lev troçki'nin bakış açısıyla yeniden yorumlanması anlamına gelen ideolojik terim.

sürekli aralıksız 7/24 devrim. bi ohh soluklanayım yok.

lenin tarafından da eleştiriye uğramış olsa da, troçki, gerçek bir entellektüel ve kuramcı bir aydındır. lenin sonrasında (yıldızlarının asla barışmadığı) stalin'le yaşadığı ayrılık hızla derinleşmiş, stalin'in kuramcılıktan uzak, kaba ve köylü sertliğindeki muhafazakar asker tutumu nedeniyle sürgüne zorlanmış, sürgünde dahi suikast girişimleri yaşamıştır. temelde enternasyonal ve devrimin tek ülkede korunamayacağı ve dünya ölçeğinde sürdürülmesi gerekliliğine ilişki tezi, bir sol sapma ve sovyet devrimine karşı bir tutum olarak değerlendirilmiştir. sovyetlerde leninden sonraki dönem troçki seçeneği ile sürdürülebilse nasıl olabilirdi konusu, hala tartışılan bir konudur. ancak devrimin yaşatılamaması ve doğu blokundaki çözülüş, troçkinin öngörülerini doğrulamıştır. stalin, muhafazakar ve despot bir asker kafasıyla ve kuramsal vizyondan yoksun yapısıyla sistemin bir parti devletine evrilmesine yol açmış, enternasyonal diyalog "sınırlı devrimi" muhafazadan öte geliştirilemediği için de korunamamıştır. troçki'nin önerdiği yol izlenebilse, gelişmeler nasıl olurdu: asla bilemeyeceğiz. ancak izlenmediğinde neler olduğunu yaşadık, gördük...!

(bkz: taktik maktik yok bam bam)

troçkizm, adı üstünde adını lev troçki'den alan sosyalist bir akımdır ve taraftarlarına troçkist denilir.

kendimi sosyalist addetiğim zamanlar troçkist felsefeye yakın buluyordum kendimi. tek ülkede devrim temellerinden ziyade her milletin kendi işçi devrimini yapabilmesi gerekliliğini daha tatminkar buluyordum. belki de troçki’ye yapılanları hazmedemediğimden ona karşı bir sempati duyuyordum bilmiyorum. paranoyanın dibine vurmuş bir delinin büyük temizliği gerçekleştirmediği bir senaryodan sovyetlerin bir distopyadan ziyade belki de bir ütopya olacağını sanıyordum lakiinn çok şükür ki liberalizm denilen realite ile yakinen bir tanışıklığımız oldu ve kendisiyle dostluğumuz uzun bir süre daha baki kalacak gibi duruyor swh