tüm gördüklerimizin, tüm duyduklarımızın, tüm hissettiklerimizin, kısacası yaşadığımız her şeyin ve evrendeki her zerrenin, aklımızın alamayacağı kadar gelişmiş bir bilgisayardaki benzetimden kaynaklı olabileceğini iddia eden teoridir.

günümüzün teknolojisi ile bizim gibi aptal ve bok üreten bir ırkın dahi çok ileri düzeyde benzetimler yapabildiği düşünülürse, göz ardı edilemeyecek ve varoluşumuzu açıklayabilecek bir teori olarak önemli bir köşede durmaktadır.

hatta, bu teorinin bir ötesindeki teoride ise aslında olası tüm evrenlerin birbirleri içindeki simülasyonlar olduğudur. yani, bizim evrenimiz, aslında xena evrenindeki, kokoti ırkının yaptığı bir simülasyon olabilir, daha acıklısı ise bu evrenin, ergen bir kokotinin bitirme ödevi olması ihtimalidir.

ya da bir başka iç karartan ihtimal ise her şeyi kıçımızdan uydurduğumuz ihtimalidir. belki de bazı şeyleri bu kadar boktan yapan da budur.
devamını gör...

yaban gülüdür... diger guller gibi rosa canina familyasindandir. kanada'danin alberta eyaletinin simgesidir ayni zamanda. yabani alanlarda daha cok rastlanir. gorunusu bilinen bir gülden oldukca farkli olmasina ragmen güle has olan o guzel koku, bu cicek turunde cok daha yogundur. genellikle haziran temmuz arasi acar ve bir ay icerisinde solar. omru kisadir bu guzelligin...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tabi askere giderken ki psikoloji berbat oluyor.bu olayıda yaşamayan azdır.ama sonra düşününce gülüp geçiyosun çok şey değilmiş yani..
devamını gör...

insani gelişme endeksi (human development ındex), dünya'daki ülkeler için yaşam uzunluğu, okur yazar oranı, eğitim ve yaşam düzeyi doğrultusunda hazırlanan bir ölçüm. bu araştırma sonucunda bir ülkenin gelişmiş, gelişmekte olan ya da gelişmemiş bir ülke olduğu; bunun yanı sıra ekonomisindeki etkinin, yaşam niteliğini ne düzeyde etkilediğini gösteriyor.

dağılım ilk olarak 1990 yılında pakistanlı ekonomist mahbub ul haq tarafından geliştirilmiş ve 1993 yılından bu yana birleşmiş milletler gelişme programı tarafından yıllık gelişme raporu'nda sunuluyor. *

peki hangi parametrelere göre hesaplanıyormuş bu dalga diye soracak olursak: ortalama yaşam süresi, okur yazar oranının (2/3'ü yani %66.6), ilkokul, lise ve üniversite kayıtlarının (1/3'ü yani %33.3) ile bulunan eğitim dağılımı ile kişi başına düşen gelir ve alım gücünün amerikan doları'ndan hesaplanmasıyla gerçekleştiriliyordu. fakat bu sistem yeni yeni güncelleniyor.
yeni hesaplama sistemi, eğitimde geçen ve geçmesi beklenen süre, doğumda yaşam beklentisi ve satın alma gücü pariteli milli geliri esas almakta.

ayrıca merak edenler için, 2018 verilerine göre norveç, isviçre ve irlanda'nın başı çektiği listede türkiye 189 ülke arasında 59. sırada yer alıyor.
devamını gör...

oturdum bir kaldırıma boş boş etrafı seyrediyorum.
devamını gör...

bir de gözünün önünde olup tekrar eskisi gibi olamayacağın birini özlemek vardır ki, bir kavanoz cin biberi yemiş gibi yakar kavurur sözlük. hadi göz görmeyince gönül katlanır da iki metre ötende olunca karnını bir müptezel sebepsiz pıçaklıyor gibi olur.
devamını gör...

hayalini kuramadığınız hiçbir işe lütfen kalkışmayınız. önce hayalini kurup ardından neler yapmanız gerektiğini planlayınız ve play. *
devamını gör...

eskiden bişey kırmadan hatta parçalamadan sakinleşmem mümkün değildi, çünkü çok üzülüyordum aslında sinirde değildi, nasıl olur, nasıl olabilir, orayı kabullenemiyordum, ben olsam yapmayacağım şeyler, ben olsam aklımdan geçirsem utanacağım laflar..
ama şimdi çok uzun süredir o raddeye gelmiyorum, hiçbirşey beni çıldırtmıyor, genelde duyduğum şeyin nedenini, söyleyenin temeldeki amacını, daha hızlı gördüğüm ve doğru soruyu sorduğum için, onun sakinliğide var tabi, tahrik edenin beklentiside patlıyor, ben kötüyüm diyemediği için, hakaret etmeye çamur atmaya başlıyor, onuda farkedip esas konuyu hatırlatınca, kuyruğunu kıstırıp kaçıyor zaten, o kadar çok çirkef insanla uğraşmak zorunda kaldımki, sanırım bu konuda uzman olmuşum.
devamını gör...

başımızdaki genişleyen kan damarları ile ilgilidir ve sıklıkla nedeni psikolojik çatışmalara atfedilir. bazı migrenler allerjilerden kaynaklansa da, aslında migren kardiyovasküler bir hastalık olarak tanımlanır. 'migren kişilik' genellikle agresyon, bastırılmış düşmanlık veya duyusal gerginlik olarak tanımlanır. ayrıca birçok hastanın 'başımın ağrısı için bir sürü test yaptılar bir şey bulamayıp migren dediler' demesinin nedenidir. migren testleri başka hastalıkları ekarte etmek için yapılır. amaç bir şeyler bulamamaktır. bulunmadığı durumda migren bulunmuş olur.
devamını gör...

sadece okumamış, katil tipli insanlar cinayet işlemiyor. çok eğitimli, kültürlü eli yüzü düzgün insanlar da cinayet işleyebiliyor ve fark ettiyseniz burada özellikle "kadın cinayeti" olarak vurgulamadım. ayrıca böylesine hassas bir konu hakkında bu beyanda bulunmak oldukça tehlikeli. sanki "kadınlar bu kaderi kendileri seçti, kadınların suçu" der gibi olmuş. ki bu da çok yanlış yerlere çekilebilecek bir durum. aynı zamanda şu noktaya da değinmek isterim ki bir hata veya cahillik anında hepimiz kadın erkek fark etmeksizin çok yanlış insanları hayatımıza alabiliriz. hepimizin "keşke tanışmasaydım, keşke hayatıma almasaydım" dediği bir insan mevcuttur. belki de biz şanslıydık ve bu toksik ilişkilerden kurtulabildik ama o kadınlar yapamadı. zira ülkemizde taciz, tecavüz, şiddet gibi suçlara gerekli cezanın verilmediğini, hatta suçluların ifadeleri alındıktan sonra salıverildiklerini biliyoruz. bu kadınlar korktular. bir hata anında veya çok severek hayatlarına almış oldukları, hatta belki de hiç tanımadıkları bu adamlardan korktular. çünkü şikayet etse gerekli ceza verilmeyeceği gibi daha çok zarar görme olasılığı da yüksek. ki bunun örneklerine sıkça rastlıyoruz. tüm bunları göz önünde bulundurursak sizden ricam şudur ki beyanlarınızda çok çok dikkatli olun. böyle hassas konularda kelimelerimizi özenle seçmek hepimizin yararına olacaktır. kurbanın, mağdurun psikolojisini yaşadıklarını anlayamıyorsak susmayı bilmeliyiz. kişinin içinde bulunduğu durumu, yaşadığı zorlukları bilmiyorsak susmalıyız. belki gidecek yeri yoktu belki kimsesi yoktu. olayların iç yüzünü bilmeden rica ediyorum kadını suçlayıcı, katille empati yapar gibi beyanlarda bulunmayın. belki bu başlığı ve yazılmış olanları okuyanlar arasında eski sevgilisinden, eski eşinden şiddet görmüş, bir yakını cinayete kurban gitmiş mağdur kadınlarımız vardır. tekrar söylüyorum bu çok hassas bir konu. iyice oturup düşünülmeden konuşulmasını hiç tavsiye etmiyorum. kimsenin ne kalbini kırın, ne de yarasına tuz basın.
devamını gör...

kongrelerin hesabını yine bize kestiler. tebrik ederim bayram sonrası turizm için vakaları azaltma kararı aldılar, bizler için değil. sonra yine aynı, milletini düşünen mi var.
devamını gör...

pasta-borek yapimi icin olcu birimi.

anne evi itemi ayni zamanda; guncel “yeni gelin” evlerinde incik boncuklu bir tik buyuk boyutlulari var artik bunlarin, kocislerine servis yaparken kullaniyorlar.

ergonomik diye uretmisler bu bardagi ama bence degil ya, herhangi bir icecek tuketmeye asla yetmiyor cunku; surekli doldur-bosalt yapmaktan yoruyor, candan bezdiriyor, tak ettiriyor. dusundukce afakanlar basti, vallahi harakiri yapacagim.

bununla bir sey icmeye kalksam minimum 2 tam tur yapiyorum, sonunda mide bulantisi garanti.
icecek icin kullanmayin lan, ben manyak oldum bunun yuzunden. devasa kupalarim kalp ben.*
devamını gör...

allahını seven sek'e künefe üstüne limonlu dondurma atsın.
devamını gör...

şimdi uzayda iki paralel doğru kesişmez ama hiçbir şekilde iki paralel doğru çizilemez iki paralel doğru çizmek için sonsuz derecede güçlü ölçü aletlerine ihtiyaç vardır. bilgisyardaki pixeller bile 1366 tanesi dikey olarak 768 tanesi düşey olarak sonsuz derecede paralel değildir o paralel gördüğümüz şeyler gözümüz sinyali beyne öyle gönderdiği için paralel yani bu durumda evrendeki herşey bir biriyle bir noktada birleşir sonsuz doğruluğun ve iyiliğin birleştiği kesişim kümesi tanrıdır.

şimdi benimle beraber tekrar edin:
"eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abduhu ve resuluhu"

edit:aşağıda bir yazar paralel olan şeyler yanılsamadır tanrı olgusu gibi yazmış. paralel olan şeylerin yansıma olduğunu düşünüyorsa sonsuz iyiliğin bir yerde kesiştiğine neden inanmıyor?
devamını gör...

piknik buluşması diye toplandık başlığa ama başkanlar en az 750 karakterli 100 tanım istiyor.
devamını gör...

sana gül bahçesi vadetmedim
devamını gör...

uçurulma sebebidir.
devamını gör...

fyodor mixayloviç dostoyevski'nin kendi yaşamından kırıntılar bulunan kitaptır. okumadan evvel dostoyevski'nin hayatını araştırmanızı öneririm, aksi takdirde tam olarak kitaba dahil olamazsınız.
fyodor pavloviç, dostoyevski'nin babasıdır. (adama kendi ismini vermiş. belki de "onu kötülüyorum ama benim de ondan farkım yok" demek istemiş olabilir) babasını hiç sevmemiş, hatta ölmesini bile istemiş dostoyevski, bu nefretini karamazov çocuklarında göstermiş. dört çocuk da babalarından nefret eder ve kabul etmeseler de babalarının ölümünü isterler.
kim bu kardeşler?
dmitri. dostoyevski'nin umursamaz, aklı havada, babasına benzeyen tarafı. bir zamanlar orduda görev yapmış ve dmitri de onun gibi askerdi.
ıvan. kardeşlerin en zekisi diyebiliriz. dini inancı yok, entelektüel, başarılı, içe kapanık ve pek konuşmayan birisi. her şeyi dert eden, karamsar, insanlıktan umudunu itirmiş halini bu karakterle ortaya koymuş yazarımız.
aleksey. en tatlış kardeş. zosima ile olan konuşmaları, koyla ile arkadaşlığı... dostoyevski'nin herkesin bildiği katı ortodoks kişiliğini alyoşa karakterinde görebiliriz. ama çoğu kişinin bildiğinin aksine, dostoyevski dini inançlı biri değildi. hep çelişkiler yaşamış. bu çelişkilere ivanla aleksey'in konuşmalarında yer vermiş.
semerdyakov. bu çocuğu çözemedim. içlerinden en yakın hissettiğim kardeş buydu ama ne yaşıyor anlamıyoruz. toplumda kabul edilmemişliğini döktüğü karakter mi acaba semerdyakov?

okumadan ölmeyin. tuğla gibi ama çabuk biter, ne olduğunu anlayamazsınız.
dostoyevski'nin son və en iyi eseri. (ne kadar iyi olsa da suç ve ceza'nın yeri başkadır)
devamını gör...

başlığı açan arkadaş, bir derdim var'ı örnek verdiği için reverb ve delaylı bir eserle başlıyorum.
joe satriani - the forgotten
aşağıdakiler de naçizane önerimdir;
yavuz çetin - grand cherokee
gary moore - still got the blues
ilter kurcala - treasure (bruno mars)
steve vai - for the love of god
bu da bonus olsun.
devamını gör...

rumuzu dunyalikisi, ama bana çağrışımı da dünya tatlısı. öyle de tatlı ve sempatik gelen yazar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim