şüphesiz insan doğuştan yok oluşa kadar ki zaman diliminde, hayatı boyunca hep bir merak içerisindedir. hayatı anlamlama, tanıma ve ve topluma kazanılmış bir benliği yetiştirme temelinde sorgulamak yatar
bu olgu diğer canlılardan ayıran yegane temeldir "sorgulamak".

1. 21. yüzyılda çocukken - daha önce daha mı iyiydi?

"eskiden her şey daha güzeldi." belki bu cümleyi anne babanızdan veya büyükanne ve büyükbabanızdan duymuşsunuzdur. ebeveynlerimiz internet ve akıllı telefonlar olmadan büyüdü. bizim için neredeyse imkansız, değil mi? z kuşağı iseniz, muhtemelen internet, tv ve cep telefonları gibi şeylerle büyüdünüz. bazı araştırmacılar elektronik medyayla (örneğin akıllı telefonlar, tabletler, oyun konsolları) erken temasın çocuğun gelişimi için zararlı olduğuna inanmaktadır. sosyal içerme, akran ilişkileri ve çocukların özgüvenleri etkilenebilir. bu konu hakkında ne düşünüyorsun?

2. genler veya çevre - kişiliğimiz nereden geldi?
zeka ve kişilik doğuştan mı yoksa ergenlik döneminde çevreden mi etkilenirler? bilim adamları bunun her ikisinin bir kombinasyonu olduğu konusunda hemfikir. ama sizce hangi faktörün kişiliğimizin gelişimi üzerinde daha önemli bir etkisi var?

3. ölüm bizi ayırana kadar - sonsuz aşk var mı?
bugünlerde daha az düğün ve daha fazla boşanma var. hayatının geri kalanında biriyle mutlu olmak hüsnükuruntu mu yoksa gerçek mi?

4. sosyal medya bizi hasta ediyor mu?

facebook, ınstagram, tiktok, twitter. sosyal medyanın olumlu yanlarını hepimiz biliyoruz. eğlenceli çünkü dünyanın her yerinden insanlarla bağlantınız var ve hatta kariyer yapma şansınız bile var. ama dezavantajları nelerdir? sosyal medya bir yük olabilir mi?

5. ötenazi ahlaki olarak kabul edilebilir mi?
avrupa'da ötenaziye izin verilen sadece dört ülke var: belçika, lüksemburg, isviçre ve hollanda. avrupa'nın geri kalanında “talep üzerine öldürmek” ceza gerektiren bir suçtur. görüşler ötenazinin ahlaki gerekçesi konusunda bölündü.

6. insanlığın en büyük sorunu nedir?

bu soruya iki farklı şekilde cevap verebilirsiniz. ya insanlık için sorun yaratan çevresel koşullara (örn. iklim değişikliği) ya da insanların kişilik özelliklerine (örn. nefret, kıskançlık) olarak odaklanırsınız.

7. bir simülasyonda mı yaşıyoruz?
dünyamız sadece daha karmaşık bir uygarlığın yarattığı bir bilgisayar simülasyonudur. yani biz yokuz. biz sadece kendimiz simülasyonuz. bu, modelleme hipotezinin basitleştirilmiş bir açıklamasıdır. bu çok daha karmaşıktır ve üç hipotezi vardır. ancak temel fikir aynı kalıyor: bir simülasyonda yaşıyoruz. sizce bu teori ne kadar olası?

8. tanrı'ya mı yoksa evrendeki en yüksek güce mi inanıyorsun?
tanrı her şeyin kaynağı mı yoksa sadece insan yapımı bir yapı mı?

9. bir veya iki çocuk için aşırı kalabalıklaşmayı önleme politikası hakkında ne düşünüyorsunuz?
insanlara kaç çocuğa sahip olabileceklerini söylemek etik mi yoksa denetimli aile planlaması insan hakları ihlali midir? aşırı nüfusa karşı koymak için daha iyi stratejiler var mı?

10. özel silah sahipliği yasaklanmalı mı?
silah sahipliği temel bir hak mı yoksa toplum için bir tehdit mi? özellikle amerika birleşik devletleri'nde bu konuda hararetli bir tartışma var. ne de olsa amerikalılar, tahmini 393 milyon küçük silahla en ağır silahlı nüfustur (karp, 2018, küçük ordu araştırması: küresel sivil tutulan ateşli silahların tahminleri). başka hiçbir ülke ateşli silahlardan bu kadar çok ölüm görmedi.

11. yapay zeka (aı) insanlık için bir tehdit mi?
yapay zeka söz konusu olduğunda, görüşler farklıdır. bazıları bunu büyük bir tehlike olarak görüyor ve er ya da geç insanlığı yok edeceğinden korkuyor. stephen hawking, ölümünden kısa bir süre önce, aı araştırmalarının insanlık için fırsatlar açtığını belirtti. ancak, kötüye kullanım riski göz ardı edilemez. elon musk ayrıca aı araştırmalarının tehlikeleri konusunda da uyarıyor. ancak, yapay zekanın olumlu katkı yapabileceği çok fazla potansiyel uygulama var. hala aı geliştirmenin en başındayız. bakalım gelecek neler gösterecek. ne düşünüyorsun?

12. kadın ve erkek eşit midir?
feminizmin tarihine bakarsanız, şimdiden çok şey oldu. ama toplumsal cinsiyet eşitliğinden bahsedebileceğimiz noktaya geldik mi?

13. insanlar neden ırkçıdır?

herkes ırkçı değildir ama herkesin önyargıları vardır (kabul etmek istemesek de). çok sayıda araştırmanın gösterdiği gibi, çoğu zaman önyargılarımızın farkında bile değiliz. bunun farkında değilsek, ondan kurtulmamız zor. yapabileceğimiz şey, önyargılarımızı kabul etmek, onları kabul etmek ve onları kontrol etmektir. ancak bu, insanların neden ırkçı olduğu sorusuna cevap vermiyor. insanların yabancılardan bu kadar nefret etmesini sağlayan şey nedir? dünyada hiçbir çocuk önyargılı doğmaz. bu kalıp yargılar ve önyargılar hangi noktada ve nasıl karşımıza çıkıyor?

14. imkanınız olsa ölümsüz olmak ister miydiniz?

birçok insan ölümden korkar. sınırsız bir yaşam fikri birçokları için arzu edilir. dünyada ölümsüzlüğü mümkün kılmak için çeşitli yollar üzerinde çalışan araştırmacılar var. rus milyarder dmitry ıtskov, insanları 2045'e kadar ölümsüz yapabileceğine inanıyor. ancak onun düşüncesine göre insanlar artık kendi bedenlerinde var olmayacaklardır. projesi işe yararsa insan bilincini çevrimiçi bir avatara aktarmak istiyor. buna katılır mısınız? ölümsüz olsaydın ne yapardın? şu anki hayatınız nasıl değişirdi?

15. fedakarlık gerçek mi, efsane mi?
fedakarlık, başkalarının yararına sosyal yanlısı, özverili davranış olarak tanımlanır. karşılık beklemeden karşınızdaki kişi için iyi bir şey yaparsınız. buna bir örnek, evsizler barınağında gönüllü olmaktır. gönüllüler, dezavantajlı insanlara para almadan yardım ediyor. ama bu özverili davranış mı? gönüllü, işini tanınmak ya da kendini iyi hissetmek için yapmaz mı? o zaman bencillikten bahsedebilir miyiz?

16. hayvan hayatı insan hayatı kadar değerli mi?

toplumumuzda insan ve hayvan yaşamının eşit görülmediği çok açıktır (bkz. endüstriyel tarım, ganimet avcılığı vb.). sadece insanlarla hayvanlar arasında değil, hayvanlarla hayvanlar arasında da fark vardır. işte bir örnek: evcil hayvanınızı düşünün. muhtemelen evcil hayvanınızı seviyorsunuz ve onu eşit sayıyorsunuz. sonra tavuğu düşün. tavuğun hayatı, toplumumuzda çiftlik hayvanı olarak görüldüğü için mi daha kötü? ımmanuel kant, insan hayatının hayvan hayatından daha değerli olduğuna inanıyordu. argümanları: hayvanların ahlaki olarak akıl yürütme ve düşünme yeteneği yoktur. bu nedenle, ahlaki olarak insanlardan daha az değerlidirler. bu konudaki fikriniz nedir?

17. vatanseverlik iyi mi yoksa tehlikeli mi?
vatanseverliğin tanımlarından biri: "(coşkulu) vatan sevgisi." bazıları vatanseverlik konusunda olumluyken, diğerleri vatanseverlik konusunda daha eleştireldir. eleştirmenler genellikle vatanseverlik ve milliyetçilik arasındaki çizginin nerede olduğunu tartışırlar. milliyetçilik abartılı bir milli bilinçtir. milliyetçiler kendi milletlerini abartırlar ve diğer milletleri değersizleştirirler. aşırı derecede abartılı milliyetçiliğin tehlikeli sonuçları olabilir (nasyonal sosyalizmin gösterdiği gibi). vatanseverlik gerçekten milliyetçiliğin habercisi mi yoksa sadece anavatanınızdaki sağlıklı gurur mu?

18. evrensel temel gelir hakkında ne düşünüyorsunuz?
evrensel temel gelirin arkasındaki fikir, tüm vatandaşların karşılığında hiçbir şey yapmadan her ay hükümetten belirli bir miktar para almasıdır. devlet tüm insanlara geçim kaynağı sağlamalıdır. koşulsuz temel gelir lehine ve aleyhine argümanlar var. bazıları çalışma motivasyonunun azalacağından korkar. diğerleri bunun çalışma motivasyonunu artıracağını düşünüyor. varoluşsal korkular ortadan kalkacak. insanlar yaratıcılıklarını keşfedecek ve hayata geçirecekler. koşulsuz temel gelir hakkında ne düşünüyorsunuz?

19. insanlar neden kıskanç?
kıskançlık, başka birine pandering yapmama ve aynısına sahip olmayı isteme duygusudur. bir insanı bir insanı kıskandıran nedir? kendi hayatınızdan memnuniyetsizlik mi yoksa adalete açık bir ihtiyaç mı?

20. dünyada herkesin güzel olduğunu düşündüğü bir şey var mı?
devamını gör...

sanskritçe'deki anlamı “cennetten gelen hayır çiçeği” olan udumbara avatar filminden sonra “avatar çiçeği” olarak anılmıştır.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

avatar filminde mutluluğu yakalayanların üzerine konduğunu gördüğümüz udumbara budizm'de ficus racemosa'nın ağacı, çiçeği ve meyvesini ifade eder.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

budist efsanelerine göre udumbara dünyada üç bin yılda bir açan ve en nadir görülen çiçektir.
udumbara’nın üzerinde yaşadığı ağacın meyvesi içinde yetişmesi ve bir santimetreden bile küçük olması nedeniyle gözle fark edilmesinin epey zor olduğunu da belirtelim.

bu arada ortaya çıktığı zamanlarda o bölgede güzel şeyler olacağına ve efsanevi birinin tahta oturacağına ait inanış bulunan udumbara çiçeği başka….görüntüsü o çiçeğe benzeyen böcek yumurtaları başka.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
yurdum insanları bu farkı bilmediklerinden “bizim köyde bunlardan çok var, chrysoperla carnea diye bir böceğin yumurtası” diye ahkam keserler anca.

haber ajansımızın kurucusu sevgili ateist kaplumbağa’nın #520441 bahsettiği dosyalarda bu çiçek ile ilgili gizli bilgiler de bulunmakta idi.
bir muhabirimizden aldığımız bilgiye göre bu çiçeğin bulunduğu gizemli bir yerde yüzüklerin efendisi’ndeki kralın kılıcı narsil de varmış. *

hem udumbara hem de narsil’e sahip olup tahta oturmak isteyen bir oturuşta 10 dürüm yiyenin elinden ateist kaplumbağa’yı kurtaranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
udumbara ve narsil’i elde etmek için
helios ile göklerde
hazall ile çiçek tarlalarında
kuzguncuktaki vişne ile meyve bahçelerinde
evernevergreen ile ormanlarda
zümrüd-ü anka ile kaf dağında
petit prince de paris ile paris’te
oglalalakota ile amerika’da
japon 35 ve son samuray ile japonya’da,
ice ile kutuplarda
son feci mars ile mars'ta
tartarus ile yerin altında
kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası ile süt ürünlerinin ulaştığı her yerde araştırmalar yapmayı düşünüyoruz, tabi ki arzu ederlerse.*

öyle işler vardır ki sonu karanlık bile olsa, bu işlere başlamak yapmayı reddetmekten daha iyidir" – aragorn.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
mersinliler'i, sokak sanatı görmek için ülke dışına ya da istanbul'a gitmekten kurtaran kadın.

nazife bilgin hazar, iki çocuğunu büyüttükten sonra kırk sekiz yaşında iken mersin güzel sanatlar fakültesi'ni okudu.

bitirme ödevinde köpek barınağının duvarlarını boyadı ve elli iki yaşında üniversiteden mezun oldu. şu an elli sekiz yaşında ve mersin’in toroslar ilçesi’nde yaşıyor.

çocuk cezaevi, kadın sığınma evleri, spor kompleksini duvarlarını boyadıktan sonra, toroslar belediye'si için sosyal sorumluluk kapsamında ki güzelleştirme projesinde, dar gelirli insanların yaşadığı, boyaları dökülmüş eski binaların duvarlarına ünlü tablolarının reprodüksiyonlarını yaptı.
sekiz ayda yirmi bir binanın yüzeyine, can verdi.

osman hamdi bey, johannes vermeer, frida kahlo, diego rivera, vincent van gogh, neşet günal, leonardo da vinci, pablo picasso gibi sanatçıları mersinliler'e tanıttı.

tüm gün güneş altında çalışmaktan elli yaşındaki gözleri şişmiş bir şekilde evine gitti buna rağmen insanların sanatına olan ilgisi sayesinde zevkle çalıştı.

bazı mahallelilerin, dolmuşta iken frida kahlo'da inecek var demesi gibi geri bildirimler alması sayesinde yüzünden gülüşü eksik olmadı. sürekli motive oldu.

nazife bilgin hazar ,
insanın her yaşta verimli olabileceğini, 50'li yaşların fırsat yaşları olduğunu gösteren yurdum kadını.

çoğu insanın, artık bizden geçmiş dediği yaşta sanatçı olunabileceğini, sanatın yaşı olmadığını, kendini gerçekleştirmenin yaşı olmadığını mersin'den tüm dünyaya haykıran kadın.

şu sıralar anadolu ajansı onun için bir program hazırlıyor.
her şehre onun gibi bir sanatçı lazım.
çünkü o şahane bir kadın.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

atatürk yalnızca kendilerinin atasıymış gibi davranırlar. onlar kadar kimse atatürk’ü sevemez, kimse onlar kadar atatürkçü olamaz. kendilerini hep bir ok zannederler. onlar kadar kimse çağdaş olamaz. en çok kitabı bunlar okur, en çok sanat sever kendileridir onlara göre. entellektüel kelimesini kimseye bırakmazlar. en klişe sloganları “mustafa kemal’in askerleriyiz ve türkiye laiktir laik kalacak” tır. senelerdir söylerler ancak birlikte salladıklarını düşündükleri faşist grupla ittifakları harici %20’yi geçtikleri görülmemiştir. 65 yaş üstünde profil fikstir. kadın ise platin sarısı saç, kırmızı ve pembe ruj kullanmak, erkek ise fötr şapka ve bermuda şort giyinmek olmazsa olmazlarıdır. gazlarını almak için ülkenin muhtelif yerlerine heykel serpiştirmek yeterlidir.
devamını gör...

algler dünya ve su kaynakları için ciddi önem taşır. yaygın kanının aksine dünyadaki oksijenin büyük bir kısmı ağaçlar değil, algler tarafından üretilir. bu oran dünyadaki toplam oksijenin %70-80'ine tekabül eder.
devamını gör...

çok doğru. bunu bir değil, iki değil, üç değil tam beş kavanoz.. ay pardon beşten fazla yazarda gözlemledim.

bana kalırsa kankacılık tanımı herkesin işine nasıl geliyorsa o şekilde baştan yapılıyor. belki de öyle bir şey yoktur güzel kardeşim? hı düşündün mü bunu?
devamını gör...

günaydın sözlük..
bugün yatağımdan zorla koparıldım, beş dakika sonrası kahkaha krizleri falan tabi. ben de anlamadım çok garip bir gün oluyor sözlük.
bolca kahkaha atabileceğiniz bir gün olsun. mutlu pazarlar, kaşarı erimiş tostlar diliyorum size..
devamını gör...

(bkz: sözlükte yazmak ama okumamak) olayından kaynaklıdır.
devamını gör...

ahmetin "sen bana ne yaptın yasemin" demesi ve necdetin o klas karakteri.. aklımda kalanlar, tabi müzikleride çok iyiydi, hepimize bulut geçti şarkısını ezberleten dizidir aynı zamanda.
devamını gör...

çok yakınsa, her şeyini anlıyorsa, şefkat gösteriyorsa, yargılamıyorsa kaçınılmaz sondur.
devamını gör...

çocuklarının annesini mutsuz etmesi
devamını gör...

en risksiz olanı borcamdır. borcama her zaman ihtiyaç vardır. ben evlenirken annem; 'borcam almayalım hediye gelir mutlaka' dedi. ben de almadım ve bir insan evladı da çıkıp borcam getirmedi.
devamını gör...

vicdanlı olmak değildir. çocuklarda bu kavram gelişmemiştir, siz hiç mi küçükken akranlarınız tarafından zorbalığa uğramadığınız yahu? * çoğu çocuk fırsat bulduğu an zorbalık yapar ne yazık ki.
ve bence iyi oldukları şey hayal kurmaktır. çünkü tüm hayatı çocuğun önündedir, ciddi pişmanlıkları yoktur. daha ergenliği, yetişkinliği hakkında ciddi kararlar almak zorunda kalmamıştır. o yüzden hayal gücünü kullanarak kendilerine çok güzel bir gelecek hayal edebilirler.
devamını gör...

--- alıntı ---

iki çeşit şeytan vardır: rütbesi alınmış melek, atanarak terfi etmiş insan.

--- alıntı ---
aforizmalar-franz kafka

--- alıntı ---

iki çeşit insan vardır yalnızca: her şeyi bilenler ve hiçbir şey bilmeyenler.

--- alıntı ---
dorian gray'in portresi-oscar wilde

--- alıntı ---

iki çeşit insan vardır; zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşen, zaman geçtikçe hatalarıyla yüzsüzleşen

--- alıntı ---
mehmet akif ersoy.

--- alıntı ---

iki çeşit insan vardır, gürültüye alışanlar, başkalarını susturmaya çalışanlar...

--- alıntı ---
mutlu olma sanatı -alain
devamını gör...

süt. aksini diyen iç anadoluludur.*
devamını gör...

ohh her yer tertemiz olur mis mis...
yalnız ben ucuzcuyum bim'in aks markalı (hani pembiş olanı var ya hah işte o.) yüzey temizleyicisini de boca edersek içine, az biraz güzel koksun ortalık.

nasıl ya bu değil miydi?
haa pardon bro ben yanlış şey etmişim.
tamam tamam siz devam edin madem hahah.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

cankilerle oturuyoruz. eved.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sanal iletişimlerde yaşanabilecek bir şey. gerçek hayatınızda uzun süreli iletişim kurduğunuz birinin "hiçbir iz bırakmadan" kaybolması biraz imkansız.

söz konusu sanal iletişimde ise, birçok kişi olumsuz duygularla bahsetmiş - normal olarak- ama nedenlerinin anlaşılması gerek.

bir kere sanal bir ilişki (adı her ne olursa olsun) fiziksel olarak yaşanan ilişkilerin sorumluluklarını, görevlerini, kaygılarını yaşatmadığı için tercih edilir. kim olduğunun önemli olmaması imkanını verdiği için, bastırılmış kişiliğini yansıtabildiğin için ve istediğinde 'yok olabildiğin' için seçilir. biriyle sanal olarak iletişim kurduğunuzda karşınızdaki kişiyle bu altmetinlerde konuştuğunuzu bilmelisiniz.

bu yüzden, sizinle konuşan ve o çok güzel duyguları paylaştığınız kişi, bazen hiçbir sorumluluk duymadan yalnızca bir 'hayal' olarak kalmak isteyebilir. genellikle kaygılardan sıyrılmak için kurduğu iletişim ona kaygı verdiğinde, ya da kendini ifade etme imkanını artık sağlamadığında yapılır bu. ve bazen açıklamak, bir durumu izah etmeye çalışmak o anı anlamsızlaştırır, gerçekliği sorgulanan şeylerdeki gerçeklik algısını daha da bozar.

bırakın insanlar gitsin. yok olsunlar acımasızca. umarım bunun ne kadar iyi geldiğini deneyimleyecek durumun içinde hiç olmazsınız.
devamını gör...

karanlık korkusu evrimseldir çünkü. aslında bilinmeyen korkusudur. etrafta ne olup bittiğini göremeyiz ve bu durum bizi gergin yapar.* hayal gücümüz boşluğu en kötü şeylerle doldurur. kaç yaşında insanım. hâlâ karanlık koridordan koşarak geçiyorum.*
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim