allah'ımmm, geri döndü..!!
gerçek mi bu..? müthiş haber..!! nihayet geri döndü..!!
umarım önümüzdeki senelerde de sadece formula 1 değil, bir çok uluslararası motor sporları organizasyonlarına ev sahipliği yapar..
bir kez daha türkiye'de..
(bkz: hayatta güzel şeylerin de olması)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

son samuray isimli yazar arkadaşımızın ukdesi.

sözlükte birkaç farklı anlama gelen sözcüktür.

1) tepsi.

2) işe yaramaz, kıymetsiz şey.

3) bitkilerde erkek organın başçığı, çiçek tozu keseleri, polenlerin oluştuğu bölüm.
devamını gör...

en son katıldığım kulüpte 3 gün kimsenin bırak " hoşgeldin " demesini, " kimsin lan sen " bile yazmaması sonucunda çıktım.
dolayısıyla halâ bu gruptayım.
kankam da yok bu arada.
devamını gör...

çok bilinen bir hamlet repliği. 'to be or not to be, that is the question' diye devam eder. ve hamlet bu sorunun cevabını bulamaz. hangimiz bulduk ki?
devamını gör...

sabahın 5'inde kalkıp kendi düğün hazırlığına giden kız arkadaşım vardı şok olmuştum. ''beni vur beni onlara verme'' diye ağlardım sanırım müstakbel eşim bireye. kusura bakmayın da en özel günlerimizden birinde uykumuzu almış olalım, keyfine bakalım eziyetine değil. halay çekmek için çılgın atan teyzeler sebebiyle uykumu feda edemem.

hayatınızda belki de hiç görmediğiniz ve gelip burun bükecek akrabalarınız için o strese, yorgunluğa, zaman kaybına neden katlandığınızı anlayamadığım aktivite. bir de üstüne para veriyorsunuz şu rezalet organizasyonlar için. pandemiye rağmen düğün yapmakta ısrar edenler ise incelenmesi gereken özel vakalar. "biz istimiyiriz dı ıililir ısrır idiyır" lafının tamamen yalan olduğunu da pandemi ile öğrenmiş olduk. milletimiz düğün vb her aktivite için ölüyor ölüyor.

not: şu an için evliliğe yakın olmadığımdan mütevellit rahatça eleştiriyorum. he yıllar sonra beni düğünümde görürseniz lütfen evlenmeme izin vermeyin, büyük ihtimalle tehdit ediliyor ve orada zorla tutuluyorumdur. tam o malum anda "itirazım varrrr memur bey" diye atlayıp beni kurtarmayan bizden değildir. hadi bakalım.
not 2: bütün bu tantanayı sırf uykum bölünmesin diye çıkarmış olmam. * uyku önemli çocuklar.
devamını gör...

dijital dünya her tarafımızı kuşattı. ne kadar çok teknoloji ile iç içeyiz öyle değil mi? buna rağmen maziden ansızın zihnimize düşen bir an, dalgın dalgın geçtiğimiz bir sokak, gördüğümüz bir hayal bizi romantik bir halin içerisine çekiyor. itiraf edelim, ruhumuz hâlâ analog. ve hatta ihtiyacımız olmasa bir saniye teknolojiyi yanımızda tutmayız. ihtiyacımız var. ama ruhumuz analog. durup durup dalmalarımıza, içinden çıkılmaz sorunlarımıza, sarmalanmayan ruh yaralarımıza derman olmaya teknolojinin gücü yetmeyecek. çok boş avuntu.
devamını gör...

annem babam 22 yıllık öğretmen 7500 lira aldıklarını hiç görmedim
devamını gör...

tadını sevemediğim meyvedir. kalıbını gören de kavun tadı verecek sanır. yok, vermiyor. boşuna para harcamayınız papaya yerine papatya alınız. hiç değilse gözleriniz ve burnunuz bayram eder bi süre.
devamını gör...

18 "yaşadım" demek için çok erken bir yaş.

yaşamadım, ölene değin de yaşadım saymayacağım. belki yarın ölürüm bilmiyorum ama 18... çok erken. hiç görmediğim sokaklar, hiç binmediğim metrolar, hiç gezmediğim ülkeler, hiç yemediğim yemekler var. henüz kendi maaşımı da kazanmadım. onu gömmedim keyfimce.
yazıyla on sekiz, çok, çok erken.
devamını gör...


'hayat ve zaman senin üstüne doğru kararıp köpürerek akar, seni taş bir duvara sıkıştırır.

biz gençken, bir sorun karşısında yeterli direnci gösteremediğimizde, mücadele edemediğimizde, kırılganlaştığımızda babam öfkeyle sedeflenmiş bir enerjiyle "boğayı" derdi, "boynuzlarından tutup devireceksin."

"boğa" hayattı.

seni bir hücreye kapattıklarında o daracık odanın içinde o geniş omuzlu, iri kaslı "boğanın" da karşısında durduğunu, keskin ve sivri boynuzlarını karnına dayadığını hissedersin.

hareket edecek, kımıldayacak bir yer yoktur.

boğayı nasıl boynuzlarından tutup devireceksin?

yenilecek misin?

tam da seni oraya kapatanların istediği gibi boğanın seni paramparça etmesine izin mi vereceksin?

bu sorular karşına çıktığında bir gerçeği keşfedersin:

hareket etmen gerekir.

ama nasıl?

insanların güçsüz, çaresiz, yetenekleri sınırlı, açgözlü ve arsız bir bedeni vardır.

o bedeni alıp bir hücreye kapattıklarında karşısındaki engelleri aşamaz, kilitli kapıları açamaz, parmaklıkların arasından geçemez, duvarların üstünden uçamaz.

benim zamanımı "nerede" geçireceğime karar verecek birileri hep vardır, peki benim zamanımı "nasıl" geçireceğime karar verebilecek herhangi bir insan, bir irade, bir güç var mıdır?

bunun cevabı beni hapishanede bile gülümsetir.

öyle bir güç yoktur.

"gerçeklik" sadece bedenimizle ilgili olsaydı bir roman okurken, bir film seyrederken hiçbir duygu hissetmememiz gerekirdi.

ama hissediyoruz.

hayalgücümüz başka bir hayalin içine sızıyor, o hayalin parçası haline geliyor, üstelik sadece hayalgücümüz hayalin parçası olmuyor, bedenini de peşinden sürüklüyor. beden kendisiyle hiç ilgisi olmayan bir olaya "gerçek" tepkiler veriyor.

ben iki yıldır, bir hücrede sivri ve keskin boynuzları olan, gözleri kanlı iri bir boğayla yaşıyorum.

iki yıldır her gün o boğayı boynuzlarından tutup devirmek zorundayım.

bunun için size o boğadan daha hızlı hareket edebilen bir şey lazım: tek bir an içinde bütün dünyayı gezebilen bir hayalgücü.

hayalgücü her kapıdan geçer.

her yere gider.

ve, zamanınızı "nasıl" geçireceğinizi belirleyecek yeryüzünde hiçbir gücün olmadığını, dokunulmaz bir iktidara sahip olduğunuzu bilmenin muazzam hazzını tadarsınız.

hapishane, bedeninizi köleleştirirken zihninizi tanrısal bir güce ulaştırır.

ahmet altan
devamını gör...

iyi yönden bakarsak bence çok ince bir düşünce olmuş bu. ama şöyle bir şey de var ki inandığınız tanrı ne ise onun adı küçük yazılınca o küçülmüyor. yine de bunu anlatmaya uğraşmak ve boş tartışmalarla uğraşmak yerine böyle bir uygulamanın konulması hoş olmuş.

yönetimi de inceliğinden kutlarım.
devamını gör...

en yakın askerlik şubesi ve türk silahlı kuvvetlerinin bilgisi dahilinde yoklama kaçaklarını birbir tespit etmekteyiz.

yok öyle sözlükte vicdani retçiyim ben babalar diye karalayıp gönder butonuna basarak arkaya yaslanmak.

ortadoğu savaş analistliği ve fransız sineması günleriniz bitiyor. artık entelliği hakkari’de yaparsınız tekmil verirken.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

“her şeye kadir olan allah`a yemin ederim ki köle olmayacağız.”
-aliya izzetbegoviç-
devamını gör...

olmayan sorunsaldır. zira türkiye cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkese türk denir. rusya'dan gelip alanya'ya yerleşip türk vatandaşlığı alan kişi de o noktadan sonra türktür mesela. nasıl ki fransalı, ingiltereli, almanyalı yoksa türkiyeli de yoktur.

türklük siyasi bir tanımdır. etnik bir topluluğun adı değildir. etnik olan oğuz, türkmen, yörük vesairedir.
devamını gör...

linç, yapanı sevimsiz yapıyor maruz kalana bulaşmıyor. kim korkar linçten?
radikal değilim ama popüler gündemlikde değilim ben sadece bana ait olan bir yerdeyim.
45 yaşı görürken içimde yenilene yenilene oluşan çok katı olmayan ama kimsenin de etkisi altına alınmayacak fikirlerle geldim.
onlarla benim.
neşeli olduğum kadar düşüncemi söyleyecek kadar rahatım da.
saygısızlık etmem bana saygısızlığa müsaede etmem.
sevdiğim birinin fikri onunla arama sınır koymaz, hiç koymadı.
fikir uçurum oluşturmaz uslüp uçurum oluşturur.
devamını gör...

salçalı naneli sos dökmek ve kıyılmış maydanozla servis yapmak. mis.
devamını gör...

fıstık ezmesinin damağına yapışması ve boğularak ölme fobisi ( adı çok garipti bunu unuttum )
ördek tarafından izleniyor olduğu fobisi (anatidaefobi )
şişmanlardan korkmak ( obesofobi)
telefonsuz kalmaktan korkmak ( nomofobi )
ter kokusunun başkası tarafından alınması fobisi ( adını unuttum ama japonlarda çok rastlanıyormuş )
aklıma gelenler bunlar .
devamını gör...

nazım hikmet'in hapishanede yazdığı -ve malesef çok büyük cümleler kurduğu- şiirinin ismidir. bazı yerlerde "sevgilim yalan söylersem sana" olarak da geçer.

sevgilim yalan söylersem sana;
kopsun ve mahrum kalsın dilim,
seni seviyorum demek bahtiyarlığından.
sevgilim yalan yazarsam sana;
kurusun ve mahrum kalsın elim,
okşayabilmek saadetinden seni.
sevgilim yalan söylerse sana gözlerim;
iki nadim gözyaşı gibi avuçlarıma aksınlar
ve göremesinler seni bir daha.
devamını gör...

sözlük dm'sini amacına uygun kullanan yazarlardır.

(bkz: ver mehteri)
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim