1933 doğumlu, naif sanat akımının temsilcilerinden fransız ressam.
eserleri kartpostal gibi. yumuşak renk tonları hakim, ön planda göze çok hoş gelen binalar ve insan figürleriyle paris'in sokaklarını, günlük yaşamını resmediyor.
nedense masal gibi bir dünyayı andırıyor bana eserleri. çocukluğumda hayal ettiğim dünyayı çizmiş sanki. mutlu oldum incelerken.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel paris, ma grand ville
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel noël! noël!

daha fazla eserini incelemek için buradan
devamını gör...

totalde bütün dinleri reddetmesi gerekirken durup durup islam'a sataşan tiptir. abicim hristiyanlık var, musevilik var hinduizm var... biraz da git onları oku araştır vizyonunu genişlet. sonra yine reddedersin.
not: gerçek ateistlik bu değil.
devamını gör...

(bkz: homo sapiens)
devamını gör...

bazen boş işleri kafama oldukça takıyorum. gereksiz bir özelliktir.
devamını gör...

marko paşa düşüncesinin ortaya çıkışını aziz nesin şöyle anlatıyor;


gerçek kapandıktan sonra işsiz kaldım. esat adil’ e haftalık bir mizah gazetesi çıkarmayı teklif ettim. parti bu parayı sağlayacak, ben emeğime karşılık ayda yüz lira alacaktım. karın üst tarafı da partiye kalacaktı. parti üyeleri, imkanları kadar beşer, onar lira vererek gazetenin sermayesine ortak olacaklardı. partili arkadaşlar zaten az gelirli işçiler olduklarından bu iki ayda ancak iki yüz altmış lira toplanabilmiştir. gazeteye, halk kitlesi tarafından benimsenmiş ve tutulmuş bir isim bulmak gerekiyordu. gerçek gazetesinde yazdığım fıkralardan birinin başlığı “markopaşa’ya şikayet” idi. işte bu fıkranın hatırasıyla “markopaşa” ismini teklif ettim. birçok isimler arasında partili arkadaşlar bu ismi uygun buldular. bu sıralarda partiden istifa ederek ayrılmak zorunda kaldım. gerek istifa edişim, gerek yedi yüz liranın bir araya getirilemeyişi yüzünden markopaşa’yı çıkaramadım …


rıfat ılgaz’ın anlattıkları da şöyle;


biz partinin [türkiye sosyalist partisi] lokaline gidip gelmeye başladık. kahveye, pastaneye gidecek paramız olmadığı için bu sefer sosyalist partinin lokaline gidip oturuyoruz. ne aziz nesin’de ne bende böyle kahve köşelerinde harcayacak para yok. parti lokaline gidip gelen işçi arkadaşlarımız da bizi habire sıkıştırıyorlar. “bir mizah gazetesi çıkarın” diyorlar. biz konuşmalar sırasında soruyoruz onlara: “ne çıkaralım?” “mizah dergisi çıkarın.” “adı ne olsun?” “markopaşa olsun.” zeki usta, rıza usta, hüsamettin özdoğu gibi işçi arkadaşlar. konuşuyorlar, teklif ediyorlar, “para da toplayalım” [diyorlar]. hatta duvara “marko paşa siyasi mizah gazetesi yakında çıkıyor” diye yazılar asıldı, duyuru şeklinde. o günkü koşullara göre iyi sayılan bir para da toparlandı …


esasen başlarına gelecekleri bildikleri içinde ''hakkınızı helal edin dostlar'' rutinine şakalar köşesinde yer verdiler.


sefere mi çıkıyorum böyle? hayır. savaşa mı böyle gidişim? hayır. azrail mi bekliyor baş ucumda? hayır. intihara mı karar verdim yoksa? hayır. ya ne? marko paşa nam bir ceride (gazete) çıkarmış bir fıkracık istediler abdi acizden. evvel allah sonra matbuat kanununa sığındım. ne olur ne olmaz! dostlar, komşular ve hanem halkı şişede durduğu gibi durmaz kafir; cepte durduğu gibi durmaz kalem. helal edin hakkınızı, sayei kanunu matbuatta fıkra yazmaya gidiyorum.


derginin dağıtımında pek çok zorlukla karşılaşırlar. fazıl ünverdi'nin bayisi ile anlaşmalarına rağmen, bayi dağıtımı yapmaz. hal böyle olunca daha sıradan bir bayi olan ''kambur hüseyin''in yolunu tutarlar. dergi peynir ekmek gibi satılır. 22 sayı çıktıktan sonra çeşitli engellemelerle karşılaşırlar. bunun üzerine merhum paşa olarak basarlar dergiyi ve kovuşturmayı yerler. bu sefer malum paşa çıkar. malumun ilanı olmuştur. tak soruşturmayı yerler. markopaşa'ya geri dönülür ama yine adliyenin yolunu tutarlar. en sonunda da soruşturmalara ve kapatmalara tepki olarak, ''marko paşa'nın fevkalade hıyar sayısı'' çıkar;


ne yazsak markopaşa’yı toplatıyorlar. onbeş sayı çıkabilen gazetemizin yedi sayısını toplattılar. biz de, zülf-i yare dokunmayalım, güneşe karşı su döküp de çarpılmayalım, evliya-i ümuru incitip fincancı katırlarını ürkütmeyelim diye suya sabuna dokunmadan, havadan sudan yazılar yazmaya karar verdik. bundan sonra gazetemizin her sayısını, meyva ve sebzelerin övgülerine ayıracağız. şimdiye dek gazetemizi, içişleri bakan!ığı ve adalet bakanlığı toplattırdı; bakalım, bu kez de tarım bakanlığı toplatacak mı? gazetemizin bu sayısı, hıyar özel sayıdır. baştan sona dek, hıyarın ve hıyarların övgüsünü bulacaksınız. memleketimizin hıyarlarını incitmemek için, onların bile aleyhinde bulunmayacağız.


hıyar ve hıyarların methiyesi


hıyarın demokratlar meyve, halk partililer de sebze olduğunu iddia ederek havayı bulandırıyorlar. hıyarın ne olduğunun anlaşılması için 4 kişilik bir heyet langa bostanı'na, 500 heyet de yabancı memleketlere inceleme için gönderilecektir. ancak milli eğitim bakanlığı'nın bir kısım bilginleri de hıyara, 'salatalık' denilmesini istemektedir. bu konuda ilmi bir komisyon çalışmalara başlamıştır. dış memleketten ithal edilen hıyarları, ticaret bakanlığı c. s. köküiçerde eğri olduğu için beğenmemiştir.’


aziz nesinin memleketimizin hıyarlarına yazdığı o ca(ğ)nım ''hıyara methiye'' şiiri


taze endamınla sen pek dilşikarsın ey hıyar!
lezzetin inkar olunmaz hüşikarsın ey hıyar!

eylemiş tetvic tabiat re’sini efsür ile,
bağ-ı sebztanda tahtın tacıdarsın ey hıyar!

öyle dimdik bir şekil vermiş tabiat cismine,
sanki zal-i-zi-şeöaar-ı sebzezarsın ey hıyar!

bendeler mümkün müdür olmazsa meclub didene.
çünkü sen hazm-ı teama bir medarsın ey hıyar!

kadrini takdir ederler cümle şaklaban bile,
bezm-i nüşanın demişler cilvekarsın ey hıyarl

her ne yazsam sen kızarsın her sözüm olmuş günah,
bilmeyenler zannederler iktidarsın ey hıyar!


ve şiirin yayımlanmasından hemen sonra dergi yine toplatılır.

markopaşa'nın tarihi kapatmaların ve toplatılmaların tarihidir. türkiye'de siyasi mizah denen nanenin ne kadar zor yapıldığının ispatıdır.

sabahattin ali, aziz nesin, rıfat ılgaz ve mim uykusuzu bu mücadelelerinden ötürü saygı ile yad etmek lazım.
devamını gör...

mevsim çiçekleri
her yerde rengarenk kır çiçeklerinin açtığı
zamanların
tam da bu zamanların şarkısı.
profilimin şarkısı.
devamını gör...

-dilce susup bedence konuşulan bir çağda biliyorum kolay anlaşılmayacak.
-dirgenler bakraçlar tornavidalar
bende kül bende kanat bende gizem bırakmadılar.
-neden büyük ırmaklardan bile heyecanlıydı
karlı bir gece vakti bir dostu uyandırmak.
devamını gör...

damacanayı yuvarlamadan mutfağa taşıyabilmek.
devamını gör...

limon kolonyasına aittir. alıp götürür insanı.
devamını gör...

çocukların arkadaşlarının, teyze demekten abla demeye dönmesi.
muhtemelen boyunu geçtiği birinden, kendilerini küçük hissetmemek için yapıyorlardır.
onların büyüklük hevesinin meyvesi diye düşünüyorum. *
geriye kaldı yeğenlerim. onların sonsuza kadar teyzesi olmaya devam.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
anı yakala*
devamını gör...

severek ve hayranlıkla ve umutla takip ettiğim genç basketbolcu.
25 temmuz 2002 giresun doğumlu.
sene başında banvit'in kapanması sonucu arkadaşları ile beraber beşiktaş'a geçti.
beşiktaş, basketbol süper liginde genç takımla beklentileri çok ama çok aştı, alperen bir çok maçta double double yaptı. nba scoutları tarafından izleniyordu. hala izleniyor. bir aksilik olmaz ise %100 nba de oynayacak. sadece ne zaman olabilir diye konuşuluyor bu ara.
bazıları bir yıl daha beklesin, iyice hazır hale gelsin, bir euroleague sertliği görsün sonra nba'e gitsin diyor.
benim tahminim bu sene, hem de iyi bir sıradan seçileceği yönünde.
mehmet okur the moneyman ile antrenman bile yapmış, yol göstericiler şüphesiz çok önemli. serbest atışları çok iyi, %80 ile atabiliyor, bu yüzden gözü kara, potaya çok iyi yükleniyor. ayak oyunları iyi, saha görüşü iyi, yaşı 18 ve şimdilik 2.08 metre.
daha ne olsun. üsteki yazar da kulaç uzunluğunu vurgulamış. ne olduğunu merak edenler şuraya bakabilir.
(bkz: kulaç uzunluğu)
#376589
3'lük atışları daha iyi olmalı diyorlar, biraz daha kalıplı, güçlü olmalı, atlamalı, zıplamalı diyorlar.
bu adamın fundamental özellikleri süper, diğerleri de gelişir elbet.
severek takip ediyoruz kendisini. umarım basketbolu çok seviyordur.
devamını gör...

kabartma tozu paketlerinde genellikle görseli bulunan tatlı çörek.
devamını gör...

yine aynı "kafa" dayız dediğim değerli yazarlarımızdandır. tanımlarında yorumu eksik etmez; böylece daha da güzelleşir, keyifle okunur. hep yazsın, hep okuyalım.. var olsun sevgili yazarımız, örtmenimiz*
devamını gör...

stefan zweig'in korku isimli kitabında kocasını aldattığı ve de bunun ortaya çıkacak olması ihtimaliyle korkunun ufaktan ensesine üflendiği başkarakter kadının adı.

barış tanrıçası'nın ismini alması ironik olmuş.
devamını gör...

ne zaman niyet etsem anında '' heves kırıcı '' birinin hemen yanımda bitmesi durumudur. artık kader demekten başka şans kalmaz.
dolayısıyla ne kadar zorlasam da hiçbir zaman sonu gelemez, gelmesine izin verilmez.
devamını gör...

içine işleyen soğuk
hissedilmez
özlemişsin tüm hücrelerine kadar
hissedilmez özlemden başka
bütün hislerin uyuşmuştur
özlemden başka yoktur.
devamını gör...

birkaç kez araç alıp sattım. son sattığım aracımın şeceresini noktası virgülüne telefonda anlattıktan sonra araca bakmaya geldi üç kişi. hızlı bir selamlaşmanın ardından aracı incelemeye başladılar ama ne inceleme. sanırsınız narkotikten ekipler gelmiş uyuşturucu arıyor araçta. bir köpek eksik yanlarında. derken içlerinden biri bagaj kapağını suratı ekşimiş vaziyette bir çarptı sormayın. nerden bu araca bulaştım dedim içimden. böyle bu adamlar çok acımasızlar. aracınızı bir an evvel elimden çıkarayım düşüncesine sevk ederler araç sahibini.
devamını gör...

destek verdiğim kampanya. elimde telefonla öylece oturmak sıkmaya başlamıştı zaten.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sözlüğün günlük gündem döngüsü

-hepimiz çok iyiyiz agayız paşayız koç gibi sözlüğümüz var sizi çok seviyoruz iyi ki varsın kafa sözlük
-bu ateizler/akpliler tam bi .ç
-ım melting hoba75 değil mi
-meme var mı meme bunların hepsi abazan bak ben libidomu yendim meme diyorum meme
-sevgi nedir bilmeyen adi ...fsizler ben gidiyorum yok size entry falan
-çok yalnızım geberiyorum yalnızlıktan çok fenayım bak yukarda mesaj kutusu var görmüyo musun
-saat de geç oldu bu saatten sonra kimse yazmaz o yüzden topunuzun abv
kapanış..
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim