tayland'da toplanması için işçi maymunların kullanıldığı bir meyve. bir insan günde 80 civarı ceviz toplarken maymunlar 1000'e kadar hindistan cevizi toplayabiliyormuş. bu yüzden de bu canlıları köle gibi çalıştırıyor, ısırmasınlar diye bazılarının dişlerini bile söküyorlarmış.

kaynak: peta araştırması.
devamını gör...

antikythera düzeneği / ilk analog bilgisayar
1900'lü yıllarda girit açıklarında antikitera adası yakınlarında batmış olan bir gemi batığında sünger dalgıçları tarafından bulunan, ayakkabı kutusundan biraz büyük bir tahta kutu içerisinde ezilerek iç içe geçmiş çarklar ve bronz dişlilerden oluşan mekanik bir düzenekti bu. kutunun dışında bir çevirme kolu mevcuttu ve bunun çevrilmesiyle harekete geçen düzenek akrep ve yelkovan benzeri ibrelerle bir şeyleri belirtiyordu.

ilk olarak inceleyen arkeologlar düzeneği astronomik bir saat olarak tanımlamışlardır. daha sonraları astronomik konumlar hesaplayan bir hesap makinesi olabileceği görüşü ortaya atıldı. x-ray ve gama ışınları ile yapılan incelemeler sonucu elde edilen görüntülerden yola çıkılarak düzeneğin bir tür analog bilgisayar olduğu, güneş ve ay tutulmaları ile gezegenlerin konumlarını hesaplamak için tasarlanan bir aygıt olduğu fikri yeni bulgularla desteklenmiş oldu.
bilinen en eski çarklı düzenek olan bu mekanizma antik yunanlıların astronomi ve mekanik konularında hayal edebileceğimizden çok daha ileride olduğunu göstermektedir.
devamını gör...

"omzumda iz bırakma, yüküm dünyaya yakın"
devamını gör...

vatikan'da şeriatçı olmak kadar zordur.

tunceli'de bir alevi köyünde yaşayan 25 yaşında bir genç olarak alevilere yapılan ayrımcılık hepimizi fazlasıyla yıprattı. hemen yanımızdaki sünni köyün yolunu yakın zamanda asfaltladılar. bizim köye ise muhtarı bile çok gördüler.

bu ülkede alevinin başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. sivas'ta yaktılar, maraş'ta katlettiler. cemevlerine hukuki statü tanıyacaklarını söylediler ancak her şey gibi lafta kaldı. yavuz sultan selim'in 40 bin aleviyi katlettiği iddiası da maalesef çokça tartışılmaktadır.

her şeye rağmen bu ülkenin vatandaşıyız. bu ülkeyi, devletimizi, milletimizi severiz. alevi sünni çatışması bu ülkede asla yaşanmayacak durumdur. aleviler olarak 12 imamı, hazreti ali'yi, ehli beyt'i, imam hasan ve hüseyin'i sevmenin suç olmadığını düşünüyoruz. bu ülkede bizden farklı olanlara karşı en ufak önyargımız yok. 3 kız kardeşim var. en küçüğünü sünni , ortancasını vejeteryan , en büyüğünü de azılı bir feministle evlendirdik. bu ülkede farklı olan insanlar da bizim kardeşimizdir. benim de eşim yahudi dinine mensuptur ve bu olayı en ufak dert etmem.
devamını gör...

bizim coğrafyamızın artık kangrene dönüşmüş sorunu.
halbuki beynin öğrenme biçimi hep aynıdır, bebekken, çocukken, yetişkin olduğumuzda.
bilgi parçacıkları birleşir, sentezleme yoluyla yorumlar. duyduklarını okuduklarını gördüklerini biriktirip sentezleyebilmek için yeterince bilgi biriktirmiş olmak gerekir. biriktirdiğin bilgiler arttıkça vardığın sentez doğruya yakınsar.

yoksa lozan'ın 2023'de süresinin dolduğuna da, hitler'in uzaylılarla temasta olduğuna da,
beethoven'un tamamen sağır olup o konçertoları bestelediğine de inanırsın.

okumadan, araştırmadan, bir kaç kaynaktan bilgiyi teyit etmeden üfürüyorsan bunun tek açıklaması ego mastürbasyonudur, o da kimseyi hiç bir yere taşımaz.
devamını gör...

yaptığın bana öğrendiğin sana.

her temizlik öncesi motive etme şekli ve her temizlik öncesi de söyler bu sözünü. yaptıklarımdan pişman değilim demek isterdim ama öğrendiklerimin haddi hesabı yok.

haaa bu arada yaş 25.
devamını gör...

beni geriyor.

hani güçlü insanlar vardır ki tercihimdir. herkesin tercihleri vardır, benim tercihim güçlü insanlar. çünkü kendim mızmız, her şeyden şikayet eden, en ufak olumsuzluk sonrası dünyası kararan biri değilim. öylesi ile anlaşamam.

haliyle seçimin bana getirdiği insan tipi belli. sanki hayatı boyunca hiçbir olumsuzluk yaşamamış, hiç kötü bir anı olmamış, hiç ağlamamış gibi oturuyor karşında. hiç şikayeti yok ama belki bir gün önce evde tek başınayken ağladı, bilemezsin. ketum. gocuman. kimseye eyvallahı yok. artık başka insanlar ile nasıl anlar yaşadıysa sözünün üstüne söz söylemeye korkuyorlar. dağ taş gibi duruyor orada.

ve işte o insanın gözünde seninle ilintili kocaman bir yumuşak bakış oluyor. bir bakıyor sana, sanki hiç zarar vermezmiş gibi. zarar veren herkesin karşısına dikilir gibi. bir şey söylüyorsun ya da yapıyorsun, arkasına yaslanıyor, gözünde görüyorsun o öfkeyi ama 5 saniye sürüyor. biraz fazla sürse o öfke çok belli bağıracak, bu bana uymaz diyip çekip gidecek, tüm ipleri koparacak ama o bakış geri geliyor. gözüne bakarken okşuyor seni, sarıyor, korkma benim yanımda sana kimse hiçbir şey yapamaz diyor.

ve işte bundan daha korkunç bir şey yok. birinin kıyamadığı insan olmak, o bakış, o şefkat tehlikelidir arkadaş. o sıcaklığa alışmak insanın ayarını bozar. insan değişir çünkü, zaman geçer şefkat azalır, kızgınlıklar boyu aşar, sesler yükselir. ve o alışık olmadığın öfke o gözlerde dakikalarca durduğu zaman eskisi kadar sevilmediğini anlarsın. bir bakışla seni artık sevmiyorum der. ağzı ile dese belki inanmazsın ama gözleri ile dese inkar edemezsin.

beni bu nedenle geriyor. niye bakmıyon insanlara uzun uzun diyorlar, bu yüzden bakmıyorum. çünkü alışmamak lazım insanların bakışına.

bi de sana kıyamayan insana karşı sorumluluk hissi oluşuyor, o da ayrı dert. üzmek, kırmak, kavga etmek falan mümkün olmuyor, üzülür diye korkuyorsun. hep içe atarak yaşıyorsun her şeyi.

o yüzden yine ne diyoruz gençler.

y a s ı k.
devamını gör...

kendileri bir zamanlar kariyerinden dolayı jürgen klopp'un veliahtı olarak görülüyordu ancak henüz o kadar başarılı değil. sebeplerinden birisi ise biraz oyuncular ile iletişim konusunda yaşadığı sıkıntılar olabilir. bunun altında yatan şey ise kendisinin inanılmaz derecede detaycı olmasından kaynaklanmaktadır. kendisinin chelsea dönemini naçizane değerlendirmeye çalışayım.

-öncelikle lampard sonrası chelsea tekrardan 3'lü savunma hattına geçti. bu yönü conte dönemiyle bir benzerlik göstermektedir. 3'lü stoperin merkezinde thiago silva var, bu tarz savunma kurgusu için merkez stoper olarak oldukça ideal bir isim ancak rüdiger'e biraz daha dikkat etmek gerekir. bu arkadaşın atletizmi iyi ve bazı chelsea hücümlarında rakip ceza sahasına kadar girdiğini görebilirsiniz. azpilicueta ise gerçekten değişik bir arkadaş. adamın sağ bek mi sağ stoper mi olduğu hiç belli değil, öyle ki bu sağ kanat beklerinin daha çok çizgiyi kullanmasına yol açıyor.* yani bu chelsea hücumlarının dikine ve geniş bir alana yayılmasına yol açıyor. marcos alonso sadece 3'lü savunma hattında bek olabilir, o sebepten tam onun formasyonu bu.*

- tuchel geldikten sonra kovacic ve jorginho'nun oyunu inanılmaz değişti. bu arkadaşlar özellikle şimdi daha dikine paslar ve koşular ile rakip ceza sahasında daha efektif hale geldi. az önce bahsettiğim şeyi* bu arkadaşlar inanılmaz destekliyor. ayrıca ziyech'in de öldürücü paslarını da unutmamak gerekir.

-şu an için en büyük sorun bence santrafor gibi görünüyor. werner atletizmi ve boş alanlara attığı koşular ile öne çıkan bir oyuncu ancak bitiriciliğini biraz yetersiz buluyorum. abraham ve giroud bu seviye için yeterli değil bence. bir de havertz gerçeği var. adamın oynayabileceği pozisyon henüz bulunamadı. bir joao felix vakası olabilir.

chelsea - tuchel kimyası tutmuş gibi gözüküyor çünkü beklentiler bir tık daha düşük ve genç bir kadro var. uzun vadede oldukça iyi bir birliktelik olacağını düşünüyorum. adam hakikaten göze hoş gelen bir futbol oynatıyor.
devamını gör...

toplumun bir kesimini "dibini dövdüren" olarak diğer kesimini de en hafifinden marjinal, tüh kaka olarak değerlendiren insanlarla demokrasi kültürü üzerine konuşamazsınız. bu tiplerin özgürlük anlayışı tıpkı şuan tepki gösterilen kesim gibi "bizden olana özgürlüktür." bu eleştiriyi de yazar arkadaşa yönelik değil yazar arkadaşın temsil ettiği "ılımlı" muhaliflere yönelik girdim bilginiz ola.
devamını gör...

başlığı açan arkadaşın nasıl bir iş hayatı, nasıl bir arkadaş grubu ve nasıl sokaklarda yaşadığını sorgulayıp acaba nereli ki diye düşünmeme sebep olan cümlesidir.
bir metropol insanı olarak ne işin var senin ablacım bu kadar varoşun içerisinde.?
devamını gör...

bir eylem.

fakat ben onunla bırakmam işi. dayanamam; kaşını, gözünü, kulağını öperim. uyumaktan dolayı, fırından yeni çıkmış poğaça gibi sıcacık olmuş bir kediye asla hayır diyemem.
devamını gör...

"günaydın kuşum, nasılsın?
ne kadar zaman oldu iki kelam etmeyeli?"

bu mesajı bir kadın yazardan aldım. aldığım en ilginç ve şaşırtıcı bir mesaj. özellikle bu "kuş" kısmı çok önemli, incelenmeye değer.
devamını gör...

almak istediğim ürünlerin sadece ekran görüntüsünü alabiliyorum.
devamını gör...

sosyal medyayı eğlence amaçlı kullanan, çok ciddiye almayan beni şunları yazmak zorunda bırakmış çifte standart.

olayı anlatayım... üç gün önce, biraz dokundurma ve geyik amaçlı olsun diye kafa sözlük’ün artık eskisi kadar güzel gelmemesi başlığını açmıştım. başlık şakayla başladı ama gerçek oldu.

önce başlığım anında sol frame'den gizlendi. dakikalarca da öyle kaldı. cinsel içerikli olmamasına rağmen sol frame sansürüne uğrayan başlık başlığına yazdım. bir moderatör benimle iletişime geçti, sözde kesme işaretini düzelttiği için başlığın kaybolduğunu tekrar yayına alındığını söyledi.

bakınız bu ilk yalan. daha önce sol frame'de hiç kaybolmadan da imla hatalarının düzeltildiği tonla başlığa şahit oldum. işlerine gelmemişti ve gizlediler, tepkimi görünce tekrar yayına aldılar.

daha sonra ekşi'de de on iki sayfa entry yazılmış olan, benim de komik bulduğum bir başlığı burada açmak istedim. aktif solcu kızların çirkin olması başlığı. kimilerinin hoşuna gitmeyebilir, tetiklenebilirler gayet normaldir. ama bu başlıkta bir hakaret veya aşağılama yok. ki daha önce siyasi konulara yazmışlığım da yok. kadın ve erkek üzerine açılmış bir ton diğer başlık neyse bu da aynısı. bu başlık da önce sol frame'de kayboldu, daha sonra kelenderis nickli azılı bir islam düşmanı -neden böyle dediğimi birazdan göreceksiniz- başlığın altında bana hakaret etti. sonra da başlık çok geçmeden silindi.

bu kez denemek adına aktif solcu kızların güzel olması diye bir başlık açtım. bu diğer başlıktan daha uzun süre silinmeden kaldı, ben de durumu kafa sözlük’ün artık eskisi kadar güzel gelmemesi başlığına bkz vererek editledim. o editi düştükten sonra o başlık da silindi.

gelelim iki yüzlülüğün başladığı yere. olayların hemen ardından hiç iletişime geçilmeden üç gün uzaklaştırma aldım. ne kimseye bir hakaretim oldu, ne de özelden yazışmam oldu. tüm bunlar yaşandıktan toplasan on dakika sonra uzaklaştırıldım. gelen mailde ceza sebebi hakaret, trollük yazıyordu. iletişim mailine mail attım, hakareti gösterebilir misiniz diye. cevap gelmedi. bu da ikinci yalan. bana başlık altında hakaret eden kelenderis ve kızılnelson nickli kişiler ceza almadı, uyarılmadı, entrylerine dokunulmadı. beni uzaklaştırıp meydanı boş bulup arkamdan atıp tuttular.

bu vatandaşların yazdıklarına bakın, moderasyonun nasıl iki yüzlü olduğunu görün. kelenderis'in islam'a saldırdığı entryler;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kafasozluk.com/entry/178445
kafasozluk.com/entry/174793
kafasozluk.com/entry/173838

bana troll diyen kizilnelson'un hakaret içerikli entry ve provokatif başlıkları;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kafasozluk.com/entry/173127
kafasozluk.com/entry/178411

bunlar da sözlükteki başka entryler;

not: alttaki başlık entry sahibinin başına kalmış. bir başka islam düşmanı tarafından açılmıştı, silmiş entrysini. işimbu'yu itham etmiyorum yanlış anlaşılmasın.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kafasozluk.com/entry/163276
kafasozluk.com/entry/172452
kafasozluk.com/entry/172437

daha ararsak çok buluruz.

soruyorum; hangisi daha ağır? solcu kızları çirkin bulmak mı, ki buna kim karışabilir, ayrıca suç teşkil etmez. yoksa birkaç ergen ateistin inançları yukarıdaki gibi hedef alması mı, ki suçtur. lütfen gözden kaçmış bahanesine de sığınmasınlar, işlerine gelmeyen başlığı jet hızıyla gizlemeyi biliyorlar. olaydan sonra nickaltıma dadanan reşat_historian nickli kasıntı arkadaşı da buradan anıyorum, eğer samimiyse bu arkadaşlara da nickaltı girsin görelim.

sözlükte muhteşem içerik ürettiğimi iddia etmiyorum. öyle bir misyon edinecek kadar da bomboş bir hayatım yok çok şükür. kimse buna mecbur da değil. çok sulandırmadan mizah veya hicveden başlıklar açıyorum ve eğleniyorum. her hoşa gitmeyene troll mü diyeceğiz? kültür mantarı gibi takılmıyorum veya dişi değilim diye böyle mi muamele edilecek?

bilen biliyor, bu sözlük dünya sözlük denen garabet ortamın birebir çakması, tek bir farkla. orada dinci -dindar değil- sultası hakim, burada da sosyalist geçinenlerin borusu ötüyor belli ki. kör parmağım gözüne sol frame'de sürekli belirli bir ideolojiyle ilgili başlıklar / kitaplar entry girilmediği halde yukarı çıkarılıyor.

madem solculuğa -ve çirkin solcu kızlara- şövalyelik edecektiniz, diktatörcülük oynayacaktınız, islam düşmanlığına göz yumacaktınız, sözlüğün adını kafa-sol veya ateist kafa falan koysadınız. biz de yanından geçmezdik. bir başka ekşi'ye daha ihtiyaç yok. evrim ağacının bir parçası falan mı bu sözlük yoksa?

bakın sevgili aklı başında insanlar, dünya sözlük'ten yazarları çekebilmek adına ilk başta allah kelimesi büyük harfle yazılarak tribünlere oynandı. şimdi o özellik tarihe karıştı. milliyetçilere, atatürkçülere sevimli gözükmek adına atatürk başlığı da bold yazılıyordu hala öyle mi bilmiyorum. takdir sizin, samimiyet mi göz boyama mı... gel de burada ismail türüt'ü anma.

(bkz: adam var iki yüzlü utanmaz bukalemun)

sözlük kültür şelalesi olsun, kütüphaneden hallice olsun diye yırtınan, taş çatlasa yirmili yaşlarının başında, hayatı çözmüş sözlük entelijansiyası oldukça can sıkıcı. kendilerine söylüyorum, be hey eldivenle sevilesiceler, görün sözde entelektüel acınası ortamınızı. bilgi istesek sözlükte ne işimiz var, gider kaynağına bakarız. üç asırı geçmiş yaşımız varken z kuşağının kıytırık kitap film yorumlarına, yerden bitme bir grup kaknemin circlejerk ortamına kalmadık. bırakın isteyen anket başlığı açsın, isteyen kız düşürsün, kimisi flört etsin, isteyen hiciv yapsın geyik yapsın eğlensin stres atsın sulandırmadan. niye batıyor?

her neyse.

muhtemelen bu başlık ve tanım da silinecektir. ben de entrylerimi silmeye çalıştım, seri entry silmek yazılımsal olarak engellenmiş. azar azar sileceğim tamamına yakınını. eğer bir açıklama yapılır, yukarıda bahsedilen yazarlar ceza alır ve başlıkları / entryleri silinirse samimiyetlerine inanırız. yoksa aynı tas aynı hamam demektir. diğer yazarların da tepki koyması gerekir. görüldüğü gibi gücü eline alan herkes aynı davranışları sergiliyor, kimse başkasına laf atmasın.

olur da bu entry silinirse silecek kişilere sözüm, tez zamanda yüksekten kalın kapaklı bir das kapital dikine kafanıza düşer umarım.
devamını gör...

acaba nedendir diye düşündürüyor insanı. zararin neresinden dönersek kardır ama malesef batti balık yan gider zihniyetinden kurtulamiyoruz.
ama saka maka kırsal kesimden bu şekilde çok oy topluyorlar. 2 yıl önce türkiye'ye döndüğümde köye gittim, ege taraflarinda. normalde çam ormani olan yerler bicilmis kömür madeni acmislar, kömür taşıyan kamyonlar vizir vizir dag köyü yollarından geçiyor, arada birde freni patlayan oluyor, tabiki sonu kaza. denetim pek yok yani.
normalde köylü bu bolgeden çam fıstığı hasadi yapıyordu ama maden acilacak dendiğinde çok sevindiler, tarlalar degerlenecek diye. tabiki degerlenen birsey olmadi.
sonuç olarak, hasat aldıkları bir kısım alan ellerinden gitti, dağlık yollarda sürekli gecen kamyonlar büyük tehlike oluşturuyor, madenin köylülere tek bir faydasi olmadı, tarla fiyatları hala ayni, belkide ucuzladi.
ama yinede akp diyor herkes.
şimdi karadeniz'de bazı yaylaların yayla vasfı kalkmış, emin olun civar koylerde insanlar seviniyordur aynı şekilde (bkz: uzungöl). birçoğumuz için anlamasi zor ama hayatin gerçekleri boyle.
buarada 5 buyuklerden kim alir dersiniz?

buradan
devamını gör...

bana oldum olası anlamsız gelen bir duygu ifadesidir.

bütün canlılara aynı mesafeli duruşu sergilemek gibi bir huyum var benim. tamamen kendi bakış açımdan söylüyorum; benim için bir fil ile bir hamamböceği arasında herhangi bir nitelik farkı olmadığı gibi bu ikisi ile insan ırkı arasında da bir fark yoktur.

böceklerden tiksinmek değildir benim açımdan olay ama herhangi bir böcek türünün bir ya da birkaç üyesinden hoşlanmayabilirim. ama yukarıda da bahsettiğim gibi bu insanlar için de geçerlidir. bir insandan tiksiniyor olmak bütün insanlıktan tiksiniyor olmak anlamına gelmez benim sözlüğümde.

fobi noktasında bu tiksintiye bir yere kadar hak veririm ama fobilerin bir çözümü olduğu gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerekir. bir böcekten tiksinebilirsiniz ama iş o böceği öldürmeye varıyorsa ve bunu fobiye bağlıyorsanız çok basit bir ifadeyle katil olduğunuzu söyleyebilirim. eğer bir hayvandan tiksiniyorsanız ondan uzaklaşın.

ve eğer böyle bir tiksinti duyuyorsanız umarım bir gün korkulu düşlerden uyandığınızda kendinizi yatağınızda devcileyin bir böceğe dönüşmüş olarak bulursunuz.
devamını gör...

(bkz: cin olmadan adam çarpmak)
devamını gör...

emeklilikte yaşa takılma mevzusu yetmezmiş gibi, üzerine birde 20k puanı beklemem gerektiğini hatırlatan t-shirtlerdir. 58 yaşında giymeyi hedeflediğim için, bu zaman zarfı içinde şifon kumaşlısını falan tasarlattırabilir misiniz benim için sevgili acımasız yoldaş. *

hayırlı olsun, her geçen gün motive edici eylemlerle bizleri mutlu ediyorsunuz. *
devamını gör...

mehlikâ sultan'a âşık yedi genç
gece şehrin kapısından çıktı:
mehlika sultan'a âşık yedi genç
kara sevdalı birer âşıktı.

.....
mehlikâ sultan'a âşık yedi genç
seneler geçti, henüz gelmediler;
mehlika sultan'a âşık yedi genç
oradan gelmeyecekmiş dediler!..


yahya kemal beyatlı

(bkz: mehlikâ sultan)
devamını gör...

dolayısıyla gece de uyumak istemiyorsunuz.
işte tam da bu saatler, nispi özgürlük saatleri.
yarı sarhoş yarı aç.
gece gibisi var mı be!
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim