sözlükte büyük memeye de tahammül yok. bir arkadaşımdan biliyorum.
devamını gör...

yüzde 29,1'lik oranın tüm gençleri kapsadığını öğrendiğim başlık.
devamını gör...

emile zola'nın 1867'de yayınlanan romanı. zola'nın üçüncü romanı olmasına rağmen zola'yı meşhur eden romandır. edebiyatta, naturalist akımın öncülerinden biridir.
üzerine söylenecek çok şey var ancak okuyalı uzun zaman olduğu için sadece tek bir konuya odaklanacağım: küçük burjuvazi. roman başlı başına, küçük burjuvazinin bir eleştirisidir. kitap boyunca, küçük burjuvazinin hayat biçiminin ne kadar sıkıcı, banal olduğu birçok farklı şekilde okuyucunun gözüne sokulur. hatta ve hatta thérèse raquin'in yasak sevgilisi ile birleşip kocasını öldürmesinin sorumlusu, thérèse tarafından bu yaşam biçimi olarak gösterilir. thérèse'in suçluluk duygusundan kaçmak için bir kurban aradığı gerçeği gözardı edilemez ancak bir bakıma haklıdır. küçük burjuvazi, ahlaki değerlere çok bağlıdır ve thérèse'in küçüklüğünden beri güdülerinin, hislerinin bu ahlak bekçisi toplum tarafından baskılandığı bir gerçektir. thérèse ve sevgilisi, cinayeti aşk için işlediklerini iddia eder en başta. halbuki, yukarıdaki tanımda gandalgillerden'in de belirttiği gibi, işledikleri cinayet sadece güdüsel ihtiyaçlarını karşılayabilmek içindir. thérèse, kendi fikri bile sorulmadan, çocukluk arkadaşı/ kuzeni camille'le evlendirilmiştir. cinsel ihtiyaçları sürekli bastırılmıştır.
kitap yayımlandığında aldığı eleştiriler de bunu kanıtlayacak nitelikte. roman, zola'nın naturalist betimlemelerinin gerçekçiliğinden olsa gerek, pornografi olarak görülmüş ve zola, bir sürü kritik tarafından ahlaksızlıkla suçlanmıştır.
her ne kadar daha açık bir toplum olsak dahi, zola'nın eserinden günümüz türkiye'si hakkında da ders çıkarmak mümkün. thérèse raquin'in hikayesi, toplumun, bireyin içgüdüsel ve temel ihtiyaçlarının, ahlak kisvesi altında baskılanmasının sıradan insanları bile ne tarz canavarlara dönüştürebildiğinin bir kanıtıdır.
devamını gör...

en güzel iyilik hiçbir karşılık beklemeden yapılan iyiliktir, daha güzel hissettiren çok az şey var.
devamını gör...

kendisiyle çeliştiğini ve medeni olmadığını söylerdim.
devamını gör...

insanın ilgi alanının fazlalığından, merakından ve hemen öğrenme arzusundan ortaya çıkan durumdur.
birçok şey araştırırsın ve kendi çapında bilgi sahibi olursun fakat bu ne ''hiçbir şey bilmiyorum'' demeni sağlar ne de ''bu işin uzmanıyım'' diye düşünmeni.

birçok yerde sana fayda sağlar fakat bir bakıma zor bir durumdur. insan muhakkak bu az bildiklerinden birini tam manasıyla bilmeye çalışmalıdır yoksa bir süre sonra bildikleri kendine bile yetmeyecek bir hal alır.
devamını gör...

hemcins olan iki insan romantik ilişki kuruyor. bunun kime ne zararı var.

t: anlamsız durum.
devamını gör...

"oto galerisini dolandırdığım günü hatırlıyorum: sessizliği uğuldayarak dağıtan ayazın yüzümde patlayıp ensemi yaladığı bir gündü. pardösümün yakasını kaldırmıştım. yaktığım sigaradan birkaç fırt çekip fırlattım. sol cebimden çıkardığım telefonun tuşlarına bastım. karşımdaki kadının sesini ezecek tonda konuşmaya başladım:
"işyeri sahibiyle görüşmek istiyorum."
"kim arıyor diyeyim?"
"keçiören belediye başkanı yardımcısı murat ürkmez ben."
"bir saniye efendim," diyen kadının heyecanı sesinde dalgalandı. doğru yoldaydım. bekleme müziğini dinlerken derince soluyup yutkundum.
karşıdaki ses, "merhaba başkanım, beklettim sizi kusura bakmayın," dedi. "orhan çerçi efenim, galerinin sahibiyim. nasıl yardımcı olabilirim?"
"orhan bey biliyorsun mübarek ramazana neredeyse bir hafta kaldı."
"evet başkanım."
"şimdi biz belediye olarak, her yıl olduğu gibi büyük bir çadırda iftar yemeği verecez, her günün masrafını keçiören'deki itibarlı müesseselerden biri karşılasın istiyoruz, bir günü de sen alacaksın, uygunsan tabii."
"hay hay başkanım, ne demek!"
"büyük sevap işlersin valla orhan bey, çok büyük."
"inşallah başkanım."
belediyeyle "iyi ilişki" kurmanın hazzını duyan orhan,"bu vesileyle belediyemize bir dahlimiz olacaksa, yani sizi temin ederim, benim için büyük şeref bu," dedi. "miktarı, bir de nereye yatırmam gerektiğini söylerseniz, gerisini hallolmuş sayın beyfendi."
"her gün ortalama 15 bin tutar diyoruz, kağıt kalem hazırla banka bilgilerini vericem... çok teşekkür ederiz tabii iyilik yapan iyilik bulur. belediyeyle ilgili bir problem olursa bu numaradan arıyosun orhan kardeşim, tamam mı?"
"sağ olun başkanım, allah başımızdan eksik etmesin sizi."
işte, her şey bu kadar kolay gerçekleşmişti. bundan böyle benzeri bir iş çıkarmam neredeyse imkansızdı. şimdi ise bırakın dolandırıcılık yapmayı, süte düt diyecek kadar zavallı bir durumdaydım. belki de hayatta olduğum için şanslıydım."

alocu tilki'nin serencamı, emrah polat 2. baskı 2015, sf 44-45 iletişim yayınları

bir dolandırıcının başından geçenler anlatılıyor romanda. olaylar ankara'da geçiyor. bu ayrıca hoşuma gitmişti.
sade ve samimi bir anlatımı var. karakterlerin konuşma tarzları ait oldukları sosyal çevreyi yansıtıyor diyebiliriz.
kitapta alıntıladığım kısma benzer tespitler de var. insanların menfaatperest olması bir dolandırıcının gözünden anlatılmış.
zaten dolandırılmanın içinde bir parça menfaat olduğunu söyleyebiliriz.

şu yukarıda anlatılan kısım size biraz, "kaldı mı böyle dolandırılmak?" dedirtebilir. yazarımız 1974 doğumlu. anlattığı hikaye 90'lı yılların sonlarında geçiyor tahminim. bu da dönem için gerçekçi bir dolandırıcılık hikayesi demektir.

yazar, ankara'da doğumlu. odtü sosyoloji bölümünü bitirmiş. 2000 yılında kendisine manik depresif bozukluk tanısı konulmuş.
hastalığı intihara teşebbüs etmesine sebep olmuş. olaydan sonra belkemiği kırıldığı için artık yürüyemiyormuş.
köpek adamlar adlı romanı arnavutluk, bulgaristan ve romanya’da da basılmış.
yazar aynı zamanda hâlen edebiyat haber www.edebiyathaber.net/ adlı online edebiyat dergisinin yayın yönetmenliğini yürütüyor.

şu kitabın kaliteli olduğuna adım gibi eminim. kim peki emrah polat? belki edebiyat camiası onu çok iyi tanıyordur.
ama ben onu kitap fuarında yakaladım. üstünde pembe bir 5 tl özel fiyat etiketiyle.
bir gün tüm yazarlar hak ettiği değeri bulur umarım.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
buradan kitabın ilk üç bölümüne ulaşabilirsiniz. kitap da zaten altı liraymış. desenize bir lira kârdayım.
devamını gör...

tam konserde bağıra bağıra eşlik etmelik şarkıdır. yeri ayrıdır bende. hangi ruh haliyle dinlerseniz o ruh haline ayak uyduran da bir şarkıdır. ayni zamanda vera grubunun karşının hikayesi albümünün de son şarkısıdır.

o kadar güzeldi ki
harap olursunuz
fısıldadı mahur o boşluğa
aynaya baktı bi sigara yaktı
derdini kuşlar telefona yazdı


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

oylarıyla ve güzel sözleriyle her zaman mutlu eden , çok düşünceli ve gerçekten güzel severek okuduğum tanımlara sahip bi yazar . tekrardan teşekkür ederim kendisine .
devamını gör...

anasınıfında arkadaşlarımızla kaynaşmamız için öğretmenımızin bulduğu eğlenceli bi aktivite gibi
devamını gör...

ertesi günde dün dündür bu gün bu gündür demiştir demirel. *
o zamanlar bir tek o değil önüne mikrofon gelen herkesin fikri olan bir ötekileştirtirmeye maruz kalındı. okulda öğretmenler bile aynı fikirdeydi.
dili tatlı olanları, açın kızlar başınızı çok güzel olursunuz derdi.
bizde onlara, hırsla biz başımızı güzel olmak için değil allah rızasını kazanmak için yapıyoruz derdik.
devamını gör...

5 tane vakıf üniversitesi dışındaki vakıf üniversitelerini ben dahil ediyorum, tabiki çok sayıda devlet üniversiteleri de var bunun içinde ama öncelik apartman üniversite dediğimiz dershane bozuntusu yerlerde olmalı.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

aşırı vasat bir davranıştır. şu an türkiye’de kürtleri temsil eden tek bir parti var o da halkların demokratik partisidir. sevseniz de sevmeseniz de adamlar 7 milyon oy almışlar. sen şimdi 7 milyon kişiyi hangi hakla pkk sempatizanı yapabiliyorsun? buna yetkin yoktur.

insanlar kendilerine yakın hissettikleri, kendilerini temsil ettikleri partiyi destekler ona oy atar. madem 7 milyon kişi terörist niye içeriye atılmıyor? oy atanları nasıl tespit edeceğiz demeyin onun da kolay tarafları var artık, her şeyin çözümü olduğu gibi onun da çözümü var. kardeşim millet kendisi gibi düşünmeyeni, oy attığı parti için birini terörist ilan etmek insan haklarına aykırıdır ve demokrasiyi reddetmektir.

kimsenin de demokrasiyi reddetmeye hakkı yoktur. insan olmak çok kolay yeter ki isteyin yani zor bir şey değil…
devamını gör...

türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. en doğru, en hakiki tarikat,medeniyet tarikatıdır..
devamını gör...

babam.
devamını gör...

bir ilaç kullanıyorsanız beraberinde* biraz kahve biraz turşu ile mide kanaması geçirebilirsiniz.
devamını gör...

keşfedilmemiş yazardır.
kendini gösterebilmek adına, ben burdayım dercesine bu başlık altına entry giren yazardır.
yeni açan bir gonca güldür.
okuyunuz efendim yeni yazarlarımızı, çaylaklarımızı ve nereden geldiğinizi, nereden geldiğimizi unutmayınız.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
edit:yazmayı unutmuşum.. yer rumeli feneri
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim