31 mart trans görünürlük günü
bugünmüş. eski kuşaklardan geliyorum ama hiçbir şeyi reddetmeden, olmaz demeden, önyargısızca anlamaya çalışıyorum.
trans birey olmak yani cinsiyet değiştirmek sanıldığı gibi özenerek, dikkat çekmek için yapılabilecek bir şey değil. okuduklarım ve izlediklerim bunun zor ve acılı bir süreç olduğunu anlatıyor. ayrıca kim dışlanmayı, nefret objesi olmayı, itilip kakılmayı sadece birilerine özenerek yapmak ister ki?
trans bireyler, toplumun bir parçasıdır, vardır. yaşadıkları iç huzursuzluğu bilmeden yargılayanlar için üzülüyorum en çok çünkü kimse sınanmadığı bir günahın masumu değildir. dolayısıyla sadece var olduklarını bilmek ve saygı duymak yeterli.
trans birey olmak yani cinsiyet değiştirmek sanıldığı gibi özenerek, dikkat çekmek için yapılabilecek bir şey değil. okuduklarım ve izlediklerim bunun zor ve acılı bir süreç olduğunu anlatıyor. ayrıca kim dışlanmayı, nefret objesi olmayı, itilip kakılmayı sadece birilerine özenerek yapmak ister ki?
trans bireyler, toplumun bir parçasıdır, vardır. yaşadıkları iç huzursuzluğu bilmeden yargılayanlar için üzülüyorum en çok çünkü kimse sınanmadığı bir günahın masumu değildir. dolayısıyla sadece var olduklarını bilmek ve saygı duymak yeterli.
devamını gör...
lise zamanında yazarların okuldan eve geldiğinde ilk yaptığı şey
çantamı çoğu zaman okulda unuturdum. eve girince annem sürekli çantan yanında mı? diye sorduğundan sürekli çantamı kontrol ederdim. unuttuğum zaman okula geri gider ve alırdım. lise hayatı beni çok yormuştu.
devamını gör...
pazardan ezilmiş meyve sebze ve kırılmış yumurta almak
bu ürünleri alan, satan insanlar hep vardı. senelerdir sayısız insan bu ürünlerle besleniyor. bayat simit, kırık peynir, kırık yumurta, yarı çürük sebzeler satın alınıyor. akşam pazarında satıcıyı gözlüyor insanlar, satılmayan meyveyi sebzeyi nereye atacak diye. çoğunluk o mecburiyete talim olmadan önce görünmezlerdi ama, konuşulmazdı doğru düzgün. yeni bir şeymiş gibi bahsedilmesine şaşırıyorum. çoğunluk da kötüye gidince fark edilir olmuş demek ki bu alışverişler. orta gelirli insan bu duruma düşünceye kadar her şey normal miydi ki?*
ayrıca bilinçli olarak bu ürünleri satın almayı tercih edenler, yiyecekte estetik aramayanlar da yok değildir.
ayrıca bilinçli olarak bu ürünleri satın almayı tercih edenler, yiyecekte estetik aramayanlar da yok değildir.
devamını gör...
lütuf ve zehir
iki kişilik çok perdeli oyunun karakterinden biri, boşuna nete veya kitaplara bakmayın orada yok.
sadece bende.
öyle uzun zamandır bu oyunun içinde yer alıyorum ki, iki kelam etme hakkını kendimde görüyorum artık.
güzel bir karakter bu, bir erkeğin başına gelebilecek en güzel tanrı lütfu, o derece güzel. doğru düzgün yüzüne gözüne bakmadım yanyana geldiğimizde ama gördüm, güzeldi, güzel.
ayrıca ve dahi ben daha onu görmeden kelimelerinden anlamıştım güzel olduğunu, zıpır, neşeli, aynı kalemden çıkıp aynı gözlerle okunan kelimeleri vardı, güzel ve lütuf.
bazen canı yanardı, anlardım ekrandaki yansımasından, bazen neşeli olurdu, bazen sarhoş ama hep güzel.
ve çok zehir.
öyle ki, ömrü hayatında içinde biriken zehir beyninin cıvataları yerinden oynayınca direkt üzerinize boşalıyor, hatta can yakmak için bile bile yapıyor bunu, öyle zehir.
sonra durup yaptığına bakıyor, bir müddet boş boş, sonra onu / beni arıyor gözleri, içinde söylenmemiş ve söylenmiş binlerce özür, bir cümle kuruyor size ait, ufacık bir cümle, o cümle yetiyor size, "tamam, geçti" dediğini anlıyorsunuz.
ve yerinizin onun yanı olduğunu anlayıp, o an farkına varıyorsunuz tekrar ve tekrar ona koşmak istediğinizin.
döngünün bir yerinde duvarların yıkılmasını ve o ana kadar dayanabilme gücünüzün olmasını dileyerek.
amen ve amentü!
sadece bende.
öyle uzun zamandır bu oyunun içinde yer alıyorum ki, iki kelam etme hakkını kendimde görüyorum artık.
güzel bir karakter bu, bir erkeğin başına gelebilecek en güzel tanrı lütfu, o derece güzel. doğru düzgün yüzüne gözüne bakmadım yanyana geldiğimizde ama gördüm, güzeldi, güzel.
ayrıca ve dahi ben daha onu görmeden kelimelerinden anlamıştım güzel olduğunu, zıpır, neşeli, aynı kalemden çıkıp aynı gözlerle okunan kelimeleri vardı, güzel ve lütuf.
bazen canı yanardı, anlardım ekrandaki yansımasından, bazen neşeli olurdu, bazen sarhoş ama hep güzel.
ve çok zehir.
öyle ki, ömrü hayatında içinde biriken zehir beyninin cıvataları yerinden oynayınca direkt üzerinize boşalıyor, hatta can yakmak için bile bile yapıyor bunu, öyle zehir.
sonra durup yaptığına bakıyor, bir müddet boş boş, sonra onu / beni arıyor gözleri, içinde söylenmemiş ve söylenmiş binlerce özür, bir cümle kuruyor size ait, ufacık bir cümle, o cümle yetiyor size, "tamam, geçti" dediğini anlıyorsunuz.
ve yerinizin onun yanı olduğunu anlayıp, o an farkına varıyorsunuz tekrar ve tekrar ona koşmak istediğinizin.
döngünün bir yerinde duvarların yıkılmasını ve o ana kadar dayanabilme gücünüzün olmasını dileyerek.
amen ve amentü!
devamını gör...
bir gün elbet okurum diye kitaplıkta bekleyen kitaplar
(bkz: doğru zamanı bekleyen kitaplar)dır.
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
ey herşey bitti diyenler
korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
ne kırlarda direnen çiçekler
ne kentlerde devleşen öfkeler
henüz elveda demediler.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
(bkz: adnan yücel)
korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
ne kırlarda direnen çiçekler
ne kentlerde devleşen öfkeler
henüz elveda demediler.
bitmedi daha sürüyor o kavga
ve sürecek
yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!
(bkz: adnan yücel)
devamını gör...
999 tanıma ulaşan sözlük yazarları
ben 6666'da şeytanı tokatladığıma inanarak mutlu oluyorum.(bkz: sısısısı)
devamını gör...
true detective
introsuna bayıldığım dizi
devamını gör...
sözlük dergisi duyuruları
bugün dergimizi teşriflendiren yazarlarımız:
bol giyimli kukla ve armysuzy. bir solukta okunacak güzel yazılarına buradaki öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
bol giyimli kukla ve armysuzy. bir solukta okunacak güzel yazılarına buradaki öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
devamını gör...
deniz benim değil kürdistan’ın kızıdır
bir tane yazar vardı ülkesini, devletini seveni faşist ilan eden.
hah işte o tatlı su solcusunu bekliyoruz buraya bakalım nasıl kıvıracak.
hah işte o tatlı su solcusunu bekliyoruz buraya bakalım nasıl kıvıracak.
devamını gör...
hintlerin inatla akıllanmaması
tencere dibin kara senin ki benden kara noktasındaki bir haberde insanlık yoksunu yorumlarla dolu başlık. bu kadar atıp tutanlar, başkalarının kültürünü, dinini, temizlik anlayışını aşağılayanlar biri onlar hakkında aşağılamayı bırak sadece eleştiride bulunsa ortalığı yıkar dökerler.
hindistan gibi devasa bir ülkede, milyonlarca insan ve onlarca farklı kültür bulunmaktadır. hindistan kimi yönlerden türkiye'den çok daha ileri ve iyi, kimi yönlerdense daha kötüdür.
yüksek nüfusa eklenen gelir dağılımındaki uçurum nedeniyle eğitimli ve kültürlü milyonlarca insana karşı, eğitimsiz, sokaklarda yaşayan milyonlarca insan vardır. merkezi kontrolün ve kuralları uygulamanın zor olduğu bir ülkedir. dini ve kültürel farklar nedeniyle hindistan'da aynı şehir içinde bile bir mahalleden diğerine geçtiğinizde sanki ülke değiştirmiş gibi olursunuz. kast sistemi resmi olarak artık olmasa bile sosyal yapıda etkisi hala hissedilir.
milyonların sokakta yaşadığı ve yine milyonların açlık sınırının altında yaşadığı bir ülkede, m2 başına düşen insan sayısını ekleyince covid 19 nedeniyle ölümlerin en çok rastlandığı ülkelerden biri olması şaşırtıcı değildir. brezilya dahil olmak üzere nüfusu yüksek güney amerika ülkelerinde durum yine aynıdır.
hindistan hükümetinin karantinanın düzgün bir şekilde uygulanması için gerekli önlemleri alması ve özellikle sokaklarda yaşayan insanların ve fakirlik sınırının altında yaşayan insanların sağlık ve hijyen ihtiyaçlarının karşılanması için uygulamalara başlaması gerekir.
burada eleştirilmesi gereken hindistan hükümeti ve devlet yönetimidir, insanların dini ve kültürel özelliklerine bok atmaya, gereksiz ırkçı ve ayrımcı söylemlerde bulunmaya gerek yoktur.
hindistan gibi devasa bir ülkede, milyonlarca insan ve onlarca farklı kültür bulunmaktadır. hindistan kimi yönlerden türkiye'den çok daha ileri ve iyi, kimi yönlerdense daha kötüdür.
yüksek nüfusa eklenen gelir dağılımındaki uçurum nedeniyle eğitimli ve kültürlü milyonlarca insana karşı, eğitimsiz, sokaklarda yaşayan milyonlarca insan vardır. merkezi kontrolün ve kuralları uygulamanın zor olduğu bir ülkedir. dini ve kültürel farklar nedeniyle hindistan'da aynı şehir içinde bile bir mahalleden diğerine geçtiğinizde sanki ülke değiştirmiş gibi olursunuz. kast sistemi resmi olarak artık olmasa bile sosyal yapıda etkisi hala hissedilir.
milyonların sokakta yaşadığı ve yine milyonların açlık sınırının altında yaşadığı bir ülkede, m2 başına düşen insan sayısını ekleyince covid 19 nedeniyle ölümlerin en çok rastlandığı ülkelerden biri olması şaşırtıcı değildir. brezilya dahil olmak üzere nüfusu yüksek güney amerika ülkelerinde durum yine aynıdır.
hindistan hükümetinin karantinanın düzgün bir şekilde uygulanması için gerekli önlemleri alması ve özellikle sokaklarda yaşayan insanların ve fakirlik sınırının altında yaşayan insanların sağlık ve hijyen ihtiyaçlarının karşılanması için uygulamalara başlaması gerekir.
burada eleştirilmesi gereken hindistan hükümeti ve devlet yönetimidir, insanların dini ve kültürel özelliklerine bok atmaya, gereksiz ırkçı ve ayrımcı söylemlerde bulunmaya gerek yoktur.
devamını gör...
yazmak için girilen başlığa yazamadan çıkmak
başlığa girdiğimde önce tanımları okurum. biri benim yazmak istediğim şeyleri yazmışsa beğenirim ve aynısını yazmadan çıkarım. bazen de o kadar çok tanım okurum ki "ben ne diyecektim ya? " diye diyeceğimi unutup "neyyysse" der çıkarım.
devamını gör...
20 mart 2021 izlanda volkanik patlaması
son haftalarda en az 40 bin deprem meydana gelmiş. çivisi çıkan dünyanın bize mesajı.
devamını gör...
normal sözlük ocak devrimi
biz köftehorların hoşuna giden pek çok yeniliği görmemize vesile olmuş benjo devrimi.
yapanların ellerine sağlık.
milinski'nin de dediği gibi sabaha buralar coşar, yerimizi sıcak saatlerde aldık, geceniz hayır olsun köftehorlar.
yapanların ellerine sağlık.
milinski'nin de dediği gibi sabaha buralar coşar, yerimizi sıcak saatlerde aldık, geceniz hayır olsun köftehorlar.
devamını gör...
kelenderis (yazar)
her zaman "hodri meydan" a açık yazardır. "dünya" da çürüyen hiç bir şeyim yok. hep yeşertmeye çabalarım, gübrelerim, sularım,
gerekirse gdo bile veririm, değişmeyen hiç bir şeyin olmayacağına inanan tipik bir materyalist ateistim.
gerekirse gdo bile veririm, değişmeyen hiç bir şeyin olmayacağına inanan tipik bir materyalist ateistim.
devamını gör...
bal porsuğu (yazar)
az önce bir tanımımı beğenerek beni onore etmiş kişi. sevilen bir insan tüm yazarlaca.
devamını gör...
kitaplardaki cümlelerin altını çizmek
yazarın, okurun kalbindeki duyguları nasıl da bu kadar güzel ifade ettiğine şaşırarak okurun, hararetle kitapta kendini bulduğu o satırların altını çizme, yazarı onaylama, yazarı bağrına basma eylemidir. anlaşılma ihtiyacı yoğun olan kişiler için kitaplar, sığınılacak bir limandır ve o yüzden bu limanda istediğini yapmakta özgür hissederler, o satırların altını çizmeyi kitaba saygısızlık olarak düşünmezler, bilakis belki de onu anlayan nadir kişilerden biri olan yazara teşekkür etmenin tek yolunun bu olduğunu düşünürler.
devamını gör...


