insanlar zenginliğe özenmesin diye uydurulmuş bir akım, movement, hareket, ideoloji, propaganda, fikir vs. adına ne diyorsanız artık.

zenginler kendi mal varlıklarını bile bilmiyorlar. dünyayı öyle sömürdüler ki forbes bile en zenginler listesini hazırlarken emin değil. panama belgeleri, cayman adaları, monako gibi vergi cennetlerinde bir adrese 20 bin şirket açtıkları için servetleri takip edilemiyor.
aslında dolar cinsinden her para abd tarafından takip edilebiliyor. bu sayede ulus devletlerin halktan gelen seçilmiş liderler resmen tanrı tarafından imtihan ediliyor. lobi faaliyetleriyle hukuksuz şekilde zengin olan siyasetçiler sonra paraları nereye saklayacaklarını bilemiyorlar.
birbirlerine saat hediye edeiyorlar, ayakkabı kutularına çikolata kutularına rüşvet paralarını koyuyorlar, navlun şirketleri kuruyorlar gemi filoları satın alıyorlar, uçaklar satın alıyorlar vb.

size de 'minimalizm' diye itekliyorlar. niye? özenmeyin diye. sizin emeğinizi hep sömürecekler çünkü. isyan ederseniz diyanet işleri başkanı, fetva kurumu, ayetullah, papa, kişisel gelişim uzmanları, psikologlar, youtuberler size 'boşverin anasını avradını ... bu dünya yalan, cennette ödüllendirileceksiniz. sizi açlıkla yoklukla sınayacak tanrı, allah' dediler, diyorlar, diyecekler.

ayasofya imamı açlıkla sınanacağız diyor

başak kablan gibileri de size 'minimalizm' propagandası yapacak tabi. bir videoya 10 reklam koyuyor, taş attı kolu mu yoruldu. gelsin paralar.
psikolog bilmem kim diyecek sana 'elindekinin kıymetini bil, mutluluk malla mülkle olmuyor' hoop seans ücreti 400 alacak. senin gibi 4 keriz ay pardon incinmiş insan bulsa evinin kirasını çıkarttı.
devamını gör...

türkiye'nin kanayan yarasıdır, güldüren insanlardır.
bunları işsizlik protestolarında görürüz, siyasilerin canlı yayınına katılıp bize çare bulun derken görürüz.
gıda mühendisliği okuyup turşu fabrikasında işçi olmayı kabul etmezler mesela. tabi canım ceo yapacağız hepsini.
yazık siyasiler de bunlara ümit satar. gençlerin dertlerine deva olacağız deyip bunları gazlarlar.
söylesenize yarım milyon öğretmenin atanmasını nasıl çözeceksiniz ?
işletme okuyan birine ne vaat edeceksiniz ?
güldürmeyin. bu siyasi tiranlara inananda 4 yılını boşu boşuna yakmamıştır gerçi.
bakarsın meslek lisesinden kaynakçılık mezunu bir genç hemen iş bulur. bakarsın iç geçirirsin ama kendine yediremezsin mesl*k lisesini değil mi ? 4 yıl okudun diye kendini elit zannedersin değil mi ?
türkiye'de ara elaman açığı var. ipini koparan üniversite okursa olacak olan buydu.
edit: imla.
edit 2: duyarcılar toplanmış yine. bölümleri açan ben değilim ama geleceği olmadığı halde ısrarla tercih eden sizsiniz arkadaşlar. gelip neye göre kime göre boş beleş demeyin şimdi. arkeoloji okuyan on binler var mesela. kaçı iş bulabilecek ? işsiz kalmayı ama avrupa'da bu bölümlere gösterilen değer şu kadar diyerek normalleştirmeyin. avrupa'da bizimki gibi her şehre üniversite kurulmuyor. ihtiyaç kadarı mezun oluyor. iyi iq'lar.
edit 3: devletin kimseye iş bulma zorunluluğu yok. oldu o zaman tüm özel kurumları kapatalım herkesi atayalım bir yerlere*. siz kendinizi geliştirip geleceğe adapte etmediğiniz müddetçe bir şey olmaz. hani bazı yerler vardır mezun olduğun gün bizimle çalışmak ister misiniz diye ararlar. buna da aranan adam denir. başıma geldi mi ? aslında evet. fakat bazı sebeplerden ötürü kabul edemedim. yıl olmuş 2021 hala devlet bize bahmiyr diye ağlamayın be. yetenekli adamı piyasa kendisi bulur. öyle tek diploma+ ingilizce olup iş bulmayı hayal etmeyin o devir doksanların sonunda kapandı.
devamını gör...

günaydın sevgili sözlük sakinleri.
devamını gör...

gerçekleştirmenin zor olduğunu bilsem de ömür yardım almadan yaşanır. çünkü yardım alan emir alır.*
devamını gör...

1. sigara ve alkol kullanmamak
2. kaliteli müzikler dinlemek
3. o kaliteli müzikleri dinlerken uzun yürüyüşler yapmak
4. az ve soft renk eşyalı bir ev/oda dizayn etmek
5. az ve öz insanla yakınlık kurmak
6. çok sarılmak sevmek sevilmek
7. sağlıklı olduğunu sık sık hatırlamak
çok var be.
devamını gör...

süregelen "eşcinselliği özendiriyor, aile kurumunu yıkıyor, geleneksel değerlere karşı geliyor" diye yaygara kopartılan ifade, sözleşmenin 4. maddesinin 3. fıkrası. okumak isteyenler için sözleşmenin tam metni burada. hakkında daha önce karaladığım bir şey de şöyle: #520801.

eşcinselliği mi özendiriyor?
bu ülkede ülkü ocakları başkanı 15 yaşındaki bir oğlan çocuğuyla basılmadı çünkü.

aile kurumunu mu yıkıyor?
şimdiye kadar binlerce kadın bizzat ailesinin sözde "direği" tarafından şiddet görmedi, öldürülmedi çünkü.

geleneksel değerlere mi karşı geliyor?
hangi geleneksel değer? hani herkesin herkesi öldürebildiği, şiddetin tarafların cinsiyeti fark etmeksizin her türlüsüne boyun eğmek zorunda bırakan; kadını metalaştıran ve hizmet etmesi gereken bir köle olarak gören değerleriniz mi?

yere batsın sizin değeriniz. yere batsın aile anlayışınız. yere batsın göstermelik eşcinsellik korkunuz.

şöyle bir sözleşmeden yukarıdaki anlamları çıkartabilen sadece kötü niyetli bir kör cahil değil, aynı zamanda terbiyesizdir. sapkın herifler.
devamını gör...

“bir gün sana dünyada katlanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğreteceğim.”
en sevdiğim cümlesidir kitabın.
devamını gör...


şimdi'nin bedeni yok,
yontuyor geçmiş bilgisiyle
gelecek belki olur diye taşı,
taşını kokluyor
yontu dağılıyor...


şimdi'si yitik
bundan boyuyor
boyuyor evine aldığı
ağacın üzerine tüneyip
duvarını, tavanını, geçmişi
ve geleceği ve her yanını;
dal kırılıyor...


şimdi'si yitik
diziyor diziyor notalarını,
göğe ışık üzerine boncuklarını,
ucuza getiriyor varlığını
sonsuzun sessizliğiyle
sonlunun gürültüsü arasında,
o bitirince kıyısında gezindiği
yol çöküyor...

şimdi'si yitik
bundan yazıyor
yazıyor enine boyuna
içini ve dışını ve yeri
ve göğü ve suyu,
bindiği kadırga
o inince batıyor



dizelerinin sahibidir.
devamını gör...

trakyaca bir eylemdir; bir şeye iyi ya da kötü anlamda aşırı yükselmek anlamına gelir.
örnek 1: yamurleesi menemen yemekten çok hoşlanıyor ve bu yüzden menemen yapmak için gubarıyor.
örnek 2: x kişisi sürekli yamurleesiyi kışkırtma amaçlı sözler söylüyor, yamurleesi x kişisine sinirleniyor ve x kişisine gubarmış oluyor.
devamını gör...

mobile.twitter.com/monstern...

böyle bir paylaşım yapmışlar.
devamını gör...

şu an için azıyla çoğuyla böyledir efendim;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

s*nsürlemeye çalıştık ama bu kadar oldu. bunu da kabul ediverin be modlar. *
devamını gör...

iş arkadaşımın ağustosta yakalandığı benim hala direndiğim meret.her daim maske ve mesafe ile yakalanmaya niyetim yok.ileri alerji tedavim sebebiyle yarı kapasiteyle nefes alabiliyorum.yakalanırsam beni götürür.umarım yeni yılda biter ama zor görünüyor.
devamını gör...

bir dönem meşhur olan "fuat avni" isim twitter hesabını kullanan iki kişiden biri. yargılama sonucu müebbet hapis cezasına çarptırılmış.

--- alıntı ---

fetullahçı terör örgütü'nün (fetö) 15 temmuz darbe girişimi sırasında istihbarat daire başkanlığını ele geçirme ve türkiye'de istihbarat fonksiyonlarını işlevsiz hale getirme çabası içerisinde oldukları gerekçesiyle çoğu dairenin eski çalışanı 17 sanıklı davada hüküm açıklandı.ankara 22. ağır ceza mahkemesindeki karar duruşmasına, sanıklar ve avukatları katıldı.mahkeme başkanı bahtiyar çolak, sanıklarla avukatlarının esas hakkında mütalaaya karşı savunmalarını tamamladıklarını belirterek hükmü açıkladı
kaynak yeniçağ: fuat avni hesabını yönetiyordu. mustafa koçyiğit'in cezası belli oldu

buna göre, fuat avni hesabının kullanıcıları arasında olduğu öne sürülen eski başbakanlık uzmanı mustafa koçyiğit ile istihbarat daire başkanlığı eski çalışanı bülent günay, "anayasal düzeni ihlale teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı.sanıklar ayrıca "gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklamak" suçundan ise 25'er yıl hapis cezasına mahkum edildi.sanık haşim türker, "anayasal düzeni ihlale teşebbüse" yardımdan 16 yıl 6 ay, aynı suçtan sanık eski emniyet müdürü akif güngör ile eski mühendisler nushet şehmus mungan, ahmet özkan özalp, muhammet serhat al, hamdi özdere ve hasan demir de 13 yıl 4'er ay hapis cezasına çarptırıldı."silahlı terör örgütüne üyelik" suçundan sanık eyüp liste 10 yıl 6 ay, gazi topal, murat ahmetoğlu, reşat arıkan, abdullah öner 8 yıl 1 ay 15'er gün, mahmut orak, nazmi mert ve yusuf ziya sarı 7 yıl 6'şar ay hapse mahkum edildi.

--- alıntı --- buradan
devamını gör...

netflix'in pr'ı son derece iyi yapılmış bir yerli dönem dizisi.

ilk sezonu az önce bitirdim. öncelikle sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. dizi çok durağan.
ilk defa 1.25 hız ile izlemenin faydasını gördüm. bazı sahnelerde hatta 1.50 hız ile izledim. tamam dönem dizisi ve bazı sahnelerin ağır işlemesi, psikolojik tahlillerin getirdiği bazı sekanslar durağanlık yaratabilir ama burda komple bir akıcılığın olmadığı hal söz konusu.

konusu ilgi çekici. zaten insan bu yüzden izliyor bu diziyi. ancak işleniş biçimi çok yavan geldi bana. daha doğru ifade ile “daha iyisi olabilirdi” diyeyim. spoiler olmaması için içeriğe pek girmiyorum. ancak az biraz 50li dönemler hakkında fikir sahibi olan kişi dizide işlenen konudaki birçok alt metindeki temaların havada asılı kaldığını çok rahatlıkla gözlemleyebilir. misal; (bkz: varlık vergisi)'nin bahsi geçiyor bir bölümde, ancak bu vergi nedir, ne amaçla çıkarılmıştır hiçbir perspektif yok, sadece karakterlerin bakış açısıyla öyle yarım yamalak ele alınıverilip geçiştirilivermiş. normal bir dizi olsa bu kabul edilebilir ancak dönem dizisi iddiası varsa bu boşlukları doldurmak gerekir.

dizi şu an 6 bölüm olarak sahada. 5 bölüm de yakında geleceği konuşuluyor. muhtemeldir ki bu kısımda da 6-7 olayları işlenecektir.

oyunculuklar, mekan seçimi, kostümlerden bahsetmek gerekirse; burası diziyi kurtaran kısım sanırım. salih bademci, fırat tanış, metin akdülger efsane oynamışlar. gökçe bahadır eskiden beri pek beğendiğim bir oyuncu değil ancak bu dizide fena iş çıkarmamış, mathilda karakterinin ruhunu iyi yansıtabilmiş. yine de insan mathilda karakterini demet evgar oynasaydı neler olurdu acaba diye de hayal kurmadan edemiyor diziyi izlerken. tam oynayacağı tarzda bir karakter çünkü.

fragmana ve pr çalışmalarının ürünü olan sosyal medya mecrasındaki yorumlara bakıp yüksek beklenti içerisinde izlerseniz sizi hayal kırıklığına uğratabilecek bir dizi. onun dışında öyle bir izleyeyim bakalım gözüyle bakarsanız tatmin edebilir.
devamını gör...

sanılanın aksine bu ölümcül bir durum değil.
eğer doğru hareket edip, doğru olanı yaparsanız , saldırıya maruz kalmadan kurtulabilirsiniz.

bu başlığı açmamın sebebi; sözlükte dolaşırken bir arkadaşın korktuğu durum olarak ‘’köpekbalığı saldırısından’’ bahsetmiş olması.


öncelikle filmlerde bize tanıtılan köpekbalığı imajı kesinlikle yanlış.işin içerisinde kurgusallığın olması sebebiyle, köpekbalıkları aşırı zeki, kurnaz ve son derece mantıklı hareket eden hayvanlar gibi gösteriliyor.


evet köpekbalıkları suda hızlıdır, çeviktir ama insanlardan zeki olduklarını düşünmüyorum. taktiksel oynarsanız, her şekilde kazanabilirsiniz diye inanıyorum çünkü ıq taşıyan varlıklar bizleriz, balıklar değil.unutmayın ki köpekbalığı büyük ebatlı ve büyük dişlide olsa , bir balıktır.onlarda balinalardan kaçarlar çünkü balinaların besin zinciri içerisindelerdir.


1. olarak ;

açık denizde yüzmek, yelkenli yapmak gibi bir eğiliminiz varsa, her zaman hazırlıklı olmanız gerekir.açık denizler tabiri caizse okyanuslar sadece köpekbalıklarını değil, her türü barındırabilir.bu yüzden özellikle yüzmek için açık denize gitmeyin.gideceksenizde, öncesinde bölgede yaşayan biyologtan ya da bölge sakinlerinden denizin canlı türünü öğrenin.
köpekbalıklarının türleri vardır ve her türü farklı su koşullarına adapte olabilir.dolayısıyla bulunduğunuz okyanusta hangi türünün olduğuda önemli.


özellikle bulunduğunuz bölgede deniz yüzeyinde bir deniz canlısı leşi görürseniz, çevresinde dalış yapmayın.köpek balığının avlanma sahasına girme şansınız vardır.

2 tür köpek balığından çekinmeniz gerekir.

1) boğa
2) büyük beyaz.

bu ikisi tehlikeli olarak adlandırılan türlerdendir.

şimdi gelelim diyelim ki açılmak istedik? açık denizde yüzüyoruz;


işinizi asla şansa bırakmayın. mutlaka dalış yaparken mayonuzun cebine ya da bikininizin alt kısmının kenarına bir orta boy çakı sıkıştırın ve öyle yüzün.olagandışı bir durumda , kendinizi korumak için elinizde şans olur.ayrıca teknede mutlaka zıpkın ya da aksi bir durumda kullanabileceğiniz bir avlanma silahınız olsun.siz sudayken, teknede olan kişininde sizi koruma şansı olur.

öncelikle köpekbalıkları her zaman denizin üst kısmına yakın alanda hareket etmez.yani normalde köpek balıklarını görmemizi sağlayan şey denizin üst yüzeyinde görülen uzvudur.fakat her zaman bu şekilde görünür olmayabilirler. dolayısıyla yüzerken etrafınızı kontrol etmek için kafanızı suyun üstünde tutmayın, dalın ve etrafınızı suyun altında kontrol edin.köpekbalıkları genelde aşağıdan yukarıya doğru hareket ederler.yani olası bir atağın denizin altından yüzeye doğru gelme ihtimalı mevcuttur ve denizin üstünde bekleyen biri , açık hedef konumunda kalabilir.

köpekbalığı ile karşılaştığınızda korkmayın ve panik yapmayın.panik yaptığınızda yüzme ihtiyacı güdersiniz ve yanlış yüzerseniz dikkatini çekebilirsiniz.köpekbalığı sanılanın aksine insan eti yemez ve tadını sevmediği söylenir.insanlara saldırma sebepleri ise; bizim gövdesel açıdan fok balıklarına benzetilmemiz.bizi denizin altından fok balığına benzettikleri için saldırırlar ve eğer ısırabilirse, ilk saldırı anında ısırdığı etin fok balığı olmadığını anlar ve insanı bırakır çünkü fok balıklarının etinin yağlı , insan etinin ise yavan olduğu söylenir.bu sebeple onlarla karşılaştığınızda fok olduğunuzu düşündürtücek hareketler yapmamanız gerekir.

ne gibi?

bir kere yüzerken ayaklarınızı çırpmayın,

denizin altında , üstünde fark etmez kollarınızı bedeninizden ayrı tutmayın, kollarınızı gövdenizle birleştirin ve hareket ettirmeyin.

herhangi bir yeriniz kanıyorsa, mutlaka sudan çıkın çıkamıyorsanızda kanayan yerin üstüne bir şeyler ile basınç yaparak, kanın suda dağılmasını engelleyin çünkü köpek balıkları kanın kokusuna hassastır.bulunduğunuz alan onlarla çevrelenebilir.

diyelim ki ? bunlara rağmen hissel olarak saldıracağını fark ettiniz?

köpekbalıklarının size saldırıp, saldırmayacağına emin olmanız için, denizin üstünde değil, dalış yaparak altında olun.nefesinizin yettiği kadar dalın ve nasıl hareket ediyor, nereye doğru geliyor gözlemleyin.

köpek balıkları ısıracağı anda, alt çenesi sabit kalarak üst çenesi bir tık ileri gider.üst çenenin ileri gitmesinin sebebi; avı yakalamak.dolayısıyla ısırmayı hedeflediği anda odaklanmanız gereken üst çenesi.üst çeneden kaçabilirseniz, alt çenesi pek işleve sahip değildir.

çok çeviktirler.başka bir yere giderken bir anda yön değiştirebilirler.

bir saldırı anında odaklanmanız gereken 2 alan vardır; genelde yan kısımlarında bulunan solungaçları ile alt gövdesi.ikisinden birine bir şey saplarsanız , durumu kendi adınıza bir tık iyi hale getirebilirsiniz.

eğer yeterli derecede dikkatini çekecek bir harekette bulunmazsanız, saldırıya maruz kalmayabilirsiniz.

sonuçta köpekbalıkları ile yüzebilen ve bunun eğitimini veren kişiler var.nasıl hareket edeceğiniz önemli.

bunu bildikten sonra kendinize güvenin ve yinede eğlence için açık denizleri tercih etmeyin özellikle açık denizde dalmak konusunda deneyiminiz ya da eğitiminiz yoksa bu riske girmenizi tavsiye etmem.

şans eseri böyle bir durumla karşılaşmak ayrıdır bile bile bu riski almak ayrı.

korkmayın, kendinize inanın.köpekbalıkları zeki değildir.hızlı ve çeviktir ama düşünme yeteneği olan sizsiniz.bu yüzden kendinizi yabana atıp, ‘’sonum geldi’’ diye düşünmeyin.’’nasıl kurtulabilirim?’’ diye düşünün.
devamını gör...

ilk konuşmamızdan itibaren epey beni güldürmüş ikili. 14 şubat temasını baz alarak girelim dedik ama asla konuya sabit kalamayan bu ikili sizi bambaşka yerlere götürecekler. buradan ikisini selamlayıp, konu neydi diye sorgulamaya gidiyorum ehe. *
devamını gör...

buraya birçok özellik bırakabilirim. siz de bırakabilirsiniz. atladığımız şu ki hepimiz insanız haliyle yer yer hepimiziz. neyiz? işte şu nefret edilen insan tipi. herkesin başka birinin gözünde bu hâle dönüşebileceği durum.
devamını gör...

sümsük sümsük bireyler olmamıza neden olan durum. röportaj için bir mikrofon uzatılsa saniyesinde kaçacak delik arıyoruz. yabancılarda öylemi çocuklar bile çatır çatır konuşuyor.
devamını gör...

(bkz: hiçbir işimi yarım bıra)

eğer gerçekten de bırakmıyorsa ben boş ol boş ol boş ol diyorum.
devamını gör...

tanım: bir şekilde kitaplık oluşturan birinin (bkz: satın alarak), (bkz: ödünç alarak), kütüphanesindeki kitapları, (bkz: severek), (bkz: isteyerek) ya da (bkz: gönülsüz olarak) bir başkasına vermesine ödünç kitap vermek denir.

yaklaşık 28 defa falan ev değiştirdim (daha fazla olabilir). edebiyat ağırlıklı olmak üzere 2000'den fazla kitap. her taşınmada taşıma şirketi çalışanları tarafından küfürlere gark olmak da cabası. sonunda şimdi oturduğum son eve taşınırken, zaten kolilediğim kitapların büyük çoğunluğunu il halk kütüphanesine bağışladım. (bu iş o kadar zor oluyor ki anlatamam. kimse o kadar koliyi evinizden almak için gelmeye yanaşmıyor.)
elbette ki, el yazması, matbu kitaplar ya da imzalı kitaplar hala evde. bir de çok gerekli olanlar, başucu kitabı dediklerimiz. gerisi herkesin oldu. şimdi kafam rahat. içim huzurlu.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim