doğal seçilim
güçsüz olanın ölmesi, güçlü olanın hayatına devam edip soyunu da devam ettirmesi üzerine kurulu doğa sistemi. tüm doğa, tüm gezegen bu şekilde işler. türlerin devamının, yani iyi genlerin aktarılmasının en büyük nedenidir. bir tür, doğal seçilim sayesinde hayatta kalır. yüz milyonlarca yıldır hayatta kalan türler (mesela köpekbalıkları ve çoğu sürüngen), bütün iyi genlerin aktarılması ile oluşmuşken, 10 milyon sene önce yok olan bir tür, doğa ile başa çıkamayacak kadar zayıf olduğu için artık ortada yoktur. zira "adaptasyon" yeteneği de doğal seçilimin bir parçasıdır.
besin zincirinin dışında olduğumuz için, insanlarda doğal seçilim, genelde "zeka" ile işler. ne de güzel yapar.
sırf bu nedenden dolayı, artık teknolojimiz bunu doğum öncesi farkedebildiği halde, ileri derecede zihinsel engelli olacak bir çocuğu doğurmanın yasa dışı olması gerektiğinin taraftarıyım.
örnek olarak;
(bkz: el bombasıyla polise kafa tutarken patlayarak ölen rus)
(bkz: pandemi yurdundan çarşafla kaçmaya çalışmak)
mesela bu gerizekalılara üzülmüyor, aksine, zayıf zekalarına sebep olan genleri sonraki nesillere geçiremedikleri, bu nedenle de türü zayıflatamadıkları için ölmelerine seviniyoruz.
ters örnek olarak;
(bkz: johhny kim)
kendisinin üreyerek, kendi kalitesine sahip çocukları dünyaya getirmesi ve türün gelişimini bir adım ileri götürmesini umuyoruz.
doğa romantizme bakmaz. etik değerleri yoktur. homo sapiens 100,000 yaşında bir türken, doğa 4.55 milyar yaşındadır. yani kolumuzu ileri uzattığımız zaman, kolumuzun uzunluğunu dünya tarihi olarak düşünürsek, homo sapiens, sadece kesip attığımız tırnak kadar bir zamandır gezegen üzerindedir.
doğal seçilim böyle bir şey.
besin zincirinin dışında olduğumuz için, insanlarda doğal seçilim, genelde "zeka" ile işler. ne de güzel yapar.
sırf bu nedenden dolayı, artık teknolojimiz bunu doğum öncesi farkedebildiği halde, ileri derecede zihinsel engelli olacak bir çocuğu doğurmanın yasa dışı olması gerektiğinin taraftarıyım.
örnek olarak;
(bkz: el bombasıyla polise kafa tutarken patlayarak ölen rus)
(bkz: pandemi yurdundan çarşafla kaçmaya çalışmak)
mesela bu gerizekalılara üzülmüyor, aksine, zayıf zekalarına sebep olan genleri sonraki nesillere geçiremedikleri, bu nedenle de türü zayıflatamadıkları için ölmelerine seviniyoruz.
ters örnek olarak;
(bkz: johhny kim)
kendisinin üreyerek, kendi kalitesine sahip çocukları dünyaya getirmesi ve türün gelişimini bir adım ileri götürmesini umuyoruz.
doğa romantizme bakmaz. etik değerleri yoktur. homo sapiens 100,000 yaşında bir türken, doğa 4.55 milyar yaşındadır. yani kolumuzu ileri uzattığımız zaman, kolumuzun uzunluğunu dünya tarihi olarak düşünürsek, homo sapiens, sadece kesip attığımız tırnak kadar bir zamandır gezegen üzerindedir.
doğal seçilim böyle bir şey.
devamını gör...
niş
sırbistan'da bulunan bir şehir. birinci murat tarafından 1385'te fethedildikten sonra 1878 93 harbinde sırbistan'a kaybedilene kadar 500 seneye yakın kesintisiz osmanlı egemenliğinde kalmıştır. 1999'da da nato uçakları tarafından ağır hava saldırısına uğramıştır. ayrıca, falih rıfkı atay'ın zeytindağı (kitap) adlı eserinde şöyle acıklı satırların öznesidir:
bizden belgrad’ı aldıkları zaman, düşman delegeleri niş kasabasını da istemişlerdi. osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
-ne hacet, dedi, istanbul’u da size verelim.
babalarımız için niş, istanbul’a o kadar yakındı. biz eğer vardar’ı, trablus’u, girid’i ve medine’yi bırakırsak, türk milleti yaşayamaz sanıyorduk. çocuklarımızın avrupa’sı marmara ve meriç’te bitiyor.
bizden belgrad’ı aldıkları zaman, düşman delegeleri niş kasabasını da istemişlerdi. osmanlı delegesi ayağa kalkarak:
-ne hacet, dedi, istanbul’u da size verelim.
babalarımız için niş, istanbul’a o kadar yakındı. biz eğer vardar’ı, trablus’u, girid’i ve medine’yi bırakırsak, türk milleti yaşayamaz sanıyorduk. çocuklarımızın avrupa’sı marmara ve meriç’te bitiyor.
devamını gör...
muhammed musaddık
1951 - 1953 yılları arası aşbakanlığı sırasında ilk icraatı ülkesinde bulunan petrolleri millileştirmek olan ve bu nedenle ingilizler'in baskısıyla karşılaşan iranlı lider.
devamını gör...
anormal sözlük haber ajansı
kendi adıma dem'imden geleni yaptığım darbenin tüm kahramanlarına selam olsun.
sizin de kabuğunuza zeval gelmesin değerli kaplumbağamız.
sizin de kabuğunuza zeval gelmesin değerli kaplumbağamız.
devamını gör...
japon olmayı arzulamak
bir japonya vatandaşı ile evlenerek bir kaç yıl içinde japon olmasanızda japonya vatandaşı olabilirsiniz.
devamını gör...
yeni bir sayfada sana bakmak
yılmaz erdoğan şiiri.
her şey yapılabilir
bir beyaz kağıtla
uçak örneğin uçurtma mesela
altına konulabilir
bir ayağı ötekinden kısa olduğu için
sallanan bir masanın
veya şiir yazılabilir
süresi ötekilerden kısa
bir ömür üzerine.
bir beyaz kağıda
her şey yazılabilir
senin dışında
güzelliğine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan
her şeyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadır çaresi
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim
anlarım bitkiden filan
ama anlatamam
toprağın güneşle konuşmasını
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla
sen bana ışık ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok
bir şiir istersin
"içinde benzetmeler olan"
kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir şey yok ..
.....
sana bakmak
bir beyaz kağıda bakmaktır
her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır
gördüğün suretten utanmak
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır
sana bakmak
allah'a inanmaktır
her şey yapılabilir
bir beyaz kağıtla
uçak örneğin uçurtma mesela
altına konulabilir
bir ayağı ötekinden kısa olduğu için
sallanan bir masanın
veya şiir yazılabilir
süresi ötekilerden kısa
bir ömür üzerine.
bir beyaz kağıda
her şey yazılabilir
senin dışında
güzelliğine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan
her şeyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadır çaresi
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim
anlarım bitkiden filan
ama anlatamam
toprağın güneşle konuşmasını
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla
sen bana ışık ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok
bir şiir istersin
"içinde benzetmeler olan"
kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir şey yok ..
.....
sana bakmak
bir beyaz kağıda bakmaktır
her şey olmaya hazır
sana bakmak
suya bakmaktır
gördüğün suretten utanmak
sana bakmak
bütün rastlantıları reddedip
bir mucizeyi anlamaktır
sana bakmak
allah'a inanmaktır
devamını gör...
normal sözlük'ün 35 yaş istilasına uğramış olması
bir ayağımız çukurda zaten. bulaşmayın artık bize.
devamını gör...
hiç kimseyim
oldukça melankolik bir pinhani şarkısı. antidotu 'dön bak dünyaya'dır bana göre.
"yağmur her yağdığında bakardım yola
evim bu geçidin altında bakardım insanlara
geçip gider içimden rengarenk arabalar
ama hiç kimse dönüp bakmaz beni yok sayar
bi gün ölür gidersem kaza kurşunuyla
beni vuran her kimse çıkar birkaç gün sonra
oysa ben hiç kimseyim hiç olmadım
bir hastahanede kadavrayım hiç ölmedim
bir dünya varsa ben orda yoksam ben nerdeyim
ben de çok sevdim benim de var kalbim
vurun beni, soyun beni, kesin beni, çözün beni
gerçekten
yağmur her yağdığında bakardım yola
evim bu geçidin altında bakardım insanlara"
"yağmur her yağdığında bakardım yola
evim bu geçidin altında bakardım insanlara
geçip gider içimden rengarenk arabalar
ama hiç kimse dönüp bakmaz beni yok sayar
bi gün ölür gidersem kaza kurşunuyla
beni vuran her kimse çıkar birkaç gün sonra
oysa ben hiç kimseyim hiç olmadım
bir hastahanede kadavrayım hiç ölmedim
bir dünya varsa ben orda yoksam ben nerdeyim
ben de çok sevdim benim de var kalbim
vurun beni, soyun beni, kesin beni, çözün beni
gerçekten
yağmur her yağdığında bakardım yola
evim bu geçidin altında bakardım insanlara"
devamını gör...
toto karaca
geçenlerde rüyama giren teyze. hiç hesapta yokken rüyamda bomboş sokakta karşıma çıkıyordu. oğlu rahmetli cem karaca rüyalarıma uğramamışken, kendisini görebilmeye bir ihtimal verebilecekken, yaşlı anasını görmek hakikaten enteresan.
devamını gör...
uğur böceği
kırmızı ve siyah desenli kanatlarıyla beni benden alan böcektir.
devamını gör...
kitap sayfalarını ayraç niyetine katlayan insan
benim kitaplarıma yaparsa bir daha kitaplarıma dokunamayacak insandır.
devamını gör...
x mahlaslı yazar sizi gözledi bildirimi
herkesin ne yaptığına baktığım için "herkese benden bildirim... şakir'e bildirim yok." sonucuna neden olacak bildirim türü.
baştan sona bakıyorum kim ne yapıyor diye bazı günler, sıkıntıdan. hayır, sapık değilim ve hayır, kimse üzerine özel olarak alınmasın.
baştan sona bakıyorum kim ne yapıyor diye bazı günler, sıkıntıdan. hayır, sapık değilim ve hayır, kimse üzerine özel olarak alınmasın.
devamını gör...
enteresan atasözleri
hayatımda sadece bizim ailede duyduğum atasözü:
(bkz: s*kinde ekşimik görmüş, mandıra sanmış)
hayır bir de diyorum ki "siz mi uydurdunuz? doğru söyleyin." ısrarla bunun bilinen bir atasözü olduğunu söylüyorlar. *
(bkz: s*kinde ekşimik görmüş, mandıra sanmış)
hayır bir de diyorum ki "siz mi uydurdunuz? doğru söyleyin." ısrarla bunun bilinen bir atasözü olduğunu söylüyorlar. *
devamını gör...
sosyal güvencesi olmayan kadına aylık 325 lira yardım yapılması
önemli olan vatandaşlarının büyük çoğunluğunun yardım alması değil yardıma muhtaç olmadan yaşayabilmesidir.
devamını gör...
wabi-sabi
toplanın sevgili okuyucular, bugün sizinle wabi-sabi sayesinde aydınlanacağız.
wabi-sabi, japon geleneğinde sadelik, şıklık ve kusurlardan zevk alma demektir. hepimizin de artık fark ettiği üzere bir mükemmelliyetçilik akımına kapıldı insanlık. özellikle sosyal medyada filtre dediğimiz, aslında çok basite indirgenen bu şey, insanların hayat görüşünü bile inanılmaz derecede etkiler oldu. bu da bizi strese, sıkıntıya ve hatta depresyona sokacak kadar önemli bir hal almış durumda. çünkü mükemmel asla ulaşılamayacak bir şeydir bana göre..
wabi-sabi anlayışındaki temel ilkeler şu şekildeymiş: basitlik, düzensizlik, sadelik, doğallık, zarafet, özgürlük ve huzur. ah! bu terimleri yazarken bile içimi huzur kaplıyor.. ne kadar uzak kalmışım diyorum kendi kendime..
aslında wabi-sabi sadece ikili ilişkiler anlamında bir fiziksel görüşten ziyade, insanın dünya görüşünü de temsil ediyor. bunu şu şekilde irdeleyelim kısaca: kutuplaşmalar.. herkes kendi görüşünü mükemmel ve kusursuz sayıyor. aslında bir düşünsek! her siyahın içinde bir beyaz, her beyazın içinde bir siyah olduğunu. hiçbir düşüncenin, ideolojinin aslında kusursuz olmadığını ve dünyanın en kıymetli şeyi olan insan kalbinin bu sebeplerle kırılmaması gerektiğini..
sanırım çok uzattım.. ben daha yazardım.. ama tanımımı yaptığıma ve ana fikri naçizane verdiğime göre kaçabilirim..
wabi-sabi, japon geleneğinde sadelik, şıklık ve kusurlardan zevk alma demektir. hepimizin de artık fark ettiği üzere bir mükemmelliyetçilik akımına kapıldı insanlık. özellikle sosyal medyada filtre dediğimiz, aslında çok basite indirgenen bu şey, insanların hayat görüşünü bile inanılmaz derecede etkiler oldu. bu da bizi strese, sıkıntıya ve hatta depresyona sokacak kadar önemli bir hal almış durumda. çünkü mükemmel asla ulaşılamayacak bir şeydir bana göre..
wabi-sabi anlayışındaki temel ilkeler şu şekildeymiş: basitlik, düzensizlik, sadelik, doğallık, zarafet, özgürlük ve huzur. ah! bu terimleri yazarken bile içimi huzur kaplıyor.. ne kadar uzak kalmışım diyorum kendi kendime..
aslında wabi-sabi sadece ikili ilişkiler anlamında bir fiziksel görüşten ziyade, insanın dünya görüşünü de temsil ediyor. bunu şu şekilde irdeleyelim kısaca: kutuplaşmalar.. herkes kendi görüşünü mükemmel ve kusursuz sayıyor. aslında bir düşünsek! her siyahın içinde bir beyaz, her beyazın içinde bir siyah olduğunu. hiçbir düşüncenin, ideolojinin aslında kusursuz olmadığını ve dünyanın en kıymetli şeyi olan insan kalbinin bu sebeplerle kırılmaması gerektiğini..
sanırım çok uzattım.. ben daha yazardım.. ama tanımımı yaptığıma ve ana fikri naçizane verdiğime göre kaçabilirim..
devamını gör...
yaşlı adam ve deniz
uzun süredir balık tutamayan kübalı yaşlı balıkçı ve ona inanan, yardımcı olan balıkçı çırağı bir çocuğun hikayesini anlatıyor.kısa ve güzel bir kitap.
devamını gör...
22 mart 2021 istanbul yağmuru
yer yer şiddetli gök gürültüleri de eşlik etmektedir.
devamını gör...
en acı verici ölüm şekli
evladına bakamadığı için, çocuklarını saç kurutma makinesi ile ısıtmaya çalışırken yan odada kendini asan annenin ölüm şekli.
devamını gör...
yazarların sevdikleri tablolar
bu aralar en sevdiğim tablo ophelia tablosu. ophelia ile kendimi müthiş özdeşleştirdiğim ve kimsenin onu anlamadığı kadar iyi anladığımı düşündüğüm için de olabilir. en azından katkısı vardır. neyse tablo john everett millais tarafından yapılmış. shakespeare’in hamlet oyunundaki ophelia karakterinin boğulmadan önceki halini resmetmiştir ki, tam da hayal edilen gibi olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...
