o dönem dolar 20 kuruş arttı diye oradaki insanları vatan haini ilan eden karakter yoksunu insanların olduğu zaman dilimi.

dolar 8 tl olduğunda sus pus olduğunuz unutulmayacak haberiniz olsun!
devamını gör...

aşkın gözü kör olabilir ama
inan bana karnı açtır
iyi sindirilmemiş bir aşk
üçüncü tekillere muhtaçtır.
devamını gör...

trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. yaşarken bir röportajında ‘trafik kazası en saçma ölüm şekli’ demişliği vardır.
kaderin cilvesi.
devamını gör...

genellikle karanlık temalar, kasvetli bir insanlık görüşü, bir delilik korkusu, mitolojiden yaratıklar içeren ve savaş ve açgözlülük eleştirisi olan işler yapan sanatçıdır. çocuklarını yiyen satürn adlı eseri doğrudan evinin duvarına resmetmiştir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben: sadece oturuyorumdur
arkadaşlarım: yaşıyosun bu hayatı.

capsini hatırlatan başlık. davulu tokmak kafaya değecek yakınlıkta dinleyin bi. ne oluyor görelim.
devamını gör...

puslu soğuk hava,
dökülen yapraklar,
en sevdiğim mevsimdi sarı sonbahar...
* *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tıbben adı distimi dir. majör depresyona göre şiddeti daha hafiftir ancak daha uzun sürelidir.

günlük yaşantımızda çok sık duyduğumuz artık dilimize pelesenk olmuş bir kelimedir kronik depresyon. kronik olması sebebiyle yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler.*

bu hastalığın en çok rastlanan sebepleri; aile içerisinde yaşanan bir kayıp, travmatik olaylar, işsizlik, çocukluk döneminde yaşanan cinsel taciz veya kötü davranilma hali, maddee bağımlılığı, aile bireylerinde aynı hastalığın varlığı vs vs.

kadınlarda erkeklere göre iki kat daha fazla görülüyor kronik depresyon. çocukluk döneminde yaşanan istismarlar, gebelik, doğum halleri çok fazla etkilemektedir.

belirtilerini söyleyecek olursak; ilgi eksikliği, umutsuzluk, karamsarlık, zevk almama hali gibi gibi. bu kişiler günlük yaptıkları işlerden tutun cinselliklerinde de zevk almazlar. umutsuzluk ve çaresizlik hali arttığında oldukları durumdan hiçbir şekilde kurtulamayacaklarini düşünürler. ufacık bir olayda bile kendilerini suçlu görürler. bu suçluluk onları intihara kadar sürükler maalesef ki. iştah ve kilo kaybı yaşarlar. dalgınlık, unutkanlık hat safhadadır. uyku problemleri yaşarlar. duygu durum bozukluğu yaşayanlarda intihar düşüncesi %20-40 kadardır. intiharla ilgili sürekli konuşanların intihar etme olasılığının daha az olduğu düşüncesi de yanlıştır ayrıca.

bir doktora görünmek ve onun eşliğinde ilaç kullanmak en sağlıklı olanıdır. kendi başına ilaç kullanılmaması ve ilacın aniden bırakıp başlanmaması gerektiğini düşünüyorum. *
devamını gör...

durduk yere geldi aklıma. sonra geçtim aynanın karşısına. çökmüş gözaltılarım ve dağınık saçlarımla. biraz makyaj yaptım biraz da çeki düzen verdim üstüme başıma. açtım bu şarkıyı da. missssss...


devamını gör...

(bkz: dexter morgan)
devamını gör...

insanın yaşam serüvenini çok kısa bir sözle özetleyen düşünce adamı.
"insan mutlu olmak ister, bu yüzden berbat bir haldedir."
devamını gör...

japonisme veyahut japonizm, batı kültüründeki japon etkisini anlatan bir terimdir. 1800'lü yılların ikinci yarısında japonya ile dış ticaretin tekrar açılması sonucu 19. yüzyıl batılı sanatçıları arasında çıkan ve japon sanatının popülerliğine, etkisine atıfta bulunan bu terimin çıkış noktası için biraz daha geriye gitmek gerekir.

1639-1854 yılları arasında, japonların ticaret yaptıkları ülkeler hollanda ve çin'di. bu izole duruma rağmen batılı fikirler hollandalılar aracılığı ile japonya'da yayılıyor; japonya'daki gelişmeler de hollandalılar tarafından avrupa'da duyuruluyordu. 1868 yılında yaşanan bir değişiklik sonrası japonya'nın dünyanın kalanı ile ticareti tekrar başladı. fotoğraf gibi batılı terimler japon sanatçıları etkileyince geleneksel ukiyo-e sanatı zamanla miadını doldurmaya başlamıştı. neredeyse değersiz olan parçalar ihraç edilen malları paketlemek için kullanılmaya başlanınca, avrupa'da keşfedilmeleri gerçekleşti. ve sonuçları büyük oldu. resimlerde işlenen gündelik konula, bakış açıları, perspektif ve renk kullanımı gibi fikirler avrupalı sanatçıları şaşkına çevirdi. daha önce batı'da duyulmamış bu tür fikirlerin ortaya çıkması empresyonist, post-empresyonist, art nouveau sanatçılarını etkilemişti. bu yeni akıma fransa'da ''japonizm'' denmeye başlanmıştı. (le japonisme)

1872 yılında fransız sanat eleştirmeni philippe burty tarafından ilk kez kullanılan terim sadece görsel sanatlarda değil; mimarlık, peyzaj, bahçecilik ve giyim alanlarında da bir etkiyi ifade etmekteydi. japonya'nın dünya ticaretine tekrar açılması sonucu siparişlerle beraber gelen ukiyo-e eserler avrupa'da büyük ses getirmiş, izlenimcilik - empresyonizm akımı üzerinde büyük etki göstermişti.

japonya'dan gelen yelpaze, ipekler, porselen gibi örnekler ile 19. yüzyılda avrupa'da patlama yapan bu japon sanat çılgınlığı ile gelen sanat fikirleri, geleneksel akademik batı sanat fikirlerine karşıydı. yüzyıl sanatçıları bu fikirlerden ilham aldılar. bu akımın başlamasına ön ayak olmuş ressamlar arasında édouard manet, claude monet, james tissot, edgar degas, james mcneill whistler gibi isimleri de saymak gerekir. van gogh, william merritt chase, george hendrik breitner gibi isimleri de akımın yayılması adına yaptığı çalışmalar ile anabiliriz. tabii ki japonisme'nin, var olan oryantalist yaklaşım üzerine inşa edilmiş olduğunu da söylemek mümkündür.

kaynakça ve daha fazlası: wikipedia - japonisme, vikipedi - ukiyo-e, wikipédia - japonisme, khanacademy.org, tate.org.uk, theartstory.org, study.com, mymodernmet.com, gerçekten bilmeniz gereken 50 sanat fikri, susie hodge
devamını gör...

hande erçel ve demet özdemir'in oynadığı dizilerdir.
devamını gör...

git beğendiğini al. zorla mı satıyor sana adamlar anlamadım? dediğim başlık
tanım: anlamsız
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

şaka maka efsaneleşen bir adamın*, efsaneleşen bir şarkısıdır.

olmayan aşkın acısını yaşatır, uzaklara hasret çektirir. tek başına şu "ziyadesiyle şerdeyim" cümlesi bile içinizden geçer. abartmış olabilirim, kabul ama parça gerçekten enfes. tarzınıza uymuyor olabilir, anlıyorum ancak yeni tarzlara açıksanız kesinlikle dinlemelisiniz.
devamını gör...

emre aydın- son defa

'ne yapsam, ne söylesem o geç kalmışlık hissi.'
devamını gör...

kim ne derse desin osmanlı devleti'nin en cesur, en yiğit, en gözü kara patişahıdır.
döneminin oldukça ötesinde yaşamış, tüm meseleleri kararlılıkla çözmüştür.

şehzade iken bile sakin yaşamamış, kafkas’ta gürcülerle kapışarak, kuban bölgesinde hakimiyet kurmuşur. ki bunlar bir sancak beyi şehzadenin işleri değildir; kendi başına karar verdiği cenklerdir.

oğlu kanuni sultan süleyman'ın aksine gösterişten çok uzak bir hayat yaşamış, seferler de en ön saflarda savaşmış ve dahası padişah olmadan bile tüm imparatorlukta bir efsane haline gelmiştir.
osmanlı sultanları arasında kendisine lakap takılan ender padişahlardan biridir ki kendisine "yavuz " lakabı verilmiştir.
sert bir hükümdardır. sadrazamlarını katletmekle ün yapmıştır. bunun başlıca nedeni gereken emirleri yerine getirip uygulamaları gerçekleştirememek ama daha beteri icraatında başarısızlıkları gizleyip yalan söylemektir. vezirin yalan söylemesi yavuz sultan selim han’dan beri osmanlı ananesinde hiç affedilmez bir durumdur.

tahta geçtiğinde kardeşleri şehzade korkud ve ahmed’i katlederek adet haline gelmekte olan şehzadeler arası iç harbi bu yolla önlemiştir.

1514’te çaldıran’da şah ismail'i yenilgiye uğratmış, memleketin içinde dulkadiroğluları’yla uğraşarak, bugünkü maraş ve havalisi onun sayesinde kazanılmıştır. iki yılda imparatorluğa kattığı mısır'dan fırat havzasına uzanan arap dünyası o kadar renkliliğine ve potansiyel problemlerine rağmen dört asırlık bir sulh dönemine girmiştir. 1516’da mercidabık’la bugünkü suriye, ürdün, filistin ve lübnan ile ayrı bir parça olarak haleb'i iimparatorluk topraklarına katarak istanbul’a dönmeden mısır seferine devam etmiştir; ki mısır böyle cengi az görmüş, kocaman topları ve orduyu sina çölünden geçirerek rıdaniye zaferi, memluk sultanı tomanbay’ın beklemediği bir kuşatmayla gerçekleşmiştir. uyguladığı taktikle moğolları bile def eden memluklar’ı ilk defa yenmiştir. bu haliyle emrindeki orduyu büyük bir ustalıkla idare eden bir komutan, aynı zamanda askeri alanda büyük devrimler getiren bir yenilikçidir.

onun zamanında osmanlı imparatorluğu afrika ve ortadoğu’ya yerleşmiş, iran ülkesinin ve kafkasya’nın kapıları açılmıştır.

fatih’in gerçekleştiremediği rodos’un fethine giriştiği biliniyor. şirpençe denen zehirli çıbandan muzdariptir. sinirli karakteri icabı çıbana kendi müdahale etti ve ölümü çabuklaştı. elli yaşında ölmese, muhtemelen balkanlar’ın ötesine ve italya’ya da ayak atacaktı. devrinde osmanlı hazinesi fevkalade yükseldi. askeri harcamalar ise tam üst düzeydeydi. klasik çağın büyük mimarları ve becerikli memur kadroları, hepsi onun devrinde serpilmişti.

netice itibariyle;

osmanlı hanedanın içinde fatih’ten sonra onun kadar doğu’ya ve batı’ya hakim biri gelmemiştir denilebilir.
en önemlisi de tüm bunları, sekiz yıl süren padişahlık dönemi içinde yapmış olmasıdır...
devamını gör...

ali gibi bir tip düşman başına.*

diyor felsefeyi sever misiniz
ali diyor biz hep dönerciyiz
luther diyor kız machiavelli hı
şampiyon biziz diyor ali
attığımız gollerden belli
devamını gör...

pandemi sebebiyle üzerine konuşulmaya başlasa da yeterince bilinmeyen ve hakettiği değeri görmeyen bölümümdür. tıbbın mutfağı olarak da tanımlanabilir. birçok hastalığın mekanizmasının tanımlanmasını, moleküler düzeyde incelenmesini ve ilaç ya da alternatif tedavilerinin geliştirilmesini biyologlara borçluyuz halbuki.
devamını gör...

erken uyanınca daha düzenli bir hayatım oluyor gerçekten tavsiye edilir
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim