cuma günleri masa örtülerini eve götürüp yıkatmış nesil
öğretmen masasının örtüsünü yıkamak için sıraya girerdik. ne gerek varsa sanki.
devamını gör...
intihar etmek
işte size bizzat dinlediğim bir intihar hikayesi.
"yer ingiltere. oxford üniversitesi'ne yakın bir yerleşkedeyiz. kasvetli hava insanı boğuyor. hele de siz kasvetliyseniz daha da boğuluyorsunuz. her sabah aynı şekilde rutini halledip dışarı çıkıyoruz. ve aslında günler bir nevi aynı. aynı yağmur, aynı insanlar, aynı cadde. boğuk bir hava var. caddenin hemen ilerisinden simsiyah kıyafetli, simsiyah şemsiyeli bir adam geliyor. her sabah bu şekilde ve saniyesi saniyesine aynı. kıyafetleri aynı. yürüyüşü aynı. yakası altından attığı bakış aynı. buz gibi.
bir sabah, adam, öğrenci, gelmemeye başladı. hastalanmıştır belki dedik. günler geçti, haftalar geçti fakat birkaç yıl boyunca aynı şekilde gördüğümüz adam ortalıkta yoktu. sonradan öğrendik ki, adam, öğrenci kendini asmış. zaten o da oxford'da bizimle aynı sınıftaydı. bizim aksimize onun tutunacak bir dalı yoktu muhtemelen."
çok yakın bir arkadaşım anlatmıştı bana bunu. çıkardığımız sonuçsa muhtemelen tekdüzeliğin insanı öldürdüğüdür. tabii bu yazıyı yazarken süslemeye çalıştım basit tutmaya çalışaraktan. tekdüzelik öldürür, evet. dediğine göre, o çocuğun başka hiçbir yaptığı şey yokmuş. dünyanın belki de en gözde üniversitesinde olsan da fark etmiyor. insan illaki bir şeye ihtiyaç duyuyor. işte bu, doğanın yazgısıdır.
"yer ingiltere. oxford üniversitesi'ne yakın bir yerleşkedeyiz. kasvetli hava insanı boğuyor. hele de siz kasvetliyseniz daha da boğuluyorsunuz. her sabah aynı şekilde rutini halledip dışarı çıkıyoruz. ve aslında günler bir nevi aynı. aynı yağmur, aynı insanlar, aynı cadde. boğuk bir hava var. caddenin hemen ilerisinden simsiyah kıyafetli, simsiyah şemsiyeli bir adam geliyor. her sabah bu şekilde ve saniyesi saniyesine aynı. kıyafetleri aynı. yürüyüşü aynı. yakası altından attığı bakış aynı. buz gibi.
bir sabah, adam, öğrenci, gelmemeye başladı. hastalanmıştır belki dedik. günler geçti, haftalar geçti fakat birkaç yıl boyunca aynı şekilde gördüğümüz adam ortalıkta yoktu. sonradan öğrendik ki, adam, öğrenci kendini asmış. zaten o da oxford'da bizimle aynı sınıftaydı. bizim aksimize onun tutunacak bir dalı yoktu muhtemelen."
çok yakın bir arkadaşım anlatmıştı bana bunu. çıkardığımız sonuçsa muhtemelen tekdüzeliğin insanı öldürdüğüdür. tabii bu yazıyı yazarken süslemeye çalıştım basit tutmaya çalışaraktan. tekdüzelik öldürür, evet. dediğine göre, o çocuğun başka hiçbir yaptığı şey yokmuş. dünyanın belki de en gözde üniversitesinde olsan da fark etmiyor. insan illaki bir şeye ihtiyaç duyuyor. işte bu, doğanın yazgısıdır.
devamını gör...
yanlış telaffuz etmekten hoşlanılan kelimeler
-porkatal
-hıkçırık
-hıkçırık
devamını gör...
kahve falı bakmayı öğrenmek
falda çıkan şekilleri google'da aratmak.
devamını gör...
her tür müziği dinleyen kişi
müzik kültürleri genelde gelişmemiştir, en sevdiği müzik sorulunca bile tereddüt ederler şunu söylesem garip olur mu diye.
ben mesela.
ben mesela.
devamını gör...
100 sene önce türkiye’nin daha güzel bir yer olduğu gerçeği
aynen aynen. karadeniz'de rumlar ege'de yunanlılar anamızı seviyordu. çok güzel bir yerdi harbiden.
devamını gör...
kitap alıntıları
bazen durdurduğun yer olur mutluluk; bazen gittiğin yol. neyin ne olduğunu zaman gösterecek. sabıra sığınmalıyım*
devamını gör...
z kuşağı bir kanser türüdür
kontrolsüzce çoğalan hücrelerse eğer onları çoğaltan, doğuran, doğurtanda bir sıkıntı vardır.
'kelime anlamı olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp çoğalmasıyla beliren kötü urlara denir. genel anlamda ise kanser vücudumuzun çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile oluşan 100'den fazla hastalık grubudur.'
yani kastım sıkıntı z de değildir kankiler onları dünyaya getirenlerdedir mantığı çıkıyor bu sizin önermeden.
düşün artık şu z kuşağının yakasından. ne verdiniz ne bekliyorsunuz? ya da x, y kuşağının güzide bireyleri siz acaba gençken en önemlisi ergenken ne gibi absürtlükler içindeydiniz? (bizzat sayabileceğim çok komikli olaylar var.) ne verdik ne bekliyoruz biz bu insanlardan hiç anlamış değilim. neysem çok kasmayın kimse yoğurdum ekşi demez evet anladık ama en azından az akıllı olunda sizin yoğurdunuzdan yapılan ayranlara bip atmayın. saygılar, sevgiler...
'kelime anlamı olarak kanser, bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp çoğalmasıyla beliren kötü urlara denir. genel anlamda ise kanser vücudumuzun çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile oluşan 100'den fazla hastalık grubudur.'
yani kastım sıkıntı z de değildir kankiler onları dünyaya getirenlerdedir mantığı çıkıyor bu sizin önermeden.
düşün artık şu z kuşağının yakasından. ne verdiniz ne bekliyorsunuz? ya da x, y kuşağının güzide bireyleri siz acaba gençken en önemlisi ergenken ne gibi absürtlükler içindeydiniz? (bizzat sayabileceğim çok komikli olaylar var.) ne verdik ne bekliyoruz biz bu insanlardan hiç anlamış değilim. neysem çok kasmayın kimse yoğurdum ekşi demez evet anladık ama en azından az akıllı olunda sizin yoğurdunuzdan yapılan ayranlara bip atmayın. saygılar, sevgiler...
devamını gör...
karsu dönmez
(bkz: jest oldu) şarkısına yaptığı coverla şarkının kalite seviyesini arşa çıkartmış şarkıcıdır..
devamını gör...
tema vakfı'nın cengiz holding'in yaptığı bağışı iade etmesi
omurgasızlara dik duruş dersi verilmiştir.
devamını gör...
robin scherbatsky
bir şarkısının sırrı yıllar sonra çözülmüştü.
bir ara tekrar bitirmeyi düşündüğüm dizinin güzel bir karakteri.
bir ara tekrar bitirmeyi düşündüğüm dizinin güzel bir karakteri.
devamını gör...
türkiye siyasetindeki liberalizm eksikliği
t: hiçbir şeyin doluluğunun olmadığı memlekette sıradan bir eksiklik.
yavv komünizm bile liberalizm'den daha yakın türkiye'ye. o derece uzak.
yavv komünizm bile liberalizm'den daha yakın türkiye'ye. o derece uzak.
devamını gör...
ölmenin en kötü yanı
lütfen bu başlığa daha önce ölenler yazsın.
devamını gör...
şu an hissettiğiniz burukluğun sebebi
hayatımın hiçbir zaman istediğim gibi olmayacağını anladım.
devamını gör...
elimize bir kalem geçtiğinde ilk yazdığımız kelime
adımı yazarım genelde, o an aklımda bir şey yoksa.
devamını gör...
normal sözlük köy okuluna kitap yardımı etkinliği
madem "insanlar okumuyor" diye sürekli dert yanıyoruz; o halde taşın altına elimizi koyalım denilip düzenlenmiş bir kampanya. ayda 2 paket sigara az içilse karşılanabilecek düzeyde; en önemlisi hiç tanımadığınız insanlara yardım ediyorsunuz, sıfır menfaat! kilometrelerce uzaktan birinin gülümsemesine, teşekkürüne, duasına sebep oluyorsunuz; bence katılmamak için bir sebep yok.
hep eleştirecek değiliz, bu defa bir eksiği düzeltelim.
hep eleştirecek değiliz, bu defa bir eksiği düzeltelim.
devamını gör...