bursalılar çok seviyorlar aslında böyle şeyleri hatırlıyorum bir parti üyesi bana üye vermeyenleri tespit edeceğim demişti.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sigara içenlere bakıp daha da üzülüyorlardır muhtemelen.
(bkz: bilemiyorum altan)
devamını gör...

geliştirme, düzene sokma, şekil verme adını sen koy, maddi manevi çok emek ister bu iş ikiye ayrılır; bunu gönülden yapanlar, kendi için yapanlar, salonda vakit geçirmekten hoşlananlar, bam güm metal seslerini duydukça kendinden geçenler. diğerleri; mayıs, haziran ayında gaza gelip, ağustos ayına kadar çiftleşmeye dönemine yetişeceğini sananlar. benim bunu bırakmamın sebebi sağlık sorunu oldu, bir insan salona gidemediği gün kendini boşlukta hisseder mi, eksik geçen bir gün sanki. spor bitince toplaşıp sohbet etmek vs. kendimizi iyi hissederdik.

salon bir sebepten kapalı olunca evde tüp kaldıran arkadaşlar vardı, hastalık bu iş, sabredersen karşılığını elbet alırsın , giydiklerin cuk oturur, demir gibi hissedersin, dayanıklı olursun vs.,kafayı takan yol alır beyler. dediğim gibi türkiye'de bu iş çok emek ister. yeterince azimli olsan bile yol parası, salon parası, takviyeler, diyet vb toplayınca temiz para tutar. zaten bırak vücut geliştirmeyi bu ülkede insan gibi yaşamak bile mucize domates, peynir, ekmekle o vücut gelişmiyor haberiniz olsun
devamını gör...

ara ara detoks niyetine yapılması gereken eylem. birkaç gün uzaklaşın komple, ölmezsiniz korkmayın.
devamını gör...

öldürmek de, yaşatmak da senin işin;
bu dünyayı gönlünce düzenleyen sensin.
ben kötüyüm diyelim, kimde kabahat?
beni böyle yaratan sen değil misin?

için temiz olmadıktan sonra
hacı hoca olmuşsun, kaç para!
hırka, tespih, post, seccade güzel;
ama tanrı kanar mı bunlara?

var mı dünyada günah işlemeyen söyle:
yaşanır mı hiç günah işlemeden söyle;
bana kötü deyip kötülük edeceksen,
yüce tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.
devamını gör...

latince'den "constantinus'un şehri yeni roma" olarak çevrilebilecek, roma imparatoru büyük constantinus'un kurduğu şehrin resmi adı, daha sonra konstantinopolis veya sadece polis; osmanlı döneminde kostantiniyye, bugünkü istanbul suriçi.

312 yılında roma'daki tiber nehri üzerindeki milvian köprüsü'nde karşılaşan augustus'lar constantinus ve maxentius arasındaki savaşın galibi constantinus oldu. geleneksel anlatıya göre savaştan önce constantinus'a bir görü vasıl olmuş ve gökte isa mesih'in sembolü belirmiş, tanrı'nın sesi ise "in hoc signo vinces" yani "bu sembolle muzaffer olacaksın" demişti. bu görüden hemen sonra constantinus üzerinde isa mesih'in sembolü khi ve rho (yunanca x ve p) olan sancaklar hazırlayıp askerlerin kalkanlarına sembolü çizmelerini istemiş, savaşı kazanınca da hıristiyan olmuştu*. roma imparatorluğu'nun tek hakimi olduktan sonra da artık eski şatafatını kaybetmiş ve yalancı tanrıların yuvası haline gelmiş olan roma yerine kendisine yeni bir roma kurmayı hayal etmişti. bu iş için ilk seçtiği yer ise romalıların efsanevi atalarından aeneas'ın memleketi truva idi. şehrin inşaasına başlandıktan sonra ise constantinus bir rüya görmüş, rüyasında tanrı veya başmelek mikhael şehri buraya değil, megaralı byzas'ın kurduğu küçük kasabanın üzerine inşa etmesini söylemişti. yarımadaya giden constantinus, atından inmiş ve altın boynuz'dan* marmara denizi'ne kadar yürüyerek elindeki asa ise şehrin sınırlarını çizmişti. soranlara ise sınırı kendisinin değil, önünde kendisine yol gösteren mikhael'in çizdiğini söylemişti. bu çizgi üzerinde yükseltilen surların içine yüce constantinus elinin ulaşabildiği her yerden müthiş sanat eserleri toplayarak şehri roma'yla yarışır bir hale getirmeye çalıştı. antik yunan'ın ünlü heykelleri -ki aralarında atina akropolis'indeki devasa athena heykeli ve knidos afrodit'i de vardı-, artemis tapınağı'nın sütunları, mısır'dan obeliskler, en kaliteli mermer ocaklarının mermerleri*, truva'yı koruyan ve pallas athena tarafından verilmiş olan palladium*, yılanlı sütun, isa'nın çarmıha gerildiği gerçek haç'ın parçaları ve çivileri gibi bir çok eşsiz eser kente taşındı. şehir roma'ya benzemesi için yedi tepeye bölündü. altı yıllık inşa faaliyetinden sonra 11 mayıs 330'da kutsanarak açıldı ve imparatorluğun doğudaki başkenti, batı roma'nın düşüşünden sonra ise tek başkenti haline geldi. constantinus ise öldükten sonra bugünkü fatih camii'nin yerinde bulunan kutsal havariler kilisesi'nde* porfir bir lahit içinde defnedildi.

kaderin cilvesidir ki, yeni roma olması için her yerden eserler toplanan şehir 1204'te haçlıların eline düştüğünde tüm zenginlikleri yeni konstantinopolis olması için venedik'e taşındı.
devamını gör...

13 temmuz 1882 - 1914 kuşağının öncüsü, izlenimci ressam ibrahim çallı'nın (1882-1960) doğum günü.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel ibrahim çallı - adada piknik sefası
devamını gör...

aldatmasından ziyade boşanma davası açması doğrudur.
devamını gör...

benim için türkiye'deki en başarılı karikatüristlerden biri olan umut sarıkaya, biraz önce instagram'da bana takip isteği gönderdi.
devamını gör...

ne idüğü belirsiz, kolay kolay bozulmayan, ağızda iğrenç bir tat bırakan hazır yoğurt alacağıma 15 yıldır evimde mayaladığım efsane yiyecek.

yöntemi aktarıyorum ;

-2 lt mandıra sütü kaynatılır. lakin ben 30 dk kadar kaynatıyorum. besin değeri düşüyor diyenler var. katı bir yoğurt için uzun süre pişirmek gerekiyor.

- soğumaya bırakıyorum. oda sıcaklığında serçe parmağınızı daldırdığınızda 6 saniye sonra yanma hissediyorsanız takriben 45 c° süt elde etmişsiniz demektir.( daha soğuk süt su gibi yoğurt, daha sıcak süt ekşi yoğurt elde etmenize sebep olur.)

- eski ev yoğurdundan litre başına bir dolu yemek kaşığı mayayı bir kaseye alıyoruz. üzerine çok çok az miktarda tuz atıyoruz. sütümüzden biraz ekleyip mayayı seyreltiyoruz. tenceremize bu mayayı koyup karıştırıyoruz.

- ben cam kavanoza mayalıyorum. tercih sizin. 2 tane cam kavanoza karışımı aktarıp ağızlarına kağıt havlu kapatıyoruz. ( bu aşamada kavanoz kapağı asla kapanmayacak. terlemeden kaynaklı sulu yoğurt elde edersiniz.)

- pike, havlu, battaniye vb bir malzemeye güzelce sarıyoruz. 20 c° üstü bir ortamda 6 saat bu şekilde bekletiyoruz. süre sonunda örtüyü açıp kavanozları bir 6 saat daha oda sıcaklığında ağızları sadece peçeteli bekletmeye devam ediyoruz.

- süre sonunda kavanozları peçeteli haldeyken kapatıyor ve dolapta bir gün daha bekletiyoruz. afiyet olsun.


not : tutmayan yoğurttan çökelek yapımını daha sonra anlatacağım. yoruldum.
devamını gör...

sözleri neyzen tevfik’e ait, 2014 yılında kuan tarafından bestelenmiş güzel bir parça bırakmak istiyorum.


var

deli gönül neyi özler durursun
acınacak dostun cananın mı var
dünya yansa yorganın yok içinde
harab olmuş evin dükkanın mı var

çal nayını ferahnakte ver karar
götün nazır kulağın müsteşar
kumda oyna çöp batmasın aşikar
düşünecek senin zamanın mı var

kendi cihanda bak sen keyfine
kulak asma halkın hayfa hayfine
tamburuna kemanına define
sen de katıl neyde noksanın mı var

şu kırk yıldır senin daran alındı
suratına yüz bin kara çalındı
nasıl olsa bu bokluğa dalındı
neyzenden de büyük isyanın mı var

devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir noktadan sonra mahmut abi* olacaginiz gercegi ile yuzlestirmek istemezdim fakat;

-les erkek muhabbetini kaniksayacaginiz icin biyiklariniz* hatta sakallariniz* cikacak,
-her seyi cat cat soylemeye alisacaksiniz, bu sebeple hicbir kiz arkadasinizla eskisi gibi konusamayacaksiniz,
-rahatligina eristikten sonra bakis aciniz koreleceginden duzlugunuz artacak,
-“yaa eyluling* sen kizdin* bi’ baksana ne yazalim manitaya?” gibi iliski koclugu yapmaniz beklenecek,

tum bunlara ragmen efsonello bir olay oldugunun altini cizeyim de tercih size kalsin, ben bi’ lol atip geliyorum.*
devamını gör...

“yalnızlık insanlara çok şey öğretmiştir. ama sen gitme cahil kalayım.”
-nazım hikmet ran.
devamını gör...

e-kitap okuyucu olarak ilk kez 2007 yılında satışa çıkmış ve o zamandan bu yana 10’un üzerinde farklı modeli üretilmiş harika cihaz.

geçtiğimiz 4 yıl içerisinde paperwhite 2-3-4 modellerini farklı dönemlerde uzun süreli kullandım. modeller arasında belirgin farklılıklar olmadığını söyleyebilirim. sadece hız konusunda biraz değişiklik oluyor ancak paperwhite 2’de dahi sayfa değişme hızı bir kitap yaprağını çevirmekten daha kısa sürmekte. paperwhite 4’te ekstra olarak su geçirmezlik ve bluetooth ile kulaklık bağlayıp sesli kitap dinleme imkanı var ancak bu telefon ile de rahatça yapılabileceği için çok da matah bir özellik değil. su geçirmez olması havuzda, denizde kullanım için biraz daha kafa rahatlığı sağlıyor ama o da olmazsa olmaz değil benim için.

en önemli tavsiyem eğer eski model olanlarından biri tercih edilecekse kendiliğinden ekran aydınlatması olmasına dikkat edilmesi, yeni modeller direkt olarak ışıklı üretiliyor zaten. böylece geceleri odanın ışığı kapalıyken kitap okuma keyfi sürülebilir.

bu cihazda bir şeyler okumak tablet ile okumakla kıyaslanamaz. basılı bir kitabı okurken ne kadar gözünüz yoruluyorsa kindle ile de en fazla o kadar yorulur.

şarj konusunda diyeceğim şudur ki çoğunlukla şarj aletini kaybediyorum ve kaybettiğimi farkedene kadar kitabı bitirmiş oluyorum. tam dolu batarya ile 300-400 sayfalık bir kitap rahatça okunabilir.

içine yüklenebilen sözlükler sayesinde yabancı metinleri okurken anlamını bilmediğiniz kelimenin üzerine dokunmanız yeterli oluyor, ayrıca wi-fi’ye bağlıysanız aynı şekilde kavramların vikipedi tanımları da ekranda küçük bir pencere şeklinde beliriyor.

kindle, farklı formatları çalıştırabiliyor olsa da en uygun olanı .mobi uzantılı dosyalar. bilgisayarınıza calibre uygulamasını indirerek farklı dosya türleri arasındaki çevirme işlemlerini kolaylıkla gerçekleştirebilmenin yanı sıra bu dosyaları cihazınıza da rahatça gönderebilirsiniz.

cihazınızda ayarlar kısmında görüntüleyebileceğiniz ve dilerseniz amazon hesabınız üzerinden değiştirebileceğiniz kindle’a ait kişisel e-posta adresine send to kindle olayı ile ufak tefek pdf’leri e-posta yoluyla gönderdiğinizde cihaza direkt olarak gitmesini sağlayabilirsiniz. bu işlemi telegram’daki send to kindle botlarını kullanarak çok daha efektif bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz.

eğer elinizdeki kindle reklamlı bir sürüm ise amazon support’a türkiye’de bu servisin kullanımda olmadığını ve reklamların bizi alakadar etmediğini bildirirseniz çok kısa bir sürede reklamları tamamen kaldırabilirsiniz.
devamını gör...

anavatanı (bkz: and dağları) olan bu bitki yaklaşık olarak 10 bin yıl önce evcilleştirildi. ancak dünyanın her yerinde tanınıp tüketilmesi için 8500 yıl daha beklemesi gerekiyordu.

(bkz: inka uygarlığı)'nın resmi yiyeceği olarak tabir edilen patatesin bölgeden çıkışı 1532-1572 yılları arasında ispanyol işgali sonucu olmuştur. avrupa'ya ulaştığında hayvan yemi olarak kullanıldı. ispanyollar ve avrupalılar patatesi ilk gördüklerinde (bkz: truffle) mantarına benzettikleri için bu isimden türettikleri turmas, kartoffel gibi isimler vermişlerdir. anadolu'nun çeşitli yerlerinde patatese kartol denmesinin kökeninde bu yatmaktadır.

(bkz: sanayi devrimi) ile beraber kırsal nüfus kentlere göç etmiş ve tarımda düşüş ve dolayısıyla kıtlık baş göstermiştir. o dönem hayvan yemi olarak kullanılan patates sofralara gelmeye başlamış.

bir de patates cipsinin tesadüf eser keşfiyle ilgili bir anekdot yazalım. yıl 1853, yer new york. george crum adındaki bir aşçının restoranına gelen bir müşteri patateslerin çok kalın ve vıcık olmasından şikayet etti. aşçı sinirlendi ve patatesi cips şeklinde incecik keserek kızarttı. sonuç olarak müşteri bu kızartmayı çok beğendi ve restorana her gün bu kızartmanın ünün duyanlar gelmeye başladılar. george crum zenci olduğu için cipsin patentini alamadı. çünkü o yıllarda zenciler patent başvurusunda bulunamıyorlardı.
devamını gör...

bu adamı görünce aklıma sadece “legendary” kelimesi geliyor.
devamını gör...

vergi kaçırmak için liberya bandıralı gemiyle gezersen, nijeryalı yamyamlara böyle yem olursun işte. ölüm mü mokoko mu hadi seçin bakalım.
devamını gör...

atatürk olup bütün islâmcıların kökünü kuruturdum.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim