reo speedwagon
1967'de kurulmuş olan birleşik amerika asıllı rock müzik grubu.
1984 yılında yayımladıkları wheels are turnin adlı albüm efsanedir.
ayrıca, keep on loving you adlı parçalarında 80'leri buram buram hissedebilirsiniz.
1984 yılında yayımladıkları wheels are turnin adlı albüm efsanedir.
ayrıca, keep on loving you adlı parçalarında 80'leri buram buram hissedebilirsiniz.
devamını gör...
normal sözlük aşık atışması
radyoyu dinlerken, gözlerim doldu
evernevergreen sen ne güzel bir dostsun.
şarkı hediye etmiş, bir garip ozgur1ey e
evet! yeniden başlamalı. tüm yazarlara....
“aşk olsun”
evernevergreen sen ne güzel bir dostsun.
şarkı hediye etmiş, bir garip ozgur1ey e
evet! yeniden başlamalı. tüm yazarlara....
“aşk olsun”
devamını gör...
telefonunu açmadığın halde ısrarla aramaya devam eden kişi
öğrenciyken bir tanıdık dolmuşta üç kez peş peşe aramıştı.üçünde meşgule attım.konuşmam imkansız.4.defa arayınca kapattım.hayır,gerizekalılık parayla mı veriliyor.
önemli bir şey de yok.hal hatır sormakmış amaç.
önemli bir şey de yok.hal hatır sormakmış amaç.
devamını gör...
türk kızının merhaba sözüne vereceği yanıtlar
merhaba'na merhaba kardeş.
devamını gör...
çocukken inanılmaz kıymetli olan şeyler
ışıklı ayakkabı. pili bitmesin diye parmak ucunda az yürümedik. yanan ışıklara bakarken yolu unutup çok direğe çarpmışlığım var. ne kadar güzeldi çocukluk günleri.
devamını gör...
patoloji
her ne kadar temel tıp bilimlerini kapsayan ilk üç yıllık tıp eğitiminde yoğun şekilde eğitimi verilse de aslında bir cerrahi tıp branşıdır. bu açıdan asla önemsiz görülmemelidir. patoloji her türlü dahili-cerrahi branşın en sağlam ayaklarındandır. işinin ehli gözlere ve yeterli bilgi birikimine sahip patoloji uzmanı olan bir hastanede çalışan diğer hekimler güvenle görevlerini sürdürür. hastalıkların tanısı birçok kez patoloji sayesinde koyulur,evresi-derecesi belirlenir. fakat patoloji raporlarında hastalığın 'tanısı' doğrudan yazılmaz. patolog, elindeki örnekte gördüğü ne varsa onu yazar; 'şu hastalıkla uyumlu olabilecek bulgular tespit edildi/edilmedi' şeklinde raporunu sunar .
ek olarak yurtdışında adli tıp uzmanlığı, patolojinin bir yan dalıdır. patolog olduktan sonra istenirse adli tabip olunabilir. türkiye'de sistem böyle değildir. birbirinden bağımsız iki uzmanlık dalıdır adli tıp ve patoloji.
ek olarak yurtdışında adli tıp uzmanlığı, patolojinin bir yan dalıdır. patolog olduktan sonra istenirse adli tabip olunabilir. türkiye'de sistem böyle değildir. birbirinden bağımsız iki uzmanlık dalıdır adli tıp ve patoloji.
devamını gör...
normal sözlük için alternatif küfür önerileri
(bkz: öl artık vajinanın oğlu öl)
devamını gör...
capernaum
yönetmen koltuğunda nadine labaki'nin oturduğu ve muhteşem ötesi olan bir filmdir.
filmin kendi isminin anlamı zaten "bir araya yığılmış çöplükler, çöp yerine konanlar"dır. nadine labaki hem isimle, hem de film içerisindeki çoğu sahneyle bu anlamın hakkını vermiş diyebilirim. nadine labaki filmde avukat olarak çıkmıştır karşımıza.
konu; zain fakir bir ailenin çocuğudur ve kendine ait hiçbir şeyi yoktur. bir doğum belgesi dahi yoktur. insanların fakirleri umursamadığını, yok saydığını düşünür.
devamını izleyince öğrenin,
aklım hâlâ şu cümlededir;
- gülümse zain. pasaport için bu fotoğraf, ölüm belgesi için değil.
filmin kendi isminin anlamı zaten "bir araya yığılmış çöplükler, çöp yerine konanlar"dır. nadine labaki hem isimle, hem de film içerisindeki çoğu sahneyle bu anlamın hakkını vermiş diyebilirim. nadine labaki filmde avukat olarak çıkmıştır karşımıza.
konu; zain fakir bir ailenin çocuğudur ve kendine ait hiçbir şeyi yoktur. bir doğum belgesi dahi yoktur. insanların fakirleri umursamadığını, yok saydığını düşünür.
devamını izleyince öğrenin,
aklım hâlâ şu cümlededir;
- gülümse zain. pasaport için bu fotoğraf, ölüm belgesi için değil.
devamını gör...
düş sokağı sakinleri
üniversite yıllarında dinlediğim grup. konserleri iyidir, yılmazyıldırım sizi gitarının içine sokar neredeyse. o kadar olayın içinde hisseder, konserden çıkınca ipi kesilmiş köpek gibi şimdi nereye gidip ne yapsam diye bakınırsınız. dünyaya adapte olmanız dolmuşa binip müslüm gürses'in paramparçasıyla karşılaştığınız ana kadar sürebilir. şimdi bana komik geliyor ama, o kadar yaşanmışlığımız, birlikte finallere çalışmışlığımız var şimdi bu grup bana bildiğin çocuk işi geliyor. ya ben fena yaşlandım ya da gerçek müziği keşfettim.
devamını gör...
kongo demokratik cumhuriyeti
afrika'nın orta batı kesiminde yer alan, eskiden adı zaire olan bir ülkedir. başkenti kinşasa, yüzölçümü 2.344.858 km²'dir.
pigme denilen, en uzunu 1.5 metre olan kısa boylu halk burada yaşar.
patrice lumumba'nın memleketidir ve halkıda onun yaşadıklarını yaşıyor. iç savaşlarda milyonlarca kişi ölüyor ama ne birleşmiş milletler ne dünyanın başka bir gücü bunu önlemek için bir şey yapmıyor. güney afrika'ya iltica etmiş kongo'lu arkadaşlarım var ve hâla öldürülen kafası, kolu, bacağı kesilen akrabalarının, arkadaşlarının fotoğraflarını gösteriyorlar ama haberlere konu bile olmuyorlar.
pigme denilen, en uzunu 1.5 metre olan kısa boylu halk burada yaşar.
patrice lumumba'nın memleketidir ve halkıda onun yaşadıklarını yaşıyor. iç savaşlarda milyonlarca kişi ölüyor ama ne birleşmiş milletler ne dünyanın başka bir gücü bunu önlemek için bir şey yapmıyor. güney afrika'ya iltica etmiş kongo'lu arkadaşlarım var ve hâla öldürülen kafası, kolu, bacağı kesilen akrabalarının, arkadaşlarının fotoğraflarını gösteriyorlar ama haberlere konu bile olmuyorlar.
devamını gör...
türklerin her yemeğe soğan koyma merakı
çiğini yiyemediğim için, içine dahil olduğum merak.
devamını gör...
aşı üretse korkmadan alınacak markalar
devamını gör...
şehadet parmağı
bazı örgütlerin kullanması o işarete zarar vermez. allah bir manasında kullanılmıştır. peygamberimiz veda hutbesi'nde, "şahit ol ya rab" derken şehadet parmağını havaya kaldırmıştır.
devamını gör...
agora meyhanesi radyo yayını
balkonuma çıkmış dışarıyı seyrediyorum kedimle beraber. ılık bir rüzgar tenimizi okşuyor. yoldan geçen insanları, arabaları seyrediyoruz. herkesin kendine ait, kimsenin asla tam olarak kavrayamayacağı bir dünyası var. kedime dönüp soruyorum: "yalnızlık nedir?". yanıt gecikmiyor: "miyaaav!" yine anlaşılması güç bir cevap, en azından benim açımdan.
bu akşam hep beraber yalnızlık üzerine kafa yoracağız, hayatlarımızın özüne inmekten çekinmeyeceğiz. bakalım bu dünyanın yalnız gezginleri olarak bir noktaya ulaşabilecek miyiz? siz değerli sözlük yazarlarının da soruları ve katkılarıyla güzel bir yayın ortaya koyacağımıza inanıyorum, şimdiden heyecanlıyım ve tüm dinleyicilere teşekkür ediyorum.
bu akşam hep beraber yalnızlık üzerine kafa yoracağız, hayatlarımızın özüne inmekten çekinmeyeceğiz. bakalım bu dünyanın yalnız gezginleri olarak bir noktaya ulaşabilecek miyiz? siz değerli sözlük yazarlarının da soruları ve katkılarıyla güzel bir yayın ortaya koyacağımıza inanıyorum, şimdiden heyecanlıyım ve tüm dinleyicilere teşekkür ediyorum.
devamını gör...
cemil meriç
"yaşamaktan korkuyorsun sevgilim. ve saadetten korkuyorsun. halbuki hayatın ve saadetin ta kendisisin."
cemil meriç.
cemil meriç.
devamını gör...
lübnan
osmanlının ilk gerçek burjuva sınıfının yaşadığı topraklardır. endüstri devriminin etkilediği ilk osmanlı toprağıdır. verimli hilalin en güzel toprağıydı. özellikle pamuk üretimi ve ticareti ile imparatorluğun 19.yy'da ekonomik gelirinin büyük kısmını oluşturmuştur. osmanlı'da ilk kadın işçi sınıfı burada doğmuştur. charles issawi'nin ortadoğu ekonomisi üzerine mükemmel kitapları bulunmaktadır. bugünün aksine aslında yerlileri hristiyan toplumudur. içersinde yahudi nüfusuda bulundurmaktaydı, yahudilerin büyük göçleri 1914' yılında başlıyor. müslümanlar 1940'lara kadar azınlıktadır. fakat siyasal islam sebebiyle din değiştirenlerden tutun da zorla göç ettirilen durziler, maruniler, hristiyanlar, yahudilerin azalması ile klasik arap ülkesi olmaya yüz tutmuştur. topraklarında dünyanın en önemli üniversitelerinden biri olan ''beyrut amerikan üniversitesi''ni barındırmaktadır. nadine labaki gibi muazzam bir yönetmenin ülkesidir. beyrut'u anlamak için ''where we go now'' filmini şiddetle tavsiye ederim. beyrutun bütün kültürel zenginliğinin sebebi içerisinde barındırdığı çeşitlilik ve yaşanmışlıklardır. gece hayatı mükemmeldir, insanları keyifçi ve hayatı sevmektedir.(dış mihraklar izin vermiyor tabi kiiii). kadınları çok güzeldir, düğünleri şölen gibidir, yemek kültürü ve müziği harikadır. kayak yapmak için ideal bir ülkedir, aynı zamanda akdenizin en güzel sahiline sahiptir. en büyük handikabı ise ne yazık ki bütün illegal terör örgütlerinin rahatça konuşlanabildiği bir ülkedir. ne yazık ki birlik ve düzenden yoksundur. ah ulan ah beni o ülkenin başına koyacaksınız varyaaa. son yaşanan patlama kalbimi parçalamıştır. bi huzur verin şu ülkeye! cennet gibi ülkeleri cehenneme çeviren her yapının, ülkenin ve insanın yok olması dileğiyle....
devamını gör...
yabancılarla girilen komik diyaloglar
cem yılmaz'ın balzemiko esprisine çok benzeyen bir olay yaşadım.
venedik yakınlarında çok güzel bir kasabada kalma imkanı yakalamıştım. bisiklet olsa da her tarafını gezsem dedim.
kaldığım butik otelin yetkilisi olan kadına kiralık bisiklet bulabilir miyim diye sormak istedim. ingilizce söylüyorum anlamıyor. elle, vücut diliyle anlatmaya çalışıyorum yine anlatamıyorum. türkçe olarak " yuh ya bir bisikleti anlatamadım dedim " sinirle.
kadın birden "aaa bisikletaaa" dedi. gitti getirdi bisikleti sonunda.
tabi o seyahat zamanı öğrendim ki italyanlarla anlaşmak için kelimelerin sonuna "to, te, a, o" gibi harfler eklemek gerekiyormuş.
tren-treno, vapur-vapuretto, süper market-süper marketo, bisiklet-bisikleta
venedik yakınlarında çok güzel bir kasabada kalma imkanı yakalamıştım. bisiklet olsa da her tarafını gezsem dedim.
kaldığım butik otelin yetkilisi olan kadına kiralık bisiklet bulabilir miyim diye sormak istedim. ingilizce söylüyorum anlamıyor. elle, vücut diliyle anlatmaya çalışıyorum yine anlatamıyorum. türkçe olarak " yuh ya bir bisikleti anlatamadım dedim " sinirle.
kadın birden "aaa bisikletaaa" dedi. gitti getirdi bisikleti sonunda.
tabi o seyahat zamanı öğrendim ki italyanlarla anlaşmak için kelimelerin sonuna "to, te, a, o" gibi harfler eklemek gerekiyormuş.
tren-treno, vapur-vapuretto, süper market-süper marketo, bisiklet-bisikleta
devamını gör...
köyde yaşama isteği
pire ısırığının ne demek olduğunu bilmeyen insanların hayalide diyebiliriz.
odadaki soba sabaha karşı uzatmalara oynarken titremenin ne demek olduğunu bilmeyen insandır.
işin özü bırakın efendim romantizmi, elinizdekinin kıymetini bilin.
köy yaşamı öyle sizin zannettiğiniz gibi çok da matah bir şey değil.
odadaki soba sabaha karşı uzatmalara oynarken titremenin ne demek olduğunu bilmeyen insandır.
işin özü bırakın efendim romantizmi, elinizdekinin kıymetini bilin.
köy yaşamı öyle sizin zannettiğiniz gibi çok da matah bir şey değil.
devamını gör...


