mutfak, tuvalet, banyo gibi küçük ve kapalı alanlarda, havalandırmayı sağlamak amacıyla açılan küçük, kanallı pencere.

ayrıca kara ve demir yollarının altına döşenerek, yolların yağıştan zarar görmesini engellemek yahut yol altından kablo geçirilmesini sağlamak gibi amaçlarla inşa edilen yapı da aynı ismi taşır.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

dolabı tıka basa dolu olduğu halde "o gün giyecek" hiçbir şeyi olmayan -haklı- kadın serzenişidir. *
giyecek hiçbir şeyi olmayan kadın temsili:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

"ve her şey bittiğinde, hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır." sözünün sahibi bilge kral.
devamını gör...

“bir nevi teşekkür etmek, memnuniyet ve minnet” anlamlarına gelen kelimedir.
devamını gör...

%50 ihtimalin diğer %50'sidir.
devamını gör...

tek hedefim hayatta kalabilmek. velhasıl yaşarsam yine berbat bir hayatım olur.
devamını gör...

şimdi paramız yok olunca söz alırız.

çok yalan gibi değil aslında...
devamını gör...


kainatın, tanrılar tarafından bölüşüldüğü çağlarda, medusa adında güzelliğiyle herkesi kıskandıran, aynı zamanda bütün tanrıları kendisine aşık eden bir kız yaşarmış. medusa o kadar güzel bir kızmış ki yeryüzünde güzelliğiyle ona rakip olabilecek başka bir kadın bulmak mümkün değilmiş. bu yüzden derlermiş ki; yeryüzünde bütün kadınlar bu güzelliği yüzünden medusa'yı kıskanırmış. işte bu güzel medusa kendisini tanrılara adamış ve iki kız kardeşi ile birlikte baş tanrı zeus'un en sevdiği kızı zekâ tanrıçası athena'ya ait bir tapınakta yaşarmış. phorkus ve keto'nun kızları olan bu üç kız kardeşten medusa'nın haricinde diğer ikisi ölümsüzmüş. kendi tapınağında yaşayan bu güzel kızı gören athena da kızın güzelliğinden etkilenmiş ama kendisini daha güzel ve çok daha zeki bulduğu için de pek fazla önemsememiş. athena, baştanrı zeus'un kardeşi olan denizlerin efendisi büyük poseidon ile birlikteymiş. güçlü ve ölümsüz, büyük tanrı poseidon da karısı athena'nın tapınağında yaşayan bu güzeller güzeli kızın farkındaymış ama tanrılar katında bir ölümlüye aşık olduğu için küçümsenmekten korktuğu için de gizliyormuş ona olan ilgisini. bir gün athena her şeyi bilen baş tanrı zeus'un izniyle öğrenmiş poseidon'un, medusa'ya karşı ilgisini. poseidon bunu şiddetle reddetmiş ve tanrıça athena'ya da yeryüzü ve gökyüzünde ondan daha güzel ve alımlı hiçbir canlının olmadığı üzerine yeminler etmiş. athena da poseidon'un bu söylediklerine inanarak olayı çok fazla büyütmemiş.poseidon athena'ya öyle demiş demesine ancak yine de bir türlü çıkaramıyormuş aklından dünyalar güzeli medusa'yı.

medusa tutkusu yüzünden poseidon aklını kaçıracak gibi oluyormuş. sonunda denizlerin büyük tanrısı bu tutkusuna yenik düşmüş ve bir gün gizlice girdiği sevgilisi athena'nın tapınağında, güzeller güzeli medusa'ya zorla sahip olmuş. dünyalar güzeli medusa harap bir halde tapınakta kalmaya devam ediyormuş ama bu olayı athena'nın duyması da fazla zaman almamış. athena, güçlü poseidon'un bu yaptığı karşısında kendisini aşağılanmış hissetmiş. bu hissi önce derin bir kıskançlığa, sonra da büyük bir sinire dönüşmüş. öyle hiddetlenmiş,öyle hiddetlenmiş ki medusa'yı çok acı bir şekilde cezalandırmaya karar vermiş ve kendi kendine demiş ki "öyle birden öldürmeyeceğim onu ve kardeşlerini, onlara da önce büyük acılar çektirmeliyim.tıpkı benim çektiğim gibi." ve bu sinirle medusa ve kız kardeşlerini birer ifrite çevirivermiş. dünyalar güzeli medusa ve kız kardeşlerinin artık yüzleri o kadar çirkinmiş ki kimse bakmaya tahammül bile edemiyormuş. medusa'nın gören herkesi bir mecnuna çeviren, en ufak bir yelde bile bütün telleri havalanan o güzelim saçlarının her bir teli bir yılana dönüşmüş. bununla da yatışmayan athena'nın siniri medusa'ya yine de bakmaya çalışan herkesi o bakışların taşa çevirmesini sağlamış ve o da bunun üzerine dünyanın en kuzeyindeki hyperborea'ya sürülmüş. gel zaman git zaman athena bu cezayla da yetinmemiş ve medusa'yı öldürmek için argos kralı akrisios'un kızı danae'nin, zeus'tan olma oğlu perseus'la yani üvey kardeşiyle işbirliği yaparak medusa'nın kafasını kesmeye karar vermiş.perseus üvey kız kardeşinin bu isteğini hemen yerine getirerek ışıltılar saçıp insanların gözlerini kamaştıran keskin kılıcını savurduğu gibi zavallı medusa'nın yılan saçlı kafasını bedeninden ayırıvermiş.

ancak athena'nın bilmediği bir şey varmış. güzel medusa, poseidon'un kendisine zorla sahip olduğu gece denizlerin kudretli tanrısından hamile kalmış. perseus'un gözleri kamaştıran kılıcı medusa'nın kafasını bedeninden ayırdığı anda poseidon'un medusa'nın rahmine bıraktığı çocukları pegasus ve chrsyar, medusa'nın cansız bedeninden dışarı çıkıvermişler. athena, denizler tanrısı poseidon'dan olma bu iki kardeşi kendisine köle yapmaya karar vermiş. kardeşlerden chrsyar'ın iyi bir savaşçı olacağını düşünen athena onu kendisine, kanatlı beyaz bir at olarak doğan pegasus'u da korinthos şehrinin kralı glaukos'un oğlu bellerophone'e vermiş. pegasus'u ona vermesinin nedeni de bellerophone'nin ağzından ateşler saçan, aslan başlı, keçi gövdeli ve yılan kuyruklu khmimaira adında bir canavarla savaşmaya gidecek olmasıymış. athena, uzun zamandır bu canavarla savaşmak için yardım isteyen bellerophone'a pegasus'u vererek yardım çağrılarına da kayıtsız kalmadığını göstermiş böylece. athena "pegasus, bellerophone için bu savaşta oldukça işe yarar, ne de olsa denizler tanrısı güçlü poseidon'un oğlu" diye düşünmüş. bellerophone, pegasus'u iyi bir savaşçı olarak eğitmiş ve çok güzel bir dostluk kurulmuş aralarında. zamanı gelince de bellerophone kanatlı atı pegasus'a binerek khimaira ile savaşmaya gitmiş. pegasus canavarın ağzından fışkırttığı alevlerin kendilerine ulaşamayacağı bir yüksekliğe çıkmış. bellerophone da canavara havadan oklarıyla saldırmış. kurşun ve demir karışımı oklarının birbiri ardına fırlatmış korkunç canavara. canavar yaralanıyormuş ama bu yaraları hiç de ölümcül değilmiş. en sonunda elinde tuttuğu, tanrıların onu kutsadığı mızrağını kaldırmış ve canavar khimaira'nın en zayıf yerine, yani tam çenesine saplamış.

canavar khimaira'nın ağzından fışkırttığı alevler mızrağın kurşun ucunu hemen eritmiş. eritince de kurşun canavarın boğazından içine doğru akmış ve canavar oracıkta ölüvermiş. bellerophone canavarın cansız bedenine gururla bakmış. yakın dostu büyük ve güçlü tanrı poseidon'un oğlu pegasus'la birlikteyken yenemeyeceği hiçbir düşman olamayacağını düşünmüş. bellerophone bu büyük zaferinin sarhoşluğu içinde kendinden geçmiş ve artık kendisini de bir tanrı olarak görmeye başlamış. yerinin de tanrıların yaşadığı olympos dağı'nın zirvesi olduğunu düşünerek oraya doğru yola çıkmış. o sırada olympos'taki tahtında olup biteni izleyen tanrıların tanrısı zeus, olympos'a doğru kanatlı atıyla gelen bellerophone'u görünce çok sinirlenmiş. hemen bir atsineğini göndererek pegasus'u ısırmasını emretmiş. at sineği baştanrıdan aldığı emirle birlikte hızla bellerophone ve pegasus'un yanına gitmiş ve pegasus'u ısırmış. at sineğinin ısırmasıyla canı çok yanan pegasus gökyüzünün engin mavilerinin ortasında çırpınınca sırtındaki bellerophone'u da atıvermiş. böylece bellerophone tanrılara karşı işlediği bu büyük günahının cezasını ölene kadar insanların ondan iğreneceği bir şekilde çirkin, kör, sakat olarak geçirmeye mahkûm olmuş. pegasus ise yükselmeye devam etmiş. sonunda olympos'un tepesine varmış. zeus buraya kadar gelebilen bu kanatlı beyaz atı çok sevmiş ve kendisinin silahlarını taşıyan bir hizmetkâr olarak yanında görevlenmiş...

üçü de gorgon ve kardeş olan medusa, stheno ve euryale, antik deniz tanrıçası olan ve kardeşi archaic dünyada yeraltı canavarı olan phorcys'in kızlarıydı. stheno, euryale ve medusa, phorcys tarafından yay ve ok ile kutsanmışlardı. yaylar yeraltına aitti ve lanet getirdiklerine inanılmıştı. medusa ölümlü olup güzelliğinden dolayı lanetlendiğinde yayını onu lanetleyenlerden intikam almak ve eski güzelliğine sahip olabilmek için kullanacaktı. medusanın lanetlendikten sonra yılanlardan ok yaptığına inanılır. bakışları taşa çevirirken okları da hedefi yok ederdi.medusa yayı sağ eliyle tutarsa lanet getirir, sol eliyle tutarsa bakışları ile taşa çevirirdi.
devamını gör...

tarih öncesi hayvanların fosillerini inceleyerek bunlar hakkında bilgi veren bilim dalı.
devamını gör...

toz şekeri karıncaların yumurtası diye kandırmıştı ablam. inandığım için içindeki yavrulara üzülürdüm
devamını gör...

memleketinde ki üniversiteyi kazanınca serbest kıyafetle gidilen lisse hissi uyandırır.sanki gurbetteymişcesine gider memleketlilerinle muhabbet edersin,sonrası malum yerellerle yabancılılar(yurttakiler) gruplaşır.
devamını gör...

ekinokok ailesinden tenya tipi parazitlerin yol açtığı bir hastalıktır. esasında kedi, köpek, kurt gibi hayvanların bir hastalığı olup ara konak olarak insanlara bulaşabilir. özellikle evcil hayvan besleyen ınsanlar hayvanlarının anüs bölgesindeki kıllara yapışan yumurtaların alınması ile hastalık riski altındadır. parazitler karaciğere yerleşir ve cerrahi müdahele dışında bir tedavi şansı düşüktür.
dolayısıyla özellikle evcil hayvan besleyen sevgili yazarlar , haynvanlarınızın rutin paraziter ilaç uygulamaları onların sağlığı açısından olduğu kadar sizin sağlığınız açısından da oldukça önemlidir. ıhmal edilmemesi gerekir.
devamını gör...

yaşca biraz geçkin insanların tecrübelerini gençlere aktarmak için kullandığı nasihatlerdir.

gençken kendine verilen nasihatları tutmuş gibi gençlere nasihat verirler.
devamını gör...

madam diyerek katılmak istediğim tartışma.
devamını gör...

güç kavramını önemsememeleri. istediği zaman güçlü istediği zaman güçsüz olmayı karar verecek kadar özgür olmaları.
devamını gör...

ah romantikler sizi... romantizm isteyenler için "gözyaşı" diyebilirdim ama demeyeceğim.

t: şemsiyedir.
yüzüme değen yağmur damlaları ile yıldızım hiç barışmaz. gökyüzü ağlıyor, bende ağlıyorum.
devamını gör...

gök ekvatoru ile ekliptik düzleminin kesiştiği noktalardan biri. ilkbahar noktası olarak da bilinir.

görselde vernal equinox ile gösterilen kırmızı nokta koç noktasıdır:

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(görsel, aero.iitb.ac. in'den alıntıdır.)
devamını gör...

tavsiye verecek yaşta değilimdir ama gitmeyin ya. hepinizin aklının bir köşesinde yurt dışı planı olduğunu biliyorum, burada yaşamanın ne kadar zor olduğu, insanın önüne sürekli bir set çekildiğini, hayal kurmaya bile izin verilmediğini, bir yerlere gelebilmek, başarılı olabilmek için imanımızın gevrediğini ama günün sonunda liyakata değil bir yerlerde dayının olup olmadığına bakıldığını biliyorum, yaşıyorum. ama kalsak, bu devranı birlikte döndürsek.
devamını gör...

m.s ilk yüzyılda yaşamış kelt ıceni kabilesinin kadın lideri. roma imparatorluğu'na karşı başlattığı isyan ile meşhurdur. roma himayesine girmek istemeyip kendi kabilesi ıceni ve diğer birkaç kabileyi birleştirip britanya'da bugünün modern londra'sı olan londinium da dahil olmak üzere birçok şehri yakıp, halkını çocuk veya kadın hiç kimseyi ayırt etmeden katletmiştir.

bunun bedelini ise sonrasında çok ağır ödemiştir. roma komutanı paulinus 10.000 kişilik ordusuyla 230.000 civarı disiplinsiz kelt isyancıyı watling street bölgesinde hezimete uğratmıştır. her ne kadar savaşı kaybetse dahi boudica bugün birleşik krallık'ın bağımsızlık sembollerinden birisi olarak kabul gören tarihi bir kadın figürdür.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim