fıstıklı baklavanın yanına dondurma da olursa asla cevizlinin kazanamayacağı versus.tabii baklava yemek de lüks oldu o ayrı konu.
devamını gör...

dini istismar edenler yüzünden bu günlere geldiğimizi , inançlıyım diyerek övünüp insanlara ahlak bekçiliği yapanların asıl toplumu ahlakını yozlaştırdıklarını göz önüne alırsak sevindirici bir haber olabilir ama gel gelelim inanmak ya da inanmamak bireyseldir toplumsal değil o yüzden toplumdaki dini oranlar bireyim inancını etkilemediğine göre abartıya gerek yoktur dünyanın sonu değil ülkenin de kurtuluşu olmadığı gibi
devamını gör...

buz devri 4: kıtalar ayrılıyor, 2012 yapımı bir animasyon, çocuk filmidir.

serinin en güçlü, en zirvede olanıdır. ses, görüntü kalitesi, efektleri dönemin animasyonları arasında bile sıyrılmasına sebep olmuştur.

buz devri birde yardımcı yönetmen, iki ve üçte yönetmen olan carlos saldanha dördüncü filmde yönetmenlik yapmamaktadır. bu filmde yönetmenliği üçüncü filmdede yönetmenlik yapmış bir isim mike thurmeier ve yeni bir kan olarak steve martino üstlenmiştir.

filmin, yapımcılar lori forte ve john c. donkin'dir.

scrat ilk sahnede yerini almış, belalı palamutuyla yine tüm aksaklıkları üzerine çekmiştir. minicik gövdesiyle dünyanın merkezini sallamış ve kıtaların ayırmıştır. dünyanın tüm dengesini bozmuş ve hatta çöllerin oluşumuna bile neden olmuştur. scrat bu durur mu? durmamış film boyunca oradan oraya atlamış palamut uğruna canını bile hiçe saymıştır.

scrat'ın bu başarıları tabi ki ekibimizi yine zorluklar içinde bırakmış, onları ayırmış ve mecburi bir deniz yolculuğuna çıkarmıştır.

manny, diago ve sid kendilerini denizin ortasında korsanlarla savaşırken bulmuştur. yeni yeni simalar eklenmiştir filme. kötü karakter kaptan kart manny ve ekibini esir almış ailesine ulaşmalarını engellemek için elinden geleni yapmıştır.

shira, - güzeller güzeli dişi kaplan- kaptan kartın sağ kolu ve diago'nun baş belası olmuştur. ve daha neler neler?

flynn, squint, gupta, ras, silas şirin ve korkutucu olmayı başarmış filme yeni bir soluk getirmişlerdir. özellikle flynn'in kötülüğü tatlış bir seviyededir. kendi aralarında bile çekişmeler yaşarken kart'ın yönlendirmeleriyle manny ve ekibiyle sonuna kadar uğraşmışlardır.

manny bu filmde ergen bir kız babası rolüne bürünmüş, şeftali bebekken olan korkuları 4, 5 kat katlanmıştır. kontrolcü ve korumacı bir baba olayım derken şeftali'nin hiç bilmediği bir yüzüyle karşılaşmıştır.

filme şeftalinin yakın arkadaşı olarak louis eklenmiştir. o ürkek bir köstebektir. şeftali bu filmde asi ve aşıktır. ikisi üstüste olunca olacakları siz düşünün derim.

ellie bir önceki serideki anaç tavırlarının üstüne birde sürü liderliğini eklemiş ve geride kalanları hayatta tuta bilmek için görevini bilinçli bir şekilde yerine getirmeye çalışmıştır. kızına yol göstericilik yapmaya çalışmış, kararında bir anne modeli olmuştur.

gelelim sid'e. sid yine bildiğimiz gibi. ne bir artı ne bir eksi. yine şapşik yine sevimli yine sakar yine iş bilmez. ekstra olarak kuyruğuna büyükannesi granny'i bağlamış ve sürpriz sona kadar ekibe ayak bağı olmaya devam etmiştir.

ah benim diagom yeni heyecanlar yeni yeni duygular tatmış yine bir değişik hallerin içine bürünmüştür.

serinin bu filmi bir öncekine göre duygu bakımından daha toktur. bir önceki filmde aşırı maceraya atılıp duygu yoğunluğunu azaltmışlardı. bu filmde hem mecara hem duygu had safhalardadır.

çocuk filmi olarak düşünülsede bu film yine bir çok yetişkini yeterince memnun etmiştir. sanırım bu ekiple 10 film daha çekilse bir çok kişi 'yuh artık bu kadar olur mu?' demek yerine koşa koşa sinema salonlarına koşacaktır.

aman seslendirme ekibini unutmadan.
ali poyrazoğlu manny, yekta kopan sid, haluk bilginer diego, özden ayyıldız ellie,
fatih özacun kaptan kart, umut tabak crash, ahmet taşar eddie, ecem uzun şeftali ezgi bakışkan shira, aydoğan temel squint, fatoş ceylan eunice, emrullah uzun ethan, çağlar çorumlu gupta, didem atlıhan raz, gökçe özyol flynn, buğra gölsoy marshall, aslı tandoğan steffie, özge çatıkkaş katie, ayşe tunaboylu büyükanne, aslı tandoğan steffie, murat aydın milton, hakan altuntaş silas

filmin dublajı diğer serilerde olduğu gibi yine çok profesyoneldir. seslendirme ekibi zaten mükemmel ee daha ne olsun?

arkadaşlar buz devri hayranı olarak tarafsız olamıyorum kusura bakmayınız.
herkeslere iyi seyirler...
devamını gör...

ing: central route to persuasion.

merkezi ikna yolu mantığa dayalıdır ve insanları bir şeye ikna etmek için gerçekleri ve verileri kullanır.

var olan tutumu değiştirmeye ikna olmak için insanlar konuyla ilgili açıklama, görüş ve mesajları dikkatlice dinlemeli ve bunun üzerinde iyice düşünmelidir. yani konuyla ilgilenen insanlar tartışmalara odaklandığında ve olumlu düşüncelerle yanıt verdiğinde merkezi yol meydana gelir. tabii ki merkezi yolun tutumları değiştirmesi yani insanları ikna edebilmesi için argümanların güçlü ve başarılı olması gerekir. kişi bu yollarla ikna edildiğinde merkezi yol başarılı olmuş demektir.

fakat ikna etmeye çalışının dikkat etmesi gereken bir durum vardır: kitle. örneğin, bir ürünü almak için en çok hangi kitle reklamdan etkilenir?

bir ayakkabı reklamında iddiaları destekleyen 3 bağımsız çalışmadan elde edilen laboratuvar bulgularını sunmak ve izleyicilerin bunun hakkında düşünmesi, ayrıntılı incelemesi ve buna göre ikna olup ayakkabıyı satın alması merkezi ikna yolunun bir örneğidir.

merkezi ikna yolu, çevresel ikna yoluna kıyasla daha uzun ömürlü ve davranışı etkileme olasılığı (ikna etme yolu) daha yüksektir.
devamını gör...

attığınız kişiler büyük ihtimalle arkadaşlarına atıyor. bu şekilde yayılıyor. güvenip kimseye atılmamalıdır. (bkz: yapılamaması gereken şeyler)
devamını gör...

herkes mükemmelliyetçilikten takıyormuş onca şeyi de haberimiz yokmuş be sözlük; vay anasını. tek meczup ben miyim acaba diye düşünmedim değil. swh.*

benim gördüğüm kadarıyla mükemmelliyetçilikten ziyade paranoyaklıktan kaynaklanan sorun şeysi.
genellikle takıntıları tetikleyen bir korku hissi ve ardından da bu korkuyu bastırmak üzere tekrar eden saplantılı davranışlar gelişiyor.
devamını gör...

öncelikle yayındaki samimiyet ve güzel üslubunuz için teşekkür ediyorum değerli supportgirl.
sohbetiyle yayına ayrı bir renk katan renktaşım patagonyalı'ya da selam ederim.

sorum ise; tüm filmografisini izlemeye doyamadığınız yönetmen?
devamını gör...

çok hoş sohbet ve kalemi sağlam yazar dostum. aynı zaman da iyi bir fenerbahçeli kendisi. kaderime bakın ki ben bir galatasaraylıyım ve bütün iyi arkadaşlarım fenerbahçeli. daima takipteyim kendisini.

edit: moderatör olmuş. kendisini tebrik ediyorum.
devamını gör...

tüm şarkıları sana söyledim biliyor musun? sustum herkese, bir tek sana konuştum. anlattım. gündelik hayatın rutinlerini, beni heyecanlandıran veya hüzünlendiren her şeyi, tüm şiirleri sana okudum, içtiğim her kadehi sana kaldırdım, aynaya baktığımda senin gözünden gördüm kendimi
- benim seyredecek güzel bir şeyim var derdin- sonra susmak istedim. artık seni düşünüp düşünüp kendime işkence etmeyi bırakmalı, devam etmeliydim. deniyorum anlıyor musun? içimdeki kocaman boşluğu bir şekilde doldurmaya çalışıyorum.
devamını gör...

ismi ile kafalarımızı hayli karıştıran, göz alıcı renkleri ve ışığıyla çocukluk hayali olan lunapark oyuncağı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

isminin kökeni napoliten olan oyuncak “carosello” kilden yapılmış topları ve onlarla oynanan eski bir oyundan gelmekte. şövalyelerin bindikleri atlar üzerinde çember oluşturarak, birbirlerini kil toplarla vurmaya çalıştıkları oyun, atlıkarınca'nın atası sayılıyor. oynun ilham kaynağı türk ve arap atlıları. *
•••

atlıkarınca'nın icadı konusunda bildiğim pek bir şey yok, hatta neredeyse kimsenin bir bilgisi yok. tarık tufan'ın deyimiyle o mistik bir oyuncak -ki kullanılmaya ilk başlandığında kimse oyuncak demiyordu.

rivayetlerden birine göre; insanlar bir gün uyandılar, boş arazilerden birinde bu mistik şeye rastladılar. kimse nereden geldiğini, kime ait olduğunu bilmiyordu. herkes ondan korktu. korkmayan tek kişi çocuklar oldu. onlar bu oyuncağa binip doyasıya eğlendiler. böylece dünya dışından gelen oyuncak, çocuklara ait kaldı.
devamını gör...

evet canilik...
bartın'ın ulus ilçesinde elim bir olay yaşandı ve gelmişlerine geçmişlerine saydığımın kaçak avcıları gebe bir karacayı öldürdüler.
şu an aranıyor ama para cezası ile serbest kalacağından eminim.
ne diyeyim... allah belanızı versin!
bu arada link
devamını gör...

ayna gurubunun senenin tam da bu zamanları için olan şarkısı.
tabi ki 90'lardan.
her yer mis gibi gül kokuyor, şarkısı da eksik olmasın de mi?
güller açtı bak sahillerde
ben sana hasret mecnun bu ellerde.

devamını gör...

" bir ülkede akıl ve sanattan çok servete değer verilirse bilinmelidir ki, orada keseler şişmiş, kafalar boşalmıştır."
devamını gör...

şöyle 3 çeşit yemek, tatlı, salata, ara sıcak ile kurulmuş dört dörtlük bir sofra. bir de çayı demledin mi, bak bakayım dünyada daha mutlu kadın var mı ?
devamını gör...

(bkz: 8 binler kulübü)

oraya alalım sizi. bu kampanya bitti.
devamını gör...

fyodor mixayloviç dostoyevski'nin kendi yaşamından kırıntılar bulunan kitaptır. okumadan evvel dostoyevski'nin hayatını araştırmanızı öneririm, aksi takdirde tam olarak kitaba dahil olamazsınız.
fyodor pavloviç, dostoyevski'nin babasıdır. (adama kendi ismini vermiş. belki de "onu kötülüyorum ama benim de ondan farkım yok" demek istemiş olabilir) babasını hiç sevmemiş, hatta ölmesini bile istemiş dostoyevski, bu nefretini karamazov çocuklarında göstermiş. dört çocuk da babalarından nefret eder ve kabul etmeseler de babalarının ölümünü isterler.
kim bu kardeşler?
dmitri. dostoyevski'nin umursamaz, aklı havada, babasına benzeyen tarafı. bir zamanlar orduda görev yapmış ve dmitri de onun gibi askerdi.
ıvan. kardeşlerin en zekisi diyebiliriz. dini inancı yok, entelektüel, başarılı, içe kapanık ve pek konuşmayan birisi. her şeyi dert eden, karamsar, insanlıktan umudunu itirmiş halini bu karakterle ortaya koymuş yazarımız.
aleksey. en tatlış kardeş. zosima ile olan konuşmaları, koyla ile arkadaşlığı... dostoyevski'nin herkesin bildiği katı ortodoks kişiliğini alyoşa karakterinde görebiliriz. ama çoğu kişinin bildiğinin aksine, dostoyevski dini inançlı biri değildi. hep çelişkiler yaşamış. bu çelişkilere ivanla aleksey'in konuşmalarında yer vermiş.
semerdyakov. bu çocuğu çözemedim. içlerinden en yakın hissettiğim kardeş buydu ama ne yaşıyor anlamıyoruz. toplumda kabul edilmemişliğini döktüğü karakter mi acaba semerdyakov?

okumadan ölmeyin. tuğla gibi ama çabuk biter, ne olduğunu anlayamazsınız.
dostoyevski'nin son və en iyi eseri. (ne kadar iyi olsa da suç ve ceza'nın yeri başkadır)
devamını gör...

hem güncel hem gerçek bir görsel.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yanlış anlaşılmasın fikir güzel, vegan olan arkadaşlara da büyük saygı duyuyorum. yalnız bu kasap ismi pr çalışması gibi duruyor.

gelin kasap kelimesinin kelime anlamına bir bakalım ne diyor; kasap:"etinin yenilmesi için sığır, koyun gibi hayvanları kesen kimse,
ve bu amaçla kesilmiş hayvanların etini dükkânında perakende olarak satan kimse."

fikir güzel ama kasap olmamış.
devamını gör...

nasıl yetiştirmeleri, besleyecekleri de önerilmelidir dediğim başlıktır.
devamını gör...

usül şöyledir;
iki salla bir bağla, üç salla bir eğil...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim