kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

van gölü sahili
devamını gör...

adres de verseydin.
devamını gör...

yani adam 1075 yıl 3 ay sonra elini kolunu sallayarak aramızda dolaşacak.

yazar görüşü : yapılan mizah söz konusu kişinin aldığı ceza ile ilgili değil, verilen hapis cezası ile ilgili. hukuk sistemi ile ilgili ahkam kesemiyorum, aramızda hukukçu arkadaşlar varsa, derinliği onlarda saklı. ama bunun yerine müebbet hapis dense uygun düşmez mi?
devamını gör...

çamur bulaşmış gri.
devamını gör...

ülkemiz için konuşacak olursak ''insan canı''dır.
devamını gör...

günaydın sözlük!

uyuyor musun hala? bugün cumartesi tabi, sen de haklısın. herkes benim gibi ne idüğü belirsiz bir uyku sorunu yaşamıyor. daha hava aydınlanmadan endişeli uyanmalar falan. neyse, madem güneşin doğuşunu yakalıyorum ben de yogayla güneş’i selamlarım, ne yapayım? senden de selam söyleyeyim mi?
devamını gör...

ilgi daha çok ilgi, geberiyorum öte tarafa gitmeden bisürü ilgiiii eylemidir. hepimiz görmüşüzdür zamanında, dedesinin naaşını paylaşıp nur içinde uyu diyen akıl yoksunlarını gördü bu gözlerimiz.
devamını gör...

1993 yapımı güçlülerin dünyası isimli dövüş sanatı filminde de bol bol yer alan, savaşmayın dans edin mottolu spor dalı.

devamını gör...

ulan az önce 5 kg şeker aldım. şansa yaşıyoruz vallahi.
devamını gör...

#1230130

ve böyle buyurdu; @kuzguncuktaki vişne ama ve fakat güzel buyurmuş.

yazı içerisinde sevdiğim iki konuya değinilmesi nedeniyle iki satır laf etme hakkını kendimde buldum. hem ne demişler? “hak verilmez, yazılır”

ilki beni finali ile hayal kırıklığına uğratan dizi dark ve diğeri tabii ki pos bıyıklarına maniler dizdiğimin filozofu nietzsche.

dark dizisi, niçe’nin “böyle buyurdu zerdüşt” kitabında anlattığı bengi dönüş veya edebi tekerrür bakışını ortaya koyduğu ama finali ile bu görüşten uzaklaştığı bir yapımdır. nedeni ise nietzsche’nin, bengi dönüş görüşünün olabilmesi için en büyük engel olarak gördüğü tanrı’yı ortadan kaldırmasıdır. tanrı varsa, bir tekerrür mümkün değildir. dolayısıyla nietzsche tanrı’yı öldürür.

ancak dizi içerisinde bir sahne vardır ki, bir tartışma konusu yaratır. diziyi izleyenler hatırlayacaktır. konu 33 yılda bir yaşanan ve tekrarlanan yaşamları anlatır. ancak konuyu götürüp “adam und eva” (adem ile havva) ya bağlamak işin tadını en azından benim için kaçırmıştır. dizi her ne kadar nükleer santraller ve büyük patlamaya göz kırpsa da, konu bir türlü oraya vardırılmaz.

efendim bahsettiğim sahne şudur; adam genç hali jonas ile buluşur. ve kendi genç haline sorar “insanlar neden bir tanrı’ya inanırlar?” bu soruya genç jonas cevap veremez. adam cevabı verir “çünkü insanlar bir yalana inanmak isterler.” de hadi buyrun tartışmaya.

efendim konu çok uzun, ancak karşı görüş koymadan bitirmeyelim. nietzsche bengi dönüş ile hayatın tekrarlardan ibaret olduğunu altını doldura doldura çizer. karl marx ise “değişmeyen tek şey değişimdir görüşünden, değişmez olan şey hareketin kendisidir” der. de hadi buna da buyrun. konu uzar dostlar benden bu kadar.

(bkz: karl marx)
(bkz: toplumsal değişme teorisi)

ve böyle bitirir yazısını ozgur1ey.
devamını gör...

kendisinden ders almıştım: "filozoflar merakiyyûn tarikatındandırlar" derdi. allah rahmet eylesin.
devamını gör...

olsa olsa gözümüzden kaçmış yazardır.

ezik sensin. (bak babandır demiyorum. yine hanımefendi kişiliğimi koruyorum farkındaysan.)
devamını gör...

tanrınız her neyse; jesus, allah, buda, gök tengri, just god ya da makam, mevki, güzellik, kendi benliğiniz; artık her neye tapınıyorsanız salın kardeşim başkasının tanrısını.
devamını gör...

beklerken zamanın hiç geçmediğini farketti en çok da onu özlerken böyleydi ..
bazen günlerce haber alamazdi, garip huyları vardı ama seviyordu işte ..
ne zaman hayatım sen de bir garipsin dese bengaripsengüzeldünyaumutlu der yüzünü güldürmeyi başarırdı.
bu defa da hastayım diye yok olmuştu ortalardan, o kadar tembihlese de dr bıdıbıdı' ya bir görün diye tabiki gecistirecekti bunu da.
nihayet gelmiş bir kaç adım uzagindaydi yalnızca,yerinden kalktığı gibi boynuna atladı tam öpecekken dudağından, dışarıda böyle şeyleri sevmiyorum biliyorsun hassas türk aile yapısına ters bunlar dedi.
kız çekti ellerini boynundan, hem kırgın hem de kizgindi bakislari; bu hallerini hiç anlayamıyorum dedi.
başbaşayken de uzaksın farkında değil miyim sanıyorsun dediğinde de; bebeğim biliyorsun o zaman durumumuz yoktu sevişemedik yapma böyle şimdi diye konuyu kapatmaya çalışıyordu.
belki de ben sana göre değilim, senin gibiler yaykadınıylaolur diye sitemde bulundu.
oysa ne kadar da özlemişti, bunları konuşmayı tartışmayı o da istemezdi ama karanlıktakikum bile daha şeffaf daha anlasilirdi onun yanında..
her şeye karşı kytsz kalışı, gecistirir tavırları iyiden iyiye zorluyordu bu ilişkiyi.
çocuk tuttu elinden yapma böyle meja mı dolduruyor yoksa seni bana karşı, ondan aldığın akılla bana böyle tavır alıyorsan bozusuruz bak dedi.
benim aklım var ve bana yetiyor ama sen istersen birilerinden akıl al çünkü boyle giderse bizim sonumuz yok dedi ve hoşçakal bile demeden çantasını alıp uzaklaştı..
derinlerde bir yerde sanki lodos86 cikmisti ve bütün duyguları darmadağın halde gözünden akan yaşa aldirmadan, nereye gittiğini bilmeden yürüdü, yürüdü, yürüdü ..
devamını gör...

öyle büyümüş ki içimizdeki yalnızlık, sevilmeyi beklerken, beklemeyi sevmişiz.
devamını gör...

bazen kafamı duvarlara sürterek kıvılcım çıkarmak istiyorum.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
hayatta bazen çılgınlıklar yapmak gerek.
devamını gör...

inananların inançları gereği bayramı kutlu olsun. bana iyi tatiller.
devamını gör...

tövbeliyim ama bi' içim gıcıklandı. gelip, azıcık dayak yerim sizin güzel hatırınıza.
devamını gör...

"peki"
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim