mutluluk
mutluluk sevincin karşılığında verilen sonuçtur.
evet doğru hayatta pek çok kez mutlu olamıyorum diyen çok insan var. belki de mutluluğu sadece kendimiz için arıyoruz dur.
şöyle bir hikaye ile size kısaca anlatayım;
bir profesör bir okulda şöyle bir deney yapar.
herkesin ellerine bir balon verir ve şişirme lerini ister. üzerlerine isimlerini yazarak okul koridoruna atmaları istenir. daha sonra balonlar karıştırılır koridorda.
profesör, 5 dakika vererek herkesin kendi balonunu bulmasını ister. sonuç, hiç kimse balonunu bulamaz.
ardından profesör tekrar balonlarını koridora atmalarını ister.
ve bu sefer kim kimin balonunu bulursa birbirine verir. 5 dakika içerisinde herkesin balonu ellerinde olmuş olur.
mutluluğun nasıl olduğunu galiba açıklamış oldum.
mutluluk bu balonlar dır. ılk deneyde herkesin kendi balonunu bulmasını istendi. fakat hiç kimse kendi mutluluğunu bulamadı. ıkinci deneyde herkes başka birinin mutluluğunu aradı ve sonuç herkes kendi mutluluğunu buldu.
şimdi aklıma mevlana'nın bir sözü geldi;
'' mutlu olmak istiyorsan gururu bırak, gönüller almaya bak.''
belki farkında değiliz ama mutluluk bazen başkalarının gözlerinde olabilir. bazen ise başkalarının bir sözün de olabilir.
hayatta her zaman kendi mutluluğumuz aramayalım başkalarının mutluluğunu aradığımız anda farkında olmadan kendi mutluluğumuzu bulmuş oluyoruz zaten.
mutluluk bazen de bir tebessümdedir...
yüzünüzden tebessümün eksik olmaması dileğiyle
evet doğru hayatta pek çok kez mutlu olamıyorum diyen çok insan var. belki de mutluluğu sadece kendimiz için arıyoruz dur.
şöyle bir hikaye ile size kısaca anlatayım;
bir profesör bir okulda şöyle bir deney yapar.
herkesin ellerine bir balon verir ve şişirme lerini ister. üzerlerine isimlerini yazarak okul koridoruna atmaları istenir. daha sonra balonlar karıştırılır koridorda.
profesör, 5 dakika vererek herkesin kendi balonunu bulmasını ister. sonuç, hiç kimse balonunu bulamaz.
ardından profesör tekrar balonlarını koridora atmalarını ister.
ve bu sefer kim kimin balonunu bulursa birbirine verir. 5 dakika içerisinde herkesin balonu ellerinde olmuş olur.
mutluluğun nasıl olduğunu galiba açıklamış oldum.
mutluluk bu balonlar dır. ılk deneyde herkesin kendi balonunu bulmasını istendi. fakat hiç kimse kendi mutluluğunu bulamadı. ıkinci deneyde herkes başka birinin mutluluğunu aradı ve sonuç herkes kendi mutluluğunu buldu.
şimdi aklıma mevlana'nın bir sözü geldi;
'' mutlu olmak istiyorsan gururu bırak, gönüller almaya bak.''
belki farkında değiliz ama mutluluk bazen başkalarının gözlerinde olabilir. bazen ise başkalarının bir sözün de olabilir.
hayatta her zaman kendi mutluluğumuz aramayalım başkalarının mutluluğunu aradığımız anda farkında olmadan kendi mutluluğumuzu bulmuş oluyoruz zaten.
mutluluk bazen de bir tebessümdedir...
yüzünüzden tebessümün eksik olmaması dileğiyle
devamını gör...
clio
internette yaptığım onca araştırmaya rağmen hakkında pek bi' bilgi bulamadığım fransız şarkıcı ve besteci.
t'as vu parçasıyla kalbimi çalan bir hırsız.
t'as vu parçasıyla kalbimi çalan bir hırsız.
devamını gör...
ilginç etimolojik bağlantılar
ingilizce first olan sözcük, almanca da först. proto almanca dilinde de furista. sözcükler ingilizce'ye geçmeden önce genelde almancadırlar. bu furista'nın farsça karşılığı da firişta. anlamı da birinci, önde giden demek. yani firişta'dan çıkıp first'e doğru yol almış. iran'dan çıkıp abd'ye kadar uçmuş. tabi türkçe'ye uğramayı da ihmal etmemiş. yani feriştah! birinci, önde gelen.
devamını gör...
tavşan kulağı kaktüsü
opuntia ailesinden bodur, bir bitkidir. görünümünden dolayı daha çok "tavşan kulağı" adı ile bilinir.
sarı ve beyaz minik dikenleri olan bir türdür. dikenlerinin batmaması için eldiven kullanılmalıdır.
aydınlık, güneşli yeri sever. toprağın nem durumuna bakılıp, yazın haftada bir,
kışın ise 10-15 günde bir su verilebilir.
soğuğa dayanıklıdır.
üretim için, tohumdan ya da en bilinen yöntemi ile zarar vermeden kulaklarını koparmaktır. dikkat edilmesi gereken , koparılan yaprakların kurutulması gerekir
- ki köklenme aşaması daha iyi olsun.
sevimli ve güzel görünümüyle isteğe göre, terraryum düzenlemelerinde de kullanılır.
çiçek severlere hediye olarak verilecek mükemmel bir bitkidir.
seramızdan tavşan kulaklı kaktüs
sarı ve beyaz minik dikenleri olan bir türdür. dikenlerinin batmaması için eldiven kullanılmalıdır.
aydınlık, güneşli yeri sever. toprağın nem durumuna bakılıp, yazın haftada bir,
kışın ise 10-15 günde bir su verilebilir.
soğuğa dayanıklıdır.
üretim için, tohumdan ya da en bilinen yöntemi ile zarar vermeden kulaklarını koparmaktır. dikkat edilmesi gereken , koparılan yaprakların kurutulması gerekir
- ki köklenme aşaması daha iyi olsun.
sevimli ve güzel görünümüyle isteğe göre, terraryum düzenlemelerinde de kullanılır.
çiçek severlere hediye olarak verilecek mükemmel bir bitkidir.
seramızdan tavşan kulaklı kaktüs
devamını gör...
en çok yarım bırakılan kitaplar
harper lee bülbülü öldürmek
devamını gör...
erkek dediğin 1.90 ve kaslı olur
bir 190 az anacım ben elini uzattığında bulutlara dokunamayana adam demem!
devamını gör...
ateşi seyretmek
kimi zaman huzur veren, kimi zaman hüzünlendiren kimi zaman ise insanı geçmişe götüren bir eylem.
devamını gör...
maruz kalınmak istenmeyen sorular
kaç yaşındasın sorusu. yaşı yıl belirlemiyor çünkü. yıla bakmazsak eğer 45 diyesim var. öyle yaşlandım ki , o kadar yaş almadan. 20 küsür yaş aldım yaşamdan hiç haz almadan. ( biraz şiirsel bir tanım oldu)
devamını gör...
yesilturkan90
maneviyatı güçlü, dili zengin yeni yazarım.
karşılıklı birbirimizi beğeniyoruz ne mutlu bana ilk nick altı da bana nasip oldu.
hoş gelmiş aramıza.
karşılıklı birbirimizi beğeniyoruz ne mutlu bana ilk nick altı da bana nasip oldu.
hoş gelmiş aramıza.
devamını gör...
dinlemekten bıkmayacağınız şarkılar
barış manço gülpembe
devamını gör...
yazarların çocukken en sevdiği çizgi film
devamını gör...
borderline kişilik bozukluğu
ya her şeyim ya hiçim
sorma dünyam ne biçim
bir kördüğüm ki içim
çözdükçe dolaşıyor.
sorma dünyam ne biçim
bir kördüğüm ki içim
çözdükçe dolaşıyor.
devamını gör...
shaun of the dead
rastrel ukdesidir.
yönetmenliğini edgar wright’ın yaptığı, senaryosunu nerdlerin piri simon pegg’in yazdığı ve yine simon pegg’in doğuştan komedyen nick frost ile paylaştığı kusursuz komedi filmidir.

daha önce zombieland’e yazdığım tanımda bir zombi istilasını ve benzer her türlü kıyamet senaryosuna hazırlıklı bir ekibin üyesi olduğumu yazmıştım. ama o yazıda çok da dürüst olmadığımı itiraf etmeliyim. çünkü zombilere karşı harika bir planım var ve biliyorum ki hiçbir işe yaramayacak.
bütün nerdler bir kıyamet senaryosu bekler dururlar hayatları boyunca ancak o senaryo gerçekleşirse olacakların çizgi roman ve bilimkurgu alemindeki gibi olmayacağını da bilirler içten içe.
shaun hayatını kolejden beri evi arkadaşları olan iki kişiyle paylaşan, her sabah bir kutu kola içen, bir elektronik eşya dükkanında ömür tüketen, kız arkadaşı ile arası her zaman limoni olan bir adamdır. yani aslında shaun gündelik hayatını bir zombi olarak geçirmektedir.

bu o kadar böyledir ki işler çığrından çıktığında ne olup bittiğini anlaması bile uzun bir zaman alacaktır. bundan sonrası ise paul ve hot fuzz’da harikalar yaratan ikilinin muhteşem performansları ve yönetmen edgar wright’ın harika bakış açısı ile gülmekten kendiniz alamayacağınız bir macera olacak.
meraklısı için söylüyorum ki filmin adı 1978 yapımı dawn of the dead’e bir göndermedir ve bu film de mutlaka izlenmelidir.
yönetmenliğini edgar wright’ın yaptığı, senaryosunu nerdlerin piri simon pegg’in yazdığı ve yine simon pegg’in doğuştan komedyen nick frost ile paylaştığı kusursuz komedi filmidir.

daha önce zombieland’e yazdığım tanımda bir zombi istilasını ve benzer her türlü kıyamet senaryosuna hazırlıklı bir ekibin üyesi olduğumu yazmıştım. ama o yazıda çok da dürüst olmadığımı itiraf etmeliyim. çünkü zombilere karşı harika bir planım var ve biliyorum ki hiçbir işe yaramayacak.
bütün nerdler bir kıyamet senaryosu bekler dururlar hayatları boyunca ancak o senaryo gerçekleşirse olacakların çizgi roman ve bilimkurgu alemindeki gibi olmayacağını da bilirler içten içe.
shaun hayatını kolejden beri evi arkadaşları olan iki kişiyle paylaşan, her sabah bir kutu kola içen, bir elektronik eşya dükkanında ömür tüketen, kız arkadaşı ile arası her zaman limoni olan bir adamdır. yani aslında shaun gündelik hayatını bir zombi olarak geçirmektedir.

bu o kadar böyledir ki işler çığrından çıktığında ne olup bittiğini anlaması bile uzun bir zaman alacaktır. bundan sonrası ise paul ve hot fuzz’da harikalar yaratan ikilinin muhteşem performansları ve yönetmen edgar wright’ın harika bakış açısı ile gülmekten kendiniz alamayacağınız bir macera olacak.
meraklısı için söylüyorum ki filmin adı 1978 yapımı dawn of the dead’e bir göndermedir ve bu film de mutlaka izlenmelidir.
devamını gör...
1000000. tanım
#1000000 tüh kaçırdım.
edit: ama ben 8 rakamını çok severim. 1000008. tanımı yaptığım için mutluyum.
(bkz: küçük şeylerle mutlu olmak).
edit: ama ben 8 rakamını çok severim. 1000008. tanımı yaptığım için mutluyum.
(bkz: küçük şeylerle mutlu olmak).
devamını gör...
hazall
isminin hazal olduğunu düşündüğüm moderatör kişisi. evet çevremde zeka küpü olarak anılırım.
devamını gör...
kitaplıktaki en kıymetli kitap
(bkz: çavdar tarlasında çocuklar)
salinger'in yazdığı bu eser, bizim de günlük hayatımız içinde karşılaştığımız ve yüksek sesle dile getiremediğimiz, insanların birbirlerine olan sahtekar, yapmacık, iki yüzlü davranışlarına, hiçbir nedeni olmayan şişkin egolarını sürekli tatmin etme uğraşlarına, saçma sapan üstünlük çabalarına, aslında çok belli olan ama fark ettirmeden birilerini kullanmaya çalışmalarına ve küçük çıkarlar peşinde koşan tutumlarına bir isyan niteliği taşır.
salinger'in yazdığı bu eser, bizim de günlük hayatımız içinde karşılaştığımız ve yüksek sesle dile getiremediğimiz, insanların birbirlerine olan sahtekar, yapmacık, iki yüzlü davranışlarına, hiçbir nedeni olmayan şişkin egolarını sürekli tatmin etme uğraşlarına, saçma sapan üstünlük çabalarına, aslında çok belli olan ama fark ettirmeden birilerini kullanmaya çalışmalarına ve küçük çıkarlar peşinde koşan tutumlarına bir isyan niteliği taşır.
devamını gör...
dünyanın en çabuk biten şeyi
yaşam.
devamını gör...
u-turn
artificial animals riding on neverland tarafından je vais bien ne t'en fais pas filmi için hazırlanıp soundtrack albümüne ilk sıradan koyulan efsanevi parçadır.
sözlerini anlamasanız dahi müziğiyle size ne anlatmak istediğini hissettiren bir parçadır.
2.dakikanın 48.saniyesinden sonra dans etmek hatta zıplamak serbesttir..
sözlerini anlamasanız dahi müziğiyle size ne anlatmak istediğini hissettiren bir parçadır.
2.dakikanın 48.saniyesinden sonra dans etmek hatta zıplamak serbesttir..
devamını gör...
normal sözlük'te küfrün serbest olması gerekliliği
buraya sizin agzinizdan cikacak lagimi okumaya gelmedik.
devamını gör...
