geceye bir şarkı bırak
"her şeyi bulduysan
bulamadın mı beni?
her şeyi bilen sen
bilemedin bir beni.
belki de biz
öğrenmeliyiz,
belki de biz
sevmemeliyiz..."
devamını gör...
öyle birine aşık ol ki
seni haketsin.
devamını gör...
aynada kendini uzun uzun incelemek
hayatta neler yaptım, nerelere geldim, neler boşa gitti diye düşünürken yapılan şeydir.
bugün uyandım. oturdum aynanın karşısında; saçımdaki hangi beyaz hangi acıdan kalma, bu göz altı torbaları hangi gözyaşının eseri, bu kırışıklıklar hangi yaşanmışlıklarla dolu uzun uzun düşündüm. biraz acı verici bir eylem olduğunu farkettim.
bugün uyandım. oturdum aynanın karşısında; saçımdaki hangi beyaz hangi acıdan kalma, bu göz altı torbaları hangi gözyaşının eseri, bu kırışıklıklar hangi yaşanmışlıklarla dolu uzun uzun düşündüm. biraz acı verici bir eylem olduğunu farkettim.
devamını gör...
boşanmak
boşanmış bi ailenin çocuğu olmak,
ikisininde bir ailesi vardır sense sadece onlara yük olursun. eğer yaşın küçükse velayetin anne veririlir ama hafta sonları babanla geçirirsin.
hiç düzenin yoktur ve annenle babanı bir arada görmek istersin ama bu imkansızdır. o veli toplantılarında anneni beklerken el ele tutuşmuş bir aile görünce hep hüzünlenirsin. belki de ağlarsın çünkü bilirsin ki sen bir daha hiç öyle bir aile sahip olamayacksın..
önemli bir sınavdan en son sen çıkarsın, o sınavdan annesine babasına sarılıp duygularını üst seviyede yaşayan insanları görmek kalbine pek te iyi gelmez.
en kötüsü ikisi de seni çok severler, seni üzmek istemeselerde bile o ufak tefek şeylerle seni hep üzerler.
ne olursa olsun hep mutlu olmaya bak küçüğüm çünkü bir şeylere katlanamak daha kolay oluyor öyle...
ikisininde bir ailesi vardır sense sadece onlara yük olursun. eğer yaşın küçükse velayetin anne veririlir ama hafta sonları babanla geçirirsin.
hiç düzenin yoktur ve annenle babanı bir arada görmek istersin ama bu imkansızdır. o veli toplantılarında anneni beklerken el ele tutuşmuş bir aile görünce hep hüzünlenirsin. belki de ağlarsın çünkü bilirsin ki sen bir daha hiç öyle bir aile sahip olamayacksın..
önemli bir sınavdan en son sen çıkarsın, o sınavdan annesine babasına sarılıp duygularını üst seviyede yaşayan insanları görmek kalbine pek te iyi gelmez.
en kötüsü ikisi de seni çok severler, seni üzmek istemeselerde bile o ufak tefek şeylerle seni hep üzerler.
ne olursa olsun hep mutlu olmaya bak küçüğüm çünkü bir şeylere katlanamak daha kolay oluyor öyle...
devamını gör...
küt saç
bu saçın yakışması için projekte elmacık kemiklerine ve projekte alın yapısına sahip olmak gerekir. yani bir deyişle yüzünüz öykü karayel gibi küresel değil, bade işçil misali tepsi misali düzlemsel olmalıdır. bu yüzden bu saç dolikosefal kafatası yapısına sahip kuzey avrupalılara yakışır sadece. ortadoğululara yakışan uzun saçtır.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
yaşadığımız bu dünyanın anlamını belki baştan beri yanlış anladık. aklımda bir açıklama var aslında ama çok da emin olamıyorum. bu kadar kargaşanın, karmaşanın, kaosun açıklaması belki çok da çözülemez değildir. belki de hepimiz çoktan aklımızı yitirdik. bunca halüsinasyon, bunca sayıklama, bunca vahşet hep bu yüzden. durmadan doğru olmadığına emin olduğumuz şeyler yapıyoruz, kendimize ve çevremizdekilere bir şekilde zarar veriyoruz, güzel olmayan her şeye karşı bir düşkünlüğümüz var, güzel olanları ise yok etme insiyakı ile dopdoluyuz. gerçekten biraz geri çekilip bakınca göreceğiz ki hepimiz deliyiz. o zaman, belki de bu dünyayı koca evrenin akıl hastanesidir. belki burda kapana kısıldık ve bizim ölüm diye bildiğimiz şey bu tedavi sürecinin nihayet ermesidir.
devamını gör...
sümerler
mö 4000 - mö 2000 yılları arasında mezopotamya'da ortaya çıkan uygarlık. medeniyetin beşiği oalrak da adlandırabiliriz.
ilk yazıyı bulan ve kullanan,
tarihteki ilk yazılı hukuk kurallarını oluşturan,
gezenleri ve oniki takımyıldızını bilen,
arpadan bira yapan,
matematik ve geometrinin temelini atan,
60 tabanlı sayı sitemini kullanan,
yılı 360 gün, ayı 30 gün, günü 12 saat, saati 60 dk., dakikayı 60 saniye olarak hesaplayan muazzam uygarlık. ayrıca dinin kökenleri de oldukça önemlidir. bunun için şu esere (bkz: kur'an, incil ve tevrat'ın sumer'deki kökeni) bakabilirsiniz.
ilk yazıyı bulan ve kullanan,
tarihteki ilk yazılı hukuk kurallarını oluşturan,
gezenleri ve oniki takımyıldızını bilen,
arpadan bira yapan,
matematik ve geometrinin temelini atan,
60 tabanlı sayı sitemini kullanan,
yılı 360 gün, ayı 30 gün, günü 12 saat, saati 60 dk., dakikayı 60 saniye olarak hesaplayan muazzam uygarlık. ayrıca dinin kökenleri de oldukça önemlidir. bunun için şu esere (bkz: kur'an, incil ve tevrat'ın sumer'deki kökeni) bakabilirsiniz.
devamını gör...
tedavisi olmayan türk hastalıkları
başkalarının hayatlarına karışmak. kınamak.
en basitinden sevgilinle el ele yürürken bile 9493 tane bakışa maruz kalıyorsun.* bir insan hiçbir şekilde kimseye zarar vermediği sürece ne yaparsa yapsın ya. salın.
saygı, saygı, saygı.
en basitinden sevgilinle el ele yürürken bile 9493 tane bakışa maruz kalıyorsun.* bir insan hiçbir şekilde kimseye zarar vermediği sürece ne yaparsa yapsın ya. salın.
saygı, saygı, saygı.
devamını gör...
grek tanrılarının genel özellikleri
en genel özellikleri grek olmalarıdır.
devamını gör...
mahallenin muhtarları
1992 - 2002 yılları arasında yayımlanmış 10 sezon sürmüş o kanal senin bu kanal benim gezmiş kendi çapında komedi, aile dizisi.
oğuz yalçın, filiz kaynak, avni kütükoğlu ve nursan esenboğa'nın yönetip kandemir konduk'un senaristliğini yaptığı hemen hemen her bölümde bölümün konusuyla alakalı şarkılar geçen bir türk dizisi.
eski mahalle kültürünü ve o mahalledeki insanların başlarından geçen olayları, kavgalarını, didişmelerini, atlattığı zorlukları, samimi duygularını konu alan kendi döneminde değerlendirilmesi gereken bir dizidir.
başrollerinde,
aydan burhan
erkan can
cihat tamer
ışık aras
goncagül sunar
esra akkaya
nedret özbek
leman çıdamlı
filiz taçbaş
benim hatırladığım kadarıyla bir muhtar bey (cihat tamer) ve onun muhtardan öte kızı fadime (aydan burhan) var mahallede.
çaycı temel (erkan can) ilk yıllarda koşturup durur fadime'nin peşinde. fadime istemez, naz yapar, süründürür sıkça. temel pek sebatkardır aşkı için uğraşır durur asla vazgeçmez.
fadime'yi ikna eder ve nişanlanırlar. tam düğün günü fadime hayallere dalar açık kalan ütüyü unutur ve yangın çıkar. kavuşamazlar iki sevgili, mutlu bir evlilik hayal olur.
mahalleye bir şirin taşınır. adı gibi şirin, hanım, kendi halinde fadime'nin aksine pek uysal. şirin (esra akkaya) üniversite okuyan yeğenleri için taşınır istanbul'a.
temel şirin'in pek beğenir ee karşılıkta bulur tabi. bu sefer engel şirin'in ablası melek olur. birazda böyle oyalanır temel sonra icazet alır ve evlenirler.
temel'i maymunu çaydanlık renk katar diziye. mahallede çeşit çeşit karakter vardır. değişik tipte bir sürü insan. bugün olsa izlenmeyecek bir dizi o zaman izlenmiştir ama gereksiz uzatılmıştır. tadında bırakılsa belki bugün hakkında bu kadar gev gev yapılmayacaktı. dönemin kendi çapında komik, saçma ama izlenen dizisi işte. ben tabi çocuktum tüm sezon'u izlediğimi sanmıyorum ama aklımda bayağı detayları kalmış. tabi bunun bir nedeni de tekrar tekrar tvde gösterilmiş olması.
akılda kalan bir diğer karakter mehpare (nedret özbek) 'annem annem' 'hakkım hakkım' deyişleriyle saf, temiz kalpli bir hanımcağız. abisi şoför ali, (yalçın gülhan) yengesi behiye (filiz taçbaş) annesi seher (leman çıdamlı) ile beraber yaşar. hakkı'sını da (nezih tuncay) unutmamak lazım. aşklarına annesi biraz karşı çıksada sonunda evlenirler.
çoğu insanın beğenmediği fakat benim o yıllar çocuk olduğum ve daha sonra hiç izlemediğim için anımsadığımda beni tebessüm ettiren bir dizi. eski mahalle kültürünü, dostluğunu getirir aklıma. dediğim gibi fazla uzun olması ve tekrar tekrar ekranlarda dönmesi biraz sıkmış olabilir.
ayrıca tam 4 kanal gezmiş bir dizidir. kanal 6'da başlayıp atv, kanal d ve star tv'ye geçmiş ve orada noktalanmıştır.
oğuz yalçın, filiz kaynak, avni kütükoğlu ve nursan esenboğa'nın yönetip kandemir konduk'un senaristliğini yaptığı hemen hemen her bölümde bölümün konusuyla alakalı şarkılar geçen bir türk dizisi.
eski mahalle kültürünü ve o mahalledeki insanların başlarından geçen olayları, kavgalarını, didişmelerini, atlattığı zorlukları, samimi duygularını konu alan kendi döneminde değerlendirilmesi gereken bir dizidir.
başrollerinde,
aydan burhan
erkan can
cihat tamer
ışık aras
goncagül sunar
esra akkaya
nedret özbek
leman çıdamlı
filiz taçbaş
benim hatırladığım kadarıyla bir muhtar bey (cihat tamer) ve onun muhtardan öte kızı fadime (aydan burhan) var mahallede.
çaycı temel (erkan can) ilk yıllarda koşturup durur fadime'nin peşinde. fadime istemez, naz yapar, süründürür sıkça. temel pek sebatkardır aşkı için uğraşır durur asla vazgeçmez.
fadime'yi ikna eder ve nişanlanırlar. tam düğün günü fadime hayallere dalar açık kalan ütüyü unutur ve yangın çıkar. kavuşamazlar iki sevgili, mutlu bir evlilik hayal olur.
mahalleye bir şirin taşınır. adı gibi şirin, hanım, kendi halinde fadime'nin aksine pek uysal. şirin (esra akkaya) üniversite okuyan yeğenleri için taşınır istanbul'a.
temel şirin'in pek beğenir ee karşılıkta bulur tabi. bu sefer engel şirin'in ablası melek olur. birazda böyle oyalanır temel sonra icazet alır ve evlenirler.
temel'i maymunu çaydanlık renk katar diziye. mahallede çeşit çeşit karakter vardır. değişik tipte bir sürü insan. bugün olsa izlenmeyecek bir dizi o zaman izlenmiştir ama gereksiz uzatılmıştır. tadında bırakılsa belki bugün hakkında bu kadar gev gev yapılmayacaktı. dönemin kendi çapında komik, saçma ama izlenen dizisi işte. ben tabi çocuktum tüm sezon'u izlediğimi sanmıyorum ama aklımda bayağı detayları kalmış. tabi bunun bir nedeni de tekrar tekrar tvde gösterilmiş olması.
akılda kalan bir diğer karakter mehpare (nedret özbek) 'annem annem' 'hakkım hakkım' deyişleriyle saf, temiz kalpli bir hanımcağız. abisi şoför ali, (yalçın gülhan) yengesi behiye (filiz taçbaş) annesi seher (leman çıdamlı) ile beraber yaşar. hakkı'sını da (nezih tuncay) unutmamak lazım. aşklarına annesi biraz karşı çıksada sonunda evlenirler.
çoğu insanın beğenmediği fakat benim o yıllar çocuk olduğum ve daha sonra hiç izlemediğim için anımsadığımda beni tebessüm ettiren bir dizi. eski mahalle kültürünü, dostluğunu getirir aklıma. dediğim gibi fazla uzun olması ve tekrar tekrar ekranlarda dönmesi biraz sıkmış olabilir.
ayrıca tam 4 kanal gezmiş bir dizidir. kanal 6'da başlayıp atv, kanal d ve star tv'ye geçmiş ve orada noktalanmıştır.
devamını gör...
korkuyu beklerken
oğuz atay'ın ilk kez 1975 yılında basılan öykü kitabıdır.
2020 yılında 56. baskısını yapmış kitap. oğuz atay'ı okumaya başlamak için ilk tercih bu kitap olmalı bence.
bu kitaptaki kısa öykülerle oğuz atay'ın diline aşinalık kazanan okur, tutunamayanlar'ı koltuk altında taşımak yerine en derininde hissetmeyi öğrenecektir diye düşünüyorum.
benim en sevdiğim öykü demiryolu hikayecileri oldu.
son söz korkuyu beklerken öyküsünden gelsin o halde;
yalnız kalmaktan korktukça, yalnızlığım artıyor.
2020 yılında 56. baskısını yapmış kitap. oğuz atay'ı okumaya başlamak için ilk tercih bu kitap olmalı bence.
bu kitaptaki kısa öykülerle oğuz atay'ın diline aşinalık kazanan okur, tutunamayanlar'ı koltuk altında taşımak yerine en derininde hissetmeyi öğrenecektir diye düşünüyorum.
benim en sevdiğim öykü demiryolu hikayecileri oldu.
son söz korkuyu beklerken öyküsünden gelsin o halde;
yalnız kalmaktan korktukça, yalnızlığım artıyor.
devamını gör...
ay zalim bir sevgilidir
robert a. heinlein’in muhteşem bilimkurgu eseridir.
eğer tutunamayanlardan biri iseniz, eğer toplumun suç saydığı bir eyleme bulaşmışsanız, eğer asi, isyankar, devrimci ya da her ne iseniz. toplum sizi elbette ki cezalandıracaktır. hayatta kalmanıza izin verirse sizi bir yere kapatması en vicdanlı çözü olarak kabul edilir. ya bir taşla birkaç kuş vurmak? mesela uzay araştırmaları için bir deneme, dünya nüfusunu dengelemek için bir sürgün... ya bu sürgün yeri ay olursa? o zaman ay zalim bir sevgili olur.
ayda kurulan bir koloninin sakinleri dünyadan sürgün edilenlerdir. ve bir süre sonra bu çok da sakin olmayan sakinler kendilerine yapılan bu haksızlığa karşı ayaklanmaya karar verirler. devrimci bir örgüt onları aya sürgüne gönderen ve onları despot bir düzenle yönetme cüretini gösteren dünya yönetimine kafa tutmaya karar verirler ki bu da kanın gövdeyi götürmesi anlamına gelecektir.
bir de yapay zekaya sahip bilgisayar mike’ın bu olaydaki rolü ve tavrı vardır ki insanı derin düşüncelere gark eder.
okumamanız büyük bir kayıp olur.
eğer tutunamayanlardan biri iseniz, eğer toplumun suç saydığı bir eyleme bulaşmışsanız, eğer asi, isyankar, devrimci ya da her ne iseniz. toplum sizi elbette ki cezalandıracaktır. hayatta kalmanıza izin verirse sizi bir yere kapatması en vicdanlı çözü olarak kabul edilir. ya bir taşla birkaç kuş vurmak? mesela uzay araştırmaları için bir deneme, dünya nüfusunu dengelemek için bir sürgün... ya bu sürgün yeri ay olursa? o zaman ay zalim bir sevgili olur.
ayda kurulan bir koloninin sakinleri dünyadan sürgün edilenlerdir. ve bir süre sonra bu çok da sakin olmayan sakinler kendilerine yapılan bu haksızlığa karşı ayaklanmaya karar verirler. devrimci bir örgüt onları aya sürgüne gönderen ve onları despot bir düzenle yönetme cüretini gösteren dünya yönetimine kafa tutmaya karar verirler ki bu da kanın gövdeyi götürmesi anlamına gelecektir.
bir de yapay zekaya sahip bilgisayar mike’ın bu olaydaki rolü ve tavrı vardır ki insanı derin düşüncelere gark eder.
okumamanız büyük bir kayıp olur.
devamını gör...
öz saygın ve birine duyduğun sevgi arasında kalmak
bir ikilem. özsaygıyı seçen uzun vadede de kısa vadede de kazanır. taşıma suyuyla kendini kandıra kandıra değirmen döndürmeye kalkanın ayakları o yolda parçalanır.
devamını gör...
evlilik
son kullanma tarihi çoktan geçmiş,günümüzde ne kutsallığı ne de ciddiyeti kalmış,içi boşalmış müessese.
mutlu olanlar şanslı kesim,istisna.
eşini aldatmayan arkadaşım yoktu ve bundan rahatsızlık duymuyorlardı.çocuk sahibi olmaları da durumu değiştirmiyordu.
doğru insan dediğiniz insanın bambaşka yüzünü görürsünüz yıllar sonra.şaşırırsınız.
işin içine para,hastalık girerse sevgi de biter.çünkü artık senin param benim param başlamıştır.
mutlu olanlar şanslı kesim,istisna.
eşini aldatmayan arkadaşım yoktu ve bundan rahatsızlık duymuyorlardı.çocuk sahibi olmaları da durumu değiştirmiyordu.
doğru insan dediğiniz insanın bambaşka yüzünü görürsünüz yıllar sonra.şaşırırsınız.
işin içine para,hastalık girerse sevgi de biter.çünkü artık senin param benim param başlamıştır.
devamını gör...
online yazarlara abuk sabuk mesaj yazmak
güzel dileklerde bulunan çok tatlı arkaaşlar var sözlükte. hasret kalmışım böyle insanlara. yazanlara teşekkür ediyorum.
devamını gör...
beş saniye kuralı
yere düşen bir yiyeceği 5 sn içinde alıp yiyebileceğimizi söyleyen kural.
dipnotu: 3 saniyemiydi yoksa.
dipnotu 2: üflemeden yemeyin.
dipnotu: 3 saniyemiydi yoksa.
dipnotu 2: üflemeden yemeyin.
devamını gör...
vallahi sizi 15 temmuz'dan beter yaparız
içişleri bakanı süleyman soylu'nun chp grup başkanvekili engin altay’ın recep tayyip erdoğan ile ilgili söylemlerine ilişkin söylediği söz.
içişleri bakanı süleyman soylu, chp grup başkanvekili engin altay'ın bir televizyon kanalında cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan'a yönelik söylemlerine sert tepki gösterdi.
soylu, twitter'dan yaptığı paylaşımda, "tarih fukarası, cahil... siyasete, demokrasiye, millete inanmayan, hâlâ darbeyi iktidar aracı gören zavallılar... ‘menderes'in sonunu erdoğan'a yakıştırmak...’ vallahi sizi, 15 temmuz'dan beter yaparız..." dedi.
buradan
içişleri bakanı süleyman soylu, chp grup başkanvekili engin altay'ın bir televizyon kanalında cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan'a yönelik söylemlerine sert tepki gösterdi.
soylu, twitter'dan yaptığı paylaşımda, "tarih fukarası, cahil... siyasete, demokrasiye, millete inanmayan, hâlâ darbeyi iktidar aracı gören zavallılar... ‘menderes'in sonunu erdoğan'a yakıştırmak...’ vallahi sizi, 15 temmuz'dan beter yaparız..." dedi.
buradan
devamını gör...
ne öldürür ne ondurur
ne iyi ne kötü anlamda hayatınıza hiçbir katkısı ve zararı bulunmayan, iyi olma ile kötü olma arasında nötr olma anlamına gelen atasözü.
devamını gör...

