kadınların da tuvaletini yaptığı gerçeği
bilim dünyasını şoka sokan iddiadır. bu tarz teorileri kanıt, belge olmaksızın sunmak inandırıcılığına zarar vermektedir.
devamını gör...
simit unu
simitçilerin, simit yaptığı un çeşidi. fırıncıların aksine simitçilerin simidi, simit unundan yapılıyor. fırıncıların simidi ise ekmeklik undan yapılıyor.
devamını gör...
#anneyeneoldu
twitter'da bir veteriner hekim tarafından başlatılan tag.
herifin biri, 6 tane yavrusu olan köpeği yavrularının yanından alıyor. boynuna ip bağlayıp arabaya bindiriyor 1 saat boyunca bir yere götürüyor. tecavüz mü ediyor, işkence mi ediyor bilinmiyor.
bunu fark eden bir veteriner hekim, o herifin hayvana ne yaptığının aydınlatılması için twitter’dan bu şekilde bir tag açıyor ve insanların bu taga destek olmasını istiyor.
taga destek olmak istiyorsanız kesinlikle küfür etmemeniz gerekiyormuş, çünkü hayvana ne olduğu bilinmiyor.
ekşi'den alıntı
veteriner hekimin paylaştığı video;
twitter kullanan arkadaşlar mümkün mertebe destek olsunlar lütfen.
edit: annenin yanına gitmişler bugün. anneden örnek alınmış ve ankara üniversitesi veteriner fakültesi'nden sonuç bekleniyormuş.
şu anda da dobida kanalı canlı yayında.
herifin biri, 6 tane yavrusu olan köpeği yavrularının yanından alıyor. boynuna ip bağlayıp arabaya bindiriyor 1 saat boyunca bir yere götürüyor. tecavüz mü ediyor, işkence mi ediyor bilinmiyor.
bunu fark eden bir veteriner hekim, o herifin hayvana ne yaptığının aydınlatılması için twitter’dan bu şekilde bir tag açıyor ve insanların bu taga destek olmasını istiyor.
taga destek olmak istiyorsanız kesinlikle küfür etmemeniz gerekiyormuş, çünkü hayvana ne olduğu bilinmiyor.
ekşi'den alıntı
veteriner hekimin paylaştığı video;
twitter kullanan arkadaşlar mümkün mertebe destek olsunlar lütfen.
edit: annenin yanına gitmişler bugün. anneden örnek alınmış ve ankara üniversitesi veteriner fakültesi'nden sonuç bekleniyormuş.
şu anda da dobida kanalı canlı yayında.
devamını gör...
nickaltı kilitleme hakkı
sansürdür. karşıyım.
devamını gör...
babayla olan ilişki
sırasıyla; "taklit"*, "tenkit"* ve "takdir"* kavramları ile ilerlemesi muhtemel ilişki.
(bkz: kendimden biliyorum)
(bkz: kendimden biliyorum)
devamını gör...
napalm bombası
1 kasım 1955 başlayan 15 mayıs 1975'e kadar 21 yıl süre, savaşın uzaması sebebiyle, iç kamuoyu baskılarına dayanamayan amerikanın, savaşı bir an önce bitirme çabası ile vietnam savaşında kullandığı bombadır. tarihte kullanılan en acımasız kimyasal silahlardan biridir. su 100 c* derecede fokurdar arkadaşlar....bu jel üzerinize düştüğünde en az 800 derece sıcaklık üretir.
düşünün ki saçlarınız deriniz giysilerinize uçaklarla püskürtülmüş ve 800 derecelik sıcaklıkla ile yanıyorsunuz...ağrı, yanık, bilinç kaybı, boğulma, ve ani ölümlere neden olur....
doğrudan üzerinize gelmediğini düşünün havada ki oksijende olsun ve bu havayı ciğerlerinize aldığınızı düşünün... en iyi ihtimalle aniden ölürsünüz...en kötü ihtimalle dumana maruz kalma ve karbon monoksit zehirlenmesine maruz kalabilirsiniz.
''
''
fotoğraftaki kız çocuğunun çırılçıplak koşmasının sebebi atılan ilaç tarafından cayır cayır yanıyor olmasıdır. üzerindeki kıyafetleri atan çocuğun halen kimyasal yanmaya uğradığı yüzündeki acıdan, ellerini açtığı çaresizlikten belli oluyor.
kız yakın zamanda istanbula geldi yanıkları için tedavi olmak amacıyla www.ntv.com.tr/yasam/napalm...
abd 20 yıl süren vietnam savaşında 400.000 ton napalm bombası kullanmıştır. vietnam halkının% 60'ı beşinci derece yanık oluştu.
yani 5. derece demek kemiğe kadar yanmak demek arkadaşlar.
böyle bir zalimlik yok!
''
''
düşünün ki saçlarınız deriniz giysilerinize uçaklarla püskürtülmüş ve 800 derecelik sıcaklıkla ile yanıyorsunuz...ağrı, yanık, bilinç kaybı, boğulma, ve ani ölümlere neden olur....
doğrudan üzerinize gelmediğini düşünün havada ki oksijende olsun ve bu havayı ciğerlerinize aldığınızı düşünün... en iyi ihtimalle aniden ölürsünüz...en kötü ihtimalle dumana maruz kalma ve karbon monoksit zehirlenmesine maruz kalabilirsiniz.
''
''fotoğraftaki kız çocuğunun çırılçıplak koşmasının sebebi atılan ilaç tarafından cayır cayır yanıyor olmasıdır. üzerindeki kıyafetleri atan çocuğun halen kimyasal yanmaya uğradığı yüzündeki acıdan, ellerini açtığı çaresizlikten belli oluyor.
kız yakın zamanda istanbula geldi yanıkları için tedavi olmak amacıyla www.ntv.com.tr/yasam/napalm...
abd 20 yıl süren vietnam savaşında 400.000 ton napalm bombası kullanmıştır. vietnam halkının% 60'ı beşinci derece yanık oluştu.
yani 5. derece demek kemiğe kadar yanmak demek arkadaşlar.
böyle bir zalimlik yok!
''
''
devamını gör...
geçti bor'un pazarı sür eşeği niğde'ye
orada vakit kaybetme bir de niğde'yi dene.oralar da güzeldir diyor.
devamını gör...
eğitim hayatında alınmış en düşük sınav notu
lise 3ün ikinci döneminde sayısaldan eşit ağırlığa geçeceğim için artık umursamadığım kimya sınavından aldığım nottur. sayısal değeri 7dir efendim. evet 100 üzerinden 7. ama almamın asıl nedeni konuları bilmemem değil (bkz: cristiano ronaldo)yu çok sevmemdir.
devamını gör...
sapıklarla baş etme yöntemleri
sapık. eski sevgililerinin fotoğrafını atıyorum yazmış utanmadan. sapık.
devamını gör...
medeniyete canavar diyen marş
istiklal marşımız bizzat 'türk' milletine ithaf edilerek yazılmıştır. her bir mısrasında milli duygular en güzel şekilde işlenmiştir.
kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!
cânı, cânânı, bütün varımı alsın da hudâ,
etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ
yukarıdaki kıtalardan da açıkça belli bence bunu tartışmaya açmak abest ve hoş değil.mesela bu mısrada şöyle diyor : 'garb’ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar' yani batının bizim ufkumuzu ,bağımsızlığımızı kısıtlamaya çalışmasından bahsetmiş mehmet akif daha sonraki mısrada ise batı medeniyetlerinin rezilliklerini şöyle dışa vurmuş:"medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar? yani sözde medeni olan batılıları gayet güzel yermiş.lütfen milli değerlerimizin kıymetini bilelim ,mehmet akifinde dediği gibi allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmasın.
kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!
cânı, cânânı, bütün varımı alsın da hudâ,
etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ
yukarıdaki kıtalardan da açıkça belli bence bunu tartışmaya açmak abest ve hoş değil.mesela bu mısrada şöyle diyor : 'garb’ın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar' yani batının bizim ufkumuzu ,bağımsızlığımızı kısıtlamaya çalışmasından bahsetmiş mehmet akif daha sonraki mısrada ise batı medeniyetlerinin rezilliklerini şöyle dışa vurmuş:"medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar? yani sözde medeni olan batılıları gayet güzel yermiş.lütfen milli değerlerimizin kıymetini bilelim ,mehmet akifinde dediği gibi allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmasın.
devamını gör...
5 yıl önce sıradan olup şimdi lüks olan şeyler
tuvalet kağıdı,pringles,sucuk,peynir,zeytin yağ ve aklıma gelmeyen bir sürü üründür.
devamını gör...
salça
ev yapımı olanını yedikten sonra bir daha asla fabrikasyon olanını beğenmeyeceğinız ve ikisi arasındaki bariz lezzet farkını anlayacağınız gıda maddesi türü.
devamını gör...
flörte başlarken yapılan hatalar
flörte başlamak.
devamını gör...
özlem duygusuyla baş edemeyince hırçınlaşmak
duygularını ve tepkilerini kontrol edememe halidir. zaman zaman bende bunu yaşarım. çok seversen kırılırsın çok özlersen bu duyguyla başedemeyip kırarsın. insanın doğası gereği bu tarz duygu yoğunluğu yaşaması çok olası. yadırgamıyorum.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
ölüm nedir?
“bilmiyoruz ve bilemeyeceğiz”
alman fizyolog emil du bois-reymond’un, insanın sınırlı bir varlık oluşunu ifade ettiği düşünülen bu sözü, zannediyorum ölüm başlığında eğreti durmayacaktır. her canlının deneyimlediği fakat deneyimini paylaşamadığı ölümün ne olduğuna dair yığınla söz sarf etmiş insanoğlu. sadece ne olduğunu bilmek mi istemiş de ölüm hakkında bunca bilgi ( bilgisizlik) sahibi olmuş yoksa onu yenmek arzusuyla mı sorgulamış? eminim bazıları, sadece, sevdiklerine onu yakıştıramadıkları için sormuş ve sorgulamıştır. elbette kimisi de korkudan. farklı sebepler de muhakkak var.
ölümün engellenemez, anlaşılamaz, güç yetirilemez doğasına rağmen ona çare arayan, bulma ümidi her nesille birlikte yenilenen fakat her seferinde hayal kırıklığına uğrayan; bunun yanında mevcuttan bir miktar daha uzun yaşayabilmenin çeşitli yollarına erişen insanoğlu çarenin yerine koyabileceği bir kelimenin denizinde hayat sürmeye devam etmiş: teselli.
bazen bağrımıza bastığımız bir taş olmuş teselli. bazen o taşı eritecek kadar yanmış da sineler, gönlümüzden gözlerimize bir yol bulup yaş olmuş teselli. kimini bir sükûtun yalnızlığına dost kılmış, kimini kimine kardeş eylemiş.
avunmuşuz takdiri ilahi diyerek, çıra gibi yanmışız da elimizden bir şey gelmemiş. kalan sağlar bizim olmuş da gidenlerin tebessümünü gökyüzüne yakıştırmışız. ağıtlarımız dinmiş bir süre sonra, matemlerimiz boynu bükük bir kuş gibi sus pus etmiş bizi. büyütmüş bizi ölüm, kimimiz adam, kimimiz asi. ne desem az, ne desem merhem olmaz. sanırım kader demenin vakti geldi.
ölümü bir tür yok oluş olarak tanımlayanlar da olmuş onu yepyeni bir hayatın başlangıcı olarak tanımlayanlar da. yaşamsal faaliyetlerimizin hepsinin son bulması ise genelin kabulü. elbette bu kabul biyolojik ölüme dair; psikolojik olanı da var çünkü. “ne tuhaf, ölüm korkusunun izine dahi rastlamıyorum kalbimde” gibi bir söz sarf eden biri içinse sanıyorum yaşam gibi ölüm de hayatın bir parçası ve doğal bir gerçeklik anlamı taşıyor.
ölüm hakkında rastladığım sözlerden birinde şöyle diyor: “ölüm olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık.” bu söze katılıyor ve bu bahsi burada kapatıyorum zira ölesim gelebilir.
“bilmiyoruz ve bilemeyeceğiz”
alman fizyolog emil du bois-reymond’un, insanın sınırlı bir varlık oluşunu ifade ettiği düşünülen bu sözü, zannediyorum ölüm başlığında eğreti durmayacaktır. her canlının deneyimlediği fakat deneyimini paylaşamadığı ölümün ne olduğuna dair yığınla söz sarf etmiş insanoğlu. sadece ne olduğunu bilmek mi istemiş de ölüm hakkında bunca bilgi ( bilgisizlik) sahibi olmuş yoksa onu yenmek arzusuyla mı sorgulamış? eminim bazıları, sadece, sevdiklerine onu yakıştıramadıkları için sormuş ve sorgulamıştır. elbette kimisi de korkudan. farklı sebepler de muhakkak var.
ölümün engellenemez, anlaşılamaz, güç yetirilemez doğasına rağmen ona çare arayan, bulma ümidi her nesille birlikte yenilenen fakat her seferinde hayal kırıklığına uğrayan; bunun yanında mevcuttan bir miktar daha uzun yaşayabilmenin çeşitli yollarına erişen insanoğlu çarenin yerine koyabileceği bir kelimenin denizinde hayat sürmeye devam etmiş: teselli.
bazen bağrımıza bastığımız bir taş olmuş teselli. bazen o taşı eritecek kadar yanmış da sineler, gönlümüzden gözlerimize bir yol bulup yaş olmuş teselli. kimini bir sükûtun yalnızlığına dost kılmış, kimini kimine kardeş eylemiş.
avunmuşuz takdiri ilahi diyerek, çıra gibi yanmışız da elimizden bir şey gelmemiş. kalan sağlar bizim olmuş da gidenlerin tebessümünü gökyüzüne yakıştırmışız. ağıtlarımız dinmiş bir süre sonra, matemlerimiz boynu bükük bir kuş gibi sus pus etmiş bizi. büyütmüş bizi ölüm, kimimiz adam, kimimiz asi. ne desem az, ne desem merhem olmaz. sanırım kader demenin vakti geldi.
ölümü bir tür yok oluş olarak tanımlayanlar da olmuş onu yepyeni bir hayatın başlangıcı olarak tanımlayanlar da. yaşamsal faaliyetlerimizin hepsinin son bulması ise genelin kabulü. elbette bu kabul biyolojik ölüme dair; psikolojik olanı da var çünkü. “ne tuhaf, ölüm korkusunun izine dahi rastlamıyorum kalbimde” gibi bir söz sarf eden biri içinse sanıyorum yaşam gibi ölüm de hayatın bir parçası ve doğal bir gerçeklik anlamı taşıyor.
ölüm hakkında rastladığım sözlerden birinde şöyle diyor: “ölüm olmasaydı, onu icat etmek zorunda kalırdık.” bu söze katılıyor ve bu bahsi burada kapatıyorum zira ölesim gelebilir.
devamını gör...
almanya’dan oğlum gelecek daireyi boşaltın
kontratı gözüne tutup, sektiri çekmeniz gereken ev sahibidir.
parayı düzenli ödedikten sonra sıkıntı yok.
kaldı ki mahkemelik olsan bile seni evden çıkarması 6 aydan az sürmez.
parayı düzenli ödedikten sonra sıkıntı yok.
kaldı ki mahkemelik olsan bile seni evden çıkarması 6 aydan az sürmez.
devamını gör...
jon jones
19 temmuz 1987 doğumlu karışık dövüş sanatları sporcusudur. jon jones tum zamanların en iyi dövüşçüleri listesinde her zaman ilk sıralarda gelmiş ufc (organizasyon) nin ise pound for pound olarak gelmiş geçmiş en iyi dövüşçüsü listesinde uzun zaman ilk sıradaydı. ta ki khabib nurmagemedov un iki hafta önce tepeye geçene kadar.
jon jones tanrı vergisi müthiş bir dövüş zekasına sahip hem yerde hem ayakta kusursuz bir dövüşçüdür. dirsek vuruşları zamanlaması güreş i ground and pound (rakibe yerde saldırmak) u olağanüstü derecededir. kişilik olarak zerre sevmesem de öyle iyi bir dövüşçüdur ki maçlara doğru düzgün hazırlanmadan rakiplerini bok çuvalı gibi yerden yere vurmasi insanı hayrete düşüren cinsten.
defalarca doping kullanmaktan yakalanmış dövüşlerden men edilmiş reelde kokain partilerinde kendini harcamış ve hapis cezası almıştır.
öyle bir potansiyel vardır ki rakipleri onun seviyesine gelmek için hayatını antrenmanda geçirirken jon jones boktan bir hayatla maçlarda rakiplerini kelimenin tam anlamıyla ezer.
kendisinden tiksinirim ama korkunç bir dövüşçüdur.
jon jones tanrı vergisi müthiş bir dövüş zekasına sahip hem yerde hem ayakta kusursuz bir dövüşçüdür. dirsek vuruşları zamanlaması güreş i ground and pound (rakibe yerde saldırmak) u olağanüstü derecededir. kişilik olarak zerre sevmesem de öyle iyi bir dövüşçüdur ki maçlara doğru düzgün hazırlanmadan rakiplerini bok çuvalı gibi yerden yere vurmasi insanı hayrete düşüren cinsten.
defalarca doping kullanmaktan yakalanmış dövüşlerden men edilmiş reelde kokain partilerinde kendini harcamış ve hapis cezası almıştır.
öyle bir potansiyel vardır ki rakipleri onun seviyesine gelmek için hayatını antrenmanda geçirirken jon jones boktan bir hayatla maçlarda rakiplerini kelimenin tam anlamıyla ezer.
kendisinden tiksinirim ama korkunç bir dövüşçüdur.
devamını gör...
800 tanım girdikten sonra yazmayı bırakan yazar
o kadar kısa sürede 800 tanım girebilmeyi başardıktan sonra dinlenmeyi hakettiğini düşündüğüm yazardır..
devamını gör...
erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular
orsalesta anafor'un sorduğu #618058
sulu sepken'in cevapladığı #618607 başlık.
şok oldum resmen! böyle iki güzel tanımla karşılaşacağım aklımın ucundan geçmemişti!
sulu sepken'in cevapladığı #618607 başlık.
şok oldum resmen! böyle iki güzel tanımla karşılaşacağım aklımın ucundan geçmemişti!
devamını gör...
