akış sekmesine sefir aramakta olan konsey, bana ulaştılar ama yok dedim.
başlık açmak bazen çok yorucu oluyor çünkü.

bir de yoldaş diye bi baronu varmış bu konseyin, tapınakçılarla yatıp kalkıyomuş, valla.
benden duymadınız.
devamını gör...

galeano muhalif bir yazar, hem de en ateşlisinden. galeano aynı zamanda uzlaşma bilmeyen bir yazar. onu ikna etmek mümkün değil. dik başlı. karşı çıkmaya karar verdiyse birine ya da bir şeye karşısında durmak mümkün değil. ne korku tanıyor ne de aman dileyene merhamet ediyor. galeano acımasız bir muhalif. ama bilenmesi gereken nokta şu ki galeano saçmasapan ideolojik düşünceler ya da siyasi çekişmeler peşinde değil. onun derdi bambaşka.

galeano, zulmetme heveslilerinin karşısında ama sadece kendin kanından olanlara yapılan zulmün değil genel anlamda zulüm kavramının karşısında. latin amerika’yı yerle yeksan eden barbar ispanyol be portekizlilerin de karşısında, bir zamanların mazlumu şimdinin zalimi yahudilerin de karşısında onlara zamanında zulmeden nazilerin de. doğaya işkenceyi yetenek bilen, hayvanları kendinden aşağı gören insanın da karşısında; insanları ezen, onları süründüren tanrılarında karşısında. sömürülen kara kıtanın, fakirlerin, zavallıların, kadınların, çocukların, bitkilerin, böceklerin, madencilerin, hayvanların yanında galeano.

galeano, zamanın ruhu. galeano, gezegenin vicdanı. galeano bir yazardan çok fazlası, o bizim abimiz, kardeşimiz, babamız, canımız, ciğerimiz. bizim yerimize acı çeken bir yalvaç o.
devamını gör...

birden fazla diziyi haftanın belirli günlerinde televizyondan izleyen insanların, birden fazla kitabı haftanın belirli günlerinde okumama şaşırmalarına anlam veremeyişim.
devamını gör...

kariyerine ilk önce black metal yaparak başlayan ve sonrasında death metal yapmaya karar veren polonyalı death metal grubudur. 1991 yılında kurulmuştur aynı zamanda. yine geniş tarihi olan bir gruptur. grupta zaman zaman ayrılıklar yaşanmıştır çünkü bazı anlaşmazlıklar olmuştur. grupta kalan şu an tek isim nergal’dir. grup zamanında öyle güzel şarkılar yapmış ki black metalden vazgeçip death metal yapmaları bile göze batmamış. hayranları behemoth’u hiçbir zaman bırakmamışlar.

yalnız azizim grubun aşırı güzel albümleri var, her birisi adeta el emeği göz nuru gibi. grubun müzisyenleri profesyonel olunca haliyle albüm yaparken de ince eleyip sık dokumuşlar. misal bazı albümleri şöyledir; the satanist, demigod, the apostasy, ı loved you at your darkest, chaotica-the essence of the underworld, demonica gibi gibi. daha bir sürü albümü var fakat ilk aklıma gelenler bunlar. çünkü bu albümler metal dünyasında ses getiren behemoth albümleridir.

gruptan çok ayrılanlar olmuş zaten black metalden death metale kaymalarının sebebi de budur kanımca. ilk başta sağlam ekiple başlayıp ekip dağılınca grup da amacının dışına çıkmış oldu. yalnız bu grubun verdiği her konserde muhakkak olaylar olurmuş hayranları biraz sayko tipler galiba. gerçi hangi metalci sayko değil ki kendimi de dahil ediyorum bu duruma ne yazık ki. * neyse derinlere inmeyelim yoksa çıkamayız.

grubun şarkı sözleri de satanizm ve thelema üzerine kuruluymuş bundan sebeple konserlerinde değişik makyaj yapıp değişik kıyafetlerle gösteri yaparlarmış adeta. canlı canlı izlemek ne şahane olurdu onları dimi? var bi hayalimiz işte. saygılar sevgiler bu amcalara benden. *
devamını gör...

türkçe karşılığı kelime anlamı olarak kuzeyli olan sözcük.

genel olarak kuzeyi çağrıştırıyor olsa da aslen iskandinav ülkelerini ve bu ülkelerin halkları başta olmak üzere kültür ve mitoloji gibi unsurlarını betimlemek için kullanılır.

nordik ülkeleri veya nordik ülkeler gibi...

ayrıca çok sevdiğim bir yazar tarafından açılmasıyla beni onore eden başlıktır efenim.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bal yemek.
bir sürü tüylü uçan böcek yapışkan ve iştah açıcı olmayan bir yuvaya nerden çıkardıkları belli olmayan sarı, yapışkan bir madde bırakıyo ve gidip yiyosun. neeeyse ki, balın yenilebilir ve sağlıklı bir madde olduğu ögretisiyle büyümüşüz. aksi halde şahsen ben ağzıma sürmezdim.
devamını gör...

en sevdiğim bilimsel terimlerden biridir. tanımını elimden geldiğince yapacağım. hatam olursa affola. uyarılarla elbette ekleme, çıkarma yapılır, gerekirse tanım silinir.
mitokondrilerimizin içinde bulunan bir genetik dnadır. mtdna* olarak da bilinir. zaten bu, bahsi geçen terimin kısaltılmış hali gibi bir şeydir. bu dna, anneden çocuğa geçer, erkekten aktarılmaz. erkek için de buna benzer y kromozomu ademi vardır. bahsettiğim şey ikisi için de geçerlidir. biri sadece babadan çocuğa, diğeri ise sadece anneden çocuğa geçmektedir.
bu dna takip edilerek en eski anne- havva- tespit edilebilir. elbette buradan kasıt dini bir şahsiyet olan havva değildir. bilimsel olarak bunu savunmak da abesle iştigaldir. yine de çok güzel bir bilimsel espri olduğunu düşünüyorum, çok tatlı değil mi :)
bu dna takip edilerek geçmişe doğru gidilerek tam olarak bilinmese de ilk annenin 99.000 ile 234.000 yıl önce yaşamış olduğu düşünülüyor. bakın; bu, ilk insandır demiyorum. sonuçta bilinen bu dnadan önce de muhakkak başka anneler vardı, bir şekilde soyu yok oldu, evrim aşamasında elendi, bize kadar gelmedi.
devamını gör...

"baba hangi kanal bu? "

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

birçok ülkeyle beraber istanbul'da imzalandığı için adı istanbul sözleşmesi olan sözleşmeden, ilk imzalayıp parlamentoda onaylayan devlet iken çekildik.
sözleşmeyi feshettik.
fıkra bu kadar.
devamını gör...

zorlamayın
zamanı gelmemiştir
gelince o sizi bulur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

"geleneksel olarak, halihazırda okuyan öğrencilerinin tümünü kızların oluşturduğu ve kadınlara pozitif ayrımcılık uygulayan bu eğitim kurumlarına genel olarak 'kadın üniversitesi' deniliyor.

japonya'daki 800'ün üzerindeki üniversitenin 80 tanesi bu şekilde kurulmuş.

1871'de meiji restorasyonu sırasında batı'ya gönderilen üç kız öğrenciden biri olan umeko tsuda'nın 1900 yılında japonya'ya geri döndüğünde tokyo'da kurduğu, ingilizce eğitim veren özel tsuda üniversitesi de bu tür kadın üniversitelerinden biri.

ancak o dönemin şartları gereği seçme ve seçilme hakkı başta olmak üzere pek çok haktan mahrum olan japon kadınlar için tsuda'nın öngördüğü eğitim modeli, 'zarif, her istenileni yapan ve kibar kadınlar' yetiştirmekti.


ülkenin en eski kadın üniversitesi olan tokyo'daki ochanomizu üniversitesi, times higher education'ın 2019 yılı için yaptığı sıralamada dünyadaki ilk 1000 üniversite arasında yer almasa da, japonya sıralamasında 25'incilik ile en başarılı kadın üniversitesi olarak ortaya çıkıyor.

bir başka kadın üniversitesi olan yine tokyo'daki showa kadın üniversitesi, öğrenci sayısı giderek azaldığı için kampüsünü liselere ve üniversitelere kiraya veriyor".buradan
devamını gör...

fazlasıyla ağır bir ceza almış yazar. tamam tanımlarını beğenmediğim ama ilgi çekici bulduğum, ''dur bakalım lan ne saçmalamış yine'' dediğim ve arada güldüren zararsız bir arkadaşımızdı.
üstelik tanımlarını da iade etmemişsiniz adama. her akil yazarın eleştireceği bir uçurulma hadisesi olmuş.
devamını gör...

rüyanı kontrol edebilme ve şekillendirebilme durumudur. rüyasını kontrol edebilen insanların hayallerini gerçekleştirmekte daha başarılı olduğunu duymuştum. 'rüyasını kontrol edebilen hayatını kontrol edebilir.' tarzı bir söz var hatta.
devamını gör...

bu kadar basit bizleri mutlu etmek işte. zoru oynamaktan yorulduk.
devamını gör...

if you are second, you are only the first in a long line of losers.
devamını gör...

sigortası olmayan, işsiz ve gelir testi yaptırmayan türk vatandaşının hanesine her ay yazılan 2021 yılı genel sağlık sigortası borç miktarı. ne iş yaptığı bilinmeyen tüik'in verilerine göre %10un üzerine çıkartılmayan enflasyon miktarı istatistiğini, 2020 yılına göre gelen %22lik zamla tek başına çökerten gss haracı saçmalığıdır. "vermezsen sağlını çizerim bak" denmektedir ve değnekçilikten hiçbir farkı yoktur.
devamını gör...

günaydın sözlük!

24 saat sonra bile olsa o çorbaya kavuştum, mercimeği yaratan allaha bin şükürler olsun.*
instagram gibi yapacam burayı, bi sabah çay bi sabah çorba!

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

evet konuşunca hep bir şeyler olur malesef. kişi hür ve özgür olmayınca susuyor mecburen.
hani bir ara vardı gündem olan ' hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu' gibi .
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim