yaş ilerledikçe azalan şeyler
zeka azalır dediğim başlıktır.. gençken zekisindir. yaşlandıkça akıllanırsın.
devamını gör...
malum yazar
herkes kan görmüş vampir gibi şu an. kaos yok abicim kaç gündür sözlükte. millet kana susadı tabii. mahlasını söyle de hücum edelim madem ben de merak ettim.
devamını gör...
spora başlayıp kilo almak
üstteki yazar arkadaşın da dediği gibi zaten spor yapıyorum yesem de bir şey olmaz eritirim diyerek daha fazla yemek yiyor olabilirsiniz.
ya da bir doktora görünmenin iyi olabileceğini tavsiye edebileceğim başlıktır.
ya da bir doktora görünmenin iyi olabileceğini tavsiye edebileceğim başlıktır.
devamını gör...
258 aydır konuşulan kızın sana layık değilim demesi
siz hesaplamayın 258 ay, 21,5 yıl yapıyor. 10 yaşında başlasalar konuşmaya şu an 31,5 yaşındalar.
(bkz: hesaplayan adamlar)
(bkz: hesaplayan adamlar)
devamını gör...
gece vakti çalan telefon
62 kez aranmak bu saatte??? peki ona ne diyoruz?
devamını gör...
eğer seni sevseydi
eğer seni sevseydi bilirdin... sevmek en çok da dinlemektir, bunu asla unutma. çoğu zaman biz erkekler hani çoğu şeyi hatırlamayız ya, bir erkek olarak şunu itiraf edebilirim ki unutup unutmamak benim için kim ile alakalı olduğuna bağlı. mesela hala unutmam ilk aşık olduğum ve reddedildiğim kızın 5 hazirandaki doğum gününü, hiç anlamasamda ikizler burcu oluşunu falan filan...
kısacası eğer seni sevseydi bilirdin... tabi ki hiç kuşku yok sevmek yanılgıya açık bir duygudur. sevdiğini zannederken de sevildiğini zannederken de yanılabilirsin, ama asla unutma sevgisizlik yanılgıya açık değildir. en ufak bir şüphen varsa sevgisizliğe dair; kendini kandırma o şüphe gerçekliğin bizzat kendisi.
kısacası eğer seni sevseydi bilirdin... tabi ki hiç kuşku yok sevmek yanılgıya açık bir duygudur. sevdiğini zannederken de sevildiğini zannederken de yanılabilirsin, ama asla unutma sevgisizlik yanılgıya açık değildir. en ufak bir şüphen varsa sevgisizliğe dair; kendini kandırma o şüphe gerçekliğin bizzat kendisi.
devamını gör...
ekşi sözlük'ün normal sözlük'ü bitirme operasyonu
benjaminin bütün yazarları demokrasi nöbetine beklediği operasyon. bize işlemez portakallarla kafalarını yararız onların*!!!
devamını gör...
ikiru
dizi tadında izlediğim filmdir. böyle iç gıcıklayıcı derecede güzel filmleri parça parça zamana yayarak izlemeyi seviyorum. henüz bitirmedim.
filmin en sevdiğim yönü ise içerdiği büyüklü küçüklü konuların evrenselliği gibi görünüyor. bu büyüklü küçüklü konuların aslında tek bir noktada birleştiği zaten filmin sonuna gelmeden kolaylıkla anlaşılabilir.
modern yaşam/şehir yaşamının insan ilişkilerine ve iletişimlerine yansımaları olarak anladım ben az önce bahsettiğim tek noktayı. böyle söyleyince de çok akademik oldu. *
spoiler vermeden nasıl anlatırım diye adeta kızgın kumlara çıplak ayak basan tatilci gibi bir o ayağımı bir bu ayağımı kaldırarak dans eder gibi anlattım filmi.
şahsiyet'i izleyen herkes agah beyoğlu ile kanji watanabe arasındaki benzerlikleri görecektir. amaçlarının benzerlikleri farklı olsa da süreçleri benzer görünüyor.
bir de filmin en hoşuma giden taraflarından biri japon kadınların belediye binasına şikayet için gittikleri sahne. o sahnede tüm memurlar kadınları birbirlerine yönlendirerek adeta onlara bir yıldırma politikası uygularlar. en son birisi boş bir güzelleme yaparak kadınlara boş vaatler verip gönderir. sahneyi izlerken aynen şöyle düşündüm bürokrasi denilen saçmalık her yerde aynıymış.
filmin en sevdiğim yönü ise içerdiği büyüklü küçüklü konuların evrenselliği gibi görünüyor. bu büyüklü küçüklü konuların aslında tek bir noktada birleştiği zaten filmin sonuna gelmeden kolaylıkla anlaşılabilir.
modern yaşam/şehir yaşamının insan ilişkilerine ve iletişimlerine yansımaları olarak anladım ben az önce bahsettiğim tek noktayı. böyle söyleyince de çok akademik oldu. *
spoiler vermeden nasıl anlatırım diye adeta kızgın kumlara çıplak ayak basan tatilci gibi bir o ayağımı bir bu ayağımı kaldırarak dans eder gibi anlattım filmi.
şahsiyet'i izleyen herkes agah beyoğlu ile kanji watanabe arasındaki benzerlikleri görecektir. amaçlarının benzerlikleri farklı olsa da süreçleri benzer görünüyor.
bir de filmin en hoşuma giden taraflarından biri japon kadınların belediye binasına şikayet için gittikleri sahne. o sahnede tüm memurlar kadınları birbirlerine yönlendirerek adeta onlara bir yıldırma politikası uygularlar. en son birisi boş bir güzelleme yaparak kadınlara boş vaatler verip gönderir. sahneyi izlerken aynen şöyle düşündüm bürokrasi denilen saçmalık her yerde aynıymış.
devamını gör...
taze çekilmiş kahve kokusu
kurukahveci ihsan efendi ile kurukahveci mehmet efendi dükkanlarından yayılan, eminönü tahmis sokak'ta doya doya içinize çekebileceğiniz kokudur. siz yine de salgının geçmesini bekleyin derin derin koklamak için.
devamını gör...
özünde iyi bir insan
özünde kötü insan yoktur. aklınıza gelebilecek en serefsiz * insan dahi özünde iyidir. öz, ruhtur. davranışların da ruhla iyilik, kötülük anlamında pek bir bağlantısı yoktur.
devamını gör...
e-kitap okumak
telefonuma e-pub kitapları açan bir uygulama indirdim, sayfa rengi falan da seçilebiliyor.uzun zaman okunmayıp tekrar okunmaya başlandığında bile kalınan sayfadan okumaya devam etme imkanı sunuyor. önemli bulunan yerleri vurgulama adına renk renk kalem seçenekleri mevcut. ve telefonun ışığı sayesinde odada elektrik tasarrufu da mümkün oluyor.
dezavantajları ise, gelen herhangi bir bildirim ya da mesaj dikkati dağıtabiliyor. ya da telefonu şarj etme imkanı yoksa kitap yarıda kalabiliyor.kitap kokusu kitaba dokunmak falan gibi durumları romantize ediyoruz. insan konfor alanından çıkmamak için bazen değişime direnebiliyor ama, e-kitap olayı dünyanın çölleşme gerçeğiyle yüzleştiği şu dönemde kağıt israf edilmemesi açısından da değerli bir adım.benim de bu konuda kafam karışık gerçekten.tek bildiğim okumanın çok güzel bir beceri ve eylem olduğu.
dezavantajları ise, gelen herhangi bir bildirim ya da mesaj dikkati dağıtabiliyor. ya da telefonu şarj etme imkanı yoksa kitap yarıda kalabiliyor.kitap kokusu kitaba dokunmak falan gibi durumları romantize ediyoruz. insan konfor alanından çıkmamak için bazen değişime direnebiliyor ama, e-kitap olayı dünyanın çölleşme gerçeğiyle yüzleştiği şu dönemde kağıt israf edilmemesi açısından da değerli bir adım.benim de bu konuda kafam karışık gerçekten.tek bildiğim okumanın çok güzel bir beceri ve eylem olduğu.
devamını gör...
itici gelen hitap şekilleri
yavrum
güzelim
kızım
bebeğim
güzelim
kızım
bebeğim
devamını gör...
erkeklerin regl olması durumunda yaşanabilecekler
"aga her yerim şiş şiş."
devamını gör...
2022'de kpss'ye gireceklere tavsiyeler
yine öngörü ile karşınızdayım.
2022 kpss cok önemli
3600 ek gösterge %100 2022 kasima çıkacak neden mi meclis ekimde aciliyor ve o ay bütçe görüşmesi falan oluyor. bu ne demek binlerce emeklilik bekleyen memur emeklik isteyecek ya da istettirelecek. haliyle memur alımında cumhuriyet tarihin en fazla alımını yaptik diye sloganlastiracaklar.
seçim yatırımı için olmayan musluğu iyice açacaklar
malum devlette para yok haliyle erken seçim yalan. o zamana kadar ekonomi de düzelmez. haliyle battı balık yan gider mantığıyla alımları patlatacaklar.at fava bekle.
2022 kpss'ye hiç olmadığı kadar çalışın
seçim fırsatını kaçırmayın.he kaçırsanız da sıkıntı yok ama 2023 hükümet degisince ilk sene zorlu gececek haliyle işi şansa bırakmayın. *
2022 kpss cok önemli
3600 ek gösterge %100 2022 kasima çıkacak neden mi meclis ekimde aciliyor ve o ay bütçe görüşmesi falan oluyor. bu ne demek binlerce emeklilik bekleyen memur emeklik isteyecek ya da istettirelecek. haliyle memur alımında cumhuriyet tarihin en fazla alımını yaptik diye sloganlastiracaklar.
seçim yatırımı için olmayan musluğu iyice açacaklar
malum devlette para yok haliyle erken seçim yalan. o zamana kadar ekonomi de düzelmez. haliyle battı balık yan gider mantığıyla alımları patlatacaklar.at fava bekle.
2022 kpss'ye hiç olmadığı kadar çalışın
seçim fırsatını kaçırmayın.he kaçırsanız da sıkıntı yok ama 2023 hükümet degisince ilk sene zorlu gececek haliyle işi şansa bırakmayın. *
devamını gör...
fatma şahin'in rte'yi başöğretmen ilan etmesi
tam olarak neyi "öğreterek" başöğretmen olduğunu merak ettiğim hadise.
devamını gör...
aynı evde yaşıyormuş gibi entryler
heeeeyt. kalkın millet. alkolün bana verdiği yetkiye dayanarak bu evi üstüme yapıyorum. hepiniz kiracisiniz. karma peşin.
devamını gör...
21 ocak 2021 henry onyekuru'nun galatasaray'a transferi
en nihayetinde yönetimin bitirmiş olduğu transfer. bu kez bonservisi ile birlikte diyorlar hadi hayırlısı diyelim son anda bir aksilik çıkmadan gelip atsın o imzayı. az kaldı kadıköy'e hissediyorum yine güzel bir gol yazacak yine birini arkasına takıp tüm stadı gezdirecek aslan parçası. sırada irfan can kahveci ile halil dervişoğlu var. birileri gidip 33 yaşında adamlarla uğraşadursun.
devamını gör...
makarna
ailemle birlikte yaşarken evimizde her gün pişen yemek. babam, ortanca kardeşim ve bendeniz arasında bitmek bilmeyen bir makarna savaşı dönerdi, çünkü biz iki kardeş yemek ısıtmaktansa makarnayı soğuk soğuk yemeyi göze alabilen insanlarken babam makarnasız doymadığını iddia eden biriydi.
eylülden beri kendi evimde yaşıyorum, 5 kere makarna yapmamışımdır. bugün fırına atınca aklıma geldi, öyle yazayım dedim.
edit. tarifini de vereyim işim gücüm yok madem 15dk kadar.
*** 190 derece fırını ısıtın. o ısınırken aşağıdakileri yaparsınız.
1. fırında hangi makarnayı pişirecekseniz onu al dente olacak kadar haşlıyorsunuz. tuz atmayı unutmayın, ben şu an bu tarifi yazarken fark ettim tuz atmayı unuttuğumu. pişirdikten sonra yağını ekleyip yapışmasını engelleyin, bu kadar. kullandığım makarna miktarı yarım paket (250g civarı)
2. bu sırada bir tavada ya da tencerede bir miktar tereyağı eritiyoruz. tarife göre 4 kaşık diyor ama size şöyle bir ölçü vereyim, "3 su bardağı unu yağlayacak kadar bir miktar yağ". 1 yemek kaşığını 10-12g desek 40-50g tereyağ kullanmamız gerekiyormuş ama ben tabii size yine kendi kullandığım kadarını söyleyeyim: yuvarlak uzun tereyağ paketleri var ya ondan bir halka kesip attım tavaya. yarım parmak kalınlığında falandır.
3. yağ eriyince unu eleyerek yavaş yavaş yağın üstüne ekleyin. çırpıcıyla karıştırın. bir anda unu yağın üstüne eklerseniz topaklanıyor. açması zor olur o zaman da, boşuna uğraşırsınız.
4. 2.5 su bardağı sütü parça parça ekleyip kavrulan unu çözün. altını kapatırsanız ya da çok uzun süre ocaktan alırsanız katılaşır, biraz daha süt koyarak açabilirsiniz.
5. süzüp yağladığınız makarnayı büyük bir karıştırma kabına alıp üzerine sosunuzu dökün. iyice karıştırın. fırına vereceğiniz kaba yollayın. sonra da fırına sürün. 30 dakika sonra olay tamamdır. şekil şukul olsun istiyorsanız son 2-3 dk kala rendelenmiş kaşar peynirini makarnanın üzerine serpip eritebilirsiniz.
afiyet olsun.
eylülden beri kendi evimde yaşıyorum, 5 kere makarna yapmamışımdır. bugün fırına atınca aklıma geldi, öyle yazayım dedim.
edit. tarifini de vereyim işim gücüm yok madem 15dk kadar.
*** 190 derece fırını ısıtın. o ısınırken aşağıdakileri yaparsınız.
1. fırında hangi makarnayı pişirecekseniz onu al dente olacak kadar haşlıyorsunuz. tuz atmayı unutmayın, ben şu an bu tarifi yazarken fark ettim tuz atmayı unuttuğumu. pişirdikten sonra yağını ekleyip yapışmasını engelleyin, bu kadar. kullandığım makarna miktarı yarım paket (250g civarı)
2. bu sırada bir tavada ya da tencerede bir miktar tereyağı eritiyoruz. tarife göre 4 kaşık diyor ama size şöyle bir ölçü vereyim, "3 su bardağı unu yağlayacak kadar bir miktar yağ". 1 yemek kaşığını 10-12g desek 40-50g tereyağ kullanmamız gerekiyormuş ama ben tabii size yine kendi kullandığım kadarını söyleyeyim: yuvarlak uzun tereyağ paketleri var ya ondan bir halka kesip attım tavaya. yarım parmak kalınlığında falandır.
3. yağ eriyince unu eleyerek yavaş yavaş yağın üstüne ekleyin. çırpıcıyla karıştırın. bir anda unu yağın üstüne eklerseniz topaklanıyor. açması zor olur o zaman da, boşuna uğraşırsınız.
4. 2.5 su bardağı sütü parça parça ekleyip kavrulan unu çözün. altını kapatırsanız ya da çok uzun süre ocaktan alırsanız katılaşır, biraz daha süt koyarak açabilirsiniz.
5. süzüp yağladığınız makarnayı büyük bir karıştırma kabına alıp üzerine sosunuzu dökün. iyice karıştırın. fırına vereceğiniz kaba yollayın. sonra da fırına sürün. 30 dakika sonra olay tamamdır. şekil şukul olsun istiyorsanız son 2-3 dk kala rendelenmiş kaşar peynirini makarnanın üzerine serpip eritebilirsiniz.
afiyet olsun.
devamını gör...
tuhaf takıntılar
yapılması yanlış olduğu bilinen fakat kafamızdan atamadığımız, mantık ve muhakeme ile uzaklaştırılamayan, arzu edilmeyen saplantı halindeki fikirler, tavırlar, hareketler bütünüdür.
önümde yürüyen insanları geçme çabam var. sürekli tempolu yürüyorum bu yüzden. dilim dışarıda soluk soluğa nefes almaya kadar gidiyor bu iş bazen. (burası şaka tabi.) yanlarından geçerken de dönüp yüzlerine bakıyorum. manyakça bir haz bu. yürüyüşe çıktığım zamanlar hızımı alamayıp şunu da geçeyim bunu da geçeyim derken hiç gitmediğim yerlere kadar gidiyorum bazen. (özellikle bu durum kafam bozuk, canım sıkkınken çok oluyor.) altın da bir travma mevcut büyük ihtimalle. bu ara travmalarım üzerine yoğunlaşmaya çalışıyorum ama henüz buna sıra gelemedi. durumun vahametini siz düşünün artık.
önümde yürüyen insanları geçme çabam var. sürekli tempolu yürüyorum bu yüzden. dilim dışarıda soluk soluğa nefes almaya kadar gidiyor bu iş bazen. (burası şaka tabi.) yanlarından geçerken de dönüp yüzlerine bakıyorum. manyakça bir haz bu. yürüyüşe çıktığım zamanlar hızımı alamayıp şunu da geçeyim bunu da geçeyim derken hiç gitmediğim yerlere kadar gidiyorum bazen. (özellikle bu durum kafam bozuk, canım sıkkınken çok oluyor.) altın da bir travma mevcut büyük ihtimalle. bu ara travmalarım üzerine yoğunlaşmaya çalışıyorum ama henüz buna sıra gelemedi. durumun vahametini siz düşünün artık.
devamını gör...
ömür boyu yetecek paran olsa çalışır mısın sorunsalı
çalışırdım. daha çok gezer, daha çok okur, kendimi geliştirmek ve ulaşımı olmayan çocuklara daha iyi eğitim sağlayabilmek, iş imkanı olmayan insanlara iş kaynağı sunabilmek ve daha bir çok şey için belli bir işte değil fakat daha güzel bir dünyaya küçücükte olsa ne katkı sağlayabilirsem onun için çalışırdım.
devamını gör...