bertolt brecht ve üç kuruşluk opera'nın muhteşem bestecisi kurt weill'in taşlama eseri. dilimize yedi ölümcül günah olarak çevirebiliriz bu balenin adını gerçi brecht daha sonra eserin adında değişikliğe gitmeyi tercih etmiş ve oldukça kinayeli başka bir isim tercih etmiştir; die sieben todsünden der kleinbürger.(küçük burjuvaların yedi ölümcül günahı ) eser aynı karakterin iki farklı kişiliğinin bir yansıması olan iki kız kardeş anna i ve anna ii etrafında döner. ikisinin ayırt edici özelliği anna i'in şarkıcı anna ii'nin dansçı olmasıdır. eser 9 bölümden oluşuyor giriş ve kapanış bölümü dışında kalan yedi bölüm yedi ayrı şehirde geçer ve her birinde kıskançlık, şehvet, öfke, gibi ayrı bir günah temsil edilir. ki aynı zamanda yunan korosunu temsil eden ve 4 erkekten oluşan bir 'aile' de mevcuttur. ahlak üzerinden oldukça çarpıcı noktalara değinir brecht ki bunlardan en belirgini anna ii yani dansçının erdemli davranmaya çalıştığı zaman koro (aile) ve anna i tarafından azarlanması ve hor görülmesi üzerinden rahatlıkla gözlemlenebilir.
devamını gör...

45 yaşındayım, saçımda bir miktar beyaz var ama boyaya ihtiyaç duymuyorum henüz. göz çevremde kırışıklıklar var, ilerde biraz botox yaptırırım heralde. aynaya bakınca yaşımı görüyorum ne daha az ne daha fazla.

iyi yanından bakıyorum hep. ben yaşlanıyorum elbet ama çocuklarımın yetişkinliğe gidişini görüyorum. onlarla arkadaş gibi sohbetler etmenin tadını çıkarıyorum. hayata dair daha çok şey biliyorum.

yaşlanmak kaçınılmaz ama kendimi büyümeye devam ediyorum diye avutuyorum. boydan değil de enden tabii.
devamını gör...

parası olduğu için kendisini elit sanan ve fakirlerden üstün gören kişilerin içine düştüğü sanrı.
devamını gör...

evet ponçikler ama maalesef hastalar. lütfen çok dikkatli olun onlar da bizim gibi şeker, kolesterol gibi obezitenin getirdiği hastalıklara yakalanabiliyorlar. iskelet sistemleri bu ağırlığı taşıyamayabiliyor. hatta depresyona girebiliyorlar ve bu hiç küçümsenmiyecek bir sonuç. kendilerini şişko göbeklerinden öpüyorum.
devamını gör...

hayatı dolu dolu yaşamakla gelinen sınırdır.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu durumun herkes farkında ama hâlâ bu uygulamadan vazgeçmediler, devam ediyor. onlar fake user, tek görevleri artılamak. yazarın sözlüğe daha çok bağlanmasını sağlamak için yazarda dopamin etkisini arttırıyor, bu da etkilenen yazarın daha çok yazmasını sağlıyor. hiç alakasız başlıklar ve tanımlarınız gün içinde ilgi görmezken gece artıya boğuluyor. gün içinde ve geceye doğru hiç beğeni almayan tanımlarınız sabah kalktığınız da toplamda 20 30 40 arası beğeni ile kalkıyorsunuz. beğeni alan tanımlara bakıyorsunuz, ne alaka diyorsunuz. bu ekstrem artılama sayısı kiminde daha fazla olabilir. bu uygulama beni teşvik etmiyor ama ettiği yazarlar da illaki vardır.
devamını gör...

cenazemde 10.000 days adlı şarkılarının çalmasını istediğim grup.

ı never lived a lie, never took a life,
but surely saved one.

"ben bi yalanı yaşamadım, hiç hayat almadım,
ama kesinlikle birini kurtardım..."
devamını gör...

seviyorsanız ve karşıdaki kişinin iyiliği için yapıyorsanız bile sizi iyi görmeyecektir. o vicdan boru gibi gene bize girecektir. zor, çok çok zor.
devamını gör...

rüyamda gördüm seni. bilirsin epey entrika döner rüyalarımda. hastalık hali hep kötü rüyalar görüyorum.

teyzemlerdeyim. seninle mesajlaşıyoruz. barışalım ama şartlarım var diyorsun. tartışmak çok olmayacak, hemen küsmeyeceksin ayrılalım demeyeceksin sözümü dinleyeceksin diye diye sıralıyorsun. tamam diyorum. arıyorsun konuşuyoruz. kapattıktan 10 dk sonra polis arıyor. evi yaktığını söylüyor seni kurtarmak için içeriye giremediklerini intihar girişimi olduğunu söylüyorlar. yapmaz diyorum anası babası için yapmaz diye çığlıklar atıyorum sonra kendi çığlıklarıma uyandım tabi.

çok korktum bir yerlerde nefes aldığını bilmek bile benim için yaşama sebebi. sana yazamadım. bunları senin okuyacağın yerlere de yazamadım. meraktan öldüm ablana yazdım. ıyi dedi. siz konuşmuyor musunuz dedi. dedim rahatsız etmek istemedim. merak etme vs dedi. rahatladım. hala bakamıyorum fotoğraflarına, benim değilsin ama iyisin ya yeter.

keşke yanımda olsaydın kollarım yok kolum olsaydın. benden çok ben olsaydın leylim.
devamını gör...

''dünyada yalnızım... insanlar bana değmeden geçiyor yanımdan. etrafımda havadan başka şey yok. kendimi o kadar tecrit edilmiş hissediyorum ki, üzerimdeki giysiyle aramdaki boşluğu bile algılıyorum...''
devamını gör...

bir ari forman animasyon filmidir. en iyi yabanci film dalında oscara aday olan film, aynı dalda altın küre kazanmıştır. ve bunun dışında da onlarca ödül sahibidir.

savaşın neredeyse kimseye bir faydası olmamıştır bu zamana kadar. savaş sadece onu düzenleyip kenara çekilenlere fayda getirebilir ki bu fayda da uzun vadeli olmayacaktır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
savaşta ölen de öldüren de mağluptur. her ne nedenle olursa olsun savaşı düzgün bir mantıksal düzleme oturtmak mümkün değil. ölenler öldükleri ile kalırken yakınları paramparça olur. ya savaşıp sağ kalanlar?

savaş sonrası sendrom hala o kadar yaygın ki dünyada her savaştan sonra psikolojin sorunlar yaşayan eski askerler topluma karışıp hayatta kalmaya çalışıyor ve birçoğu bunu başaramıyor. ya katil oluyorlar ya da kendi kendilerinin maktulü.

filmde ortadoğu’da bitmeyen savaşlardan birinden çıkmış bir yönetmen ( ari forman) arkadaşı ile sohbet ederken arkadaşının sürekli aynı rüyayı gördüğünü öğrenir. bunun lübnan’da birlikte yaşadıkları savaşla bir ilişkisi olabileceğini düşünür ancak yönetmen hiçbir şey hatırlamamaktadır o günlerle ilgili. bir savunma mekanizması olarak hafızası o dönemi silmiştir. bunun üzerine yönetmen eski arkadaşlarını arayıp bulur ve onlardan dinledikleri ile hafızasını yeniden inşa eder.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
hatırladıklarını öğrenmek istiyorsanız da bu valsi bashir’e lütfetmeniz gerekir.
devamını gör...

nefret ettiğim bir şey daha varsa, o da insanların kendinizi berbat hissettiğinizi bildikleri halde neşeyle hatırınızı sorup “iyiyim,” demenizi beklemeleridir.
sırça fanus, sylvia plath.
devamını gör...

gian lorenzo bernini ’nin öğrencisi olan giuliano finelli tarafından yapılan papa 8. urban'ın ölen yeğeni olan maria duglioli barberini 'nin büstü, 1626. louvre müzesi
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
1601 yılında italya - torrano di carrara'da doğan finelli aldığı heykeltıraşlık eğitiminden sonra taşındığı roma 'da bernini’nin dikkatini çekerek öğrencisi olmuştur. bernini'nin yanında ünlenen finelli ince detaylardaki ustalığı ile kendi tarzını oluşturmuştur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

dün törenle hizmete alınan muhabere gemimiz. amblem olarak da kendisine anadolu'da da yaşayan, duyma yetisi çok gelişmiş karakulak kedisini seçmiş. çok da yakışmış.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bu da arkadaşımız karakulak. ben uzun zamandır bu kadar asil ve güzel bir kedi görmemiştim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nefret ve kinin büyümesi, vücudu ve benliği sarması artık bir süreden sonra insanı boğmaya başlar. kötü anıları ve duyguları geride bırakamazsanız, tekrarlar. içinde nefret duyan insan kendini sevmekte zorlanır, ve zaten her şey kendini sevmekte başlar.

nefretle başa çıkmak için her ne kadar zor olsa da onu kabul etmek gerekir, belki de bize verdiği acıyı kabul etmeliyizdir. bir şeyden nefret ediyorsanız, ''evet, nefret ediyorum'' deyin. nefret ettiğiniz durum veya kişi zaten nefretinizden pek etkilenmez, en büyük zararı nefreti içinde bulunduran görür hep. ağlayın, bağırın, çağırın... öfkeyle birlikte nefretinizi atmaya çalışın.

dozunda olan kinin nedeni genelde bağışlayamamaktan oluşur. bağışlayamadığınız şeyler sizi bir türlü bırakmaz ve peşinizden gelir. bana yapılan iyilikler dışındaki birçok şeyi unutmamın en iyi yönü de bu sanırım, kin tutamamam. unutuyorum çünkü*.
o kişiyi bağışlamasanız bile geçmişteki anınızı bağışlamaya çalışın. bu demek değil ki aynı şeyleri yapan kişiyi hep bağışlayın, bunu yaparsanız istismar edilmiş olursunuz. demek istediğim, zaten yaşanmış bir olayı değiştiremezsiniz, bu yüzden o anının peşinizden gelmesine izin vermeyin ya da siz onun peşinden gitmeyin. bırakın, gitsin. o olayı bir daha yaşamamak için temkinli olun yeter, nefret ve kin sadece bunu duyan kişileri yıpratır çünkü.
devamını gör...

"bak burası çokomelli" demenin noktalama işareti kullanılarak yapılan hali.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

anket yapası gelen yazarın açtığı başlıktır.

(bkz: leonardo da vinci)
(bkz: nikola tesla)
(bkz: mimar sinan)
(bkz: mustafa kemal atatürk)
(bkz: tolkien)
devamını gör...

illa söylemek zorunda değilsin. olmaz seninle bir ilişki düşünmüyorum falan dersin. kadına çirkin olduğunu profesyonel şekilde ima ettin diyelim, eline geçecek? saçma sapan bir ego masturbasyonu.
devamını gör...

çamaşırlar asılıysa onları toplamak
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim