uykusu ağır olan insan
asla anlayamayacağım insandır. ben telefonumun titreşimine bile kalkarım. odamın kapısının açılmasına, üzerime yorgan örtülmesine, televizyon sesine, kalem sesine bile... bazı tanıdıklarım var 949394 kere arıyorsun anca kalkıyor ya da kapıya geliyosun, çalışıyorsun çalışıyorsun, tık yok. ben de istiyorum böyle deliksiz bir uyyku...
devamını gör...
rüzgarın gölgesi
kitapçıda öyle bakınırken çarptı gözüme:
‘ispanya’da don kişot’tan sonra en çok satan kitap’ yazıyordu üstünde.bense miguel de cervantes ’ i carlos ruiz zafón’ dan sonra tanıdım, ama olsun.*

birkaç kez başlasam da bir türlü ilerleyemedim, kitaplığımda durdu öylece. ta ki pandemi bizleri eve hapsedinceye değin.işte buydu aradığım kitap !
bazen bir kitabın hak ettiği değeri bulması bazen çok uzun sürüyormuş.elime alınca da bitmesin lütfen, diye okudum. akıcılığı, olay örgüsü, kurgusu beni çok etkiledi. umberto eco ve dan brown gibi tarihsel olaylara kurgusal yaklaşan yazarların kitaplarını seviyorsanız, tam da aradığınız rüzgarın gölgesi olabilir. kişi tasvirleri o kadar derin ki hem fiziksel hem de içsel görünüşleri duyumsuyorsunuz iyi bir yönetmenin bir filmini izler gibi.heyecanla sayfaları çevirirken yeni bir ipucu bulma ve olayları aydınlatma peşine düşen o dedektif sizsiniz artık.
konusu :
daniel sempere babası tarafından çok az kişinin bildiği bir kitaplığa götürülür : unutulmuş kitaplar mezarlığı.
çocuğun dünyası artık eskisi gibi olmayacaktır, gözü gibi bakması gereken bu kitap sayesinde nice insanlar katılacaktır hayatına; kimileri de çoktan göçmüştür bu dünyadan, kimileri de kıl payı yanından geçecektir.
kitabın adı rüzgarın gölgesidir.
gizemli bir adam sempere’nin bu değerli hazinesini yakıp yok etme peşindedir.
öykünün içinde başka öykü(ler) sürüp gider.
‘ispanya’da don kişot’tan sonra en çok satan kitap’ yazıyordu üstünde.bense miguel de cervantes ’ i carlos ruiz zafón’ dan sonra tanıdım, ama olsun.*

birkaç kez başlasam da bir türlü ilerleyemedim, kitaplığımda durdu öylece. ta ki pandemi bizleri eve hapsedinceye değin.işte buydu aradığım kitap !
bazen bir kitabın hak ettiği değeri bulması bazen çok uzun sürüyormuş.elime alınca da bitmesin lütfen, diye okudum. akıcılığı, olay örgüsü, kurgusu beni çok etkiledi. umberto eco ve dan brown gibi tarihsel olaylara kurgusal yaklaşan yazarların kitaplarını seviyorsanız, tam da aradığınız rüzgarın gölgesi olabilir. kişi tasvirleri o kadar derin ki hem fiziksel hem de içsel görünüşleri duyumsuyorsunuz iyi bir yönetmenin bir filmini izler gibi.heyecanla sayfaları çevirirken yeni bir ipucu bulma ve olayları aydınlatma peşine düşen o dedektif sizsiniz artık.
konusu :
daniel sempere babası tarafından çok az kişinin bildiği bir kitaplığa götürülür : unutulmuş kitaplar mezarlığı.
çocuğun dünyası artık eskisi gibi olmayacaktır, gözü gibi bakması gereken bu kitap sayesinde nice insanlar katılacaktır hayatına; kimileri de çoktan göçmüştür bu dünyadan, kimileri de kıl payı yanından geçecektir.
kitabın adı rüzgarın gölgesidir.
gizemli bir adam sempere’nin bu değerli hazinesini yakıp yok etme peşindedir.
öykünün içinde başka öykü(ler) sürüp gider.
devamını gör...
kadınlara çekici gelen meslekler
kişinin zekasını, zevkini fikirlerini rahatca sergileyebilecegi her türlü meslek diyeceğim ama favorim mühendislik ve sanatın herhangi bir dalı olabilir.
devamını gör...
to mousiko kouti
yunan resmi tv kanalı ert'nin pandemi döneminde başlayan şahane ötesi, kaliteli müzik programı. kasım 2020'den bu yana ikişer saatlik toplamda 30 kadar bölümü olan, her bir üyesi son derece maharetli bir orkestra eşliğinde kalender abimiz nikos portokaloglou ve güzeller güzeli rena morfi'nin sunup konuklarla birlikte şarkılar söylediği program. her hafta farklı konuklar oluyor ve hem müziğin tarihine hem de yunan müziğini var edenlerin hayatlarına doğru bir yolculuk sunuyor izleyenlere. iş güç sonrası içeceği alıp bazen sakince bazen eller havaya izlemek çok keyifli oluyor. her seferinde farklı müzik türlerinin birbirini nasıl beslediğini, yeni füzyonların olanaklılığını görmek mümkün, öyle ki eski bir rock'n roll şarkısı ile laiko türünde bir şarkının birlikte var olabileceğini gösterebiliyorlar. ayrıca programın içerisinde sesini duyurmak isteyen, piyasada yeni adımlarını atmakta olan genç sanatçılara da yer veriliyor. yunan müziği hakkında pek fikriniz yoksa ancak nedir ne değildir tanımak istiyorsanız bu programı takip etmek konuya dair iyi bir başlangıç sunacaktır meraklılara.
her çarşamba akşamı saat 22:00'de yayınlanan bu program an itibariyle www.ertflix.gr/ert1-live/ adresinden canlı izlenebilir.
ayrıca büyün bölümlerine de www.ertflix.gr/category/psy... adresinden erişilebilmektedir.
her çarşamba akşamı saat 22:00'de yayınlanan bu program an itibariyle www.ertflix.gr/ert1-live/ adresinden canlı izlenebilir.
ayrıca büyün bölümlerine de www.ertflix.gr/category/psy... adresinden erişilebilmektedir.
devamını gör...
hal hatır sormadan konuya giren insan
gereksiz samimiyetlere girmeden işimize bakalım kardeşim boş muhabbete gerek yok sana ayıracak fazladan 3 saniyem yok anlasana.
devamını gör...
karlar düşer
emel müftüoğlu'nun 1990 senesinde çıkardığı aynı isimdeki albümünde geçen şarkısı. albümdeki diğer şarkılar: haykırdım, zor, ne çıkar, hangimiz, bitince, yok olmaz, neyse boşver, tam unutmuşken, olsun. kaynak.
füsun nalan açın yani sahne adıyla akrep nalan da şarkıyı seslendirmiştir. iki sanatçının yorumu da popülerdir. ilk çıktığı zamanlar insanlar nasıl duygularla dinledi bilmiyorum, eminim o zamanlar insanı daha bir duygulandıran, kalbine dokunan bir şarkı olmuştur. ben 21. yüzyılda tanıştım şarkıyla. insanların samimiyetsizlikten, iletişim kopukluğundan yakındığı bir devirde yani.
karşılıksız aşkı konu alır karlar düşer. öyle ki, ''karlar düşer, düşer düşer ağlarım. hep ismini, hep ismini anarım'' sözleri, sevilen kişi için kar taneleri metafor alınarak yazılmıştır. kar taneleri yanınızdan süzülerek geçer. yerde, ağaçlarda, evlerin çatılarında birikir. mükemmel bir görüntü oluşturup huzur verir. fakat sonsuza dek sürmez. o güzel günler elbet kar tanelerinin erimesiyle sonlanacaktır. karşılıksız aşk da böyledir. kişiye kimi zaman mutluluk verse de uzun sürmeyecektir. kalbinize yağmaya devam eder, hatta gün gelir kalbinizde erir, kalbinize dokunur. geriye ağlamak kalır. çünkü, ''karlar düşer, düşer düşer ağlarım.''
füsun nalan açın yani sahne adıyla akrep nalan da şarkıyı seslendirmiştir. iki sanatçının yorumu da popülerdir. ilk çıktığı zamanlar insanlar nasıl duygularla dinledi bilmiyorum, eminim o zamanlar insanı daha bir duygulandıran, kalbine dokunan bir şarkı olmuştur. ben 21. yüzyılda tanıştım şarkıyla. insanların samimiyetsizlikten, iletişim kopukluğundan yakındığı bir devirde yani.
karşılıksız aşkı konu alır karlar düşer. öyle ki, ''karlar düşer, düşer düşer ağlarım. hep ismini, hep ismini anarım'' sözleri, sevilen kişi için kar taneleri metafor alınarak yazılmıştır. kar taneleri yanınızdan süzülerek geçer. yerde, ağaçlarda, evlerin çatılarında birikir. mükemmel bir görüntü oluşturup huzur verir. fakat sonsuza dek sürmez. o güzel günler elbet kar tanelerinin erimesiyle sonlanacaktır. karşılıksız aşk da böyledir. kişiye kimi zaman mutluluk verse de uzun sürmeyecektir. kalbinize yağmaya devam eder, hatta gün gelir kalbinizde erir, kalbinize dokunur. geriye ağlamak kalır. çünkü, ''karlar düşer, düşer düşer ağlarım.''
devamını gör...
normalleşmiş garip olaylar
şu an benim bunu 10 metrekare kapalı bir alandan yazıyor olmam ve sizin görebilmeniz.
devamını gör...
antalya'da bir kadının cinsel saldırıya uğraması
küfür, burada yasak olduğu için içimden, dolu dolu küfrettiğim haber. acılar içinde kıvranmalarını diliyorum. kolay bir ölüm kurtuluş olur bu yaratıklar için. adalet var ülkemizde!!! tabi canım yersen.
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
sevda kuşun kanadında open.spotify.com/track/5jIU...
devamını gör...
ferik
elma türü, ferik elması.
devamını gör...
kanı bozuk
genelde ailesinde arsızlık, namussuzluk, yolsuzluk yapan kişilerin çocukları için kullanılır. hiç haz almadığım bir hitaptır. annesi, babası kötüyse çocuğun suçu ne ama yokk öyle mi hemen damgayı vururlar. kansızsınız, kanınız bozuk...
köy yerlerinde sıkça kullanılan bir kelimedir, yükü ağırdır. ön yargının en büyüklerindendir. kullanmayın, kullananlara tamah etmeyin.
köy yerlerinde sıkça kullanılan bir kelimedir, yükü ağırdır. ön yargının en büyüklerindendir. kullanmayın, kullananlara tamah etmeyin.
devamını gör...
yazarların başından geçen tebessüm ettiren olaylar
iki buçuk sene önce saçlarımı saçım saçın olsun kampanyası için bağışlamıştım otuz cm örülü olacak şekilde ve o an kanser olan birinin peruk yapımı hakkında bağışlanan saç postaladınız mı hiç haber var mı derken beni bağış yaparken görüp sarmalaması..
devamını gör...
(tematik)
kigali
mini etek özgürlükse eşine giydirir misin sorunsalı
şu kavramı oturtamıyoruz.
eşlerimizin ailemizin çocuklarımızın yoldaşıyız. sahibi değil.
eşlerimizin ailemizin çocuklarımızın yoldaşıyız. sahibi değil.
devamını gör...
24 mart 2021 akp ankara kongresi
il teşkilatlarının ankara'ya otobüslerle insan taşımasına sebep olan kongredir.
adamlar kefenimizi giydik geldik sözünü şimdi söyleseler tam yeridir.
neyse ramazan geliyor umarım iftar toplantıları yapmazlar. şaka şaka kesin yapacaklar o yüzden öyle iyi şeyler ummuyorum.
adamlar kefenimizi giydik geldik sözünü şimdi söyleseler tam yeridir.
neyse ramazan geliyor umarım iftar toplantıları yapmazlar. şaka şaka kesin yapacaklar o yüzden öyle iyi şeyler ummuyorum.
devamını gör...
ander kalsın
sahipsiz kalsın, eksik olsun anlamında karadeniz sözü.
mesela, ander kalsın sevdalık şekinde kullanılır.
mesela, ander kalsın sevdalık şekinde kullanılır.
devamını gör...
bir kadının en güzel yeri
boynu olabilir. oradan köprücük kemiğine geçiniz!
devamını gör...
hayatınızın mottosu olan sözler
bu yürek bu bedende attığı sürece gönüllere dokunabilmek.
devamını gör...
sonsuz biçim'e
bir turgut uyar şiiri.
sarsıldım son uykusunu uyuyunca arabistanın
her eylem bir hamut gibi yerli yerinde kalınca
sarsıldım son uykusunu uyuyunca bir hastanın
eklemlerin yerini eklemsizlikler alınca
ey güzel mavi güneş, sen çekici misin bir ustanın
çekimserlik artınca kahramanlık azalınca
durdum sarı güller gibi ilkyazına bir hastanın
biraz askerce, biraz aşk gibi, biraz kalınca
ey soyumdan ve aşkımdan yana olan kalbim
her şeyden umut kesilir her şey kırık sen ufalınca
oysa son provasını yapıyoruz bir büyük destanın
sonsuz bir biçim olacak o herkes katılınca
sarsıldım son uykusunu uyuyunca arabistanın
her eylem bir hamut gibi yerli yerinde kalınca
sarsıldım son uykusunu uyuyunca bir hastanın
eklemlerin yerini eklemsizlikler alınca
ey güzel mavi güneş, sen çekici misin bir ustanın
çekimserlik artınca kahramanlık azalınca
durdum sarı güller gibi ilkyazına bir hastanın
biraz askerce, biraz aşk gibi, biraz kalınca
ey soyumdan ve aşkımdan yana olan kalbim
her şeyden umut kesilir her şey kırık sen ufalınca
oysa son provasını yapıyoruz bir büyük destanın
sonsuz bir biçim olacak o herkes katılınca
devamını gör...
