hususi olarak 666. tanımı* kendisine sakladığım yunan yazar. bütün eserlerini göz önüne aldığımda ölürken bile bütünün eksik parçasını mezarına kendi el yazısı ile yazdığı cümle ile tamamlamıştır kazancakis; den elpizo tipota. den fovume tipota. ime eleftheros / hiçbir şey ummuyorum. hiçbir şeyden korkmuyorum. özgürüm.

oysa eserlerinde kullandığı o büyülü şiirselliğin altında sık sık kendine de pay çıkarmış, yaşantısından bir kaç şey gizlemiş ve kendini alaya alan cümleleri kendi karakterlerinin ağzından riyakarlık etmeden dile getirmiş kazancakis'in el greco'ya mektuplar eserinin arka kapağında ilginç bir nokta vardır ölüme karşı:

heyhat! içimizdeki biricik ölümsüzü bu 'ah!'ı insanlara sunmanın başka yolu yoktur! kelimeler, kelimeler! ne yazık ki benim için başka kurtuluş yok... emrimde sadece yirmidört tane, kurşundan yapılmış askercik var, alfabenin yirmidört harfi; seferberlik ilan edecek, ordu kuracak, ölümle savaşacağım.

ölümden korkmayanlar kendi ölümsüzlüklerini yaratmış olanlar değil midir esasında? ölüm belli ki artık bir şeyin umulmadığı, korkunun olmadığı koca bir hiçlik, özgürlük alanı. bu onu aynı anda hem rahatlatıcı hem de ürkütücü yapar sanıyorum ama kazancakis için belli ki ürkütücü olmadı son anlarında. ismet özel'in bir dizesi var, anlam bakımından bahsettiğim şey ile bir ilgisi yok ama kuracağım cümle yapısını bundan aldığım muhakkak; biraz mürekkep ve kağıt ölüme karşı insanın gövdesini korumasa bile düşüncelerini koruyan bir zırh gibidir, kazancakis'in bir şey umulmayan hiçliğe giderken bile bir parçasını ölümsüz kılan düşünce açıkça bu. mitolojiye biraz göz attığımızda görürüz ki eski yunan tanrıları ölümsüzlük lütfunu pek az kimseye vermiştir, bunun için oldukça kıymetli bir şey yapmış olmak gerekir yani gerek mitolojide gerek yaşamda ölümsüzlük için bir şeyler başarmak gerekir. iyisiyle kötüsüyle, bazen olumlu ve bazen olumsuz bir şekilde pek çok şair ve yazar bir parçasını ölümsüzleştirmeyi başardı, işte kazancakis bunların en önemlilerinden biridir kanımca çünkü edebiyatın inceliklerini altın bir sunakta sergileyen üslubu pek az sanatçıda rastlanılan bir becerinin ürünüdür.
devamını gör...

başrollerinde bae suzy, nam joo hyuk ve the prince of dimples yani kim seon ho'nun bulunduğu 2020 güney kore yapımı bir netflix dizisi.
hayallerine ulaşmak için görünürdeki ilk adımı, kore'nin silikon vadisi'nde bulunan sand box'a girişimci olarak katılarak atan girişimcileri konu alıyor dizi.

suzy, seo dal mi karakterini canlandırıyor. seo dal mi parlak, açık sözlü, çalışkan ve azimli bir kişiliğe sahip. annesi ve babasının ayrılma dönemini ve sonrasında babasını kaybedişini ona mektup yazan fakat kim olduğunu bilmeyen çocuk sayesinde atlatıyor. ve işin doğrusu yıllar geçse de hep o kişiyle tanışmayı hayal ediyor. bunun yanında, babasının hayali olan girişimciliğe o da kapılıyor. annesi ve babası ayrılırken o babasını bırakmayıp onun yanında kalmayı tercih ediyor. bu kararının yanlış olmadığını ablasına ve annesine kanıtlamak için başarılı biri olmak istiyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
görsel kaynak

nam joo hyuk'un canlandırdığı karakter nam do san ise çok zeki olmasına rağmen yanlış kararları ve adımları yüzünden başarısız olan biri. derme çatma bir yerde 2 yakın arkadaşıyla kurduğu samsan tech'in ceo'su. dizide bazı olaylar yaşanır ve seo dal mi, kendisine mektup yazan kişinin nam do san olduğunu düşünür. bu sayede aralarındaki ilişki kuvvetlenir. daha doğrusu başlar.
nam do san karakterinin en sevdiğim yönü, azimli gibi gözükmese de hatta herkes ondan umudunu kesse de fazlasıyla azimli olmasıydı. içindeki azim sadece doğru zamanı bekliyordu belki de.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
görsel kaynak

herkesin gözlerinden kalpler fışkırmasına neden olan kim seon ho ise han ji pyeong karakterini hayata geçirdi. han ji pyeong dışarıdan bakıldığında hiç zorluk yaşamamış, mükemmel bir insan olarak gözüküyor lakin ailesiz büyüyen, hatta seo dal mi'nin babaannesinin kendisine bir süre baktığı biri. zaten o mektupların sahibi de kendisi. göstermese de duygusal, düşünceli ve fazlasıyla zeki biri. zekasını küçük yaşlarda yaptığı yatırımla ve sonrasında girişimcilikte başarıyı yakalamasıyla da görebiliyoruz. diğer iki karakterle yolları sand box'da mentor ve başarılı bir iş insanı olduğu yerde kesişiyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
görsel kaynak

ve buradan sonra olaylar başlıyor. iyi seyirler.
devamını gör...

%100 olmasa da; elimden geldiğince denediğim durum. bazı başlıklara bilgi girilmesi zaten pek mümkün olmuyor.
devamını gör...

bazen her şeyi değiştirebilecek güçte olduğumu hissediyorum. kendi hayatım için yani, her şeyi yapmaya gücüm yetermiş gibi geliyo.

sonra hiçbir şeye gücümün yetmediğini görüyorum. öyle şıp diye olmuyo her şey. şıp diye yabancı dilleri öğrenemiyorum, tarihteki birçok şeyi hâlâ bilmiyorum. hayatta çok eksiğim var. bilgim hep eksik. ne kadar öğrenirsem öğreneyim eksik. kocaman bi evrendeyiz ve bi toz zerresi bile değiliz.

ama yine de -işte yine de- kendimiz yapabiliriz, kendimizi biz geliştirebiliriz.
devamını gör...

demek ki ben yükseltiyorum. ben de olmasam 10 olacak demek.
devamını gör...

yarını düşünmeden uyuyabilmenin verdiği huzur.
devamını gör...

ağlamamak için dinlenilmeyen şarkıdır aynı zamanda. en azından benim için öyle. o şarkıyı bir yerde duymak bile içimi acıtır. ayrıca başka biri dinleyince memnun olmuyorum. biri günlüğümü okuyormuş gibi hissediyorum. bazı şarkıların size özel olmasını istersiniz ya hani, bu da öyle bir şey.
edit: yazım hatası.
devamını gör...

en çirkini benim.
hepiniz güzel insanlarsınız.
devamını gör...

ertelememek gerektiğini, her şeyi vaktinde yapmamız gerektiğini.
devamını gör...

sıklıkla birbirinin yerine kullanılan, ayrı ayrı başlıklarda hakkında bolca yazılmış iki sop-soyut kavram..

aristoteles'de nomos*ve themis* kavramlarının temelini oluşturan ayrımdır. moral ve ethic kavramları nomos ve themis'i birebir karşılamasa da akla yaklaştırmak için geçerli bi örnek olarak kullanılabilir. ahlak-nomos, themis-etik olarak... bu tanımlar özellikle batı'da oldukça farklı yorumlara sebep olur. özellikle emmanuel levinas- zygmunt bauman'ın etik anlayışları son yıllarda farklı ekollere ilham vermekte.

genel anlamda ahlak afaki(toplumsal), etik ise enfüsi(vicdani) olandır.

ahlak, ''iyi'' kavramı üzerine toplumsal bir uzlaşı içerirken*; etik, ''iyi''nin kaynağını ve 'ne'liğini konu eder.

ahlak en neticesinde bir uzlaşı olması sebebiyle rasyonelleşebilir* en azından rasyonelleştirmek için çabalanabilir. çünkü etik kuralları çiğnendiğinde asgari olarak bağlı kalınması gereken bi kurallar bütünü olması gerekliliği aşikar. bu kurallar temeli itibariyla irrasyonel olsa da düzenlenişi itibariya rasyoneldir.

ancak etiğin konusu 'iyi'nin ne olduğudur. bunun için hiçbi rasyonellikten söz edilemez* 'iyi' kavramıyla birlikte etik, ahlaktan daha mutlaktır. akıl kavramını tüm hatlarıyla kuşatır. iyi'nin ne'liğine dair akıl kifayetsizdir. kısaca 'etik', hakkında konuşulması en zor olan ve kavramsallaştırılamayacak olandır.

son olarak ahlak öğretilebilir ve öğrenilebilir iken, etik öğrenilebilir, ancak öğretilemezdir.
devamını gör...

homofobik değilim amaaa....
devamını gör...

bir ülkenin kendi alışkanlıklarını, ideolojisini veya kültürünü başka ülkelere empoze etmesine denir.
devamını gör...

benim hayat arkadaşımın, dostumun dahil olduğu cins. beyaz, siyah ve kahverengi renkleri var. sevgi arsızı, oyun delisi, doğuştan aç, su aşığı bir canlı. ufak bir su birikintisi görsün yeter, hemen zıplar. köpekleri cinslerine göre ayırt etmekten hoşlanmıyorum. o yüzden şöyle akıllılar, şöyle uslular, asla şunu yapmazlar gibi şeyler söylemeyeceğim çünkü onlar birer çocuk olduğu için sizden ne görürlerse onu öğreniyorlar. kendi deneyimlerim doğrultusunda köpekler çok güzel canlılar. onlara vereceğiniz 1 birim sevgi karşılığında size onlarca misliyle geri veriyorlar. üstelik sizin varlığınızı seviyorlar. köpeklerle ilgili bilgi almak isteyenlerle tüm deneyimlerimi paylaşabilirim. 10 yıldır beraberiz, dile kolay.
devamını gör...

koşarken sehpanın kenarına serçe parmağını vurmakla aynı ölçüde acı verir.
devamını gör...

çok uzun zamandır takip ettiğim, yaptığı tanımlar kadar sohbeti de çok güzel olan sözlüğün olmazsa olmazı. nickaltına yazmak bugüne nasip oldu. sözlükte varlığının daim olmasını dilerim.
devamını gör...

ben de bahar sonu doğmuş* biri olarak kışı seviyorum.
sıcaklarla pek aram yok. en sevdiğim bembeyaz gelinliğini giymiş tabiatı seyretmektir. kar yağışının verdiği huzuru hiç bir şeye değişmem.
devamını gör...

-mükemmeliyetçi olmak başarının düşmanıdır. çünkü yol boyunca zorluklar, aksaklıklar bizim yanımızda olacaktır.
-başkalarıyla kendi başarını kıyaslamak. halbuki herkesin hikayesi başkadır, insan sadece kendisiyle yarışta olmalı ve hep daha iyiyi hedeflemelidir.
- kendine güvenmek anahtar kelime güven ve gereğini yap içi boş güvenmek başarısızlık getirecektir. *
devamını gör...

kuşaklarla insanları genellemeye hiç katılmıyorum şahsen ki milattan önceki zamanlarda bile o zamanın genç nüfusuna söylenen şimdiki eleştirilerin benzerleri var ama tabii zaman çok değişiyor. her dönemin şartları çok farklı. birde coğrafya kaderdir meselesi var tabii :(
devamını gör...

sen kimsin.
devamını gör...

1967 yılında israil tarafından işgal, 1981 yılında ilhak edilmiş, bugün suriye ve israil arasındaki en büyük ihtilaf konusu olan bölgedir.

bu bölgenin önemi ise 2 harfle özetlenebilir; "su". golan tepeleri bugün israil'in yıllık su ihtiyacının %40'ını karşılayan verimli bir platodur. aynı zamanda bu bölgede şaraplık üzüm olan ünlü chardonnay üzümleri yetişmektedir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim