fare
kendini gizlemekte usta fakat işini sessiz görmekte beceriksiz olan canlı. kahrolasıca. ölmeden hemen önce de son kez şansını denemek için ölü taklidi yapmayı falan bile akıl ediyor. lanet olasıca.
devamını gör...
yazarlardan riyakarlık örnekleri
ailelerin çocuklarının yanında ,çocuklar doğdu doğalı sigara içip büyüyünce de sigara içmek zararlı naralari atıp,sigara içince de kızmaları.
devamını gör...
kevgir
cep delik / cepken delik
kol delik /mintan delik
yen delik /kaftan delik
kevgir misin be kardeşlik?
orhan veli'nin yazmış olduğu yukarıdaki dizeler, maddeciliğin ön plana çıkması ve insani değerlerin giderek kaybolmasına karşı protesto olarak, romantik isyankar hafif müzik sanatçısı erdem alkın tarafından şarkı haline getirilmiştir.
kol delik /mintan delik
yen delik /kaftan delik
kevgir misin be kardeşlik?
orhan veli'nin yazmış olduğu yukarıdaki dizeler, maddeciliğin ön plana çıkması ve insani değerlerin giderek kaybolmasına karşı protesto olarak, romantik isyankar hafif müzik sanatçısı erdem alkın tarafından şarkı haline getirilmiştir.
devamını gör...
behice boran
marksist siyasetçi ve bilim insanı. türkiye siyaset tarihindeki ilk kadın parti başkanıdır. türkiye işçi partisi başkanlığını yapmıştır. illegal türkiye komünist partisi üyesidir de bir yandan. behice boran'ın türkiye'deki sosyalist mücadeleye en büyük katkısı sosyalist devrime ve partili geleneğe olan bağlılığı olmuştur. yıllarca hapis yatmış, seksen darbesinden sonra yurt dışına kaçmış ve vatandaşlıktan çıkarılmıştır. brüksel'de hayatını kaybetmiştir.
behice boran'ın hayatını okuduğumda aklıma şu gelmişti: çok rahat ve lüks bir hayat yaşayabilecek biriymiş. amerika'da sosyoloji eğitimi almış, parlak bir akademisyen. etliye sütlüye karışmasa, rektörlüğe kadar ilerlerdi. ama o bir sosyalistti. halk için, işçi sınıfı için, ezilenler için mücadele etti. hayatını işçi sınıfı mücadelesine adadı ve tarihe altın harflerle yazıldı.
eğer lüks ve rahat bir hayat yaşasaydı sıradan bir akademisyen olarak unutulup gidecekti. ama behice boran, tarihin en onurlu sayfalarında yer alıyor. unutmayacağız.
son olarak, 1 mayıs onun doğum günü. iyi ki doğdun hocam.
behice boran 111 yaşında!
behice boran'ın hayatını okuduğumda aklıma şu gelmişti: çok rahat ve lüks bir hayat yaşayabilecek biriymiş. amerika'da sosyoloji eğitimi almış, parlak bir akademisyen. etliye sütlüye karışmasa, rektörlüğe kadar ilerlerdi. ama o bir sosyalistti. halk için, işçi sınıfı için, ezilenler için mücadele etti. hayatını işçi sınıfı mücadelesine adadı ve tarihe altın harflerle yazıldı.
eğer lüks ve rahat bir hayat yaşasaydı sıradan bir akademisyen olarak unutulup gidecekti. ama behice boran, tarihin en onurlu sayfalarında yer alıyor. unutmayacağız.
son olarak, 1 mayıs onun doğum günü. iyi ki doğdun hocam.
behice boran 111 yaşında!
devamını gör...
mezür
sıvıların ölçümü için kullanılan laboratuvar malzemesidir. dereceli silindir ya da ölçü silindiri olarak da bilinir.
devamını gör...
rasyonel sayılar
oranlı sayı olarakta geçer, en basit şekilde a bir tam sayı olmak şartıyla b de 0 dan farklı bir tam sayı olmak şartıyla a/b şeklinde yazılabilen sayılardır. b nin 0 dan farklı olmasının sebebi hiç bir sayının 0 a bölünememesidir. sayı bölü 0 bildiğiniz gibi tanımsızdır. ancak örneğimizde a sayısı 0 a eşit olabilir yani payı 0 olan sayı paydası 0 olmadığı sürece her zaman 0 a eşittir.
tüm tam sayılar aynı zamanda rasyonel sayılardır. çünkü tam sayının aslında paydası (yukarıdaki örnekte b sayısı) 1 dir. dolayısı bir tam sayıyı a/1 şeklinde yazabilirsiniz.
oranlı sayıarın negatif olması durumunda bunlara negatif rasyonel sayı denir.(örnek -3/5 , bu negatif bir rasyonel sayıdır)
ondalıklı sayılar ve devirli ondalıklı sayılar kesir olarak yazılabildiği için rasyonel sayılardır. (örnek: 0,3 bu sayı 3/10 şeklinde yazılabilir,rasyonel sayıdır. virgülden sonra 7 nin devam ettiği 2,7777777..... sayısı da rasyonel sayıdır.)
tüm tam sayılar aynı zamanda rasyonel sayılardır. çünkü tam sayının aslında paydası (yukarıdaki örnekte b sayısı) 1 dir. dolayısı bir tam sayıyı a/1 şeklinde yazabilirsiniz.
oranlı sayıarın negatif olması durumunda bunlara negatif rasyonel sayı denir.(örnek -3/5 , bu negatif bir rasyonel sayıdır)
ondalıklı sayılar ve devirli ondalıklı sayılar kesir olarak yazılabildiği için rasyonel sayılardır. (örnek: 0,3 bu sayı 3/10 şeklinde yazılabilir,rasyonel sayıdır. virgülden sonra 7 nin devam ettiği 2,7777777..... sayısı da rasyonel sayıdır.)
devamını gör...
hayata dair iç burkan detaylar
su birikintisinden su içerken sürekli tetikte ve tedirgin bir şekilde etrafı gözetleyen sokak hayvanları. içim burkuluyor. ne kadar çok korkutmuşuz onları diye düşünüyorum.
devamını gör...
normal sözlük'teki aile ortamı
yazar sayısı az, herkesin birbirine aşinalığı var. birkaç ay sonra aile ortamı falan kalmaz. ilişkinin cicim aylarını yaşıyoruz şu an.
devamını gör...
an itibarıyla işsiz kalmam
kariyer vs. demek saçmalık. bir tanıdığım var kendisi genetik mühendisi bilmem kaç zaman yüksek lisans yaptı sonra doktora yaptı ama şu an işsiz. çünkü çok mezun var ve pandemi vs. diye hastaneler * işçi çıkarmıyoruz şu sıra diyorlarmış. başvurularını da almıyorlar. böyle bir sürü insan var. belki onlardan biri ileride ben olucam. sıkıntıyı kişide aramayın sıkıntı ülke şartlarından. umarım bir an önce bir çıkış yolu bulursun.
devamını gör...
zaman zaman gelen neden yaşıyorum hissi
nedense bende gitmeyen histir.
devamını gör...
sözlük radyosunun yayına başlaması
haber.
devamını gör...
doktor
bunca zaman bu meslekle ilgili bu kadar az tanım girilmesine şaşırdığım başlıktır. kendilerini sever sayarız.
devamını gör...
yaşama uğraşı
italyan yazar/şair cesare pavese'in 1952 yılında basıma sunulan, günlük türünün örneklerinden biri olan kitabı.
gençliğini geçirdiği köyü ve oradaki yaşantısını yansıttığı bu kitap, yazarın kişiliğine dair ipuçları vermekle birlikte; bugün dahi esiri olduğumuz duyguları yansıtmakta. liseye yeni başladığım zamanlarda okumuştum, geçenlerde tekrar okudum ve daha önce anlamadığım şeyleri anladım. günlük olduğu belli oluyor ve bazı yerlerde istemsiz sıkıyor insanı fakat yazar öyle cümleler yazmış ki... neyse, devam edelim.
yazılanları okumaya başladığınız zaman içten içe "ulan ortada intiharlık ne var?" diye düşünmeden edemiyorsunuz. ben okurken böyle düşündüm, inkar edemem çünkü yazar gayet bilgi birikimli ifadelerle şiirden bahsediyor, okuduğu şair/yazar kişileri eleştiriyordu fakat kelimelerin sihrini çözünce işin sandığınız gibi olmadığını anlıyorsunuz. pavese, cümlelerinin içinde aslında manevi olarak çöküşünün üzerinde oluşturduğu boşluğu sıklıkla dile getiriyor. özellikle 1937 yılının altı kasımında, ki 1936 bana göre manevi çöküşün başladığı yıl ya da gün yüzüne çıktığı, 1937 ise yükselişi.
söylenene göre şair ülkesinin büyük edebiyat ödüllerinden birini kazandıktan sonra intihar etti ve bu intihar beklenmedik bir eylemdi. hatta can yayınları kitabın arkasına "başarılı bir hayat" diye not düşmüştü ancak pavese'in istediği büyük büyük ödüller, ünlü olmalar yahut benzerleri bir şey değildi. kendisi de açıkça "asıl başarısız insan mutlu bir evlilik dahi yapmayı başaramamış biridir" demiş, başarısızlığını tek cümlede göstermişti.
zaten aldatılması, sevdiği kadın tarafından yüz üstü bırakılıp diğer kadınlara da düşman olmuş olması bize ön bilgi tadında bir şeyler söylemişti. bilemiyorum, belki de fazla derin düşünüyorumdur fakat şundan eminim ki pavese kendince başarısızdı. hayatının bir anlamı yoktu. o da günlüklerin başlarında bahsettiği "kendini yok etmek" eylemini devreye soktu. başka ne yapılabilirdi, bir kadın tarafından sevilmemişti bile.
dedektif gibi her cümlenin altında bir anlam arayınca okunması hayli zevkli olan bir kitaptı. okumanızı öneririm, böylece yaşadığımız hayatın anlamını yitirmesi bize neler yaptırır görmüş olursunuz. şimdiden keyifli okumalar dilerim.
biraz karamsar ve nihilist tarzda yazılmış. okurken kendinizi tezer özlü'yü okuyormuş gibi hissediyorsunuz çünkü ikisinin karamsar duruşu birbirine çok benziyor lakin her sayfasında olmasa bile iki sayfada bir altını çizebileceğiniz muazzam cümleler görüyorsunuz.
mesela;
"cömertçe, başkalarının acılarını paylaşarak yaşayamayan insan, kendi acısını dayanılmaz bir yoğunlukta duymakla cezalandırılır."
"başka bir insan olmaya çalışmak boş bir çaba. insan için ilginç olan, o eski kişiliğin yeni yaşantılara nasıl bir tepki göstereceğidir."
edit: imla.
gençliğini geçirdiği köyü ve oradaki yaşantısını yansıttığı bu kitap, yazarın kişiliğine dair ipuçları vermekle birlikte; bugün dahi esiri olduğumuz duyguları yansıtmakta. liseye yeni başladığım zamanlarda okumuştum, geçenlerde tekrar okudum ve daha önce anlamadığım şeyleri anladım. günlük olduğu belli oluyor ve bazı yerlerde istemsiz sıkıyor insanı fakat yazar öyle cümleler yazmış ki... neyse, devam edelim.
yazılanları okumaya başladığınız zaman içten içe "ulan ortada intiharlık ne var?" diye düşünmeden edemiyorsunuz. ben okurken böyle düşündüm, inkar edemem çünkü yazar gayet bilgi birikimli ifadelerle şiirden bahsediyor, okuduğu şair/yazar kişileri eleştiriyordu fakat kelimelerin sihrini çözünce işin sandığınız gibi olmadığını anlıyorsunuz. pavese, cümlelerinin içinde aslında manevi olarak çöküşünün üzerinde oluşturduğu boşluğu sıklıkla dile getiriyor. özellikle 1937 yılının altı kasımında, ki 1936 bana göre manevi çöküşün başladığı yıl ya da gün yüzüne çıktığı, 1937 ise yükselişi.
söylenene göre şair ülkesinin büyük edebiyat ödüllerinden birini kazandıktan sonra intihar etti ve bu intihar beklenmedik bir eylemdi. hatta can yayınları kitabın arkasına "başarılı bir hayat" diye not düşmüştü ancak pavese'in istediği büyük büyük ödüller, ünlü olmalar yahut benzerleri bir şey değildi. kendisi de açıkça "asıl başarısız insan mutlu bir evlilik dahi yapmayı başaramamış biridir" demiş, başarısızlığını tek cümlede göstermişti.
zaten aldatılması, sevdiği kadın tarafından yüz üstü bırakılıp diğer kadınlara da düşman olmuş olması bize ön bilgi tadında bir şeyler söylemişti. bilemiyorum, belki de fazla derin düşünüyorumdur fakat şundan eminim ki pavese kendince başarısızdı. hayatının bir anlamı yoktu. o da günlüklerin başlarında bahsettiği "kendini yok etmek" eylemini devreye soktu. başka ne yapılabilirdi, bir kadın tarafından sevilmemişti bile.
dedektif gibi her cümlenin altında bir anlam arayınca okunması hayli zevkli olan bir kitaptı. okumanızı öneririm, böylece yaşadığımız hayatın anlamını yitirmesi bize neler yaptırır görmüş olursunuz. şimdiden keyifli okumalar dilerim.
biraz karamsar ve nihilist tarzda yazılmış. okurken kendinizi tezer özlü'yü okuyormuş gibi hissediyorsunuz çünkü ikisinin karamsar duruşu birbirine çok benziyor lakin her sayfasında olmasa bile iki sayfada bir altını çizebileceğiniz muazzam cümleler görüyorsunuz.
mesela;
"cömertçe, başkalarının acılarını paylaşarak yaşayamayan insan, kendi acısını dayanılmaz bir yoğunlukta duymakla cezalandırılır."
"başka bir insan olmaya çalışmak boş bir çaba. insan için ilginç olan, o eski kişiliğin yeni yaşantılara nasıl bir tepki göstereceğidir."
edit: imla.
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
/sarsın, sarsın sevsin beni
dinsin diye çok bekledim
gönlümdeki derin sancı
bilirim nerde ilacı/
dinsin diye çok bekledim
gönlümdeki derin sancı
bilirim nerde ilacı/
devamını gör...
peltek konuşan insanlar
"z" ve "s" gibi bazı harfleri söylerken dili yanlış konumlandırmaları sebebiyle seslendirme esnasında hava akışını doğru sağlayamayan insanlardır. anatomik temelli olabilmekle birlikte hatalı öğrenme sonucu da oluşabilmektedir. dil ve konuşma terapisi ile düzeltilmesi mümkündür. erken yaşta terapiye başlayanların daha hızlı iyileşme sağladıkları gözlemlenmiştir.
peltek konuşan insanlar iletişim kurma konusunda sorun yaşayabilir, konuşmaktan çekinebilir, bu da kişisel problemlere (özgüven eksikliği, özsaygı yitimi vs...) sebep olabilir. erken yaşlarda yapılan müdahaleler ile bu problemlerin etkileri azaltılabilir. özellikle ergenlik gibi kişilik gelişiminde kritik olan bir dönemde/mümkünse öncesinde ele alınmasını daha sonraki dönemlerde sebep olabileceği daha büyük problemleri önlemek açısından daha öncelikli olmalıdır.
peltek konuşan insanlar iletişim kurma konusunda sorun yaşayabilir, konuşmaktan çekinebilir, bu da kişisel problemlere (özgüven eksikliği, özsaygı yitimi vs...) sebep olabilir. erken yaşlarda yapılan müdahaleler ile bu problemlerin etkileri azaltılabilir. özellikle ergenlik gibi kişilik gelişiminde kritik olan bir dönemde/mümkünse öncesinde ele alınmasını daha sonraki dönemlerde sebep olabileceği daha büyük problemleri önlemek açısından daha öncelikli olmalıdır.
devamını gör...
atforvendetta
dinlediğimiz playlist ile müzik zevkinin mükemmel olduğunu öğrendiğimiz yazar arkadaşımız.
not: başka arkadaşların şarkıları da varmış çalan listede, herkesin yüreğine sağlık.
not: başka arkadaşların şarkıları da varmış çalan listede, herkesin yüreğine sağlık.
devamını gör...
söyleme dostuna söyler dostuna
iki kişinin bildiğinin sır olmamasını anlatan söz.
devamını gör...
sinema tarihinin en iyi oyunculuk performansları
boyhood filminde sergilenen oyunculuklardır. film gerçekçi olması için 12 yılda çekilmiş.
izlerken başroldeki çocuk gözünüzün önünde büyüyor siz de noluyo ya! diyorsunuz. sonradan öğreniyorsunuz neler döndüğünü.
aslında efsanevi bir oyunculuk yok filmde fakat totalde iyi bir oyunculuk örneği teşkil ediyor.
izlerken başroldeki çocuk gözünüzün önünde büyüyor siz de noluyo ya! diyorsunuz. sonradan öğreniyorsunuz neler döndüğünü.
aslında efsanevi bir oyunculuk yok filmde fakat totalde iyi bir oyunculuk örneği teşkil ediyor.
devamını gör...
pfizer biontech aşısı olan yazarlar veri tabanı
yaşadığım avrupa ülkesinin başkentinde randevular çok sonraya sarktığı için ufak çevre ilçelerden birine giderek oldum bu aşıyı. hemşire aşıyı hazırladı kolumu bi mıncırdı, geçmiş olsun dedi bantı bastı. ne iğnenin battığını ne de enjeksiyonu hissettim. sanki koluma iğnenin ucunu çekti toplamda 1 sn bile sürmedi gibi geldi.
ilk gün hiç birşey olmadı. ikincü gün kolda aşı vurulan bölgede ağrı, vücutta hafif sızlama ve üşütmüş gibi ateşliymiş hissiyatı oldu. 2. günün gecesi yorgana sarılıp iyi bi uyku çekince sabaha bir şey kalmadı. şu an dördüncü gün ve aşı vurulan yere bastırınca hafif bir acı mevcut halen.
ilk gün hiç birşey olmadı. ikincü gün kolda aşı vurulan bölgede ağrı, vücutta hafif sızlama ve üşütmüş gibi ateşliymiş hissiyatı oldu. 2. günün gecesi yorgana sarılıp iyi bi uyku çekince sabaha bir şey kalmadı. şu an dördüncü gün ve aşı vurulan yere bastırınca hafif bir acı mevcut halen.
devamını gör...
