imha etmek
"kökünü kurutmak" anlamında da kullanılan bir deyimdir.
devamını gör...
hildegard von bingen
ünvanları; şair, yazar(ilk fransız kadın yazar), filozof, teolog, sanatçı, müzisyen, evliya, kompozitör, dramaturg, biyografi yazarı, doktor, botanikçi(bir çeşit şifacı denilebilir aslında), oyuncu, mimar, kâhin, vaiz, kiliseye göre azize. of of of abla ne yaptın sen öyle desem ayıp olmaz inşallah. insan bu kadar dolu dolu yaşayabilir. helal olsun. şimdi biraz ciddi yazayım.
aslında onun için mistik filozof diyebiliriz.
çocuklugundan beri insan, ruh ve insan ile ruh arasındaki ilişkiyi düşünmüştür. gizemli şeyler gördüğü ve böylelikle mistisizm kapılarını araladığı söylenilir.
o , insanların kaderinin önceden belirlenmiş olduğuna değil, insanın özgür iradesinin varlığına ve karar verebilme mekanizmasına inanmıştır. the dialogue of divine providence isimli yaptında mistik görüşlerini dile getirmiştir.
hayat'ının otuz yılını manastırda kadınlar hücresinde geçirmiş, otuz sekiz yaşında baş rahibe olur. rahibe gorevini bir köle vari hizmet olarak değil bir takım kadınsal hareketler için kullanmıştır.erkek manastırlarından bağımsız kendi manastırını kurmuştur. bu manastırda kadın rahibeler yetiştirerek kadınların da vaaz verebildiğini göstermiştir.
aşağıdaki sözleriyle feminizm ile ciddi bağlantılı olduğu görülür.
isa meryem’den doğduğuna göre tanrı suretini bir kadından almıştır, dolayısıyla kadın tanrısal surete erkeğe nazaran daha yakındır
öte yandan feminist olmadığına dair de deliller vardır. şöyle diyelim pratikte yaptıkları ve söylemleri ile feminist gibi gözüküyor olsa da düşüncelerini ileri sürerken ataerkil dil kullanması, genel olarak kilise görüşlerini benimsemiş olması,eşcinselliği kınaması gibi hareketler bu düşünceden uzak konuma itmiştir.
ruhun tamamen özgür olması gerektiğini savunmuştur. bu görüşüyle kilise'den kopmuş. tanrı ile insan'ın bireysel ilişki kurması gerektiğini öne sürmüş.
bu görüşler orta çağ'da bir kadın tarafından cesurca belirtilmiş. sonra ne mi olmuş?
dini açıdan sapkınlık suçlaması neticesinde, yakılarak öldürülmüştür.
bugün yine bir kadın filozofun hikayesini anlattık. her türlü zorluğa rağmen hayatın içinde düşünmeyi, sorgulamayı, mücadeyi bırakmayan bir kadından bahsettik. çocuklarını tek başına büyütmüş, geçimini kendi sağlamış yetilerini saklamamış öğrendiklerini toplumdaki kişilerle paylaşmış bir filozof. başka yürekli kadın filozoflarla görüşmek dileğiyle..
aslında onun için mistik filozof diyebiliriz.
çocuklugundan beri insan, ruh ve insan ile ruh arasındaki ilişkiyi düşünmüştür. gizemli şeyler gördüğü ve böylelikle mistisizm kapılarını araladığı söylenilir.
o , insanların kaderinin önceden belirlenmiş olduğuna değil, insanın özgür iradesinin varlığına ve karar verebilme mekanizmasına inanmıştır. the dialogue of divine providence isimli yaptında mistik görüşlerini dile getirmiştir.
hayat'ının otuz yılını manastırda kadınlar hücresinde geçirmiş, otuz sekiz yaşında baş rahibe olur. rahibe gorevini bir köle vari hizmet olarak değil bir takım kadınsal hareketler için kullanmıştır.erkek manastırlarından bağımsız kendi manastırını kurmuştur. bu manastırda kadın rahibeler yetiştirerek kadınların da vaaz verebildiğini göstermiştir.
aşağıdaki sözleriyle feminizm ile ciddi bağlantılı olduğu görülür.
isa meryem’den doğduğuna göre tanrı suretini bir kadından almıştır, dolayısıyla kadın tanrısal surete erkeğe nazaran daha yakındır
öte yandan feminist olmadığına dair de deliller vardır. şöyle diyelim pratikte yaptıkları ve söylemleri ile feminist gibi gözüküyor olsa da düşüncelerini ileri sürerken ataerkil dil kullanması, genel olarak kilise görüşlerini benimsemiş olması,eşcinselliği kınaması gibi hareketler bu düşünceden uzak konuma itmiştir.
ruhun tamamen özgür olması gerektiğini savunmuştur. bu görüşüyle kilise'den kopmuş. tanrı ile insan'ın bireysel ilişki kurması gerektiğini öne sürmüş.
bu görüşler orta çağ'da bir kadın tarafından cesurca belirtilmiş. sonra ne mi olmuş?
dini açıdan sapkınlık suçlaması neticesinde, yakılarak öldürülmüştür.
bugün yine bir kadın filozofun hikayesini anlattık. her türlü zorluğa rağmen hayatın içinde düşünmeyi, sorgulamayı, mücadeyi bırakmayan bir kadından bahsettik. çocuklarını tek başına büyütmüş, geçimini kendi sağlamış yetilerini saklamamış öğrendiklerini toplumdaki kişilerle paylaşmış bir filozof. başka yürekli kadın filozoflarla görüşmek dileğiyle..
devamını gör...
meb'in lgs'ye girmeyin okulun başarısı düşüyor açıklaması
kırıkkale il milli eğitim müdürlüğü, ilde bulunan okul müdürlerine "sınavda herhangi bir hedefi olmayan öğrencilerin lgs'ye katılmamasını sağlayın” mesajı gönderdi.
kırıkkale il milli eğitim müdür yardımcısı hamza aygün tarafından gönderilen yazıda şöyle denildi:
"kıymetli ortaokul müdürlerimiz biliyorsunuz ki önümüzdeki hafta sonunda lgs sınavı var. daha önce de paylaştığımız gibi bu sınavda herhangi bir hedefi olmayan ya da ders durumu istenmeyen durumda olan öğrencilerimizin velileri ile istişare edilerek sınava katılmamaları yönünde yönlendirme çalışmalarımızı ivedilikle takip edelim, çünkü sene boyu verilen emekler hedefsiz öğrencilerimizin sınava katılımı ile ortalamalarınız oldukça aşağılara düşmektedir. bundan dolayı 8. sınıf öğrenci sayımız ve bu konu ile ilgili görüş yapılan öğrenci veli görüşmelerinin her okul müdürümüz tarafından hassasiyet ile üzerinde durulması ve bir liste halinde tarafımıza bildirilmesi hususunda gereğini bilgilerinize rica ederim.”
eğitim-sen: öğrencileri gözden çıkarmışlar
il milli eğitim müdür yardımcısı aygün'ün yazısına eğitim-sen genel merkezi tarafından yapılan açıklamayla da tepki gösterildi. eğitim-sen açıklamasında şöyle denildi:
"görevi eğitimin niteliğini arttırmak ve öğrencilerin eğitim hizmetine eşitçe erişimini sağlamak olması gereken bir yöneticinin, “sınavda herhangi bir hedefi olmayan öğrencilerin sınava katılmamasını sağlamak” olarak kendine ve okul müdürlerine biçtiği görev açıkça suçtur!
hamza aygün’ün hedefi, acil uzaktan öğretimin sorunlarını gizlemek ve liselere geçiş sistemi’nin amacına uygun biçimde yoksul ailelerin çocuklarını imam hatip, meslek lisesi ve açık liselere yönlendirmektir. hamza aygün’ün sözleri, siyasi iktidar ve kadrolarının, yarınlarına güvenle bakamayan öğrencileri nasıl gözden çıkardığının resmidir!
eğitim sen olarak meb’e çağrımız, hamza aygün hakkında gerekli yasal işlemleri derhal başlatmasıdır. öğrencilerimizin eğitim hakkı için, gençlerimizin yarınlara güvenle bakabilmeleri için tüm örgütlü gücümüzle mücadelemizi sürdüreceğimiz bilinmelidir."
buradan
kırıkkale il milli eğitim müdür yardımcısı hamza aygün tarafından gönderilen yazıda şöyle denildi:
"kıymetli ortaokul müdürlerimiz biliyorsunuz ki önümüzdeki hafta sonunda lgs sınavı var. daha önce de paylaştığımız gibi bu sınavda herhangi bir hedefi olmayan ya da ders durumu istenmeyen durumda olan öğrencilerimizin velileri ile istişare edilerek sınava katılmamaları yönünde yönlendirme çalışmalarımızı ivedilikle takip edelim, çünkü sene boyu verilen emekler hedefsiz öğrencilerimizin sınava katılımı ile ortalamalarınız oldukça aşağılara düşmektedir. bundan dolayı 8. sınıf öğrenci sayımız ve bu konu ile ilgili görüş yapılan öğrenci veli görüşmelerinin her okul müdürümüz tarafından hassasiyet ile üzerinde durulması ve bir liste halinde tarafımıza bildirilmesi hususunda gereğini bilgilerinize rica ederim.”
eğitim-sen: öğrencileri gözden çıkarmışlar
il milli eğitim müdür yardımcısı aygün'ün yazısına eğitim-sen genel merkezi tarafından yapılan açıklamayla da tepki gösterildi. eğitim-sen açıklamasında şöyle denildi:
"görevi eğitimin niteliğini arttırmak ve öğrencilerin eğitim hizmetine eşitçe erişimini sağlamak olması gereken bir yöneticinin, “sınavda herhangi bir hedefi olmayan öğrencilerin sınava katılmamasını sağlamak” olarak kendine ve okul müdürlerine biçtiği görev açıkça suçtur!
hamza aygün’ün hedefi, acil uzaktan öğretimin sorunlarını gizlemek ve liselere geçiş sistemi’nin amacına uygun biçimde yoksul ailelerin çocuklarını imam hatip, meslek lisesi ve açık liselere yönlendirmektir. hamza aygün’ün sözleri, siyasi iktidar ve kadrolarının, yarınlarına güvenle bakamayan öğrencileri nasıl gözden çıkardığının resmidir!
eğitim sen olarak meb’e çağrımız, hamza aygün hakkında gerekli yasal işlemleri derhal başlatmasıdır. öğrencilerimizin eğitim hakkı için, gençlerimizin yarınlara güvenle bakabilmeleri için tüm örgütlü gücümüzle mücadelemizi sürdüreceğimiz bilinmelidir."
buradan
devamını gör...
insanı mutlu eden ucuz şeyler
1 liralık çikolata ve çay evet fakirim
devamını gör...
tevekkül
tevekkül kavramı tanımlaması basit uygulaması zor kavramlardan birisidir. genel olarak net bir şekilde tanımlaması yapılmış başlık altında o sebeple kendimce eklentiler yapmaya çalışacağım..
sözlük anlamı ile tevekkül ; herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını allah'a bırakma
tevekkül
tevekkül genel olarak bir ruh halidir; şöyle ki insanın elinden geleni yaptıktan sonra olacak olayları artık olumlu ya da olumsuz içselleştirmeden yoluna devam edebilmesi vicdan terazisinde herhangi bir etki yaratmamasını sağlayabilecek ruh haline yükselebilmesidir..
burada önemli olan husus "olacak olaylar" kısmıdır. şöyle ki bir varlık yaşamı esnasında vicdan terazisine koyarak verdiği bir kararda vicdanen rahatsa ve bu karar ona görece olarak bir ferahlık sağlamamış olsa bile (maddi bir beklentisi olabilir, daha rahat bir yaşam dilemiş olabilir seçenekler bu konuda her zaman sınırsızdır) kazandığı tecrübe ve deneyimlere odaklanarak tevekkül edebilmesi ve öğrenmeye devam edebilmesi gerekmektedir.
o sebeple burada çaba ve uğraşarak ruh varlığının konuyla ilgili dersleri çıkarabilmiş olması onun gelişimi açısından sonuçlardan bağımsız olarak kafidir ve tevekkül bu sebeple de çok önemlidir. beşer varlıkları olarak "neden böyle oldu, ben o kadar çabaladım, daha iyisini hak ediyordum" gibi soruları beklentilerimiz karşılanmadığında sormaya devam ediyor olduğumuzda yeteri kadar konuyu kavrayamamış olduğumuz ortaya çıkar ve de benzer sınavlarla sınanmaya devam edebiliriz..
eskilerin "hayırlısı"(bkz: hayırlısı) , "vardır bir hayır" , "hayırlısı ise olsun" kelimeleri her ne kadar günlük yaşam içinde anlamını çok hissederek kullanmıyor olsak da tevekkülün içeriğini net anlatan minik kelime öbekleridir...
o sebeple konuya geniş perspektiften bakabilen ve de hayatı bir derviş ruh hali ile yaşayabilenlere selam olsun..
sözlük anlamı ile tevekkül ; herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını allah'a bırakma
tevekkül
tevekkül genel olarak bir ruh halidir; şöyle ki insanın elinden geleni yaptıktan sonra olacak olayları artık olumlu ya da olumsuz içselleştirmeden yoluna devam edebilmesi vicdan terazisinde herhangi bir etki yaratmamasını sağlayabilecek ruh haline yükselebilmesidir..
burada önemli olan husus "olacak olaylar" kısmıdır. şöyle ki bir varlık yaşamı esnasında vicdan terazisine koyarak verdiği bir kararda vicdanen rahatsa ve bu karar ona görece olarak bir ferahlık sağlamamış olsa bile (maddi bir beklentisi olabilir, daha rahat bir yaşam dilemiş olabilir seçenekler bu konuda her zaman sınırsızdır) kazandığı tecrübe ve deneyimlere odaklanarak tevekkül edebilmesi ve öğrenmeye devam edebilmesi gerekmektedir.
o sebeple burada çaba ve uğraşarak ruh varlığının konuyla ilgili dersleri çıkarabilmiş olması onun gelişimi açısından sonuçlardan bağımsız olarak kafidir ve tevekkül bu sebeple de çok önemlidir. beşer varlıkları olarak "neden böyle oldu, ben o kadar çabaladım, daha iyisini hak ediyordum" gibi soruları beklentilerimiz karşılanmadığında sormaya devam ediyor olduğumuzda yeteri kadar konuyu kavrayamamış olduğumuz ortaya çıkar ve de benzer sınavlarla sınanmaya devam edebiliriz..
eskilerin "hayırlısı"(bkz: hayırlısı) , "vardır bir hayır" , "hayırlısı ise olsun" kelimeleri her ne kadar günlük yaşam içinde anlamını çok hissederek kullanmıyor olsak da tevekkülün içeriğini net anlatan minik kelime öbekleridir...
o sebeple konuya geniş perspektiften bakabilen ve de hayatı bir derviş ruh hali ile yaşayabilenlere selam olsun..
devamını gör...
yazarların girdiği tanımlardan karakter analizi yapmak
gereksiz bir harekettir.
haaa illa bir karakter analizi yapma merakı içinde olan yazarlar varsa ben karaktersizim.
haaa illa bir karakter analizi yapma merakı içinde olan yazarlar varsa ben karaktersizim.
devamını gör...
durduk yere insanı mutlu eden şeyler
playlist’inde çok sevdiğin ama uzun zamandır dinlemediğin bir şarkının rastgele çalmaya başlaması. ezginin dalgalarında ruhsal sörf yaparmışçasına mutlu eder.
devamını gör...
para mutluluğu satın almaz
"komple paha biçemez ama anca kısa bir süre kiralayabilir" şeklkinde mümkünü olabilecek önerme, koşul.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
olmadı sözlük. çok özeldi. çok güzeldi. ama olmadı. çok sevmek yetmiyor işte bazen. kaldım yine sana sözlük.
devamını gör...
yazarların yakın gelecekteki hayali
hayatımın aşkı ile tanışmayı istiyorum.
devamını gör...
iki insanın arasında bağ oluşmasını sağlayan şeyler
eksiklikler. biri bir diğerini tamamlıyorsa ve bunu layığı ile yapıyorsa çok zor kopacak bir bağ oluşur.
devamını gör...
sözlük dergi yazılarını bekliyor
dün gece derginin yayımlandığı duydum ama ancak detaylı incelemeyi sabaha bırakmıştım. sabah bir solukta tüm dergiyi yaladım yuttum resmen. gerçekten çok güzel bir iş çıkmış. bilim, edebiyat, kültür, mizah, yaşam gibi birçok alanda başlık olmasıda herkesin kendinden bir şeyler bulabileceğinin en güzel kanıtı olmuş. ilk sayının kusuru olmaz denilebilirdi ama bence kusursuz bir nizamda, el üzerinde, titiz bir çalışma ile bizlere sunulmuş.
başta (bkz: karambol), (bkz: robnaja),(bkz: eniyisipencere)(bkz: ölmedim ama hafif sürünüyorum), (bkz: paladin)(bkz: gomercan)(bkz: crimson)’a teşekkürler ve hemen arkasından güzel tanımlarını, düşüncelerini, şiir ve yazılarını bizimle paylaşan tüm yazar arkadaşlarıma teşekkürler.
yeni sayıyı şimdiden heyecanla bekliyorum.
yalnızlığımızı gören muhteşem varlıklar-(bkz: son feci mars)
yerden göğe yüksek türk mitolojisi-(bkz: crimson)
trolizm ve trol akımı ile(bkz: abdulseyidbincabbar) ‘ın sayesinde tanışmış biri olarak detaylı açıklama içeren yazısını hem öğrenerek hemde gülerek okudum. bence çok güzel ve yerinde bir yazar tarafından yazılmış ne de olsa sözlüğümüzün trol akademisi s.a.p danışmanı kendisi olur.
sol framede de keyifle okuduğum kafasözlük haber ajansını yazan sevgili(bkz: ateist kaplumbağa)
meriç-(bkz: alex van carlos)’ da meriçliği çok güzel anlatmış. hep bu meriçler kim acaba derdim artık biliyorum:)
ve sevgili (bkz: eniyisipencere)’nin en sevdiğim tanımı olan virgül,
sevgili arkadaşım (bkz: robnaja)’nın sözlük dergi yayında’sı. sözlük dergi yayında’yı okurken teşekkürlere geldim, robnaja’nın adı yok. nasıl olur, bir atarlandım neyse sonuna geldimki yazıyı yazan sevgili robnaja’ymış:)
kalem-(bkz: yedinci dem)
okuma’nın okuması-(bkz: nikiforenko)
ibrahim vovyoda-(bkz: aktrolavcisi) ile çok güzel bir bilgi paylaşımı olmuş. rabia’nın idamı her ne kadar üzsede.
artemisia’nın öldüren fırçaları-(bkz: pinkshinyultratombourine)
bir istismar geleneği- bocha bazi-(bkz: supportgirl)
sonun başlangıcı-(bkz: ölmedim ama hafif sürünüyorum)’un mahlasına yakışan bir konuya dem vurması.
pandemi döneminde fıkra üretiminde yaşanan durgunluk üzerine-(bkz: mebus paltosu)
mahallenin sadık amcası-(bkz: memontamoni) ile sıcacık bir paylaşım olmuş.
libido ve zeka ilişkisi-(bkz: tutankamonun laneti)
dilimiz nelere muktedir-(bkz: wertheimer)
(bkz: kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası)- röportaj- bence kesin o gözlükleriyle uyuyordur:)
ve canım arkadaşım (bkz: bal porsuğu)’ mun yazdığı “tanesi yüz bin liradan satılan ağaç istokozları uluslararası bir operasyonla kurtarıldı.” başlığını görünce dedim kesin bu ballı porsuğum. böyle sıradışı konuları sözlüğe taşıyan, leopara bile kafa tutan başka kim olabilir ki.
hanımcılık kazanacak-(bkz: hi my i run)
sahte anne deneyi-(bkz: armysuzy) güzel arkadaşımın sevginin her şeyin ilacı olduğunuda anlatan güzel yazısı.
bilim teknoloji başlığı görünce zaten bu(bkz: meja)’dan başkası olamaz dedim ve yanılmadım. teleskoplar hakkında ilgi alanım olmasada bilgi alanım oldu sayesinde.
albaya mektup yok-(bkz: gandalfgillerden)
kazanma arzusu ve beth harmon: the queen’s gambit incelemesi-(bkz: ıvanmılınskı)
(bkz: sözlük dergi turuncu sayfa)’da ki yorumlara bayıldım.
(bkz: makinist)’ in mavi ladin’inde ki birol ile haset arasındaki serüveni nasıl son bulacak? birol çekmeceden masaya kimin fotoğrafını koydu? kafamda deli sorular. umarım 2. sayıda devamı gelir yoksa meraktan çatlayacağım.
asparagas laklak köşeside çok eğlenceliydi.
ben zaten hep (bkz: örnek vatandaş)’ın yapay zeka olduğundan şüphelenmiştim. yoksa o kadar şeyi nasıl bilecek di mi? kesin öyledir kesin kesin:)
hayran kulübü açılan ve iki kişiye randevu veren yazar kimdi acaba?
canı sıkılanlar- (bkz: trevor philips) philips )eğlenceli görsellere imza atmış.
mesela gözüm (bkz: mellisho) veya(bkz: ateist kaplumbağa)’dan veya(bkz: kadıköy beyfendisi)’nden de bir kesit aramadı değil. dergide kesit’in işi ne demeyin. burası kafa dergi her şey olabilir bence.
2. sayı ne zaman çıkacak acaba? takipteyim...
yazmadığım başlık varsa veya yazarlarımızın mahlaslarını yanlış yazdıysam affola valla. o kadarcık kusur rapunzel’de de olur:)
başta (bkz: karambol), (bkz: robnaja),(bkz: eniyisipencere)(bkz: ölmedim ama hafif sürünüyorum), (bkz: paladin)(bkz: gomercan)(bkz: crimson)’a teşekkürler ve hemen arkasından güzel tanımlarını, düşüncelerini, şiir ve yazılarını bizimle paylaşan tüm yazar arkadaşlarıma teşekkürler.
yeni sayıyı şimdiden heyecanla bekliyorum.
yalnızlığımızı gören muhteşem varlıklar-(bkz: son feci mars)
yerden göğe yüksek türk mitolojisi-(bkz: crimson)
trolizm ve trol akımı ile(bkz: abdulseyidbincabbar) ‘ın sayesinde tanışmış biri olarak detaylı açıklama içeren yazısını hem öğrenerek hemde gülerek okudum. bence çok güzel ve yerinde bir yazar tarafından yazılmış ne de olsa sözlüğümüzün trol akademisi s.a.p danışmanı kendisi olur.
sol framede de keyifle okuduğum kafasözlük haber ajansını yazan sevgili(bkz: ateist kaplumbağa)
meriç-(bkz: alex van carlos)’ da meriçliği çok güzel anlatmış. hep bu meriçler kim acaba derdim artık biliyorum:)
ve sevgili (bkz: eniyisipencere)’nin en sevdiğim tanımı olan virgül,
sevgili arkadaşım (bkz: robnaja)’nın sözlük dergi yayında’sı. sözlük dergi yayında’yı okurken teşekkürlere geldim, robnaja’nın adı yok. nasıl olur, bir atarlandım neyse sonuna geldimki yazıyı yazan sevgili robnaja’ymış:)
kalem-(bkz: yedinci dem)
okuma’nın okuması-(bkz: nikiforenko)
ibrahim vovyoda-(bkz: aktrolavcisi) ile çok güzel bir bilgi paylaşımı olmuş. rabia’nın idamı her ne kadar üzsede.
artemisia’nın öldüren fırçaları-(bkz: pinkshinyultratombourine)
bir istismar geleneği- bocha bazi-(bkz: supportgirl)
sonun başlangıcı-(bkz: ölmedim ama hafif sürünüyorum)’un mahlasına yakışan bir konuya dem vurması.
pandemi döneminde fıkra üretiminde yaşanan durgunluk üzerine-(bkz: mebus paltosu)
mahallenin sadık amcası-(bkz: memontamoni) ile sıcacık bir paylaşım olmuş.
libido ve zeka ilişkisi-(bkz: tutankamonun laneti)
dilimiz nelere muktedir-(bkz: wertheimer)
(bkz: kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası)- röportaj- bence kesin o gözlükleriyle uyuyordur:)
ve canım arkadaşım (bkz: bal porsuğu)’ mun yazdığı “tanesi yüz bin liradan satılan ağaç istokozları uluslararası bir operasyonla kurtarıldı.” başlığını görünce dedim kesin bu ballı porsuğum. böyle sıradışı konuları sözlüğe taşıyan, leopara bile kafa tutan başka kim olabilir ki.
hanımcılık kazanacak-(bkz: hi my i run)
sahte anne deneyi-(bkz: armysuzy) güzel arkadaşımın sevginin her şeyin ilacı olduğunuda anlatan güzel yazısı.
bilim teknoloji başlığı görünce zaten bu(bkz: meja)’dan başkası olamaz dedim ve yanılmadım. teleskoplar hakkında ilgi alanım olmasada bilgi alanım oldu sayesinde.
albaya mektup yok-(bkz: gandalfgillerden)
kazanma arzusu ve beth harmon: the queen’s gambit incelemesi-(bkz: ıvanmılınskı)
(bkz: sözlük dergi turuncu sayfa)’da ki yorumlara bayıldım.
(bkz: makinist)’ in mavi ladin’inde ki birol ile haset arasındaki serüveni nasıl son bulacak? birol çekmeceden masaya kimin fotoğrafını koydu? kafamda deli sorular. umarım 2. sayıda devamı gelir yoksa meraktan çatlayacağım.
asparagas laklak köşeside çok eğlenceliydi.
ben zaten hep (bkz: örnek vatandaş)’ın yapay zeka olduğundan şüphelenmiştim. yoksa o kadar şeyi nasıl bilecek di mi? kesin öyledir kesin kesin:)
hayran kulübü açılan ve iki kişiye randevu veren yazar kimdi acaba?
canı sıkılanlar- (bkz: trevor philips) philips )eğlenceli görsellere imza atmış.
mesela gözüm (bkz: mellisho) veya(bkz: ateist kaplumbağa)’dan veya(bkz: kadıköy beyfendisi)’nden de bir kesit aramadı değil. dergide kesit’in işi ne demeyin. burası kafa dergi her şey olabilir bence.
2. sayı ne zaman çıkacak acaba? takipteyim...
yazmadığım başlık varsa veya yazarlarımızın mahlaslarını yanlış yazdıysam affola valla. o kadarcık kusur rapunzel’de de olur:)
devamını gör...
ambergris
çok değerli olan balina kusmuğu. yapışkan bir formdadır ve deniz üzerinde yüzerken bulunabilir. eğer yeterince uzun süre deniz üzerinde kendi kendine yüzmemişse, leş gibi koktuğu da bilinmektedir. fakat "taze" haliyle leş kokan bu madde, parfümlerin yapımında kullanılıyor.
bulması zor olduğundan, son derece pahalıymış.
80 kilosuna 3 milyon dolar teklif edilmesiyle ilgili haber
bulması zor olduğundan, son derece pahalıymış.
80 kilosuna 3 milyon dolar teklif edilmesiyle ilgili haber
devamını gör...
yazmak için girilen başlığa yazamadan çıkmak
çok kez yaptığım eylem. yazıyorum yazıyorum sonra kimse beni anlamaz ki diyip çıkıyorum başlıktan. hem içimi boşaltmış oluyorum hem de anlaşılmamaktan kurtuluyorum.
devamını gör...
cinsel eğitim
ortaokulda verilmeye başlanması gereken eğitimdir ama öyle kızları ayrı sınıfa alalım erkekleri ayrı sınıfa alalım demeden yapılmalı. korunmayı, cinsel yollarla bulaşan hastalıkları öğretmek gerekiyor.
bize ortaokulda regl eğitimi verilirken erkekleri sınıftan çıkarmışlardı. halbuki erkeklerin de bilmesi gereken şeyler bunlar.
edit: ekleme.
bize ortaokulda regl eğitimi verilirken erkekleri sınıftan çıkarmışlardı. halbuki erkeklerin de bilmesi gereken şeyler bunlar.
edit: ekleme.
devamını gör...
banucabirhayat
#1120199 cevap verme olayını pek sevmemekle birlikte cevap verme gerekliliği doğmuş gibi.
okuyorum ardaşlar. bizzat kendim ilkokul 2 olmadığımdan hızlı okuyorum. bazı kişileri* okumadanda beğendiğim oluyor. o mevzu başka ama zaten özelden o kişilere bu durumu mesajla bildiriyorum. nadir kişiler az kişiler öz kişiler. ama özellikle yeni tanıştığım biriyse okumadan beğenmiyorum.
yani bunu bile açıklatıyorsunuz pes. neyse efem kusura bakmayınız bir daha olmaz. hee yine de teşekkürler. sevgiler...
okuyorum ardaşlar. bizzat kendim ilkokul 2 olmadığımdan hızlı okuyorum. bazı kişileri* okumadanda beğendiğim oluyor. o mevzu başka ama zaten özelden o kişilere bu durumu mesajla bildiriyorum. nadir kişiler az kişiler öz kişiler. ama özellikle yeni tanıştığım biriyse okumadan beğenmiyorum.
yani bunu bile açıklatıyorsunuz pes. neyse efem kusura bakmayınız bir daha olmaz. hee yine de teşekkürler. sevgiler...
devamını gör...
doğum lekesi gibi bir gülümseme
okudum ve çoook beğendim. ne çok özlemişim barış bıçakçı yazısını. çok tanıdık, çok bizden karakterler. kitap bittiğinde hem göz yaşım akıyordu hem de aptal bir gülümseme vardı yüzümde. tek seferde bitti zaten. 14 küçük ama çok derin öykü. tek oturuşta bitirilecek bir kitap zaten. 100 sayfa sadece. ama bittiğinde keşke '100 sayfa olmasaydı 300 sayfa olsaydı' dedim ben adeta. öyküleri okurken karakterler için ya 'aa ne kadar da ben' ya da 'a a bu şey değil mi ' gibi şeyler düşündüm. yani adeta benim çocukluğum, aile ilişkilerim, benim öğretmenimle ilgili bir şey gibi. sanki yıllar önce ayrıldığımız mahallemize gitmişiz de oradaki komşularımızla eski günleri yaad etmişiz gibi bir his. ya da yıllar yıllar sonra ailecek buluşmuşuz. annem babam kardeşlerimle 30 yıl sonra ilk kez buluşmuşuz ve o günleri konuşuyoruz gibi. yer yer rahatsız edici duygular hissettim ama bütünlüğe baktığımda huzur, özlem gibi duygular hissettim. barış bunu her kitabında yapıyor zaten. bizi bize daha iyi anlatan bir yazar daha yoktur belki. benim şu dönemde en beğendiğim çağdaş türk yazarların başında geliyor. en beğendiğim kitabı da (bkz: bizim büyük çaresizliğimiz) kitaplığımda barış bıçakçı'ya ait özel bir bölüm var.
bu arada barış bıçakçı'nın işe yarar bir şey filminin de senaryosunu yazdığını öğrendim. en kısa zamanda o filmi de izleyip onun hakkında da bir şeyler yazmak istiyorum.
bu arada barış bıçakçı'nın işe yarar bir şey filminin de senaryosunu yazdığını öğrendim. en kısa zamanda o filmi de izleyip onun hakkında da bir şeyler yazmak istiyorum.
devamını gör...
hayalindeki meslek vs okuduğun bölüm
hayal: bilgisayar mühendisliği
okunan bölüm: bilgisayar mühendisliği
şu anda yapılan meslek: web geliştirme uzmanı
şu anda yapılmak istenen meslek: taksi şoförlüğü (medeni bir ülkede, türkiye'de değil tabiki canıma susamadım)
okunan bölüm: bilgisayar mühendisliği
şu anda yapılan meslek: web geliştirme uzmanı
şu anda yapılmak istenen meslek: taksi şoförlüğü (medeni bir ülkede, türkiye'de değil tabiki canıma susamadım)
devamını gör...

