panda
günün on saati bambu kemiren ayıcıklardır.
panda bir ayı türüdür aslında. bu yüzden sindirim sistemleri et yemeye müsaittir ama çok az besin öğesi içermesine rağmen tek besin kaynakları bambudur.
bulundukları bölgede bambular tükenirse açlıktan ölürler.
ve pandalar sonucunda ölüm olsa dahi et yemezler. bunun sebebi de etin tadını algılamalarını sağlayan bir genin evrimsel süreçte kayba uğramış olmasıdır.
yani pandalar kocaman sevimli gövdelerinde çocuk kalbi dışında böyle ilginç bilgileri de taşırlar.
panda bir ayı türüdür aslında. bu yüzden sindirim sistemleri et yemeye müsaittir ama çok az besin öğesi içermesine rağmen tek besin kaynakları bambudur.
bulundukları bölgede bambular tükenirse açlıktan ölürler.
ve pandalar sonucunda ölüm olsa dahi et yemezler. bunun sebebi de etin tadını algılamalarını sağlayan bir genin evrimsel süreçte kayba uğramış olmasıdır.
yani pandalar kocaman sevimli gövdelerinde çocuk kalbi dışında böyle ilginç bilgileri de taşırlar.
devamını gör...
yazarların en türk özelliği
ehliyet alırken direksiyon sınavına arabayla gitmiştim.
bu bana ait bir özellikte olabilir bilemedim şimdi.
bu bana ait bir özellikte olabilir bilemedim şimdi.
devamını gör...
otağ
kazak dilinde "otağ" düğün anlamında kullanılır.
orta asyanın müdavimlerinden kazaklar, halen eski türkçeyi kullandıkları halde. otağ kelimesini düğün için kullanmalarına anlamıyorum.
orta asyanın müdavimlerinden kazaklar, halen eski türkçeyi kullandıkları halde. otağ kelimesini düğün için kullanmalarına anlamıyorum.
devamını gör...
zaman yolculuğu mümkün olsaydı gitmek istenilen zaman dilimi
3000'li yıllara gidip bugün kaydedilen ilerlemeler hangi noktaya taşınmış, dünya ne durumda, kapitalist sistem egemen mi, insanlar nelerden haz duyuyor veya insanlar var mı bir bakmak isterdim. ayrıca fütürizmin hakim olduğu dönemin çalışmalarını, sanat eserlerini görmek isterdim.
devamını gör...
anneler günü
2007 yılından beri annesizim.
alışılmıyor, kanıksanmıyor, unutulmuyor.
öylece orada duruyor.
canım yansa, başım sıkışsa kullanabileceğim bir kelimem yok, her halimle beni seven tek insan artık yok.
güzel, değişik, hafif deli bir kadındı, çok güçlü, çok inat, çok korumacı.
kardeşler arasından onun o çoğu zaman boğucu korumasından ilk ve tek kurtulan ben oldum, o yüzden bana hem çok kızar hem de alttan alta saygı gibi bişi duyardı, şimdi hayatta olsa "aferin lan hıyar" derdi bak, ondan da eminim..*
özledim kız seni be anne, bu yaşta hem de?
neyse..
sözlükteki tüm annelerin, tüm kadınların anneler gününü kutlarım.
çok yaşayın!
alışılmıyor, kanıksanmıyor, unutulmuyor.
öylece orada duruyor.
canım yansa, başım sıkışsa kullanabileceğim bir kelimem yok, her halimle beni seven tek insan artık yok.
güzel, değişik, hafif deli bir kadındı, çok güçlü, çok inat, çok korumacı.
kardeşler arasından onun o çoğu zaman boğucu korumasından ilk ve tek kurtulan ben oldum, o yüzden bana hem çok kızar hem de alttan alta saygı gibi bişi duyardı, şimdi hayatta olsa "aferin lan hıyar" derdi bak, ondan da eminim..*
özledim kız seni be anne, bu yaşta hem de?
neyse..
sözlükteki tüm annelerin, tüm kadınların anneler gününü kutlarım.
çok yaşayın!
devamını gör...
girift radyo yayını
devamını gör...
alternatif prezervatif sloganları
seçime hazırlanan parti sloganı gibidir.
örn. her şey güzel olacak.
benim kendi sloganım zannedersem " babalar kullanır " olurdu.
paketın üzerinde de uzun samsun resmi olurdu.
örn. her şey güzel olacak.
benim kendi sloganım zannedersem " babalar kullanır " olurdu.
paketın üzerinde de uzun samsun resmi olurdu.
devamını gör...
spartacus’un gladyatör okulunda çaylak olması
spartacus italya'nın capua kentinde batiatus gladyatör okulu'na bir çaylak olarak başlamıştı. sonrasında ise şampiyon bir gladyatör olmuştu. köle ve yoksullardan oluşan yüzbinlerce kişilik ordusu ile yıllarca italya yarımadasında bağımsız bir şekilde var olmuş, sayısız orduyu yenmiş, eşitlikçi ve özgürlükçü karakteri ile tarihe adını altın harflerle yazmıştır. her meslekte bir çaylaklık dönemi vardır.
günümüzde 6 ay askerliğin ilk bir ayı çaylaklıkta yani acemi birlikte geçer. sözlükte bazı yazarlar ironi yaparak çaylaklar ile ilgili başlıklar açıyor. * gülmece işareti yapmadıkları için çaylak arkadaşlarımız alınmaya başlamış, çaylaklar ile ilgili esprilerin tadı kaçmaya başlamış.
çaylak arkadaş kafa sözlük hanesi’ne neden geldin?
hayatındaki en önemli gün neden doğduğunu anladığın gündür. neden yazmak istediğini kendine itiraf ettiğin gün yazar olduğun gündür. gerçekten ne olduğunu bir kez bile olsun düşünmedin mi?
eğer ne olduğuna dair sağlam bir cevabın yoksa, başkalarının alaycı söylemleri ile yetinirsin.
ne hissetmen gerektiğini bile öğretmeye çalışmadılar mı hayatında?
bil ki burası yedi cihan’ın en iyi yazarlarının yetiştiği bir arenadır.
kalemi kuvvetli yazar yolculuğuna burada ilk adımını atarsın.
başarıya giden yolda ilk adım kendine güvenmektir.
seni eleştirenler olacaktır, unutma meyve veren ağaç taşlanır.
beğenide mehter adımı gidenler, eleştiride dörtnala giderler.
gelecek günlerde, tanımların ile kendini kanıtlayacaksın.
seninle dalga geçenlerin, beğeni yağmuruna tuttuğunu göreceksin, sabret.
vazgeçersen geldiğin ezik sözlüklere geri dön, arkandan ağlamayız.
bizimle kalırsan her zaman yanındayız. dayanışma ve yardımlaşma bizi biz yapan değerlerin başında gelir.
kafa sözlük’te çaylak olmak, diğer sözlüklerde para karşılığında kalemini satmış yazar olmaktan daha iyidir.
şimdi onlara nefes alan herkesin eşit olduğunu öğreteceğiz. (final savaşından önce spartacus'un ordusuna söylediği son cümle).
günümüzde 6 ay askerliğin ilk bir ayı çaylaklıkta yani acemi birlikte geçer. sözlükte bazı yazarlar ironi yaparak çaylaklar ile ilgili başlıklar açıyor. * gülmece işareti yapmadıkları için çaylak arkadaşlarımız alınmaya başlamış, çaylaklar ile ilgili esprilerin tadı kaçmaya başlamış.
çaylak arkadaş kafa sözlük hanesi’ne neden geldin?
hayatındaki en önemli gün neden doğduğunu anladığın gündür. neden yazmak istediğini kendine itiraf ettiğin gün yazar olduğun gündür. gerçekten ne olduğunu bir kez bile olsun düşünmedin mi?
eğer ne olduğuna dair sağlam bir cevabın yoksa, başkalarının alaycı söylemleri ile yetinirsin.
ne hissetmen gerektiğini bile öğretmeye çalışmadılar mı hayatında?
bil ki burası yedi cihan’ın en iyi yazarlarının yetiştiği bir arenadır.
kalemi kuvvetli yazar yolculuğuna burada ilk adımını atarsın.
başarıya giden yolda ilk adım kendine güvenmektir.
seni eleştirenler olacaktır, unutma meyve veren ağaç taşlanır.
beğenide mehter adımı gidenler, eleştiride dörtnala giderler.
gelecek günlerde, tanımların ile kendini kanıtlayacaksın.
seninle dalga geçenlerin, beğeni yağmuruna tuttuğunu göreceksin, sabret.
vazgeçersen geldiğin ezik sözlüklere geri dön, arkandan ağlamayız.
bizimle kalırsan her zaman yanındayız. dayanışma ve yardımlaşma bizi biz yapan değerlerin başında gelir.
kafa sözlük’te çaylak olmak, diğer sözlüklerde para karşılığında kalemini satmış yazar olmaktan daha iyidir.
şimdi onlara nefes alan herkesin eşit olduğunu öğreteceğiz. (final savaşından önce spartacus'un ordusuna söylediği son cümle).
devamını gör...
cahit sıtkı tarancı
bir kere misafire çıkmış adın; istesen de istemesen de gideceksin.
devamını gör...
lev nikolayeviç tolstoy
rus edebiyatının en iyi isimlerindendir. ilk savaş ve barış romanı ile tanıştım çok kalın olmasına rağmen çok kısa zamanda okumuştum gerçekten çok sürükleyicidir. devamında diriliş, insan ne ile yaşar ve anna karenina romanlarını da okuyarak daha bir sevdim ben tolstoy'u. okumadığım bir çok romanı var ama en çok hz. muhammed ile ilgili yazdığı kitabı var onu oldukça merak ediyorum.
başlığı görünce çok sevdiğim bir sözünü de paylaşmadan duramayacağım,
"insanoğlunun değeri bir kesir ile ifade edilecek olursa, payı gerçek kişiliğini gösterir, paydası da kendisini ne zannettiğini. payda büyüdükçe kesrin değeri küçülür.."
başlığı görünce çok sevdiğim bir sözünü de paylaşmadan duramayacağım,
"insanoğlunun değeri bir kesir ile ifade edilecek olursa, payı gerçek kişiliğini gösterir, paydası da kendisini ne zannettiğini. payda büyüdükçe kesrin değeri küçülür.."
devamını gör...
ölümün bin türlü hali
tlc'de uzun süredir göremediğim farklı,kaliteli program.iğneleyici bakış açısı yapımı daha izlenir kılıyor.tekrar yerine yeni bölümleri yayınlansa güzel olur.
devamını gör...
erkeklere anlık kalp krizi geçirten şeyler
"hamileyim" haberi almaktır.
devamını gör...
kapibara
ana vatanı güney afrika olan bilimsel adı hydrochoerus hydrochaeris olan iri bir fare türüdür. otçul beslenme biçimine sahip olan kapibaraların ağırlıkları 35-70 kilo arasında değişir. boyları ortalama 60 cm'dir. dişleri gelişmiştir, ön dişlerinin uzaması hiç durmaz. genelde ot ve su bitkileri ile beslenirler. günde 3 kiloya kadar ot yiyebilirler. kuraklık koşullarında tahıl, kavun ve kabak ta yerler. dişileri genelde erkeklerinden daha iridir. hem suda hem karada yaşayabilen bu hayvanlar su altında 5 dk nefessiz kalabilirler. suda sadece burunlarını çıkararak uyuyubilirler. sosyal hayvanlardır 15 kişilik gruplar halinde yaşayabilirler. çiftleşmeleri de suda olur. bir seferde 2-8 yavru dünyaya getirebilirler. yavrularını 3 ay kadar emzirirler, çok eşlilerdir. guiness rekorlar kitabına dünyanın en büyük faresi olarak girmişlerdir. bilinen en ağır kapibara 91 kg ve dişidir. kalın tüyleri vardır -25 dereceye kadar hayatta kalabilirler. yaşam alanı olarak genelde sulak alanları ve bataklıkları tercih ederler. doğal düşmanları: jaguarlar, anakondalar, oselotlar ve kartallardır. bunun yanında en büyük düşmanları insanlardır çünkü etleri kimi kültürler tarafından lezzetli bulunur ve besin olarak ta tüketilir. bunun haricinde doğada sadece kendi türleri değil diğer hayvanlarla da uyum içinde yaşarlar.
kapibara yemeye çalışan pelikan*
kapibara yemeye çalışan pelikan*
devamını gör...
bir günde dört vatandaşın geçim sıkıntısından intihar etmesi
devamını gör...
ankara rahmi koç müzesi
sanayi, iletişim, ulaşım ve oyuncak müzesi. altındağ ilçesinde, ankara kalesi'ne çıkılan bol yokuşlu yolu takip ederek ulaşılabiliyor. tarihi geçmişi epey kuvvetli bir binaya kurulu müze, çengelhan ve safranhan isimli iki bölümden oluşuyor. müze tarafından girilince gezmeye çengelhan bölümünden başlanıyor, safranhan'a tablolarla donatılmış merdivenlerden geçiliyor. çoğunluğunun koç ailesi koleksiyonunun oluşturduğu müzede farklı isimlerin süreli veya süresiz olarak bağışladığı pek çok alet edevat, oyuncak, es geçemeyeceğim bir de gülen buda heykeli koleksiyonu -bu süreli olarak verilmiş, artık yoktur belki- görmek mümkün. ayrıca atatürk için ayırdıkları bir bölüm bulunuyor.
yaşayan müze. bir odada ziyaretçiler yaklaşınca çalmaya başlayan tatlı bir radyo var. çeşit çeşit oyuncaklar içinde oyuncakların da bir kültür taşıyıcısı, kültürün bir uzvu olduğu daha hissedilebilir. günümüz oyuncaklarında göremediğimiz motifler mevcut. çeşit çeşit bavullar, telefonlar, motosikletler, arabalar, telefonlar, daktilolar içinde kaybolmak mümkün. birkaç ilginç obje yerleştirmeyi de ihmal etmemişler ki müzenin köşesinde bucağında ziyaretçilerin karşısına çıkıp ilgilerini cezbediyor.
yaşayan müze. bir odada ziyaretçiler yaklaşınca çalmaya başlayan tatlı bir radyo var. çeşit çeşit oyuncaklar içinde oyuncakların da bir kültür taşıyıcısı, kültürün bir uzvu olduğu daha hissedilebilir. günümüz oyuncaklarında göremediğimiz motifler mevcut. çeşit çeşit bavullar, telefonlar, motosikletler, arabalar, telefonlar, daktilolar içinde kaybolmak mümkün. birkaç ilginç obje yerleştirmeyi de ihmal etmemişler ki müzenin köşesinde bucağında ziyaretçilerin karşısına çıkıp ilgilerini cezbediyor.
devamını gör...
ubuntu
bir de bu tanıma bakın derim
ubuntu; insanın insan olabilmek için diğer insanlara ihtiyacının olduğu gerekliliğini ifade eder. kendi başımıza insan olamayacağımızı savunur. ubuntu ilkesini kabaca "başkalarına karşı insanlık" olarak tanımlayabiliriz. birbirimize görünmez sicimlerle bağlıyız, bunu ben şöyle betimledim kendimce; bir molekülü oluşturan atomların her biri arasındaki moleküler bağlarla bağlıyız aslında. her birimizi bir atom olarak düşünürsek ancak o zaman bir molekül oluşturabiliriz. zaten atomun da tek başına anlamı olmadığını fenni ilimlerle çok da haşır neşir olmayanlar da anlar. yani molekül olabilmek için birbirimize ihtiyacımız var. her şeye biz olarak baktığımızda ancak dünyanın daha yaşanabilir bir yer olduğunu düşünebiliriz ve bunu ilke edinebiliriz.
edit: ubuntu linux bilgisayar yazılım ve işletim sistemleri de bu felsefeden yola çıkmışlar. sahipleri zaten güney afrikalı, kendi liderlerinin (bkz: desmond tutu) düşünce felsefesinden ilham almaları normal.
ayrıntı için (bkz: #915614) (bkz: desmond tutu)
ubuntu; insanın insan olabilmek için diğer insanlara ihtiyacının olduğu gerekliliğini ifade eder. kendi başımıza insan olamayacağımızı savunur. ubuntu ilkesini kabaca "başkalarına karşı insanlık" olarak tanımlayabiliriz. birbirimize görünmez sicimlerle bağlıyız, bunu ben şöyle betimledim kendimce; bir molekülü oluşturan atomların her biri arasındaki moleküler bağlarla bağlıyız aslında. her birimizi bir atom olarak düşünürsek ancak o zaman bir molekül oluşturabiliriz. zaten atomun da tek başına anlamı olmadığını fenni ilimlerle çok da haşır neşir olmayanlar da anlar. yani molekül olabilmek için birbirimize ihtiyacımız var. her şeye biz olarak baktığımızda ancak dünyanın daha yaşanabilir bir yer olduğunu düşünebiliriz ve bunu ilke edinebiliriz.
edit: ubuntu linux bilgisayar yazılım ve işletim sistemleri de bu felsefeden yola çıkmışlar. sahipleri zaten güney afrikalı, kendi liderlerinin (bkz: desmond tutu) düşünce felsefesinden ilham almaları normal.
ayrıntı için (bkz: #915614) (bkz: desmond tutu)
devamını gör...
seyahat ya resulallah
rivayete göre evliya çelebi bir sabah kalktığında ''şefaat ya resulallah'' diyeceğine ''seyahat ya resulallah'' demiştir. bunu bir işarret olarak algılayan evliya çelebi, kıta kıta, şehir şehir gezmiş ve o meşhur eseri ''seyahatname''yi yazmıştır.
bu cümle de dediğimiz gibi evliya çelebinin dilinin sürçmesi ile oluşmuş bir cümledir.
bu cümle de dediğimiz gibi evliya çelebinin dilinin sürçmesi ile oluşmuş bir cümledir.
devamını gör...
sözlüğe mobilden giren ezik
şimdi bu başlığı açan kişinin sıfatı yazar mı ?
bu yazar ne yazar?
ne yazarsa yazsın kaç yazar dediğim yazardır.
aynen aynen nasıl güzel ezigiz ama.!
bu yazar ne yazar?
ne yazarsa yazsın kaç yazar dediğim yazardır.
aynen aynen nasıl güzel ezigiz ama.!
devamını gör...


