yağlı boya ile boyanan kaplumbağa
antalya'da henüz kimliği belirlenemeyen bir hayvan düşmanı, kara kaplumbağasının kabuğunu ve dört ayağını yağlı boya ile maviye boyadı. doğada kamufle olma şansını tamamen kaybeden, yüzlerce metre uzaktan farkedilebilen kaplumbağayı cep telefonuyla görüntüleyip sosyal medyada paylaştılar. kaplumbağaya yapılan boyalı saldırı sosyal medyada tepkilere neden oldu.
kaynak
bir işe yarar mı bilmiyorum ama change.org kampanya başlatmış hayvanlara yapılan işkencenin suç sayılması için. imzalar mısınız lütfen?
buradan
devamını gör...
aşk
bir elif şafak kitabıdır.
sadece “ çiçek abbas” ve “ komser şekspir” filmleri sayesinde yönetmen olarak görebildiğim, kendisinden kesinlikle hoşlanmadığım, saçma sapan bir yönetmen olan ve reklam yönetmenliğinde bile elinden bir iş gelmeyen sinan çetin, mevlana ile ilgili bir film yapmaya karar verir ve bunun için de elif şafak ile anlaşır. elif şafak hikayeyi yazar ama sinan çetin yazılan hikayeyi hiç beğenmez.
proje rafa kalkar. elif şafak bu hikayeyi bir roman yapar. ama romandan başka her şeye benzer. yine de tam bir pazarlama harikası çıkar ortaya. çok satsın diye de pembe ve gri olmak üzere iki kapak yaptırır. istediği gibi de olur. böylelikle kadınlar pembe erkekler gri kapaklı kitabı alabilecektir. edebi inceliğe bakar mısınız? (!) hiç cinsiyetçi bir yaklaşım da değil!
az yetenekli bir yönetmenin bile sinemaya aktarmaya değer bulmadığı bu romanımsı oluşum türkiye okurları tarafından çok sevilir, bir anda çok satan olur. her yerde reklamları döner, billboardlar elif şafak’ın aşkından geçilmez. edebiyat tarihinde yeri olur mu bilemem ama pop kültürümüzün vaz geçilmezi olacağı kesindir.
acaba elif şafak mı daha kötü yazar sinan çetin mi daha kötü yönetmen karar veremedim. bence berabere!
sadece “ çiçek abbas” ve “ komser şekspir” filmleri sayesinde yönetmen olarak görebildiğim, kendisinden kesinlikle hoşlanmadığım, saçma sapan bir yönetmen olan ve reklam yönetmenliğinde bile elinden bir iş gelmeyen sinan çetin, mevlana ile ilgili bir film yapmaya karar verir ve bunun için de elif şafak ile anlaşır. elif şafak hikayeyi yazar ama sinan çetin yazılan hikayeyi hiç beğenmez.
proje rafa kalkar. elif şafak bu hikayeyi bir roman yapar. ama romandan başka her şeye benzer. yine de tam bir pazarlama harikası çıkar ortaya. çok satsın diye de pembe ve gri olmak üzere iki kapak yaptırır. istediği gibi de olur. böylelikle kadınlar pembe erkekler gri kapaklı kitabı alabilecektir. edebi inceliğe bakar mısınız? (!) hiç cinsiyetçi bir yaklaşım da değil!
az yetenekli bir yönetmenin bile sinemaya aktarmaya değer bulmadığı bu romanımsı oluşum türkiye okurları tarafından çok sevilir, bir anda çok satan olur. her yerde reklamları döner, billboardlar elif şafak’ın aşkından geçilmez. edebiyat tarihinde yeri olur mu bilemem ama pop kültürümüzün vaz geçilmezi olacağı kesindir.
acaba elif şafak mı daha kötü yazar sinan çetin mi daha kötü yönetmen karar veremedim. bence berabere!
devamını gör...
köpeksiz sokaklar istiyoruz
o zaman git ıssız adaya yerleş demek istediğim başlıktır. zararlı köpekler ehlileştirilmeli lakin onların da zararlı olmasının nedeni biziz.
devamını gör...
günaydın sözlük
herkese günaydın mutlu günler. bıraktığım şiir kadar güzel bir gün diliyorum herkese.
bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
uykudan uyandırsam seni:
ki, daha sisler kalkmamıştır haliç'ten.
vapur düdükleri ötmededir.
etraf alacakaranlık,
köprü açıktır henüz.
bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...
yolculuğum uzun sürmüş oldukça.
gece demir köprülerden geçmiştir tren.
dağ başında beş on haneli köyle
şiir ne alaka demeyin ben de bilmiyorum ama buranin da raconu buymuş herhalde. şiirsiz günaydın denmiyormuş.
(bkz: yolun başındayız)
bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
uykudan uyandırsam seni:
ki, daha sisler kalkmamıştır haliç'ten.
vapur düdükleri ötmededir.
etraf alacakaranlık,
köprü açıktır henüz.
bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...
yolculuğum uzun sürmüş oldukça.
gece demir köprülerden geçmiştir tren.
dağ başında beş on haneli köyle
şiir ne alaka demeyin ben de bilmiyorum ama buranin da raconu buymuş herhalde. şiirsiz günaydın denmiyormuş.
(bkz: yolun başındayız)
devamını gör...
bir kadının kendine yapabileceği en iyi şey
(bkz: lazer epilasyon)
devamını gör...
evlenmek
niyetimin bu yönde olduğu uygun bir insan denk geldiği anda değerlendireceğim, kişinin kendi ailesini kurma yolunda attığı önemli adım. birlikte çalıştığım 30 larinin sonuna gelmiş elemanlar var bu adamlar bekâr hala ergen veletler gibi elde telefon karı kız düşürme peşinde..bir erkek olarak ne ağırlığı var ne insan saygı duyuyor. tam bir berduş.
bekarlık sultanlıktir tatavasini yapan, sorumluluk alamayacak korkak tiplemelerdir. bir erkek evlenmeden gerçek manada adam da olamaz. çevremde bu toksiklerden pek çok var ve konuşmaya başladığı zaman daha insanın kusasi geliyor.
bekarlık sultanlıktir tatavasini yapan, sorumluluk alamayacak korkak tiplemelerdir. bir erkek evlenmeden gerçek manada adam da olamaz. çevremde bu toksiklerden pek çok var ve konuşmaya başladığı zaman daha insanın kusasi geliyor.
devamını gör...
türkiye'den defolup gitmek
türkiye’den gittikten sonra özleyecek insanların kullandığı kalıptır. defolup gitmek isterler (buna sebep olanlar utansın) gidince de özlerler. o yüzden en iyisi defolup gitmek yerine tıpış tıpış sakin sakin gitmek olacaktır.
devamını gör...
aşkım bir kere evleniyoruz her şeyin en pahalısı alalım diyen erkek
imkanlar dahilinde bilinçli olarak söylüyorsa karşısındaki insana değer veren erkektir.
devamını gör...
türkiye’de eksikliği en çok hissedilen şey
devamını gör...
normal sözlük'ün gececi yazarları
gecelerin yazarlarıdır. bu saatte sözlükte olanlara selam olsundur.
devamını gör...
lady godiva
ingiliz ressam john collier'in 1898'de tamamladığı tablo dur. eskiden britanya'da bildiğimiz ingilizlerin çok daha eski versiyonları varken (vikings izleyenler aşinadır, northumbrialar, wessexler falan dönemi) mercia diye bir krallık varmış, tam olarak şuradaymış. tablodaki kadın işte mercia'nın kontesi godiva.
efsaneye göre godiva'nın kocası leofric halkın sırtına o kadar yüksek bir vergi yüklemiş ki halk artık isyan noktasına gelmiş. karısı godiva da halktan yana tavır alınca leofric karısına asla kabul etmeyeceğini düşündüğü bir teklifte bulunmuş: "sadece saçlarına sarılarak, cıbıldak halde at sırtında sokaklarda gezersen vergileri indiririm". tablo da bu teklifi kabul eden godiva'yı gösterir. // yazar notu: aslında bütün süsün püsün, mücevheratın, kraliyeti simgeleyen kaftanların falan kullanılmadan yürünmesi zaman içinde değişerek "çırılçıplak yürüdü" efsanesine evrilmiş olabilir. o dönemlerde soyluluk bazı eşyalar üzerinden taşınan bir paye idi. "madem halkın yanındasın o zaman sıradan halk ol, soyluluğunu ve kraliyet kimliğini bırak da sıradan halk ol, yanlarında yürü bakalım" da denilmiş olabilir dük leofric tarafından (ki bu daha muhtemel olan senaryo).
tablo yıllar yılı bilinirliğini yitirmeden günümüze kadar ulaşmış, hatta heaven shall burn isimli bir grubun da veto isimli albümüne kapak fotoğrafı olmuştur (albümün ilk şarkısının ismi de godiva'dır hatta). şarkı için gerekli olan çilekli link
efsaneye göre godiva'nın kocası leofric halkın sırtına o kadar yüksek bir vergi yüklemiş ki halk artık isyan noktasına gelmiş. karısı godiva da halktan yana tavır alınca leofric karısına asla kabul etmeyeceğini düşündüğü bir teklifte bulunmuş: "sadece saçlarına sarılarak, cıbıldak halde at sırtında sokaklarda gezersen vergileri indiririm". tablo da bu teklifi kabul eden godiva'yı gösterir. // yazar notu: aslında bütün süsün püsün, mücevheratın, kraliyeti simgeleyen kaftanların falan kullanılmadan yürünmesi zaman içinde değişerek "çırılçıplak yürüdü" efsanesine evrilmiş olabilir. o dönemlerde soyluluk bazı eşyalar üzerinden taşınan bir paye idi. "madem halkın yanındasın o zaman sıradan halk ol, soyluluğunu ve kraliyet kimliğini bırak da sıradan halk ol, yanlarında yürü bakalım" da denilmiş olabilir dük leofric tarafından (ki bu daha muhtemel olan senaryo).
tablo yıllar yılı bilinirliğini yitirmeden günümüze kadar ulaşmış, hatta heaven shall burn isimli bir grubun da veto isimli albümüne kapak fotoğrafı olmuştur (albümün ilk şarkısının ismi de godiva'dır hatta). şarkı için gerekli olan çilekli link
devamını gör...
muhabbet kuşu
şuan da beslediğim olmazsa olmazım diyebilirim.ismi pastel ve 4 aylıkken konuşmaya başladı.bide vıcır vıcır öylesi bir canlı yani.sinir stres hiç birşey bırakmıyor insanda.ilgilenebilecek herkese öneririm.bakması kolaydır masrafı çok çok azdır.çok çabuk bir şekilde de konuşurlar,alışırsanız vazgeçemezsiniz ayrıca.
devamını gör...
kürtlerin ana dilde eğitim hakkı
bilmeden konuşan arkadaşlara şu haberi bırakıyorum. yurtdışında bir çok ülkede türkçe eğitim veriliyor. yeri geldiğinde orduda bile türkçe dersi veriliyor.
87 ülkede türkçe öğretiliyor
11 ülkenin ordusunda türkçe öğretilmesi
ayrıca yurtdışında kürtçe eğitim veren kurumların sayısı da bir hayli fazladır. bu kurumların varlığıyla milyonlarca kürdün yaşadığı yerlerde bir bölünme görmedim ben.
yurtdışında kürtçe eğitim
edit: afrikalı kardeşleriniz de dil eğitimi alıyor.
swahili kursu
87 ülkede türkçe öğretiliyor
11 ülkenin ordusunda türkçe öğretilmesi
ayrıca yurtdışında kürtçe eğitim veren kurumların sayısı da bir hayli fazladır. bu kurumların varlığıyla milyonlarca kürdün yaşadığı yerlerde bir bölünme görmedim ben.
yurtdışında kürtçe eğitim
edit: afrikalı kardeşleriniz de dil eğitimi alıyor.
swahili kursu
devamını gör...
ilginç genel kültür bilgileri
satranç 1400 yıldır oynanmasına rağmen bütün taşların kombinasyonuyla yapılabilecek tüm maçlar henüz oynanmamıştır.
çok kısa bir hesapla beyaz için ilk hamle 20 farklı şekilde oynanabilir. aynı şekilde siyahın hamlesiyle ilk hamlelerden 400 farklı kombinasyon elde ediliyor. şimdi taşların en az serbest olduğu yani kombinasyonun en düşük olacağı, atların perifere oynandığı ilk hamleler yapılmış olsun; ikinci hamlede iki taraf için de 19ar hamle ihtimali oluyor bu da 361 yapar. en sığ ilk hamlelerden sonra bile siyah ikinci hamlesinde 144400 olasılıktan birini oynamış oluyor. bu sadece varolan piyonların diğer taşların önünü açmadığı senaryoda, henüz karşıt taşların da çarpışamadığı bir durumken, toplam hamle sayısının belli olmadığı ve hamle tekrarı yapılabilen bir oyun için akıl almaz değerlerde olasılığa ulaşmak işten bile değil.
edit: ilk hamlede atları perifere oynayan satranç oyuncusu yoktur, anlamsızdır. satranç bilmeyenler için bu kombinasyon ortaya çıkıyor. o nedenle dünyanın sonu da gelse bütün maçlar oynanamayacak*
çok kısa bir hesapla beyaz için ilk hamle 20 farklı şekilde oynanabilir. aynı şekilde siyahın hamlesiyle ilk hamlelerden 400 farklı kombinasyon elde ediliyor. şimdi taşların en az serbest olduğu yani kombinasyonun en düşük olacağı, atların perifere oynandığı ilk hamleler yapılmış olsun; ikinci hamlede iki taraf için de 19ar hamle ihtimali oluyor bu da 361 yapar. en sığ ilk hamlelerden sonra bile siyah ikinci hamlesinde 144400 olasılıktan birini oynamış oluyor. bu sadece varolan piyonların diğer taşların önünü açmadığı senaryoda, henüz karşıt taşların da çarpışamadığı bir durumken, toplam hamle sayısının belli olmadığı ve hamle tekrarı yapılabilen bir oyun için akıl almaz değerlerde olasılığa ulaşmak işten bile değil.
edit: ilk hamlede atları perifere oynayan satranç oyuncusu yoktur, anlamsızdır. satranç bilmeyenler için bu kombinasyon ortaya çıkıyor. o nedenle dünyanın sonu da gelse bütün maçlar oynanamayacak*
devamını gör...
yazarların kendinde en nefret ettiği özellik
dengesizliğim. ruh halim o kadar geçişli ki hızına yetişemiyorum.
devamını gör...
geceleri yapılan vazgeçilmez aktiviteler
buzlu kahve içerek yazmak. radyo dinlemek. okumak. düşünmek. dergi karıştırmak.. tost yemek...
devamını gör...
35 yaşına gelmiş iç çamaşırını annesi alan erkek
adamın dibi erkektir. analar en iyisini bilir hep. oğluşunun yılan çıkartmalı donlarını büyük bir titizlikle seçer.
yaşın önemi yok. olay donda, zevklerde, oğlanın neyi sevdiğini bilmekte hep..
elin kızı anlamaz hacım bunlardan. annenin aldığı don gibisi yok.
yaşın önemi yok. olay donda, zevklerde, oğlanın neyi sevdiğini bilmekte hep..
elin kızı anlamaz hacım bunlardan. annenin aldığı don gibisi yok.
devamını gör...
toplum sözleşmesi
tarihin seyrini değiştiren ve dört kitaptan oluşan rousseau eseri. ayrıca bu eser , rousseau 'yu bu fikrin babası konumuna yükseltmiştir fakat hobbes , locke hatta suarez 'in fikirleri üzerine şekillendirilmiş bir eserdir. okunduktan sonra rousseau'nun ; ' l'homme est né libre, et partout il est dans les fers'aforizmasına hak vermemek elde değil.
--- alıntı ---
ıl y a donc trois sortes d'aristocratie : naturelle, élective, héréditaire. la première ne convient qu'à des peuples simples ; le troisième est le pire de tous les gouvernements. la deuxième est le meilleur ; c'est l'aristocratie proprement dite.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
ıl y a donc trois sortes d'aristocratie : naturelle, élective, héréditaire. la première ne convient qu'à des peuples simples ; le troisième est le pire de tous les gouvernements. la deuxième est le meilleur ; c'est l'aristocratie proprement dite.
--- alıntı ---
devamını gör...
değersizlik hissi
boktan bir histir. birinin size değer vermediğini anlayınca oluşan histir. aileden değer görememek özellikle insanın içini yara yapar. yarayı bulamazsınız bulamadığınız için yarayı kapatamazsınız.
devamını gör...
