dan gibson the sacret city yani gerçek kabe petra belgeselinde islamın gerçek kıblesi olduğu iddia edilen antik kent.
devamını gör...

zulme rıza zulümdür.

(bkz: haksızlık karşısında susmak)
devamını gör...

ooo old school alırım bir dal!
yaa bayılıyorum yeni yeni yayınlar, yayıncılar! daim olsun programın sevgili miyamoto musashi. hali hazırda takip ettiğim bir yazar olunca daha da bir keyifleniyorum ya. çok mu kendi odaklı bi insanım ne? sözlükteki psikologlar göreveeee...*
devamını gör...

çok önceleri insanların en güzel kıyafetleri ile caddede dolaşıp, sinemaya, tiyatroya gittikleri, zeki alasya-metin akpınar devekuşu kabare tiyatrosunun beyoğlu beyoğlu müzikalinde bahsettikleri gibi zamanla içine edilmeye başlanan istanbul caddesidir.

her şehrin prestij sembolü olan bir caddesi vardır, new york' ta 5th avenue, paris' de champs-élysées caddesi, tokyo' da ginza caddesi bu kategorideki caddelerdir. istanbul' un prestij sembolü caddeside istiklal caddesidir.

üniversiteye giderken hatırlıyorum her cuma caddeye sinema veya tiyatroya gitmek için gider ve gezerdik. her hafta cuma ders çıkışı bizim için bir merasim gibiydi. inci pastanesinde profiterol yer, caddede dolaşır, bilhassa yılbaşına doğru vakko tarafından ışıklandırılmış olan caddede dolaşırdık. o zamanlar yeşildi cadde, şimdiki gibi arap istilasına uğramamıştı. insanlar daha medeni daha terbiyeliydi.

ne zamanki 1994 yerel seçimleri oldu, malum zihniyet kentin yönetimine geldi caddeninde anası bellenmeye başlandı. o eski güzellikler birer birer yok oldu.

beton grisi her yere hakim oldu, yeşillik gitti, tramvay yoluna döşedikleri yeşil sentetik halı caddenin tek yeşilliği oldu, caddenin yer taşları her sene yeniden yapıldı, hiç bir zaman olmadı, her yağmurda hepsi oynadığı için bastığınızda ayakkabınız su içinde kaldı, sarhoşların, kadın tacizcilerinin, berbat sokak performansçılarının mekanı oldu. saçma sapan mekanlar açıldı, arap istilasına uğradı.

o inci pastanesi bile kapattı, başka yerde açtı ama hiçbir zaman o profiterol eski tadında olmadı. yaşlandım herhalde....
devamını gör...

nereden başlasam ki?
et yemeyi seviyorum! sisteminde kan dolaşan canlıları yemekten keyif alıyorum. mesela bitki yerken aynı zevki almıyorum onlara aciyorum, savunmasız sesi çıkmayan otlara yapılan bu zulümden dolayı veganlari da kınıyorum. masaçusets üniversitesinde 2003 yılında doktor charles howard tarafından yapılmış araştırmaya göre bitkilerin acı hissettiği saptanmıştır. bu yüzden ot yeyip tam da benim ihtiyacım olan besinleri bünyesinde taşıyan süt üreten inek koyun keçi gibi hayvanları yiyerek yaratılış amaçlarına ulaştırarak onları yüceltiyorum. annem her zaman yüce ruhlu bir insan olduğumu söyler sanırım haklıydı..
devamını gör...

mizah üstadı, şen kahkahaların kaynağı, yedi düveli güldüren kafa sözlük yazarı. öyle bir tanım girdi ki kıçım ikiye yarıldı gülmekten. çay içiyordum ekrana püsür püsür püskürttüm inanın. yahu böyle komik de olunmaz ki. ben zannettim ki herhalde ölümüm gülmekten olacak. o kadar çok güldüm ki apartmandaki komşular mutluluğumdan şikayetçi oldular. şimdi ifadeye vermeye gidiyorum.

bizim komisere de gösterdim yazdıklarını, o da gül gül yarıldı. komiser amire, amir müdüre gösterdi, herkes çok güldü. bak inan bana, zincirleme reaksiyona sebep oldu yazdıkların.

bişiy diyim mi? sen bu yazdıklarını cem yılmaz'a göstersen komedyenliği bırakır utancından. mizah literatürüne adını altın harflerle mi yazdıracaksın be adam.

haha.
devamını gör...

"bilinçlenene kadar asla isyan etmeyecekler, isyan edene kadar bilinçlenmeyecekler'' sözünün sahibi gazeteci, yazar ve gerilla...
devamını gör...

şu klişeyi şuraya iliştirelim


süleyman soylu’nun randevuya eklemlenerek gelmiş dediği #thodex ceo’su faruk fatih özer’in süleyman soylu’nun öz yeğeni hasan berk ışık ile ortak olduğu ve randevunun yeğeni tarafından özel olarak ayarlandığı ortaya çıktı. hasan berk ışık soylu’nun kız kardeşinin oğlu


kaynak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kalemine saglik denilesi; girdigi her tanimda yeni bir bilgi ekleyen, merakli sevgili yazar arkadasimiz*.
devamını gör...

ne kadar mantıksızda olsa, maddi ve manevi açıdan tatmin olmayan insanların yapmaya devam edeceklerini düşündüğüm hadise. böyle mutlu oluyorlar çünkü. buda farklı bir haz alma yöntemi oldu.

tanım: gerçekten mantıksız olan eylem.*
devamını gör...

hukuk dersleri sınavlarında normal olan durumdur.özellikle anayasa hukukunda.
devamını gör...

giremediğim zaman birini bir yerlerde bekletiyormuşum hissi veren bağımlılıktır.
devamını gör...

belçika brugge

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

hayatta mütemadiyen uygulanan psikolojik şiddetlerin, en can sıkıcısı.
çünkü kaçamıyorsunuz, susturamıyorsunuz.
çok masum bir örnek vermem gerekirse, benimki sürekli "bir bardak su iç" diyor. niyeti kötü degil biliyorum ama baskıya karşı direnen bir bünyeye sahip olunca, kavga kaçınılmaz oluyor.
devamını gör...

klasiği yakmaz,naneye boğmaz,ferahlatır.her daim piyasada bulunur umarım.
devamını gör...

kişinin saygınlığını yitirdiğini anlatan bir deyim.
devamını gör...

konuşma gereğinin olmadığı,gözlere bakmak kadar etkili olan ve çok şey anlatan güzel temas.
devamını gör...

mahlasına karar veremeyip sonrasında sözlük hayatına kaymak olarak devam eden yazardır kendisi. mahlasıyla beni güldürmüştür. kalemine ilham dokunsun, sözlüğü bilgiye doyursun.
devamını gör...

(bkz: adana deyince akla gelenler)
(bkz: eskişehir deyince akla gelenler)
(bkz: enişte deyince akla gelenler)
(bkz: meksika deyince akla gelenler)
(bkz: çin deyince akla gelenler)
(bkz: kütahya deyince akla gelenler)
(bkz: ankara deyince akla gelenler)
(bkz: trabzon deyince akla gelenler)
arkadaşlar bu nedir ya.. bütün şehirleri, bütün akrabaları, bütün ülkeleri bu şekilde yazacak mıyız? henüz eşyalara giren olmadı ama o da başlar yakında, masa deyince akla gelenler, kumanda deyince akla gelenler türet de türet bitmez. devam edecekse birisini görevlendirelim yazsın sabaha kadar akla geleni gelmeyeni bitsin bu iş. bunları okumaktan aklıma bir şey gelmez oldu.
rica ediyorum..
devamını gör...

(akapella) enstrüman kullanılmadan,sadece insan sesiyle icra edilen çok sesli müzik türüdür. 'capella' , latince 'şapel' demektir.zaten bu müzik türü de kiliselerde ortaya çıkmıştır ve 'kilise tarzı' anlamına gelir. akapella tarzındaki eserler gerçek bir müzik şölenidir.
ayrıca şair enis batur'un* aynı isimli şiir kitabının adıdır.(bkz: a capella:yeni lirik şiirler (2007-2014))
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim