savaşta kaybettiği babasının yerine koyarcasına çok güçlü bir bağ kurduğu ilkokul öğretmeni louis germain'e olan sevgisi ve nobel ödülü aldığında kendisine yazmış olduğu şu mektubu tüm öğretmenlere ilham kaynağı oluşturur.

''19 kasım 1957

sevgili bay germain,

son günlerde kendimi içinde bulduğum koşturmaca ve telaştan dolayı size samimi duygularımı iletme fırsatını ancak bulabiliyorum. ne heves ne de talep ettiğim bir gaye kazanmış durumdayım.

ancak haberi aldığımda ilk aklıma gelen, annemden sonra siz oldunuz. siz olmasaydınız, benim gibi zavallı küçük bir çocuğa şefkatli elinizi uzatmasaydınız, beni eğitip bana örnek olmasaydınız bunların hiçbirisi olmazdı.

bu ödülü çok önemsemiyorum. ama bu ödül hiç değilse en azından bana, benim için ne ifade ettiğinizi ve etmekte olduğunuzu anlatmama ve size çabalarınızın, çalışmalarınızın ve cömert yüreğinizin, aradan ne kadar zaman geçerse geçsin hep size minnettar kalacak küçük öğrencilerinizden birinde hayat bulduğunu göstermeme fırsat veriyor. sizi tüm kalbimle kucaklarım.

albert camus''
devamını gör...

bir zulüm ve barbarlık hikâyesidir minotaur'un başından geçenler. pek çok söylence vardır hakkında lakin hepsi hemen hemen aynı sonla biter. en bilinenlerinden birisi şudur;

ayran gönüllü zeus, fenikeli prenses europa'ya aşık olur. lakin prenses, zeus efendiye pek yüz vermez. baş tanrılık gururu incinen zeus, ret edilmeyi kendisine yediremez ve prensesi büyüleyerek beyaz bir boğa'ya dönüştürür ve sırtına aldığı gibi girit adasına götürür. bu beyaz boğa her ne hikmetse minos'u doğurur. neticede yunan tanrılarının hikmetinden sual olunmaz ama arkadaş bu kadarı da fazla. neden io gibi ineğe çevirmiyorsun da boğaya çeviriyorsun prensesi? neden cinsiyet ayarları ile oynuyorsun kadının? hadi oynadın neden doğum yapmasına sebep oluyorsun? derdin ne senin? yani aşk acısı bu kadar mı gözünü döndürür bir tanrının? artı sen zaten sürekli aşık oluyorsun, her ret edilişinde böyle abidik gubidik işlere girişirsen tabi yunan mitolojisinin içinden çıkılmaz. magazin bültenine döndürmüşsün koca mitolojiyi. mürekkep yalamış onca adamı/kadını da paparazziye çevirdin. ayıp vallahi!

neyse zeus'dan olma, boğadan doğma bu minos efendi, sonrasında girit kralı olur. poseidon'dan, deniz tanrısının bizzat kendisine adamak için bir kurban göndermesini rica eder. poseidon'da minosu kıramaz ve al minnoşum şu dev boğa senin olsun diyerek ona muhteşem görünümlü beyaz bir boğa gönderir. minos kıyamaz boğa'ya, bağışlar boğanın canını. sanırım burada kan çekiyor ve ondan kıyamıyor boğaya. adam boğadan doğmuş neticede, genetik kodları olayı farkında olmadan ret ediyor.

tabi bu durum poseidon'un kulağına gidiyor, hiddetleniyor, zaten sinirli adam. njord kadar geniş ve sakin bir tanrı değil. sen bana bu saygısızlığı nasıl yaparsın diyor ve minos'un karısı pasiphae'yi boğaya aşık ediyor. vallahi psikopat bu yunan tanrıları, şu intikam alma şekline bakar mısınız? garibim pasiphae'de aşktan gözü dönmüş vaziyette atina'nın ünlü mucidi deadalus'un yanında alıyor soluğu; ''aman mucit canım mucit derdime bir çare'' diyerek inceden giriyor meseleye. ''ben bu boğanın yanına nasıl yaklaşırım bana bir güzellik yapman lazım'' diyerek de mucide göz dağı veriyor. kadın kraliçe sonuçta. deadalus zeki adam, boğayla aynı boyutlarda içi boş bir inek tasarlıyor ve pasiphane bu ineğin içine girerek boğaya yaklaşıyor ve hedefine ulaşıyor. bu enteresan birliktelikten asterion adını verdiği bir evladı oluyor. evlatta evlat ha. yarı insan yarı boğa. anasının da babasının da özelliklerini almış. kusursuz bir melez (!)

ama minos bu sefer genetik kodlarını dinlemiyor, başlarım böyle işe diyor ve deadalus'u yanına çağırıyor. al şunu bir yere hapset gözüm görmesin bu veledi diyor. arkadaş sanki seni boğa doğurmadı. ne istiyorsun zavallı sabiden. gaddar herif.

bunun üzerine deadalus bir labirent tasarlıyor ve garibim asterion buraya hapsediliyor. çocuk labirentte yaşamaya başlıyor. minos sabiyi insan eti ile beslemeye başlıyor. başka hiç bir şey yemesine izin verilmiyor. böylece bir canavar yaratmanın inceliklerini de minos'tan öğrenmiş oluyoruz. belki bu çocuk sevgi dolu bir ortamda yetişse, iyi bir eğitim alsa bu hallere gelmeyecekti. kim bilir...

beyefendinin et stoku da atina şehri bu arada. adam, olayı bildiğiniz şenliğe çevirmiş. atina'dan 7 erkek 7 kadın kurban edilmek üzere 9 yılda bir girit'e gönderiliyor. bunun sebebi de vakti zamanında atinalıların minos'un oğullarından birini öldürmesi. intikamın böylesi görülmemiştir herhalde.

son kafilede theseus adında bir genç var. adam gönüllü olmuş kurban edilmek için. kafasında kırk tilki dolaşıyor. minotaur'u öldürmeye ant içmiş. ama oda ne, aşk yine kapıyı çalıyor tatammm minos'un kızı ariadne theseus'a ilk görüşte aşık oluyor. onun labirentten çıkabilmesi için de ona bir top iplik veriyor, ipliğin diğer ucunu tutup dışarıda beklemeye başlıyor. peki fikir kimin? daedalus'un... adam olayın her aşamasında var. boş ineği yapmasan çocuk doğmayacak. labirenti yapmasan çocuk canavara dönüşmeyecek. ama ona da kızamıyorsun emir kulu neticede. en azından bu noktada hayırlı bir iş yapıyor.

theseus, bu sayede yolunu rahatça bularak minotaur'u öldürüyor ve böylece yıllardır süregelen zulüm, hem yaratık açısından hem de atinalılar açısından son buluyor.

mutlu son...
devamını gör...

2012 yılına kadar hayvanların duyan, düşünen bilinçli canlılar olduğuna dair dünya genelide yapılmış çalışma sayısı 2500'den fazla.
2012 yılında cambridge declaration on consciousness ( cambridge bilinç deklarasyonu) bu alanda araştırma yapan dünyaca ünlü 16 bilim insanının imzasıyla yayınlanmıştır.
" kanıtlar, insan olmayan hayvanların bilinçli durumların nöroanatomik, nörokimyasal ve nörofizyolojik alt tabakalarına ve kasıtlı davranışlar sergileme kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor. sonuç olarak, kanıtların ağırlığı, insanların bilinci oluşturan nörolojik alt tabakalara sahip olma konusunda benzersiz olmadığını gösteriyor. tüm memeliler ve kuşlar dahil olmak üzere insan olmayan hayvanlar ve ahtapotlar dahil diğer birçok canlı da bu nörolojik substratlara sahiptir. "
deklarasyon için buradan
bu deklarasyon evrensel bilinç deklarasyonunun temelini oluşturmuştur. hayvanların duyan, düşünen bilinçli canlılar olduğunun ifade edildiği evrensel bilinç deklarasyonu 2012 yılında kabul edilmiştir.
2012'den bu yana balıklar ve arılar üzerinde yapılan araştırmalar, balıkları ve arıları yine bilinçli duyan ve düşünen hayvanlar arasına eklemiştir. yine diğer hayvanlarla ilgili benzer çalışmaların sonunda bügün tüm hayvanların bilinçli, duyan ve düşünen canlılar olduğu kabul edilmektedir.
hayvan davranışları alanında çalışmaların bilişsel ve duyusal öğrenim (cognitive& emotional learning ) alanına yoğunlaşmasında bu çalışamaların etkisi büyük olmuştur.
bugün pek çok saygın üniversite çalışmalarını hayvanlarda bilinç ve duygular konusuna yoğunlaştırmıştır.
bugünün tartışması hayvanların duyan, düşünen bilinçli canlılar olup olmadığı değil, duyan, düşünen bilinçli canlılar olan hayvanların öğrenme, sosyal kuralların oluşması, psikoloji vb alanlardaki özel etkinliğine dairdir.
devamını gör...

en iyisi değil ama en sevimlisi.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yeri geldiginde hayat kurtariciligi yapsa da, genel olarak insan bunyesine faydadan cok zarari bulunan; katki maddelerinin gidalara eklenmesiyle genetiklerinin degismesine, canli vucudunda cesitli hastaliklara sebep olan tuketim urunu. mumkun oldugunca uzak durulmali.
devamını gör...

beyindeki serotonin seviyesini arttırır dolayısı ile mutluluk verir. ayrıca cinsel uyarıcı ve keyif vericidir.

not : isviçreli bilim adamlarının iddialarına göre, kadınlar çikolatanın bu özelliklerine daha duyarlıdır.
devamını gör...

türkiye'nin %29'u ormanlarla kaplı olmasına rağmen bu ormanlar bölgelere göre eşit dağılmamıştır.
özellikle karadeniz bölgesi ormanlarının en fazla olduğu bölgedir, ikinci sırada ise akdeniz bölgesi gelmektedir. en az orman alanına sahip bölgemiz ise güneydoğu anadolu bölgesi'dir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kilis'te meydana gelen olay. ebulüle mahallesi’nde yaşayan ve bir fabrikada işçi olarak çalışan kişi semaverde ateş yakmak için kaldırım üzerinde bulunan ağacı kesmiş. ağaç yetmez ormanı yaksaydın birader. babanın malı ya o ağaç. neyseki adam bulunup 825 lira ceza kesilmiş ve yerine yeni ağaç dikilmiş.

kaynak: www.diken.com.tr/semaver-at...

edit: kamera görüntüleri
devamını gör...

benim için en başta saatleri ayarlama enstitüsü geliyor. bir enstitü var ve görevi saatleri ayarlamak mı? okuyunca yanlış ayarlanan saatler için ceza olduğu bile görülüyor.
devamını gör...


bir toplantıda, bir genç mehmet akif’i küçük düşürmek ister ve; “affedersiniz, siz veteriner misiniz?’”diye bir soru yöneltir. mehmet akif hiç istifini bozmadan “evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?” şeklinde gence cevap verir.

.
devamını gör...

fantastik bir boşluk ben seviyorum o durumu.arada güzel şeyler de yaşatıyor. geçen gün kalktığımda sanki biri ölmüş hissini yaşattı bana ertesi gün bilmediğim dağlık tepelik bir yerde özgürlüğün tadını..
devamını gör...

sanırım bu başlığı çok fazla kullanıyorum; ama yapacak bir şey yok, en çok buraya dökebilirim içimi. üzgünüm sözlük, burayı ağlayacak bir omuz, sığınacak bir liman haline getirdiğim için.

bir süredir kimseyi sokamıyorum hayatıma, kimseyle konuşmak ya da görüşmek istemiyorum. birine dert anlatma düşüncesi bile yoruyor beni, birinin derdini dinleyecek de mecalim yok. bir süre alıp başımı gitmek ve herkesten uzakta kalmak istiyorum. korkunç bir haldeyim. kimse bana yazmasın diye erkenden "uyuyorum ben" diyorum, birinin elimi tutmasına izin versem aslında çekip çıkartır beni bu düştüğüm dipsiz kuyudan; ama ben yalnız mutlu gibiyim. depresyon değil bu, tükenmişlik sendromu da değil. bu bir geçiş süreci, kısa bir kendini bulma dönemi ama korkuyorum. yabani bir insan haline gelmekten ve kimseyi sevememekten korkuyorum. yorgunum sözlük, çok yorgunum...
devamını gör...

eski yâr kişisi telefon açar, servisinin arıza yaptığını, onu karşılamak için bostancı köprüsüne gelip zahmet etmememi, yemek yapmamı rica eder, devamı ;

b- tamam hayatım yapayım, ne istiyorsun?
eyk- ya dolapta pırasa var, pırasa yap pırasa!
b - pırasa mı? ne yapılır ki lan pırasa ile?
eyk : pırasa ile en iyi ne yapıyorsan onu yap işte ya?

5 dk sonra bu fotoğraf yollanır ahahhaa

2017 / iç erenköy / yok lan 2016 / kulakları çınlasın*

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

pis bir tacizcidir. o erkeğin hemen görüldüğü yerde sallandırılması gerekir.
-meriç.

etkileyici bir fiziğe sahip olan kadına neden bakmayalım ki? uzun ve düzgün bacaklara sahipse bakmak kaçınılmaz olur. 1 saat öküz gibi bakarsanız elbette hoş bir durum olmaz ama göz atmak da gayet normaldir. bunun normalleştirmeyle ne alakası var?
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

whatsap tan on kişiye "kabul etmiyorum." yazarsanız aktif olacak olan özelliktir.
devamını gör...

mfö'nün 1984 yılında yayınlanmış ilk albümü ele güne karşı yapayalnız'dan, söz ve müziği mazhar alanson'a ait olan parça.



...................................
hep sana hep sana hep sana
bak işte mutsuz oldun
...................................

devamını gör...

ankara'yı ilk keşfettiğimde harıl harıl aradığım caddeydi. kuğulu park'a giden cadde. ankara'nın beyoğlu'su.
devamını gör...

boş ve uzun bir yolda araç sürmektir.
kar yağarken koşuya çıkmaktır.
kampüs çimlerinde ders beklerken uyuklamaktır.
bazen bir sigara yakmaktır.
devamını gör...

50 kuruş ver la tirrek.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim