nomofobi
ingilizce'de no mobile phone sözcüklerinin kısaltmasından oluşan bu hastalıkta sosyal medya kullanıcısı telefon ve tablet gibi erişim cihazlarının olmaması durumunda kaygı yaşıyor.
devamını gör...
death note gerçek olsa yazılacak isimler
kimseyi yazmayıp defteri yokederdim. düzene o şekilde müdahale edemeyiz. r.i.p "l" reyiz.
devamını gör...
ay suyu
son dönemin gözde ritüellerindendir. amacı ay’ın enerjisinden faydalanmaktır. kişi ay’ın hangi evresindeki enerjisinden yararlanacağını kendisi seçebilir ancak en makbulü ay’ın en güçlü enerjileri barındırdığı yeni ay ve dolunay zamanlarıdır.
bu zamanlarda cam (mavi olması daha iyi) bir şişe içindeki su, daha sonra kullanılmak üzere ay ışığının altında bir gece boyunca bırakılır. böylece su, ay’ın enerjisinden depolamış olur. bu suyun faydaları ay’ın hangi evresinde bırakıldığına göre değişkenlik gösteriyor ama genel olarak manevi bir temizlik ve rahatlama sağlıyor.
tabi ben şimdi böyle her ay yapıyormuşum gibi anlattım ama böyle ritüellere inancım sıfır maalesef. çok özeniyorum keşke yapabilsem ama düşünüyorum şimdi, milletin bağında bahçesinde kuyu varken bu ay tepelerinde yok muydu yani o su niye kuyu suyu da bu su ay suyu? nerden çıktı bu. zap suyu su değil mi? onun üstündeki ay değil mi? konuşun abi, hakkarililer siz bir şey söyleyin.
bu zamanlarda cam (mavi olması daha iyi) bir şişe içindeki su, daha sonra kullanılmak üzere ay ışığının altında bir gece boyunca bırakılır. böylece su, ay’ın enerjisinden depolamış olur. bu suyun faydaları ay’ın hangi evresinde bırakıldığına göre değişkenlik gösteriyor ama genel olarak manevi bir temizlik ve rahatlama sağlıyor.
tabi ben şimdi böyle her ay yapıyormuşum gibi anlattım ama böyle ritüellere inancım sıfır maalesef. çok özeniyorum keşke yapabilsem ama düşünüyorum şimdi, milletin bağında bahçesinde kuyu varken bu ay tepelerinde yok muydu yani o su niye kuyu suyu da bu su ay suyu? nerden çıktı bu. zap suyu su değil mi? onun üstündeki ay değil mi? konuşun abi, hakkarililer siz bir şey söyleyin.
devamını gör...
burun estetiğinin aşırı yaygınlaşması
insanların gittikçe birbirine benzemesine neden olan gerçek. sadece burun estetiği değil, her türlü estetik, tornadan çıkmış gibi benzeşen kadın ve erkekler çıkarıyor ortaya.
insanlardaki güzel ya da yakışıklı olmak hevesi anlaşılabilir bir şey tabii ki. fakat hiç kimseninkinden farkı olmayan güzel/yakışıklı bir yüzün ne anlamı olabilir ki? düşünsenize; penguen gibi hepimizin yüzlerinin, giyimlerinin aynı olduğu bir dünyayı... fabrika üretimi gibi standart yüzlere sahip olduğumuzu...
böyle giderse yakın bir gelecekte, doğal ve yamuk olan bir burun dünyanın en güzel şeyi olmaya başlayacak. zira insanlar her ne kadar kısa vadede yapay ama güzel görünene yönelse de uzun vadede doğallık kazanıyor her zaman.
gerçekten nefes alamayan ve doktora gittiğinde tek talebi "nefes alayım, yeter" olan kişileri tenzih ediyorum.
insanlardaki güzel ya da yakışıklı olmak hevesi anlaşılabilir bir şey tabii ki. fakat hiç kimseninkinden farkı olmayan güzel/yakışıklı bir yüzün ne anlamı olabilir ki? düşünsenize; penguen gibi hepimizin yüzlerinin, giyimlerinin aynı olduğu bir dünyayı... fabrika üretimi gibi standart yüzlere sahip olduğumuzu...
böyle giderse yakın bir gelecekte, doğal ve yamuk olan bir burun dünyanın en güzel şeyi olmaya başlayacak. zira insanlar her ne kadar kısa vadede yapay ama güzel görünene yönelse de uzun vadede doğallık kazanıyor her zaman.
gerçekten nefes alamayan ve doktora gittiğinde tek talebi "nefes alayım, yeter" olan kişileri tenzih ediyorum.
devamını gör...
insanı mahvedecek şarkı önerileri
irem candar - bilmezdim
cihan mürtezaoğlu-ceylan ertem - bana sor
ferdi tayfur - bende unuturum
zara - hasretinle yandı gönlüm
elif kaya - bir bilebilsen
sevda karababa - annem gibi
sevda karababa - olmasa mektubun
sevda karababa - yardımına ihtiyacım var
tan taşçı - yüz yılda bir olur
tan taşçı - yalan
cevher - yalan (tan taşçı)
adele - hello
yasmin levy - me voy
(bu şarkıda ciğer bitti zaten)
cihan mürtezaoğlu-ceylan ertem - bana sor
ferdi tayfur - bende unuturum
zara - hasretinle yandı gönlüm
elif kaya - bir bilebilsen
sevda karababa - annem gibi
sevda karababa - olmasa mektubun
sevda karababa - yardımına ihtiyacım var
tan taşçı - yüz yılda bir olur
tan taşçı - yalan
cevher - yalan (tan taşçı)
adele - hello
yasmin levy - me voy
(bu şarkıda ciğer bitti zaten)
devamını gör...
loop'a alınacak şarkılar
can bonomo - bir hikâyem var. saatlerce dinlediğim oluyor.
devamını gör...
abdülhamid kayıhan osmanoğlu'nun dolar yorumu
ulaşmak istediğim kafaya sahip son osmanlı bireyimsisi.
derdiniz dolar olsaydı 1909 yılın'da 4 dolar 1 lira etmez iken dedem sultan 2.abdülhamid han-ı deviremezdiniz..hayırlı cumalar..
buradan
derdimiz ne ola ki?
derdiniz dolar olsaydı 1909 yılın'da 4 dolar 1 lira etmez iken dedem sultan 2.abdülhamid han-ı deviremezdiniz..hayırlı cumalar..
buradan
derdimiz ne ola ki?
devamını gör...
uzun tanımları okumamak
diğer sözlük yazarlarını başuçlarından sinsice gözleyemiyor oluşuma sebep, sadece kendim için yorum yaparak diyorum ki "ben okuyorum.".
hatta o uzun tanım güzelse, yazarın sayfasına girip çokça tanımını da okuyorum ardından. hatta "vavv, ne de güzel yazmışsınız, yine yazın."manasında bir de bolca oyluyorum.
hatta o uzun tanım güzelse, yazarın sayfasına girip çokça tanımını da okuyorum ardından. hatta "vavv, ne de güzel yazmışsınız, yine yazın."manasında bir de bolca oyluyorum.
devamını gör...
hazall
en sevdiğim süper moderatör.aşağısı kurtarmıyor.tevazuya gerek yok.
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
ne de şeytan bir günahı,
seni beklediğim kadar
seni beklediğim kadar
devamını gör...
the mandalorian
sw evreni açısından ortalama ancak dizi olarak ise güzel yapımdır. ancak evren açısından hata-eksikleri bulunmaktadır. evreni izlememiş ancak izlemeyi düşünenler uzak dursun:
ön edit: sw evreni iki ana yapıya ayrılır, sw legends ve sw canon olarak. swl anadır ve uyuşmazlık durumunda swl'de olan geçerlidir, lucas'a göre..
-öncelikle grogu ya da baby yoda'dan başlayalım..
-swl'de yer almayan ancak swc 'de kendine yer bulan bir karakterdir.
-swl'de bu türde :
--yoda,
--yaddle,
--vandar tokare,
--oteg,
--minch'tir.
-bunların hepsi jedi oldukları gibi bir de ruusan'da ki vadide adı bilinmeyen bir jedi heykelide bu türden bir jedi'ya aittir.
--swc'de durum ne?
- swc, swl'ye uymak zorunda olduğundan diğerlerine ek yaddle bulumaktadır. ve türün evrende şimdiye kadar görüntülenen tek dişi'dir.
gelelim grog'un doğumuna dizide 50'li yaşlarda olduğu anlıyoruz.. ancak bu bir hatadır. çünkü evrenin tarihlemesinde yaklaşık olarak yö 41'e denk gelir, bu da anakin'nin doğduğu yaş olur. bu ne demektir? bu ahsoka dahil bir çok öğrenci'nin jedi akademisinde arkadaşı olduğu anlamına gelir. bu ne demektir? bu türün bilinen (yukarı sayılan) tüm örnekleri force aşırı duyarlı oldukları için çok değerli kabul edilirler. dahası kimi eserlerde yok olmuş ırk ya da kadim ırk olarak adlandırıldıklarınıda hesaba katarsak böyle bir durumda darth vader'ın yok etmek için kravazörler harcayacağı bir anlam ve öneme sahiptir demek. üstelik yalnızlık çeken yoda için bulunmaz nimettir.
-peki grogu yoda ve/veya yaddle'ın çocuğu olamaz mı? olamaz. çünkü yedi öğretisinde evlilik, aile kurmak, çocuk yapmak yasaktır. bir nevi bozulmadan önceki yeniçeri ocağı gibi sert kuralları vardır. dahası aşık olmak bile yasaktır. bunu ihlal eden jedi'ylar oldu, yakalananlar atıldı/cezalandırıldı, yakalanmayanlarda sıkı bir şekilde sakladı. yoda gibi bir isim bu işe girmez.
sözün özü eğer böyle bir çocuk olsaydı çok dikkat çekerdi, çekmeliydide.. bu haliyle en iyi ihtimal izaha muhtaç en kötü ihtimal ise figür satmak ve tatlılıktan prim kasmak için uydurulan bir karakter.
2- darksaber meselesine.. öncelikle tamamen swl'de geçiyor mu hatırlamıyorum. daha doğrusu cw'de var ancak söz konusu bölüm 2014 öncesinde mi hatırlamıyorum ancak buradaki sorun daha büyük çünkü dizide gideon'da gördüğümüz kılıcı vermemek için normalde bo-katan kryze'nin ölmesi gerekir. dolayısıyla izaha muhtaç bırakmışlar. hadi diyelim ölmekten vazgeçti, kryze djarin'den kılıcı almak için düello düzenler. kryze'yi tanımak isteyende cw'den baksın, sözün özü o kılıç ve bo-katan kryze'nin hırsını eklersek o sahne tamamen evren dışıdır. dahası kryze zaten, djarin'den kılıçı alma sözüyle hareket etti, djarin'in "ee al senin olsun" demesi oldukça hatalıdır. o kılıç'ın devir teslimini bilmeyen heleki djarin kadar tutucu bir mandalı olamaz. kryze oldukça hırslı bir karakterdir ve ablasıyla bile kavgalarının ana ekseninde ablasının soft duruşları yatmaktadır.
son olarak grogu ile djarin ayrılmasında "ühühüü" yapanlarıda anlamamaktayım. burası sw evreni ve bu evrende olan olayları biraz izleseniz-okusanız buna ağlamazsınız. umarım dizisinde anlatılacak olan kenobi'nin hayatına bakın.. hayır alan da luke.. buna anca şanslı hırto denir. ^^
3-ahsoka meselesine gelelim. ahsoka, togruta ırkına mensuptur. bu ırk saç yerine yukarı ve aşağı yönlü büyük h'yi andıran bir kuyruk/boynuz yapısına sahiptir. ve kuyruklar yaş aldıkça uzar. ancak cw'deki uzunlukla aynı şekilde tasarlanmış.. padawan ahsoka ile orta yaşlı ahsoka arasında en az 20cm uzunluk olmalıydı.. ^^ mesela orta yaşta bir togrutalı:

genç-padavan ahsoka:

aşağı-yukarı olması gereken ashoka (cw son dönemleri):

rebels dönemi ahsoka:

dizide daha yaşlı ahsoka (uzunu geçtim kısalmış):

dolayısıyla salağın biri padawan ashoka'yı temel alıp makyaj yapmış, kimse de sen napıyorsun dememiş..
ön edit: sw evreni iki ana yapıya ayrılır, sw legends ve sw canon olarak. swl anadır ve uyuşmazlık durumunda swl'de olan geçerlidir, lucas'a göre..
-öncelikle grogu ya da baby yoda'dan başlayalım..
-swl'de yer almayan ancak swc 'de kendine yer bulan bir karakterdir.
-swl'de bu türde :
--yoda,
--yaddle,
--vandar tokare,
--oteg,
--minch'tir.
-bunların hepsi jedi oldukları gibi bir de ruusan'da ki vadide adı bilinmeyen bir jedi heykelide bu türden bir jedi'ya aittir.
--swc'de durum ne?
- swc, swl'ye uymak zorunda olduğundan diğerlerine ek yaddle bulumaktadır. ve türün evrende şimdiye kadar görüntülenen tek dişi'dir.
gelelim grog'un doğumuna dizide 50'li yaşlarda olduğu anlıyoruz.. ancak bu bir hatadır. çünkü evrenin tarihlemesinde yaklaşık olarak yö 41'e denk gelir, bu da anakin'nin doğduğu yaş olur. bu ne demektir? bu ahsoka dahil bir çok öğrenci'nin jedi akademisinde arkadaşı olduğu anlamına gelir. bu ne demektir? bu türün bilinen (yukarı sayılan) tüm örnekleri force aşırı duyarlı oldukları için çok değerli kabul edilirler. dahası kimi eserlerde yok olmuş ırk ya da kadim ırk olarak adlandırıldıklarınıda hesaba katarsak böyle bir durumda darth vader'ın yok etmek için kravazörler harcayacağı bir anlam ve öneme sahiptir demek. üstelik yalnızlık çeken yoda için bulunmaz nimettir.
-peki grogu yoda ve/veya yaddle'ın çocuğu olamaz mı? olamaz. çünkü yedi öğretisinde evlilik, aile kurmak, çocuk yapmak yasaktır. bir nevi bozulmadan önceki yeniçeri ocağı gibi sert kuralları vardır. dahası aşık olmak bile yasaktır. bunu ihlal eden jedi'ylar oldu, yakalananlar atıldı/cezalandırıldı, yakalanmayanlarda sıkı bir şekilde sakladı. yoda gibi bir isim bu işe girmez.
sözün özü eğer böyle bir çocuk olsaydı çok dikkat çekerdi, çekmeliydide.. bu haliyle en iyi ihtimal izaha muhtaç en kötü ihtimal ise figür satmak ve tatlılıktan prim kasmak için uydurulan bir karakter.
2- darksaber meselesine.. öncelikle tamamen swl'de geçiyor mu hatırlamıyorum. daha doğrusu cw'de var ancak söz konusu bölüm 2014 öncesinde mi hatırlamıyorum ancak buradaki sorun daha büyük çünkü dizide gideon'da gördüğümüz kılıcı vermemek için normalde bo-katan kryze'nin ölmesi gerekir. dolayısıyla izaha muhtaç bırakmışlar. hadi diyelim ölmekten vazgeçti, kryze djarin'den kılıcı almak için düello düzenler. kryze'yi tanımak isteyende cw'den baksın, sözün özü o kılıç ve bo-katan kryze'nin hırsını eklersek o sahne tamamen evren dışıdır. dahası kryze zaten, djarin'den kılıçı alma sözüyle hareket etti, djarin'in "ee al senin olsun" demesi oldukça hatalıdır. o kılıç'ın devir teslimini bilmeyen heleki djarin kadar tutucu bir mandalı olamaz. kryze oldukça hırslı bir karakterdir ve ablasıyla bile kavgalarının ana ekseninde ablasının soft duruşları yatmaktadır.
son olarak grogu ile djarin ayrılmasında "ühühüü" yapanlarıda anlamamaktayım. burası sw evreni ve bu evrende olan olayları biraz izleseniz-okusanız buna ağlamazsınız. umarım dizisinde anlatılacak olan kenobi'nin hayatına bakın.. hayır alan da luke.. buna anca şanslı hırto denir. ^^
3-ahsoka meselesine gelelim. ahsoka, togruta ırkına mensuptur. bu ırk saç yerine yukarı ve aşağı yönlü büyük h'yi andıran bir kuyruk/boynuz yapısına sahiptir. ve kuyruklar yaş aldıkça uzar. ancak cw'deki uzunlukla aynı şekilde tasarlanmış.. padawan ahsoka ile orta yaşlı ahsoka arasında en az 20cm uzunluk olmalıydı.. ^^ mesela orta yaşta bir togrutalı:

genç-padavan ahsoka:

aşağı-yukarı olması gereken ashoka (cw son dönemleri):

rebels dönemi ahsoka:

dizide daha yaşlı ahsoka (uzunu geçtim kısalmış):

dolayısıyla salağın biri padawan ashoka'yı temel alıp makyaj yapmış, kimse de sen napıyorsun dememiş..
devamını gör...
misc radyo yayını
benim entryi okuyan ve kısaltma isteyen arkadaş cenk galiba. dövüşçü diyebilirsiniz kısaca.
devamını gör...
türkiye'nin zengin ülke olması
bilinen bir gerçektir. hep diyorum ülkemiz hiçte fakir değildir. hatta zenginleşiyor rakamlar ortada. anlayamadığım nokta şu ülke zenginleşirken halk nasıl olur da fakirleşir. bu zenginliği ben niye hissedemiyorum!
devamını gör...
kafa izninde
herkes gider ben kalırım diye düşünsem de yavaş yavaş kafa iznine çıkmam gerektiğini düşünür oldum. neyse mücadeleye devam..
devamını gör...
yağmura en çok yakışan şey
pencere açık uyumak.
devamını gör...
grapon kağıtları
grapon kağıtları didem madak'ın yayımlanan ilk şiir kitabıdır ve belki de pek çoğumuzu hassas bir noktamızdan yakalayıp sarıp sarmalamıştır. ben de sözlükteki ilk başlığıma bu güzel kitabın en sevdiğim ve benim için anlamı derin olan şiiri ile başlamak istedim, özlemle.
- iris'in ölümü -
bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki
bazı şarkılar vardır
cızırtılı bir yağmur gününü anlatır
uzaklarda süren sarı yağmurluklu bir hayatı
deniz bazen kendini kaldırımlara fırlatır,
o zaman bir yavru yengece bakan
insanların şarkısı olurdu o şarkının adı.
keşke ismim iris olsaydı,
keşke ismim herkese
sarı yağmurluğuyla koşan hayatı anlatsaydı.
bazı şarkılar vardır
ellerim kocamanlaşır, tuhaflaşır
işte o ellerimle herkese
çamurlu şiirler uzatsaydım
hepsi çok kirli olsaydı tanrım!
bazı şarkılar vardır
kırmızı akşamsefalarını anlatır
karanlığın kalbinde yalnız açmanın acısını
komşu kadınların basma elbiseli konuşmalarını
geceyi onlar bahçeye taşırdı
ben ne zaman öleceğim tanrım!
sabah olunca mı?
keşke birkaç dakikayı ipek mendillere sarıp saklasaydım.
irileşen, gitgide irileşen ağaç gibi
ismi nedensizce iris oluveren bir ağaç gibi
şu odanın ortasında dursam,
saat kuleleri dökülürdü dallarımdan tanrım!
artık sarı yaprakların ölü olduğuna inanmıyorum.
bazı şarkılar vardır
kanatlarında yağmuru taşıyan kelebeği anlatır
kırmızı bir çakmak gibi neşeli ölmek olurdu
o şarkının adı,
ardında yalnızca nemli sigaralar bırakmanın acısı
keşke ismim iris olsaydı,
keşke ismimin bir anlamı olmasaydı.
herkes çıkarsın kalbini
o çirkin mücevher sandığından
ve herkes onu birbirine fırlatsın tanrım!
(bkz: didem madak).
- iris'in ölümü -
bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki
bazı şarkılar vardır
cızırtılı bir yağmur gününü anlatır
uzaklarda süren sarı yağmurluklu bir hayatı
deniz bazen kendini kaldırımlara fırlatır,
o zaman bir yavru yengece bakan
insanların şarkısı olurdu o şarkının adı.
keşke ismim iris olsaydı,
keşke ismim herkese
sarı yağmurluğuyla koşan hayatı anlatsaydı.
bazı şarkılar vardır
ellerim kocamanlaşır, tuhaflaşır
işte o ellerimle herkese
çamurlu şiirler uzatsaydım
hepsi çok kirli olsaydı tanrım!
bazı şarkılar vardır
kırmızı akşamsefalarını anlatır
karanlığın kalbinde yalnız açmanın acısını
komşu kadınların basma elbiseli konuşmalarını
geceyi onlar bahçeye taşırdı
ben ne zaman öleceğim tanrım!
sabah olunca mı?
keşke birkaç dakikayı ipek mendillere sarıp saklasaydım.
irileşen, gitgide irileşen ağaç gibi
ismi nedensizce iris oluveren bir ağaç gibi
şu odanın ortasında dursam,
saat kuleleri dökülürdü dallarımdan tanrım!
artık sarı yaprakların ölü olduğuna inanmıyorum.
bazı şarkılar vardır
kanatlarında yağmuru taşıyan kelebeği anlatır
kırmızı bir çakmak gibi neşeli ölmek olurdu
o şarkının adı,
ardında yalnızca nemli sigaralar bırakmanın acısı
keşke ismim iris olsaydı,
keşke ismimin bir anlamı olmasaydı.
herkes çıkarsın kalbini
o çirkin mücevher sandığından
ve herkes onu birbirine fırlatsın tanrım!
(bkz: didem madak).
devamını gör...
1. nesil
zaman gelecek biz 16. nesillere "hıhı o havalı modlar zamanında bize hep günyadın mesajı gönderiyordu" diyeceğiz.
t:sözlüğün ilk nesli sıfır kilometre 5 kollu merso tadında nesil.
t:sözlüğün ilk nesli sıfır kilometre 5 kollu merso tadında nesil.
devamını gör...
normal people
sally rooney'nin aynı adlı romanından uyarlanan dizi. ortalamanın epey üstü bir iş nedense pek popüler olamamış.
hikaye, marianne sheridan ve connell waldron etrafında dönüyor. marianne mesafeli annesi ve erkek kardeşiyle yaşayan, varlıklı, zeki ama dışlanmış bir genç kız. annesi lorraine'in mariannelere temizliğe gittiği connell ise atletik ve popüler bir delikanlı. ikili lisedeyken tanışıyorlar, aşık oluyorlar, üniversite boyunca da birbirlerinden tam anlamıyla kopamayışlarını takip ediyoruz. bu süreçte ikisinin de hem iç dünyalarındakini dışarı yansıtmadaki acizlikleri hem de topluma ayak uydurma çabalarının yarattığı çatışma sebebiyle toksikliğe varan ilişkilerinin bir nevi çözülmesini izliyoruz.
oldukça sıradan gözüken bir hikayenin işlenişindeki özenle ne kadar duygusal ve özdeşleşilesi bir anlatıya dönüştüğünü keşfetmek isteyenleri kitabı okumaya ve/veya diziyi izlemeye davet ediyorum. bilhassa diziyi sevenlere romanını öneririm. öyle modern klasik olacak, aldığı ödülleri hak edecek ölçüde aşmış bir roman olmadığının altını çizmek lazım elbette. normal insanların toksik ilişkisini epey gerçekçi ve yalın bir dille aktardığından sürükleyiciliğiyle cezbedici bir roman diyebilirim. rooney'nin dilinin sadeliği ve dobralığı bazen öyle ağır ki sanırsınız böğrünüze öküz oturmuş. araya sıkıştırdığı politik görüşleri ve göndermeleri tam ayarında, karakterlerine söyletiyor ve düşündürüyor bunları fakat asla didaktik bir tarzda değil.
--- alıntı ---
“ıt was culture as class performance, literature fetishized for its ability to take educated people on false emotional journeys, so that they might afterward feel superior to the uneducated people whose emotional journeys they liked to read about.”
--- alıntı ---
hikaye, marianne sheridan ve connell waldron etrafında dönüyor. marianne mesafeli annesi ve erkek kardeşiyle yaşayan, varlıklı, zeki ama dışlanmış bir genç kız. annesi lorraine'in mariannelere temizliğe gittiği connell ise atletik ve popüler bir delikanlı. ikili lisedeyken tanışıyorlar, aşık oluyorlar, üniversite boyunca da birbirlerinden tam anlamıyla kopamayışlarını takip ediyoruz. bu süreçte ikisinin de hem iç dünyalarındakini dışarı yansıtmadaki acizlikleri hem de topluma ayak uydurma çabalarının yarattığı çatışma sebebiyle toksikliğe varan ilişkilerinin bir nevi çözülmesini izliyoruz.
oldukça sıradan gözüken bir hikayenin işlenişindeki özenle ne kadar duygusal ve özdeşleşilesi bir anlatıya dönüştüğünü keşfetmek isteyenleri kitabı okumaya ve/veya diziyi izlemeye davet ediyorum. bilhassa diziyi sevenlere romanını öneririm. öyle modern klasik olacak, aldığı ödülleri hak edecek ölçüde aşmış bir roman olmadığının altını çizmek lazım elbette. normal insanların toksik ilişkisini epey gerçekçi ve yalın bir dille aktardığından sürükleyiciliğiyle cezbedici bir roman diyebilirim. rooney'nin dilinin sadeliği ve dobralığı bazen öyle ağır ki sanırsınız böğrünüze öküz oturmuş. araya sıkıştırdığı politik görüşleri ve göndermeleri tam ayarında, karakterlerine söyletiyor ve düşündürüyor bunları fakat asla didaktik bir tarzda değil.
--- alıntı ---
“ıt was culture as class performance, literature fetishized for its ability to take educated people on false emotional journeys, so that they might afterward feel superior to the uneducated people whose emotional journeys they liked to read about.”
--- alıntı ---
devamını gör...
haydar haydar
devamını gör...
