uçuran uçurana hey maşallah! herkes uçuyor, uçuruyor, uçuruluyor! arttırıyorum arttırıyorum, tc kimlik numarasının son hanesi tek olanlar uçurulsun kampanyası! efenim tc vatandaşı olmayanlar mı? onlar hepten uçurulsun zaten alüminyum! uçururken mehter çalmayı unutmuyoruz!
devamını gör...

ağzı iyi laf yapan insandır. kendinin reklamını yapıyordur. boş bir balondur.
ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz diyeceğim de kimisi lafla peynir gemisini gayette güzel yürütür, yani aslında tabi ki doğal olarak yürütemiyordur fakat bunu yaptığına inandırır. taa ki bir gün o balon patlar. balonun içindeki hava ise kişiye inananların ciğerlerini yakar.
devamını gör...

üst edit : 1 nisan tarihinde 800 tanıma ulaşan ilk 100 yazarımıza hediye çeklerimiz teslim edildi.
#665174

diğer etkinlikler için : (bkz: yazarak kitap kazan)

merhaba canım yazarlarım.
imece usulü ile topladığımız tanıtım & reklam bütçemizi bu şekilde değerlendirmeye karar verdik.
800 tanıma ulaşan ilk 100 yazarımıza d&r aracılığı ile 50 tl’ye kadar dilediği kitabı ya da eşyayı kargo dahil ulaştırıyoruz.

soru : 800 tanıma ulaştığımda ne yapmalıyım ?
cevap : herhangi bir moderatörümüz ile iletişime geçebilirsin. onlar kısa bir incelemeden sonra gerekeni yapacaklar.

soru : herkes yararlanabiliyor mu ?
cevap : elbette herkes yararlanabiliyor. yalnız bazı ufak şartlarımız var.
sürekli (bkz:) tanımlar ve kısa, manasız flood tanımlar bizi üzer.
biz isteriz ki her şey doğal akışında seyretsin.

soru : ne zaman gönderilir ?
cevap : 100. yazar da kotasını doldurduktan hemen sonra toplu olarak ulaştırmaya başlayacağız.
bu yarın da olabilir, yarından yakın da olabilir

soru : nereden geliyor bu değirmenin suyu benjamin bey ?
cevap : yukarıda da yazdığım gibi imece usulü ile bir şeyler yapmaya çalıştık, elbet gönlü bol, kafa sözlüğe inanan yazarlarımız var aramızda

soru : 1600 tanıma ulaşsam 2 kere alabilir miyim ?
cevap : maalesef hayır :/ zaten hepi topu 100 adetlik. onlar da eşit dağılsın isteriz.
tabi ki seni kastetmiyorum ancak, iko adlı teknik sorumlumuz sağ olsun, 100 yazarımız da 800 tanım kotasını doldurduğunda son bir ıp çakışmasına bakacağının sözünü verdi

soru : neden 100 yazarla sabit ?
cevap : şimdilik bütçemiz bu kadarına el verdi, ancak önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmelere göre bu sayıyı arttırabiliriz. biz de istiyoruz bunu.
devamını gör...

bir kaç sene önce tatil için ege tarafına gittiğimizde babamın isteği ile günübirlik ziyaret için gittiğimiz, hem antik kenti ile hem eski rum evleri ile hem de temiz ve düzenli bir ilçe olması ile beni oldukça şaşırtmış, beklentimin üstünde keyifte bir gün sunmuş olan sevimli ilçe. eczacılığın babası kabul edilen galen de bergama doğumluymuş. bizimkilere "beni burada bırakın ben yaşarım burada" dedim anneciğim de şaşırdı. ilginç bir şekilde kendimi çok ait hissettim, tekrar gitmeyi çok istiyorum. kameramdan bir fotoğraf da paylaşayım;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

akşam yemeğinde taze taze dayak yiyecek olan askerdir.
devamını gör...

olmamalı.
devamını gör...

gülüşünü çalmışlar
yetimin dudaklarından
ağlar gördüm onu
bir hüzün akşamında

sızdı birkaç damla yaş
o solgun yanaklarından
göründü yanlızlığının
yaslı bakışları

anne dedi yürüdü
hasretmiş sesine
uzattım elimi
kaldırmadı başını

ellerini tutamadım
ah çekti bakamadım
işte ben o yetimi
içimden atamadım.
devamını gör...

2 kişinin muhabbeti sardığında 3.nün mal gibi ortada kaldığı arkadaş grubuna dönüşebilir.
devamını gör...

romantik bir taraftar kitlesine sahip takım. ama futbol, romantizm dinlemez.
devamını gör...

bende haberi ilk duyduğumda çok kızdım, görüntülere, hatta o olaydan önce, bu çocuğun başına bir gelecek var demiştim, ama olaya birde şu açıdan bakmak istiyorum, o olaydan önce mesela gerçekten çok iyi dansettiğini, çok iyi makyaj yaptığını, ve izlediğim kadarıyla zekice komik olduğunu düşünüyordum,..
bunları hala düşünüyorum..
peki o olayda; önce inkar etmesi yanlıştı, sonra çıktı özür diledi vs.
ben şimdiyi konuşmak istiyorum,
o haltı o "an" yaptı ve o "an" geçti..
bu kişi yada herhangi bir hata yapmış olan bir kişiyi düşünelim, hayatının sonuna kadar cezalımı olmalıdır? hayatına devam etmesinmi? bunumu istiyoruz gerçekten?
şimdi;
sizin kimsenin bilmediği bir "halt"ınızı, ailenizin, herkesin öğrendiğini, televizyonlara gazetelere çarşaf çarşaf basıldığını videolarla konuşulduğunu düşünün, dürüstçe düşünün..
çıktınız özür dilediniz ama kimse affetmiyor sizi, hayatınıza devam edemiyorsunuz..
birşey yaptınız ürettiniz, satmak istiyorsunuz, herkes diyorki ama sen o suçu işledin..
çalışmak istiyorsunuz, kimse istemiyor sizi, hep aynı şeyi duyuyorsunuz, sen o hatayı yaptın..
evet yaptın, pişman oldun, özür diledin, yaşamın sürüyor bir yandan.. ama herkes o anda kalmak istiyor, o hatayı yaptığın anda.. yani herkesin eline koz geçtiği anda, herkesin sana saldırmak, aşağılamak, suçlamak için eline koz geçtiği anda kalmak istiyorlar.. sanki o anı bekliyormuş değilmi herkes..
birde bu açıdan bakın derim,
ben onun kendi yarattığı kelimeleri ve esprileri, insanları güldürdüğü için, komik olabildiği için, zekice buluyorum, sanki herkes çok vasıflı, eğitimli, herkes tahsilini yaptığı konuda çalışmış uzmanlaşmış gibi..
yine gülben ergen e göre bomboş değil...
devamını gör...

sonra anlatırım..
devamını gör...

katherine matilda "tilda" swinton, en iyi yardımcı kadın oyuncu akademi ödülü ve bafta en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülü sahibi, 2 kez altın küre'ye aday gösterilmiş, ingiliz oyuncu.
60 yaşında olmasına rağmen ince ve uzun vücut yapısıyla şapka çıkarttırır. farklı hatları ve androjen görünümü nedeniyle enteresan filmlerde kolaylıkla rol alabilmiştir.cinsiyetsiz,soğuk ve ürkütücü çehresinin yanında ,victor and rolf adlı moda evinin aşırı kasvetli ve kendine has kıyafetlerini üzerinde çok iyi taşıdığını düşünüyorum. bana göre reeldeki kişiliğini rollerine de taşıyan oyuncunun; en etkilendiğim rolü ise kesinlikle (bkz: constantine) deki cebrail (bkz: gabriel) olmuştur.alta da bir fotosunu bıraktım.

encrypted-tbn0.gstatic.com/...
devamını gör...

yetişemediğim kulüplerdir. anca arada satranca bakabiliyorum, gerisi çok zor. oysa o kadar heyecanlanmistim ben, kusuruma bakmayın, beceremedim. gözyaşım pıt.
devamını gör...

yara..
yaralı şeyler bana nedense daha masum geliyor. yaralı bir kuş mesela, kanatlarındaki özgürlüğü küçük bir yaraya kaptırmış bir kuş.. yarası olan her şeye ve herkese dokunmak istiyorum. iyileştirmeye gücüm yetecekmiş gibi..

yara, iz, hatıra. yakın kelimeler.
sol elimin baş parmağında bir kesik izi var, kuzenimle otururken akıl almaz bir sakarlıkla elimi kesmiştim.* bu izi her gördüğümde o günü hatırlıyorum.

yaş 7, bir yaz gecesi abimle parkta oynuyoruz. abim kafamı kırıyor*, hastaneye gidiyoruz ve alnımda kalıcı bir dikiş izi kalıyor. aynaya baktığımda o günü anımsayıp gülümserim hâlâ.

-zümrüt bi sabit dur be kızım, doktor düzgün dikiş atamıyor senin yüzünden.
+acımıyor diyorum acımıyor! niye anlamıyorsunuz?! bırakın eve gideceğim ben.

yaş 9, annemler beni kuzenime emanet etmiş ve şuan hatırlamadığım bir yere gitmişler. kuzenim yanlışlıkla plastik bir kovayı kafama vuruyor, kaşım yarılıyor, bildiğimiz jilet vurmuşum gibi ikiye ayrılıyor. tahmin edeceğin üzere bu da kalıcı olarak kalıyor. kaşımdaki bu iz o günü hiç unutmama yardımcı oluyor.

+n'oldu kafama? şu gözümün önünde akan şey ne? kan değil, değil mi?
-yok la abartma ne kanı! hafif kızarmış sadece..

bazı günleri unutmamamız için vücudumuzda bize o günü hatırlatan izler kalıyormuş gibi. o günden bir iz, bir yarayla mümkün oluyor.
yaralarımız bize unutmamamız gereken şeyleri hatırlatıyor. bu yüzden vücudundaki veya ruhundaki yaralarını sev olur mu? onların sana hatırlatmaları gereken anılar var.
devamını gör...

kızlık zarı dikimi insanın kendisine yaptığı bir saygısızlık. evlenmeden önce ilişki yaşamayı normal gören kızların evlenirken neden kızlık zarını önemseyen birisini seçtiklerini anlamıyorum. mesele sırf kızlık zarı değil, o kişiyle birçok konuda uyuşamayacaksın. onun hayata bakışı farklı seninki farklı.
kendimi zorlayıp düşününce bazı uç örnekler geliyor aklıma. tutucu bir çevrede yaşayıp, tecavüze uğramış ve duyulması halinde yuva kuramayacak bir kız mesela. ama bu bile ona haksızlık. sanki tecavüz kendi suçuymuş gibi. psikolojik olarak zor bir durum, gizleyip örtmesi. kendim yazarken utandım.
devamını gör...

burası ekşisözlük gibi belli bir kesimin sesi olmasın. algı operasyonlarının merkezi olmasın. ucuz siyaset, cinsellik, futbol ve ırkçılığın yapıldığı bir zift çukuru olmasın. lütfen burası ekşimesin.
devamını gör...

kafa sözlük üniversite olsa, bu başlıkla aynı ismi taşıyan bir bölüm olabilirdi.

*dekan: (bkz: lucifer)

*halkla ilişkiler departmanı: (bkz: ermolettin)

*öğrenci işleri: (bkz: abdulseyidbincabbar)

*temizlik ve çay-çorba hizmetleri: (bkz: armullah)
devamını gör...

arkeolojinin yan dalıdır. isimden anlaşılabildiği gibi sualtında kalan şehirleri, batık gemileri, fenerleri ve limanları inceler ve edinilen bilgileri ve eserleri kayıt altına alır.

deniz ulaşımı, uzun yıllardan beri ticaret, keşif ve ulaşım için başvurulan bir yöntem. deniz taşıtları ise antik dönemlerden beri tespit edilemeyen sualtı kayalıkları, zayıf manevra kabiliyetleri, fırtınalar, yüklerin orantısız yerleştirilmesi ve ulaşımdan sorumlu kişilerin teknik hataları sebebiyle batmaktadır. sualtı arkeologları ise deniz ve okyanuslarda bulunan bu batıkları inceleyerek dönemin ticaret yolları, denizcilik faaliyetleri, savaş teknikleri ve dönemin teknolojisi ile ilgili önemli bilgiler edinirler aynı zamanda batıklardan dönem hakkında daha fazla bilgi sahibi olmamızı sağlayacak tarihi eserleri su üzerine çıkararak onları kayıt altına alırlar ve bu sayede tarihi eserler hem korunmuş hem de kayıt altına alınmış olur.

aynı şekilde limanlar ve şehirlerde, küresel ısınmaya bağlı deniz seviyesinin yükselmesi, baraj yapımı, depremler, çökmeler vb. sebepler ile sualtında kalmaktadır. yine dalgıçlık eğitimi olan arkeologlar dalışlar sırasında keşif edilen şehir ve limanlardan yola çıkarak o bölgenin yerleşim planı, mezarlıkları, evleri ve o döneme ait kullanılan eşyaları ile ilgili detaylı bilgilere erişirler.

sualtı arkeologları, sonarlar,proton manyetometresi ve uzaktan kumandalı sualtı araçları * gibi teknolojik cihazlardan da faydalanırlar.

bilinen bazı sualtı sit alanları için;
(bkz: baiae)
(bkz: pavlopetri)
(bkz: bodrum sualtı arkeoloji müzesi)
devamını gör...

1927-1989 yılları arasında yaşamış olan bir psikiyatristtir, radikal psikiyatri akımı içinde yer alır ve işlevselcilerin çizdiği mutlu aile tablosunu eleştirir. laing aile üyelerinden en az birinin şizofrenik olduğu aileler üzerinde çalışmış, şizofreninin “delilik” olmadığını, şizofrenik olduğu ileri sürülen bir davranışın aile ilişkileri bağlamında ele alındığında anlamlı olabildiğini savunmuştur. diğer bir deyişle laing’e göre şizofrenik davranış ancak aile ilişkileri bağlamında anlaşılabilir ve makul bir davranış olarak kabul edilebilir.

laing ailenin bir dizi etkileşimden oluştuğunu, bu etkileşim sırasında üyelerin birbirleriyle karmaşık bir taktik oyunu oynadıklarını, oyun sırasında da bir dizi strateji kullandıklarını, ama bu etkileşimlerden bazılarının bireyler için zararlı, sömürücü veya yok edici olabildiğini ileri sürer. etkileşimin nasıl zararlı olabildiğini jane örneği ile anlatır. şizofrenik olarak tanımlanan jane hareketsiz oturmakta, sadece beslendiği zaman yemek yemekte, kendi düş dünyasında yaşamaktadır. bu dünya bir tenis oyunundan ibarettir ve jane de tenis topudur. gerçek dünyada jane’in ailesi bir çatışma yaşamaktadır, aile ikiye bölünmüştür, birbirleriyle iletişim kurmamakta, sadece jane aracılığıyla iletişim kurmaktadırlar. bu gerilim çok arttığında jane kaçmakta ve kendi düş dünyasına sığınmaktadır. ama düş dünyasındaki tenis oyunu ailedeki iletişim desenini temsil etmektedir, yani bu dünya bile ailesinden tamamen kaçmak için yeterli değildir.

bu vaka, ailenin bireyi nasıl sömürdüğünü ve aile içi etkileşimin nasıl zararlı olabileceğini gösteren bir örnektir. laing, ailenin çoğunluğu tarafından paylaşılan değer, inanç ve genel kanıyı, aile içindeki yoğun ilişkiler ağını ifade etmek için (bkz: aile nexusu)kavramını kullanır. nexus aile bağı değildir, ailedeki herkesin uyması beklenen ortak değerlerden oluşan son derece güçlü bir ağdır. nexus aile kimliğinin güçlenmesini ve sürdürülmesini sağlar, ama ailedeki her bireyin diğer bireylerin görüşlerinden, düşüncelerinden ve kendisine yönelik tutumlarından derinden etkilenesine, diğerlerinin düşündüğü gibi düşünmeye çalışmasına neden olur. nexus yüzünden aile bireyleri birbirlerinden sürekli olarak ilgi ve dikkat isterler. laing’e boğucu bir bağ olan nexus aynı zamanda aile bireylerini diğer aile bireyleri tarafından maniple edilebilecek, kolayca incinebilecek savunmasız bir hale getirir. aile nexusu içindeki etkileşim karşılıklı içselleştirme ile sonuçlanır.

bu kavram, aile üyelerinin aile kimliğini kendi kişisel gelişimlerini, özellikle benlik gelişimlerini sınırlayacak şekilde içselleştirmelerini ifade eder. bireyler aileyi içselleştirirler, aile üyeleri birbirlerinin ve bir bütün olarak ailenin bir parçası haline gelirler ve kendi benliklerini, özgürlüklerini ve kendi farkındalıklarını kaybederler. aile değerleri ve tutumları bireyin kendi değerleri ve tutumları haline geldiği zaman birey artık özerklik duygusunu kaybeder. yani aile kimliği, bireylerin özgürlükleri pahasına sağlanır ve bireye zarar verir. laing’e göre aile bireylerinin aile kimliğini kendi kişisel benlik gelişimlerini sınırlayacak şekilde ve derecede içselleştirmeleri sorunludur, aile değerleri bireyin kendi değerleri haline geldiğinde birey kişisel özgürlüğünü ve farkındalığını kaybeder.

leach gibi laing de aile üyeleri arasında bağımlılığın ve karşılıklı bağlanmanın çok yoğun olmasının aile üyelerinin kendileri ile toplumun geri aklanı arasına bir bariyer koymasıyla sonuçlanacağını düşünür. laing için aile üyeleri bir aile gettosu içinde yaşamaktadır. aile dış dünyadan korkmaya başlar ve aile içinde aşırı korumacı davranışlar görülür. dış dünyanın bir tehdit oluşturduğu duygusu ve aşırı korumacı davranışları nexusu daha da güçlendirir. laing bu durumda aile üyelerinin, özellikle çocukların dünyayı “bize benzeyen insanlar” ve “onlara benzeyen insanlar” şeklinde görmeye başladıklarını belirtir. bu oldukça tehlikeli bir sonuçtur çünkü bu ayrım daha sonra kolaylıkla ırklar, etnik gruplar, mezhepler, dinler ya da sınıflar konusunda ayrımcı davranışlar göstermeye dönüşebilir. dolayısıyla bu ayrım sadece ailenin kendisi için değil, toplumun bütünü için de zararlıdır. l

leach ve laing’in çalışmaları çeşitli açılardan eleştirilmiştir. ikisi de aile hakkında detaylı bir alan araştırması yapmamakla eleştirilmektedir, üstelik laing’in çalışması sadece şizofrenik bir üyesi olan ailelerle sınırlıdır. bir diğer eleştiri leach’in çalışmasının aksine laing’in çalışmasının tarihsle perspektiften yoksun olduğu yönündedir. her ikisi de toplumsal sınıfları ya da sınıf ve aile arasındaki ilişkileri görmezden gelmekle eleştirilmiştir. ayrıca ikisi de sadece batı toplumlarını analiz etmekle eleştirilmişlerdir
devamını gör...

kelt masallarının ev sahiplerinden... gücü simgeleyen kadim kelt figürü galler ejderhası ülkenin sembolüdür. bu kızıl ejderha, sokaklardaki direklerden yastıklara kadar her yerdedir. ejderha mitlerine, illüstrasyonlarına hayran olanlar için bu duruma maruz kalmak güzeldir.
encrypted-tbn0.gstatic.com/...
fonetiğini sevdiğimin “galce”si de ülkenin resmi dildir. başkent cardiff‘ in merkezindeki cardiff kalesinin, yaklaşık 2000 yıllık tarihi, en son 2. dünya savaşındaki hava saldırılarına karşı sığınak olması ve gezilirken savaşı yansıtan fondaki sesleriyle ürpermek olası. manzarası yanında, özellikle kütüphanesindeki ahşap işçiliği için de ayrıca görülesidir.

galli rock grubu manic street preachers‘ ı ve çok sevdiğim “a design for life” şarkısını anmadan yapamam. insan hayatlarını öğütmüş, o çok yüce protestan çalışma ahlakını eleştiren sözleriyle *, insanı eşlik etmeye sevk eden isyankar müziğiyle gelsin ;

devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim