seçimlere çok umut bağlandığı zamanlardan geçiyoruz.* akplilere göre şahlanacaklar, muhalefete göre kesin gidiciler.

ben yıllardır siyaset araştırmaları* yapan biri olarak ciddi kararsızım. zaten ülke siyaseti genellikle çöplük misali. ne olacak bilmiyorum.
devamını gör...

yunan mitolojisinde adı sıkça geçen, yüz yılan başlı, gaia ve tartarus'un en küçük oğlu olan yaratık.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kendisi insan, yılan, canavar karışımı bir şeydir ve kanatlıdır. söylenene göre tanrılar dahi ondan korkmaktaydı. yunan  mitolojisideki en korkunç canavardır desem abartmış olmam. mitlerden alınan bilgiye göre kendisi diğer yaratıkların da atası sayılıyor. typhon, belden aşağısı yılan şeklinde, ürkütücü bir canavardı ve yanardağ tanrısı olarak tasvir edilmişti.  tanrı'lara isyan etmiştir. her tarafından alevler çıktığını, gözlerinde dahi ateş parçaları olduğunu söylenmekte.

yarı kadın, yarı yılan olan ehidna'yla evlendi, ondan diğer yaratıklar dünyaya geldi. cehennemin bekçisi, hades'in köpeği kerberos'un babasıydı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

••
mitolojide geçen bir efsaneye göre; typhon * tanrılar kralı zeus'a o kadar sinirlendi ki; bedenini parçalara ayırıp bir mağaraya gizledi. hermes ve pan, zeus'a yardım ettiler ve bedenini birleştirdiler. zeus'da etna dağı'na onun bedenini hapsetti. yanardağın bugüne göre püskürttüğü her lav ve alevler onun öfkesi oldu.
••
devamını gör...

nedense sevdiğim insanların avuç içini öperim ben. bir anda gelen sevgi patlamasının ardından coks diye avucunun içini öperim. garip bir eylemdir. hiç bir fantezi barındırmayan saf sevgiyle. oy yazarken sevgi pıtırcığı oldum.
devamını gör...

"bu hayat benim. yarısını başkaları için yaşadım. geriye ne kadar ömrüm kaldı bilmiyorum. belki kırk yıl, belki bir gün. geriye kalan hayat benim ve ben nasıl istiyorsam öyle geçecek. ben bu gemiden mutlu ineceğim."

film: nadide hayat
devamını gör...

kafa sözlüğün sloganı olabilir. uykusuz gecelere hazirmisin işte yeni sözlük yeni topluluk bizde buradayız turuncuyuz portakaliz.
devamını gör...

gümüşhane ilinin kelkit ilçesine bağlı küçük bir beldedir. belediye başkanı milliyetçi hareket partisinden olan belde kadın bir belediye başkanına sahip olmasıyla da önemli bir örnektir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bu yenilikçi beldemizle benim tanışmam ise bir geceyarısı yapılan yolculuk esnasında sanki başka yer yokmuş gibi beldede son bir sigara içmek için mola vermemle başladı.

sivas’ta oynanan akhisar belediyespor- galatasaray türkiye kupası finalinden dönerken kupayı kazanmış olmanın verdiği mutlulukla dolu olarak yolculuğa devam ederken ufak bir sigara molası verip bir yandan ciğerimize dolan dumanı temiz hava ile nötrlemek için gördüğümüz bir üst geçidin altında durduk.

üstümüzde kupanın mutluluğu ve yeni forma alarak kazıklanmış ve üstüne üstlük bir de öngörülü bir şekilde formanın arkasına falcao yazdırmış olmanın hüznü ile sigaralarımızı yaktık.

bir süre gecenin kör karanlığında sigara içtikten sonra etrafa göz atmaya karar verdim. altında bulunduğumuz üst geçit belde ile belediye binasını birbirine bağlamak için yapılmıştı sanki sadece.

yavaş yavaş ve korkuyla beldenin içine doğru yürüyünce postapokaliptik bir şehrin ölü sessizliği ile karşılaştım. biraz daha gidince karanlık iyice yoğunlaştı ve aklıma kim olduğunu bilirsin sen gelince hemen geri döndüm.

o gece orda yaşadıklarımız içimizde biraz ürperti bıraksa da ilk fırsatta tekrar ziyaret etmeye karar vererek ordan ayrıldık. ayrılırken kendimizi ucuz bir hollywood filminde oynamış gibi hissettik.

unutmayın what happens in deredolu stays in deredolu.
devamını gör...

"sınır tanımayan bir zeka, en büyük hediyedir insana."
ravenclaw!
devamını gör...

yabancı rap dinleyemediğimi fark ettiğim program. sadece beatlerine bayılıyorum. sanırım beat yapmayı sevdiğimden.. .
nihayet denk düştük de programla, salı sallandı. necro harika bir giriş oldu bu arada ilk kez dinlememe rağmen, listeme ekledim...
iyi yayınlar diliyorum..

edit: hayatımın junglında bu beatın çaldığını fark etmem ve silkelenmem peki?..*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nasıl da tılsımlısın
nasıl da güçlüsün
tek başına yoksun halbuki
yoksun biliyorum
ama
içime işliyorsun

her daim yanımızdasın
seninle başlıyor
seninle bitiriyoruz

sensiz günümüz
bir anımız bile
yok

hepimiz aşığız sana
ama gün geliyor
nefret ediyoruz

sen varsan biz varız

iyi ki varsın

ama
bugün senin kudretine sığınıyorum
affet

ince ince süzülen bir sızı
kaleminin kabzasına düşüyor
damlıyor yavaş yavaş
her harfte her satırda...
devamını gör...

ilkokulda en önde dans etmek için kendimi hırpaladığım şarkı. kaç hafta uğraşmıştık o dans için. şimdilerde fark ediyorum yanlış seçim olduğunu.
devamını gör...

yakışana çok yakışan, yakışmayanı makak maymununa döndüren saç stili.
devamını gör...

milos forman’ın 1974’teki guguk kuşu (one flew over the cuckoo’s nest) fiminde akıl hastanesindeki randle patrick mc murphy adında bir deliyi canlandırmış, seyircileri neredeyse gerçek bir deli olduğuna inandırmıştır. hatta rolüne hazırlanırken, çekimlerin yapılacağı hastaneye bir ay önceden takma isimle yattığı bile söylenir. bu performansıyla en iyi erkek oyuncu akademi ödülü nü almış ve “bu ödül her yerde olduğu gibi, akademi’de de pek çok delinin bulunduğunun ispatıdır.” demiştir.

(kim ne derse desin bence) oyunculuğunun doruk noktası 1980 yapımı the shining filminde colorado’daki overlook oteli’nin kış bakımını üstlenen yazar jack torrance rolüdür.

o ve ailesi sırlarla dolu otelde kış bakımı için kaldığında, yavaş yavaş delirirken her mimiğiyle izleyicileri kabuslara boğmuştur. otelin labirent gibi koridorlarındaki kovalamacalar sinema tarihinin en iyilerindendir. yönetmenin stanley kubrick olması jack nicholson'un performansını arşa çıkarmıştır.

hatta kitabın yazarı stephen king yapılan filmi hiç beğenmemiş, kitabın özünden saptırıldığını belirtmiştir. haklı olabilir, kitapta pek çok detay bu filmde olmayabilir, zaten kubrick'in amacı da bence jack torrence karakterini parlatmak olmuştur. hani hafiften stephen king'in kıskançlığı bundandır.
devamını gör...

malûm, istanbul için kar mujdesi verildi.
şimdi anlatacağım ise özellikle hafta sonu görülmesi muhtemel bir doğa olayıdır.

deniz etkisi veya sea effect snow olarak da bilinen doğa olayı için bir kaç bir şey yazayım.

deniz etkisi yağış(sea effect rains) yüksek basınç etkisindeki kuzeyli akımların taşıdığı soğuk hava kütlesinin(cp) kendisine göre sıcak olan deniz veya göl üzerinden geçmesiyle, ısı ve nem kazanmasıyla ortaya çıkan kararsızlık sonucuda oluşurlar. dengesiz hava engebeli yüzeylere, kıyılar ve tepeler gibi yerlerde hareket ettirildiğinde sonunda bulut oluşumu ve yağışa neden olur.
öncelikle deniz üstünden ( yıldız, poyraz yönünden ) sert bir rüzgar esmesi ve bu rüzgarın 850 hpa ( 1500 metre ) civarı sıcaklığının denizden en az 13 - 14 derece daha az olması gerekir.
dolayısıyla yer yüzeyinin 0 , denizin de 10 derecenin altında olması muhtemeldir ki 850 hpa sıcaklığı da -8 veya daha soğuk olur.

bu sayede sert esen çok soğuk rüzgarlar, denizden topladığı nemle birlikte kara parçasına kar yağışı bırakmaya başlar.
ve bu koşullar devam ettikçe kar da yağmaya devam eder.

deniz etkisi kar yağışında kar, aralıklarla ama yoğun yağar. hava bir açar bir kapar.
bafta sonu da karadeniz sahil şehirlerinde gözlemleyebilriz.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel



not: #bilgi kategorisine taşıyabilirseniz sevinirim.
devamını gör...

rasim özdenören, 1940 yılında maraş'ta dünyaya geldi. istanbul üniversitesi hukuk fakültesini ve istanbul üniversitesi gazetecilik enstitüsü'nü bitirdi. devlet planlama teşkilatı'nda uzman olarak çalıştı. 2 yıl gibi kısa bir süre için de olsa araştırma amacıyla abd'nin farklı farklı eyaletlerinde bulundu. ardından kültür bakanlığı'nda bakanlık müşavirliği yaptı. aynı bakanlıkta bir yıl da müfettişlik yaptı.

özdenören hikayelerinde toplumdaki değişme ve çözülmenin sebep - sonuç ilişkisiyle açıklamasını yapmaya çalışmıştır. kültürel yozlaşma, ailelerdeki çözülmeler ve bunalımlar eserlerinde sıklıkla başvurduğu kavramlardandır. hikayelerinin merkezine insan ve insan ruhunu almaktan kaçınmamıştır. aynı zamanda yeri geldiğinde islami motifleri kullanmaktan kaçınmayan özdenören denize açılan kapı adlı hikayesinden itibaren tasavvufi duyarlılığını okurlara yansıtmayı başarmıştır. hikayelerinde objektif olmaya çalışarak gerçeklere asla ama asla müdahele etmemiş, toplum tarafından benimsenen ideal tipleri anlattığı kadar çok fazla eleştirilen olumsuz tipleri de anlatmıştır. sayıp dökmelere ağırlık veren bir hikayeci olarak özgün, şairane ve sembolik bir anlatım biçimi vardır. kültürel yozlaşmaya karşı da kişinin tassavufa yönelmesini istediğini söylemekte de fayda var.
özdenören hala yazın hayatına devam ediyor.

1984 yılında denize açılan kapı adlı eseriyle türkiye yazarlar birliği yılın hikayecisi ödülüne layık görülmüş,
1978 yılında ise türk milli kültür vakfı tarafından fikir dalında jüri özel ödülünü kazanmıştır.

aynı zamanda çok sesli bir ölüm ve çözülme adlı hikayeleri televizyona uyarlanmış hatta 1977'de çok sesli bir ölüm adlı eseri uluslararası altın prag tv filmleri festivali'nde jüri özel ödülünü aldı.
ve yakın zamanda hala ödül almaya devam ettiği söylenebilir mesela 2015 yılında t.c. cumhurbaşkanlığı kültür ve sanat büyük ödülü 2016 yılında ise necip fazıl kısakürek saygı ödülünü almıştır.
devamını gör...

bira kralların içeceğidir, öyle ki hammurabi yasalari'nda biraya su katanlarin cezası idâmdır.
devamını gör...

bence yaşanılması gereken duyguları ne kitaplardan ne de televizyondan öğrenmemiz gerekiyor. her insan mutlu olabilir, sinirlenebilir, ağlayabilir veya aşık olabilir. her insanın yaşayabileceği duyguları neden başkalarından izleyip veya okuyup öğrenelim ki? hem en fazla ne kadar öğrenebiliriz? ben aşkı kitaplarda okudum, dizilerde izledim. ama öğrenmedim. öğrenmek için yaşamak lazım diye düşünüyorum.
not: böyle başlıklarda sanırım seçeneklerden birini seçmemiz gerekiyor. ben birini seçemedim. başlığı açan yazara ayıp olmaz umarım.
devamını gör...

bir zaman önce cepte yirmi lira insana en azından evime giderim, otobüs parası, bir paket sigaram bir de atıştıracak birşeyler hallederim diye düşündürüyordu. üstelik cepten çıktığı an tıkır tıkır harcanıyordu.

şimdi aynı şeyler için elli lira var. bir anda harcanıp gidiyor.
devamını gör...

erken seçim isteyen muhalefet benim nazarımda bu aşamada kaybetmiş muhalefettir. mevcut süreçte istenecek en son şey erken seçimdir. nedenlerini hep birlikte sıralayacağız şimdi sizlerle.

1)erdoğan'ın 2.dönemi. ilk dönemi cb olduğu dönem ikinci dönemi anayasa değişikliği sonrası başkan olduğu dönem. yasa diyor ki 3.defa başkan/cb olamazsın, olmak istersen de tek seçenek var: mecliste kabul edilecek erken seçim önerisi. bu her şeyi açıklamaya yeter de artar bence.
2)erken seçim propagandası yaparak; mevcut iktidarın önünü açıyorlar, iktidarın şu aşamada yapmak istediğini muhalefetin yapması hangi aklın oyunu bilmiyorum fakat bildiğim tek şey bu ülkede gerçekten muhalefetin akıl kârı olmaması.
3)albayrak'ın istifa etmesinin gerekçelerinden birisi de başkan olmak istemesidir. bunu da buraya yazıp ifşa edeyim bari. albayrak bu ülke için alternatif bile değildir, seçime girse de kazanacağını düşünmem.
4)abd seçimleri. biden, erdoğan'ı asla ve asla sevmeyen, yunanistan destekçisi, ermenistan soykırımını kabul eden, kıbrıs'tan türkiye'nin çekilmesini isteyen ve nato'ya değer veren bir isim. biden'ın seçimden önce görüştüğü 5 türk vatandaşı var. sadece ikisini söyleyeyim: osman kavala ve can dündar. bu noktada muhalefet abd desteğini de alacaktır ama beklemelidir.
5)abd, açık seçik erdoğan'ı istememektedir ve biden yönetimi de bu söylemlerini inkar etmiyorlar. seçimle erdoğan'ı yeneceğiz diyen isimdir. seçimle gelen seçimle gitsin zaten, aksini düşünmek yanlış olur.

tek bir önerim var: eğer muhalefet başarılı olmak ve sonunda iktidara gelmek istiyorsa beklemelidir. şu aşamada yapılacak seçimin kazananı erdoğan olacaktır.
devamını gör...

gecelerin adminidir. yoldaş mışıl mışıl uyurken hazall sözlüğe sahip çıkmaktadır.
devamını gör...

mariana çukuru'nda günümüzden yaklaşık 10-15 milyon yıl once yaşamış ve fosil olarak dişleri dışında çok fazla parçası bulunmayan, köpek balıklarının akrabası olan bir balık türüdür.

boyu 15-16 metreye kadar uzayabilen ve balinalarla beslenen etçil bir türdür. iklim değişiklikleri nedeniyle ayak uyduramadigi ve yine iklim değişikliği sebebiyle balinaların mariana çukurunu terketmelerinden dolayı besinsizlik ve evrimsel süreçteki uyumsuzluk nedeniyle neslinin tükendiği tahmin edilmektedir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim