ansambl oyuncu kadrosu
netflix ile birlikte öğrendiğimiz bir tabir. bu filmler ve diziler genellikle kaliteli oluyor, tecrübe ile sabit.
devamını gör...
seni seviyorum diyen kişiye teşekkür ederim demek
devamını gör...
ayrılığı anlatan en güzel söz
ayrılık yağmurdan vazgeçiş, sudan üşüme; yalnızca gölge vermesi ağaçların.
insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
ayrılık ne biliyor musun? ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
şükrü erbaş- insanın acısını insan alır
insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
ayrılık ne biliyor musun? ne araya yolların girmesi, ne kapanan kapılar, ne yıldız kayması gecede, ne güz, ne ceplerde tren tarifesi, ne de turna katarı gökte... insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık.
şükrü erbaş- insanın acısını insan alır
devamını gör...
yazarların mahlaslarının bir üst seviyesi
bir numarası olmayan adam.
devamını gör...
doğru eşi bulma yöntemi
doğru insan kendini belli eder çubucak.
2 senedir birini seviyordum. benim olumsuz taraflarımı açığa çıkardı en baştan beri. mesela utangaç bir tarafım vardır, birine ulaşmak için önce kendimle büyük bir savaş vermem gerek. çabuk içine kapanır, hemen sevilmediğime inandırırım kendimi çünkü. o yüzden ona mesaj gönderirken, aramak isterken, özlerken hep kendimle savaş vermem gerekti. bazen çok özlediğim halde 2 ay düşündüm mesaj göndermek için. gururumu, umutsuzluğumu, çocukluktan kalma ezikliğimi ortaya çıkardı. sonra tüm olumsuzluklar aylar geçtikçe büyüdü, büyüdü ve karakterimin iyi tarafları anlamını yitirdi. birini sevmek beni mutsuz bir insan haline getirdi.
bi de çok sevdiğim bir arkadaşım var. gecenin bir yarısı limonata içiyorum diye mesaj gönderebiliyorum. o an limonata içtiğimi bilmesini istiyorum çünkü. bir yakınımın rahatsızlığını duyunca onu arıyorum, ona ağlıyorum. o telefonu açmadan önce beni 50 kişi görmüştü, hiçbir şey olmamış gibi davranıp konuşmuştum, güçlü görünmeye çalışmıştım ama ona böyle rol yapmama gerek kalmıyor. nazımın geçeceğini bildiğim için kendimi geri plana atmama gerek kalmıyor. içimden geldiği gibi davranıyorum. en önemlisi tartışma yaşarsak hiç gurur yapmadan en fazla 2 gün içinde adım atıp her şeyi düzelteceğini biliyorum. o beni sever diyorum mesela. çok onemli bir şey bu. o beni sever, beni anlar. ben burada zor durumda kalırım ama o orada bir şekilde şartları zorlar benim için. onunla ilintili cümlelerim bunlar oluyor hep.
yani benim için doğru insan. olumsuz taraflarımı olumlu hale getirdi. inatçılık yapamıyorum, güç takıntım umurumda değil, insanlara ulaşma konusunda yaşadığım utangaçlığı edepsizlik ile değiştirdi.
doğru insan denilen şey budur. insan olumlu ve olumsuz taraflardan oluşur. bir insan olumsuz taraflarınızı olumlu hale getiriyorsa doğrudur. iki tarafın özellikleri bir şekilde ortayı buluyorsa o iki insan birbirleri için doğrudur.
bence öyle.
2 senedir birini seviyordum. benim olumsuz taraflarımı açığa çıkardı en baştan beri. mesela utangaç bir tarafım vardır, birine ulaşmak için önce kendimle büyük bir savaş vermem gerek. çabuk içine kapanır, hemen sevilmediğime inandırırım kendimi çünkü. o yüzden ona mesaj gönderirken, aramak isterken, özlerken hep kendimle savaş vermem gerekti. bazen çok özlediğim halde 2 ay düşündüm mesaj göndermek için. gururumu, umutsuzluğumu, çocukluktan kalma ezikliğimi ortaya çıkardı. sonra tüm olumsuzluklar aylar geçtikçe büyüdü, büyüdü ve karakterimin iyi tarafları anlamını yitirdi. birini sevmek beni mutsuz bir insan haline getirdi.
bi de çok sevdiğim bir arkadaşım var. gecenin bir yarısı limonata içiyorum diye mesaj gönderebiliyorum. o an limonata içtiğimi bilmesini istiyorum çünkü. bir yakınımın rahatsızlığını duyunca onu arıyorum, ona ağlıyorum. o telefonu açmadan önce beni 50 kişi görmüştü, hiçbir şey olmamış gibi davranıp konuşmuştum, güçlü görünmeye çalışmıştım ama ona böyle rol yapmama gerek kalmıyor. nazımın geçeceğini bildiğim için kendimi geri plana atmama gerek kalmıyor. içimden geldiği gibi davranıyorum. en önemlisi tartışma yaşarsak hiç gurur yapmadan en fazla 2 gün içinde adım atıp her şeyi düzelteceğini biliyorum. o beni sever diyorum mesela. çok onemli bir şey bu. o beni sever, beni anlar. ben burada zor durumda kalırım ama o orada bir şekilde şartları zorlar benim için. onunla ilintili cümlelerim bunlar oluyor hep.
yani benim için doğru insan. olumsuz taraflarımı olumlu hale getirdi. inatçılık yapamıyorum, güç takıntım umurumda değil, insanlara ulaşma konusunda yaşadığım utangaçlığı edepsizlik ile değiştirdi.
doğru insan denilen şey budur. insan olumlu ve olumsuz taraflardan oluşur. bir insan olumsuz taraflarınızı olumlu hale getiriyorsa doğrudur. iki tarafın özellikleri bir şekilde ortayı buluyorsa o iki insan birbirleri için doğrudur.
bence öyle.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
çelik - hercai
gülşen - be adam
emel müftüoğlu - hovarda
gülşen - be adam
emel müftüoğlu - hovarda
devamını gör...
yönetim tarafından affedilen yazarlar
(bkz: kafa sözlük diye bir yer varmış üye olucam lan)
gözüm hep seni arıyor neredesin sen ?
hiç mi umut yok be eyy yönetim?
t: özlenen yazarlara af çıkması olayıdır.
gözüm hep seni arıyor neredesin sen ?
hiç mi umut yok be eyy yönetim?
t: özlenen yazarlara af çıkması olayıdır.
devamını gör...
yoldaş'tan normal sözlük yazarlarına açık mektup
bu türden bilgilendirme ve aydınlatma yazıları ile bize değerli hissettirdiği için teşekkür ediyorum sayın yoldaş'a.
diğer yandan sözlüğün imece usulü yürütüldüğünden bahsettiği nokta için biraz alçak gönüllü davrandığını düşünüyorum. her şey gayet profesyonelce işliyor buradan bakıldığında, bunu sağlayan herkesin eline ve emeğine sağlık.
diğer yandan sözlüğün imece usulü yürütüldüğünden bahsettiği nokta için biraz alçak gönüllü davrandığını düşünüyorum. her şey gayet profesyonelce işliyor buradan bakıldığında, bunu sağlayan herkesin eline ve emeğine sağlık.
devamını gör...
anne
yaşamlarımıza annelerimizin varlığı ve mutluluğu için katlanıyoruz :)
ayrıca anne bağımlısı olmasam da aşırı bağlıyımdır ve belki de bu kadar bağlı olmasaydım daha güçlü bir kişiliğim olabilirdi
ayrıca anne bağımlısı olmasam da aşırı bağlıyımdır ve belki de bu kadar bağlı olmasaydım daha güçlü bir kişiliğim olabilirdi
devamını gör...
wes craven
kendi filmlerinde kendi filmlerine sallamayı seven amerikalı yönetmen, senarist ve yapımcı. onu sadece bir yönetmen olarak anmak büyük haksızlık elbette, 1939 doğumlu craven psikoloji alanında master sahibi olmakla kalmayıp sosyal bilimler profesörü olmuştur. bugün teen slasher filmlerinin konusu her açıldığında sayılan ilk üç filmden ikisi craven tarafından çekildi. a nightmare on elm street ve scream gibi efsane teen slasher serilerinin fikir babası, yönetmeni ve senaristidir aynı zamanda.
--! spoiler !--
elm street 7: new nightmare filminde, freddy kruger karakterini beyaz perdeden bu dünyaya aktararak epik bir finalle kapatmıştır seriyi. ( sonra çekilen filmler wes craven imzalı değildir.)
korku filmleri ile açıkça dalga geçtiği elm street serisiyle de scream filminde dalga geçerek beni dumura uğratmıştır aynı zamanda.(bkz: swh)
--! spoiler !--
the fireworks woman
deadly blessing
the last house on the left
--- alıntı ---
one, two, freddy's coming for you
three, four, better lock your door
five, six, grab your crucifix
seven, eight, gonna stay up late
nine, ten, never sleep again
--- alıntı ---
--! spoiler !--
elm street 7: new nightmare filminde, freddy kruger karakterini beyaz perdeden bu dünyaya aktararak epik bir finalle kapatmıştır seriyi. ( sonra çekilen filmler wes craven imzalı değildir.)
korku filmleri ile açıkça dalga geçtiği elm street serisiyle de scream filminde dalga geçerek beni dumura uğratmıştır aynı zamanda.(bkz: swh)
--! spoiler !--
the fireworks woman
deadly blessing
the last house on the left
--- alıntı ---
one, two, freddy's coming for you
three, four, better lock your door
five, six, grab your crucifix
seven, eight, gonna stay up late
nine, ten, never sleep again
--- alıntı ---
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının meslekleri
öğrenciyim, hobi olarak sınıfta kalıyorum.
devamını gör...
medeni insanın özellikleri
en güzel cevabın '' susmak '' olduğunun farkında olmasıdır. ne kadar cevap o kadar üzücü durumdur çünkü. bazı durumlarda susmak kadar güzel bir şey yok gerçekten. ağız değil de gözlerin anlattığı her zaman daha tesirlidir.
devamını gör...
sümer mitolojisine göre insanın yaratılışı
sümer tanrıları tembeldir ama diğer mitolojilerdeki tanrılara göre daha dürüsttürler. neticede insanları kendi ayak işlerini yapmaları, mabetlerde kendilerine adak adamaları ve bolca dua etmeleri için yaratmışlardır ve bunu da açıkça itiraf ederler. diğerleri gibi kıvırmazlar. bu yüzden takdire şayandırlar. sümer yaratılış efsanesi özellikle ülgen ve ak ana hikayesi ile bayağı bir paralellik arz eder. oradan da mevzuyu hemen kendimize yontalım. *
bunun haricinde tamamlayıcı olması açısından dilmun şehri mevzusuna da girmek lazım. bu tembel sümer tanrılarının süper ötesi bir şehri var. orada bir elleri yağda bir elleri balda yaşarlar. tam tanrılara göre bir mekan. ne hastalık var, ne ölüm... yalnız muazzez hocanın anlattığına göre bu şehirde su yok. yani koskoca tanrı milleti daha alt yapı işlerini tam olarak halledememiş. oysa kadroda ankara'nın eski belediye başkanı gibi bir figür olsa, dilmun nasıl da güzel kalkınırdı. sular seller kaplardı tüm şehri. bonus olarak da, dinozorları kondurdu mu, değmeyin tanrıların keyfine. hem mitolojik hikayelere böylece dinozorları da eklemiş olurlardı ve dünya kültür mirasına daha büyük katkıları olurdu. neyse imkanları bu kadarmış diyelim o mevzuyu kapayalım. elde böyle süper figür olmayınca ünlü sümerolog kramer'e göre su tanrısı ile güneş tanrısı kuyu açıyorlar. yahu gel de gülme, tanrıların haline ahvaline bakar mısınız? su kuyusu açmak nedir? tamam bizim ülkemizde de 2002 yılından önce su yoktu ama daha sonra muazzam bir alt yapıya kavuştuk. tanrı milleti ise su kuyusu açmakla uğraşmış. vallahi şaka gibi. yazık günah sizin tanrılığınıza!
ama bu şaka dilmun şehrinin cennete dönüşmesine yol açacak bir atılım haline geliyor. bir su kuyusundan cennet doğuyor. her yer bağ bahçe haline dönüşüyor. hele bir tanesi var ki, ona cennet bahçesi adını veriyorlar. burada 8 tane özel meyve yetiştiriyorlar. bunların yenmesi yasak. niye yasak? o kısmı muamma. tanrıya yasak olur mu arkadaş? hayır yani yenmeyecekse niye bu meyveleri yetiştiriyorsunuz, amacınız nedir sizin?
benim gibi düşünmüş olsa gerek ki, bilgelik tanrısı enki başlarım sizin yasağınıza diyerek bilgeliğini konuşturuyor ve bütün meyveleri afiyetle mideye indiriyor. bilgelik işte böyle bir şey. sorunca sorgulayınca sonuca varıyorsun. ama tanrılar arasında bağnazlık hakim. yer altı tanrıçası ereşkigal, enki'nin meyveleri yediğini duyunca onu ölümle lanetliyor. yahu psikopat kadın, adam sadece meyve yemiş, neyin tatavası bu. neyse efendim bu tanrıların arasından pek aklı selim çıkmaz zaten. ben doğal karşılıyorum artık bunları. diğer tanrılar üzülüyorlar enki'nin haline, bilgelik tanrısı ölecek gidecek, e ne olacak? sonsuz cehalet dünyayı kaplayacak. bence enki öleli çok olmuş. sadece gerçekleri bizden saklamışlar, yoksa enki yaşıyor olsa dünya bu halde mi olurdu? her yer cehalet, her yer rezalet! ama anlatılan hikâye yaşadığına dair bir kurmaca işte. neymiş efendim, diğer tanrılar yer altı tanrıçasını ikna etmişlerde, o da enki'nin farklı organlarında oluşan sıkıntılar için tanrı ve tanrıçalar yaratmış. bak ben bunu da anlamıyorum neden kısa yoldan iyileştirmiyorsun da bu kadar merasime gerek duyuyorsun? baksanıza resmen bürokratik hantallık var bunların her adımında. hah işte o tanrıçalardan birinin adı ninti yani kaburga hanım ya da yaşam hanım. bu kaburga kısmına niye girdim peki? eh o da başka bir yaratılışın tetikleyicisi de o yüzden. onu da israil oğulları düşünsün bana ne! bu arada yunanlılara da çok kırgınım. ereşkigal'in cinsiyetini değiştirip ne diye hades yaptınız arkadaş? hiç utanma arlanma yok sizde vallahi. neyse böyle işte, çok karışık bu işler...
bunun haricinde tamamlayıcı olması açısından dilmun şehri mevzusuna da girmek lazım. bu tembel sümer tanrılarının süper ötesi bir şehri var. orada bir elleri yağda bir elleri balda yaşarlar. tam tanrılara göre bir mekan. ne hastalık var, ne ölüm... yalnız muazzez hocanın anlattığına göre bu şehirde su yok. yani koskoca tanrı milleti daha alt yapı işlerini tam olarak halledememiş. oysa kadroda ankara'nın eski belediye başkanı gibi bir figür olsa, dilmun nasıl da güzel kalkınırdı. sular seller kaplardı tüm şehri. bonus olarak da, dinozorları kondurdu mu, değmeyin tanrıların keyfine. hem mitolojik hikayelere böylece dinozorları da eklemiş olurlardı ve dünya kültür mirasına daha büyük katkıları olurdu. neyse imkanları bu kadarmış diyelim o mevzuyu kapayalım. elde böyle süper figür olmayınca ünlü sümerolog kramer'e göre su tanrısı ile güneş tanrısı kuyu açıyorlar. yahu gel de gülme, tanrıların haline ahvaline bakar mısınız? su kuyusu açmak nedir? tamam bizim ülkemizde de 2002 yılından önce su yoktu ama daha sonra muazzam bir alt yapıya kavuştuk. tanrı milleti ise su kuyusu açmakla uğraşmış. vallahi şaka gibi. yazık günah sizin tanrılığınıza!
ama bu şaka dilmun şehrinin cennete dönüşmesine yol açacak bir atılım haline geliyor. bir su kuyusundan cennet doğuyor. her yer bağ bahçe haline dönüşüyor. hele bir tanesi var ki, ona cennet bahçesi adını veriyorlar. burada 8 tane özel meyve yetiştiriyorlar. bunların yenmesi yasak. niye yasak? o kısmı muamma. tanrıya yasak olur mu arkadaş? hayır yani yenmeyecekse niye bu meyveleri yetiştiriyorsunuz, amacınız nedir sizin?
benim gibi düşünmüş olsa gerek ki, bilgelik tanrısı enki başlarım sizin yasağınıza diyerek bilgeliğini konuşturuyor ve bütün meyveleri afiyetle mideye indiriyor. bilgelik işte böyle bir şey. sorunca sorgulayınca sonuca varıyorsun. ama tanrılar arasında bağnazlık hakim. yer altı tanrıçası ereşkigal, enki'nin meyveleri yediğini duyunca onu ölümle lanetliyor. yahu psikopat kadın, adam sadece meyve yemiş, neyin tatavası bu. neyse efendim bu tanrıların arasından pek aklı selim çıkmaz zaten. ben doğal karşılıyorum artık bunları. diğer tanrılar üzülüyorlar enki'nin haline, bilgelik tanrısı ölecek gidecek, e ne olacak? sonsuz cehalet dünyayı kaplayacak. bence enki öleli çok olmuş. sadece gerçekleri bizden saklamışlar, yoksa enki yaşıyor olsa dünya bu halde mi olurdu? her yer cehalet, her yer rezalet! ama anlatılan hikâye yaşadığına dair bir kurmaca işte. neymiş efendim, diğer tanrılar yer altı tanrıçasını ikna etmişlerde, o da enki'nin farklı organlarında oluşan sıkıntılar için tanrı ve tanrıçalar yaratmış. bak ben bunu da anlamıyorum neden kısa yoldan iyileştirmiyorsun da bu kadar merasime gerek duyuyorsun? baksanıza resmen bürokratik hantallık var bunların her adımında. hah işte o tanrıçalardan birinin adı ninti yani kaburga hanım ya da yaşam hanım. bu kaburga kısmına niye girdim peki? eh o da başka bir yaratılışın tetikleyicisi de o yüzden. onu da israil oğulları düşünsün bana ne! bu arada yunanlılara da çok kırgınım. ereşkigal'in cinsiyetini değiştirip ne diye hades yaptınız arkadaş? hiç utanma arlanma yok sizde vallahi. neyse böyle işte, çok karışık bu işler...
devamını gör...
edinilmiş en kıymetli hayat tecrübesi
"gün gelir devran döner"dir.
devamını gör...
normal sözlük'ün sıkıcı olmaya başlaması
kendi eğlenceni kendin yarat genco kimse burada dansöz değil.
devamını gör...
halil cibran
çocuklariniz sizin cocuklariniz degil
onlar kendi yolunu izleyen hayat'ın oğulları ve kızları.
sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
onlara sevginizi verebilirsiniz,düşüncelerinizi değil.
çünkü onların da kendi düşünceleri vardır.
bedenlerini tutabilirsiniz,ruhlarını değil.
çünkü ruhları yarındadır,
siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları
kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
çünkü hayat geriye dönmez,dünle de bir alışverişi yoktur.
siz yaysınız,çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar.
okçu,sonsuzluk yolundaki hedefi görür
ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar.
okçunun önünde kıvançla eğilin
çünkü okçu,uzaklara giden oku sevdiği kadar
başını dimdik tutarak kalan yayı da sever
müthiş dizlerini yazan lübnan asıllı bir şair,ressam ve filozofdur.
onlar kendi yolunu izleyen hayat'ın oğulları ve kızları.
sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
onlara sevginizi verebilirsiniz,düşüncelerinizi değil.
çünkü onların da kendi düşünceleri vardır.
bedenlerini tutabilirsiniz,ruhlarını değil.
çünkü ruhları yarındadır,
siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları
kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
çünkü hayat geriye dönmez,dünle de bir alışverişi yoktur.
siz yaysınız,çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar.
okçu,sonsuzluk yolundaki hedefi görür
ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar.
okçunun önünde kıvançla eğilin
çünkü okçu,uzaklara giden oku sevdiği kadar
başını dimdik tutarak kalan yayı da sever
müthiş dizlerini yazan lübnan asıllı bir şair,ressam ve filozofdur.
devamını gör...
yazarların kendine yakın hissettiği şirinler karakteri
somurtkan şirin.
devamını gör...
bilgi kategorisi
beklediğim ve tebrik ettiğim hareket olmuş.
bilimsel başlıklara her zaman katkıda bulunmayı seviyorum.
bu başlıklara katkıda bulunan, bulunacak olan arkadaşları da şimdiden takdir ediyorum.
bilimsel başlıklara her zaman katkıda bulunmayı seviyorum.
bu başlıklara katkıda bulunan, bulunacak olan arkadaşları da şimdiden takdir ediyorum.
devamını gör...

