sevgiliyle ortak açılan instagram hesabı
belediye tarafından nikah başvurusunda çiftlerden istenilen belgelerden birisi de bu ortak hesabın ekran görüntüsüymüş.
eğer ki yoksa nikah başvurusu kabul edilmiyormuş. yetkililer gözden kaçırıp işlemleri yapsa bile evlilik geçerli sayılmıyormuş *
kesin bilgi, yayalım.
eğer ki yoksa nikah başvurusu kabul edilmiyormuş. yetkililer gözden kaçırıp işlemleri yapsa bile evlilik geçerli sayılmıyormuş *
kesin bilgi, yayalım.
devamını gör...
kişide kaçma isteği uyandıran muhabbetler
düğünü yaklaştığı için çeyiz düzen kız muhabbeti. ha bir de hükumet güzellemesi yapan ve bir kaynağa dayanmadan wp-facebook paylaşımlarından edinilen güya bilimsel muhabbetler
devamını gör...
tarihin başlangıcından beri kardan adamların kendilerine bir devlet kuramamış olması
az önce fark ettiğim ve beni düşüncelere gark eden durumdur.
bugün kar yağdığında en ölü mahallede bile en azından iki tane kardan adam yapılmış oluyor. türkiye'de 32.065 tane mahalle var. büyük mahallelerde elbette ki ikiden fazla kardan adam yapılmış olabilir çünkü biliyorsunuz küçükler en güze kardan adamı yaratma yarışı yapabiliyorlar maalesef.
her mahallede 2 tane kardan adam yapıldıysa türkiye'de 64.130 adet kardan adam aynı anda aynı gökyüzüne bakıyor. ağızları var dilleri yok... 64 bin baş adam... bugün en az nüfuslu şehir, 84 bin nüfusla tunceli. o da minimumdan hesapladığımızda aldığımız sonuç.
bu kadar kardan adam hala daha devletini kuramadı, anayasasını manifestosunu oluşturamadı. aralarından hiçbir düşünür, hiçbir siyasi deha, bilim insanı çıkmadı.
şimdi kimse kalkıp da "sayıları az kardeşim.. olmayabilir." demesin. bugün yahudiler 14 milyon insan ama dünya'da sözü geçen ailelerin nereden baksanız %90'ı yahudidir. dünyada 7,8 milyar insan var...
kimse bu durumu savunamaz. acaba kendileri neler düşünüyorlar bu durum hakkında, bir açıklama bekliyorum ben şahsen.
bugün kar yağdığında en ölü mahallede bile en azından iki tane kardan adam yapılmış oluyor. türkiye'de 32.065 tane mahalle var. büyük mahallelerde elbette ki ikiden fazla kardan adam yapılmış olabilir çünkü biliyorsunuz küçükler en güze kardan adamı yaratma yarışı yapabiliyorlar maalesef.
her mahallede 2 tane kardan adam yapıldıysa türkiye'de 64.130 adet kardan adam aynı anda aynı gökyüzüne bakıyor. ağızları var dilleri yok... 64 bin baş adam... bugün en az nüfuslu şehir, 84 bin nüfusla tunceli. o da minimumdan hesapladığımızda aldığımız sonuç.
bu kadar kardan adam hala daha devletini kuramadı, anayasasını manifestosunu oluşturamadı. aralarından hiçbir düşünür, hiçbir siyasi deha, bilim insanı çıkmadı.
şimdi kimse kalkıp da "sayıları az kardeşim.. olmayabilir." demesin. bugün yahudiler 14 milyon insan ama dünya'da sözü geçen ailelerin nereden baksanız %90'ı yahudidir. dünyada 7,8 milyar insan var...
kimse bu durumu savunamaz. acaba kendileri neler düşünüyorlar bu durum hakkında, bir açıklama bekliyorum ben şahsen.
devamını gör...
yüzyıllık yalnızlık
nobel ödüllü kolombiyalı yazar gabriel garcia marquez abinin en üst metnidir. roman mıdır gerçekten bilmiyorum bence bu bir roman olmamalıdır.
palu ailesinin halt edeceği iğrenç bir sülaleyi anlatır. ensest ilişkiler büyücülük delilik çılgınlık ne kadar ilginç iğrençlik varsa yüzyıllardır bu ailededir.
7 büyük günah diye söylenen günahların içinden geçen bu lanetli ailenin yüzyıllık yalnızlığını okuruz.
çok zor bir kitaptır (bence) okuması sabır isteyen hatta okurken cinnet geçirten bir eserdir.
büyülü gerçekçilik mevzusunu hemen hemen herkes bu kitaptan tanır ve öğrenir.
kitabın arkasında yazarın söylemleri bence bu kitabı çok güzel anlatır.
yüzyıllık yalnızlık'ı yazmaya başladığımda, çocukluğumda beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. çok kasvetli kocaman bir evde, toprak yiyen bir kız kardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları birörnek bir yığın hısım akraba arasında geçen çocukluk günlerimi sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. yüzyıllık yalnızlık'ı iki yıldan daha kısa bir sürede yazdım. ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı. büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü şeylermiş gibi anlatırdı bana. anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. yüzyıllık yalnızlık'ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım. bu romanı büyük bir dikkat ve keyifle okuyan, hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan bir şey anlatmamıştım. kitaplarımda gerçekliğe dayanmayan tek cümle bulamazsınız.
okumak için acele etmeyin hayatınızın bir kısmında bu kitap okunmak için kucağınıza düşecektir.
palu ailesinin halt edeceği iğrenç bir sülaleyi anlatır. ensest ilişkiler büyücülük delilik çılgınlık ne kadar ilginç iğrençlik varsa yüzyıllardır bu ailededir.
7 büyük günah diye söylenen günahların içinden geçen bu lanetli ailenin yüzyıllık yalnızlığını okuruz.
çok zor bir kitaptır (bence) okuması sabır isteyen hatta okurken cinnet geçirten bir eserdir.
büyülü gerçekçilik mevzusunu hemen hemen herkes bu kitaptan tanır ve öğrenir.
kitabın arkasında yazarın söylemleri bence bu kitabı çok güzel anlatır.
yüzyıllık yalnızlık'ı yazmaya başladığımda, çocukluğumda beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. çok kasvetli kocaman bir evde, toprak yiyen bir kız kardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları birörnek bir yığın hısım akraba arasında geçen çocukluk günlerimi sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. yüzyıllık yalnızlık'ı iki yıldan daha kısa bir sürede yazdım. ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı. büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü şeylermiş gibi anlatırdı bana. anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. yüzyıllık yalnızlık'ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım. bu romanı büyük bir dikkat ve keyifle okuyan, hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan bir şey anlatmamıştım. kitaplarımda gerçekliğe dayanmayan tek cümle bulamazsınız.
okumak için acele etmeyin hayatınızın bir kısmında bu kitap okunmak için kucağınıza düşecektir.
devamını gör...
erkek annelerinin hayalindeki gelin
yemek yapmayı bilen, okumuş (öğretmense daha iyi yarı günü boş),eve para getiren, oğluna destek çıkan, altın günlerinde evine gelip misafirlerine yemek hazırlayan, kaynananın evinin temizliğini yapan, sus dedi mi susan az konuşan çok şey istemeyen kız. (bkz: köle)
eee senin oğlun ne işe yarar demek istenilen teyzemizin istekleri hiç bitmez.
görücüye gelen teyzeler geldi aklıma ayhh..
eee senin oğlun ne işe yarar demek istenilen teyzemizin istekleri hiç bitmez.
görücüye gelen teyzeler geldi aklıma ayhh..
devamını gör...
merdumgiriz_
açılışı yapayım.* tanımlarını okurken kendimi bulduğum yazar arkadaşımız. yaptığı çıkarımlarda da kendisini haklı buluyorum. kaleminiz daim olsun efenim.
devamını gör...
maaş günü gerginliği
evet herkesin ödemesi var rutin olarak ve yazarımızın bahsettiği sorun bir stres topu olmanıza sebebiyet verebilir. benim şirket devlet gibi yatırıyor ama ne fark eder diyorum bazen, maaş dediğin telefon ekranında birkaç dakika gördüğün rakamlar sonrası pufff gittiii.(bkz: lol)
devamını gör...
bluetooth
bir tür kablosuz veri iletimi teknolojisi. bunu sağlamak için radyo dalgalarına ihtiyaç duyar. cep telefonlarında, bilgisayarlarda, müzik çalarlarda, ses sistemlerinde kullanılır.
sağlığa zararlı olup olmadığı konusunda kesin bir bilgimiz yok. radyo dalgalarının dalga boyu oldukça uzun. uzun dalga boylu ışınımların insanlar üzerindeki etkisine ilişkin araştırmalar sürüyor. zavallı fareler üzerinde yapılan deneylerden, bu dalgaların çok da masum olmadığını ve çeşitli sinir sistemi hastalıklarına sebep olabildiğini gördük. bu yüzden, eğer çok önemli bir işiniz yoksa, uzun süreli olarak kullanmamanızı tavsiye ederim.
sağlığa zararlı olup olmadığı konusunda kesin bir bilgimiz yok. radyo dalgalarının dalga boyu oldukça uzun. uzun dalga boylu ışınımların insanlar üzerindeki etkisine ilişkin araştırmalar sürüyor. zavallı fareler üzerinde yapılan deneylerden, bu dalgaların çok da masum olmadığını ve çeşitli sinir sistemi hastalıklarına sebep olabildiğini gördük. bu yüzden, eğer çok önemli bir işiniz yoksa, uzun süreli olarak kullanmamanızı tavsiye ederim.
devamını gör...
yks 2021
başvuru tarihleri 4 şubat- 3 mart olan ösym'nin sınavıdır. ben de mezun olarak gireceğim nasipse.
devamını gör...
normal sözlük'e giriş serüveni
ekşi sözlükte yazar ya da üye değildim, sadece günlük gündeme bakıyordum. yalnız özellikle son zamanlarda saçmasapan bir hale girdi ekşi. aynı konuya zibilyon farklı isimde başlık açmak gibi. mesela x.x.x tarihli a-b maçı diye o gün oynanan bir maç için başlık açılıyor ama bu yetmiyor, x.x.x tarihli a-b maçında verilmeyen penaltı diye bir başlık daha açılıyor sonra bunun verilen penaltı versyonu, verilen-verilmeyen kırmızı kart versyonu diye sonsuz bir döngüyle gidiyor. bu başlıklar altında komik olmayan ergenvari espriler ve gerçekdışı abartı yorumlar da cabası.
kafa sözlüğü orda gördüm, yeni bir yapılanma belki daha doğru düzgün bir yerdir diye bakayım dedim. yeni sözlük, ilk kez sözlük kullanan ben. el ele yükseliriz umarım..
kafa sözlüğü orda gördüm, yeni bir yapılanma belki daha doğru düzgün bir yerdir diye bakayım dedim. yeni sözlük, ilk kez sözlük kullanan ben. el ele yükseliriz umarım..
devamını gör...
kafa sözlük
ukde sekmesine dair bir güncelleme için ricada bulunmuştum ve yapmışlar gel de sevme işte imkansız.
devamını gör...
as i am
devamını gör...
hz musa denizi yararken verilen ilk tepki
e yarıldı bu?
devamını gör...
yazarın ölümü
esasen roland barthes’e ait denemedir. yazarın ölümü ifadesiyle metin ve okur odaklı bir bakış açısına işaret edilmektedir. yazar odaklı değil metin ve metni okuyan okuyucunun yorumu esastır burada. metin onu kaleme alandan bağımsızlaşır, okurla buluştuğu sürece var olur ve anlam kazanır.
(bkz: postmodernizm)
(bkz: postmodernizm)
devamını gör...
ayn rand
felsefi düşünür ve yazar. romanlarındaki yarattığı düalist karakterler ile kurucusu olduğu objektivizm felsefi akımını anlatan hanım ablamız. benim de çok sevdiğim bir yazardır.
hayatın kaynağı kitabından objektivizm'i anlatan belki de en güzel satırlar.
''bu tür noktalarda tersine dönüşler/düşünüşler en korkuncudur. iyilik ve kötülük kutupları içinden birinin seçilmesi söylenmiştir insana. birincisi hayırseverlik, ikincisi de bencillik. bencilliğin anlamı; başkalarını kendisi için feda eden olarak tanımlanırken hayırsever, başkaları için kendini feda eden olarak tanımlanmıştır. bu durumda insan; her iki koşulda da diğer insanlara bağlanmış, kendisine iki acıdan birini çekmesi söylenmiştir. ya başkaları uğruna kendisi acı çekecektir ya da kendisi uğruna başkalarına acı çektirecektir. sonunda insanın kendi acılarından zevk alması gerektiği/imtihan dünyası olduğu da söylenince tuzak iyice kapanmıştır. insan artık mazoşizmi kendi ideali olarak kabul etmek zorunda kalmıştır, çünkü bunun karşısında ancak sadizm vardır. insana oynanan en sahtekarca oyun bu olmuştur. bağımlılık ve acı çekme bu yolla hayatın temelleri haline gelmiştir.
seçenekler, tahakküm etmekle kendini feda etmek arasında değildir. seçenekler, bağımsızlıkla bağımlılık arasındadır.''
hayatın kaynağı kitabından objektivizm'i anlatan belki de en güzel satırlar.
''bu tür noktalarda tersine dönüşler/düşünüşler en korkuncudur. iyilik ve kötülük kutupları içinden birinin seçilmesi söylenmiştir insana. birincisi hayırseverlik, ikincisi de bencillik. bencilliğin anlamı; başkalarını kendisi için feda eden olarak tanımlanırken hayırsever, başkaları için kendini feda eden olarak tanımlanmıştır. bu durumda insan; her iki koşulda da diğer insanlara bağlanmış, kendisine iki acıdan birini çekmesi söylenmiştir. ya başkaları uğruna kendisi acı çekecektir ya da kendisi uğruna başkalarına acı çektirecektir. sonunda insanın kendi acılarından zevk alması gerektiği/imtihan dünyası olduğu da söylenince tuzak iyice kapanmıştır. insan artık mazoşizmi kendi ideali olarak kabul etmek zorunda kalmıştır, çünkü bunun karşısında ancak sadizm vardır. insana oynanan en sahtekarca oyun bu olmuştur. bağımlılık ve acı çekme bu yolla hayatın temelleri haline gelmiştir.
seçenekler, tahakküm etmekle kendini feda etmek arasında değildir. seçenekler, bağımsızlıkla bağımlılık arasındadır.''
devamını gör...
ya kızım beni deli etme ben aradığımda o telefon açılacak diyen erkek
o telefonu müsait bir yerlerine sokup kaçılması gereken tiptir.
devamını gör...
mandalina
eskiden, bu meyvenin dilimleri arasından çıkan küçük dilimleri, çocuğu zannettiğim için yemediğim lezzetli meyve.
devamını gör...
nikolay vasilyeviç gogol
palto giyen rus şahsiyet.
dostoyevski'nin bu paltoyu çok beğendiği, arkadaş ortamında hepimiz o paltodan çıktık gibi enteresan bir laf ettiği söylenir. o kadar edebiyatçı insan ayni palto'nun içinde ne yaptı diye kafamizda soru işaretleri bırakır.
ölünün ardında konuşmuş olduk da yani aslında rus köylüsünün derdiyle derlenmiş, dönemin köylüsünün, alt sınıfın gördüğü büyük baş hayvan muamelesini eserlerinde anlatmış toplumsal duyarlılığı yüksek bir insandır.
ölü canlar, rus edebiyatının bitmez tükenmez yoksulluk anlatisina dayanabilecek sabrınız varsa okunasıdır.
dostoyevski'nin bu paltoyu çok beğendiği, arkadaş ortamında hepimiz o paltodan çıktık gibi enteresan bir laf ettiği söylenir. o kadar edebiyatçı insan ayni palto'nun içinde ne yaptı diye kafamizda soru işaretleri bırakır.
ölünün ardında konuşmuş olduk da yani aslında rus köylüsünün derdiyle derlenmiş, dönemin köylüsünün, alt sınıfın gördüğü büyük baş hayvan muamelesini eserlerinde anlatmış toplumsal duyarlılığı yüksek bir insandır.
ölü canlar, rus edebiyatının bitmez tükenmez yoksulluk anlatisina dayanabilecek sabrınız varsa okunasıdır.
devamını gör...
süpernova
çok büyük kütleli yıldızların gerçekleştirdiği patlama.
yıldızların hepsi farklı kütlelerle hayatlarına başlarlar. bu tür konularda güneş kütlesi birim kütle olarak kabul edilir. süpernova gerçekleştiren yıldızlar, hayatlarına en az 8 güneş kütlesi kadar büyük kütlelerle başlarlar. çekirdeklerinde enerji üretemez hale geldiklerinde de, üst katmanlarını tamamen uzaya fırlatacak şekilde patlarlar ama bu esnada yıldızın çekirdeği çöker. patlayan atmosfer katmanları uzaya saçılırken, geriye, yine kütleye bağlı olarak bir nötron yıldızı ya da kara delik kalır. ortaya da şöyle bir manzara çıkar.
süpernovaların farklı bir türü daha var, üzerinde durulması gereken. bunda da süreç şu şekilde işliyor: çift yıldız sistemi dediğimiz yıldız sistemleri var uzayda. bu sistemlerde 2 tane yıldız var ve bunlardan bir tanesi genellikle beyaz cüce. diğer yıldız ise henüz yaşamı sona ermemiş bir yıldız; mesela bir kırmızı dev olabilir. bu 2 yıldız birbirlerine o kadar yakın olabilir ki, beyaz cücenin kütle çekim etkisi, diğerinin atmosferindeki maddeyi kendine çekebilir. böylece beyaz cücenin üzerine sürekli olarak diğer yıldızdan madde akışı gerçekleşir. kütlesi gittikçe artan beyaz cüce, belirli bir noktadan sonra daha fazla maddeyi taşıyamaz ve patlar. taşıyamadığı madde miktarının olduğu sınır chandrasekhar limiti olarak da anılır. işte bu olay da bir tür süpernovadır.
yıldızların hepsi farklı kütlelerle hayatlarına başlarlar. bu tür konularda güneş kütlesi birim kütle olarak kabul edilir. süpernova gerçekleştiren yıldızlar, hayatlarına en az 8 güneş kütlesi kadar büyük kütlelerle başlarlar. çekirdeklerinde enerji üretemez hale geldiklerinde de, üst katmanlarını tamamen uzaya fırlatacak şekilde patlarlar ama bu esnada yıldızın çekirdeği çöker. patlayan atmosfer katmanları uzaya saçılırken, geriye, yine kütleye bağlı olarak bir nötron yıldızı ya da kara delik kalır. ortaya da şöyle bir manzara çıkar.
süpernovaların farklı bir türü daha var, üzerinde durulması gereken. bunda da süreç şu şekilde işliyor: çift yıldız sistemi dediğimiz yıldız sistemleri var uzayda. bu sistemlerde 2 tane yıldız var ve bunlardan bir tanesi genellikle beyaz cüce. diğer yıldız ise henüz yaşamı sona ermemiş bir yıldız; mesela bir kırmızı dev olabilir. bu 2 yıldız birbirlerine o kadar yakın olabilir ki, beyaz cücenin kütle çekim etkisi, diğerinin atmosferindeki maddeyi kendine çekebilir. böylece beyaz cücenin üzerine sürekli olarak diğer yıldızdan madde akışı gerçekleşir. kütlesi gittikçe artan beyaz cüce, belirli bir noktadan sonra daha fazla maddeyi taşıyamaz ve patlar. taşıyamadığı madde miktarının olduğu sınır chandrasekhar limiti olarak da anılır. işte bu olay da bir tür süpernovadır.
devamını gör...