metalci gençliğin tarihe karışması
son metallica t-shirt ü satıldığında
son kurukafa yüzük takıldığında
babadan saklanan son dövme yaptırıldığında
beyaz adam popun yenmediğini anlayacak.
son kurukafa yüzük takıldığında
babadan saklanan son dövme yaptırıldığında
beyaz adam popun yenmediğini anlayacak.
devamını gör...
lucifer (yazar)
yani anlatmaya gerek yok, luciyi hepimiz biliyoruz, tanıyoruz bizim luci işte . burada sorulması gereken soru şudur: bu yazar iftirayı veya böyle bir muhattap alınma şeklini mi hak ediyor? bence bu kadar acımasız olmayın ve karşınızdaki kim olursa olsun haddinizi aşmayın.
devamını gör...
çaylaklar sekmesi hakkında
arrrrrrkadaslar kortkortkort!
malumunuz sozluge her gun cesitli guncellemeler geliyor. bugun de bu guncellemelere bir yenisi daha eklendi; akis, gundem, tematik gibi bir sekme daha var: “caylaklar sekmesi.” (bkz: belediye çalışıyor)
sekme eklendikten sonra hesap ayarlarinda bulunan caylaklarla ilgili tanimlarini goster, izin ver vs. gibi secenekler sifirlanarak kapali konuma geldi.
oncesinde caylaklar ile iletisimi olanlar yahut caylaklari sahiplenmek isteyenler bu secenekleri tekrar hesap ayarlarindan acik hale getirebilir.
keyifli sozlukler efenim*.
malumunuz sozluge her gun cesitli guncellemeler geliyor. bugun de bu guncellemelere bir yenisi daha eklendi; akis, gundem, tematik gibi bir sekme daha var: “caylaklar sekmesi.” (bkz: belediye çalışıyor)
sekme eklendikten sonra hesap ayarlarinda bulunan caylaklarla ilgili tanimlarini goster, izin ver vs. gibi secenekler sifirlanarak kapali konuma geldi.
oncesinde caylaklar ile iletisimi olanlar yahut caylaklari sahiplenmek isteyenler bu secenekleri tekrar hesap ayarlarindan acik hale getirebilir.
keyifli sozlukler efenim*.
devamını gör...
kahkahayla gülmek
aklımı şu karikatürü getiren başlık.
devamını gör...
yazarların yazar engelleme kriterleri
benim için bu sözlüğe gelene dek var olmayan kriterler. kimseyi engelleme huyum yoktu. ta ki...
neyse, dedikoduya girer bundan sonrası, tek tek saymayacağım ama bundan sonra eleştirmek ile çamur atmak arasındaki ayrımı bilmeyenleri, eleştirilerini burada yazdıklarıma değil, kafasından bana yakıştırdığı karakter özellikleri üzerinden doğrudan hiç tanımadığı kişiliğime yöneltenleri, üslubuna dikkat etmeyenleri engelliyorum artık. ben buraya normal olmayan insanları tedavi etmeye değil, güzel vakit geçirip bilmediğim bazı şeyleri ilk kez duyup öğrenmek için giriyorum. problemi olan başka yazarlarla uğraşmak yerine doktora görünsün.
aklı başında tüm eleştirilere de, yazdıklarıma yapılan düzeltme isteklerine de her zaman açığım. zaten bunu, beni adam gibi eleştirenler de, "şu kısmı düzeltirsen daha iyi olur" diye mesaj atanlar da çok iyi bilir. insan gibi davranan kişileri asla geri çevirmem, kırmam. had bilmezlere ise, birçok insanın olmadığı gibi, benim de tahammülüm yok.
neyse, dedikoduya girer bundan sonrası, tek tek saymayacağım ama bundan sonra eleştirmek ile çamur atmak arasındaki ayrımı bilmeyenleri, eleştirilerini burada yazdıklarıma değil, kafasından bana yakıştırdığı karakter özellikleri üzerinden doğrudan hiç tanımadığı kişiliğime yöneltenleri, üslubuna dikkat etmeyenleri engelliyorum artık. ben buraya normal olmayan insanları tedavi etmeye değil, güzel vakit geçirip bilmediğim bazı şeyleri ilk kez duyup öğrenmek için giriyorum. problemi olan başka yazarlarla uğraşmak yerine doktora görünsün.
aklı başında tüm eleştirilere de, yazdıklarıma yapılan düzeltme isteklerine de her zaman açığım. zaten bunu, beni adam gibi eleştirenler de, "şu kısmı düzeltirsen daha iyi olur" diye mesaj atanlar da çok iyi bilir. insan gibi davranan kişileri asla geri çevirmem, kırmam. had bilmezlere ise, birçok insanın olmadığı gibi, benim de tahammülüm yok.
devamını gör...
yazar engellemenin faşistlik olduğu gerçeği
sözlüğe girdiğimden beri ilk kez ermolettin'e hak verdim..
tartışmak konuşmak istedim, mesaj kutusunu yeşillendirmek ve ona sorular sormak istedim..
yapmaz olaydım, mesaj atmak istediğim kişi beni engellemiş.
şok oldum dumura uğradım, bir sürahi sıcak çikolata yapmaya gidiyorum şuan.
mutfak lavabosunun çeşmesini sonuna kadar açıp ağlayacağım, bunu yapmayacaktın ermolettin.*
tartışmak konuşmak istedim, mesaj kutusunu yeşillendirmek ve ona sorular sormak istedim..
yapmaz olaydım, mesaj atmak istediğim kişi beni engellemiş.
şok oldum dumura uğradım, bir sürahi sıcak çikolata yapmaya gidiyorum şuan.
mutfak lavabosunun çeşmesini sonuna kadar açıp ağlayacağım, bunu yapmayacaktın ermolettin.*
devamını gör...
ideal erkek
(bkz: aslan burcu erkeği)
valla kendimi söylüyorsam n'olayım.
valla kendimi söylüyorsam n'olayım.
devamını gör...
türk kızlarının tayt giyme hastalığı
millet ne giyeceğini size mi soracak dalyapraklar, deyip alandan çekiliyorum. hastalıkmış pehhhh.
edit:babam tayt giyse savunurum, taytlar adamdır, bayanlar kadındır.
edit2: halkımızı tayt giymeye davet ediyorum,taytları terketmeyin.
edit:babam tayt giyse savunurum, taytlar adamdır, bayanlar kadındır.
edit2: halkımızı tayt giymeye davet ediyorum,taytları terketmeyin.
devamını gör...
sözlük mağazası bahar indirimleri
mümkünse böyle bir şey, mümkün olsun çünkü dediğimdir.
bir iron maiden rozeti patlatırdım.* zaten hunharca harcıyorum paralarımı. geçen matrix'i kaldırıp joker'i koydum.*
bir iron maiden rozeti patlatırdım.* zaten hunharca harcıyorum paralarımı. geçen matrix'i kaldırıp joker'i koydum.*
devamını gör...
mahlasını t-shirt'üne baskı yaptırıp gezmek
show habere falan çıkarım galiba.
devamını gör...
nemfomani
lanet mi yoksa lütuf mu olduğu hangi yönden bakacağınıza göre değişiklik gösterecek, tıpta hiperseksüalite ya da seks bağımlılığı olarak geçen hastalık.
nemfomani terimi yalnızca kadınlar için kullanılır, erkekler için ise bu terimin karşılığı satiryazis'tir. ama bu terimi eminim nemfomani kadar duymamışsınızdır.. bunun nedeni olarak da belki de seks bağımlılığı durumunu kadınlarda, erkeklere göre daha büyük bir problem olarak görülmesini gösterebiliriz. yani "erkeğin elinin kiri, kadının boğaza geçirin ipi" gibi deyişler bu durumu özetliyor sanırım.
bu bir derttir. net. yalnız, bu dertten mustarip olan kadınların hepsini düşük ahlaklı olarak nitelendirmek kesinlikle çok yanlış olur; sadece seks dürtüleri çok yüksektir. demiştim ya, lanet mi lütuf mu diye. benim kişisel fikrim lanet olduğu yönünde. işte burada bunu tartışabiliriz. iki kadın profili hayal edelim. birinci kadın evlilik dışı cinsel ilişkide bir sakınca görmüyor ve dürtülerini günlük yaşantısında rahatlıkla kullanıyor.* ikinci kadın evlilik dışı cinsel ilişkiyi tercih etmiyor ve evlenene kadar bu durumla başa çıkmak zorunda.* her iki kadın profili için çok kötü bir durum. hiçbir zaman tatmin olma durumu söz konusu değil. aynı yemeği sürekli yemeniz gerektiğini düşünün. kussanız da yemeniz gerekiyor. mideniz bulansa da aynı zamanda canınız çekiyor. "iki ucu değişik değnek.."
psikolog ve psikiyatrist gibi uzmanların desteğiyle çeşitli davranışsal terapi yöntemleri ve medikasyonlar kullanılarak dürtülerin kontrol altına alınması sağlanabilir. kontrol gücündeki artma ile gücünüzü başka işlere kanalize edebilirsiniz.
(bkz: nymphomaniac)
nemfomani terimi yalnızca kadınlar için kullanılır, erkekler için ise bu terimin karşılığı satiryazis'tir. ama bu terimi eminim nemfomani kadar duymamışsınızdır.. bunun nedeni olarak da belki de seks bağımlılığı durumunu kadınlarda, erkeklere göre daha büyük bir problem olarak görülmesini gösterebiliriz. yani "erkeğin elinin kiri, kadının boğaza geçirin ipi" gibi deyişler bu durumu özetliyor sanırım.
bu bir derttir. net. yalnız, bu dertten mustarip olan kadınların hepsini düşük ahlaklı olarak nitelendirmek kesinlikle çok yanlış olur; sadece seks dürtüleri çok yüksektir. demiştim ya, lanet mi lütuf mu diye. benim kişisel fikrim lanet olduğu yönünde. işte burada bunu tartışabiliriz. iki kadın profili hayal edelim. birinci kadın evlilik dışı cinsel ilişkide bir sakınca görmüyor ve dürtülerini günlük yaşantısında rahatlıkla kullanıyor.* ikinci kadın evlilik dışı cinsel ilişkiyi tercih etmiyor ve evlenene kadar bu durumla başa çıkmak zorunda.* her iki kadın profili için çok kötü bir durum. hiçbir zaman tatmin olma durumu söz konusu değil. aynı yemeği sürekli yemeniz gerektiğini düşünün. kussanız da yemeniz gerekiyor. mideniz bulansa da aynı zamanda canınız çekiyor. "iki ucu değişik değnek.."
psikolog ve psikiyatrist gibi uzmanların desteğiyle çeşitli davranışsal terapi yöntemleri ve medikasyonlar kullanılarak dürtülerin kontrol altına alınması sağlanabilir. kontrol gücündeki artma ile gücünüzü başka işlere kanalize edebilirsiniz.
(bkz: nymphomaniac)
devamını gör...
dizilerde ana karakterlerin ölmesi
özellikle popüler bir dizide ana karakterlerden biri ölüyorsa o karakter efsaneleşir.
(bkz: süleyman çakır)
(bkz: süleyman çakır)
devamını gör...
hobilerle ayakta durmak
faydalanılacak en güzel terapi.
insanın bir hobi edinip onunla zaman geçirmesi kadar kafa dinlendiren bir şey yok. yok demeyeyim de az şey var diyeyim.
resim yaparken mesela, dünyayı unutuyorum ben. sevdiğiniz bir şey mutlaka vardır. bulup çıkarın ve faydalanın ondan! kesinlikle pişman olmazsınız.
insanın bir hobi edinip onunla zaman geçirmesi kadar kafa dinlendiren bir şey yok. yok demeyeyim de az şey var diyeyim.
resim yaparken mesela, dünyayı unutuyorum ben. sevdiğiniz bir şey mutlaka vardır. bulup çıkarın ve faydalanın ondan! kesinlikle pişman olmazsınız.
devamını gör...
türk lirası en düşük durumda vatandaş rahat olsun
kaynak
hazine ve maliye bakanı nureddin nebati, şanlıurfa arkeoloji müsesi'nde anadolu yayıncılar derneği'nin düzenlediği program da kur korumalı mevduat hesabı ile ilgili gelen bir soruya şu açıklamada bulunmuş:
"dünyadaki oynaklık tabii türkiye'de de yansıyor. avro dolar paritesine bakın, orada da görürsünüz, iniş çıkışlar oluyor. kur korumalı mevduat hesabı devam edecek. çünkü bu bir yıllıktı, bir yılın sonunda da cumhurbaşkanımız recep tayyip erdoğan'ın bir yıl daha uzatma yetkisi var. 23 mart'tan itibaren 3 ay doluyor, çıkışların olup olmayacağını göreceğiz. yatırımcının çıkması için bir neden yok. hazineye olan etkisi de çok düşük. çünkü türk lirası en düşük durumda, daha ineceği bir yer yok, vatandaş rahat olsun."
hazine ve maliye bakanı nureddin nebati, şanlıurfa arkeoloji müsesi'nde anadolu yayıncılar derneği'nin düzenlediği program da kur korumalı mevduat hesabı ile ilgili gelen bir soruya şu açıklamada bulunmuş:
"dünyadaki oynaklık tabii türkiye'de de yansıyor. avro dolar paritesine bakın, orada da görürsünüz, iniş çıkışlar oluyor. kur korumalı mevduat hesabı devam edecek. çünkü bu bir yıllıktı, bir yılın sonunda da cumhurbaşkanımız recep tayyip erdoğan'ın bir yıl daha uzatma yetkisi var. 23 mart'tan itibaren 3 ay doluyor, çıkışların olup olmayacağını göreceğiz. yatırımcının çıkması için bir neden yok. hazineye olan etkisi de çok düşük. çünkü türk lirası en düşük durumda, daha ineceği bir yer yok, vatandaş rahat olsun."
devamını gör...
eğin
erzincan'ın (bkz: kemaliye) ilçesinin eski ismi. osmanlı hakimiyetinin görüldüğü dönemde bu yöreye sırt anlamına gelen eğin ismi veriliyor. 1922 yılında da adı kemal atatürk 'ten esinlenerek kemaliye oluyor. bunu öğrenmek de daha bir güzel ve manidar geldi.
devamını gör...
bir şiir olsam
mesela bir şiir olsam ilk kelimem 'umut' olurdu!
içlerindeki karanlığa rağmen içimdeki umudu hiç kaybetmemiş olmamı konu alırdı belki bu şiir kim bilir?
insanlara biraz küs, insanlardan biraz umutlu...
mesela ben bir şarkı olsam hayat 'bayram' olur,
yarınlar 'huzur' olurdu..
ben bir kitap olsam önsözüm 'sevgi' olurdu!
korkarak, çekinerekte olsa sevmenin kutsallığından bahseder. tüm sevişlerin önce kendini sevmekten geçtiğini anlatırdım...
beni en iyi anlatan kelime 'yalnızlık'olsa da
ben inatla önce 'umudu' rehber ederdim kendime!
kalabalıklar içinde bile yalnız kalan bir insan olarak umuttan vazgeçmez;
umut okur,
umut yazar,
umut söyler,
umut dinler,
umut bakar,
umut görürdüm...
umudu yoksa bir insanın ruhu ölmüştür...
dününüze, bugününüze, yarınınıza, geleceğinize, sevdiklerinize, sevenlerinize umut bulaştırın.
umut umut bakın...
umutla kalın...
sevgiler...
içlerindeki karanlığa rağmen içimdeki umudu hiç kaybetmemiş olmamı konu alırdı belki bu şiir kim bilir?
insanlara biraz küs, insanlardan biraz umutlu...
mesela ben bir şarkı olsam hayat 'bayram' olur,
yarınlar 'huzur' olurdu..
ben bir kitap olsam önsözüm 'sevgi' olurdu!
korkarak, çekinerekte olsa sevmenin kutsallığından bahseder. tüm sevişlerin önce kendini sevmekten geçtiğini anlatırdım...
beni en iyi anlatan kelime 'yalnızlık'olsa da
ben inatla önce 'umudu' rehber ederdim kendime!
kalabalıklar içinde bile yalnız kalan bir insan olarak umuttan vazgeçmez;
umut okur,
umut yazar,
umut söyler,
umut dinler,
umut bakar,
umut görürdüm...
umudu yoksa bir insanın ruhu ölmüştür...
dününüze, bugününüze, yarınınıza, geleceğinize, sevdiklerinize, sevenlerinize umut bulaştırın.
umut umut bakın...
umutla kalın...
sevgiler...
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
ölüm = 0
matematikle aram iyiydi bir zamanlar. en azından belirli bir yaşa gelene kadar. toplamayı, çarpmayı, çıkarmayı, bölmeyi severdim kendimce. oyunlar oynardım. yaşadıklarımla yaşayamadıklarımı toplar;
iyi kilerimi ve keşkelerimi terazinin iki ucuna koyar, kar zarar problemleri kurardım. kendimi parçalara bölerdim. kaç kilo ederdi yokluğum, dünyada hacmim ne kadardı, bastığım toprakta ne kadar derine inerdi ayak izim? kendimden aşklarımı çıkartır, benden bana ne kalıyor diye bakardım. ama çarpmaya hiç dokunmadım. en alengirlisi o gelirdi hep. dokunmaya cesaret edemedim belki de. sıfır elimde hala kullanılmayı beklerken, çarpmadan uzak durdum olabildiğince. belki inancımdan, belki düşüncelerimden; ölüm = sıfır benim denklemimde. istersen sonsuz sayılarla çarp, ister kendisiyle. sonuç hep aynı, değişmez. 0...
sıfırın soğukluğu ve varlığı.... eksikliğinde oluşan sorunlar, denklemlerin sonuçlarının eksik ya da hatalı çıkması; varlığında ya görmezden gelinmesi ya da her şeyi yakıp yok etmesi. şimdi buradayım, bir matematik denkleminin bilinmez x'iyim. iki, üç, dört belki de sonsuz bilinmeyenli bir denklem bu. sonuç sıfır. denklemi ilk gördüğümde anlamıştım bunu. ama sonucu nasıl bulacağım? orası hala bilinmiyor.
matematikle aram iyiydi bir zamanlar. en azından belirli bir yaşa gelene kadar. toplamayı, çarpmayı, çıkarmayı, bölmeyi severdim kendimce. oyunlar oynardım. yaşadıklarımla yaşayamadıklarımı toplar;
iyi kilerimi ve keşkelerimi terazinin iki ucuna koyar, kar zarar problemleri kurardım. kendimi parçalara bölerdim. kaç kilo ederdi yokluğum, dünyada hacmim ne kadardı, bastığım toprakta ne kadar derine inerdi ayak izim? kendimden aşklarımı çıkartır, benden bana ne kalıyor diye bakardım. ama çarpmaya hiç dokunmadım. en alengirlisi o gelirdi hep. dokunmaya cesaret edemedim belki de. sıfır elimde hala kullanılmayı beklerken, çarpmadan uzak durdum olabildiğince. belki inancımdan, belki düşüncelerimden; ölüm = sıfır benim denklemimde. istersen sonsuz sayılarla çarp, ister kendisiyle. sonuç hep aynı, değişmez. 0...
sıfırın soğukluğu ve varlığı.... eksikliğinde oluşan sorunlar, denklemlerin sonuçlarının eksik ya da hatalı çıkması; varlığında ya görmezden gelinmesi ya da her şeyi yakıp yok etmesi. şimdi buradayım, bir matematik denkleminin bilinmez x'iyim. iki, üç, dört belki de sonsuz bilinmeyenli bir denklem bu. sonuç sıfır. denklemi ilk gördüğümde anlamıştım bunu. ama sonucu nasıl bulacağım? orası hala bilinmiyor.
devamını gör...
10 kasım 1938
bir gün değil hergun aklımızda fikrimizde senin açtığın her yol adım.unutmadik unutmayacağız.ruhun şad olsun atam.
devamını gör...
yigeo
kafa sözlük ile ilişkisine son verilmiş olan yazarımsı.
devamını gör...
