normal sözlük'ün elitleri
yaran yanlış okumalarda bugün (bkz: kafa sözlük'ün eltileri).
devamını gör...
duyguları yerine mantığı ile hareket eden insan
kısa vadede kaybedip uzun vadede kazanan insandır. bana benzemeyen insandır.
devamını gör...
insanı yoran şeyler
türkiyede yaşamak.
devamını gör...
benjamin button'ın tuhaf hikayesi
aslında gerçek bir hikayeden uyarlanmış. 1734 yılında bir çocuk yaşlı insanlarda gösterilen belirtilerle doğru. fazla değil 16 yıl yaşadı. ama bu 16 yıl eziyet gibi geçti ebeveynleri için. adını bile tam öğrenemedi bu çocuk. normal çocuklar gibi koşup oynayamadı. kendi yemeğini bile yiyemedi hiç. osmanlının kosova vilayetinden olan bu çocuk lanetli olarak gözüküyordu. kosova kadısının uyarısı ve yaptırımlarıyla çocuk ve ailesi korunmuşlar. amaaan daha uzatamıyacağım. yok öyle bir şey zaten.
devamını gör...
karşıt görüş belirten iki tanıma da artı oy veren yazar
iki tarafın da saygı çerçevesi içerisinde görüş bildiriyor olması durumunda yapılabilecek şeyi yapan kişi. belki birine, belki ikisine birden hak vermiyor ama en azından görüşlerini kibarca yazıp tartışıyorlar diye memnuniyet duyuyor olabilir.
devamını gör...
günaydın sözlük
günaydın sözlük! sevgiliye atılan günaydın mesajından daha lezzetli mesajların bulunduğu tek başlık olan başlığın dibine düştük gene. işe gidenlere kolaylıklar dilerim. uyuyanlara ise tam uyanmalarına yakın en güzel rüyaları görmelerini temenni ediyorum ve tam orta yerinde uyanıp hay alüminyum çekmelerini!(bkz: sısısısı)
devamını gör...
islam’da kadının yeri
arkadaşlar islam'da kadının yeri çok özeldir. islam'la yaşadığımız haksızlık farklı şeyler. en basit örnek vereyim size erkekler kadınlara çalışmayın diyorlar işte haram şu bu diyorlar ama hz. hatice'nin iş kadını olduğunu unutmayalım eğer kötü bir şey olsaydı peygamberimiz eşini eve kapatırdı. unutmayalım ki bugün erkeklerin bize haram diye dayattığı hiçbir şeyi peygamber efendimiz islam çerçevesi içinde yapmamış. bunları karıştırmamak gerek. erkekler yüzünden kadınlarımız da islam'da ki yerini sorgular oldu. mazallah sakıncalı şeyler.
devamını gör...
hangi yılda olduğunu bilmemek
geçen gün başıma gelmiş hede.
"ulan biz 2020'de degilmiydik" diye düşünmeme sebep oldu.
"ulan biz 2020'de degilmiydik" diye düşünmeme sebep oldu.
devamını gör...
terapi niteliğindeki alışkanlıklar
tanım beğenmek. tavsiye edilir.
devamını gör...
kürk mantolu madonna
sabahattin ali'nin kuyucaklı yusuf ve içimizdeki şeytan gibi kültleşen romanlarından biri olan mükemmel eseri.
raif efendi belli bir amaç için babası tarafından apar topar almanya'ya yollanır. gerek kaldığı oteldeki çevresi gerekse kendi umarsızlığıyla amacını unutur ve resim sergilerine, tiyatrolara vs. dadanır.
her şey gittiği bir resim sergisinde karşısına çıkan kadın portresiyle başlar. portre maria puder ismindeki bir kadına aittir ve raif efendi resmi görür görmez ondan oldukça etkilenir. bu kadında onu kendine çeken bir şey vardır. günler sonra saçma bir anda tablodaki kadınla karşılaşır. ertesi günden itibaren ise neredeyse her gün görüşüp konuşmaya başlarlar. olay üzerine olay yaşanırken tahmin edildiği gibi mutlu bir son olmaz maalesef.
iki kez okudum, ikisinde de aynı etkiyi hissettim. sabahattin ali kelimeleri kullanırken "nasıl ruhlarına dokunurum?" diye mi düşünüyor acaba? gün içinde belki de on kez aynı kelimeleri kullanıyor, belki benzer cümleleri kullanıyoruzdur, fark etmiyoruz hiç ama bu adam yazınca cidden bir başka oluyor.
ayrıca maria puder bana fakat müzeyyen bu derin bir tutku filmindeki müzeyyen'i hatırlattı nedense. hayatlar farklı, evet lakin sevgiye olan inançsızlıkları aynıydı. bir de böyle kadınlar aramızda da var.
eğer çok sevgili kürt mantolu madonna'mız biraz daha erken fark etseydi raif'i sevdiğini, belki de araya yıllar* girmezdi. onu da anlıyorum, raif'i daha çok anladığım doğru olsa da. velhasıl okumalısınız. aşk romanları kategorisinde zirvedir bana göre.
not: alıntı cümle bırakılacaktır.
raif efendi belli bir amaç için babası tarafından apar topar almanya'ya yollanır. gerek kaldığı oteldeki çevresi gerekse kendi umarsızlığıyla amacını unutur ve resim sergilerine, tiyatrolara vs. dadanır.
her şey gittiği bir resim sergisinde karşısına çıkan kadın portresiyle başlar. portre maria puder ismindeki bir kadına aittir ve raif efendi resmi görür görmez ondan oldukça etkilenir. bu kadında onu kendine çeken bir şey vardır. günler sonra saçma bir anda tablodaki kadınla karşılaşır. ertesi günden itibaren ise neredeyse her gün görüşüp konuşmaya başlarlar. olay üzerine olay yaşanırken tahmin edildiği gibi mutlu bir son olmaz maalesef.
iki kez okudum, ikisinde de aynı etkiyi hissettim. sabahattin ali kelimeleri kullanırken "nasıl ruhlarına dokunurum?" diye mi düşünüyor acaba? gün içinde belki de on kez aynı kelimeleri kullanıyor, belki benzer cümleleri kullanıyoruzdur, fark etmiyoruz hiç ama bu adam yazınca cidden bir başka oluyor.
ayrıca maria puder bana fakat müzeyyen bu derin bir tutku filmindeki müzeyyen'i hatırlattı nedense. hayatlar farklı, evet lakin sevgiye olan inançsızlıkları aynıydı. bir de böyle kadınlar aramızda da var.
eğer çok sevgili kürt mantolu madonna'mız biraz daha erken fark etseydi raif'i sevdiğini, belki de araya yıllar* girmezdi. onu da anlıyorum, raif'i daha çok anladığım doğru olsa da. velhasıl okumalısınız. aşk romanları kategorisinde zirvedir bana göre.
not: alıntı cümle bırakılacaktır.
devamını gör...
çanakkale savaşı
birinci dünya savaşı başlayınca ingiliz'ler, güney afrika'da zorunlu yada gönüllü asker toplamışlar.
osmanlı devleti tarafından, güney afrika'ya gönderilen islam alimi ebubekir efendi'nin, ingiliz eşinden olan torunları ise, türkiye'ye gelip gönüllü olmuşlardır.
fuat ataullah, çanakkale savaşı'nda savaşmıştır.
abisi ebubekir rüştü atala ise, ırak'ta kut'ül amare savaşı'nda savaşmıştır.
osmanlı devleti tarafından, güney afrika'ya gönderilen islam alimi ebubekir efendi'nin, ingiliz eşinden olan torunları ise, türkiye'ye gelip gönüllü olmuşlardır.
fuat ataullah, çanakkale savaşı'nda savaşmıştır.
abisi ebubekir rüştü atala ise, ırak'ta kut'ül amare savaşı'nda savaşmıştır.
devamını gör...
satranç oynamak haramdır
oynamak için beyin lazım zaten.
devamını gör...
sarhoşken söylenen enteresan cümleler
aile evine alkollü girdiğimde hoş geldiniz demiştim. güya ayık taklidi yapmaya çalışıyordum, çok kasınca böyle şeyler olabiliyor.
devamını gör...
ceviz
iri, ince kabuklu ve iç kısmı açık sarı olanı makbuldür. mobilya ve ahşap kaplama üretimindeki yoğun kullanım nedeniyle ülkemizdeki ceviz ağacı sayısı ve ürün rekoltesi ciddi anlamda azaldığından, azerbeycan, ukrayna ve şili'den ceviz ithal edilmekteydi. son yıllarda gelişmiş tarımsal yöntemlerle kısa sürede meyve veren yeni türler denenmekte ve olumlu sonuçlar alınmaktadır.
devamını gör...
gebelik testi
1960 yılına kadar kurbağa kullanılarak yapılan test. şöyle ki : kurbağanın arka bacaklarına gebe olduğu düşünülen kadının idrarı şırınga ile enjekte edilirmiş. ardından geçen 12 saat içinde kurbağa yumurtlarsa gebelik olduğu kanıtlanırmış.

testin böyle yapılmasının nedeni, kadının gebelik hormonlarının kurbağaya geçerek vücudunu harekete geçirmesiymiş. afrika pençeli kurbağası kullanılarak yapılan test, lancelot hogben tarafından geliştirilmiş ve hogben testi olarak adlandırılmıştır.
kaynak
kaynak 2

testin böyle yapılmasının nedeni, kadının gebelik hormonlarının kurbağaya geçerek vücudunu harekete geçirmesiymiş. afrika pençeli kurbağası kullanılarak yapılan test, lancelot hogben tarafından geliştirilmiş ve hogben testi olarak adlandırılmıştır.
kaynak
kaynak 2
devamını gör...
anne yemeği
kıymetini o olmadığında daha çok hissetiren yemek.
devamını gör...
taptığınız ayağımın altında
dini ve manevi değerleri istismar edenlere karşı söylenen hiç eskimeyen bir sözdür. ünlü islâm düşünürü muhyiddin ibnü'l-arabi şam halkının maddi şeylere düşkünlüklerinden yakınarak onlara nasihat etmiş, sonunda da ses tonunu yükseltip ayağını yere vura vura “sizin taptığınız benim ayağımın altındadır!'” diye haykırmıştır.
bu sözünü hz. muhammed'in (sav) “bir zaman gelecek; insanlar yalnız parayı düşünüp, helal haram düşünmeyecekler. insanın bütün kaygısı midesi olacak, şerefi mal, kıblesi kadın, dini para olacak” hadisine dayandırarak söylemiştir.
ama işlerine gelmediği için dindar görünenler bu sözü anlamak istememiş kendi inançlarına hakaret edildiğini iddia ederek muhyiddin ibnü'l-arabiyi öldürmüştür.
ayağını yere vurarak, "sizin taptığınız benim ayağımın altındadır" dediği yerden ise bir küp altın çıkmış, onu öldürenlerin altına taptıkları anlaşılmıştır.
"taptığınız ayağımın altında" sözü "siz, allah’a değil de, paraya tapıyorsunuz" anlamında kullanılmaktadır.
bu sözünü hz. muhammed'in (sav) “bir zaman gelecek; insanlar yalnız parayı düşünüp, helal haram düşünmeyecekler. insanın bütün kaygısı midesi olacak, şerefi mal, kıblesi kadın, dini para olacak” hadisine dayandırarak söylemiştir.
ama işlerine gelmediği için dindar görünenler bu sözü anlamak istememiş kendi inançlarına hakaret edildiğini iddia ederek muhyiddin ibnü'l-arabiyi öldürmüştür.
ayağını yere vurarak, "sizin taptığınız benim ayağımın altındadır" dediği yerden ise bir küp altın çıkmış, onu öldürenlerin altına taptıkları anlaşılmıştır.
"taptığınız ayağımın altında" sözü "siz, allah’a değil de, paraya tapıyorsunuz" anlamında kullanılmaktadır.
devamını gör...


