sınırdayız. bizi de alın. üstü değil. altı değil tam kırk!
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ders çalışma isteği getiren ve direkt öğrenmemizi sağlayan haplar.
devamını gör...

james cameron'un saniyede ortalama 30-35 kare ile çekilen sinema filmlerinin olduğu dönemde saniyede 45+ kare ile çektiği filminin 2022'de vizyona girecek devam filmi. ikişer yıl arayla üçüncü, dördüncü ve beşinci film de vizyona girecek. ortalama 60 kare ile (her zamanki gibi) hiç yapılmamışı yapacak buna rağmen fütursuzca eleştiriliyor. yok efendim hikaye banalmış. bu ne biçim filmmiş. sıradanmış. sürprizi yokmuş. ha bi' de şey vardı; çalıntıymış... yav he he.

yaptığı her işle çığır açmış bir yönetmenden bahsediyoruz. emsalsiz bir görsellik uzmanı. eşsiz! her dönem, her işinde, istisnasız her projesiyle akıllara durgunluk vermiş, nasıl yaa dedirtmiş! dünya sinemasına the terminator'ü kazandırmış. batacağı belli bir gemide geçen bir aşk hikayesini öyle tanımlanamaz şekilde beyaz perdeye aktarmış ki 1997 yılında yapılmış bir film, bugün hala dünyada en çok ödül alan film unvanının sahibi. sürprizi var mıydı titanic'in? batmayacak mıydı sonunda filmin, biliyordun, niye izledin yavrum? anasının ak sütü gibi helal! sinema böyle bir şey değil abi. ağzı olan konuşmasın rica ediyorum ya. abi insanlar delirmiş james cameron bokluyorlar. ya yönetmenci değil senaryocu olabilirsin, tamam anlarım, gerçekten ama başarısını takdir etmemek, kötü yönetmen yaa, ne o öle, böyle film mi olur demek gerçekten akıl tutulması yaşamak demek. sinema tanrılarının gazabına uğrarsınız. çarparlar valla, yapman, etmen. bu neye benziyor biliyor musunuz; fazıl say şarkı söylemiyor diye "ne biçim müzisyen meh" demeye. "ne o öle bir aletin tuşlarına basıyor, bu ne biçim sanat ıyy..." hala bikbik ama senaryosu kötüüüğğğ deniyor ya gerçekten inanılmaz. tamam annem, kötü senaryo. haydi. valla sinirleniyorum ya...

avatar'ı izlediğimden beri gün sayıyorum. 66 yaşında yönetmen. ikinci ve üçüncü filmin çekimlerini tamamlamış. hız kesmeden dört ve beşinci için çalışıyor. ömrü vefa etsin de soksun filmlerini vizyona şansımız varsa. kendisi muadili olmayan bir yönetmendir. henüz. valla çok üzülürüm ya. yeminle bak!
devamını gör...

bu ülkede kötüye gitmeyen hiçbir şey yok! maç izlemek için dinlemek zorunda kaldığımız spikerlere bakar mısınız... levent özçelik, galatasaray'ın uefa finalini sunmuş adam, erdoğan arıkan desen adam yılların spor programcısı. ama kullandıkları dile dikkat ettiniz mi? ben maç değil akp mitingi izliyormuşum gibi hissediyorum. ortada bir tane düzgün pozisyonumuz yok, yalandan pozisyon üretmeler. basıyorlar, adamlar, yok öyle bişiy... adam resmen böyle bir dille anlatıyor maçı. ha sonra baktılar olacak gibi değil, italya'nın 33 maçtır kaybetmemesini söyleyip maçı kaybetmeye yol yapıyorlar. bir dönemler benim bu adamlara saygım vardı ama yozlaşmış devletin, yozlaşmış kanalında böyle spiker olunuyor demek ki. ve inanın bana, bu adamların bu dil ve üslubunun; rakip takımın milli marşını ıslıklayan taraftardan farkı yok. eğer olur da kazanırsak, aynen ak parti'nin seçim kazandığında kullandığı bir üslup kullanacaklar. bir yanım bu sebepten kazanmak bile istemiyor. ömrümüz boyunca vergi verdiğimiz devlet kanalının sunduğu hizmet böyle işte.

sadece devletin suçu yok, biz halk olarak her şeyi abartmaktan aslında ne olduğumuzu göremiyoruz. burak iyi futbolcudur, fransa'da harika şeyler yapmıştır, 2013'te şl'de gol krallığına oynamıştır... eyvallah ama bak, onu besleyecek bir prime selçuk gibisi olmayınca ofsayt burak'a bağlıyor yine. sosyal medyaya, insanların söylemine bir bakıyorsun sanırsın ki dünya çapında oynuyoruz. zamanında arda turan'ın gençliğinde yaptığı şeyleri yapabilecek oyuncu yok sahada. defansımız kuvvetli, zaten hem o sebepten hem de hakemin vermediği penaltılar sayesinde hala gol yemedik.

yani işin özeti, futbolumuz kötü diyoruz, -ki ligimizde öyle- sonra milli takım düzeliyor güçleniyoruz. bu sefer de bir bakıyorsun, maçı anlatan adamlar, izleyen kitle her şey daha da kötüye gitmiş. ha düzelir mi? tabii ki düzelir. mantıklı çözümlerle her şey düzelir, gençler yetiştirildi milli takım düzeldi. sırada şu başımızdakiler bir defolup giderse, futbol izlerken bile keyif alabileceğimizi düşünüyorum. avantadan iş yapan, ak parti zihniyetindeki bütün bu yozlaşmışlar gidecek.

not : ercantanerspor!
devamını gör...

ateş ulusunun sahip olduğu refahı tüm dünyaya yaymak için başlattığı savaşı bitirmeye çalışan, 13 yaşındaki bir çocuğun (bkz: aang) ve arkadaşlarının (bkz: sokka)(bkz: toph)(bkz: katara) (bkz: zuko) maceralarını anlatan çizgi dizi.

tüm elementleri bükmeyi belirli bir sıra ile öğrenmesi gerekir ki bu da avatar döngüsünün sırasıdır. ateş, hava, su, toprak. avatar her öldüğünde sıradaki ulusta tekrar hayat bulur. ateş kralı ozai bu döngüyü bozmak için tüm hava ulusunu katletmiş sadece bir hava bükücü kurtulmuştur. zaten dizinin adı da bu yüzden last airbender dır.

legend of korra serisinde tüm avatar döngüleri, iki kadim ruh raava ve vaatu, ilk avatar detaylıca anlatılsa da mavi ruhlar konusuna pek değinilmemiştir. merak edenler için sorası spoiler;

--! spoiler !--

avatarın ne zaman doğacı hangi ulusta doğacağı bilindiği gibi ona yolculuğunda eşlik edip element bükmeyi öğretecek bir de mavi ruhlar vardır. bu kişiler de avatarın doğumuyla doğar, hayatlarını sahip olduğu ulusun en iyisi olmak için harcar ve avatarı geliştirirler. avatar bir buz kütlesinde 100 yıl kalınca onun dönemi için kader tarafından seçilen mavi ruhlar değişen kader karşısında işe yaramaz duruma düşmüştür. örnek vermek gerekirse kral bumi bu mavi ruhlardan toprak bükmeyi öğretecek kişiydi ama onun öğretileri avatarın ortaya çıktığı döneme uygun olmadığından avatarı eğitmeti reddetmiş, avatara "toprağı dinlemeyi bilen" bir toprak bükücüye yönlendirmiştir. bumi barış zamanının hocası iken şartlar savaşa yönelik hoca bulmayı gerektirmekteydi. (savaş ve barış durumu mavi ruhlarını daha sonra detaylıca açıklarım)

--! spoiler !--
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

mandal yayı.
devamını gör...

kıraç-razıysan gel benimle.
devamını gör...

1.sınıf ilk dönemden mal gibi önüme gelene güvenmek sonra arkamdan vurulup yapayalnız bırakıldım ve dersimi aldım tabii.
devamını gör...

nerden başlasak...
vı. asır başlarında konstantinopolis,
ahlaksızlık, fuhuş, cinayetlerin uluorta yapıldığı bir yer... kumar oynanır ve servetler bir günde el değiştirirdi.
ayaklanmanın başlangıcı hipodrom idi... bu hipodromda yarışan kimseler, o gün yarışı kazandımıydı kraldan daha üst bir noktada olurdu...
bu yarışçılar elbiselerinin renklerine göre birbirinden ayrılırdı. kırmızı beyaz mavi ve yeşil...fanatikler başlangıçta dört renk şeklinde örgütlenmişti. ancak daha sonra beyazlar mavilere, kırmızılar da yeşillere katılınca ortada maviler ve yeşilller kalıyor efem...
bizans halkındaki holiganlık, güçlenerek çok çok ileri bir noktaya gitmiştir. hatta daha sonraları siyasi bir organizasyona evrilmiştir. hipodromun sağ tarafı mavilere sol tarafı yeşillere ayrılmıştı...
kendi içlerinde büyük bir taraftar klüpleri oluşturuyor, bu klüplerin başkanları bu klüplerdeki holiganlar aracılığı ile güçlü milis gruplarıda bünyesinde bulunduruyordu. iş çığrından çıkmıştı. bu adamlar birini ipten alacak, birini ipe gönderecek bir nüfuza sahiptiler. bu milisler istanbul'un güvenliğinin hem de istanbul'un güvensizliğinin sebebiydiler.

hipodrom holiganları , geceleri konstantinopolis sokaklarında dolaşır, adam soyar, hatta öldürürlerdi.maviler bunu yapınca yeşillerde kendilerini korumak için çeteler kurdular.

532 yılında bir pazar günü gene bir yarış var imparator 1.justinianos da bu yarışta hazır bulunuyor efem...1.justinianos'a yeşillerden büyük bir tepki var. sürekli haksızlığa uğradıklarını söylüyor ve bunu şikayet ediyorlar. 1.justinianos onlara susun!!! diye emredince hatta ve hatta mavileri desteklediğini açıkça ilan edince, yeşiller hipodromu terk ettiler.

hal böyle olunca imparator saraya döndü ve çağırın bana bu yeşillerin başkanını dedi.maviler yeşiller mandator diye şikeci olduğu iddia edilen bir kişinin aralarında tartışma çıkıyor. bu seferde mavilerde yeşillere hak veriyor.

iş daha fazla büyüyerek yeşiller mavilere, maviler yeşillere , sonra hepsi birden imparatora...
maviler ve yeşiller zamanla siyasal, sosyal ve dinsel nitelik almaya ve güçlenmeye başlayan maviler ve yeşiller nefret ettikleri 1.justinianos'a akrşı gelip isyan ettiler.
nika! nika! nika! diye solaganlarla yürüdükleri için nika isyanı olarak anılır bu iş...
bu isyanda bizansın dörtte birinin halk tarafından yakıldığı söyleniyor.
isyanın bastırılma hikayesi bana ikinci mahmut'un yeniçerileri öldürmek amacıyla topçulara topların yönünü şu noktaya çevirin demesini hatırlatıyor. aynı şekilde bakmışlar, olacak gibi değil, durmuyor, uslanmıyorlar.
komutan belisarius hipadroma geliyor. kapatın kapıları diyor. zaten bizansın dörttebiri yanmış, birde hipodrom yancak, çok mu? deyip veriyor ateşe...
bir rivayete göre 35 bin , bir rivayete göre 50 bin kişi ölüyor.
isyanı bastırmak için theodora'nın çok etkili olduğu yazılıp, çiziliyor efem..
devamını gör...

"türkiye'de deniz var abi kıymetini bilin."
"eee siz de lükse kaçıyorsunuz, ayağınızı yorganınıza göre uzatın."
"eee bizde de aynı fiyat, çarp 9, 10'la aynı fiyat bak."
devamını gör...

29 ekim 1923. cumhuriyetin ilan edildiği o heyecan verici anı yaşamak isterdim.
devamını gör...

gerçekten çok takdir ettiğim ve saygı duyduğum insan modelidir.
zira muhtemelen yaşama hevesini, ya da özgüvenini bu videolardan karşılıyordur.
saygı duyarım, ben o insanlardan değilim mesela. geçen sene motivasyon videoları delileri için efsane bir video keşfettim açıkçası.
sözlükte de olduğunu tahmin ederek o videoyu bırakıyorum şuraya.
buradan
devamını gör...

basılmamış kara basmak.
devamını gör...

kafa otağ kuruldu
ne güzeldir bu beşir

eller kollar yoruldu
burda yoktur tebeşir

yazar iken güzel yaz
yoksa paklar teneşir

*
devamını gör...

zaten anonim olduğumuz kafa sözlük ortamında bağış kültürünü aşılamak amacıyla nickimi belirtmekte sakınca görmeden bir bağışta bulundum. çünkü çocukların bu zorlu süreçlerine bir katkım olsun istedim ve aynı şekilde diğer yazarları da teşvik etmek istiyorum. portakallar olarak çorbada bir tuzumuz neden olmasın. en azından bir kitap alsak bir çocuğun hayatını etkileriz değil mi?
devamını gör...

baktığımız anda da bizi takip eden hayaletin bir sokak arasına saklanma kurgusuyla devam eden sanrıdır. çoğu kişi bu hayalet tarafından takip edilmiştir. eve normalden daha hızlı gitmemizi sağlar. acaba bu psikolojinin bir ismi var mıdır?
devamını gör...

hazin son.belki bir kurtuluş belki de yeni bir varoluş.
devamını gör...

da vinci'nin 1503 tarihli la gioconda'sı. louvre müzesi'nin en ünlü eseri. önünde her daim eserin fotoğrafını çeken bir kalabalık bulabilirsiniz. yanına yaklaşması bile zor olduğu için göz ucuyla biraz inceleyip müzedeki diğer muhteşem eserleri gezmenizi tavsiye ederim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim