sosyal medyada maskesiz görüntü paylaşımına ceza geliyor
tecavüzcüleri hırsızlari saldık. e hapishaneler boş mu kalsın? napalm maskesizleri aticaz içeri.
devamını gör...
şaşırtmak
insanın aslında bolca risk alarak en çok kendine yapması gerekendir.
soren kierkegaard sevdiği ve evlenme teklif ettiği kızdan, onu mutlu edemeyeceği kanaatiyle evlenmekten vazgeçer.
kalan ömrünü mutsuz geçirir.
ısrarla kendini şaşırtmadan
kendini bilerek
kendi kehanetlerini kendi gerçekleştirerek 42 yaşında ölür.
kişi herhangi bir şeyi bilmeden önce kendini bilmeyi öğrenmelidir )
soren kierkegaard sevdiği ve evlenme teklif ettiği kızdan, onu mutlu edemeyeceği kanaatiyle evlenmekten vazgeçer.
kalan ömrünü mutsuz geçirir.
ısrarla kendini şaşırtmadan
kendini bilerek
kendi kehanetlerini kendi gerçekleştirerek 42 yaşında ölür.
kişi herhangi bir şeyi bilmeden önce kendini bilmeyi öğrenmelidir )
devamını gör...
tahammül edilemeyen insan özellikleri
vefasızlık..
emek vermiş olduğum her ilişki de vefa ararım..
yoksa vefa.. yoluma bakarım..
emek vermiş olduğum her ilişki de vefa ararım..
yoksa vefa.. yoluma bakarım..
devamını gör...
kendine zarar vermek
ergenlik dönemi dediğimiz o delilik çağında yapılması oldukça normal olan eylem.
neden veya ne uğruna yapıldığı kimse tarafından bilinmez ancak birçok kişi ergenlik zamanlarında bunu yapmıştır. inkâr etmeyelim. benim kolumda dahi kuzenime özenerek koluma sapladığım camın 2 santimetre kadarlık bir izi bulunmakta. düşündükçe delirecek gibi oluyorum; bunu neden yaptım? bedenimle, kişiliğimle, kendimle alıp veremediğim neydi? hiçbir yanıt alamıyorum. sanırım o dönem ruh halimizdeki değişimler, anne-babaya karşı, çevreye karşı edindiğimiz hınç bu şekilde çıkıyordu dışarı.
ya da sadece özendiğimiz için yapıyorduk.
neden veya ne uğruna yapıldığı kimse tarafından bilinmez ancak birçok kişi ergenlik zamanlarında bunu yapmıştır. inkâr etmeyelim. benim kolumda dahi kuzenime özenerek koluma sapladığım camın 2 santimetre kadarlık bir izi bulunmakta. düşündükçe delirecek gibi oluyorum; bunu neden yaptım? bedenimle, kişiliğimle, kendimle alıp veremediğim neydi? hiçbir yanıt alamıyorum. sanırım o dönem ruh halimizdeki değişimler, anne-babaya karşı, çevreye karşı edindiğimiz hınç bu şekilde çıkıyordu dışarı.
ya da sadece özendiğimiz için yapıyorduk.
devamını gör...
kitap alıntıları
mutsuzluğun bir hastalık olduğunu öğrendiğimde 16 yaşındaydım mutsuzluk mutlu olmanın zıttı değil yaşarken ölmenin tıpkısıydı.
devamını gör...
hata üzerine hata yapmak
uslanmaz insan davranışı. böyle diyince sanki az insanın yaptığı bir şeymiş gibi görünse de, bunu yapmayan insan olmadığını sanmıyorum. bazen yapılan bir hata, diğer bir hatayı doğuruyor.
hatalarla varız. hatasız, yaşamı öğrenmek imkansız gibi bir şey. yine de bilinçli ve başkasına zarar verme amaçlı hatalardan kaçınmak da elimizde. gerisine yapacak pek bir şey olmamakla birlikte, hatasız insanlık temennimdir.
hatalarla varız. hatasız, yaşamı öğrenmek imkansız gibi bir şey. yine de bilinçli ve başkasına zarar verme amaçlı hatalardan kaçınmak da elimizde. gerisine yapacak pek bir şey olmamakla birlikte, hatasız insanlık temennimdir.
devamını gör...
diyanet'in 100 milyon liraya saray yaptırması
artık kibarca yazamayacağım sözlük gerçekten t*şş*k geçiyorlar itina ile. galiba tek kurtuluşumuz herkesin dinden çıkması ancak o zaman ses çıkarır bu millet. şimdiden başlamışlardır makarna soğan yiyerek breh breh breh diyanete yakışır böylesi demeye.
devamını gör...
kitap alıntıları
"belkide tek hastalığımız, birbirimizden yola çıkarak ürettiğimiz hikayeler yerine, dayanamayacağımız gerçeklerin peşine düşmektir.."
lowrence durrell
gerçeklerin peşine düşüren şüphe varsa, kandırılamamışsın demektir..
ne zaman ikna olmadığım bir konu olsa gerçekten beni kurcaladığıma pişman edecek kadar dayanamayacağım şeyler öğrenmişimdir, o yüzden meşgul olmak lazım, insanın kendisi için yorulduğu işlerinin daha çok olması lazımki, böyle şeylere vakit ve öncelik vermeye tenezzül bile etmesin..
lowrence durrell
gerçeklerin peşine düşüren şüphe varsa, kandırılamamışsın demektir..
ne zaman ikna olmadığım bir konu olsa gerçekten beni kurcaladığıma pişman edecek kadar dayanamayacağım şeyler öğrenmişimdir, o yüzden meşgul olmak lazım, insanın kendisi için yorulduğu işlerinin daha çok olması lazımki, böyle şeylere vakit ve öncelik vermeye tenezzül bile etmesin..
devamını gör...
çocukken kendinizi en havalı hissettiğiniz an
serdar ortaçlı kurşun kalemi aldığım zaman. çok havalıydım. kimsede yoktu...
devamını gör...
anksiyete
1)evrenseldir ve her insan yaşayabilir.
2)bireyin algı ve düşüncesini etkiler.
3)yarattığı iç sıkıntısının tanımlanması güçtür.
4)genellikle tehlike habercisi,tehdide karşı uyarıcı ve koruyucudur.
5)belirsizlikleri ve bilinmeyeni bulma çabasıdır.
6)bir tehlikeye karşı hissedilen huzursuzluk ve gerilimdir.
7)benliğin bilinçli yönüyle algılanan ve kavranan bir durumdur.
8)otonom sinir sisteminin belirsiz oran bir tehdide tepki olarak faaliyete geçmesiyle,bireyin kendisini endişeli ve gergin hissetmesidir.
2)bireyin algı ve düşüncesini etkiler.
3)yarattığı iç sıkıntısının tanımlanması güçtür.
4)genellikle tehlike habercisi,tehdide karşı uyarıcı ve koruyucudur.
5)belirsizlikleri ve bilinmeyeni bulma çabasıdır.
6)bir tehlikeye karşı hissedilen huzursuzluk ve gerilimdir.
7)benliğin bilinçli yönüyle algılanan ve kavranan bir durumdur.
8)otonom sinir sisteminin belirsiz oran bir tehdide tepki olarak faaliyete geçmesiyle,bireyin kendisini endişeli ve gergin hissetmesidir.
devamını gör...
geceye bir şarkı sözü bırak
"...inanmadın bana
gözlerimin içine baka baka
denedim defalarca
sana anlatmaya
susturdun beni de
küstürdün hayataa..."
gözlerimin içine baka baka
denedim defalarca
sana anlatmaya
susturdun beni de
küstürdün hayataa..."
devamını gör...
az bilinen muhteşem gruplar
(bkz: almõra)
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
her dizesi birbirinden mükemmel olan şiirlerin hastasıyım. bunun gibi;
sen tutar kendini incecik sevdirirdin
bir umuttun bir misillemeydin yalnızlığa
yalnız aşkı vardır aşkı olanın
ve kaybetmek daha güç bulamamaktan
sen yüzüne sürgün olduğum kadın
kardeşim olan gözlerini unutamadım
çocuğum olan alnını sevgilim olan ağzını
dostum olan ellerini unutamadım
sen tutar kendini incecik sevdirirdin
bir umuttun bir misillemeydin yalnızlığa
yalnız aşkı vardır aşkı olanın
ve kaybetmek daha güç bulamamaktan
sen yüzüne sürgün olduğum kadın
kardeşim olan gözlerini unutamadım
çocuğum olan alnını sevgilim olan ağzını
dostum olan ellerini unutamadım
devamını gör...
namaz kılan insan hak yemez kötülük etmez
yanlış bilgidir. namaz kılan insanın hak yememesi, kötülük yapmaması gerekir olarak düzeltilmelidir. namaz dinin emri olduğu kadar, yalan söylememek, dürüst olmak, adil olmak da dinin emridir. ama bizim müslümanlarımız dinin şekilsel boyutuyla ilgilendiği için, namaz kılarken, hacca giderken görüp, kul hakkı yerken rahatsız olmadığını görebilirsiniz.
devamını gör...
kaybedilen insanın ardından duyulan üzüntü
bir üzüntüden fazlasını yaşatabilir. sadece onu kaybetmenin değil, onunla birlikte vakit geçirme ihtimali olduğunuz günleri de kaybettiğiniz için içinizdeki yaranın gün geçtikçe kapanmakta zorlaşması olası.
devamını gör...
trabzonlu
sevgili köylü yazardan ironiler'in memleketi trabzon olunca kendisi de trabzonlu oluyor haliyle..
devamını gör...
evladını kuran kursuna göndermeyen insan
benimdir o insan. açsın türkçesini okusun benim gibi. anlamını bilmediği bir şeyi okumanın bir manası yok. '' oku'' şeklinde başlayan kutsal kitabı, bilmediği ve aşina olmadığı bir dilde okumanın bir değer katacağını düşünmüyorum. okumaktan kasıt, oku ve anla demek bana göre. anlamadıktan sonra 183837373 kere hatim etmenin ne anlamı var?
konu başlığıyla ilgili bir anımı anlatmak isterim. 8 ya da 9 yaşındayım. yaz tatilini büyükdede ve büyükbabaanne memleketinde geçirmeye gitmişimdir. köy falan değil, büyük şehirlerimizden birinin, büyük bir ilçesi burası. konu komşu çocukları her gün kur'an kursuna gidiyor. heveslendim, nineme söyledim. hemen camiye götürdü beni. cami hocasını da yakınen tanıyor. 2 veya 3 hafta gittim. bir akşam kapı çaldı. ninem kapıyı açtı. cami hocası bana göz dikmiş. oğluna alacakmış (!). oğlu da olsun 10 11 yaşında. sözleşcekmişiz, az buçuk büyüyünce evlenecekmişiz(!). ninem 1.40 boyuyla, 1.80+lik cami hocasının yakasından tutup, kapıdan nasıl kovaladı dün gibi hatırlıyorum.
bu gibi olaylara şahit olmamak, yaşamamak adına göndermeyeceğim. çok öğrenme sevdalısı olursa, anneannesinin de ömrü olursa ondan öğrenir deyip konuyu kapatıyorum.
konu başlığıyla ilgili bir anımı anlatmak isterim. 8 ya da 9 yaşındayım. yaz tatilini büyükdede ve büyükbabaanne memleketinde geçirmeye gitmişimdir. köy falan değil, büyük şehirlerimizden birinin, büyük bir ilçesi burası. konu komşu çocukları her gün kur'an kursuna gidiyor. heveslendim, nineme söyledim. hemen camiye götürdü beni. cami hocasını da yakınen tanıyor. 2 veya 3 hafta gittim. bir akşam kapı çaldı. ninem kapıyı açtı. cami hocası bana göz dikmiş. oğluna alacakmış (!). oğlu da olsun 10 11 yaşında. sözleşcekmişiz, az buçuk büyüyünce evlenecekmişiz(!). ninem 1.40 boyuyla, 1.80+lik cami hocasının yakasından tutup, kapıdan nasıl kovaladı dün gibi hatırlıyorum.
bu gibi olaylara şahit olmamak, yaşamamak adına göndermeyeceğim. çok öğrenme sevdalısı olursa, anneannesinin de ömrü olursa ondan öğrenir deyip konuyu kapatıyorum.
devamını gör...
ucuz ve pratik yemek tarifleri
meze şeklinde hazırlanabilen tüm yemekleri içerir.
(bkz: kırmızı pancar salatası)
diğer bir alternatif olarak tavuğu haşlayıp yoğurt, mayonez, göbek marul ve kırmızı pul biberle karıştırdığınızda müthiş bir salata ortaya çıkıyor.
(bkz: kırmızı pancar salatası)
diğer bir alternatif olarak tavuğu haşlayıp yoğurt, mayonez, göbek marul ve kırmızı pul biberle karıştırdığınızda müthiş bir salata ortaya çıkıyor.
devamını gör...
bir anda gelen yalnızlık hissiyatı
sevgi duvarı
sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
dustuğum yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
can yücelin bu satırlarını hatırlatan bir başlıktır
sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
dustuğum yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
can yücelin bu satırlarını hatırlatan bir başlıktır
devamını gör...
bugünkü hava durumu
devamını gör...
