#muratkayatutuklansın
kesinlikle katıldığım kampanya. cumhurbaşkanına "yav he he" diyen bir kişi hapse gönderiliyor ama tecavüz eden kişi delillere rağmen elini kolunu sallaya sallaya gezebiliyor.
devamını gör...
hare psikopati değerlendirme ölçeği
bir çok defa revize edilmiş, psikopatları belirlemede kullanılan bir kontrol listesidir. bu değerlendirmeyi ilk oluşturan psikiyatrist robert hare olduğundan, hare psikopati değerlendirme ölçeği ismi ile anılmaktadır.
aslında ilk ortaya çıkış hikayesi suçluları belirlemek üzere hazırlanmıştır.
20 maddelik bu liste, insanların kişilik özelliklerini ölçmektedir. bu testi ilk olarak cezaevindeki mahkumlar üzerinde denemiştir.
aslında bu cezaevindeki uygulamaları sayesinde suç ve suç eğilimleri arasında ilişkide kurmaya başlamıştır. misal psikopatlar, sosyopatların aksine, sonradan sosyopat olmamışlardır. doğdukları andan itibaren psikopattırlar. hare psikopatlığın, beyinsel ya da beyin işlevindeki kalıtsal bir eksiklikten oluştuğuna inanıyordu. halen bir iddia olup, tartışmaları sürmektedir.
her katil psikopat değildir. denek, listede belirlenmiş özellikler için bir puan alır. testi belli bir puanın üzerinde çıkarsa psikopatik eğilimler gösterebilir anlamına gelmektedir bu.
bu özelliklerden başlıcaları; pişmanlık eksikliği, empati eksikliği, konuşkanlık,, ben merkezcilik, eylemlerin sorumluluğunu kabul etmeme, yalanın patolajikleşmesi vss..
1970 yılında oluşturulan hare psikolojik değerlendirme testi, 1995 yılında revize edilerek psikopati kontrol listesi pcl-r adını almıştır.
hare psikopati kontrol listesi özellikle hapishaneler veya yüksek güvenlikli psikiyatri birimleri gibi adli ortamlarda standart bir prosedür olarak kullanılmaktadır.
aslında ilk ortaya çıkış hikayesi suçluları belirlemek üzere hazırlanmıştır.
20 maddelik bu liste, insanların kişilik özelliklerini ölçmektedir. bu testi ilk olarak cezaevindeki mahkumlar üzerinde denemiştir.
aslında bu cezaevindeki uygulamaları sayesinde suç ve suç eğilimleri arasında ilişkide kurmaya başlamıştır. misal psikopatlar, sosyopatların aksine, sonradan sosyopat olmamışlardır. doğdukları andan itibaren psikopattırlar. hare psikopatlığın, beyinsel ya da beyin işlevindeki kalıtsal bir eksiklikten oluştuğuna inanıyordu. halen bir iddia olup, tartışmaları sürmektedir.
her katil psikopat değildir. denek, listede belirlenmiş özellikler için bir puan alır. testi belli bir puanın üzerinde çıkarsa psikopatik eğilimler gösterebilir anlamına gelmektedir bu.
bu özelliklerden başlıcaları; pişmanlık eksikliği, empati eksikliği, konuşkanlık,, ben merkezcilik, eylemlerin sorumluluğunu kabul etmeme, yalanın patolajikleşmesi vss..
1970 yılında oluşturulan hare psikolojik değerlendirme testi, 1995 yılında revize edilerek psikopati kontrol listesi pcl-r adını almıştır.
hare psikopati kontrol listesi özellikle hapishaneler veya yüksek güvenlikli psikiyatri birimleri gibi adli ortamlarda standart bir prosedür olarak kullanılmaktadır.
devamını gör...
nilgün marmara
uçurumlar var, var uçurumlar diyorum ben, insanla insan arasında, kendiyle kendi arasında, kendiyle başkası arasında.
nilgün marmara'nın intiharından sonra eşi; ‘şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı’ demiş. işte bu kadar basit her şey, anlaşılamamak birbirine en yakın iki insan arasındaki derin bir uçurum..."
nilgün marmara'nın intiharından sonra eşi; ‘şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenarda pıtır pıtır bir şeyler yazardı’ demiş. işte bu kadar basit her şey, anlaşılamamak birbirine en yakın iki insan arasındaki derin bir uçurum..."
devamını gör...
kafir bile olsa hiç kimsenin kalbini kırma
dindar bile olsa kimsenin kalbini kırma yazık şeklinde entegre edilebilen söz.*
devamını gör...
ilk maaşla alınan şeyler
euro almıştım, gerçekten hayatımda yaptığım en iyi şeymiş.
devamını gör...
cumhurbaşkanlığı 2021'de iki yeni saray planlaması
adamın eski konuşmalarından açıkca şeriatcı olduğu anlaşılıyor. şeriat getirmeye gücünün yetmediğini anladı, içinde ukte kaldı. tercihini dünyevi zevklerden yana kullandı. ayrıca cumhuriyet rejimine olan kinini de hesaba katınca zaten kaybedecek bir şeyim yok mantığıyla hareket ediyor muhtemelen.
osmanlı döneminde de böyle olmuştu. ülkenin en kötü olduğu dönemlerde saraylar yapmışlardı. sonunu gördük.
yaşa padişahım çok yaşa!*
osmanlı döneminde de böyle olmuştu. ülkenin en kötü olduğu dönemlerde saraylar yapmışlardı. sonunu gördük.
yaşa padişahım çok yaşa!*
devamını gör...
facebook'un facebook olduğu zamanlar
cafe world, cityville, criminal case, farmville, frontierville, mafia wars, the sims social, treasure isle gibi birbirinden iyi oyunlar ile oyun arkadaşı kavramını sosyal medya kimliğiyle harmanlamış bir site. şimdi ise hesabını kapatmayı bile bilmeyen aptal insanlar yüzünden mezarlığa dönmüş durumdadır.
devamını gör...
monoton
"durağan" anlamına da gelir.
devamını gör...
aspidistra
gordon para yasasına isyan etmiş bir adam. ailesi sınıf atlamak için gerekli parayı kazanabilecek tek varis olarak onu gördüğünden tüm eğitimi için ellerinden geleni yaparken bir yandan da onu bu durum için işleyerek yetiştirmiştir.
gordan ise iyi bir işte çalışıp paranın kölesi olmaktansa sefil işlerde az para ile çalışarak ruhunu özgürleştireceğine inanır.
ancak her şeyin yolu da paradır. sadakat bile para ile satın alınır. iyi bir iş hapishanesine razı olmadığından kadınlarla olan bütün ilişkilerine süreksizlik ve aldatma egemendir. paradan feragat etmek, kadından da feragat etmeyi getirir ona göre. ya para tanrısına hizmet edecek ya da kadınsız kalacaktır.
ona aşık olan rosemary'in sevgisini isterken de bir yandan onu kendinden uzaklaştırmak ister. çünkü ne kadar iyi bir insan olsa da rosemary'nin de bir gün onu yoksulluğundan dolayı aşağılayacağına inanır. bu yüzden katı, kıskanç bir bağımsızlıkla özsaygısını korumak için elinden geleni yapar.
kitabın adı da* sınıf atlama özentisindeki dar gelirlilerin bir statü göstergesi olan çiçeksiz bir zambak türünden gelir.
"insanoğlunun ve meleklerin diliyle konuşsam da, param olmadığından, ses üfleyen bir trompet ya da çınlayan bir çembalo konumundayım. geleceği görme, bütün gizemleri ve bütün bilgileri anlama yetim olsa da, dağları yerinden oynatacağıma inansam da param yoksa, bir hiçim. bütün varlığımı yoksulları doyurmaya adasam da, yakılmak üzere bedenimi sunsam da, param yoksa, bunların bana hiçbir yararı yok. para çok acı çeker, naziktir; para kıskanmaz; para kendini övmez, şişinmez, uygunsuz davranmaz, kendini düşünmez, kolay aldanma, kötü şey düşünmez; eşitsizlikten hoşlanmaz ama hakikatle coşar; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi umar, her şeye dayanır... ve şimdi, inanç, umut ve para hüküm sürmekte; bu üçü egemen ama içlerinde en yücesi, para."
gordan ise iyi bir işte çalışıp paranın kölesi olmaktansa sefil işlerde az para ile çalışarak ruhunu özgürleştireceğine inanır.
ancak her şeyin yolu da paradır. sadakat bile para ile satın alınır. iyi bir iş hapishanesine razı olmadığından kadınlarla olan bütün ilişkilerine süreksizlik ve aldatma egemendir. paradan feragat etmek, kadından da feragat etmeyi getirir ona göre. ya para tanrısına hizmet edecek ya da kadınsız kalacaktır.
ona aşık olan rosemary'in sevgisini isterken de bir yandan onu kendinden uzaklaştırmak ister. çünkü ne kadar iyi bir insan olsa da rosemary'nin de bir gün onu yoksulluğundan dolayı aşağılayacağına inanır. bu yüzden katı, kıskanç bir bağımsızlıkla özsaygısını korumak için elinden geleni yapar.
kitabın adı da* sınıf atlama özentisindeki dar gelirlilerin bir statü göstergesi olan çiçeksiz bir zambak türünden gelir.
"insanoğlunun ve meleklerin diliyle konuşsam da, param olmadığından, ses üfleyen bir trompet ya da çınlayan bir çembalo konumundayım. geleceği görme, bütün gizemleri ve bütün bilgileri anlama yetim olsa da, dağları yerinden oynatacağıma inansam da param yoksa, bir hiçim. bütün varlığımı yoksulları doyurmaya adasam da, yakılmak üzere bedenimi sunsam da, param yoksa, bunların bana hiçbir yararı yok. para çok acı çeker, naziktir; para kıskanmaz; para kendini övmez, şişinmez, uygunsuz davranmaz, kendini düşünmez, kolay aldanma, kötü şey düşünmez; eşitsizlikten hoşlanmaz ama hakikatle coşar; her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi umar, her şeye dayanır... ve şimdi, inanç, umut ve para hüküm sürmekte; bu üçü egemen ama içlerinde en yücesi, para."
devamını gör...
ulu'dan başlık çalıp normal sözlük'te açmak
bunu yapanları özgün olmaya davet ediyorum.zira burada yazabilen her insanı akıl ve mantığını kullanabilen insanlar bütünü olarak düşünmekteyim .
devamını gör...
meute
11 kişilik alman tekno bando grubudur.
devamını gör...
yazarların whatsapp durumları
"şimdi sokaklar buseler ordusunda."
devamını gör...
sürekli kahve fotoğrafı paylaşan tip
normal sözlükte yazardır.
devamını gör...
sözlüğün en sevilen yazarı
ay beni sevenler varmış. cidden mutlu oldum.... duygusal bi honki ponkiyim şu an... ben hepinizi seviyorum ki.
devamını gör...
türkiye'de unutulamayan olaylar
fuat ergine boys anılar grubunun canlı yayında saldırması
devamını gör...
mürekkep yalamak
mürekkep, bezir isinden hazırlandığı için suda çözülmektedir. bu yüzden el yazması eserler asla suyla temas ettirilmez. ancak mürekkebin bu özelliği kitap yazılırken oldukça işe yararmış. hattatlar hem divit ucunda kalan mürekkebi temizlemek, lekeleri gidermek için hem de sayfaya küçük imla işaretleri koymak için diviti tekrar mürekkebe bandırarak israf etmek yerine ucunu dillerine değdirir ve oradaki mürekkebin çözülüp kullanılmasını sağlarlarmış. bu durumda da dilleri mürekkep olurmuş. sonuçta eskiler de bir insanın yalamış olduğu mürekkep kadar ilme sahip olduğunu varsayarak bunu bir saygı alameti olarak kabul etmişlerdir. ondandır okumuş, bilgi sahibi kişiler için "mürekkep yalamış" ifadesi kullanılır.
devamını gör...
ziyaretçiler
bir nesli mahvetmiş bilim kurgu dizisi. daha doğrusu yemek kurgu dizisi. birader eyvallah hadi fareleri löp löp indiriyorsunuz mideye de, tarantula yemek nedir allah aşkına? bakın sırf bu dizi yüzünden bizler uzaylılara bildiğiniz düşman olduk. nefret suçu işledi adamlar bir yerde. bizi fena gaza getirdiler ve bunun etkisinden kurtulmak da bir hayli zamanımızı aldı. allah'tan o aralar trt, et'yi de yayınlıyordu da durumu dengeliyorduk. biraz yumuşayıp kendimize geliyorduk.
bu dizi tam olarak travmalar silsilesidir; misal bu uzaylılarda enteresan bir sofra adabı vardı, öyle sofralar kurarlardı ki, görünce vay anasını derdiniz. şaraplar, mumlar her şey yerli yerinde. ama gel gör ki, ana yemek servisi fena. fanus içindeki fareleri, tarantulaları maşayla alır, öyle yerlerdi. birde sırayla yemeye özen gösterdiklerini hatırlıyorum. önce biri yer, diğeri onu izler, sonra öbürü yemeye başlardı. hem yiyip hem izlemekten zevk alıyorlardı demek ki. bak yahu yine tüylerim diken diken oldu.
birde insan görünümlü kostümlerini çıkınca yeşil dev kertenkelelere dönüşüyorlardı. sürüngenimsi canlılardı. bu nedenle kertenkelelerden bile şüphelenir olmuştuk çocuk aklımızla. ya dünyayı işgal ediyorlarsa, bizim ruhumuz duymuyorsa. yani çok büyük dertler edindik çocukken biz. zaten el kadar bebeyiz, bize yapılır mı bu yahu? ha şimdi diyeceksiniz ananız babanız bu dizileri size niye izletti. aslında izletmediler. televizyon izlerken uyuyakalma masalı ile battaniye altından sahne sahne beynimize çekim yapıp, kendimizi yaktık. sonra da ortalıkta deli dana gibi, fare örümcek höpürdetecek kertenkele aradık. bu arama tarama çalışmalarının adı da keşif oluyordu. keşif ekibi olarak, tepelik alanlara çıkıp orada gözlem yaparak, dünyayı kurtarmaya çalışıyorduk zira bu önemli mevzu kimsenin umurunda dahi değildi.
ama bu dizideki en büyük travma hastane travmasıdır. onun da altını çizmem lazım. zira bu namussuzlar öyle güzel hastaneler yapıp, hastanelerin reklamını da on numara beş yıldız yapıyordu ki, millet akın akın hastanelere koşuyordu. gözün mü görmüyor? kolun mu koptu? dermanı biziz minvalinde reklamlardı bunlar. tabi sonra o hastanelere hasta olarak girenler yemek oluyorlardı da ruhları bile duymuyordu. direniş olmasaydı o aydınlanmayı yaşayamazdık. ve direnişe cidden sempati besliyorduk. keşif ekibimizin adını da direniş koymuştuk ve aramızda karar almıştık, asla ve kata hastaneye gidilmeyecek! çünkü o hastanelerden bazıları, fare yiyen sürüngenlerin hastanelerinden birisi olabilirdi ve biz canımızı pazarda bulmamıştık. işte bu kesin tavrımız arkadaşlarımızdan birinin babasından şamarı yemesine neden oldu. çocuğun dişi fena ağrımış, babası da hastaneye götürmek istemiş, bizimki direnip, sonrasında da kaçınca bir temiz dayak yemişti. baba uzaylıların işbirlikçisi miydi? yoksa normal babalık refleksleri mi göstermişti orası muamma. o olayı hiç aydınlatamadık. *
bu dizi tam olarak travmalar silsilesidir; misal bu uzaylılarda enteresan bir sofra adabı vardı, öyle sofralar kurarlardı ki, görünce vay anasını derdiniz. şaraplar, mumlar her şey yerli yerinde. ama gel gör ki, ana yemek servisi fena. fanus içindeki fareleri, tarantulaları maşayla alır, öyle yerlerdi. birde sırayla yemeye özen gösterdiklerini hatırlıyorum. önce biri yer, diğeri onu izler, sonra öbürü yemeye başlardı. hem yiyip hem izlemekten zevk alıyorlardı demek ki. bak yahu yine tüylerim diken diken oldu.
birde insan görünümlü kostümlerini çıkınca yeşil dev kertenkelelere dönüşüyorlardı. sürüngenimsi canlılardı. bu nedenle kertenkelelerden bile şüphelenir olmuştuk çocuk aklımızla. ya dünyayı işgal ediyorlarsa, bizim ruhumuz duymuyorsa. yani çok büyük dertler edindik çocukken biz. zaten el kadar bebeyiz, bize yapılır mı bu yahu? ha şimdi diyeceksiniz ananız babanız bu dizileri size niye izletti. aslında izletmediler. televizyon izlerken uyuyakalma masalı ile battaniye altından sahne sahne beynimize çekim yapıp, kendimizi yaktık. sonra da ortalıkta deli dana gibi, fare örümcek höpürdetecek kertenkele aradık. bu arama tarama çalışmalarının adı da keşif oluyordu. keşif ekibi olarak, tepelik alanlara çıkıp orada gözlem yaparak, dünyayı kurtarmaya çalışıyorduk zira bu önemli mevzu kimsenin umurunda dahi değildi.
ama bu dizideki en büyük travma hastane travmasıdır. onun da altını çizmem lazım. zira bu namussuzlar öyle güzel hastaneler yapıp, hastanelerin reklamını da on numara beş yıldız yapıyordu ki, millet akın akın hastanelere koşuyordu. gözün mü görmüyor? kolun mu koptu? dermanı biziz minvalinde reklamlardı bunlar. tabi sonra o hastanelere hasta olarak girenler yemek oluyorlardı da ruhları bile duymuyordu. direniş olmasaydı o aydınlanmayı yaşayamazdık. ve direnişe cidden sempati besliyorduk. keşif ekibimizin adını da direniş koymuştuk ve aramızda karar almıştık, asla ve kata hastaneye gidilmeyecek! çünkü o hastanelerden bazıları, fare yiyen sürüngenlerin hastanelerinden birisi olabilirdi ve biz canımızı pazarda bulmamıştık. işte bu kesin tavrımız arkadaşlarımızdan birinin babasından şamarı yemesine neden oldu. çocuğun dişi fena ağrımış, babası da hastaneye götürmek istemiş, bizimki direnip, sonrasında da kaçınca bir temiz dayak yemişti. baba uzaylıların işbirlikçisi miydi? yoksa normal babalık refleksleri mi göstermişti orası muamma. o olayı hiç aydınlatamadık. *
devamını gör...
sevişilen sözlük yazarının evinde girilen ilk entry
en büyük cehalet.. kadın üstünden yapılan genellemelerdir..
bazen ziyadesiyle aşılıyor..
bir de kadın tarafından yazmak varda.. terbiyem müsaade etmiyor bu akşam..
bazen ziyadesiyle aşılıyor..
bir de kadın tarafından yazmak varda.. terbiyem müsaade etmiyor bu akşam..
devamını gör...
normal sözlük’ün ilk 2000 site içerisine girmesi
kafa sözlüğün türkiye'de alexada ilk 2000 site içerisine girmesi durumudur. kısa sürede korkunç bir büyümedir. bu sırayla türkiye'de sözlükler arasında 3. sıraya yerleşmiştir.
ilk 5 ise şöyle
ekşi sözlük alexada 17. sırada www.alexa.com/siteinfo/eksi...
uludağ sözlük alexada 426. sırada www.alexa.com/siteinfo/ulud...
kafa sözlük alexada 1,977. sırada www.alexa.com/siteinfo/kafa...
ınstela 3,166. sırada www.alexa.com/siteinfo/inst...
dünya sözlük 3,232. sırada www.alexa.com/siteinfo/duny...
şimdi şu yukarıdaki sözlüklerin hepsi 10 yaşından büyük kafa sözlük ise 2 aylık nerden bakarsanız bakın çok büyük başarı.
ilk 5 ise şöyle
ekşi sözlük alexada 17. sırada www.alexa.com/siteinfo/eksi...
uludağ sözlük alexada 426. sırada www.alexa.com/siteinfo/ulud...
kafa sözlük alexada 1,977. sırada www.alexa.com/siteinfo/kafa...
ınstela 3,166. sırada www.alexa.com/siteinfo/inst...
dünya sözlük 3,232. sırada www.alexa.com/siteinfo/duny...
şimdi şu yukarıdaki sözlüklerin hepsi 10 yaşından büyük kafa sözlük ise 2 aylık nerden bakarsanız bakın çok büyük başarı.
devamını gör...
