sabah kalktığımda casper'ın yaşıyor olduğunu görmek.

gece boyu hiç bitmeyen bir kabus içindeydim. casper kanlar içinde yerde sürünüyordu. veterinere götürmek istiyor ama götüremiyordum. her yeni görmemde belden aşağısı yavaş yavaş eriyordu. dehşetti. tüm gece ağladım. uyandım uykuya daldım yine aynı şekilde devam ettim. sabah ağlayarak uyandım. hemen koşup sarıldım ona. o an bir mutluluk yaşadım ama çok kısaydı. tüm günüm değişik bir ruh sıkılmasıyla geçti.

sonra bir minnağın melek olduğunu öğrendim. türkan rüyada bu kadar zorken ben bu kadar alt üst olmuşken sevgili domestic hıyar ı düşünemiyorum şuan. diyecek hiçbir şey yok. ne söylesek az çünkü. bildiğim bir duygu. onlarla tekrardan buluşacağız dostum. kalbini ferah tutmaya çalış olur mu? şimdi yaşa acını güzel yürekli adam.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
zdzisław beksiński
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
alfred kubin

zdzisław beksiński ile alfred kubin' in tüm eserleri aslında. ikisi de distopik, tedirgin edici bir dünyada ki tuhaf imgeleri farklı şekillerde ve tekniklerde aktarıyorlar. bu imgeler bir yandan çok rahatsız edici bir yandan çok cezbedici.
devamını gör...

güçlü ses güçsüz irade
devamını gör...

şirinler buna şaşırdımı, elbette hayır.

gargamel şirinleri ezelden beri sevmez.

şirinler şarkı söyleyince tüyleri diken diken olur.

anlaşılan yine iş azmana düştü.

atıl azman! yok o atıl kurttu sanırım... neyse zaten gargamel hep fabrika ayarlarımı bozar. o zaman şarkıya devam,

laay laay la lay lay laay, lay lay lay lay laaay, laay laay la lay lay laay, lay lay lay lay laa...
devamını gör...

ben yine aynı başlıkları açardım.
devamını gör...

nasıl ya, bu hala tek parça mı? bakışı nerde görsem tanırım.*

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bütün dinginliğimle gizliden gizliye katılıp kulak misafiri olacak, bir yandan taze sıkılmış portakal suyumu yudumlarken bir yandan da "eheh bunun sesi de ne komikmiş be" nidalarıyla eğleneceğim. şimdi siz düşünün.*

şaka maka kafa sözlük ilk dj'lerine kavuşuyor. vay be! elimizde büyüdü namussuz.*
devamını gör...


kadınların kendilerini koruma içgüdülerini nasıl kaybettiklerini görmemizi sağlayan önemli bir çalışma vardır. 1960'ların başlarında bilim adamları, insanlardaki "kaçma içgüdüsü" ile ilgili bilgi edinmek için hayvan deneyleri yürütüyorlardı. bir deneyde büyük bir kafesin tabanının yarısına elektrik kabloları döşediler, böylece kafese konan bir köpek sağ tarafa her ayak basışında elektrik çarpmasına maruz kalıyordu. köpek kafesin sol tarafında durmayı çabucak öğrendi. sonra kafesin sol tarafına aynı amaçla elektrik verildi ve sağ taraf elektrikten arındırıldı. köpek kısa sürede duruma uyum sağladı ve kafesin sağ tarafında kalmayı öğrendi. ardından rastgele elektrik akımları vermek üzere kafesin bütün tabanı elektrik kablolarıyla döşendi, öyle ki, köpek nerede ayakta durursa ya da yatarsa yatsın mutlaka elektriğe maruz kalıyordu. köpek önce kafası karışmış gibi davranışlar gösterdi ve sonra panikledi. sonunda "vazgeçti" ve uzanıp yattı, elektrik akımlarını kabullendi ve artık onlardan kaçmaya ya da onları yenmeye çalışmadı. ama deney bitmemişti. sonra kafesin kapısı açıldı. bilim adamları köpeğin koşarak dışarı çıkacağını umdular ama o kaçmadı. dilediği zaman kafesi boşaltabilecek olsa da, orada öylece yatıp gelişigüzel bir şekilde elektrik akımlarına maruz kalmaya devam etti. bilim adamları bundan yola çıkarak bir hayvan şiddete maruz kaldığında, bu rahatsızlığa uyum gösterme eğilimi sergileyeceği, şiddet kesildiği yada bu hayvana özgürlüğü verildiği zaman bile, sağlıklı kaçma içgüdüsü büyük ölçüde azaldığı için, yerinden kıpırdamayacağı sonucunu çıkardılar. (1970'lerde hırpalanan kadınlar üzerine çığır açan kitabında lenore e. walker bu ilkeyi kadınların kendilerine açıkça kötü davranan eşlerin yanında kalmalarıyla ilgili gizemli duruma uyguladı.)
devamını gör...

"sosyal devlet" anlamında kullanılır.
eğitim, sağlık, sosyal yardımlaşma vb. konularda halkın temel ihtiyaçlarını gidermeye çalışan devlet anlayışına verilen isimdir. bununla birlikte sosyal devlet anlayışında, "devlet, halk için vardır anlayışı hâkimdir." sosyal devlet anlayışı ise ilk olarak 1961 anayasasında yer almıştır.
devamını gör...

bugün doğum günüsü olan evet günüsü, gartic oyununun prensesiiii.
ilk ben kutlayacağım demiştim ama unutmuş bulundum sayın seyirciler ve çok utanıyorum.
neyse ki hiçbir şey için geç değil:
yeni yaşının ona mutluluk, heyecan, canı ne istiyorsa onu getirmesini umuyorum.
elim boş da gelmedim pastamı da aldım say, yasakmış pasta paylaşmak.
üfle gitsin morcuğum, canımcığım.
devamını gör...

bu tarz sorularda hemen aklıma reşat nuri gültekin'in "en uzun, en çaresiz geceni düşün. sabah olmadı mı?" sözü geliyor. her acı geçer vesselam.
devamını gör...

cahilliğin zirvesi olan görüntülerdir. osmanlı torunu olduğunu iddia eden şahsın ego tatminidir.
devamını gör...

theseus'nun gemisi paradoksuna ilk kez antik yunan filozofu plutarkhos'un yazılarında rastlanır. plutarkhos, theseus'un uzun bir deniz yolculuğundan dönüşünü anlatır. yolculuk boyunca, geminin yapılmış olduğu ahşap tahtaların eskiyenleri, çürüyenleri denize atılıp yeni, sağlam tahtalarla değiştirilmiş.
en sonunda yolculuktan geri döndükleri zaman, geminin yapılmış olduğu ahşap tahtaların tamamı yenilenmiş durumdaymış. dolayısıyla, şöyle bir soru akıllara takılır; farklı ahşap kısımları tamamen yenilenmiş olsa bile, gemi aynı gemi midir?
edit:
uzun olmasın diye yazmamıştım ama içimde kalmasın bunu da yazayım; paradoksta sorulan soru aslında şu, "karakterimiz devamlı değişse bile, aynı insan mıyız?" biliyoruz ki, vücudumuz, kemiklerimiz, kanımız hep yenilenir. buna kişiliği de dahil etsek... demek ki, beş yıl önce olduğumuz insandan eser yok şuan.
devamını gör...

kapıyı anahtarla açarsın, çalarsan açacak kimse yoktur.
devamını gör...

delirdiysem de farkında olmadığım durumdur.
evde kapalı kaldığım bu çok sayıdaki günü hoşlandığım şeyleri daha çok yapabildiğim bir zaman dilimi olarak gördüğüm için benimkiler keyifli geçiyor. uzunca bir tatile çıkmışım da bunu evde geçiriyormuşum gibi düşünüyorum. daha çok spor, okuma, dinleme, izleme...
devamını gör...

haklısınız... zorla sevdiremeyiz ki... ii gclr.
devamını gör...

sinemada izlediğimiz halde, televizyonda her yayınlandığında ne zaman rastlasak bıkmadan ailemle oturup seyreder ve güleriz.replikleri tekrarlayacak hale gelmişizdir,yine de her sahne sürpriz gibidir.

gülse birsel’in hayranlık uyandıran gözlem gücü,kurgunun daha önceden gördüğüm herhangi bir filme benzememesi ve karakterlerin inandırıcılığı onu tekrar tekrar izlenebilir ve gülünebilir yapıyor kahkahayla.

demet evgar, #1083069 hayattan çok çekmiş bir şarkıcı olarak karşımızda :yine o koca gözler,mimikler…sesiyle de kulaklara hitap ediyor.
engin günaydın hiç kuramadığı bir ailenin babası olarak buluyor kendini,fikret rolüyle hem ona acıyor, hem de sempati duyuyorsunuz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
aldığı depresyon ilaçlarıyla sürekli etrafa gülücükler dağıtan gülümser yan karakter olduğu halde yeri doldurulamaz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

aslında her bir oyuncu o kadar başarılı ki, okuyucu için vakit alıcı olmasın diye burada bırakayım.
hiç izlemediyseniz şans verin,içinizde sıcacık bir duygu seli bırakması garantilidir.
hatta tekrar tekrar izleyin.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

filmin konusu

solmaz bir gece klübünde şarkıcıdır, yine orada şarkıcı olan behiye ve güzellik merkezinde çalışan leyla ile aynı evi paylaşmaktadır.
zeynep, hayırsız çalgıcı babası necdet tarafından terkedilmiş,ailenin tüm sorumluluğunu da solmaz üstlenmiştir.
adanalı zengin ailenin oğlu emirhan ile aşk yaşar zeynep, konu evlenmeye geldiğinde,sıradan bir ailesi olmadığından hep kaçmak zorunda kalır.
mutsuz evlilikleri noktalanmak üzere olan fikret, mihriban tarafından evden kovulmuştur.
olayların seyri tesadüfler ve yanlış
anlaşılmalarla yön değiştirir.

aile arasında diye başlar her şey: küçük bir düğün, şöyle fazla şatafatlı olmayanından.

oyuncu kadrosu:
solmaz: demet evgar
fikret: engin günaydın
zeynep: su kutlu
behiye: ayta sözeri
emirhan: fatih artman
mükerrem:devrim yakut
haşmet:erdal özyağcılar
gülümser:devin özgür çınar
neco: şevket çoruh
kahraman:deniz hamzaoğlu
mihriban:gülse birsel
leyla:derya karadaş

yönetmen: ozan açıktan
2017
devamını gör...

peki kek aşkımdan bahsetme vakti gelmiş. okulda her sabah istisnasız yediğim kek gibi kek idi kendisi. şu anda satılandan bahsetmiyorum ama. kakaolu, muzlu, çilekli, karamelli çeşitleri vardı.
artık üretilmiyor zaten, değeri bilinmedi. unutmayalım, unutturmayalım.
devamını gör...

(bkz: anksiyete)

özellikle sabahları gelen histir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim