güne bir şiir bırak
sen olman
batan tırnağımın kenarında
iyileşen etimi sevmek gibi seni sevmek
dedi anne evladına
her gün benden ayrılıp sen olman
sen olurken ben kalan yanlarının farkına varmam.
elma kokan salon.
batan tırnağımın kenarında
iyileşen etimi sevmek gibi seni sevmek
dedi anne evladına
her gün benden ayrılıp sen olman
sen olurken ben kalan yanlarının farkına varmam.
elma kokan salon.
devamını gör...
kürşat ayvatoğlu'nun arabada kokain içmesi
işte bunlar hep (bkz: kimyasal islamcı).
devamını gör...
aşka karşılık gelen bir kelime yaz
isim verip övmek istemiyorum.
devamını gör...
tehlikeli oyunlar
oğuz atay'ın harika bir eseridir.
” –fakat, allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor.fakat benim de sevmeye hakkım yok mu albayım?
–yok.
–peki albayım. ben de susarım o zaman. gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? sorarım size: “nasıl?” , kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan, bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. küçük oyunlar istemiyorum albayım.
kelimeler… kelimeler albayım, bazı anlamlara gelmiyor.”
oğuz atay, tehlikeli oyunlar.
” –fakat, allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor.fakat benim de sevmeye hakkım yok mu albayım?
–yok.
–peki albayım. ben de susarım o zaman. gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? sorarım size: “nasıl?” , kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan, bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. küçük oyunlar istemiyorum albayım.
kelimeler… kelimeler albayım, bazı anlamlara gelmiyor.”
oğuz atay, tehlikeli oyunlar.
devamını gör...
tarihi şahsiyetler yazar olsa açacağı başlıklar
usame-bin-ladin
başlık: ikiz kulelerin o kadarda güçlü olmaması.
başlık: ikiz kulelerin o kadarda güçlü olmaması.
devamını gör...
imhotep
tarihin -ismi bilinen- ilk mimarı, mühendisi ve tıp doktoru. aynı zamanda astronom,devlet adamı, din adamı, yazar, sanatçı..
firavun djoser'in (zoser) veziri, bilinen ilk piramit olan djoser piramidi'nin (basamaklı piramid) (sevgili meja üstteki giriye fotoğrafını eklemiş) mimarı.
1900'lerin başında imhotep hakkında çok az şey bilindiği için efsanevi bir kişilik olduğu düşünülürken hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince kendisinin modern tıbbi yöntemleri kullanan ilk hekim olduğu anlaşılmıştır.
tarihin ilk yazılı tıbbi kaynağı -aşağıdaki papirüs- yine imhotep'e aittir. (m.ö. 2500-3000)
papirüs sayfalarının fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz
amerikalı mısırbilimci edwin smith el yazmasını luxor'da mustafa aga adında bir takasçıdan almış, daha sonra metnin önemini fark edip çeviri üzerinde çalışmıştır. ancak ölene kadar (1906) yayınlamamış, daha sonra papirüs kızı tarafından new-york tarih topluluğuna bağışlanmıştır. 1930 yılında çevirisi tamamlanmıştır.
meme kanseri ile ilgili ilk kayıtlar yine imhotep'in yazılarında ortaya çıkmıştır. kanamayı durdurmak için koterizasyon (kızdırılmış demir aletleri ile dağlama) ve damarları bağlama tekniğini geliştirmiştir. ampiyemi (plevral boşluğun mikrobiyal enf.) ilk tanımlayan hekimdir. omurga ve omurilik yaralanmalarında girişimi asla önermeyip immobillizasyon ve sabitlemeyi önermiştir. 90'dan fazla anatomik terim ve 48 yara tedavisi keşfetmiştir.
ilk hekim andı yine imhotep'e aittir. andın ingilizce tam metni aşağıdaki görseldedir.

andın içinde geçen birkaç şey:
''...tıbbi uygulamam sırasında onur ve dürüstlük ilkelerine bağlı kalacağım. yoksullara karşılıksız bakacağım ve hiçbir zaman verdiğim üstünde bir ödeme isteğinde bulunmayacağım. evlere alındığım zaman gözlerim orada olup bitenleri görmeyecektir; bana aktarılan sırları saklayacağım gibi törelere zarar verecek ya da suça yardımcı olacak bir biçimde de davranmayacağım. hocalarıma saygılı ve minnet borçlu olarak onların çocuklarına babalarından öğrendiğim bilgiyi aktaracağım. verdiğim sözleri yerine getirirsem insanlar benden saygılarını esirgemesinler...''
yunanlar da elbette imhotep'ten habersiz değillerdi, ona ''imouthes'' diyorlardı ve sağlık tanrısı asklepios ile bir tutuyorlardı.
yine üstteki giride sevgili meja'nın fotoğrafını eklemiş olduğu imhotep heykelciği, onun ne kadar büyük bir insan olduğunun kanıtıdır. zira antik mısır'da ancak tanrıların ve firavunların (onlar da tanrı soyundan kabul ediliyordu) heykelleri yapılabiliyordu. halihazırda bu husus imhotep'in gerçek bir kişi değil de efsanevi bir karakter (ya da tanrı/yarı tanrı) olduğu ihtimalini yıllarca beslemişse de, başta da belirttiğim gibi, imhotep'in hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince onun tarihin ilk hekimi olduğu kabul edilmiştir.
ölümünden sonra tanrılık atfedilmiştir (amenhotep ve imhotep tam tanrı mertebesine erişmiş tek ölümlü mısırlılardır). sağlık tanrısı olarak kendisine hem mısır'da hem de tanındığı diğer tüm topraklarda tapılmıştır. roma imparatorları claudius ve tiberius tarafından mısır'daki tapınakların duvarlarına imhotep'i öven yazılar yazdırılmıştır.
firavun djoser'in (zoser) veziri, bilinen ilk piramit olan djoser piramidi'nin (basamaklı piramid) (sevgili meja üstteki giriye fotoğrafını eklemiş) mimarı.
1900'lerin başında imhotep hakkında çok az şey bilindiği için efsanevi bir kişilik olduğu düşünülürken hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince kendisinin modern tıbbi yöntemleri kullanan ilk hekim olduğu anlaşılmıştır.
tarihin ilk yazılı tıbbi kaynağı -aşağıdaki papirüs- yine imhotep'e aittir. (m.ö. 2500-3000)
papirüs sayfalarının fotoğraflarına buradan ulaşabilirsiniz
amerikalı mısırbilimci edwin smith el yazmasını luxor'da mustafa aga adında bir takasçıdan almış, daha sonra metnin önemini fark edip çeviri üzerinde çalışmıştır. ancak ölene kadar (1906) yayınlamamış, daha sonra papirüs kızı tarafından new-york tarih topluluğuna bağışlanmıştır. 1930 yılında çevirisi tamamlanmıştır.
meme kanseri ile ilgili ilk kayıtlar yine imhotep'in yazılarında ortaya çıkmıştır. kanamayı durdurmak için koterizasyon (kızdırılmış demir aletleri ile dağlama) ve damarları bağlama tekniğini geliştirmiştir. ampiyemi (plevral boşluğun mikrobiyal enf.) ilk tanımlayan hekimdir. omurga ve omurilik yaralanmalarında girişimi asla önermeyip immobillizasyon ve sabitlemeyi önermiştir. 90'dan fazla anatomik terim ve 48 yara tedavisi keşfetmiştir.
ilk hekim andı yine imhotep'e aittir. andın ingilizce tam metni aşağıdaki görseldedir.

andın içinde geçen birkaç şey:
''...tıbbi uygulamam sırasında onur ve dürüstlük ilkelerine bağlı kalacağım. yoksullara karşılıksız bakacağım ve hiçbir zaman verdiğim üstünde bir ödeme isteğinde bulunmayacağım. evlere alındığım zaman gözlerim orada olup bitenleri görmeyecektir; bana aktarılan sırları saklayacağım gibi törelere zarar verecek ya da suça yardımcı olacak bir biçimde de davranmayacağım. hocalarıma saygılı ve minnet borçlu olarak onların çocuklarına babalarından öğrendiğim bilgiyi aktaracağım. verdiğim sözleri yerine getirirsem insanlar benden saygılarını esirgemesinler...''
yunanlar da elbette imhotep'ten habersiz değillerdi, ona ''imouthes'' diyorlardı ve sağlık tanrısı asklepios ile bir tutuyorlardı.
yine üstteki giride sevgili meja'nın fotoğrafını eklemiş olduğu imhotep heykelciği, onun ne kadar büyük bir insan olduğunun kanıtıdır. zira antik mısır'da ancak tanrıların ve firavunların (onlar da tanrı soyundan kabul ediliyordu) heykelleri yapılabiliyordu. halihazırda bu husus imhotep'in gerçek bir kişi değil de efsanevi bir karakter (ya da tanrı/yarı tanrı) olduğu ihtimalini yıllarca beslemişse de, başta da belirttiğim gibi, imhotep'in hastalarını tedavi ettiği oda keşfedilince onun tarihin ilk hekimi olduğu kabul edilmiştir.
ölümünden sonra tanrılık atfedilmiştir (amenhotep ve imhotep tam tanrı mertebesine erişmiş tek ölümlü mısırlılardır). sağlık tanrısı olarak kendisine hem mısır'da hem de tanındığı diğer tüm topraklarda tapılmıştır. roma imparatorları claudius ve tiberius tarafından mısır'daki tapınakların duvarlarına imhotep'i öven yazılar yazdırılmıştır.
devamını gör...
gece modu kullanan sözlük yazarları
(bkz: gece modu kullanan sözlük yazarları)
(bkz: kafa sözlük’ü gece modunda kullanmak)
aramaya inansak çok iyi işler başaracağız aslında..
edit: başlık taşınmış. haydaa. benim tanım yazdığım başlık "sözlükte karanlık mod kullanan yazar" şeklinde idi.
(bkz: kafa sözlük’ü gece modunda kullanmak)
aramaya inansak çok iyi işler başaracağız aslında..
edit: başlık taşınmış. haydaa. benim tanım yazdığım başlık "sözlükte karanlık mod kullanan yazar" şeklinde idi.
devamını gör...
benzin
venezuela'da ithal bir çikolata karşılığında bol bol alabileceğiniz sıvı yakıt.
14 eylül 2021 itibarı ile litresi 0.020 dolardır.
galonu ise 0.076 dolara tekamül etmekte.
14 eylül 2021 itibarı ile litresi 0.020 dolardır.
galonu ise 0.076 dolara tekamül etmekte.
devamını gör...
kürtajın yasaklanması gerekliliği
kürtaj bir hak olduğu için aslı olmayan gerekliliktir. kadınları kafasında dert edinmiş insanlar tabiki de onun doğurup doğuramayacağına da karışacak. kesinlikle insanların barbarca 15 çocuk yapıp imkansızlık sefillik içinde büyütmesi daha normaldir! tamamen kendi hayatını etkileyecek bir konuda bile kendinden çok bu meraklı güruhun aptalca söylemlerine maruz kalmaktadır. üreyip üremeyeceği de ataerkinin inisiyatifine kalmış demek ki.
devamını gör...
karaman
karaman hakkında bir şeyler yazılmasına bile şaşırıyorum. başka şehirden tanıştığım insanlar şehir olduğunu bile bilmiyor. hala konya-karaman mı diye soruyorlar.
ayrıca bir gün gelip görmek isteyen yazara tavsiyem , bir güne ihtiyacın yok yarım saat yeter burası için.
ayrıca bir gün gelip görmek isteyen yazara tavsiyem , bir güne ihtiyacın yok yarım saat yeter burası için.
devamını gör...
zorlukların gelişime etkisi
hayattaki, herhangi bir işteki zorlamanın miktarının gelişmeyi etkilediğini düşünüyorum. hiçbir zorlukla karşılaşmayan birey gelişme ihtiyacı duymuyor, aşırı zorlukla karşılaşan da gelişebilecek fırsatı yaratamıyor. belli dozda zorlama insana gelişme isteği ve şansı veriyor. örneğin çok yoksul bir ailede yaşayan çocuk temel ihtiyaçları bile karşılanmadığı, yeterli beslenmediği, ilave kurslara gidemediği için sınavlarda başarılı olamayabilir. çok zengin bir çocuk da hayatı üniversite sınav sonucuna bağlı olmadığı için kendisini çalışmak için motive edemeyebilir. bir memur çocuğu ise hem çalışabilecek uygun ortama, yeterli besine, huzurlu bir aile ortamına sahip olup, daha refah içinde yaşamak için hayaliyle derslerine çok çalışıp sınavda başarılı olabilir.
aynı kuralların farklı ölçeklere uyarlanabileceğini düşünüyorum. bana ilham veren tarihçi toynbee’nin uygarlığın gelişimiyle ilgili fikirleri. toplumlar da zorluklarla karşılaşıyorlar ve bunları çözmeye çalışırken gelişiyorlar. aşırı zorluklar veya aşırı kolaylıklar sağlayan çevrelerde ise daha kısıtlı bir gelişim oluyor. örneğin eskimolar zorlu koşullarda sadece hayatta kalmalarını sağlayabilen barınma ve beslenme yolları geliştirebilmişler ve diğer dünya toplumları gibi bir uygarlık kuramamışlar. amazon havzasındaki yerliler de etraflarındaki yiyecek kaynakları ve çok sınırda olmayan sıcaklıklar nedeniyle zorlu olmayan barınma ihtiyacı nedeniyle yaşam tarzlarını binlerce yıldır korumuşlar, gelişmeye ihtiyaç duymamışlar. nil nehri kenarında ise tarım yapabilmek için sel döngülerini takip ederek bilgi üretmiş ve uygarlık kurmuşlar. sosyal bilimci olmadığım için indirgemeci yaklaşmış olabilirim ama temel olarak bu fikir bana çok yakın ve çeşitli ölçeklerdeki sistemlere uygulanabilir geliyor.
aynı kuralların farklı ölçeklere uyarlanabileceğini düşünüyorum. bana ilham veren tarihçi toynbee’nin uygarlığın gelişimiyle ilgili fikirleri. toplumlar da zorluklarla karşılaşıyorlar ve bunları çözmeye çalışırken gelişiyorlar. aşırı zorluklar veya aşırı kolaylıklar sağlayan çevrelerde ise daha kısıtlı bir gelişim oluyor. örneğin eskimolar zorlu koşullarda sadece hayatta kalmalarını sağlayabilen barınma ve beslenme yolları geliştirebilmişler ve diğer dünya toplumları gibi bir uygarlık kuramamışlar. amazon havzasındaki yerliler de etraflarındaki yiyecek kaynakları ve çok sınırda olmayan sıcaklıklar nedeniyle zorlu olmayan barınma ihtiyacı nedeniyle yaşam tarzlarını binlerce yıldır korumuşlar, gelişmeye ihtiyaç duymamışlar. nil nehri kenarında ise tarım yapabilmek için sel döngülerini takip ederek bilgi üretmiş ve uygarlık kurmuşlar. sosyal bilimci olmadığım için indirgemeci yaklaşmış olabilirim ama temel olarak bu fikir bana çok yakın ve çeşitli ölçeklerdeki sistemlere uygulanabilir geliyor.
devamını gör...
konuşmadan anlaşabilmek
ilişkinin türü farketmeksizin sizin karşı tarafla olan diyaloğunuzun oturduğunu gösteren bir olgudur. anne ile, arkadaş ile, sevgili ile konuşmadan sadece bakışarak anlaşmak.. tadından yenmez..
devamını gör...
sinemada sevgiliyle izlenen ilk film
şifre merkür.maksat zaman geçirmekti film mühim değildi.
devamını gör...
marka takıntısı olan insan
bütünüyle sevdiğim tek marka diesel dir, pahalıdır ama hakeder, bir ruhu vardır, iddiasında haklıdır bence,
genelde ürünlerinde logo yok, olanlarıda ben tercih etmem zaten, ama her tasarımı çok orjinal, ürünlerinin malzemeleri dokuları çok kaliteli, ayakkabıları zaten taş gibi, özellikle botlarına hastayım.
genelde ürünlerinde logo yok, olanlarıda ben tercih etmem zaten, ama her tasarımı çok orjinal, ürünlerinin malzemeleri dokuları çok kaliteli, ayakkabıları zaten taş gibi, özellikle botlarına hastayım.
devamını gör...
kitap alıntıları
"insanı insan yapan, yüzüne güzellik katan ve onu sevdiren tek şey kalbinin temizliğidir. yoksa hepimiz aynıyız, etten ve kemikten oluşmuş bedenleriz."
(bkz: uğultulu tepeler (kitap))
(bkz: uğultulu tepeler (kitap))
devamını gör...
eve kahve makinesi almak
kahve içmeden duramayan insanlar için dışarıya para saçmayı önleyecek olan durumdur.
ben makineye nazaran french press'i tercih ederim ama.
ben makineye nazaran french press'i tercih ederim ama.
devamını gör...
kanser olduğunu öğrenmek
en sevdiğimi kanserden kaybetmeden önce ehemmiyetinin farkında değildim. şimdi birinin bu illete yakalandığını duyunca içim acıyor yüreğim sızlıyor. allah herkese her şeyden önce sağlık versin.
devamını gör...
selam vermeyen komşu
o komşu benim. komşularımla aramızdaki tanınmamışlığı seviyorum. bir kere her şeyden önce "insan kapı komşusunu bile tanımıyor şu devirde!" deme hakkımı saklıyorum. ayrıca gecenin bir yarısı son ses müzik dinleyen hangisi emin olamıyorum. gece küfrettiğim adama sabah selam vermiş olma ihtimalini kaldıramam.
devamını gör...
haz duyulan küçük sapıklıklar
soğuk duvar çıplak ayak dayamak. muhteşem bir his değil mi ama.
devamını gör...
gurabahane-i laklakan
osmanlı devleti döneminde bursa'da 19. yüzyılda kurulan başta leylekler olmak üzere göçmen kuşların iyileştirildiği "düşkün leylek bakımevi". şu anda da hayvan hastanesi olarak hizmet vermektedir.
devamını gör...