keşke tüm ülke böyle olsa da havadan karanfiller yağdırsak her yere.

türkiye'de 2020 yılında kadın cinayeti işlenmeyen 12 ilden tokat'ta türk kızılay kadın kolları gönüllüleri, erkeklere duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederek, karanfil dağıttı.

haberin devamı için
devamını gör...

mark twain kitabıdır.

mark twain, ruh halinize bağlı olmaksızın her an okunabilecek bir yazar. mark twain bambaşka bir adam. onu okumak her zaman büyük bir keyif. adını duyduğum zaman bile mutlu olduğum bir adam. o bir edebiyat kahramanı, hem de süperinden.

hadleyburg’ü yozlaştıran adam, “ lekesiz aklın sonsuz ışıltısına” bir örnek bence. mark twain’in pırıl pırıl dehasından damıtılmış bir öykü. dehasını gözümüze sokmak için uğraşmadan yazmış kitabı. gösteriş yapmadan yazmış. tevazu içinde yazmış.

kitaptaki hikaye beni çok derinden etkiledi. hadleyburg kenti namuslu, ahlaklı, dürüst olmakla övünen, önde gelen bazı ailelerin göz kamaştıran erdemleri ile ünlü bir kenttir. ve belki de sonsuza kadar öyle kalacaktır. ta ki günün birinden ordan geçen bir yolcuya yapılan bir haksızlığa, ve bu haksızlık sonrası o adam intikam almaya karar verene kadar. bu adamın intikamı kente kötülük yapmak şeklinde olmayacaktır. sadece içlerinde saklı gerçeği ortaya çıkarmakla yetinecektir intikam isteyen bu yabancı.

meraklısı için yazıyorum bu son paragrafı. herkes okumak zorunda değil elbette. bu öykü bana iki farklı yapıtı hatırlattı. bir tanesi, burgazadaya gittiğinizde adanın girişinde sizi karşılayan büyük yazar sait faik abasıyanık’ın “ sinağrit baba” öyküsü. bu öykü üniversite yıllarımda muazzam bir anıma da kaynaklık etmiştir. ( anıyı sizinle paylaşmayacağım. ) sanki iki öykü arasında derin paralellikler var gibi. ikincisi ise, ingiliz olmasına rağmen filmleriyle beni güldürebilen, dünyanın en büyük “ nerd”lerinden biri olan simon pegg’in “ hot fuzz” filmi. benzerlikler çok sevimli bence. okuyun, izleyin, keyif alacaksınız...
devamını gör...

güzel düşünülmüş bir sekme. ilk zamanlarında anında akıştan buraya başlıklar taşınırdı. şimdi bütün gün akışta duruyor ondan sonra başıboşlara alınıyor.

böyle devam edecekse buranın ekşiden farkı kalmaz diye düşünüyorum.
devamını gör...

(bkz: gülümseten kafa sözlük yazarları) içinde en güldüğümdür. okunduğunda karşılıklı sohbet ediyormuş hissi veren enerjili tanımların sahibidir. *
devamını gör...

favorim:
- ne kadar kazanıyosun?

hadi "maaş sorulmaz" adabı yok, geçtik diyelim. bunu serbest çalışana soran var ya. can çekişiyoruz, yapmayın. cevap vermeyince ortalama soruyolar bi de. yıllık gelir gider bilançosu mu açayım önüne ne istiyosun? pasta grafik mi çubuk grafik mi yapayım annem? gel pasta grafiği yapayım ben sana bak, çok güzel yaparım parmaklarını yersin.

- ne kadar kazanıyon
+ değişiyo
- aşağı yukarı
+ değişiyo
- ya bişi söle mesela şu kadar var mı
+ değişiyo

bu ne abi, maliyeci gibi dolanıyo herkes.
devamını gör...

çevrede oluşan kirliliğin örneğin petrol atıkları gibi bazı mikroorganizma türleri tarafından parçalanması ve zararsız hale getirilmesi olayıdır.
devamını gör...

sonradan görme, görgüsüz tavırlar. insanı bu kadar alçaltan bir hareket olamaz ya.
devamını gör...

peygamberimiz veda hutbesinde, kadınlar size allah'ın emanetidir diyor. emanete nasıl sahip çıkıyoruz görün bakın. böyle insanlar kadın olmayan bir adaya sürgün edilmelidir. orada birbirlerini yesinler.
devamını gör...

wtf? en sevdiğim yazarın profilinde 'kalbimiz seninle' mi yazıyor şimdi? bayağı üzüldüm şu an.

yaşanan şeyi sadece yoldaş'tan dinlediğimiz için bir şey demek istemiyorum 2 tarafı da objektif olarak dinleme şansımız olmadı sonuçta. sadece sözlükten uçurulmasına üzüldüm. aradaki sorun her neyse umarım düzelir ve aramıza döner.
devamını gör...

120. efsaneler kulübünde falan gözüm yok. yaşamanın b..nu çıkarmak isterim.
devamını gör...

en nefret ettiğim insan tipidir. mutlaka ve mutlaka uzak durulması gerekir.
devamını gör...

röntgen veya sıvı kullanılmadan insanın üç boyutlu renkli görüntülenmesi ...
hastalık takibi veya teşhisinin
netleştirme için cihazlar,

sıfır atık bilinci için altyapı ve cihazlar,

herkesin ihtiyacı olan geçime ve işe sahip olması için eğitim
herkesin kendine gereken eğitimi ve tecrübeyi alabilmesi için iş

herşeyin tek bir şarj aletinin olması
...
devamını gör...

vokalde cocteau twins'in elizabeth fraser ablası yer alır bu güzel şarkıda.
devamını gör...

etnik kökeni fark etmeksizin türk vatandaşının tepki göstermesi gereken menfur ve kalleş saldırıdır. hiçbir ideolojiyle, davayla, düşünce sistemiyle açıklanamayacak insanlık dışı davranıştır. bunların köşeye sıkıştıklarında nasıl kuduz bir köpeğe dönüştüğünü gösteren elim hadisedir.
devamını gör...

herkes şu günler biraz oblomovdur. hayattan bir beklenti olmaması, hiçbir şey yapmak istememek, minicik zorluğu kocaman bir iç sıkıntısı haline getirmek...
bazı günler siz de yüzünüzü yıkamak için yataktan saatler sonra çıkmıyor musunuz?
devamını gör...

yok öyle bir şey. sevmeyen/daha az seven taraf kırıcı oluyor. çünkü değer vermiyor artık. onun kırılması üzülmesi umrunda değil.
devamını gör...

dert ortaklarım gitmiş gibi hissediyorum. sözlük için hayırlı uğurlu olsun dediğim güncellemedir.
devamını gör...

biz çalışanlar için haftanın ortasıdır, iki gün geçmiş, kalan iki gün de geçecektir bir şekilde. diğer günlerden tek farkı budur.
bu günün cemal süreya tarafındaki hikayesi ise bambaşkadır; *


hikaye şu ki, cemal süreya devlet idaresinde çalıştığı günlerde iş çıkışında, o sıralarda postane memuru olan bir hanıma aşık olur. günler, mevsimlerin ardından artık kalbine hakim olamayıp karşısına çıkmak ister. bir çarşamba günü 05.45 vapurunda ona hislerini açtığında bayan tarafından terslenir. anlatıldığına göre cemal süreya'nın en çok kadeh devirip iç çektiği kişi bu hanımefendiymiş...

biliyorum sana giden yollar kapalı
üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni
ne kadar yakından ve arada uçurum;
insanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
uyandım uyandım, hep seni düşündüm
yalnız seni, yalnız senin gözlerini
sen bayan nihayet, sen ölümüm kalımım
ben artık adam olmam bu derde düşeli
şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum oradan oraya
yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki
anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği
kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
hangi şarkıyı duysam, bizim için söylenmiş sanki
tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini
çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri
rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
bu böyle pek de kolay değil gerçi...
alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
bunun verdiği mutluluk da az değil ki
çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki
inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:
bir gece yarısı yazıyorum bu mektubu

yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

onur saylak tarafından seslendirilmiş hali; *
sana giden yollar kapalı...
devamını gör...

(bkz: kuşaklararası çatışmadan sıkılan yazarlar) başlığı açtırmayın dediğim türden başlıklar. her kuşak kendince haklı ve diğerlerince haksız. burada birlikte yaşıyor ve keyifli vakit geçirmek istiyoruz.

bitsin artık şu kuşak ayrılıkları..
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim