balkonda domates yetiştirince mutlu olduğunu düşünen insan
mutlu olduğunu düşünen değil mutlu olan insandır.
hafta sonu soğan ve maydanoz ektim. gelip gidip saksıya bakıp çıkan tomurcuk var mı diye bakmam, sık sık toprağı kontrol edip pencere önündeki saksının yerini kontrol edip heyecanla çıkmalarını beklemem mutluluk değil de nedir?
hafta sonu soğan ve maydanoz ektim. gelip gidip saksıya bakıp çıkan tomurcuk var mı diye bakmam, sık sık toprağı kontrol edip pencere önündeki saksının yerini kontrol edip heyecanla çıkmalarını beklemem mutluluk değil de nedir?
devamını gör...
demir baybars
aynı zamanda bir yazar.
gece beyi.
gece beyi.
devamını gör...
sözlüğün gitgide instagram ve twitter'a dönüşmesi
bir gerçek.
sürekli mızmızlanan huysuz çocuk görüntüsü vermeyi sevmem. yine de aklımdakileri yazacağım.
her ne kadar sürekli yönetime suç atılsa da * olayın büyük kısmı yazarların kendisiyle ilgili. bu ülkenin her yerinde var olan sorunu burada da yaşıyoruz. bir yerin kuralları olduğunu bile bile o yere kendi isteğimizle geliyoruz ve sonra o kuralları kendi isteklerimize göre esnetme derdine düşüyoruz. kurallara uymakta ısrarcı olanları da kraldan çok kralcı olmakla suçluyoruz.
sözlükte küfür olmayacak dendi en başından. bu öyle sözlüğe 5 sene sonra tepeden inme gelen bir kural değil. başından belli. yok niye küfür yok, yok ille de şu kelime küfürden sayılmasın... yahu bilerek ve kabul ederek geldiniz. derdiniz ne? küfürlü yorumlardan hoşlanmayan insanların da gideceği bir yer olsun isteğimizi bu kadar çok görmenizin sebebi ne?
eksi butonu olmadığı da başından belliydi. ille eksi olsun, eksi olsun... yahu artı butonunun karma kasmak ya da kankacılık için kullanıldığını görüyorsunuz da eksinin de eksi karma kasıp "kaliteli yazıyorum, hep gerçekleri söylüyorum da ondan eksileniyorum" diye kendini kandıranlar tarafından kötü niyetli kullanılacağını göremiyor musunuz?! artıyı da kaldırsınlar sorun değil. amacı okumak ve başkalarının yazdıklarından faydalanmak olan kimsenin derdi artı ya da favori almak değil.
sol frame konusuna gelince... bakıyorsunuz saçma sapan başlıklar peş peşe sıralanıyor. kime göre neye göre falan demeyin; basbayağı saçmalar herkese göre. ilk buluşmaya bazukayla gelen bir kız mı var ki bunun başlığı olsun? trollükle ilgisi yok bunun. sırf başlık açmış olmak için açılıyor resmen. üzerinde geyik yapılacak yanı bile yok. komik desen o da değil. varsa buna gülen o da kendi sorunu...
***
bunun böyle olacağı başından belli miydi? belliydi. eğer gerçekten bir sözlük sitesi yapmaya çalışırsanız oranın ciddi bir ortam olması gerekli. şart yani bu. aması falan yok. fakat forum benzeri bir şey yapacaksanız ona lafım olmaz. zaten forumun ruhu yarı yarıya ciddiyetsizlik oluyor genelde. kimse de niye böyle demez o tür bir siteye. adı sözlükse ama içeriği böyle acayip bir yöne evrilmişse kusura bakmayın ama oraya sözlük diye gelen herkes eleştirir. diyorsanız ki az ama öz olsun, gerçek bir bilgi kaynağı olsun, o zaman müdahale gerekir. yok diyorsanız ki "çok kişi gelsin, etkileşim aşırı önemli, gelsinler de nasıl yazarlarsa yazsınlar" o zaman bu gidiş doğru. eleştirenler zamanla eksilir, geriye forumsal takılanlar kalır. alan razı veren razı olur. (bkz: uludağ sözlük)
***
yönetimin hatalı olduğu yer işte bu yukarıdaki seçimi yaptıkları yer bence. "az ama öz" deseydiler sonuç farklı olurdu. "çok ve etkileşim" deyince sonuç doğal olarak bu oldu.
ben yönetimle hiç sorun yaşamadım bireysel olarak. o yüzden şu "başlığım silindi, tanımım düzenlendi şu oldu bu oldu" diyen bazı arkadaşlar kendilerinde de hata arasın biraz. benim başlığım kankacılıktan silinmedi diye bir şey yok, açtığım başlıklar formata uygun olduğundan silinmedi hiç. ben dedim ama sadece ben değil, benim durumumda olan başka yazarlar da var ki çoğu artık bıraktı yazmayı. ben de daha ne kadar boş yaparım bilmiyorum. dün bir arkadaş nickaltımda yazdıklarımın sıradanlığından dem vurmuştu. sıradan olmayan şeyler yazınca ne olduğunu görüp çoğunluğun dilinden konuşmaya başladım çünkü. bunu söyleyince de ne ukalalığımız kalıyor ne kendini beğenmişliğimiz. oysa bu sadece yalın bir gerçek.
sonuç olarak herkes çuvaldızı önce kendine batırsın. yok "bilgi istesem bilmem nereye giderim" yok "burası vikipedi mi"... o mantıkla bakarsanız eğlence istersem instagram'a giderim ve burası twitter da değil, niye ciddi olmayayım? bencillikle yürümez bu işler. her şeyin bir dengesi olmalı. yazarlara düşen de o dengeyi düzgün kurmak. yetişkin insanlarız neticede. işi çığrından çıkarıp bütün suçu yönetime atmak saçmalık. hepimiz sorumluyuz buranın durumundan. ben dahil hiçbirimiz ak kaşık değiliz. sözlüğün şu anki durumu hepimizin ortak çalışmasının sonucu. "ben buraya eğlenmeye geliyorum" diyenler elbette eğlensinler ama bunu yaparken başkalarının tadını kaçırmaya da hakları yok.
sürekli mızmızlanan huysuz çocuk görüntüsü vermeyi sevmem. yine de aklımdakileri yazacağım.
her ne kadar sürekli yönetime suç atılsa da * olayın büyük kısmı yazarların kendisiyle ilgili. bu ülkenin her yerinde var olan sorunu burada da yaşıyoruz. bir yerin kuralları olduğunu bile bile o yere kendi isteğimizle geliyoruz ve sonra o kuralları kendi isteklerimize göre esnetme derdine düşüyoruz. kurallara uymakta ısrarcı olanları da kraldan çok kralcı olmakla suçluyoruz.
sözlükte küfür olmayacak dendi en başından. bu öyle sözlüğe 5 sene sonra tepeden inme gelen bir kural değil. başından belli. yok niye küfür yok, yok ille de şu kelime küfürden sayılmasın... yahu bilerek ve kabul ederek geldiniz. derdiniz ne? küfürlü yorumlardan hoşlanmayan insanların da gideceği bir yer olsun isteğimizi bu kadar çok görmenizin sebebi ne?
eksi butonu olmadığı da başından belliydi. ille eksi olsun, eksi olsun... yahu artı butonunun karma kasmak ya da kankacılık için kullanıldığını görüyorsunuz da eksinin de eksi karma kasıp "kaliteli yazıyorum, hep gerçekleri söylüyorum da ondan eksileniyorum" diye kendini kandıranlar tarafından kötü niyetli kullanılacağını göremiyor musunuz?! artıyı da kaldırsınlar sorun değil. amacı okumak ve başkalarının yazdıklarından faydalanmak olan kimsenin derdi artı ya da favori almak değil.
sol frame konusuna gelince... bakıyorsunuz saçma sapan başlıklar peş peşe sıralanıyor. kime göre neye göre falan demeyin; basbayağı saçmalar herkese göre. ilk buluşmaya bazukayla gelen bir kız mı var ki bunun başlığı olsun? trollükle ilgisi yok bunun. sırf başlık açmış olmak için açılıyor resmen. üzerinde geyik yapılacak yanı bile yok. komik desen o da değil. varsa buna gülen o da kendi sorunu...
***
bunun böyle olacağı başından belli miydi? belliydi. eğer gerçekten bir sözlük sitesi yapmaya çalışırsanız oranın ciddi bir ortam olması gerekli. şart yani bu. aması falan yok. fakat forum benzeri bir şey yapacaksanız ona lafım olmaz. zaten forumun ruhu yarı yarıya ciddiyetsizlik oluyor genelde. kimse de niye böyle demez o tür bir siteye. adı sözlükse ama içeriği böyle acayip bir yöne evrilmişse kusura bakmayın ama oraya sözlük diye gelen herkes eleştirir. diyorsanız ki az ama öz olsun, gerçek bir bilgi kaynağı olsun, o zaman müdahale gerekir. yok diyorsanız ki "çok kişi gelsin, etkileşim aşırı önemli, gelsinler de nasıl yazarlarsa yazsınlar" o zaman bu gidiş doğru. eleştirenler zamanla eksilir, geriye forumsal takılanlar kalır. alan razı veren razı olur. (bkz: uludağ sözlük)
***
yönetimin hatalı olduğu yer işte bu yukarıdaki seçimi yaptıkları yer bence. "az ama öz" deseydiler sonuç farklı olurdu. "çok ve etkileşim" deyince sonuç doğal olarak bu oldu.
ben yönetimle hiç sorun yaşamadım bireysel olarak. o yüzden şu "başlığım silindi, tanımım düzenlendi şu oldu bu oldu" diyen bazı arkadaşlar kendilerinde de hata arasın biraz. benim başlığım kankacılıktan silinmedi diye bir şey yok, açtığım başlıklar formata uygun olduğundan silinmedi hiç. ben dedim ama sadece ben değil, benim durumumda olan başka yazarlar da var ki çoğu artık bıraktı yazmayı. ben de daha ne kadar boş yaparım bilmiyorum. dün bir arkadaş nickaltımda yazdıklarımın sıradanlığından dem vurmuştu. sıradan olmayan şeyler yazınca ne olduğunu görüp çoğunluğun dilinden konuşmaya başladım çünkü. bunu söyleyince de ne ukalalığımız kalıyor ne kendini beğenmişliğimiz. oysa bu sadece yalın bir gerçek.
sonuç olarak herkes çuvaldızı önce kendine batırsın. yok "bilgi istesem bilmem nereye giderim" yok "burası vikipedi mi"... o mantıkla bakarsanız eğlence istersem instagram'a giderim ve burası twitter da değil, niye ciddi olmayayım? bencillikle yürümez bu işler. her şeyin bir dengesi olmalı. yazarlara düşen de o dengeyi düzgün kurmak. yetişkin insanlarız neticede. işi çığrından çıkarıp bütün suçu yönetime atmak saçmalık. hepimiz sorumluyuz buranın durumundan. ben dahil hiçbirimiz ak kaşık değiliz. sözlüğün şu anki durumu hepimizin ortak çalışmasının sonucu. "ben buraya eğlenmeye geliyorum" diyenler elbette eğlensinler ama bunu yaparken başkalarının tadını kaçırmaya da hakları yok.
devamını gör...
american psycho
patrick bateman, aileden zengin bir adamdır. gençliği ve yakışıklı olması, kendisine hem işinde hem de sosyal hayatında avantajlar sağlamaktadır. oldukça sıradan bir hayata kapılıp gidiyormuş gibi görünen bateman'ın hayatının karanlık tarafın ise oldukça derinliklidir. bateman, insanları sebepsiz yere öldürmekten hoşlanan ve öldürdüğü insanların vücutlarından hatıra olarak aldığı parçaları evinde saklayan bir akıl hastasıdır. film'de patrick'in elindeki testereyle koşma sahnesi akıllarda iz bırakmıştır.
filmin sonu benim için başarılı değildi ama kendini izlettirdi tabii ki de sayın bale'nin sayesinde. bu filmde ona aşık olmayanda ne bilim. crissstiin sen öyle değilsin bebeğim, tatlı pelteğim.
devamını gör...
balina tarafından yutulup hayatta kalmayı başaran dalgıç
modern zamanların hz. yunus'udur.
devamını gör...
kendime saygım yok davranışları
bir bakıma insanın benliğine konduramayacağı davranışlardır.
yapılan cinsiyetçi davranışlara ve haksızlığa (kendisine yapılmasa bile) göz yummak.
yapılan cinsiyetçi davranışlara ve haksızlığa (kendisine yapılmasa bile) göz yummak.
devamını gör...
epilepsi
pfizer isimli abd firmasının lyrica isimli ilacının pazarını oluşturan insanların sahip oldukları hastalık.tabi her zaman sahip olmaları gerekmiyor.doktorlarımız sağolsunlar her ayağım karıncalandı diyene yazıyor ilacı.
devamını gör...
yaratıcı yazarlık
yaklaşık olarak 3 aydır iş yerinde açılan bir kursa devam ediyorum. ilk başta yazarken oto sansür uygular mıyım kendime diye çekince oluştu. buna rağmen yavaş yavaş tedirginliğim azaldı. buna hocamızın vizyon sahibi olan iyi bir yazar olması ve sınıftaki diğer arkadaşlarımın hoş görüsü sebep oldu.
ilk ders tip, karakter, olay örgüsü anlatıldı.
sonra kendi ölüm ilanımızı yazdık.
sonraki derslerde değişik 3 kelimeden hikaye çıkardık.
en ilginci gülmenin yasak olduğu bir evrende işten kovulma hikayemizi yazmamızdı.
hocamız necmettin tetik her ders bizi sabırla dinleye yetenekli, yaratıcı ve ödüllü bir yazar. üstelik parada da gözü yok aylık 200 tl. çoğu zaman ödeme yapma zamanımızın geldiğini biz hatırlatıyoruz. bir sürü kitap önerisi ve film önersine bulunuyor. hepsi birbirinden güzel kitap ve filmler. her ders farklı kitap ve filmleri tartışıyoruz.
kursla birlikte gri hücrelerimin sayısı arttı.
ilk ders tip, karakter, olay örgüsü anlatıldı.
sonra kendi ölüm ilanımızı yazdık.
sonraki derslerde değişik 3 kelimeden hikaye çıkardık.
en ilginci gülmenin yasak olduğu bir evrende işten kovulma hikayemizi yazmamızdı.
hocamız necmettin tetik her ders bizi sabırla dinleye yetenekli, yaratıcı ve ödüllü bir yazar. üstelik parada da gözü yok aylık 200 tl. çoğu zaman ödeme yapma zamanımızın geldiğini biz hatırlatıyoruz. bir sürü kitap önerisi ve film önersine bulunuyor. hepsi birbirinden güzel kitap ve filmler. her ders farklı kitap ve filmleri tartışıyoruz.
kursla birlikte gri hücrelerimin sayısı arttı.
devamını gör...
dünyanın en eski yalanı
aynısı kaynımda da var.
devamını gör...
bekar kahvaltısı
serpme kahvaltının tersini düşünün, bir çeşit yiyecek olur genelde.acı verir, benim şu an sadece yoğurt yemem kadar acı.
devamını gör...
yazarların favori yöresel ürünü
fellah köftesi.
devamını gör...
iki çeşit insan vardır
“aptallara göre insanlar; ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, statü, renk, din ve dil gibi kategorilere ayrılırlar. halbuki bu kadar karmaşık değildir. insanlar sadece ikiye ayrılırlar: iyi insanlar ve kötü insanlar.” albert einstein
devamını gör...
çetin ceviz
genel olarak zor ve karmaşık karakterli olan ve yola gelmeyen insanlar için kullanılan bir deyim.
devamını gör...
saat 9'u 5 geçe saygı duruşunda bulunan insan
yandaki okulla beraber saygı duruşunda bulunup, istiklal marşı okuduğumdan, benimdir aynı zamanda.
çocuklar gür gür okudu, aferin.
çocuklar gür gür okudu, aferin.
devamını gör...
x denince akla gelenler
çoğunun aklına (bkz: xiaomi) gelir. yavaş yavaş bu markayı kullanmaya başladı insanlar.
devamını gör...
güne bir söz bırak
"olmaya devlet cihânda bir nefes sihhat gibi"
*
*
devamını gör...
milleti cehaletlikle küçümseyip bağlaç hatası yapmak
cehaletlikle ne olum?
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
yazamıyorum normali görünce yazamıyorum. alışamadım. kafa'ya alışmışım. her yerde 'normal'.
normal değilim ben.
normal değilim ben.
devamını gör...
hasta kişilerin sağlıklı kişilerin hes kodunu kullanması
insan sağlığını tehdit eden primatlardır, cahillerdir.
devamını gör...
