türkiye'de siyaset konuşmaktan korkmak
90 sonrasında doğan bir çok türk gencinin içinde bulunduğunu gözlemlediğim durum. ilgi alaka ,çağın gereklilikleri tabiki de farklı . milenyuma doğmuş bir türk, evrensel değerler üzerine bir bakış açısı geliştiriyor fakat siyaset kavramından ne kadar uzak kalmak isterse o kadar bilgi sahibi olmak zorunda olduğunun da farkında, aradığı özgürlük ,adalet ve bir çok farklı konudaki bakış açısı birinde ikisinde değil hiç birinde yok. tamamen onun fikirlerini yansıtan bir düzenin parçası yok ,ama birini bulması gerekli fakat konuşamıyor. yanlış şeyler söylemekten korkuyor. ötekileştirilmekten. bir taraftan değil her taraftan.
devamını gör...
geceye bir şiir bırak
şu oğlan çocuğuna bak
fırça sallıyor
kokmuş manifaturacının ayağına
dört yüz bin tekliğinden
on kuruş verecek
seni satmam çocuğum
dört yüz bin tekliğe
ne güzel kaşların var
ne güzel bileklerin
hele ne ellerin var, ne ellerin
sait faik abasıyanık
fırça sallıyor
kokmuş manifaturacının ayağına
dört yüz bin tekliğinden
on kuruş verecek
seni satmam çocuğum
dört yüz bin tekliğe
ne güzel kaşların var
ne güzel bileklerin
hele ne ellerin var, ne ellerin
sait faik abasıyanık
devamını gör...
yazarların yüz yüze olsa bu kadar cesur olmayacağı gerçeği
samimiyet ile laubalilik arasını ayıramayan, ergen akıllı, züğürt gönüllü olmanın neticesi.
sözlüğün yaş sınırı olsa keşke.
ya da bebeler başka yerde oynasa.
bu gün çok tatlı bir yazar bundan çıktı kafa iznine.
çarpasım geliyor böylelerine, her başlığa bel altı yazanlara.
bi akıllı olun.
sözlüğün yaş sınırı olsa keşke.
ya da bebeler başka yerde oynasa.
bu gün çok tatlı bir yazar bundan çıktı kafa iznine.
çarpasım geliyor böylelerine, her başlığa bel altı yazanlara.
bi akıllı olun.
devamını gör...
ingilizce espriler
sınıfta öğrencilere catch up phrasal verb’ü öğretmek için alıntısını yaptığım ve quentin tarantino’nun pulp fiction filminde mia wallace rolünü oynayan uma thurman’ın yaptığı espiridir.
three tomatoes are walkin' down the street. papa tomato, mama tomato and baby tomato. baby tomato starts lagging behind, and papa tomato gets really angry. goes back and squishes him and says: "ketchup."
three tomatoes are walkin' down the street. papa tomato, mama tomato and baby tomato. baby tomato starts lagging behind, and papa tomato gets really angry. goes back and squishes him and says: "ketchup."
devamını gör...
aynı anda iki kişiye aşık olmak
tek kişiye bile aşık olmak inanılmaz zorken bir yürekte iki aşka yer yoktur: o aşk değil başka bir şeydir; maymun iştahlılık gibi.
t:olmayacak iş.
t:olmayacak iş.
devamını gör...
daddy (yazar)
evet bu sefer gidişi sessiz oldu ama dönüşü great gatsby gibi olur inşallah diyeyim. kafa dinlicem dedi ama gene o kafayı bişeye mi taktı o da muallak. evet başka giden olmamasını kalanların baki olmasını temenni ediyorum ne diyeyim*
devamını gör...
sözlükte bazı yazarların tanımlarının nefret dolu olması
arkadaşlar son zamanlarda dikkatimi çeken bir noktaya parmak basmak istiyorum. bazı arkadaşlar iş hayatlarında olsun ya da aşk hayatlarında olsun galiba eldivenle seviliyorlar. bu ne öfke bu ne memnuniyetsizlik bu ne nefrettir arkadaşım ? hiç mi bir şey memnun etmez seni şu hayatta ? insanlar birbirlerine iyi dilekte bulunur, ona bir şey söylersin. bir girişimde bulunulması için toplanılır ona bir şey söylersin. yahu bi sus be ! sinirlendim yine..
devamını gör...
23 mayıs 2021 sedat peker'in 7. videosu
başından beri mesafeli davranışmıstım yayınladığı videolara. çünkü derin devleti az çok bu ülkede sol düşüncede olan herkes bilir. ancak gerçeği bilip, hiçbir şey yapamamak kendini daha fazla yıpratmaktan başka bir işe yaramıyor.
bugün oturdum tüm videoyu izledim. uğur mumcu meselesini anlatırken, gözyaşlarıma engel olamadım. çok üzgünüm, ailesi, çocukları, ülke için cok üzgünüm. herkesin bildiği gerçeği açıklamıştır, mumcu'nun katilinin agar'a o dönem çok yakın biri tarafından ağar olduğu bugün açıklanmıştır. umarım mumcu'nun katilleri bu ülkede hüküm giyer.
bilemiyorum, lanet olsun demekten başka bir şey diyemiyorum. boğazım düğüm düğüm.
edit, agar'ın söylediği "bir tuğla çekerse bütün duvar yıkılır" sözüne mumcu'nun eşi söyle demişti, "umarım bir gün o duvarın altında siz kalırsınız"
bugün oturdum tüm videoyu izledim. uğur mumcu meselesini anlatırken, gözyaşlarıma engel olamadım. çok üzgünüm, ailesi, çocukları, ülke için cok üzgünüm. herkesin bildiği gerçeği açıklamıştır, mumcu'nun katilinin agar'a o dönem çok yakın biri tarafından ağar olduğu bugün açıklanmıştır. umarım mumcu'nun katilleri bu ülkede hüküm giyer.
bilemiyorum, lanet olsun demekten başka bir şey diyemiyorum. boğazım düğüm düğüm.
edit, agar'ın söylediği "bir tuğla çekerse bütün duvar yıkılır" sözüne mumcu'nun eşi söyle demişti, "umarım bir gün o duvarın altında siz kalırsınız"
devamını gör...
brahmanizm
brahmanizm, m.ö. 2000 öncesinde hintli rahipler olan brahmanların kurduğu bir öğretici biçimidir. hindistan'daki yaygın budist inancı ile büyük ölçüde benzerlik göstermekle birlikte dayandıkları metinler upanişadlardır.*
atman ile brahman'ın özdeş olduğunu*, insandaki ve güneşteki ruhun bir ve aynı şey olduğunu ve atman' nın görünen her şeyin ta kendisi olduğunu anlatır.
brahmanizm'de aynı budizm'de olduğu gibi yaratıcı tanrı yaklaşımı yoktur ve tüm sistemin sebep sonuç yasası ile bir zincirin halkaları ile birbirine bağlı olduğu yaklaşım mevcuttur.
bu sebeple de reenkarnasyon* yaklaşımı ile bireyin yaşamı içinde iyi bir hayat sürmüş olduğunda, ölümden sonra da az veya çok yüksek bir hayata kavuştuğu yaklaşımını benimserler. ayrıca bireyin yeni yaşamında seçeceği hayatı ve dersleri önceki hayatından ya da hayatlarından beraberinde getirdiği karmasına bağlı olarak şekillendirdiği şeklinde yorumlayan bir yaklaşımı vardır. dolayısıyla insanın yaptıklarının iyi veya kötü oluşunun mükafatı veya cezası, sonraki hayatlarında daha konforlu ya da daha zor bir yaşam döngüsü olan bir beden seçeceği olgusuna dayanır.
bu felsefi sistem toplumsal fay hatlarının düzenlenmesinde de bölge insanı üzerinde ciddi anlamda etkili olmaktadır. bir nehrin kenarında yan yana duran iki evden biri aşırı bakımsız ve eski iken diğeri çok bakımlı ve zenginlik içeriyor olabilir. bu noktada evlerde yaşayan fakir insanın komşusuna bakış açısı "demek ki önceki yaşamında çok iyi bir insan olarak yaşamış ki bu hayatta ona bu şekilde mükafat verilmiş şeklinde olurken" zengin komşusunun diğerine bakış açısı " demek ki önceki yaşamında bazı hatalar yapmış ki bu zorluklarla yaşaması gerekiyor, bu hayatında daha iyi bir insan olursa daha iyi bir hayata ulaşabilir" bakış açısına sahip olabiliyorlar.
batı ve islam toplumlarına biraz ters gelen bu bakış açısı uzakdoğu'da hindistan'tan tayland'a kadar yayılan geniş bir coğrafyada mevcuttur..
bu noktaya kadar hinduizmle (bkz: hinduizm) genel olarak benzeyen bakış açılarına sahip olmakla birlikte brahmanizmdeki bakış açısı yeniden doğmanın "dünyanın ıstırabına" yeniden ortak olmasında biraz daha felsefileşiyor. insanların yaşamları boyu yeniden doğumu ve ölümü ve sonrasında hayata yeniden başlayışı, ıstırapların da yani dünya ve evren maddesi ile temas kurarak dünyevi arzu ve isteklere saplanıp kalışının da süreklilik sağlamasına sebebiyet veriyor. beşer varlığı , atman *'la brahman'ın birbirinden farkı olmadığını kavrayıp arzu ve isteklerinden sıyrıldığında insanın madde bedene bağlanmasının da gereği kalmayacaktır. bunun içinde insanın bilgi yoluyla öğrenerek ve kendini keşfederek yoluna devam etmesi gerektiğini anlatmaya çalışır.
hint ve brahman felsefi yaklaşımları çok ciddi bir literatür barındırmakta olup özellikle vedalar * hem lirik hem de şiir olarak müthiş betimlemeler içerir.
konuyla ilgili daha detaylı bilgi için:
brahmanizm
brahmanizm
atman ile brahman'ın özdeş olduğunu*, insandaki ve güneşteki ruhun bir ve aynı şey olduğunu ve atman' nın görünen her şeyin ta kendisi olduğunu anlatır.
brahmanizm'de aynı budizm'de olduğu gibi yaratıcı tanrı yaklaşımı yoktur ve tüm sistemin sebep sonuç yasası ile bir zincirin halkaları ile birbirine bağlı olduğu yaklaşım mevcuttur.
bu sebeple de reenkarnasyon* yaklaşımı ile bireyin yaşamı içinde iyi bir hayat sürmüş olduğunda, ölümden sonra da az veya çok yüksek bir hayata kavuştuğu yaklaşımını benimserler. ayrıca bireyin yeni yaşamında seçeceği hayatı ve dersleri önceki hayatından ya da hayatlarından beraberinde getirdiği karmasına bağlı olarak şekillendirdiği şeklinde yorumlayan bir yaklaşımı vardır. dolayısıyla insanın yaptıklarının iyi veya kötü oluşunun mükafatı veya cezası, sonraki hayatlarında daha konforlu ya da daha zor bir yaşam döngüsü olan bir beden seçeceği olgusuna dayanır.
bu felsefi sistem toplumsal fay hatlarının düzenlenmesinde de bölge insanı üzerinde ciddi anlamda etkili olmaktadır. bir nehrin kenarında yan yana duran iki evden biri aşırı bakımsız ve eski iken diğeri çok bakımlı ve zenginlik içeriyor olabilir. bu noktada evlerde yaşayan fakir insanın komşusuna bakış açısı "demek ki önceki yaşamında çok iyi bir insan olarak yaşamış ki bu hayatta ona bu şekilde mükafat verilmiş şeklinde olurken" zengin komşusunun diğerine bakış açısı " demek ki önceki yaşamında bazı hatalar yapmış ki bu zorluklarla yaşaması gerekiyor, bu hayatında daha iyi bir insan olursa daha iyi bir hayata ulaşabilir" bakış açısına sahip olabiliyorlar.
batı ve islam toplumlarına biraz ters gelen bu bakış açısı uzakdoğu'da hindistan'tan tayland'a kadar yayılan geniş bir coğrafyada mevcuttur..
bu noktaya kadar hinduizmle (bkz: hinduizm) genel olarak benzeyen bakış açılarına sahip olmakla birlikte brahmanizmdeki bakış açısı yeniden doğmanın "dünyanın ıstırabına" yeniden ortak olmasında biraz daha felsefileşiyor. insanların yaşamları boyu yeniden doğumu ve ölümü ve sonrasında hayata yeniden başlayışı, ıstırapların da yani dünya ve evren maddesi ile temas kurarak dünyevi arzu ve isteklere saplanıp kalışının da süreklilik sağlamasına sebebiyet veriyor. beşer varlığı , atman *'la brahman'ın birbirinden farkı olmadığını kavrayıp arzu ve isteklerinden sıyrıldığında insanın madde bedene bağlanmasının da gereği kalmayacaktır. bunun içinde insanın bilgi yoluyla öğrenerek ve kendini keşfederek yoluna devam etmesi gerektiğini anlatmaya çalışır.
hint ve brahman felsefi yaklaşımları çok ciddi bir literatür barındırmakta olup özellikle vedalar * hem lirik hem de şiir olarak müthiş betimlemeler içerir.
konuyla ilgili daha detaylı bilgi için:
brahmanizm
brahmanizm
devamını gör...
wernicke-korsakoff sendromu
wernicke-korsakoff sendromu, 19. yüzyılın sonlarında tanımlanmış nöropsikiyatrik bir tablodur; ilk kez 1881 yılında carl wernicke, üç hasta üzerindeki klinik-patolojik gözlemlere dayanarak tablonun nörolojik niteliklerini ortaya koymuştur. bu sendromun psikiyatrik nitelikleri ise 1887 yılında sergei sergeievich korsakoff tarafından belirlenmiştir. bu duruma göre, wernicke-korsakoff sendromunda iki komponentin bulunduğu görülmektedir:
wernicke ensefalopatisi nörolojik bulgular demetidir,
korsakoff psikozu ise psikiyatrik bulgulardan oluşur.
wernicke hastalığı veya wernicke ensefalopatisinde 3 temel bulgu vardır; konfüzyon ya da amnezi, nistagmus ya da oftalmopleji, (iii) ataksi. bunlara, zamanla b1 vitamini (tiamin) eksikliğine bağlı öteki bulgular da (örneğin, periferik nöropati) eklenir.
korsakoff psikozu ise bellek bozukluğu, öğrenme güçlüğü ve demansı andıran klinik bulgulardan oluşur. özellikle, uzun süren ödünsüz açlık grevlerinde apati, konfabülasyon, ajitasyon ve halüsinasyon gibi psikiyatrik bulgular giderek yoğunlaşır.
--- alıntı ---
tr.wikipedia.org/wiki/Werni...
--- alıntı ---
wernicke ensefalopatisi nörolojik bulgular demetidir,
korsakoff psikozu ise psikiyatrik bulgulardan oluşur.
wernicke hastalığı veya wernicke ensefalopatisinde 3 temel bulgu vardır; konfüzyon ya da amnezi, nistagmus ya da oftalmopleji, (iii) ataksi. bunlara, zamanla b1 vitamini (tiamin) eksikliğine bağlı öteki bulgular da (örneğin, periferik nöropati) eklenir.
korsakoff psikozu ise bellek bozukluğu, öğrenme güçlüğü ve demansı andıran klinik bulgulardan oluşur. özellikle, uzun süren ödünsüz açlık grevlerinde apati, konfabülasyon, ajitasyon ve halüsinasyon gibi psikiyatrik bulgular giderek yoğunlaşır.
--- alıntı ---
tr.wikipedia.org/wiki/Werni...
--- alıntı ---
devamını gör...
z kuşağını aşağılayan insan
eleştirmek ve aşağılamak birbirinden çok farklı eylemler. birini doğru bir üslupla eleştirirseniz karşıdakine faydanız dokunabilir. ama aşağılamanın hiçbir artısının olmadığı gibi birçok eksisi var.
z kuşağı emin olun kimseden ayrı bir ilgi veya sevgi beklemiyor. kendi kendine yetebilen bir kuşak olduğunu düşünüyorum. eleştirilere kapalı, dar zihniyetli değil. diğer kuşaklardan gelen kendilerine faydalı olacak eleştirileri kabul ederler*. ama onlara faydalı eleştirilerde bulunmaktansa insan ruhuna zarar veren aşağılamalarda bulunmak bazı insanların daha çok hoşuna gidiyor. bu da onların eksikliği, diyecek bir söz bulamıyorum.
z kuşağı emin olun kimseden ayrı bir ilgi veya sevgi beklemiyor. kendi kendine yetebilen bir kuşak olduğunu düşünüyorum. eleştirilere kapalı, dar zihniyetli değil. diğer kuşaklardan gelen kendilerine faydalı olacak eleştirileri kabul ederler*. ama onlara faydalı eleştirilerde bulunmaktansa insan ruhuna zarar veren aşağılamalarda bulunmak bazı insanların daha çok hoşuna gidiyor. bu da onların eksikliği, diyecek bir söz bulamıyorum.
devamını gör...
yavru antilop için artık çok geç
ortak noktamızın antilop olduğu kişi.
ha bide çaylaklık var.*
ha bide çaylaklık var.*
devamını gör...
aşai rabbani
isa'nın çarmıha gerilmesinin ve havarilerle yediği son akşam yemeğinin yad edildiği kutsal komünyon ayini. evharist.
isa havarilerle son akşam yemeğinde ekmek ve şarap için "bu benim bedenimdir, bu benim kanımdır" diyerek kutsamıştır. bu nedenle ayinde tüketilen ekmek ve şarabın isa'nın etine ve kanına dönüştüğüne inanılır, isa ile bütünleşmenin bir sembolüdür bu ayin. hem bir yad hem de kutsal bir deneyimi ifade eder.
ayinin gerçekleştirilme sıklığı kiliselere, özel günlere göre değişebilirse de genellikle pazar ayinlerinin bir parçasını da evharist oluşturur.
isa havarilerle son akşam yemeğinde ekmek ve şarap için "bu benim bedenimdir, bu benim kanımdır" diyerek kutsamıştır. bu nedenle ayinde tüketilen ekmek ve şarabın isa'nın etine ve kanına dönüştüğüne inanılır, isa ile bütünleşmenin bir sembolüdür bu ayin. hem bir yad hem de kutsal bir deneyimi ifade eder.
ayinin gerçekleştirilme sıklığı kiliselere, özel günlere göre değişebilirse de genellikle pazar ayinlerinin bir parçasını da evharist oluşturur.
devamını gör...
sabah kalkar kalkmaz sözlüğe girmek
yerine göre yaşam enerjisini artıran veya azaltan durum.
sabah kalkınca mutlu mutlu acaba bugün kaç + oy aldım diye düşünürsünüz ve kafanızı yastıktan kaldırmadan telefona uzanmaya çalışırsınız.*
ardından önce gelen bildirimleri kontrol edersiniz vee sıra o kutsal harekete gelmiştir.
kafa sözlüğe girersiniz hemen bildirim kutusuna bakarsınız. o da ne 13 bildirim aman allahım, güne daha iyi nasıl başlanabilir!*
sabah kalkınca mutlu mutlu acaba bugün kaç + oy aldım diye düşünürsünüz ve kafanızı yastıktan kaldırmadan telefona uzanmaya çalışırsınız.*
ardından önce gelen bildirimleri kontrol edersiniz vee sıra o kutsal harekete gelmiştir.
kafa sözlüğe girersiniz hemen bildirim kutusuna bakarsınız. o da ne 13 bildirim aman allahım, güne daha iyi nasıl başlanabilir!*
devamını gör...
yapacak bir şey yok
sadece, sonuna kadar mücadele edip sınırları zorladıktan sonraki gerçek bir imkansızlık durumunda kurulmasıyla meşruiyet kazanabilecek cümle.
devamını gör...
kadıköy'de düzenlenen hayat eve sığmıyor protestosu
kaynakkadıköy'de koronavirüs kısıtlamalarının protesto edildiği bir eylem gerçekleştirildi.
'hayat eve sığmıyor' adı verilen protesto eyleminde katılımcılar, 'yeter biz özgürüz' yazan pankartlarla atılan sloganlar sonrası bir basın açıklaması yaptı. açıklamada koronavirüsün açık alanda bulaşıcılığının düşük olması nedeniyle uygulanan kısıtlamaların yerinde olmadığı savunuldu.
buradan
devamını gör...
ilginç bilgiler
narkotik aramalarında esasen kediler köpeklerden daha yeteneklidir. kediler yerine köpeklerin kullanılmasının sebebi kedilerin vurdumduymaz canlılar olmasından kaynaklanıyormuş.
- hadi olm tekir bul şu tozu!
+ yav baba getir şuradan bir balık yiyelim ne tozu ne tuzu.
- hadi olm tekir bul şu tozu!
+ yav baba getir şuradan bir balık yiyelim ne tozu ne tuzu.
devamını gör...
yoldaş benjamin franklin
beni de takip etmeyen yazar. siz de sanıyorsunuz ki meja bütün yönetim ekibinin kankası. meh!
iyi niyetli bir yönetici. kibar ve sabırlı da ayrıca. kendisine güzel bir şey yazdığım için hadsizin birinden küfür yemiştim. bu adamdan bile nefret etmeyi başaran varsa ölsün. benden nefret etmeyi başardıysa ona lafım yok bak, o çok olası bir şey*.
iyi niyetli bir yönetici. kibar ve sabırlı da ayrıca. kendisine güzel bir şey yazdığım için hadsizin birinden küfür yemiştim. bu adamdan bile nefret etmeyi başaran varsa ölsün. benden nefret etmeyi başardıysa ona lafım yok bak, o çok olası bir şey*.
devamını gör...


