veda edememek
zarar gördüğünün ya da verdiğinin bilincinde olup sevgi denilen şeyin kişileri ayıramayışıdır bazı zamanlar. her zaman sevgi olmaz hatta bazen kocaman nefretler, vedayı engeller. kişiler birbirinden gerçekten nefret etse dahi bazen ayrilamaz, bitiremez. yaşananlar, alışkanlık, saman alevi gibi başlangıçlar, çevreye inat gülücükler ve nicesi kişiyi uğurlamamıza engeldir. önemli olan bunun bilincinde olmaktır. bilincinde olup günden güne sona hazırlanmak, kendimize iyilik olacaktır. dileğim sebepler ve sonuçlar dahilinde veda edememek yerine vedayı aklımızdan geçirtmeyecek kişilerle bir ömür yaşanmasıdır...
devamını gör...
bir terapi olarak araba kullanmak
özellikle gece sahil yolunda yapılabilecek aktivite. aç müziği, indir camları yak sigarayı, sür istediğin yere. istediğin yerde dur, bi seyyar satıcıdan çay al, otur dalga sesleri eşliğinde yakamozu izle, rüzgarı hisset. kafa dağıtmaya birebir. gidebilmek özgürlüktür. temelli gitmiş olmasan da bir nebze rahatlatır.
devamını gör...
artık tanımadığı erkekler tarafından da şiddete uğrayan kadınlar
bu durumu uzun zamandır yaşıyoruz zaten. zira taciz ve tecavüz de şiddettir.
devamını gör...
google'dan kendini aratmak
kişide tuhaf hisler uyandıran komik bir eylemdir. benzer isimlerin başarısı ile karşılaşıyorsanız insanda bir parça burukluk yaratabilir.
devamını gör...
şu an dinlenen şarkıdan bir cümle
devamını gör...
24 aralık 2020 ekrem imamoğlu'nun akit bir gazete değildir açıklaması
son derece haklı bir söylemdir.
--- alıntı ---
ibb başkanı ekrem imamoğlu, basın toplantısında akit gazetesinden bir muhabirin sorusunu geri çevirdi, "bence çalıştığınız yer bir gazete değildir. sizin yayın organınızın sorusuna cevap vermeye tenezzül etmem" dedi.
--- alıntı ---
kaynak
ek: videolu haber
--- alıntı ---
ibb başkanı ekrem imamoğlu, basın toplantısında akit gazetesinden bir muhabirin sorusunu geri çevirdi, "bence çalıştığınız yer bir gazete değildir. sizin yayın organınızın sorusuna cevap vermeye tenezzül etmem" dedi.
--- alıntı ---
kaynak
ek: videolu haber
devamını gör...
mahal
yer.
devamını gör...
arkadaşın gay olduğunu öğrenmek
homofobiklik kokan tanım. seni neden arzulasın kardeşim sen her kadını veya her kız arkadaşını arzuluyor musun. lgbt sadece cinsellik değildir.
devamını gör...
ömür hanımla güz konuşmaları
ömür hanım
güzelliğin geçici olmadığını senden öğrendim
emeğin aşktan büyük bir hazine olduğunu senden
zaman, kaküllerinden doğar topuklarından batardı
al yeşil soluğum, yarasına döndüğüm, sözümün sahibi
sevmenin, dünyayı sevmek olduğunu senden öğrendim.
2015
güzelliğin geçici olmadığını senden öğrendim
emeğin aşktan büyük bir hazine olduğunu senden
zaman, kaküllerinden doğar topuklarından batardı
al yeşil soluğum, yarasına döndüğüm, sözümün sahibi
sevmenin, dünyayı sevmek olduğunu senden öğrendim.
2015
devamını gör...
kitap alıntıları
bir kilimi üzerinde sevgiliniz gezinecekmiş, bir kaşkolu çocuğunuz boynuna dolayacakmış gibi dokur, bir binayı içinde anneniz oturacakmış gibi yaparsanız, ne o kilim eskir, ne o kaşkol solar, ne o bina yıkılır..
posta kutusundaki mızıka
posta kutusundaki mızıka
devamını gör...
fito krem
vücudumda sürmediğim 1 cm2 alan kaldı mı merak ettiğim mücize gibi ürün.
devamını gör...
germir bağları
"seni gelecek diye sol yanımı boş koydum" diyen türküdür.
bergüzar içerir, sek halde tüketilmesi tavsiye edilmez..
germir kayseri ilinin konaklar kasabasının eski ve yeni adı. kasabanın adını konaklar yapmak istemişler bir ara ama kasaba halkı inat edince tekrar germir olmuş, öyle kalmış, güzel olmuş.. ermenice bir kelime, yanılmıyorsam kırmızı demek... elia kazan'ın da memleketi aynı zamanda.
sözleri ;
"gine yeşillendi de ağam aman germir bağları hey
bakarım erimez, erimez dağların karı hey
bergüzar yollamış da ağam aman ellerin yari hey
saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım ey
verseler yarimi yanıma güler oynarım ey
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum
gine güzler geldi de ağam aman yollar işledi hey
gözüm yaşı durmuş iken aman gine başladı hey
benim yarim suna boylum aman nerelerde kışladı hey
saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım ey
ver-seler yarimi yanıma güler oynarım ey
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum"
okan murat öztürk yorumu;
bergüzar içerir, sek halde tüketilmesi tavsiye edilmez..
germir kayseri ilinin konaklar kasabasının eski ve yeni adı. kasabanın adını konaklar yapmak istemişler bir ara ama kasaba halkı inat edince tekrar germir olmuş, öyle kalmış, güzel olmuş.. ermenice bir kelime, yanılmıyorsam kırmızı demek... elia kazan'ın da memleketi aynı zamanda.
sözleri ;
"gine yeşillendi de ağam aman germir bağları hey
bakarım erimez, erimez dağların karı hey
bergüzar yollamış da ağam aman ellerin yari hey
saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım ey
verseler yarimi yanıma güler oynarım ey
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum
gine güzler geldi de ağam aman yollar işledi hey
gözüm yaşı durmuş iken aman gine başladı hey
benim yarim suna boylum aman nerelerde kışladı hey
saçını boynuma ağam aman dolar ağlarım ey
ver-seler yarimi yanıma güler oynarım ey
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum
arabaya taş koydum
ben bu yola baş koydum
seni gelecek diye
sol yanımı boş koydum"
okan murat öztürk yorumu;
devamını gör...
sereinfortis
içli,nazik ve yer yer amaaaan diyen bir fenerbahçeli*
devamını gör...
güne ingilizce bir söz bırak
i wish it was all a dream, i wish....
devamını gör...
40 m2 deutschland
yönetmenliğini tevfik başer'in yaptığı 1986 yapımı film.
film, evlendiği adam ile birlikte almanya'ya giden turna'nın hikayesini anlatır. baba evindeki esaretinden kurtulduğunu düşünen turna, almanya'da eşi tarafından 40 metrekarelik bir evde kilitli kapılar ardında yaşamaya zorlanır. bir süre sonra akıl ve ruh sağlığını yitiren turna eşine kendisini köye göndermesi için yalvarır.
göç temasını merkeze alan film bununla birlikte yaşanan uyum problemine parmak basıyor. kültürel farklılıklar, yabancı olunan bir dil ve bunların ortaya çıkardığı korku çok başarılı bir şekilde aktarılmış. aynı zamanda filmin kırsal toplum kültürünün daha büyük kültür ve topluluklara karşı olan düşünce ve tutumu (dışarı çıkıp onlar gibi o.r..u mu olmak istiyorsun?), dolayısıyla ataerkil kültürün kadın üzerinde yarattığı baskıyı etkileyici biçimde resmettiği söylenebilir.
özay fecht'in oyunculuğunu her ne kadar yetersiz bulsam da film konusu ve atmosferi itibariyle kendini izletiyor. filmin 80 dakika olduğunu da düşünürsek bence epey izlenebilir bir film. bununla birlikte yaman okay tiyatro oyunculuğuna benzer bir performans ortaya koymuş, oldukça sevdim. filmin içindeki diyaloglar modern estetiklerden uzak gibi gözükse de gerçekte kurduğumuz iletişimle çok paralel ve bu yüzden de fazlasıyla gerçekçi olduğunu düşünüyorum. sinema severler mutlaka bir bakmalı.
film, evlendiği adam ile birlikte almanya'ya giden turna'nın hikayesini anlatır. baba evindeki esaretinden kurtulduğunu düşünen turna, almanya'da eşi tarafından 40 metrekarelik bir evde kilitli kapılar ardında yaşamaya zorlanır. bir süre sonra akıl ve ruh sağlığını yitiren turna eşine kendisini köye göndermesi için yalvarır.
göç temasını merkeze alan film bununla birlikte yaşanan uyum problemine parmak basıyor. kültürel farklılıklar, yabancı olunan bir dil ve bunların ortaya çıkardığı korku çok başarılı bir şekilde aktarılmış. aynı zamanda filmin kırsal toplum kültürünün daha büyük kültür ve topluluklara karşı olan düşünce ve tutumu (dışarı çıkıp onlar gibi o.r..u mu olmak istiyorsun?), dolayısıyla ataerkil kültürün kadın üzerinde yarattığı baskıyı etkileyici biçimde resmettiği söylenebilir.
özay fecht'in oyunculuğunu her ne kadar yetersiz bulsam da film konusu ve atmosferi itibariyle kendini izletiyor. filmin 80 dakika olduğunu da düşünürsek bence epey izlenebilir bir film. bununla birlikte yaman okay tiyatro oyunculuğuna benzer bir performans ortaya koymuş, oldukça sevdim. filmin içindeki diyaloglar modern estetiklerden uzak gibi gözükse de gerçekte kurduğumuz iletişimle çok paralel ve bu yüzden de fazlasıyla gerçekçi olduğunu düşünüyorum. sinema severler mutlaka bir bakmalı.
devamını gör...
kardeşi olanların bildiği şeyler
kardeş sevgisi.
devamını gör...
porcelain unicorn
bir keegan wilcox kısa filmidir.

philips parallel lines’ın ridley scott ile ortaklaşa düzenlediği ve jüri başkanlığını yine ünlü yönetmen ridley scott’ın yaptığı yarışmada birincilik ödülünü kazanmıştır.
yarışma kurallarına göre katılan kısa filmler üç dakikayı geçmeyecek ve içinde sadece şu cümleler kullanılabilecektir:
what’s that?
ıt’s a unicorn.
never seen one up close before.
beautiful.
get away, get away.
ı’m sorry.
ridley scott tarafından birinci seçilen bu kısa film bence birinciliği sonuna kadar hak etmiş, yıllardır takipte olduğum bu kısa film organizasyonunun sinemaya da dev katkılar yaptığı düşüncesindeyim.
verilen bu altı cümlenin en anlamlı kullanılmasının dışında kısa filmin hem çekimleri hem de konusu izleyiciyi anında etkisi altına alıyor.
film yaşlı bir adamın bir kapıyı çalmasıyla ve sonra geçmişten gelen çağrışımların girdabına düşmesiyle başlıyor. dünya savaşı esnasında çocuk asker olan bu yaşlı adamın içindeki merhamet ve insancıllığın porselen bir tek boynuzlu at üzerinden anlatımını büyük bir keyifle izleyecek ve muhtemelen bana hak vereceksiniz.
savaş insanlar arasında değildir asla. insanlar birbirine düşman olmaz, düşman olmaya zorlanırlar. zihinlerine zorla sokulan fikirlere direnmeyi başaranlarsa insan olmuşlardır biraz.
porcelain unicorn

philips parallel lines’ın ridley scott ile ortaklaşa düzenlediği ve jüri başkanlığını yine ünlü yönetmen ridley scott’ın yaptığı yarışmada birincilik ödülünü kazanmıştır.
yarışma kurallarına göre katılan kısa filmler üç dakikayı geçmeyecek ve içinde sadece şu cümleler kullanılabilecektir:
what’s that?
ıt’s a unicorn.
never seen one up close before.
beautiful.
get away, get away.
ı’m sorry.
ridley scott tarafından birinci seçilen bu kısa film bence birinciliği sonuna kadar hak etmiş, yıllardır takipte olduğum bu kısa film organizasyonunun sinemaya da dev katkılar yaptığı düşüncesindeyim.
verilen bu altı cümlenin en anlamlı kullanılmasının dışında kısa filmin hem çekimleri hem de konusu izleyiciyi anında etkisi altına alıyor.
film yaşlı bir adamın bir kapıyı çalmasıyla ve sonra geçmişten gelen çağrışımların girdabına düşmesiyle başlıyor. dünya savaşı esnasında çocuk asker olan bu yaşlı adamın içindeki merhamet ve insancıllığın porselen bir tek boynuzlu at üzerinden anlatımını büyük bir keyifle izleyecek ve muhtemelen bana hak vereceksiniz.
savaş insanlar arasında değildir asla. insanlar birbirine düşman olmaz, düşman olmaya zorlanırlar. zihinlerine zorla sokulan fikirlere direnmeyi başaranlarsa insan olmuşlardır biraz.
porcelain unicorn
devamını gör...
tirilye
bursa'nın mudanya ilçesine bağlı olan, tamamen sit alanıyla zeytinbağı bucağının eski ismi.
devamını gör...
naber lan ayrık otu
sevilen arkadaşa yöneltilen hâl hatır cümlesi. ha tabi nefret ettiğinize de söyleyebilirsiniz.
devamını gör...
