immanuel kant'ın felsefeye en büyük armanağanıdır bu kavram.

düşünceler tarihinde aritmetiksel bilgi/yargının analitik bir yargı olduğu düşünülmüştür. yani 2+2 nin 4'ü zorunlu olarak içerdiği düşünülmüştür. o halde 4'ün bilgisi bize “2+2” üzerine yeni bir şey söylememektedir. yalnız kant abimiz bu konuya yeni bi bakış getiriyo. salt aklın eleştirisi’nde, ''2 ile 2’nin toplamı'' ne kadar analiz edilirse edilsin, 4 kavramına mantıksal olarak ulaşılamayacağını savunur. ona göre 2+2 analitik değil sentetik bir yargıdır. dolayısıyla geometri yargıları da kant’a göre analitik değil sentetik yargılardır. kant’ın bu konuda verdiği örnek, “iki nokta arasındaki doğrusal çizgi en kısa çizgidir” yargısıdır. ''doğru'' kavramı ne kadar analiz edilirse edilsin, ''en kısa çizgi'' olduğunu kavramının içinde bulunmaz. temel sorun tam da burada abiler ablalar, yandı bizim kablolar. “2+2=4 yargısı da “iki nokta arasındaki doğrusal çizgi en kısa çizgidir” yargısı da analitik bir yargı değilse aynı zamanda yapısı gereği zorunlu ve evrensel bir bilgi de değildir. çünkü yargı analitik değilse, bilgi de a priori de değildir ve a priori olmayan bir bilgi zorunlu ve evrensel bir bilgi değildir. işte burada kant devreye giriyor matematik ve bilimin evrensel olduğunu kanıtlamak için. *akıl ve bilim düşmanlarını adeta dumur edecek konumlandırmayı yapıyo. kant’a göre bunu sağlayacak şey, her insanda ortak olarak bulunan, duyu algısının zaman ve mekan formlarının a priori bilgisi, başka bir deyişle zaman ve mekan sezgisidir. yani aritmetik ve geometri bilgisi, algının zaman ve mekan formlarının a priori bilgisine dayanır ve bu formlar sayesinde oluşur. aritmetiğin bilgisi zaman formuna, geometrinin bilgisi ise mekan formuna dayanır. şu halde matematiksel bilgi sentetik a prioridir. matematiksel bilgi sentetiktir, çünkü yeni bir bilgi verir. matematiksel bilgi aynı zamanda a prioridir, çünkü bilginin dayandığı şey her insanda ortak olarak bulunan algının zaman ve mekan formunun a priori bilgisidir. o halde matematiksel bilgi yine zorunlu ve evrensel bir bilgidir. böylelikle kant, matematik ve bilime yeni bi temel bulur. hume'un eleştirisiyle uyandığı dogmatik uykusundan uyanıp, başka bi dogmatik uykuya yatar farkında olmadan.*

daha sonra frege ve dedekind piyasaya çıkıp ''bu ne rezillktir kardeşim, matematik zaten mantığa indirgenir, ne gerek var zaman mekan a priori demeye'' diyerekten basarlar fırçayı. zaten willard quine'in çok acayip bi makalesi vardır ''two dogmas of empiricism'' isimli. orada analitik-sentetik ayrımının analitik olduğunu ve dolayısıyla hatalı olduğunu anlatır. ama siz yine de kant okuyun tabi.
devamını gör...

yargılamamak gereken yazarlardır. sınavları olacağı için ya da psikolojik rahatsızlıklarından dolayı ayrılan yazarlar sonrasında sınavları geçince veya daha iyi hissedince geri dönebilir, bu normaldir. veda işi de daha önce iletişime geçtikleri yazarlara haber vermek içindir.
devamını gör...

“benim bu oyunda unuttuklarımı sen henüz öğrenmedin.”
yıllar evvel paristen sevgilerle filminde duyduğum bu replik hayatımın birçok alanında goygoy malzemesi olarak bana eşlik etmiştir.
devamını gör...

3,5 saatlik yayın ne be kardeşim emeğe bak.

benjo*, sesinle evlenebiliyor muyuz?
devamını gör...

yapması zor yemesi beş dakika olan yemek
devamını gör...

çocuk kitabı gibi dursa da hepimizin okuması gereken, iç dünyamızla yüzleştiğimiz ince ama muazzam kitaplardan. benim de başucu kitaplarım arasında yer alır. kitaptaki her kahraman bir şeyi sembolize ediyor, eleştiriyor ve üzerinde düşündürüyor. kitap boyunca zihinlere kazınan onlarca alıntı var, işte onlardan bazıları.



her gün aynı saatte gelsen daha iyi olur," dedi tilki. "örneğin öğleden sonra dörtte geleceksen, ben saat üçte mutlu olmaya başlarım. saat ilerledikçe de içimdeki mutluluk artar. dört oldu mu içim kıpır kıpır olur ve ufaktan meraklanırım; mutluluğun değerini anlamaya başlarım! ama sen herhangi bir anda çıkıp gelirsen, yüreğim saat kaçta senin için çarpacağını bilemez..




'peki insanlar nerde?' dedi küçük prens.' insan kendisini çölde çok yalnız hissediyor. '
'insanların içinde de öyle hissedersin.' dedi yılan. 'arada pek fark yoktur.'

"senin gülünün diğerlerinden daha önemli olmasını sağlayan şey, ona ayırdığın vakittir."

"sadece evcilleştirdiğin kişiyi anlayabilirsin" dedi tilki. "insanlarınsa hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur. her şeyi dükkandan hazır alırlar. ve arkadaşlar dükkanlarda satılmadığı için de insanların arkadaşları yok artık. eğer bir arkadaşın olsun istiyorsan, evcilleştir beni!"

"vereceğim sır çok basit: insan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. gerçeğin mayası gözle görülmez."
devamını gör...

acayip bilgili, güzel tanımlar giren ve acayip nazik olan çok çok değerli bir yazarımız. kendisine ait ilk nickaltını girmek benim için büyük bir onurdur. kalemi hep daim olsun dediğim yazarlarımızdandır. kendisini ve yazdıklarını büyük bir merakla takip ediyorum. iyi ki var.
devamını gör...

(bkz: tarkan)
kuzukuzu diye başlasanız illa ki en az birisi tarafından işte kuzu kuzu geldım diye devam ettirilir, türk halkını tarkandan daha çok etkileyen bir siyasetçi bile olmamıştır.
devamını gör...

thomas edison,“başarısız olmadım. işe yaramayacak 10.000 yöntem buldum.”
devamını gör...

bitince haber verin çay demleyeceğim.
devamını gör...

an itibariyle kafa sözlük kızları.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yayını takip eden herkese çok teşekkürler. iyi ki varsınız arkadaşlar.
devamını gör...

türk tiyatro’sunun güldürü geleneğinin sembolü olarak kel hasan efendi ile başlayan ve sırasıyla; ismail dümbüllü, münir özkul, ferhan şensoy, rasim öztekin’den de son olarak şevket çoruh’a devreden, pamuk ipliğinden yapılmış, üzerine sarık sarılan erkek başlığı.
devamını gör...

ikinci meşrutiyet döneminde yaygınlaşan, önü çapraz kesilerek arkaya kıvrılmış ve kıvrıkları iki parçalı ceket. genelde özel günlerde, davetlerde kullanılır.

'en çok da bu adama yakışıyor' dediğim cekettir.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

arap harflerinin ilk düzenine ve harflerin taşıdığı sayı değerine verilen isim.
devamını gör...

memleketçilik yapan, dıdısının dıdısını tanıdığı için senin o kişiden şikayetçi olamayacağını düşünen ve memleketlisini korumak için açık açık tehdit eden insanların olduğu ortamda "savcı" ile başlayan bir cümle kurduğunuz zaman memleketçilik biter, tehditler hiç edilmemiş gibi sevgi ortamı oluşur. herkes resmen çiçek olur. adamlar komşusunun uzak akrabasını korumak için karşına dikilirken afedersiniz kendi anasını savunamayacak hale gelir savcı denildiği an.

bu anlamda oldukça saygı duyarım. savcılar kalp siz ben ve bizler.
devamını gör...

an itibarı ile trt belgeselde başlayan program.kıvanç kasabalı farklı coğrafyaları gezmekte.
devamını gör...

çok sevdim kulüp fikrini. kitap edebiyat kulübünün gönlümdeki yeri ise çoktan hazır. diğer kulüplere karşı da boş değilim. *
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim