en güzelidir belki de çünkü bir daha belki hiç konuşmayacağın, görmeyeceğin birine anlatmanın verdiği rahatlık vardır. tabii hayatımı anlatacam diye karşıdaki bireyi de kaynar katran kazanına çevirmeyelim dimi? her şey kararında güzel.(bkz: swh)
devamını gör...

aşırı dar kot pantolon ve gömlekler.
devamını gör...

salıncak ıı

gün ışır iyiden iyiye, odanın orta yerinde bir kayalık
sarı bir kertenkele... onunla her şey bir iki sıçrar, durur
başkaldırır, düşer
bir çorak bağırışı, bir taşın ikiye bölünmesi işitilir. sonra?
bir su arayışı, bir bozgun... biz buna benzer her şey diyoruz, her şey her şey
her şey
çünkü o, kadın
uzanır, sağar bir yokluğun içinden
gene bir yokluğu sağlar, üşenmez
bir gül çukuru tersine döner, bir alev kıyısı doğurganlaşır
çıkar boş kıyılardan katılaşmış akşamüstleri
böler o bakışları bir sarkaç gibi binlere
ama bir zaman gibi değil, bir sarkaç gibi böler
yani olanlar olmuştur bir kere
bir kartal donakalmıştır sıcaktan. bir u sesi duyulur
yaratılmaya uygun bir ses, u
uzağa bakar kartal. o kadar bakar ki, bakmaz
taş kesilmiştir taş, boynu ileri düşmüştür
tanrım bize bir salıncak!
çok çabuk geçmek için şu olup bitenleri
bir daha, bir daha, bir daha
unutmak unutmak unutmak
tanrım!
taş kesilmemek için taş
bunu evrenin sonsuzluğu diye yorumlar varlığı olmayan bir söz

kadınsa kımıldamak ister, olmaz
yer değiştirmek ister, olmaz
solumak birdenbire
gene olmaz
olacak bir şey boşuna aranır, boşuna boşuna boşuna
bir kaya daha çatlar
başlar ufacık taşlar yuvarlanmaya
eser bir silinti, bir sisin dağılışındaki öz
çıkar o yunus balığı, o heykel
yaz kelebeği, kapı
sonra?

edip cansever.
devamını gör...

bir tarihi eserin başına gelebilecek kötü şeylerden biridir. o kadar zenginiz ki bu konuda nereyi kazsak bir medeniyet çıkıyor neredeyse. çok eski ve bir o kadar muhteşem değerlere sahip topraklarımız. fakat hem halk olarak biz, hem de yöneticilerimiz, olağanüstü duyarsızız bu değerlere karşı.*

geçen gün şehrimdeki birkaç tarihi mekanı gezmek için dışarı çıktım. kapalı çarşımızda, küçük cami diye geçen, tarihi 1370 yılına dayanan bir camiye gidecektim. önceleri çok geçmişim önünden fakat hiç dikkatimi çekmemişti. daha sonra araştırınca böyle bir yerin varlığını öğrenmiş bulundum. neyse oraları boşverin. ben gittim kapalı çarşıya arıyorum arıyorum cami yok. navigasyon da burayı gösteriyor koca cami nereye gitti derken oradaki amcalara sordum. aha burda gızım, dediler bana. meğer bir esnaf amca oralara asmış sattıklarını.*kamufle etmiş koca camiyi. üzülerek güldüm halimize.
güzel projelerim var aslında bu değerler için. imkanım da olsa keşke.

demem o ki türkiye'de yaşamak zor fakat tarihi eser olmak daha zor.
devamını gör...

2020 dünya basın özgürlüğü endeksi'ne göre basın özgürlüğünde 180 ülkede 157. sırada olan ülkemizde yapılmış açıklamalardır. listenin sonuna düşmeyeceğiz denilmek isteniyor galiba.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bir cami bahçesi.
devamını gör...

ben kuzguncuk’ta yeşil bir dal buldum ona tutundum...

tutunmuş nitekim şair. kuzguncuğun çınaraltı kahvesi aslında can yücel oraya yerleştiğinden beri 'can yücel kahvesi' olarak anılırmış. boğaz'a karşı oturup hem sigarasını tüttürür hem kahvesini içermiş. bir yandan tahmin ettiğiniz gibi karalarmış. ama ne karalama...

vişne çürüğü yalısının
vişne çürüğü havuzunda
winchester tüfeğiyle
kurbağa avlarmış mocan.
sert bir adammış belki kendisi ama
o winchester tüfeğiyle vurulan kurbalar
vişne yaprakları kadar yeşil
yeni patlamış vişne yaprakları kadar..
ve mocan un vişne çürüğü yalısının
vişne çürüğü havuzunda
kurbağğğ ölüyorlar hâlâ..
rengahenk

mahlas seçerken nereden geldi aklıma bilmiyorum ama vardır bir hikmeti. demek bir meyve ağacı'nın dalına tutunmak istemişim. çınaraltı'na gittiğimde bir kahve eşliğinde anacağım yazardır.

edit: 21 ağustos şair'in doğum günüymüş gecikmeli bir anma oldu.
devamını gör...

snatch adlı filmin soundtrack albümünde bulunan şarkı. lakin benim için çok farklı bir anlamı var ilk dinleyişimden beri, ne filmi ne de göndermelerini bilmediğim ilginç bir tesadüfün fon müziği olduğu andan bu yana...

üniversite son sınıftayım, bir yandan part-time çeviri/yazı işleri yapıyorum, okul bitmek üzere ve para kazanmam gerek. serde gençlik var, o dönemki tek eğlencem tiyatrodan geri kalmak istemiyorum, işleri ve ödevleri tamamlamak için uykudan çalıyorum. o sıralarda, ömrüm boyu ağzıma sürmediğim kahveye başlamışım, filtre kahve sabah sekiz kırk dersleri için en iyi çözümüm. sabaha karşı çalışmak için oturduğumda en iyi eşlikçim radyolar. o zamanlar çok sevdiğim, son derece özgün bir üniversite radyosu olan radyo odtü de geceleri şurup gibi bir çalma listesi yayınlıyor, yorulduğumu hiç hissettirmiyor bana. bir gün tam güneşin doğmak üzere olduğu bir anda bu şarkı çalmaya başlıyor, perdenin ardından sızan ışık beni pencereye çekiyor. bozkırın üzerine güneş doğmuş, öyle güzel bir renk var ki ortalıkta, sanki doğa şarkıya, şarkı doğaya uymuş beni birkaç dakikalığına sakinleştirmek için sözleşmişler. ne gelecek kaygısını, ne mezuniyeti düşündüm o birkaç dakikada, sadece gördüğüm renklerin şarkıya eşlik edişi hiç ummadığım kadar dinlendirmişti beni. o zamandan beri çalma listelerimin bir köşesinde mutlaka bulunur bu şarkı; bazen günün doğduğu anda, bazen de bir sahilde güneşin deniz üzerinde batarken bıraktığı kızıllıkta hazır olsun diye.
*
devamını gör...

t: okuduğunuzda sizi bir şekilde daha çok sarsan veya kendinize dair daha çok şey bulduğunuz kitaplar.
benim için;
karamazov kardeşler - dostoyevski
martin eden - jack london
acımak - stefan zweig
devamını gör...

bazen biraz abartılabilir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

iki bilgilenelim, yazalım diye geldiğim sözlükte olayların eksik olmaması sebebi ile açtığım başlıktır.
yaklaşık üç gündür buradayım. geldiğimden beri sözlükte sürekli olumsuz olaylar var.
sürekli birileri haksızlık içinde olduğunu söylüyor, birileri diğerlerinin kutsal görüp inandıklarına laf atıyor.
arkadaşım bir sakin. neyin hırsı bu? neyi kime kanıtlamaya çalışma çabası?
kendi halinizde insanları bilgilendirecek tanımlarınızı girin lütfen. sürekli ama sürekli ''ona şunu diyeyim, buna laf edeyim. şu başlığı açayım.'' diyerek ömür geçmez.
ben bir sözlük yazarı olarak burada sürekli birilerinin atışmasını, tartışmasını görmek istemiyorum.
akışımı rahat bırakın.*


al işte burada bile altta birbirinize gönderme yapmışsınız. etmeyin.
saygı duymak bu kadar zor değil canlarım.
devamını gör...

kadir şeker olayı oldu diye her şeye göz mü yumulsun bu ülkede? 3-5 kişi toplanıp ayırmaya inse ne olurdu ki? kanıt için video yine çekilsin gerçekten kimse inemedi mi yani ayırmaya... küçücük çocuk bile korkup ağlarken bir şeyler yapmaya çalışıyor.

insanlardaki seyirci etkisinden nefret etmeye başladım. bir olay olunca direkt telefonunuzdan video çekmeye bayılıyorsunuz madem gidin kameraman olun.

edit: olay yeniyken fazla sinirimden seyirci etkisiyle izleyen insanlara kızmıştım fakat onları suçlamıyorum, yanlış anlaşılsın istemem. sadece olaya çok üzüldüm.
devamını gör...

kısaca sözlüğün davşanı:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

güya zamansızlıktan içinde bulunduğum durum. zaman bulamamaktan yakınırım hep ama artık daha iyi anlıyorum. zaman bulmak diye bir şey yok. zaman bulunan bir şey değil. böyle düşünmeye devam edersem ömrümün sonuna kadar asla zaman bulamayacağım zaten. zamana yolda bulunan 5 kuruş muamelesi yapmaya devam ettikçe o da öyle değersiz kalacak, bozuk para gibi harcanacak. onun yerine sandıklarda, ipeklerde saklanan elmas muamelesi yapmak gerek ona, öyle davranmak gerek. zamana elmas değeri verince o da elmas kadar değerli olacak, bozuk para gibi harcanmayacak.
devamını gör...

günaydın sözlükcüğüm.
günaydın canlarım.
günaydın güzellerim.
günaydın gençler, daima genç kalanlar ve genç kalmakta ısrar edenler.

yorgunluktan memduh bayraktaroğlu'na bağladım.
her şeye rağmen kuyruğumu dik tutmak maksadıyla kuyruğumu enseme bağlamış olsam da...

ben çok yorgunum ya. *
devamını gör...

bir minnoş nickaltını epeydir hak eden yazarımız.
kendisi ile tanışık olmaktan dolayı pek bir mutluyum.
eminim o da benim gibi, zamanında serhat akın'ın anderlecht transferinin travmasını derinden yaşamıştır.
devamını gör...

2003 -2007 yılları arasında fox kidste yayımlanan eğlenceli bir çizgi dizi. 2005'de öss'ye hazırlandığım yıllarda bunun yüzünden ders çalışamadığım zamanlar olurdu. okulundaki elemanları devamlı trolleyen bir elemandı andy. kimse anlayamazdı ama mutlaka her bölümün sonundaki 'hesap lütfen' lafı dillere pelesenk olmuş idi. good old days.

encrypted-tbn0.gstatic.com/...
devamını gör...

bizimkiler kayısı ve ayvadan yemek yapıyorlar. doğranmış ayvaları patates sandım ilk başta, meyveden yemek işi bana ters geliyor.
devamını gör...

hem zenginsiniz hem ferrariniz var hem de sözlükte yazıyorsunuz. vizyonsuz zenginler.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim