edebiyat, sanat, felsefe, tarih ve ekonomi gibi konularda beyin fırtınası işlevi görüyor.
devamını gör...

izlenilmesi gereken savaşın vahşi yüzünü gösteren değerli film.don cheadle otel müdürü rolünde başarılı performans göstermiştir.
devamını gör...

pedi de siyah poşete koyanlar mevcut.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

açlık glikoz düzeyleri ve ogtt(oral glikoz tolerans testi) normalin üzerinde olup da diyabet tanısı konmamış kişilerdir. bu bireylerin diyabet olma riski oldukça yüksektir. sağlıklı beslenmeye dikkat etmeli ve şeker takiplerini düzenli yapmaları önerilir.
devamını gör...

radyo yayını olmasa belki de sözlük ortamında nadiren tanıyacağımız yazar olacaktı, bahtı açık olsun.
devamını gör...

(bkz: uzun entrylerin okunmaması)
devamını gör...

motivasyonun tanımı a noktasından b'ye gitmek için gereken enerjinin üretilmesi.
motivasyonsuzluk ise akademik olarak da merak ettiğim bir konu. youtube'da binlerce motivasyon videosu var. arka fonda müzikler çalıyor, sesler yükselip alçalıyor, başarılı insanların konuşmaları vs.kurgu olarak mükemmeller. ama asıl soru şu, motivasyon içerikleri işe yarıyor mu ? bence cevabı hayır, sebebini bir görsel ile açıklayayım.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

şimdi, şu adam kadar motive olan bir bisikletci bu dünyada yok. çünkü hayatta kalma içgüdüsü devreye girmiş. ciddi başarıya ulaşan, sınıf atlayanların çoğunda gözlemlediğim bir şeydir, hepsi "kafama silah dayanmış gibi hissediyordum" diyor. çoğu insan çalışmazsa eğer kaybedeceği şeyler(promosyon, biraz fazla maaş/statü vs) umrunda olmuyor. şimdi hayatı o işi başarmaya bağlı olan kişi ile gönülsüz bir şekilde çalışan, motivasyon üretmek için motivasyon izleyen kişi aynı mı?
uzun süre 'hayati tehlikem var, kurtulmam lazım' motivasyonu ile yaşamış kişiler kendini belli ediyor. yeniliklere açık olamıyorlar, tek doğru olduğuna inanıyorlar. aslında insanı uzun vadede kısıtlayan bir durum. umarım bu tür motivasyonlara uzun süre sahip olmazsınız, çok sağlıksız.

sağlıklı olan motivasyonun ise ödev duygusu ile yaratılacabileceğine inanıyorum. kişinin, gelecekde nasıl birisi olacağı, nasıl bir hayat yaşayacağını hayal edip ona ulaşmak için çalışması. merdiven çıkar gibi ilerlemesi. yavaş ve hergün +%0.1 ekleyerek, uzun vadede. ödev duygusu, araya uzun çalışmama dönemleri girse bile, insanın geri dönüp gelişime devam etmesini sağlıyor. böylelikle stresi uzun vadeye yayıyor, sağlığını,psikolojisini ve hayatını etkilemiyor.

motivasyonda birisini sevmek/güvenmek gibi hayatta sınırlı olan bir duygu olduğunu düşünüyorum. çok sarsıntılı şeyler yaşayanlar, sonra raydan çıkabiliyor(aşırı veya hiç olmayan motivasyon).

kendi yaptığım, kendimi günlük çalışmaya zorlayacak ortama giriyorum, ailesime/çevreme/kendime hayallerini anlatıyorum, bu konular hakkında ileri-geri iddialarda bulunuyorum. çünkü bu bahisleri döndüremezsem egom sarsılır. egom sarsılmaması için çalışmalıyım vs.

motivasyon yaratan hormonlar gökten, video izleyerek, spor yaparak falan gelmiyor yani. kendinizin en derin/karanlık yönlerine hitap edecek şekilde konuşun/bahisde bulunun, sonra o bahsin olumsuz gerçekleşmemesi için çalışın. o çok büyük görünen işler için gereken motivasyonu ancak tüm benliğinizin öldüğünü/öleceğini düşürnürseniz üretebilirsiniz. bunu da uzun vadeye yayın. sonra alışkanlık oluyor, hissetmiyorsunuz/düşünmüyorsunuz.
devamını gör...

tam gelip "yaa ben onu seviyordum niye böyle oldu ki şimdi?!?!" diyecektim ki başlığı kendisi açmış, yoksa var yaaaa...
t: destek atılmaması gereken istek. oturun oturduğunuz yerde!
devamını gör...

müge anlı'nın hayata geçirdiği bir projedir. temelde alzheimer, mental retardasyon, down sendromu, otizm gibi ifade edici dil becerilerini olumsuz etkileyen hastalık yada durumlardan muzdarip olan kişilerin bulunmasını kolaylaştırmak için kişilere verilen özel bir numaranın dövme olarak vücutlarına işlenmesidir. bu şekilde kaybolma tehlikesi yaşayan kimselerin ailelerine en kısa sürede ulaşması hedeflenmektedir. sağlıklı kabul edilen kişilerde kendilerine sevgi izi yaptırtabilmektedirler. kişisel tecrübelerimden yola çıkarak şimdiye kadar kayıp olan birçok öğrencim sevgi izi sayesinde kısa sürede ailesine ulaştırıldı.

daha detaylı bilgi almak için burayı ziyaret edebilir ,proje destek olabilir yada kendi sevgi izinizi yaptırabileceğiniz lokasyonlara ulaşabilirsiniz.

kayıp olduğunu fark ettiğiniz yaşlı ve engelli bireylerin özellikle bileklerini kontrol edip kayıp ihbarı yapmak için polisi aradığınızda sevgi izi numarasını da aynı anda bildirerek ekiplerin aileye en kısa sürede ulaşmasına yardımcı olabilirsiniz.
devamını gör...

din ve devlet işlerinin birbirine karışması hiç bu kadar güzel olmamıştı, demek istediğim durumdur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

beğeni ve favoriye layık olmadığını iddia eden yazar beyanıdır. başka kim karşılık bekler ki?... kaldı ki mesaj kutum kapalı, kimseyi tanımam etmem, ben beğeni attım sen de at demem. hiçbir zaman da demedim. hiçbir gruba üye yahut katılmış değilim. ha katıl diyenler olmadı mı elbette oldu. meğer öyle bir şey de varmış, onu da öğrendim ama uygun görmedim, katılmadım. prensip meselesi.

evet beğeni ve favori konusunda eli açık bir yazar olduğum doğru bundan sonra olmayacağız demekki. lakin ilkokulda değiliz. kalkıp, hiçbir tanımı okumadan beğenmem. burada hiç kimseye kendimi açıklamak zorunda da değilim. fakat yazar bir de #1331557 bu tanımla edit yapmış... hangi akla hizmetse?.. bunu da sormak elzemdir.

sayın yazara topluluk kurallarını okuyup beğeni atıldığında buna karşılık vermek zorunda olmadığı bilgisini de buradan ben aktarayım ki kimseye bir daha sataşmasın.
iyi sözlükler.
devamını gör...

işte buuu. yoğun geçen günün ardına harika olur bu.
ayrıca eyluling'in katıldığını duyunca arkadaşıma hemen koş koş seninki geldi radyoya dediğimde davşan mııı, geliyorum cevabını aldım. bu çocuk en son lisede böyle heyecanlanmıştı eyluling. kahkahanla iyi geliyorsun gönüllere, varlığınız daim olsun.

not: gomercan bi yaranamadın ya hu. şeytan taşlar gibi taşlıyorlar seni. destek lazımsa ıslık çal, toplanır geliriz*.
devamını gör...

bir de karnın açsa o mide bulantısını tüm gün çekersin *
devamını gör...

emeğe saygı..
ama parası yoksa kitapseverin..
almasını makul buluyorum..
parası olup da cimri olanlara ise yuh diyorum..
devamını gör...

programda sunuculuk yapmışlığım bile vardır. eğlenceli ve güzel zamanlardı. tek derdimiz kimin ne getireceğiydi..
devamını gör...

akıl sır erdiremediğim insandır. ağız temizliği olmayan bir insanın önce kendisine sonra başkasına saygısı yoktur.

şahsen ben konuşurken kadın- erkek farketmeksizin birinin dişlerinin, çay ve kahve içmekten sararmış veya çürümüş olduğunu farkettiğimde tüm algılarım kapanıyor. istediği kadar fit olsun istediği kadar güzel ve marka giyinsin ağız hijyeni yoksa ve dişleri bakımlı değilse tüm aurası yokoluyor. bir dolgunun 400/500 tl, bir kanal tedavisinin 750/1000 tl ve bir implantın 4000/5000 tl (minumum) olduğunu baz alırsak, dişlere bakmanın maddi açıdan öneminide anlamış oluruz. ayrıca bunun bir de implant üstü var ki o da 1000 tl civarında.

sadece düz fırça ile fırçalamak yetmez. dönen başlıklı ve pilli- şarzlı olması exstra hijyen sağlar ve ayrıca diş ipi veya arayüz fırçasıda kullanmak gerekir. bu konuda takıntı derecesinde hassasım. eğer yeterince temiz olmadığına inanırsam tekrar tekrar fırçalarım. dışarıda yemek yemişsem hemen çantamdaki yedek fırçamı kullanırım.
tamam benimki biraz abartı ama en azından düzenli olarak günde 2 kere fırçalamak gerekli.

ağız bakımı yaptırmadan diş fırçalamakta bir işe yaramaz. önce çürükler dolgu veya kanal yaptırılacak ve diş taşları temizlenecek sonra fırçalamanın faydasını görebilirsiniz.
devamını gör...

necip fazıl kısakürek' in beğenilen şiiridir:

yeryüzünde yalnız benim serseri,
yeryüzünde yalnız ben derbederim.
herkesin dünyada varsa bir yeri,
ben de bütün dünya benimdir derim.

yıllarca gezdirdim hoyrat başımı,
aradım bir ömür, arkadaşımı.
ölsem dikecek yok mezar taşımı;
halime ben bile hayret ederim.

gönlüm ne dertlidir, ne de bahtiyar;
ne kendisine yâr, ne kimseye yâr,
bir rüya uğrunda ben diyâr diyâr,
gölgemin peşinden yürür giderim...
buradan
devamını gör...

popüler japon yazar haruki murakami’nin roman yazmak için kullandığı ve genç yazarlara bir tavsiye niteliğinde ortaya koyduğu metoddur.

metod ismini elbette steven spielberg’ün yayınlandığı zaman büyük ilgi çeken ve kült filmler arasında sayılan filmi e.t.’den almıştır.

sevimli bir uzaylı olan e.t.’nin tek derdi gezegenine geri dönebilmektir. filmin bir sahnesinde e.t. içinde bulunduğu depoda bulduğu alet edevat, kullanılmayan eşya ve artık eline ne geçtiyse onunla bir iletişim cihazı yapar ve gezegeni ile iletişime geçmeye çalışır.

haruki murakami de zihnimizdeki depoda biriken anı parçalarının önemli olup olmadığına bakılmazsınız doğru bir yöntem ve özgün bir üslupla bir araya getirildiğinde ortaya iyi bir roman çıkartılabileceğini anlatır.

işlevsiz, gereksiz ve önemsiz görünen bir anı parçası bir roman içinde yeri doldurulamaz bir önem kazanabilir. neden hafızanızda bulunduğunu bile bilmediğiniz bu anı romanın anlatımında kilit bir rol oynayabilir.

ben de uzun zamandır yazı yazarken bu yöntemi kullandığımı fark ettim. ele aldığım konuların ne olduğu çok önemli değil benim için. ya da aynı yazı içinde kullandığım konuların birbiriyle ilgili olmaları önemli değil. önemli olan benim anlattıklarımdan keyif almam ve sonunda birbirinden bağımsız görünen konuları birbirine bağlayabilmem.

murakami ile aynı şeyleri düşündüğümü öğrendiğimden beri bisikletle uçan e.t. kadar huzurlu ve umutlu hissediyorum kendimi.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim