rus edebiyatının toplumsal gerçekçi roman yazarı olan maksim gorki döneminde "ana, çocukluğum, ekmeğimi kazanırken, benim üniversitelerim" adlı eserleriyle tanınmıştır.
devamını gör...

1973 yılında okuma yazması olmayan sicilyalı bir kadının, çalışmak için almanya'ya giden eşine anlattığı sıra sıra resimler.
anlatmak isteyen, anlatır kendini bir şekilde, anlamak isteyen de anlarsa, ha harf kullanılmış ha resim kullanılmış fark etmez.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yaş ortalaması o kadar küçük olmadığından sanırım bu durum. sosyal medya mecralarında genelde yaş ortalamaları hep düşüktür, gençler çok daha fazladır ama sözlüklerde pek böyle olmadığını görebiliriz. bu arada ben dahil değilim evli kategorisine.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kızkardeşlerimden biri.
allahtan 2 taneler. birinin işi varsa ötekini arayabiliyorum. benim iki tane nimetim.
elhamdulillah.
devamını gör...

buna katılmıyorum ve bunu hayatında kötü ilişkiler yaşamış bir insanın söyleyebileceğini düşünüyorum. ha böyle olan insanlar var mıdır elbette vardır kadın erkek fark etmez ama bu. öncelikle en basitinden ilk kendi arkadaşlarıma bakıyorum. kimisi sadece takılmak için seviyor, kimisi de gerçekten, harbiden deli gibi seviyor. sadece kadınlar aşık olmaz sonuçta sadece bizim kalbimiz yok onların da var ve onlar aşık oluyor.

cinsellik mevsuzuna gelince ise bu çok doğal değil mi sizce de? birine aşıksınız ve normal olarak ona karşı fiziksel bir çekim hissedibilirsiniz. bunu da mesela sadece erkekler hissetmiyor. biz de hissediyoruz sonuç olarak. bu konuda erkeklerin daha çok önde görünmesinin sebebi küçüklükten itibaren bize bunun sanki bir ayıpmış, bizim de bu tarz duygularımız olamazmış gibi dayatılması. bu da çok yanlış.

neyse konuya geri dönelim kısacası herkesin bir kalbi var sonuçta. duygularımız da var. dediğim gibi bunun kadını erkeği yok. belki siz bugüne kadar denk gelmemiş olabilirsiniz ama emin olun bu hayatta gerçekten seven insanlar var. ben de bunlardan biri olarak görüyorum kendimi. çünkü sevgi güzel şey aşk güzel şey.

ayrıca bir şey daha demek istiyorum artık lütfen kadınlar şöyledir erkekler böyledir diye genellemeler yapmayı bırakalım. çünkü bunların geneli de doğru değil zaten.*
devamını gör...

yazım ve imlâ yanlışlarıyla dolu yazıları ciddiye alamama durumudur. bir insanın yazdığı yazıdan, üslubundan, kelime tercihlerinden ve imlâ kurallarıyla ilişkisinden hareketle okuyup okumadığını anlayabiliriz. bazılarının durumu tamamen umutsuz vaka. yapılabilecek herhangi bir şey yok. mesele sadece -de/da eki vesaire değil üstelik. ne demek istediği anlaşılmıyor yahu, öyle bir anlatım bozukluğu seviyesinde ki... bir de genel bir yanılgı var ona değinmek istiyorum. doğru düzgün yazamayan insanların üniversiteye gitmediği için bu dertten muzdarip oldukları sanılıyor. hiç öyle değil, korkunç bir yanılgı bu. üniversite mezunlarının veya öğrencilerinin hâli de çok farklı değil. hattâ bazı üniversite hocalarının durumu bile içler acısı... kelimeleri yanlış telaffuz edip yazanı mı dersiniz, noktalama işaretlerinden bihaber olanı mı dersiniz... öyle çoklar ki insan hayret ediyor. bu işin yolu bellidir, kitap okumak. isteyen istediğini düşünebilir, elime aldığım kitap özensiz bir baskıysa okumayı bırakan bir insanım. sözlükte filan tahammül etmem mümkün değil. hele de iki kelimeyi bir araya getiremeyip büyük büyük laflar eden bazıları var ki...

edit: haruki murakami adlı yazar iyice suyu bulandırmış. öncelikle ben kimseden nefret etmiyorum. bu size ait. de bağlacıyla nefretinize beni bağlamayın, yazıda böyle bir ifade yok çünkü. engelli kelimesini hakaret veya kötü anlamda kullanmadım. daha doğrusu sizin imâ ettiğiniz anlamda fiziksel veya zihinsel engellilere dokunan bir tarafı yok benim kullanımımda. bu sizin aşırı yorumunuz. niyet okumaktan ibâret anlamsız bir itham doğrusu. engelli kelimesi özürlü kelimesinin yerine geçmiştir türkçede. dile yerleşmiş, kabul görmüş bir kelimedir. özürlünün biraz kötü bir çağrışımı olduğunu ben de kabul ediyorum. ama bunların yukarıdaki yazıyla ve benimle ne ilgisi var yahu? engel yani, engel. yolda bazı engeller vardı desem, beni mi paralayacaksınız? bir konuda engeli olmak, bir engelin hâsıl olması, engellenen evlilik... biraz tartarak ölçüp biçerek yazmak lâzım. bu işin suyunu çıkarmaya başladınız çünkü. o kelimeyi kullanma, bunu kullanma. üstelik imâ edilen şeyle uzaktan yakından ilgisi yok. kör demeyin sakın... görme engelli demek gerekir. iyi de saramago'nun romanını körlük olarak değil de görme engellilik olarak mı okuyacağız? orhan kemal'in topal eskici ve oğulları vardır. yürüme engelli eskici ve oğulları diyelim mi? çolak salih'i filan ne yapacağız? sayonara...
devamını gör...

arkasına geçin sımsıkı sarılıp usulca ensesinden öpün ve kulağına tipsiz diye fısıldayın.
devamını gör...

bu nasıl bir devrlm kl dün yazar iken bugün çaylak oldum. 23 nlsan müsameresl glbl koltuğa blr günlüğüne mi devrettiniz.
üzgünüm.
devamını gör...

tüm izmir e ve orada yaşayan yazarlara geçmiş olsun.
devamını gör...

ne yapalım, diğer yazarlarımız pek utangaç, meydan bize kaldı...
devamını gör...

geçmişte bütçe kısıtlılığından dolayı yapmış olduğum; içerisinden ayraç olarak kullanılmış olan, x geçmiş tarihli market fişleri, ihtiyaç listeleri, kitaplara alınan notlar, altı çizili satırlar gördükçe müptelası olduğum eylemdir.

bir sahaf ziyareti sırasında, elimde liste ile kitap arıyordum. farklı yazarlar, farklı konularla ilgiliydi aradığım kitaplar. 6, 7 tanesini edindim. edindiklerim içerisinde 4 kitap aynı kişi tarafından satın alınmış, okunmuş ve içine notlar düşülmüştü. bu nasıl bir tesadüftü, aman allahım demiştim. ilk sayfasına ismini, soyisimini ve kitabı aldığı tarihi yazmış. çok da yaygın olmayan ismi ve soyismi vardı. facebook'un aktif kullanıldığı yıllardı. buldum bu kişiyi. kısa süre sohbet ettik. değişik bir durumdu. konular farklı, yazarlar, yayınevleri farklı ama ilgi alanlarımız ve meraklarımız aynıydı. bu da böyle bir anımdır paylaşmak istediğim.

kendi ayaklarım üzerinde durmayı öğrendikten ve iş hayatına atıldıktan sonra bıraktım ikinci el kitap satın almayı. zamanla daha bencil oldum sanırım. ilk ben kokusunu duyabilmeliyim, ilk ben dokunabilmeliyim, ilk ben okuyabilmeliyim şeklinde değişti bakıç açım.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
evimdeyim dostlar. dün üşütmüşlüğün bana verdiği yetkiyle dayanarak tüm gün yattım. bugün furkan bey benle ve beraber etkinlik yapıyoruz.

furkan özel bir çocuk. kendi küçük kalbi bümbüyük. ara ara bizi delirtsede genelde ponçiktir. belki aşağıya onun bir adet ponçik halini atabilirim.

bugün bizi delirtme günüydü ve dikkatini dağıtmaya çalıştım. artık büyüdü ve bütün gün evde oturmak istemiyor. bu yüzden evde biraz huzursuz olabiliyor ve bugün bu sebeple teyzesini ziyarete geldi.

şuan durup durup teyze hava nasıl güzel diyor. ve ardından beni öper misin diyor. sanırım sahile gitmek isteyecek hah. çok akıllı bir bıdık kendisi. bir şeyler istemenin tüm yollarını biliyor. önce bunu makul gösterip sonra isteyeceği kişiye yağ çekiyor. senin o güzel yüreğinden öperim çocuk.
çok güzel bir ömrün olsun...
devamını gör...

bolu belediye başkanı'nın belediye meclisinde gerçekleştirdiği eylemdir.

buradan
devamını gör...

kudüs. mukaddes şehir. semavi inanışlarca kutsal toprak.

ayrıca alphaville grubunun afternoons in utopia adlı albümünde yer alan aynı adlı* fevkalade bir şarkısı vardır. sözleri ve melodileri ile insanı alır götürür. buradan
devamını gör...

atla gel şaban filmindeki niyazi tabii ki.

t: artık açıklığa kavuşan sır.
devamını gör...

iki aşık gitarist.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

unutulacaksın."seni tanıyan son kişi öldüğünde hiç doğmamış olacaksın"
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim