son zamanlarda gördüğüm en iğrenç dizi. arkadaş bir de bunu kadınlar bayıla bayıla izliyorlar tecavüze uğramış bir kadının gerdek gecesi bakire çıkmaması peh peh konuya bak. senarist de iki kadınmış. ben artık gerçekten türk hemcinslerimi anlamıyorum. herhalde yüzlerce yıldır esir oldukları için stockholm sendromu falan yaşıyorlar.
bu furya asmalı konakla başladı eski türk filmlerinde ağalar kötü halk iyidi. artık ağalar efeler her kadının istediği muhteşem erkek. tesadüfe bak tam siyasi iktidarın da istediği toplum tipi. eşcinselliğe kızan rtük bu diziyi pek sevdi herhalde çünkü tam onların "namus" una uygun.
gerçekten bu dizileri izleyenler ve çekenler olarak midemi bulandırıyorsunuz zar beyinliler.
evet bir dizi gerçek olayları anlatmak ve kamu spotu yapmak zorunda değil ama kadınların ezildiği hor görüldüğü eğitim seviyesinin bu kadar düşük olduğu ve namus ahlak bekaret üçlüsünden çıkamamış kafaların olduğu bir ülkede bu dizi insanları manüpile etmekten başka bir şey değil.
devamını gör...

(bkz: feridun abi daha erken ama) dediğim başlıktır.
devamını gör...

sabah ezanından önce yazmak adetim değil ama belki vakit bulamam. şimdiden hayırlı bayramlar.*

dipçe: yoldaş bayramlaşmaya gelen yazarlara kapıdan kinder sürpriz yumurta veriyormuş. ilgililere duyurulur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

"küçük hanımlar, küçük beyler! sizler hepiniz geleceğin bir gülü,yıldızı, istikbal ışığısınız. memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. sizlerden çok şey bekliyoruz."

mustafa kemal atatürk

23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı'mız kutlu ve mutlu olsun!
devamını gör...

#227154 abi ben olayı çözemedim. yazarın nickaltı burası niye adama helikopter muamelesi yapıyorsunuz birde madalya vermişler.
devamını gör...

t: sevgililer günü nedeniyle manitalarina hediye almak için karma puan indirimi altında bizi araklamaya çalışan yönetime haykırıştır.

yönetim:
durumumuz yoktu parayı geri veremedik
devamını gör...

"kız mıdır kadın mıdır bilemem"
devamını gör...

#1820433
aplacım yanlış başlık. sizin başlığınız:
(bkz: kadın yazarların filozoflara soruları).
devamını gör...

orijinal adı (bkz: die vermessung der welt) olan ve 2005 yılında ünlü alman yazar (bkz: daniel kehlmann) tarafından kaleme alınan eserdir.

dilimize (bkz: ayça sabuncuoğlu) çevirisi ile 2009 yılında (bkz: can yayınları) tarafından kazandırılmıştır. konusuna gelecek olursak iki ünlü alman aydını olan (bkz: alexander von humboldt) ile (bkz: carl friedrich gauss)'un aynı dönem paylaştıkları dünya sahnesinde iki farklı hayatı birbirine paralel olarak anlatmaktadır.

özellikle bilim tarihine meraklı yazarlar için oldukça keyifli detaylar barındıran eser, yazarın gerçekle kurguyu bir araya ustaca getirmesi ile örülmüş.

büyük hayranı olduğum (bkz: alexander von humboldt)'un tavırlarını anlatırken bazı noktalarda kolaya kaçtığını düşündüğüm yazar en nihayetinde kurgu bir eser peşinde. humboldt'a güney amerika gezisinde eşlik eden ünlü botanikçi (bkz: aime bonpland) ile ilişkilerini romanın içinde bir çatışma olarak kullanmaya çalışan yazar humboldt'un sarsılmaz bilgi iştahının altını çiziyor.

sadece formüllerinden bildiğim (bkz: gauss) ise romanda oldukça aksi betimleniyor. gerçek hayatta nasıldı bilemem ama okurken tavırlarını pek beğenemedim, daraldım (bkz: swh)

not: humboldt için daha kapsamlı bir okuma için bakılması gereken kitap (bkz: doğanın keşfi) veya ingilizce adıyla (bkz: invention of nature)
devamını gör...

freddy krueger in dolapdere. 1996
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çocukken kutu kolaların kutularını ezip düz hale getirdikten sonra hurdacıya satıyordum, çok bir gelir kazanmasam da üç beş yetiyordu.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sabah sabah müthiş tanımları ile ufkumuzu açan yazar.
#465895 şahsen sadece ufkumu değil uykumu da açtı. şu an göz kapaklarına kürdan dayatılmış tom gibiyim.
devamını gör...

amerika birleşik devletleri’nin 35. başkanıdır. kennedy, 22 kasım 1963 cuma günü, eşiyle üstü açık bir arabada ilerlerken ensesine ve başına isabet eden iki suikast kurşunuyla hayatını kaybetmiştir.


türkiye’de ise jf kennedy diyince akla gelen ilk isim mersinli kennedy dayıdır.

devamını gör...

tarihsel ve toplumsal bir kurgunun gerçekliğini iliklerinize kadar hissetmenize sebep olan bir kitaptır. özellikle hindistan'ın bağımsızlığı sonrasında insanların sudan çıkmış balığa döndüğü gerçeği ile karşı karşıya kaldığınızda, toplumsal buhranın tüm yönleriyle gözünüzde canlanmasını sağlıyor. özgürlüklerini kazanmışlar ama zincirlerinden kurtulamamışlar. batıya öykünüyorlar ama sırtlarındaki ağırlıkları atacak güçleri yok. görünürde özgürler ama zihinsel olarak mahkûmlukları devam ediyor. bu yönüyle biraz da bizi andırdığı için sizi daha çok içerisine çekiyor. yansıtmadaki en başarılı kısım ise mevzuları çocukların gözünden görmemiz. çocuktan al haberi meselesinin edebî versiyonu gibi *

ama kurgunun işleyişinde en çok hoşuma giden şey; puzzle parçalarını tek tek ve itina ile yerleştirerek ilerlemesi. ilginç olan şu ki siz kitaba başladığınızda yaşanacak olanları zaten hissediyorsunuz. gerçeklik en baştan gözünüze gözünüze sokuluyor ama hikâyenin geliştiği her kıvrımda tekrar tekrar aynı acı tabloyu görüyorsunuz. vuruculuk kısmı bu noktada cidden başarılı. hikâye sizi bu anlamda ele geçiriyor.

kanımca kitabın eksik noktası; masalsı ve öyküsel anlatımın sınırlarından çıkamaması. tabiri caizse kendisine duvar örüyor. hikâye sizi vuruyor ama betimlemeler çok sınırlı. bu durum sizin hikâyenin yaşandığı yerleri ve karakterleri derinlemesine kafanızda canlandırmanıza engel oluyor. allah'tan mevzunun geçtiği coğrafyayı biliyoruz da, sınırlarımızı zorlayıp kendimize bir hayal gücü planı çıkarabiliyoruz *

elbette bunlar benim durduğum yerden gördüklerim. okunmalı mı? sorusuna kesinlikle evet diyebilirim. zihinsel zincirlerin ve beyinlerdeki kast sisteminin ipliğini pazara çıkaran bir hikâye, her yerde ve her şekilde okunmaya layıktır diye düşünüyorum.
devamını gör...

göz açıp kapayıncaya kadar kaybolup giden bir mevsimdir bahar. diğer mevsimlere benzemez. telaşsızdır. geçip giderken acele etmez ama çok da kalmaz ortalarda. kendi halinde bir mevsimdir. varlığı mutlu eder insanları elbette ama gidince de o kadar aranmaz. çünkü hemen ardı yazdır. çoğu insan yaz mevsimini sever ve gelenin gideni aratmadığı nadir anlardan biridir bu.

bahar, telaşsız ama çok canlıdır. sanki hayatı en çok o sever. ama biz insanlar biliriz ki bize gösterilen suretler çoğu zaman acıları maskelemek için oynanan oyunların bir parçasıdır. bahar de üzülür ve üzüldüğünde aklına bir yükseklik sarhoşluğu düşer.

en görkemli ve sanatsal intiharlardan biri başlar böyle geniş zamanlarda. yapraklar bir bir sararıp bırakırlar kendilerini boşluğa. ağaçlar kendi varlıklarında rahatsız, müstehcen olmayan bir çıplaklıkla kalakalırlar. işte bu anda anlarız ki baharın intiharıdır dökülen yapraklar.

bir sonraki yıl dönümüne kadar intiharın getirdiği geçici ölüm içimizi yaralar biraz. çünkü baharlar birbirine karışmıştır zihnimizde. sonda kalan bahardır intihar eden, başı çeken bahar beklemededir.

unutulmasın ki dökülen yaprakların intikamıdır bahar.
devamını gör...

a.b.d'de kölelik bittikten sonra, siyahlara, alın size ülke denilerek gönderildiği ülkelerden biridir.
diğerleri liberya ve sierra leone.
devamını gör...

söylenirken oldukça masumane dursa da altında subliminal mesaj barındıran ahlaksız teklif.
devamını gör...

bekara hatun boşamak kolay..
ne hayatlar var.. ne çileli başlar..
ayrılmak isteyip ayrilamayanlar..
yaşamadan bilemezsiniz.. her ilişki kendine has.. değerleri farklı..
asarım keserimciler affetmeyenler affedenler.. uzar gider..
bağlılık ile bağımlılığın psikolojik savaşıdır..
devamını gör...

ben sözlük tutuyorum hah.

gün içinde yaşadıklarını, duygularını, karşılaştığı insanları vs vs belki unutmamak belki içini o satırlara dökmek için tarihe notlar düşen insandır.

bir dönem bende yapıyordum bunu. sonra ne var ne yok yaktım. sebebi şu. sen daha kaç yaşındasın açık açık herhaltı ne yazıyorsun. anam bir döktürmüşüm bir döktürmüş. sonra tabi bunları okuyan anam da beni döktürdü hah.

şimdilerde nadir yazıyorum. haftalık, aylık.. bazen aylar aylar sonra bir iki duygumu döküp kapatıyorum kapağını. güzel bir duygu deneyin derim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim