serdar ortaçlı kurşun kalemi aldığım zaman. çok havalıydım. kimsede yoktu...
devamını gör...

discord kullanmadığım için buradan iletiyorum isteğimi.*
candan erçetin'den bahar şarkısını rica ediyorum.*
devamını gör...

12 eylül 1980 darbesinden sonra diyarbakır cezaevine tayin edilen türk subayı.
hapishanedeki kürt kökenli kişilere dışkı yedirdiği, elektirik verdiği, kemiklerini kırdığı, lağam suyu ile duş aldırdığı, kadınları çıplak bir şekilde cezaevinde dolaştırdığı söylenir. bu işkencelerden dolayı yüzlerce kişinin ölümüne sebep olmuştur.
kimisi bu işkencelerin ayrılıkçı kürtçülere(pkk'lılara) yapıldığını savunurken, kimisi de işkenceye uğramak için kürt olmanın yeterli olduğunu söyler.

hapishaneden kaçan kişiler dağa çıkıp silahlanmıştır. günümüzde askerlerimizi şehit eden, vatandaşlarımıza işkencede bulunan pkk'nın kurulmasındaki en büyük etkenlerden birisidir, esat oktay yıldıran.
22 ekim 1988 tarihinde, istanbul'da, karısı ve çocuğuyla birlikte suikaste uğrayıp öldürülmüştür. yorumsuz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

markette süt reyonun önünde duran adamı kocam sanıp elinden tutup çekiştirmem sonra niye gelmiyosun diye kızmam , adamın karım burda demesi (baya alışıksa demek ki bu duruma) , kocamın kötü bakışları adamı itip kocama doğru koşmam ve kapanış..
devamını gör...

iş basvurusu konusunu bilemeyeceğim ama bazı kitapların ilk sayfasinda yazar özgeçmişi oluyor ya hani. işte orda "ilkokulu 3. sinifa kadar kayseri'de okudu. 4. ve 5. sınıfı malatya'da tamamladı. ortaokulu yatılı olarak bursa'da okudu. lise'yi sinop anadolu öğretmen lisesinden 3. olarak bitirdi."
gibi başlayan ve "yazar bilmem kaç yılında evlenmiş, ali ,veli, ayşe isminde üç çocuğu bulunmaktadır."
diye sona eren gbt soruşturması tadında ozgecmisler oluyor. ben onlara çok gülüyorum sözlük. kimsenin umrunda bile olmayan ve kitabın içeriğine hiç bir katkisi bulunmayan bu beyhude bilgi yazılarak ne amaçlanıyor hiç bilmiyorum.

bunun tam tersi bir örnek olarak ise
iletişim yayınlarının yazarlarına özgeçmiş olarak;"adanademirspor taraftarıdır, kedileri sever, bahçesinde ortanca besler"
minvalinde sade suya tirit, "bak ne kadar da doğal ve içten bir yayineviyiz. yazarlarımız da sizin bizim gibi insanlar."
mesajlı ozgecmisleri de gençlik çağlarimda çok afilli gelirken şimdi okuyunca yaşlı mahalle delikanlıları gibi elimdeki tesbihi sallayıp;
"değişik misiniz oğlum siz?" diye tepki vermeme sebep oluyor.

bir "ne zaman gitti tren bugün hangi boş işler için kafa yordu?" programının daha sonuna geldik. iyi geceler sözlük.
devamını gör...

(bkz: kimsenin benden hoşlanmaması sorunsalı)
devamını gör...

sevimli haycanlarımızın rekabetidir.
özetle;
köpek: sahibim beni seviyor, barındırıyor ve besliyor. ona yardım etmeliyim.

kedi: rızkımı veren hüdadır, kula minnet eylemem.
devamını gör...

hikâye anlatıcı tarafından etkileşimli olarak tasarlanmış bir film olduğu için ilk izlediğimden bu yana hep beğendiğim filmdir. bu tarzda çok da bir benzerinin olduğunu düşünmüyorum.

elbette audrey tatou'nun şahane oyunculuğu, tatlı bir senaryo ve yann tiersen müziğiyle birleşince şaheser oluyor.

p.s. bu film, popüler olduğu için değil, güzel olduğu için güzeldir. ikisi çok farklı şeylerdir. marjinal olacam diye kendinizi kasmayın.
devamını gör...

(bkz: mona lisa tablosunun çok abartılması) mona lisa tablosuna bile dil uzatabilecek başlıklar bütünü. uzak durun, prim vermeyin.
devamını gör...

mehmet akif "tek tek sorulsa daha iyi olur" diyerek ilk olumlu işini yaptı.**
devamını gör...

''geç gelen adalet, adalet değildir'' sözüne vurgu yapan, kemal sunal ve savaş yurttaş'ın başrollerini paylaştığı 1987 yılında yayınlanan filmdir.

kemal sunal'ın birçok filmi güldürürken düşündürüp sistem eleştirisini içerisinde bulundurduğu için izlerken büyük keyif duydum fakat bundan 34-35 yıl öncesi ile şu anki yargı sisteminin trajikomik hali tüylerimi ürpertti doğrusu. o günden bu güne nasıl olur da yargı sisteminde neredeyse hiçbir şey değişmez? nasıl olur da hukuk sistemi yaşamı bu kadar zorlaştıran bir halde ilerlemeye devam eder? düşünmesi izleyiciye kalmış. düşünelim bakalım.

edit: filmi izlerken sinirlerinize hakim olamıyorsunuz onun da uyarısını yapayım. küçük bir olay için aylarca hatta yıllarca insanların nasıl yıprandığına şahitlik ediyorsunuz çünkü. bu ülkede adaleti aramak bile hem masraf, hem israf. zaman israfı. ah bir de bulunsa keşke.


dava aç ve sonra avukat tut, masraf. şahitleri getir- götür masraf. dava temyize gitsin sonrasında hakim değişsin, döngüyü tekrarla, masraf. hakim köye incelemeye gelsin, masraf. hadi parayı da geçtim, insanların bir umut içerisinde günlerinin, aylarının, yıllarının geçmesine ne demeli?



avukat: ''kolayı olur mu? hukuk işi kardeşim bu, her şeyin bir usulü var.''
devamını gör...

didişme huzursuzluk doğurur, kavga durumu neticelendirir, yenilik hayatın her alanında şarttır iyidir. yeni fikirler yeni atımlar ve adımlar doğurur.
devamını gör...

sizin çevrenizdeki kadınların espri yapamaması tüm kadınların espri yapamadığı anlamına gelmez.
devamını gör...

bence şimdi sen de herkes gibisin şiirinde nazım hikmet bunun belki de en ağırlarından birini yapmıştır ama kimi kaynaklarda va nu ( vala nurettin) için kimi kaynaklarda necip fazıl için yazıldığı söylenen sen şiiri vardır ki tek bir küfür bile içermemesine rağmen insanı suratının ortasına sert bir yumruk yemiş gibi çarpar. bir provokatör üstünde hiciv denemeleri'ni okuduktan sonra peyami safa'nın suratını ise hayal dahi etmek istemiyorum ben insan içine çıkamazdım utancımdan*. yani özetle nazım hikmet çok aranızı bozmak isteyeceğiniz bir insan değilmiş ama neyzen tevfik gerçeğini de es geçmemek gerek.

kime sordumsa seni doğru cevap vermediler;
kimi hırsız, kimi alçak, kimi deyyus! dediler…
künyeni almak için, partiye ettim telefon:
bizdeki kayda göre, şimdi o meb’us dediler!.
neyzen tevfik

o kadar nazım hikmet diyip o şiirlerden alıntı bırakmamak ayıp olur.

bir provokatör üstünde hiciv denemeleri

bir düşün oğlum,
bir düşün ey yetimi safa
bir düşün ki, son defa
anlıyabilesin :
sen bu kavgada
bir nokta bile değil,
bir küçük, eğri virgül,
bir zavallı vesilesin!..
ben, kızabilir miyim sana?
sen de bilirsin ki, benim âdetim değildir
bir posta tatarına
bir emir kuluna sövmek,
efendisine kızıp
uşağını dövmek!.
sen de bilirsin ki, jurnal esnafı, senin gibiler
tutulup kulaklarından birer birer
teşhir edilirler..
ben, sadece söküp
bir fitnenin otuz iki dişini,
ve babıâli kaldırımlarına döküp
geleceğini, geçmişini
aldım omuzuma işte bu teşhir işini....



sen
sana gelince, sen o günleri -
kendi oğluyla yatan,
kızlarının körpe etini satan
bir ana gibi satıyorsun!.
satıyorsun:
günde on kaat,
bir çift rugan pabuç,
sıcak bir döşek
ve üç yüz papellik rahat
için...
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi...
kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi...
sana gelince...
ne ben sezarım,
ne de sen brütüssün...
ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
artık seninle biz,
düşman bile değiliz.



bence sen de herkes gibisin

büsbütün unuttum seni eminim
maziye karıştı şimdi yeminim
kalbimde senin için yok bile kinim
bence sen de şimdi herkes gibisin
devamını gör...

biraz da beklentiye bağlı. sana ne lazım abi? tdk sözlüğü mü?
devamını gör...

arçelik robotu oyuncağı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

düzenli kılındığında verdiği huzur u bağımlılık yapan farz ibadet.
devamını gör...

beyaz saray

harlem

afro amerikalılar

ırkçılık

lüks ve şatafat.
devamını gör...

bir sözlük yakarışı.

gerektiği yerde trollük bile yaparım ama babaanne sözünü kabul etmiyorum bayım. o senin dediğin eskidendi öyle 30'u 40'ı geçince çökmek falan... biz burada o squatları, chloe ting videolarını falan boşuna mı zorluyoruz?

cıx cıx cıx...
devamını gör...

5 yaşındaki yeğenimle evcilik oynarken birden, '' güneş gibisin biliyor musun, sana sarılınca çok ısınıyorum.. '' demişti. bunun üstüne çıkan daha olmadı hayatımda.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim