1.
kelime, bozulamak yani yüksek sesle bağırmaktan gelir. anadolu'daki türkmen ve avşarlar'ın türküleridir. yüksek perdeden söylenen bozlaklarda başka kişi ya da kişilere olan öfke ve tepkinin dışavurumu vardır. yüksek sesle söyleyerek bu şekilde mesaj verirler.
devamını gör...
2.
neşet baba gibi ustaları hepimiz biliriz ancak daha ne cevherler var. geleceğin neşet'i, mahzuni'si olacak gibi duruyor yunus koşar.
devamını gör...
3.
feryat etmek , bağırmak , haykırmak anlamlarına gelen bir türkü çeşidi ve bağlama çalım tekniği.
genelde söylemek yerinde havalandırmak tabiri kullanılır.
genç bozlakçılardan bektaş dolu’dan dinliyoruz efendim :
genelde söylemek yerinde havalandırmak tabiri kullanılır.
genç bozlakçılardan bektaş dolu’dan dinliyoruz efendim :
devamını gör...
4.
yukarıdaki tanımlar yeterince açıklayıcı.
sadece bir parça bırakmak istiyorum.
sadece bir parça bırakmak istiyorum.
devamını gör...
5.
güney anadolu ve orta anadoluya özgü, konusunu aşktan, aşiret kavgalarından, kan davalarından alan ses genliği en geniş tür; bir uzun hava türü.
yaylak / kışlak hayatı yaşayan yörük, türkmen ve avşar oymaklarının sesi. anlam olarak da feryat etmek, haykırmak, inlemek ve isyan etmek demek zaten. hepsi birer ağıt aslında; birer avaz.
bozlağın öne çıkan karakteri bir isyanı dile getirmesi, iç anadolu’daki düzene ve olumsuzluklara bir başkaldırıdır. musa eroğlu der ki; işlev bakımından doğu anadolu'da hoyrat ne ise bozlak da odur. doğudaki hoyrat ne ise, çukurova’daki avşar’da da bozlak aynıdır.
neşet ertaş, en şahanesinden bir tarifi yapmış: "bozlak, feryattır, ağlamaktır, haykırmaktır. hani birinin oğlu ya da kızı ölür, onu tutmanın imkânı var mı? o insan bağıracak, yüreğindeki acıyı dışarı atacak, ağıtla aktaracak yüreğinin acısını. zaten bozlağın çıkış noktası bu tür acı hadiselerdir"
çok örnek var bilirsiniz ama çorum bozlağını yeni yeni dinledim. çok güzel. siz de dinlerseniz:
musa eroğlu derlemiş,
niye gamlanırsın divane gönül, elbet bir gün bu kış gider yaz gelir
yaylak / kışlak hayatı yaşayan yörük, türkmen ve avşar oymaklarının sesi. anlam olarak da feryat etmek, haykırmak, inlemek ve isyan etmek demek zaten. hepsi birer ağıt aslında; birer avaz.
bozlağın öne çıkan karakteri bir isyanı dile getirmesi, iç anadolu’daki düzene ve olumsuzluklara bir başkaldırıdır. musa eroğlu der ki; işlev bakımından doğu anadolu'da hoyrat ne ise bozlak da odur. doğudaki hoyrat ne ise, çukurova’daki avşar’da da bozlak aynıdır.
neşet ertaş, en şahanesinden bir tarifi yapmış: "bozlak, feryattır, ağlamaktır, haykırmaktır. hani birinin oğlu ya da kızı ölür, onu tutmanın imkânı var mı? o insan bağıracak, yüreğindeki acıyı dışarı atacak, ağıtla aktaracak yüreğinin acısını. zaten bozlağın çıkış noktası bu tür acı hadiselerdir"
çok örnek var bilirsiniz ama çorum bozlağını yeni yeni dinledim. çok güzel. siz de dinlerseniz:
musa eroğlu derlemiş,
niye gamlanırsın divane gönül, elbet bir gün bu kış gider yaz gelir
devamını gör...
6.
kıvırcığımmmm, oğluşummmm çok pis açmış...
devamını gör...
7.
pikonun yumuşak karnıdır...ver ona bir bozlak...birde peçete...
devamını gör...
8.
sabah sabah karşıma çıktı. bozlak diye ölürüm ben, hem de çekiç ali'den. verin bana kenarı oyalı bir mendil gözyaşımı kurutayım.
doğar yaz ayları çiçekler açar
doğar yaz ayları çiçekler açar
devamını gör...
9.
rahat 15-20 (98 miş) yılı vardır, türkü dinliyorum ama o hep çok bilinen türküler. zara da dinliyorum tabi ama yine light türkülerini. neyse bu albümde avuntu bu türkü gelince es geçiyorum ne biçim şey lan bu diyorum...ne bileyim sonradan bileklerimi kestireceğini.kısacası bozlak denen şeyle tanışmam bu türküyle oldu, sonra neşe...dert...aşk...
dip: bağlama olağanüstü...
dip: bağlama olağanüstü...
devamını gör...
10.
devamını gör...
11.
birde bu çobandan dinle bizim oğlan çan sesleri eşlik etmiş bu güzel sese...
devamını gör...