europa universalis 4
başlık "cem uzana hapis şoku" tarafından 03.12.2020 00:05 tarihinde açılmıştır.
1.
paradox interactive tarafından geliştirilmiş ve yayımlanmış grand strategy türündeki bir oyun. 1444 yılında, dünya üzerinden aldığınız bir ülke ile 1821 yılına kadar alternatif bir tarih yaratıyorsunuz. tam bir bağımlılık tuzağıdır almanızı önermem. aynı zamanda oynama süresi olarak 2000 saati aştığım oyundur kendisi.
devamını gör...
2.
yaklaşık 380 saat oynadığım bir oyundur kendileri. bu saatleri gerçekten zevk alarak geçirdiğimi söylemek istiyorum ama oyunda bazı şeyler var ki beni hafiften oyunu bırakmaya itti. uzun bir süredir de oynamadım.
1- tekrar etme:
oyunda başınıza gelebilecek iki tane şey var, ya küçük bir ülke alır ve onu büyütürsünüz ya da büyük bir ülke alır onu daha da büyütürsünüz. bu oyunda asla küçülme yok. büyüdükçe sadece güçleniyorsunuz. tek kısıt hızlı büyümemeniz. aldığınız yerleri core yaparsanız ve koalisyon yemezseniz sıkıntı yok. bu, gerçekçiliğe çok büyük bir darbe. tamam bu bir oyun ama bence bu konuda gerçeğe biraz daha benzemeliydi. büyük ülkeler büyümekle ilgili sıkıntılar yaşasaydı. bu oyuna göre belli bir büyüklüğe ulaşan her ülke tüm dünyayı fethetmeliydi. bu özelliği hiç sevmedim. büyük ülkeler neden çöker kısmını hiç anlatmamış ve bu da oyunun zevkini almış. bu oyunda sadece büyümek var. bu yüzden de belli bir yerden sonra sıkıyor ve rakibiniz kalmıyor. işte, bu sıkıcı kısma ne zaman ulaşacağınız ilk başta aldığınız ülke ile alakalı. keşke ülke büyüdükçe bu sefer de onu dağılmadan tutmaya çalışmakla uğraşabilsek ama ne yazık ki böyle bir şey yok.
2- bilime ulaşma:
osmanlı alıyorum, biraz para veriyorum cebimden ve şak! artık rönesanstayız. biraz zaman geçiyor ve ben para biriktiriyorum, sonra vakti geliyor ve şak! artık osmanlı reformu da yaşıyor. 1800lere gelmeden osmanlı aydınlanmayı bile yaşıyor. böyle bir şey yok. bilime bu kadar kolay ulaşmak aşırı sıkıcı olmuş. avrupa ile oynarken tamam ama avrupa dışında oynarken bilimin yayılmasını beğenmedim. osmanlı ile yıllar boyunca bilimden nasipleneceğiz diye kıvranmalı, bu sırada da elimizdekileri korumak için çaba sarf etmeliydik. peki oyunda olan ne? para ver bilimi al ve genişlemeye devam et. daha çok genişleyip daha çok para kazan ve bilim gelirse al. bunun çözümü de yeni teknolojilerle açılan birimleri daha güçsüz yapmak değil, osmanlı'nın institution almasını bir şekilde zorlaştırmak. ben şahsen osmanlıyı belli bir yere getirip sonra avrupadan geri kalmamak için uğraşmayı tercih ederim ama oyunda öyle değil. hindistanda bile biraz mana yatırıp institution alabiliyorsunuz. öh yani.
3- oyunun bizi tarihsel olmaya zorlaması:
bu aslında bir zorunluluk değil ama yine de verdiği avantajlar o kadar yüksek ki insan mecburen iyi oynamak için tarihsel devam etmek zorunda kalıyor. yani zamanında osmanlı padişahları durum onu gerektirdiği için belli yerleri fethetmiş ama ben oyunu oynarken aynı şartlar oluşmuyor ki o zaman neden bana aynı sıra ile belli yerleri fethetmemi gerektiren görevler veriyorsun? sanki illa tarihteki aynı sıra ile devam etmem gerekiyor. sandbox olmasını ve görev ağaçlarının hiç olmamasını tercih ederdim veya olacaksa bile tarihteki sıra ile olmamasını isterdim. sonuçta zamanında o yeri fetheden kişi kendi zamanına göre uygun görmüş ama bu oyunda şartlar farklı her şey farklı ben niye o zamanki ile aynı şeyi yapmaya uğraşayım? sevemedim bu özelliği de.
4- poplar olmaması:
oyunda bilimi ve teknolojiyi bulmak krala bu kadar dayanmamalı. aksine, victoria 2 gibi poplar (population, şehirde yaşayan insanlar) olmalı her şehirde yaşayan ve bunlar bilim üretmeli ama eğer bu olmuyorsa da şehir şehir bölünmeli. şimdiki halinde teknolojileri sanki kralım buluyormuş gibi oluyor. oyun mana puanlarına fazla bağlı. bence bu da değişmeli. kral salak olursa ülke şak diye çöküyor, iyi olursa hemen şahlanıyor. böyle deyince gerçekçi oldu mu evet ama iyi kralların ülkeyi şahlandırması bu oyundaki ile aynı sebeplerden dolayı değil.
1- tekrar etme:
oyunda başınıza gelebilecek iki tane şey var, ya küçük bir ülke alır ve onu büyütürsünüz ya da büyük bir ülke alır onu daha da büyütürsünüz. bu oyunda asla küçülme yok. büyüdükçe sadece güçleniyorsunuz. tek kısıt hızlı büyümemeniz. aldığınız yerleri core yaparsanız ve koalisyon yemezseniz sıkıntı yok. bu, gerçekçiliğe çok büyük bir darbe. tamam bu bir oyun ama bence bu konuda gerçeğe biraz daha benzemeliydi. büyük ülkeler büyümekle ilgili sıkıntılar yaşasaydı. bu oyuna göre belli bir büyüklüğe ulaşan her ülke tüm dünyayı fethetmeliydi. bu özelliği hiç sevmedim. büyük ülkeler neden çöker kısmını hiç anlatmamış ve bu da oyunun zevkini almış. bu oyunda sadece büyümek var. bu yüzden de belli bir yerden sonra sıkıyor ve rakibiniz kalmıyor. işte, bu sıkıcı kısma ne zaman ulaşacağınız ilk başta aldığınız ülke ile alakalı. keşke ülke büyüdükçe bu sefer de onu dağılmadan tutmaya çalışmakla uğraşabilsek ama ne yazık ki böyle bir şey yok.
2- bilime ulaşma:
osmanlı alıyorum, biraz para veriyorum cebimden ve şak! artık rönesanstayız. biraz zaman geçiyor ve ben para biriktiriyorum, sonra vakti geliyor ve şak! artık osmanlı reformu da yaşıyor. 1800lere gelmeden osmanlı aydınlanmayı bile yaşıyor. böyle bir şey yok. bilime bu kadar kolay ulaşmak aşırı sıkıcı olmuş. avrupa ile oynarken tamam ama avrupa dışında oynarken bilimin yayılmasını beğenmedim. osmanlı ile yıllar boyunca bilimden nasipleneceğiz diye kıvranmalı, bu sırada da elimizdekileri korumak için çaba sarf etmeliydik. peki oyunda olan ne? para ver bilimi al ve genişlemeye devam et. daha çok genişleyip daha çok para kazan ve bilim gelirse al. bunun çözümü de yeni teknolojilerle açılan birimleri daha güçsüz yapmak değil, osmanlı'nın institution almasını bir şekilde zorlaştırmak. ben şahsen osmanlıyı belli bir yere getirip sonra avrupadan geri kalmamak için uğraşmayı tercih ederim ama oyunda öyle değil. hindistanda bile biraz mana yatırıp institution alabiliyorsunuz. öh yani.
3- oyunun bizi tarihsel olmaya zorlaması:
bu aslında bir zorunluluk değil ama yine de verdiği avantajlar o kadar yüksek ki insan mecburen iyi oynamak için tarihsel devam etmek zorunda kalıyor. yani zamanında osmanlı padişahları durum onu gerektirdiği için belli yerleri fethetmiş ama ben oyunu oynarken aynı şartlar oluşmuyor ki o zaman neden bana aynı sıra ile belli yerleri fethetmemi gerektiren görevler veriyorsun? sanki illa tarihteki aynı sıra ile devam etmem gerekiyor. sandbox olmasını ve görev ağaçlarının hiç olmamasını tercih ederdim veya olacaksa bile tarihteki sıra ile olmamasını isterdim. sonuçta zamanında o yeri fetheden kişi kendi zamanına göre uygun görmüş ama bu oyunda şartlar farklı her şey farklı ben niye o zamanki ile aynı şeyi yapmaya uğraşayım? sevemedim bu özelliği de.
4- poplar olmaması:
oyunda bilimi ve teknolojiyi bulmak krala bu kadar dayanmamalı. aksine, victoria 2 gibi poplar (population, şehirde yaşayan insanlar) olmalı her şehirde yaşayan ve bunlar bilim üretmeli ama eğer bu olmuyorsa da şehir şehir bölünmeli. şimdiki halinde teknolojileri sanki kralım buluyormuş gibi oluyor. oyun mana puanlarına fazla bağlı. bence bu da değişmeli. kral salak olursa ülke şak diye çöküyor, iyi olursa hemen şahlanıyor. böyle deyince gerçekçi oldu mu evet ama iyi kralların ülkeyi şahlandırması bu oyundaki ile aynı sebeplerden dolayı değil.
devamını gör...
3.
yaklaşık 4 yıldır oynuyorum sorusu olan varsa cevaplayabilirim.
devamını gör...
4.
paradox ınteractive'in 2013te yayınladığı serinin 4. oyunu. 1444 kasım ayından 1821 ocak ayına kadar türlü devlet ile çeşitli rp fantezileri yapabileceğiniz oyun.(osmanlı'yı yunan katolik cumhuriyet yapmak)
3 yılda toplam 3000 saat oynadım hiçbir salisesinden pişman değilim.
3 yılda toplam 3000 saat oynadım hiçbir salisesinden pişman değilim.
devamını gör...
5.
ömürlük oyundur vesselam.
tüm dünyanın sizin olduğunu düşünün
ingiltereyle tüm dünyayı sömürgeleştirebilirsiniz. fransayla taa doğu avrupaya kadar tüm avrupayı ele geçirebilirsiniz. osmanlı* ile tüm dünyayı ele geçirebilirsiniz. yeterli değil mi?
kongo ile tüm afrikayı birleştirmeye ne dersiniz?
veya azteklerle portekizlileri yenmeye ne dersiniz?
yetmedimi?
japonyayı birleştirmeye ne dersiniz?
hala yetmedimi?
ming hanedanlığıyla tüm hindistanı ele geçirmeye ne dersiniz?
ama demeyin dahası var.
kazaklarla kazaklarla moskavayı ele geçirmek, almanyayı birleştirmek, isveç ile tüm avruapada dengeleri değiştirmek, endülüs ile iber yarımadasını yeniden ele geçirmek için cihat yapmak, ingilizlere karşı destansı bir bağımsızlık savaşıyla 13 koloniyi birleştirmek, rusya ile sıcak denizlere inmek, bizans'ı diriltmek, memlükler ile anadolunun içlerine kadar ilerlemek, timur ölmüş olabilir ama filleri hala sizinle
kısacası her ülke ile tarihi yeniden yazabilirsiniz.
hatta gidin kendi ülkenizi kurun. evet bu bile oyunda mevcut. ben güney italyada kendimi hükümdar yaptığım tripolitanya krallığını kurmuştum.
tüm dünyanın sizin olduğunu düşünün
ingiltereyle tüm dünyayı sömürgeleştirebilirsiniz. fransayla taa doğu avrupaya kadar tüm avrupayı ele geçirebilirsiniz. osmanlı* ile tüm dünyayı ele geçirebilirsiniz. yeterli değil mi?
kongo ile tüm afrikayı birleştirmeye ne dersiniz?
veya azteklerle portekizlileri yenmeye ne dersiniz?
yetmedimi?
japonyayı birleştirmeye ne dersiniz?
hala yetmedimi?
ming hanedanlığıyla tüm hindistanı ele geçirmeye ne dersiniz?
ama demeyin dahası var.
kazaklarla kazaklarla moskavayı ele geçirmek, almanyayı birleştirmek, isveç ile tüm avruapada dengeleri değiştirmek, endülüs ile iber yarımadasını yeniden ele geçirmek için cihat yapmak, ingilizlere karşı destansı bir bağımsızlık savaşıyla 13 koloniyi birleştirmek, rusya ile sıcak denizlere inmek, bizans'ı diriltmek, memlükler ile anadolunun içlerine kadar ilerlemek, timur ölmüş olabilir ama filleri hala sizinle
kısacası her ülke ile tarihi yeniden yazabilirsiniz.
hatta gidin kendi ülkenizi kurun. evet bu bile oyunda mevcut. ben güney italyada kendimi hükümdar yaptığım tripolitanya krallığını kurmuştum.
devamını gör...
6.
kaç saat oynadığımı unuttuğum gerçek zamanlı strateji efsanesi. bu gece bir kaç saat atıcam, kendime gelicem. o kadar heyecanlıyım ki hangi devlet ile başlayacağıma daha karar veremedim. bu arada oyunun şahlandıran bir soundtrack'ini bırakalım buraya.
devamını gör...
7.
hearts of iron ve imperator rome'dan sonra, sıradaki paradox interactive oyunum bu olacak sanırım. şu ana kadar neden başlamamış olduğum kabahat...
devamını gör...
8.
bu oyuna bir girerseniz çıkamıyorsunuz efenim. oyunda yapabileceklerinizin hemen hemen bir sınırı yok. mesela ben bir keresinde memlükler ile oyunun başında direkt bizans'a savaş açmıştım ve bizans'ı vasalım yapmıştım. böylece osmanlı istanbul'a sahip olamıyordu ve bölgede inanılmaz bir hızla büyüyorduk.
osmanlı'nın yükseliş döneminde oynayıp herkese tokadı vurabilirsiniz. siz ortamın kabadayısı, diğer ülkeler de haraç aldığınız bebeler gibi tıpkı. gerçi osmanlı ile oynayınca da güç zehirlenmesi yaşayıp oraya buraya saldırıyorsunuz, en sonunda tüm dünya size karşı koalisyon kuruyor.
polonya ile commonwealth'ı kurmak. off hayal etmesi bile harika. bir anda bölgenin terminatörü oluyorsunuz.
timur imparatorluğunu babür imparatorluğuna çevirmek.
parmak kadar papalıkla dünya fethi yapmak.
amerika kıtasında koloniler ile oynamak.
anadolu'dan bir beylik ile osmanlı'ya kafa tutmaya çalışmak.
afrika kıtasında oynamak.
japonya'yı kurmak...
daha da uzar gider böyle.
osmanlı'nın yükseliş döneminde oynayıp herkese tokadı vurabilirsiniz. siz ortamın kabadayısı, diğer ülkeler de haraç aldığınız bebeler gibi tıpkı. gerçi osmanlı ile oynayınca da güç zehirlenmesi yaşayıp oraya buraya saldırıyorsunuz, en sonunda tüm dünya size karşı koalisyon kuruyor.
polonya ile commonwealth'ı kurmak. off hayal etmesi bile harika. bir anda bölgenin terminatörü oluyorsunuz.
timur imparatorluğunu babür imparatorluğuna çevirmek.
parmak kadar papalıkla dünya fethi yapmak.
amerika kıtasında koloniler ile oynamak.
anadolu'dan bir beylik ile osmanlı'ya kafa tutmaya çalışmak.
afrika kıtasında oynamak.
japonya'yı kurmak...
daha da uzar gider böyle.
devamını gör...
9.
şu sıralar ingiltere ile oynadığım oyun.
daha başlayalı 20 yıl oldu. tüm britanya'yı hemen birleştirecekrim ki danimarka geldi.
ayrıca bordeaux ve kuzey fransa'da topraklarım var.
bide tüm irlanda abluka altında.
glory to british empire!
özellikle brandenburg ile oynadıktan sonra çok kolay geldi.
daha başlayalı 20 yıl oldu. tüm britanya'yı hemen birleştirecekrim ki danimarka geldi.
ayrıca bordeaux ve kuzey fransa'da topraklarım var.
bide tüm irlanda abluka altında.
glory to british empire!
özellikle brandenburg ile oynadıktan sonra çok kolay geldi.
devamını gör...
10.
strateji'nin vücut bulmuş hali.tek dezavantajı kendinizi kaptırırsanız strateji oyunlarından soğutur.severek oynadığınız total war serisini oynamaya çalıştığınızda çocuk oyuncağı gibi gelen stratejisi ardından gelen europa universalis'e dönme isteği gibi yan etkileri olabilir.
devamını gör...
11.
grand strategy türünün göz bebeği, medaharı iftiharı. oyunda geçirdiğim 400 saat sonunda "ben bu oyunu öğrendim," dediğim, 600. saatteyse yanıldığımı anladığım, 640 saat civarındaysa "eah yeter be" diyerek koşarak kaçtığım oyun. bu aralar iyi gidiyorum, bakarım bağımlılığım ne zaman yoksunluk hissini tetikleyecek.
ayrıca, paradox'un tüm oyunları gibi dlc canavarıdır ve oyundaki bazı olmazsa olmaz özellikler için bile para ödemeniz gerekir.
ayrıca, paradox'un tüm oyunları gibi dlc canavarıdır ve oyundaki bazı olmazsa olmaz özellikler için bile para ödemeniz gerekir.
devamını gör...
12.
hayal kurmak için açtığım yapımlardan birisidir. ötekisi (bkz: football manager) paradox oyun şirketinin her dönemi simüle eden oyunlarından 1444-1821 arasını kapsayanı. (bkz: #815872">#815872)
o büyük italyan şehir devletleri 1800lerde değil de 1500lerde birleşşe, osmanlı içindeki azınlıkları asimile etse, fransa'nın donanması ingiltere'den daha güçlü olsa, herkesten daha önce koloniciliğe başlayan ispanya, diğer kolonici devletlerin önünü tıksa, japonya birliğini çok daha erken tamamlayıp 2. dünya savaşı'ndan önce ele geçirdiği pasifik adalarını ve hatta daha fazlasını ele geçirse, aztekler, amerika kıtasına koloniciler gelene kadar orta amerika'da siyasi birliğini sağlasa ve gelenlere hazırlık yapsa ne olurdu?? yazdıklarımı kontrol ederken bu "ne olurdu?" sorularından daha bir sürüsü geldi aklıma. ve çoğunun da cevabını aradım. inanılmaz, müthiş, dehşetli keyif dakikalarıydı benim için. çünkü cidden düşünsenize, 1444'te bizans imparatorluğu'nu yönetiyorsunuz kuzeye baksan osman, denize baksan osman, güneye, doğuya, batıya her yerde osman. surların içinde 10bin askerinizle bekliyorsunuz, 10 sene içinde osmanlılar 50 hatta 60 bin askerle gelecek. hiçbir şansınız yok, yok olacaksınız. mı acaba? bu kaderden kaçış mümkün mü? nasıl bir strateji yürütebilir? siz surların içinde sıkışmış imparatordan daha fazla şeyi görebiliyorsunuz kuş bakışından. durumu çözerseniz, 1821'e kadar devam, ister roma'yı küllerinden dirilt, ister osmanlı'yı yok et. size kalmış. tabi bizans oyunlarından birisinde osmanlı beni döve döve orta asyaya kadar kovalamıştı, böyle bir ihtimal de var tabi. ama osmanlı sizi ezerse oyun orada biter. oyunun ana menüsüne gönderilirsiniz.
#105567 bu arkadaşa da cevap vermek istiyorum. oyunu bırakma sebeplerini sıralamış.
tekrar etme: aslında bu oyun bir nevi adadan bütün dünya'yı yöneten ingiltere edasında geçiyor. yani şöyle, zaten halihazırda güçlü bir devlet aldıysanız. doğru stratejiyle geçireceğiniz ilk 50 sene rakipsiz kalmanızı sağlıyor. sonrasında bir hata yapmadan devam ederseniz genişleyebildiğiniz kadar genişliyorsunuz 1821'e kadar. o yüzden büyük ülkelerle oynanırken ya bir fantezi peşinde olacaksınız oraya buraya saldırmak yerine. mesela osmanlı ile oynarken avusturya'ya kadar bütün balkanları ve karpatlar türk yapmak. viyana'ya komşu bir türkiye cumhuriyeti sınırlarına yol açabilirdi. ya da oyunun verdiği başarımları yapmak. ruslarla 1550'den önce okyanus kıyısına gitmek gibi. ya da zorluk derecesini arttıracaksınız. bi görün aptal sandığınız yapay zeka hakikaten aptalmıymış :d
bilime ulaşma: arkadaş demiş ki "parasını verip bilime ulaşıyoruz hiç gerçekçi değil." fatih sultan mehmet'in macarlara döktürdüğü toplar, istanbula davet ettiği sanatçılar, filozoflar. bunlar parasıyla bilim almak değil mi? sen geri kalmış bir afrika ülkesine bile bir nizam getirip, gelir kaynağı elde edersen harcayacak paran olur. geri kalmış ülkeler paraları olmadığı için bilime ulaşamıyor demek yanlıştır, stabil bir yönetimleri olmadığı için bilime ulaşamıyorlar daha doğrudur. bu oyunda da tek iktidar siz olduğunuz için plan dahilinde yatırımla geri kalmışlığınızdan kurtulabilirsiniz. mesela oyuna 1789'da başlarsak osmanlı'nın teknoloji seviyesi avrupadan 6 puan geride, ben etiyopya ile oynarken o tarihte avrupa'yı geçmiştim. belki 2. selim memlük ve hicaz fethi dönüşü, "en müslüman biziz" demek adına saraya arap hafızları doldurmak yerine dedesi gibi rönesans sanatçılarını doldursa bambaşka şeyler olacaktı. ne demek istediğimi anlamışsınızdır umarım.
tarihselliğe zorunlu kılmak: coğrafya zaten aşağı yukarı tarihsel gelişime zorlayacak bizi, oyun tarih simülasyonu ne bekliyordun ki? yine osmanlı'dan örnek vereyim, "memlük'ü umursamadan batı seferi yapmak istiyorum ama oyun görevlerle beni memlük'ü fethe zorluyor diyorsunuz" mesela memlük'ü umursamayınca ne oluyor biliyor musunuz? 50 sene içinde istanbul'un kapısına geliyorlar. eğer hakikaten kendi hayal gücünüzle bir şey yapmak istiyorsanız, custom nation diye bir seçenek var. oradan kendi ülkenizi oluşturabiliyorsunuz. mesela şöyle bir metinle başlayıp "osmanlının geldiğini gören bizanslılar, gemilere doluşup akdeniz'e doğru yelken açtılar. uzun süren yolculukların ardından geldikleri yer, şimdilerde florida diye adlandırılan amerikan yarımadasıydı. intikam şarkıları söylerek oraya yerleştiler... belki 100 sene sonra osmanlı okyanusun ötesinden bir tehditle karşı karşıya gelecekti..." amerika'ya bir romalı devleti kurup gelişip avrupa'ya geri dönebilirsiniz.
nüfusun olmaması: arkadaş demiş ki, "şehirlerin nüfusları olmalı" ve devam etmiş "her şey kralın gücüne bağlı. kral salak olunca ülke şak diye düşüyor, iyi olursa hemen şahlanıyor" o dönemde nüfus diye bir şey yoktu. kral ve onun tebaası vardı. tebaa dediğim de tarlada oynayan çocuk değil. kralın kullanabileceği bütün unsurlar. yani her şey kral demekti. ve herkes de kralın kulu. oyun tarih oyunu ve neredeyse tamamen tarihe bağlı kalınmış ve gerçekçilik hissinin artması için mekanikler üretilmiş. doğal olarak da kralın iyiyse şahlanıyorsun. örnek vermek gerekirse krallar ve ülke liderleri için yöneticilik diplomasi ve askeriye olmak üzere 3 iktidar (monark) puanı var. en yüksek 6 olabiliyor bu puanlar. toplandıkça birikiyorlar ve teknoloji gelişimleri için kullanılıyorlar. ayrıca bir sürü mekanik için de kullanılabiliyor. oyunda fatih sultan mehmet'in gücü şöyle verilmiş. yöneticilik 6 diplomasi 4 askeri 4. bu padişahla osmanlı uçuyor tabi doğal olarak. sonrasında oyun tabi ki gerçek padişahlar üzerinden gitmiyor ama gerçek hayatta 2. beyazıd'ı aynı puanlarla puanlayacak olsaydık maksimum 1 1 1 puanlı bir padişah olurdu. ve doğal olarak da osmanlı o dönemde milim oynamadı. cem sultan olayı vs. yani oyun olabildiğince gerçekçi, başka türlüsü olmazdı.
yazdım yazdım canım çekti, isviçre cumhuriyeti ile avrupa krallarına diz çöktürme zamanımız geldi demek ki...
o büyük italyan şehir devletleri 1800lerde değil de 1500lerde birleşşe, osmanlı içindeki azınlıkları asimile etse, fransa'nın donanması ingiltere'den daha güçlü olsa, herkesten daha önce koloniciliğe başlayan ispanya, diğer kolonici devletlerin önünü tıksa, japonya birliğini çok daha erken tamamlayıp 2. dünya savaşı'ndan önce ele geçirdiği pasifik adalarını ve hatta daha fazlasını ele geçirse, aztekler, amerika kıtasına koloniciler gelene kadar orta amerika'da siyasi birliğini sağlasa ve gelenlere hazırlık yapsa ne olurdu?? yazdıklarımı kontrol ederken bu "ne olurdu?" sorularından daha bir sürüsü geldi aklıma. ve çoğunun da cevabını aradım. inanılmaz, müthiş, dehşetli keyif dakikalarıydı benim için. çünkü cidden düşünsenize, 1444'te bizans imparatorluğu'nu yönetiyorsunuz kuzeye baksan osman, denize baksan osman, güneye, doğuya, batıya her yerde osman. surların içinde 10bin askerinizle bekliyorsunuz, 10 sene içinde osmanlılar 50 hatta 60 bin askerle gelecek. hiçbir şansınız yok, yok olacaksınız. mı acaba? bu kaderden kaçış mümkün mü? nasıl bir strateji yürütebilir? siz surların içinde sıkışmış imparatordan daha fazla şeyi görebiliyorsunuz kuş bakışından. durumu çözerseniz, 1821'e kadar devam, ister roma'yı küllerinden dirilt, ister osmanlı'yı yok et. size kalmış. tabi bizans oyunlarından birisinde osmanlı beni döve döve orta asyaya kadar kovalamıştı, böyle bir ihtimal de var tabi. ama osmanlı sizi ezerse oyun orada biter. oyunun ana menüsüne gönderilirsiniz.
#105567 bu arkadaşa da cevap vermek istiyorum. oyunu bırakma sebeplerini sıralamış.
tekrar etme: aslında bu oyun bir nevi adadan bütün dünya'yı yöneten ingiltere edasında geçiyor. yani şöyle, zaten halihazırda güçlü bir devlet aldıysanız. doğru stratejiyle geçireceğiniz ilk 50 sene rakipsiz kalmanızı sağlıyor. sonrasında bir hata yapmadan devam ederseniz genişleyebildiğiniz kadar genişliyorsunuz 1821'e kadar. o yüzden büyük ülkelerle oynanırken ya bir fantezi peşinde olacaksınız oraya buraya saldırmak yerine. mesela osmanlı ile oynarken avusturya'ya kadar bütün balkanları ve karpatlar türk yapmak. viyana'ya komşu bir türkiye cumhuriyeti sınırlarına yol açabilirdi. ya da oyunun verdiği başarımları yapmak. ruslarla 1550'den önce okyanus kıyısına gitmek gibi. ya da zorluk derecesini arttıracaksınız. bi görün aptal sandığınız yapay zeka hakikaten aptalmıymış :d
bilime ulaşma: arkadaş demiş ki "parasını verip bilime ulaşıyoruz hiç gerçekçi değil." fatih sultan mehmet'in macarlara döktürdüğü toplar, istanbula davet ettiği sanatçılar, filozoflar. bunlar parasıyla bilim almak değil mi? sen geri kalmış bir afrika ülkesine bile bir nizam getirip, gelir kaynağı elde edersen harcayacak paran olur. geri kalmış ülkeler paraları olmadığı için bilime ulaşamıyor demek yanlıştır, stabil bir yönetimleri olmadığı için bilime ulaşamıyorlar daha doğrudur. bu oyunda da tek iktidar siz olduğunuz için plan dahilinde yatırımla geri kalmışlığınızdan kurtulabilirsiniz. mesela oyuna 1789'da başlarsak osmanlı'nın teknoloji seviyesi avrupadan 6 puan geride, ben etiyopya ile oynarken o tarihte avrupa'yı geçmiştim. belki 2. selim memlük ve hicaz fethi dönüşü, "en müslüman biziz" demek adına saraya arap hafızları doldurmak yerine dedesi gibi rönesans sanatçılarını doldursa bambaşka şeyler olacaktı. ne demek istediğimi anlamışsınızdır umarım.
tarihselliğe zorunlu kılmak: coğrafya zaten aşağı yukarı tarihsel gelişime zorlayacak bizi, oyun tarih simülasyonu ne bekliyordun ki? yine osmanlı'dan örnek vereyim, "memlük'ü umursamadan batı seferi yapmak istiyorum ama oyun görevlerle beni memlük'ü fethe zorluyor diyorsunuz" mesela memlük'ü umursamayınca ne oluyor biliyor musunuz? 50 sene içinde istanbul'un kapısına geliyorlar. eğer hakikaten kendi hayal gücünüzle bir şey yapmak istiyorsanız, custom nation diye bir seçenek var. oradan kendi ülkenizi oluşturabiliyorsunuz. mesela şöyle bir metinle başlayıp "osmanlının geldiğini gören bizanslılar, gemilere doluşup akdeniz'e doğru yelken açtılar. uzun süren yolculukların ardından geldikleri yer, şimdilerde florida diye adlandırılan amerikan yarımadasıydı. intikam şarkıları söylerek oraya yerleştiler... belki 100 sene sonra osmanlı okyanusun ötesinden bir tehditle karşı karşıya gelecekti..." amerika'ya bir romalı devleti kurup gelişip avrupa'ya geri dönebilirsiniz.
nüfusun olmaması: arkadaş demiş ki, "şehirlerin nüfusları olmalı" ve devam etmiş "her şey kralın gücüne bağlı. kral salak olunca ülke şak diye düşüyor, iyi olursa hemen şahlanıyor" o dönemde nüfus diye bir şey yoktu. kral ve onun tebaası vardı. tebaa dediğim de tarlada oynayan çocuk değil. kralın kullanabileceği bütün unsurlar. yani her şey kral demekti. ve herkes de kralın kulu. oyun tarih oyunu ve neredeyse tamamen tarihe bağlı kalınmış ve gerçekçilik hissinin artması için mekanikler üretilmiş. doğal olarak da kralın iyiyse şahlanıyorsun. örnek vermek gerekirse krallar ve ülke liderleri için yöneticilik diplomasi ve askeriye olmak üzere 3 iktidar (monark) puanı var. en yüksek 6 olabiliyor bu puanlar. toplandıkça birikiyorlar ve teknoloji gelişimleri için kullanılıyorlar. ayrıca bir sürü mekanik için de kullanılabiliyor. oyunda fatih sultan mehmet'in gücü şöyle verilmiş. yöneticilik 6 diplomasi 4 askeri 4. bu padişahla osmanlı uçuyor tabi doğal olarak. sonrasında oyun tabi ki gerçek padişahlar üzerinden gitmiyor ama gerçek hayatta 2. beyazıd'ı aynı puanlarla puanlayacak olsaydık maksimum 1 1 1 puanlı bir padişah olurdu. ve doğal olarak da osmanlı o dönemde milim oynamadı. cem sultan olayı vs. yani oyun olabildiğince gerçekçi, başka türlüsü olmazdı.
yazdım yazdım canım çekti, isviçre cumhuriyeti ile avrupa krallarına diz çöktürme zamanımız geldi demek ki...
devamını gör...
13.
civilization vi ile arasında kaldığım oyun. ikisinden birini ful sürüm satın alacağım. bu da güzel gibi ama diğer tarafta da sid meier reyiz var.
eu4'ün hiçbir şekilde eleştiri kabul etmeyen bir oyuncu kitlesi var. kararsız kaldım.
eu4'ün hiçbir şekilde eleştiri kabul etmeyen bir oyuncu kitlesi var. kararsız kaldım.
devamını gör...
14.
sinirden cildiriyorum suanda,ulan gül gibi ulke dizmisim, 4-5 saat icerisinde çini hanedanlara ayirmisim uyumadan once bir saat daha oynayayim dedim actim herşey cok guzeldi basta manpowrr yuksek istikrar yuksek kucuk bir isyan vardi onu bastıracaktim ve ordumu yoldaki isyanlar icin hazir tutacaktim,sadece ufak bir an bir ulkeyle diplomasimi kontrol ediyordun kiratin isyancilari benim orduyu telef etmiş ustune birsuru isyan manpower 0.ulan simdi sunu diyecem,banane lan milletin isyancisindan,yav biz simdi edirnede edirneliler olarak ayaklansak, ulke acmak istiyoruz desek toprak istesek turkiyeden isteriz dimi gidipte yunanistana dalmayiz çünkü neden dalalim ,dur lan bu yunanlardanda belki ucbes birseh gelir demeyiz çünkü o baska ülke bre soysuz kiratli asileri niye durduk yere benim askerime daliyosunuz g.tvrnlrr deli oldum gece gece ya.ayrica paradox enertainmentin buradan allah belasini versin niye paylasmiyorsunuz lan oyun motorunuzu.
devamını gör...
15.
liseden beri arkadaşlarımla online'da inanılmaz haritalar çıkardığımız oyun.
devamını gör...
16.
bu oyunda oynamaktan en zevk aldığım zaman kamçatka'yı yönettiğim zamandı. kıyıda köşede bir devlet olduğundan kendisine benzer üç devlet dışında yüzyıllarca kimse ile pek bir iletişimin olmuyordu. koloniste sahip olur olmaz hemen az önce yazdığım diğer üç devletle aramda olan boş toprakları toprağıma katmış diğer devletlerin bana düşman olmasına neden olmuştum. bir süre sonra doğal olarak ittifak kuran ikisiyle ve biraz daha sonra diğer devletle onlarca yıl süren savaşa girmiş, borçlanmış ancak hepsini topraklarıma katmıştım. ilerleyen yıllarda başka yerlerde koloniler kurdum hatta kolonilerimden ikisi alaska'da idi. kendimi güçlü ve zirvede sanarken yeni yerler kolonileştirmeye odaklanmışken moskova knezliği çoktan rusya olus yayılıp genişlemiş ve kapıma dayanmıştı. bana saldıracağı kesindi ve arayı düzeltme amaçlı yaptığım tüm politikalar da işe yaramamıştı. derken savaş açtılar onların benimkinden kat kat daha fazla ordusu kısa sürede başkentin kamçatka, alaska ve okyanustaki kolonilerim dışında tüm kentleri işgal etti. bende onca emekle neredeyse sıfırdan kurmuş sayılabileceğim ülkenin elden gidişini izledim ve üzüntü içinde oyunu kapattım.
uludağdaki hesabımdan alıntıdır.
devamını gör...
17.
kamçatka'dan sonra daha yakın yerlerden bir devletle oynamaya karar verip kırım hanlığı'ı seçmiştim. oyun başladı hemen herkesin yapacağı gibi hemen teodora'ya savaş açtım trabzon'da teodora ile müttefik olduğundan onunla da savaşa girmiş oldum. beklediğimden uzun sürdü savaş. özellikle trabzon'un kuşatması çok yorucuydu. ancak sonunda mutlak bir zafer kazanıp iki ülkeyi de topraklarına kattım. daha sonra da trabzon'u yaradan çok zarar sağlayabileceğini düşünüp osmanlı'ya sattım. bundan sonrasını pek animsamiyorum ancak bir şekilde polonya-litvanya ile kendini savaşta buldum. onlar askeri açıdan benden oldukça üstünlerdi ve büyük bir yenilgi alacağımı düşünüyordum. ancak beklediğimden daha iyi bir direniş göstererek sadece mansur ve sanırım tin kentlerim elimden çıktı. her neyse kısa bir süre sonra bir de baktım ki danimarkan'ın başı çektiği iskandinav ve kuzey avrupa ülkeleri bu polonya-litvanya ile savaşa gitmişler ve şimdiden bir çok kenti istila etmişlerdi. bundan kısa süre sonra barış sağlandı ve az önce yitirdiğim kentleri ve bu kentlerin yanında hak iddiasında bulunduğum kentleri polonya-litvanya'yı daha da zayıflatmak amaçlı bana verdiler.
neyse mutlu olmuş ve ekonomimde iyice rayına oturmaya başlamıştı. daha önceleri bir türlü saldırmaya fırsat bulamadığım zayıf çerkesya'ya savaş açma sırasının geldiğini düşünüyordum ve açtım da. ancak olası isyan uyarılarını dikkate almamış olduğumdan tam tüm çerkesya'yı ele geçirip topraklarıma katacağım derken polonya-litvanya yönetimi altında dini değiştirilmiş mansur'da hristiyan bağnazlar kazan kaldırdı. çerkesya ile antlaşma yaparak beklediğimden az oranda toprak ve tazminat ile savaşı sonlandırdım. asker sayım asilere oranla azdı yeni birlik çıkartacak kadar da insan gücüm kalmamıştı. kredilerden çok çekmiş olduğumdan kredi çekip paralı asker kiralamaya da yanaşmadım ve az sayıdaki askerimle aptalca davranarak asilerin üzerine yürüdüm. sonuç tam anlamıyla büyük bir bozgun oldu. neredeyse tüm ordum kılıçtan geçirilmişti. sonraki hamlelerim de yetersiz kaldı ve asiler amaçlarına ulaştı ülkenin dini hristiyanlık'a dönüştü. ancak bu durumun hristiyan ülkelerle çevrili olduğumdan işime yarayabileceğini düşündüm ve müttefik aramaya başladım kendime. kısa süre sonra gözüme henüz rusya olmamış moskova knezliğini kestirdim. zaten bana karşı pozitif bir tutum içerindeydi kısa süreli ilişki geliştirme çabamdan sonra hanedan evliliğini kabul etti. tabi bu evlilikten sonra ilişkiler iyice gelişti ve müttefik olduk. bu müttefiklik sırasında gerçekten de ülke altın çağını yaşadı. polonya-litvanya'dan ve doğuda ki birçok tatar toprağı bana boyun eğdi. başlıya baş eğdireceğim dizliye diz çöktüreceğim deyip mengülüyordum. ancak işler aslında çok güzel bir olay nedeniyle bozuldu. rus kralı ölmüş varisi de olmadığından ve akraba olduğumuzdan rusya bana bağlanmıştı. ancak benden güçlü olduklarından isyancı birisinin tüm rusya'yı arkasına alarak bağımsızlık savaşı açacağı kesindi. bu korkunç durumdan kaçınmak için savaşta iken bu tarz bir isyan çıkmayacağını bildiğimden bir çok ve ardı ardına savaş açtım bilerek rusya'yı zayıflatma ve sözümü geçirir hale getirmek için rusya'dan bir çok toprak verdim. ancak yine de o beni derin üzüntüye sokan bağımsızlık savaşı açıldı. yine beklediğimden iyi bir direniş gösterdim ancak yine de tüm topraklarımı işgal edebilir haldeydiler. ben de daha fazla yenilmeden barış görüşmelerine başladım. antlaşmanın maddeleri arasında ağır bir tazminat doğal olarak rusya'nın bağımsızlığının kabul edilmesi ve en kötüsü aralarında en gelişmiş kentlerimden ikisinin de olduğu büyük oranda toprak isteği idi. boyun eğip kabul ettim ancak tüm hevesim kaçmış idi bende kamçatka'da olduğu gibi üzüntü ile oyunu kapattım.
benim bu oyunda rusya'dan çektiğim nedir böyle yahu?
uludağdakk hesabımdan alıntıdır
devamını gör...
18.
sonunda bugün başladığım oyun. şöyle biraz video falan izledim oynamadan önce öğrenmek adına. bir müddet sonra gaza geldim, girdim oyuna seçtim kastilya'yı. hedef ispanya'yı kurmak canım, tüm amerika benim olacak ya maksat...
derken daha gırnata devleti olan ilk savaşımda yenildim. nasıl başardığımı inanın bilmiyorum, bu derece geri zekalı olmak yetenek işi. sinirlendim sonra rage quit eyledim ben de , imperator rome'da ecdadım roma ile kartaca ve hellen poposu şaplaklamaya devam ettim. olmaz olsun böyle oyun...
derken daha gırnata devleti olan ilk savaşımda yenildim. nasıl başardığımı inanın bilmiyorum, bu derece geri zekalı olmak yetenek işi. sinirlendim sonra rage quit eyledim ben de , imperator rome'da ecdadım roma ile kartaca ve hellen poposu şaplaklamaya devam ettim. olmaz olsun böyle oyun...
devamını gör...
19.
artık yenisini çıkarmaları gereken oyun.
devamını gör...
20.
zamanımın en büyük katili. yine içimi gıcıklıyor, ateş beni çağırıyor. iskoçya alıp çökeceğim emperyalin tepesine. freedoooom!
devamını gör...