hadislerin bilimsel değeri
başlık "kedi yiyen fare" tarafından 17.06.2021 02:15 tarihinde açılmıştır.
1.
bilinmeyen değer. adını hatırlayamadığım yabancı bir profesör, peygamber olduğunu söyleyen birisinin mucize göstermesi gerektiğini söylemişti. sonra hz. muhammed'in hadislerde geçen mucizelerinden bahsedip, hadislerin bilimsel değerinin araştırılması gerektiğini söylemişti. çok da doğru söylemişti. bence de hadislerin bilimsel değerinin araştırılması gerekir.
devamını gör...
2.
hadislerin bilimsel bir değeri yoktur.
hadisler rivayetten öte değildir. rivayetin de bilimsel değeri olmaz.
ne yazık hadisler şeriatin kurandan sonraki kaynağıdır.
peygamberin ölümünden en az 2 yüzyıl sonra bu hadislerin yazıldığı kabul edilirse ne denli kaynak olabileceği üzerinde tartışılabilir.
ben bir inanmayan olarak tartışmam tabii. inananlar tartışabilir.
hadisler rivayetten öte değildir. rivayetin de bilimsel değeri olmaz.
ne yazık hadisler şeriatin kurandan sonraki kaynağıdır.
peygamberin ölümünden en az 2 yüzyıl sonra bu hadislerin yazıldığı kabul edilirse ne denli kaynak olabileceği üzerinde tartışılabilir.
ben bir inanmayan olarak tartışmam tabii. inananlar tartışabilir.
devamını gör...
3.
minik bir hatırlatma: hadis rivayetleri peygamberin vefatından en az 2yüzyıl sonra yazılmamışlardır.
ilave: madem yok, kaynak bırakırsanız sevinirim.
teşekkürler.
ilave: madem yok, kaynak bırakırsanız sevinirim.
teşekkürler.
devamını gör...
4.
bilim deney üzerinden ilerler. hadisler üzerine deney yapmak mümkün olmadığından hadis bilim değil ilimdir.
devamını gör...
5.
elma ve armut toplaması yapılıyor. bir bilgi bilimsel bir bilgi değilse bilimsel bir değeri olup olmadığı değerlendirilmez.
mesela mrna aşıları kısırlık yapıyor bilgisi bilimsel bir bilgidir çünkü yanlışlanabilir veya ispatlanabilir. bilimsel olarak ispatlanırsa doğru bir bilgi olur ve bir değer kazanır.
mesela mrna aşıları kısırlık yapıyor bilgisi bilimsel bir bilgidir çünkü yanlışlanabilir veya ispatlanabilir. bilimsel olarak ispatlanırsa doğru bir bilgi olur ve bir değer kazanır.
devamını gör...
6.
hadisler hakkında hiçbir bilgisi olmayan insanların bu tür başlıklar açması ve benzer insanların komik yorumlar yazarak modern görünme çabaları ne kadar gülünç. hadis başlı başına bir bilimdir zaten. bilimsel dediginiz deneysellik midir. o zaman tarih de bilim değil daha bir çok branş da. tavsiyem şudur ki ilgi alanınız olmayan konularda sırf yorum yapmış olmak için yorum yapmayın.
devamını gör...
7.
cahilliği dağıtmaya geldim. hadis ilimi vardır lakin bunun ilim olması tüm hadisler gerçektir demek değildir. zaten çoğu hadis çalışması bu tema üzerinden ilerler. bazı hadisler üzerinde çok tartışmaya gerek duymayacak kadar açıktır. hz muhammed döneminde yazılmıştır ve herkesçe bilinen olayları ele alır. sıkıntı daha sonradan yazılmış duyum üzerine ilerleyen hadisledir. 2020 yılındayız aşı karşıtları, düz dünyacılar, yalan haber yayan insanlar var; bir de eski dönemlerdeki bu bilgi karmaşasını düşünün. bu yalan yanlış olduğu kesin hadisler üzerinden dine saldırmayı pek severler. tabii şerefsiz din insanları da bunu destekler. her hadise inanmayın ama hadissiz de kalmayın. sağlıcakla!
devamını gör...
8.
bilim nedir bunu öğrenmek lazım. tarih nasıl bir bilimdir hangi yöntemlerle bilimsel olarak ortaya konur bunları da bilmek lazım.
mesela ahmedi iskendername eserinin sonunda osmanlı hakkında hikayesel anlatımla bilgiler verir. biz osmanlı ile ilgili bilgileri edinirken bu kaynağa bakarız ama bu kaynakta osman bey uçuyordu diye yazdığında bunu tarihsel bir bilgi kabul etmeyiz.
sonuç olarak islami ilimler adı altında faaliyet gösteren fakülteler var. buralarda islamiyet ile ilgili bilimsel araştırmalar yapılıyor. bunun olması demek bir insanın ki peygamber bile olsa söylediği cümlede bilimsel bir değer aramanın mantıklı olduğu anlamına gelmez.
bilim çinde bile olsa gidin ulaşın dediğiniz zaman burada bir görüş vardır bir iddia yani ispatlanabilir veya yanlışlanabilir bir şey yoktur çünkü yargı yoktur.
hayatt en hakiki mürşit ilimdir ise bir yargı belirtir ve tartışmaya açıktır.
mesela ahmedi iskendername eserinin sonunda osmanlı hakkında hikayesel anlatımla bilgiler verir. biz osmanlı ile ilgili bilgileri edinirken bu kaynağa bakarız ama bu kaynakta osman bey uçuyordu diye yazdığında bunu tarihsel bir bilgi kabul etmeyiz.
sonuç olarak islami ilimler adı altında faaliyet gösteren fakülteler var. buralarda islamiyet ile ilgili bilimsel araştırmalar yapılıyor. bunun olması demek bir insanın ki peygamber bile olsa söylediği cümlede bilimsel bir değer aramanın mantıklı olduğu anlamına gelmez.
bilim çinde bile olsa gidin ulaşın dediğiniz zaman burada bir görüş vardır bir iddia yani ispatlanabilir veya yanlışlanabilir bir şey yoktur çünkü yargı yoktur.
hayatt en hakiki mürşit ilimdir ise bir yargı belirtir ve tartışmaya açıktır.
devamını gör...
9.
ortada bir kavram karmaşası var gördüğüm kadarıyla. hadislerin bilimsel değeri olmaz çünkü bunlar bilimsel konularda yazılmış fikirler değildir. mesela aristo'nun güneş sistemiyle alakalı fikirlerinin bilimsel değerini tartışabilirsiniz ama hadislerin bilimsel değeri anlamsız bir ifade olur. burada temel sorun türkçeye olan hakimiyetsizlikten kaynaklanıyor diye tahmin ediyorum. söylenmek istenen hadislerin bilimsel değeri değil de hadislerin bilimselliği ya da daha doğru ifade etmek gerekirse hadislerin otantikliği* olabilir.
hadislerin otantikliği ile ilgilenmek amacıyla hadis bilimi ortaya çıkmıştır. çünkü peygamberin ölümünden sonra çok kısa bir sürede çoğunluğu uydurma bir milyona yakın hadis türediği rivayet edilir. bu durum islam dünyasında bir rahatsızlık yaratmış ve hadislerin otantikliğini incelemek üzere hadis bilimi kurulmuş.
bu bilimde kullanılan temel yöntem zincir/isnat yöntemidir. yani bir hadisin arada kopukluk olmadan zincirleme olarak nakledilmiş olması gerekir. zincir kopuksa elenir. genelde manaya bakılmaz. kaldı ki birbiriyle çelişen ya da akılla izah edilemeyecek bir sürü hadis vardır. fakat dediğim gibi hadis bilimi manayla değil otantiklikle ilgilenir, yani bir nevi historiografyadır, haliyle gayet bilimsel bir yaklaşımdır. dönemin islam bilim dünyasını düşününce hiç şaşırtıcı değil zira bu adamlar metodolojiye önem veren antik yunan felsefesiyle yetişmiş adamlar. hadislerin 200 yıl sonra kaydedilmiş olması bilimselliğe bir parça darbe vuruyor gibi görünse de elemede kullanılan yöntem son derece bilimsel ve kullanışlı. arapların sözlü iletim geleneğinin ne kadar kuvvetli olduğu düşünülürse ağızdan ağıza nesilden nesile iletilen konuların en azından mana olarak pek değişmediği de ortada.
akıl ve mantıkla açıklanamayan hadisler islam tarihi boyunca hep bir rahatsızlık yaratmış, akla ve mantığa uymayan hadislerin de elenmesi gerektiğini hatta hadislerin tümden reddedilmesi gerektiğini düşünenler dahi olmuştur fakat hadislerin otoritesi büyük ölçüde kabul edilmiştir diyebiliriz. sonuç olarak hadisler (en azından sahih olarak kabul edilen kütübü sitte) manalarından bağımsız olarak gerçektir.
zaten sorun hadislerin otantikliği değil, bol miktarda bulunan çelişkili ve akıl dışı hadisler ile müslümanların işlerine gelen hadisleri öne sürüp işlerine gelmeyeni -sahih dahi olsa- reddetme eğilimidir.
hadislerin otantikliği ile ilgilenmek amacıyla hadis bilimi ortaya çıkmıştır. çünkü peygamberin ölümünden sonra çok kısa bir sürede çoğunluğu uydurma bir milyona yakın hadis türediği rivayet edilir. bu durum islam dünyasında bir rahatsızlık yaratmış ve hadislerin otantikliğini incelemek üzere hadis bilimi kurulmuş.
bu bilimde kullanılan temel yöntem zincir/isnat yöntemidir. yani bir hadisin arada kopukluk olmadan zincirleme olarak nakledilmiş olması gerekir. zincir kopuksa elenir. genelde manaya bakılmaz. kaldı ki birbiriyle çelişen ya da akılla izah edilemeyecek bir sürü hadis vardır. fakat dediğim gibi hadis bilimi manayla değil otantiklikle ilgilenir, yani bir nevi historiografyadır, haliyle gayet bilimsel bir yaklaşımdır. dönemin islam bilim dünyasını düşününce hiç şaşırtıcı değil zira bu adamlar metodolojiye önem veren antik yunan felsefesiyle yetişmiş adamlar. hadislerin 200 yıl sonra kaydedilmiş olması bilimselliğe bir parça darbe vuruyor gibi görünse de elemede kullanılan yöntem son derece bilimsel ve kullanışlı. arapların sözlü iletim geleneğinin ne kadar kuvvetli olduğu düşünülürse ağızdan ağıza nesilden nesile iletilen konuların en azından mana olarak pek değişmediği de ortada.
akıl ve mantıkla açıklanamayan hadisler islam tarihi boyunca hep bir rahatsızlık yaratmış, akla ve mantığa uymayan hadislerin de elenmesi gerektiğini hatta hadislerin tümden reddedilmesi gerektiğini düşünenler dahi olmuştur fakat hadislerin otoritesi büyük ölçüde kabul edilmiştir diyebiliriz. sonuç olarak hadisler (en azından sahih olarak kabul edilen kütübü sitte) manalarından bağımsız olarak gerçektir.
zaten sorun hadislerin otantikliği değil, bol miktarda bulunan çelişkili ve akıl dışı hadisler ile müslümanların işlerine gelen hadisleri öne sürüp işlerine gelmeyeni -sahih dahi olsa- reddetme eğilimidir.
devamını gör...
10.
hadisler adı üstünde rivayet, yani dedikodulardır ve tamamen din dışıdırlar: www.kurandakidin.com/catego...
devamını gör...
11.
yüzüklerin efendisinin ya da andersen masallarının ya da astrolojinin bilimsel değeri kadardır.
(bkz: boş küme)
hadis nerede, bilim nerede lan?
(bkz: boş küme)
hadis nerede, bilim nerede lan?
devamını gör...
12.
hadislerin bilimsel(!) değeri; solda sıfırdır çünkü kütüb-i sitte hadisleri, içinde son derce sıkandal sözler yazıp atatürk'ün deyimiyle arapoğlunun yaveleridir.
devamını gör...
13.
sıfırdır.hepsini okudum zamanında. sorularımı cevaplamadı aksine alevlendirdi.
birinin uydurduğu bir din, peşine takılmışlar haybeye...
peki türkler neden peşine takılmış bunların bilmem.
aşırı ərəb nifrətindən yatabilmirəm...
birinin uydurduğu bir din, peşine takılmışlar haybeye...
peki türkler neden peşine takılmış bunların bilmem.
aşırı ərəb nifrətindən yatabilmirəm...
devamını gör...
14.
sabetay uşaklarının laf atacağı kadar vardır bu rivayetlerdeki sakatlık.
ancak beyinsiz ve sahtekar zartlar bu rivayetlerin peygambere ait olduğuna inanır.
ahmak dinci görmiyor ki " kur'an devrimi" ile kasasını, uçkur zevkini ve otoritesini kaybeden zangin kesim, hadis girişimi ile yeniden kaybettiklerine kavuşmuş. gerzek atayis hiç fark etmez mi kur'an ile hadisler arasındaki farkı?
ancak beyinsiz ve sahtekar zartlar bu rivayetlerin peygambere ait olduğuna inanır.
ahmak dinci görmiyor ki " kur'an devrimi" ile kasasını, uçkur zevkini ve otoritesini kaybeden zangin kesim, hadis girişimi ile yeniden kaybettiklerine kavuşmuş. gerzek atayis hiç fark etmez mi kur'an ile hadisler arasındaki farkı?
devamını gör...