1.
bir bayern münih futbol kulübü sloganıdır.
alman futbolunu takip eden bir futbolsever değilim. benim için varsa yoksa galatasaray. sadece bazen, hiç işim olmazsa şampiyonlar ligi maçlarını izliyorum. o yüzden bu sloganın varlığından ali ece muhteşem kitabı ayak oyunlarından akıl oyunlarına futbol'da rastladım. ve aslında bu sloganın futbolun özüne bir saygı duruşu olduğunu gördüm.
bayern münih kale arkası tarafından kullanılan bu sloganın türkçe karşılığı "biz biziz".
kulüp yönetimi bu slogana ne kadar sahip çıkar bilemiyorum ama gerçek futbolseverler endüstriyel futbola karşı bir direniş sembolü olarak bu söze sıkı sıkıya sarılmakta ve bence sarılmalı da.
artık futbol sadece para ile ölçülen, para ile anlamlanan, para ile döndürülen bir endüstri. kulüplerin geçmişe saygısı yok denecek kadar az. her şey satılabilir. kulüp formalarında kulübün kutsal armasını görmek samanlıkta iğne aramak gibi. çünkü sponsor reklamları formaları yamalı bohçalara çevirdi.
tabii ki bir ticaret yöntemi olarak futbol yöneticiliği bununla da yetinmiyor. kulüplerin mabedi sayılan stadyumlar tuhaf marka isimleri ile anılmaya başladı. ali sami yen ismi yeni nesil galatasaraylılar tarafından bilinmeyecek bile belki de.
bu da yetmezmiş gibi artık kulüp isimleri de sade ve yalın kalamıyor. boru markalarından tutun da çekirdek markalarına kadar bir sürü sponsor ismi kulüplerin isimlerinin başında yerini aldı. takım isimleri çingene düğününe dönmeye aday.
işte bu yüzden, futbolsevmez taraftarlara ve endüstriyel futbola inat; gerçek taraftarlar olarak hep bir ağızdan mia san mia demeliyiz.
alman futbolunu takip eden bir futbolsever değilim. benim için varsa yoksa galatasaray. sadece bazen, hiç işim olmazsa şampiyonlar ligi maçlarını izliyorum. o yüzden bu sloganın varlığından ali ece muhteşem kitabı ayak oyunlarından akıl oyunlarına futbol'da rastladım. ve aslında bu sloganın futbolun özüne bir saygı duruşu olduğunu gördüm.
bayern münih kale arkası tarafından kullanılan bu sloganın türkçe karşılığı "biz biziz".
kulüp yönetimi bu slogana ne kadar sahip çıkar bilemiyorum ama gerçek futbolseverler endüstriyel futbola karşı bir direniş sembolü olarak bu söze sıkı sıkıya sarılmakta ve bence sarılmalı da.
artık futbol sadece para ile ölçülen, para ile anlamlanan, para ile döndürülen bir endüstri. kulüplerin geçmişe saygısı yok denecek kadar az. her şey satılabilir. kulüp formalarında kulübün kutsal armasını görmek samanlıkta iğne aramak gibi. çünkü sponsor reklamları formaları yamalı bohçalara çevirdi.
tabii ki bir ticaret yöntemi olarak futbol yöneticiliği bununla da yetinmiyor. kulüplerin mabedi sayılan stadyumlar tuhaf marka isimleri ile anılmaya başladı. ali sami yen ismi yeni nesil galatasaraylılar tarafından bilinmeyecek bile belki de.
bu da yetmezmiş gibi artık kulüp isimleri de sade ve yalın kalamıyor. boru markalarından tutun da çekirdek markalarına kadar bir sürü sponsor ismi kulüplerin isimlerinin başında yerini aldı. takım isimleri çingene düğününe dönmeye aday.
işte bu yüzden, futbolsevmez taraftarlara ve endüstriyel futbola inat; gerçek taraftarlar olarak hep bir ağızdan mia san mia demeliyiz.
devamını gör...