2261.
sükunet.
tüm duygularıma hakimim, zihnim kalbim gönlüm bir.
her yaratılmışta ona nehy edilen ruhu görüyor o ruh ile muhatap oluyorum, sonsuz bir huzur deryasında sırt üstü uzanmış evrendeki güzelliği seyr’ediyorum.
tüm duygularıma hakimim, zihnim kalbim gönlüm bir.
her yaratılmışta ona nehy edilen ruhu görüyor o ruh ile muhatap oluyorum, sonsuz bir huzur deryasında sırt üstü uzanmış evrendeki güzelliği seyr’ediyorum.
devamını gör...
2262.
yalnızlık. arkadaşlarım olsa bile hissediyorum bunu son bir kaç yıldır.
devamını gör...
2263.
belimin ortasında bir sancı var. 3 gündür canıma okuyor. hislerim bundan ibaret
devamını gör...
2264.
hayattan elini ayağını çekmek ayıplanıyor ya da yadırganıyor da
aslında bir kere geldiğimiz şu hayatta o kadar yorulmanın, didinmenin, mücadele etmenin gereği var mı kimse bunu o kadar sorgulamıyor. sorgulamış gibi yapıp yoluna devam ediyor..
ben tembellik, üşengeçlik hissediyorum. ve bu sükunet beni asla rahatsız edemez. aksine rahatlatır. mutlu eder. kaygısı, stresi bol bir ömürdense yan gel yat bir hayat hiç de kötü bir tercih değil...
aslında bir kere geldiğimiz şu hayatta o kadar yorulmanın, didinmenin, mücadele etmenin gereği var mı kimse bunu o kadar sorgulamıyor. sorgulamış gibi yapıp yoluna devam ediyor..
ben tembellik, üşengeçlik hissediyorum. ve bu sükunet beni asla rahatsız edemez. aksine rahatlatır. mutlu eder. kaygısı, stresi bol bir ömürdense yan gel yat bir hayat hiç de kötü bir tercih değil...
devamını gör...
2265.
yemek yediğim halde aç hissediyorum, belime sancı giriyor sebepsiz ve midemin üst kısmıda bir boşluk hissi... umarım hislerimi anlatabilmişimdir.
devamını gör...
2266.
şu an çöp kutusu gibi
bazı insanlar vardır. tamam, çok iyidirler ama en büyük derdin kendilerinde olduğunu düşünürler.
sürekli karamsar, melankolik, yorgun, aşırı duygusal.. her dk dert anlatırlar, sana da yük etmek için uğraşırlar sanki.
zaten hepimiz bir tımarhanedeyiz, kafayı yedik. kalmadı, yer kalmadı. doldu, almıyor bu kafa
bazı insanlar vardır. tamam, çok iyidirler ama en büyük derdin kendilerinde olduğunu düşünürler.
sürekli karamsar, melankolik, yorgun, aşırı duygusal.. her dk dert anlatırlar, sana da yük etmek için uğraşırlar sanki.
zaten hepimiz bir tımarhanedeyiz, kafayı yedik. kalmadı, yer kalmadı. doldu, almıyor bu kafa
devamını gör...
2267.
apansız bir boşluk...
devamını gör...
2268.
orhan veli'nin "beni bu güzel havalar mahvetti" dediği yerdeyim.
devamını gör...
2269.
şuan sinirliyim.sosyal medyanın birinde denyonun birine sinirlendim. cevap versem konu uzayacak. ok . dedim kısa kestim ama dümdüz sövsem anca rahatlarim yani. bir daha yok insanlara yardımcı olmak için birşey paylaşmam. anlamaz bu aklı kıtlar. herkesin aklı fikri var sanıp birşey yazıyorsun ama zekasizlarinda okuyup yorum yapabileceğini unutuyorsun işte.
devamını gör...
2270.
bok gibi hissediyorum.
devamını gör...
2271.
gerginlik. sınav stresi yüzünden gerim gerim geriliyorum, vizeler bir bitse :(
devamını gör...
2272.
kafamda deli sorular.
devamını gör...
2273.
kafam belli başlı ufak bi kaç konu dışında o kadar rahat ki şuan. dışarı çıkıp temiz hava almak, sevdiğim arkadaşımla biraz oturup sohbet etmek ve esen rüzgar saçlarımı uçuştururken yürümek fazlasıyla huzurlu hissettirdi bana bugün. güzel bir hissiyat. arada böyle hissetmeli insan.
devamını gör...
2274.
kalben çok açık ve net ifade etmiş. "ben olsam bakmam bana. bir çorba bile yapmam bana." kendimi değersiz hissettiğim nadir anları bu şarkıyla değerlendiririm.
devamını gör...
2275.
elinde değildir, akşam serinliğinde üşürsün.
eylülden itibaren geceler hazindir, uzundur.
biraz yaşa, çok sev ama gitme, gidersen de baharda git, sonbaharda gitme, yapraklar düşmesin ardında.
birde dikkat et öperken çünkü ;
"öperken koklayan insanın, özlerken burnunun direği sızlarmış"
şehirden uzaklaştığında aklında kalan, kalbinde kalan mıdır?
kalbinden uzaklaşabilir misin?
dün gece gördüğün rüyadan neden uyanmak istemedin, hatırlamak ister misin?
buz gibi dondurabilir misin kalbini? hani hislerini yüklediğin o yeri?
öfkeni, aşkını, yoksunluğunu, azlığını, elin tersiyle sofradan aşağı atılan kınıntılar gibi süpürülüşünü...
merkezinde durduğun şeyi görmezden gelebilir misin?
eylülden itibaren geceler hazindir, uzundur.
biraz yaşa, çok sev ama gitme, gidersen de baharda git, sonbaharda gitme, yapraklar düşmesin ardında.
birde dikkat et öperken çünkü ;
"öperken koklayan insanın, özlerken burnunun direği sızlarmış"
şehirden uzaklaştığında aklında kalan, kalbinde kalan mıdır?
kalbinden uzaklaşabilir misin?
dün gece gördüğün rüyadan neden uyanmak istemedin, hatırlamak ister misin?
buz gibi dondurabilir misin kalbini? hani hislerini yüklediğin o yeri?
öfkeni, aşkını, yoksunluğunu, azlığını, elin tersiyle sofradan aşağı atılan kınıntılar gibi süpürülüşünü...
merkezinde durduğun şeyi görmezden gelebilir misin?
devamını gör...
2276.
bir manifesto!
yakın çağın karanlık yüzüne.
yeni galileo'lar meydan okur
itibar düşkünü soylulara.
ki saraylar saltanatlar kurulu halkın üzerine,
hayatın tükenmeyen kavgasında
pir sultan abdal hanginiz?
hanginiz martin luther king?
birer at nalı çivilenmiş o beton yüreklerinize,
zehir zemberek yarınlara yakın.
kim bilir bu kaçıncı tosladığımız duvar?
süngüye takılan çiçek,
kralın önüne atlayan kadın,
acılar içindeki tuz yürüyüşü,
yakın çağın karanlık yüzüne bu kaçıncı manifesto?
yakın çağın karanlık yüzüne.
yeni galileo'lar meydan okur
itibar düşkünü soylulara.
ki saraylar saltanatlar kurulu halkın üzerine,
hayatın tükenmeyen kavgasında
pir sultan abdal hanginiz?
hanginiz martin luther king?
birer at nalı çivilenmiş o beton yüreklerinize,
zehir zemberek yarınlara yakın.
kim bilir bu kaçıncı tosladığımız duvar?
süngüye takılan çiçek,
kralın önüne atlayan kadın,
acılar içindeki tuz yürüyüşü,
yakın çağın karanlık yüzüne bu kaçıncı manifesto?
devamını gör...
2277.
şahane.
devamını gör...
2278.
biraz yoğun, hafif koşturmalı bir gündü.
akşam sürprizi ile biraz daha durmadım.
şimdi eve geldim, bir kahve demleyip balkona attım kendimi.
hava izmir'e yakışmayacak ama benim bayıldığım derecede serin.
altta kısa şort, üstte t-shirt ve hırka serinliği yani.
cumartesi gecesine inat bir sessizlik hakim sokaklarda.
şehri dinlemek istedim ya, hepiniz susun zaten abv sizin.
akşam sürprizi ile biraz daha durmadım.
şimdi eve geldim, bir kahve demleyip balkona attım kendimi.
hava izmir'e yakışmayacak ama benim bayıldığım derecede serin.
altta kısa şort, üstte t-shirt ve hırka serinliği yani.
cumartesi gecesine inat bir sessizlik hakim sokaklarda.
şehri dinlemek istedim ya, hepiniz susun zaten abv sizin.
devamını gör...
2279.
ben yeterince iyi biri değilim, tamamen kötü de değilim.
güven vermiyorum ama umursamaz da değilim.
kaçmıyorum, durmuyorum da.
sarhoş gezmiyorum, ama her an ayık da değilim.
bağımlı değilim, kaçabilecek kadar da özgür değilim.
politik değilim ama tarafsız da değilim.
umutsuz da değilim, sonsuz da değilim.
takıntılarım var benim, bir cacık olmaz benden, çayımı şekerli içerim, çalan alarm müziğim uyandıramayacak bir melodi olduğu halde yıllardır değiştirmem mesela. bir şarkıyı sevmişsem kusana
kadar dinlerim, dinlettiririm yanımdakinin benden bıkma ihtimalini dert etmem. kışı yaza göre daha çok severim ama çok üşümekten hoşlanmam, ancak yazın denizden vazgeçemem. yıkamadığım tabularım vardır,
istemediğim bir şeyi bir daha kolayına istemem. herhangi birini sebepsiz yere sevmeyebilirim. sevdiğimi de kolayına bırakmam.
birini sevmezsem ya da soğursam g*tüme güneşi soksan ısınmam. zamanında sevmiş olmamın bir şeyi değiştiremiyor olduğunu yaşayarak gördüm. bir şeyi affedemiyorsam affedemem.
diyeceğim o ki;
bir zamanlar serseri bir ruhmuşum.. varlık sancısıyla kıvranır dururken umudu döngülerde arayıp durmuşum.
yani ne olduğumu bilmiyorum sadece yaşamaya çalışıyorum. kendime genelde aynı ama insanlara göre hep farklı, kimsenin görmek istediği kişiliğe göre yaşamam . gerisi skimde değil. o yüzden kimseye 'ben benim' demiyorum. bende ne görürlerse o
güven vermiyorum ama umursamaz da değilim.
kaçmıyorum, durmuyorum da.
sarhoş gezmiyorum, ama her an ayık da değilim.
bağımlı değilim, kaçabilecek kadar da özgür değilim.
politik değilim ama tarafsız da değilim.
umutsuz da değilim, sonsuz da değilim.
takıntılarım var benim, bir cacık olmaz benden, çayımı şekerli içerim, çalan alarm müziğim uyandıramayacak bir melodi olduğu halde yıllardır değiştirmem mesela. bir şarkıyı sevmişsem kusana
kadar dinlerim, dinlettiririm yanımdakinin benden bıkma ihtimalini dert etmem. kışı yaza göre daha çok severim ama çok üşümekten hoşlanmam, ancak yazın denizden vazgeçemem. yıkamadığım tabularım vardır,
istemediğim bir şeyi bir daha kolayına istemem. herhangi birini sebepsiz yere sevmeyebilirim. sevdiğimi de kolayına bırakmam.
birini sevmezsem ya da soğursam g*tüme güneşi soksan ısınmam. zamanında sevmiş olmamın bir şeyi değiştiremiyor olduğunu yaşayarak gördüm. bir şeyi affedemiyorsam affedemem.
diyeceğim o ki;
bir zamanlar serseri bir ruhmuşum.. varlık sancısıyla kıvranır dururken umudu döngülerde arayıp durmuşum.
yani ne olduğumu bilmiyorum sadece yaşamaya çalışıyorum. kendime genelde aynı ama insanlara göre hep farklı, kimsenin görmek istediği kişiliğe göre yaşamam . gerisi skimde değil. o yüzden kimseye 'ben benim' demiyorum. bende ne görürlerse o
devamını gör...
2280.
yine sıcak bir şeyi hızlıca yemiş miyim içmiş miyim nedir sabahtan beri ağzımın içinde uyuz bir acı hissediyorum
devamını gör...