1301.
kırgın, öfkeli, mutsuz, nefessiz.. girift duygularla boğuşuyorum.. ne yapmam gerek, nasıl toparlanmam gerek bunu da bilmiyorum şimdilik.. hayat çok garip ya.. ayaktayız, sağlığımız da öyle ya da böyle yerinde ama bir şeylere kırılınca çöken o huzursuzluk.. eksiklik var, bir boşluk var kalbimde.. kara güneşten gün doğacak ama ne zaman? bir yere dalıyorum, sonra birden yaşlar akıyor gözümden. anlam veremiyorum. kimseye de belli etmemeye çalışıyorum bu durumu, bu yüzden daha da zorlaşıyor her şey.. ince bir sızı var yüreğimde, son olanlara çok içerledi ondan galiba. dünya dönüyor her ayağa kalktığımda, bedenim tir tir titriyor her saniye. ruhen çöküşüme bedenim de tepki veriyor artık. "bergen olan bize oluyor, bak bayıltırız seni şuracıkta görürsün. yeter üzülme!" der gibi bedenim.. ne olacak bu hallerim? of of..
devamını gör...
1302.
gitmek mi zor kalmak mı zor? sorusuna kalmak diyen birinin hissettiği gibi.
devamını gör...
1303.
tam sınırdayım. yukarı çıkıp sabaha kadar tam bir enerji topu, sevgi pıtırcığı olabilir ya da gecenin ilerleyen saatlerinde çöküp hayata küsebilirim.
hayırlısı be.
devamını gör...
1304.
ruhumdan günden güne bir parça eksiliyor ama ruhum kanamadığı için kimse fark etmiyor bunu.
devamını gör...
1305.
düne göre biraz daha iyiyim.
devamını gör...
1306.
saatlerce ağlayasım var ama ağlayamıyorum. kendi içimde kendi kendimi yiyorum.
devamını gör...
1307.
zihnen her şeyi kontrol etmeye çalışmaktan bıktım. sürekli bir şeyler kontrolden çıkacakmış endişesi taşımaktan yoruldum. artık kafam rahat olsun istiyorum, ne zaman???
devamını gör...
1308.
cuma akmalıyım taksim'e. yetti artık. soktuğumun şirketi paramı yatırsın da akalım.
devamını gör...
1309.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

her şey üst üste gelmiştir.
devamını gör...
1310.
benim hala umudum var..
mazhar alanson şarkısı gibi oldu ya neyse.
devamını gör...
1311.
bu aralar çokça depresif hissediyorum. nerde o eski neşem nerde o eski tanımlarım... gıkım bile çıkmıyor artık. kimseye tepki vermiyorum. yeni ayakkabı aldım. *normalde olsa, masum sevinç falan olur mutlu olurdum. ama yok düz
devamını gör...
1312.
yine stresin en doruk noktalarını yaşadığımdan bu stres halini atlatma adına beynimin elli tane şeyi aynı anda takip etmeye çalışması üzerine ağır bir yorgunluk var gözkapaklarımda fakat uyuyamıyorum da aynı sebepten.
devamını gör...
1313.
mutlu.
her sey kopmaz baglar kurmak istedigim birinin benim gibi dusunmedigini anlamam ile basladi.

sozler falan derken once sozunu tutmadi sonra guzelce beni hic anlayamamis oldugunu gordun ve biraz sendeledim, o sendeleme sırasında hayatimda artik yeri olmadigini dusundugum 4 arkadasimin 2 tanesiyle yolumu ayırdım ve geriye 2 tane kaldı ki onlarla da 1 haftaya oturur uzun uzun konusurum. *

aldigim bir suru iş konusunda ufku gormeye basladim.

simdi ben nasil mutlu olmam.
devamını gör...
1314.
yine çok fena duyguluyum. ve yine karışık.

sabah uyandığımda okuduğum ilk mesaj, "a benim masum berat'ım" oldu, içim bir garip oldu. ben düşündüğü masumlukta ve böylesi bir içtenliği, sevgiyi hak edecek insan mıyım?

belki değilim.

sevgiye layık olamamak, olamamaktan korkmak gibi streslerim olur benim.

sonra ilhan irem'in acı haberini aldım üstüne. tüm bunları yoğururken sabah, iki farklı duygu durumu arasına aldı beni.

benim çocukluğum müzik seti önünde uzanırken halıda, ilhan gibi erkin gibileri dinleyip hülyalara dalarak geçti.

içimdeki hüzün, ah bir sanatçı vefat etmiş vah vah kadar değil. bu kadar sığ değil.

bu akşam içmeyecektim, hazır evde de kimse yokken, içip içip ilhan irem şarkıları açarım, birkaç gündür ağlamıyordum zaten, iyi gelir.
devamını gör...
1315.
makarnalı dondurma gibi hissediyorum*
devamını gör...
1316.
uzun süredir bok gibiydim. dün beybiler toplandık kurduk evde rakı masası. dediler ki, bi sen sarhoş ol, evdeyiz zaten bakarız sana. dedim beybilerim, ablalarım, kardeşlerim... siz bir tanesiniz. velhasıl içtim, biliyorum arada sarhoş olmak iyi gelir. dün de geldi. o yüzden bugün iyiyim. (bkz: yeniden doğmuşçasına)
devamını gör...
1317.
evimdeyim öncelikle ama ilk defa yatağımda uyumadım...
hafif bir kırgınlığım da var; yo yooo hasta değilim şükür, tamamen duygusal bir kırgınlık ve hatta keşke hasta olup ilaç içerek iyileşecek gibi olsaydım...
söze bennnn diye başlamayı hiç sevmem ama sanırım bu tanım bolca bunu içerecek. çünkü bazen çok üzgün oluyor ama o üzgünlük dereceni anlatacak bir kelime bulamıyorsun. ne diyordum? heh ben diyordum!
ben maalesef sevdiklerinin, değer verdiklerinin gözünün içine bakan biriyim, hep de böyle oldum. karşılığını aldım ya da almadım, bazen ders aldım bundan ya da akıllanmadım!

hani ayten alpman diyor ya;
ister vur, ister okşa
ister tut, ister yolla
ister sev, ister zorla
ben böyleyim...


ben de böyleyim...
zaman zaman çok canım yansa da, çok üzülsem de degişemiyorum. ve evet bazen abartıyorum da, mesela normalde öyle değilken ilgi biraz azalınca türlü senaryolar dönüyor kafamda, engel olamıyorum ve direkt soruyorum. cevap alamazsam daha da derinlere düşüyor belki de o insan tarafından uzatılan eli bile göremiyorum. eşsiz bir insanım demeyeceğim elbette ama ben hep açık oldum, direkt derdim ne ise söyledim insanlara. yapılan hareket çok üzmüş olsa bile beni empati kurmaya çalıştım önce. seviyorsam, özlüyorsam çekinmedim hiç. seni seviyorum'dan daha güzel cümle yok çünkü. bazen insanlar seviyor ama söylemiyor veya zorla çıkıyor ağızlarından ya da belki sevmiyor ama o an sevmiyorum seni diyemediği için geçistiriyorlar. veya çok başka şeyler yüzünden seninle ilgilenemiyor ama sana da bunu açıklamıyor. sen de işte kafanda kurdukların ile hangi köşede hangi saçma fikir karşıma çıkacak da elimden tutacak, daha aşağılara beraber atlatacağız diye kafanın içindeki labirentte gezinip duruyorsun. haddinden fazla üzülüyorsun.. çünkü sevdiklerin için her şeyi yapıyorsun, onları kaybetmemek ve ömür boyu sevmek için çabalıyorsun, sana çok ters gelen huyları bile varsa oldukları gibi kabul etmeye çalışıyorsun ama onlar da seni seviyorsa yapabilirsin bunu! zorla kimsenin hayatında kalmamalı insan, ben kalmadım, kalmam da!

ve son olarak; *
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1318.
çok üzgünüm, çok yalnız, çok çaresiz. nasıl desem resmen ailemin elinde oyunca gibi olduğumu hissediyorum. zamanında evlenelim dedik yok şöyle yok böyle dediler öyle yılan hikayesi kaldı, ayrılmadım da günlük güneşlik yaşıyoruz biz sevgilimle şimdi de annem gelmiş evlen benim de içim rahat etsin, seni düşünmekten ben böyle hasta oldum deyip yine en sevdiği manipülasyonu yapmaya çalışıyor. ne yani hep siz kendinizi iyi hissedin diye ben olmak istemediğim yerlerde mi olayım ne istiyorsunuz benden.
devamını gör...
1319.
kalbim kırık bu günlerde. iletişiminden keyif aldığım kim var kim yoksa kestim selamı yine. kendi başıma kalmak isteyeceğim en son şey ama birine alışıp yarım kalmaktansa yalnız başıma olmayı yeğlerim. yediğim içtiğim ayrı gitmeyen arkadaşlarım oldu bir zamanlar, şimdi arasam açmazlar telefonlarımı. çok sevdiğim kadınlar oldu gözümü karartıp elimden geleni sakınmadığım, şimdi nerede olduklarından bile bi haberim. dönüp aileme sığınacak olduğumda onlar bile bir başıma bıraktılar beni. kimseye alışmak istemiyorum artık, kimseyi sevmek yok gözümde. yalnız yaşamak zor ama ölmek kolay geliyor gözüme.
devamını gör...
1320.
hiçbir şey eskisi gibi olmayacak biliyorum. kim bilir belki de eskisi gibi olsun istemem hiçbir şey.

kalbim acırdı, 90lardı, kalbim acırdı... 2000'lerin başıydı, kalbim acırdı. 10'lardı... hep kalbimi acıtan. şimdi 20'li yıllar. gerçeklik kaybolmakta iken, yani sanal bir dünyanın kucağına atılmışken, etimizle kanımızla gerçeğiz. her şeyimizle hissediyoruz gerçeği... umutlarımızın kırılışı gerçek, bitmek bilmeyen market hesaplarımız gerçek... etrafımızda olmasını istediğimiz kimsenin var olmaması gerçek. yalnızlığımız ezelden beri gerçek...


oysa kalbim isterdi ki, baştan başlasın zaman; hiç akmayacak gibi tekrar o acılar yüreğime. tekrar tekrar terk edilmeyecekmişim gibi. bir evin tekne kazıntısı olmak demek, en sevdiklerinden başlamak demektir ayrılmaya. hep bir bağ vardır da yok gibidir. her an kapı çalacak gibidir ya da her an kapı açılacak ve birisi daha evden ayrılacak gibidir. bu bazen davul zurnalarla olur. bazen tavandan sarkıtılmış kemal sunal filmi oynayan televizyonlu bir otobüsle... gitmenin her türlüsü vardır dünyada bu bazen daha da içine doğrudur dünyanın. kazma kürekler alınır ve yer küre kazılır. cansız bir beden omuzlardan toprağa atılır. sonra üzerine toprak atılır ki kokmasın dünya. kim bilir belki de baş edemediğimiz her şeyin üzerine bir avuç toprak atarız biz bu dünyada.


yaşamaktan bir bıkkınlık duyuyorum artık. kalbim daha zor atıyor... insanlara tahammülüm yok... yeni şeyler yaşamıyorum. yürürken ayaklarım ağrıyor. uyurken nefesim daralıyor. bitecek zannediyorum... ama hiç bitmiyor... aklım sürekli geçmişte. insanların arasında dolanıyorum. sonra o binanın yerinde bir futbol sahası vardı diyorum. ben çok hızlı koşardım. ama topa bir türlü iyi vurmayı başaramazdım. sonra okulun ek binası henüz yapılmamıştı ve öğretmenim bu kadar yaşlı değildi. ama ben de hayata bu kadar küs değildim. bu kadar... yani aslında küstüm de, bu kadar değildi. yoksa hangi hayatla nasıl barışayım. sonuçta o hayatın basamakları beni buraya getirmedi mi? sonra ölen çocuklar... nedense artık hiç düşünmüyorum.


artık hiçbir şey eskisi gibi değil, biliyorum, duyarlılıklarım bile... hem olsun da istemem eskisi gibi hiçbir şey. tekrar tekrar aynı acıların sokaklarında kaybolmak. ama yine de aklım geçmişe takılıp kalıyor. diyorum ki daha farklı olabilirdi...


şimdi gelecek için uğraşıyorum. farklı bir gelecek kurgulamaya. belki yeniden ve tamamen yalnız kaldığım bu gelecekte, kalbim bile atmaz diyorum. kim bilir belki de kalbim bu sıkıntılardan kurtulur. coğrafya kaderdir diyorlar. görüyor ve artırıyorum... insanın coğrafyası yüreğinde saklıdır. kendi nerede olursa olsun...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük yazarlarının hissettikleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim