750 bin lise mezununun çözemediği matematik sorusu

2006 yılı üniversite girş sınavında sorulmuş "15-(8-3) =? " sorusudur. dönemin ösym başkanı yarımağan'ın iafdesine göre sınava giren öğrencilerin yüzde 48'i bu soruyu çözememiştir. buradan

mesele 750.000 öğrencinin kağıt kalem kullanmadan bile çözebileceği bir soruyu yapamamış olmasından ziyade bu kadar öğrencinin 12 yıllık temel/zorunlu eğitimde takılmadan mezun olmuş olmasıdır.

bilmeyenlerin elenmediği bir sistem inşa ederseniz, bu sonuç şaşırtıcı değil; kahredicidir.

bu eğitim sistemiyle normal olan sonuç.

bir arkadaşım mekatronik mühendisliğinde okuyordu. matematik derslerinden birinde hocaya "hocam bu neden böyle oluyor, mantığı nedir bunun?" diye sormuş. gelen cevap "boş ver mantığını, böyle ezberle!" olmuş. bu kafayla gidip sonra "öğrenciler yapamıyor" diye eleştirmek gülünç (başlık sahibi için demiyorum elbette. eğitim camiasındaki bu tip hocalardan bahsediyorum.)

insanlara doğru dürüst bir şey öğrettiğimiz falan yok. hep ezber, hep ezber... ezbere karşı olduğunu söyleyen kurumların hazırladığı ders kitaplarını bir kez okumanız yeterli. mesela liseler için hazırlanmış biyoloji kitaplarını okumanızı tavsiye ediyorum. bakın bakalım o konuları akılda tutmanın ezberden başka yolu var mı.

cevabı 4 olan sorudur. *

az daha uğraşsak 40 yapar.

yalnız 2008 yılından sonra epey ilerleme kat etmişizdir. 750 bin liselinin 300 bini bu işi halletmiştir.

cevabı 10 olan soru. önce parantez içi işlemi yapılır.

merak ettim, sonuç kaç ? 15 den önce 8 sonra da 3 mü çıkartıyoruz ?
o kadar insan bilemediğine göre soru şaşırtmaçlı olabilir, biraz aklınızı kullanın ya.

(8-3)=5
15-(5)
15-5=10

2006 öss sorusu ise sorunun orjinali 5-(-2+3) şeklindeydi.* soruyu çözemeyenlerin çoğunluğu bence matematik kısmına hiç bakmayan kimseler olabilir, o sene sistem yeni değişmişti çünkü sözelciler ve dönemin eşit ağırlıkçıları için son sene lise 2 ve lise 3 edebiyat konuları eklendiği için matematiğe çok bakmamayı tercih ettiler. 5 tane matematik-1 sorusu yerine 1 tane türkçe-2 sorusu çözmek daha avantajlıydı. sınavda ben de çok basit tarih ve coğrafya sorularını ilk bakışta bir fikrim yoksa boş bırakıp devam etmiştim. bu arada bunlar bahane olmamalı liseyi bitirmiş birisi bu soruyu çözebilmeli bölümü ne olursa olsun ama 2006 senesi şartları biraz farklı olan bir seneydi.

resmen altıncı sınıf sorusu. trajik bir durum.

zorunlu eğitimin sonucudur. zorla güzellik olmaz diye boşuna dememişler. memlekette usta kalmadı ama herkes lise/üniversite mezunu.

sene 1999, ilk girdiğim öss denemesinde sadece 3 matematik sorusu çözebildim. kendi kategorimde ilk 10 girdim bu sonuçla. meslek liseliyim.
ertesi sene klasik dersane hayatı ve 35 matematik sorusunun 33 ü doğru çıktı. öğrenciye öğretilirse bilme oranı yükselir.

yani başlıktaki durum yeni değil. genel anlamıyla meslek liselerinde durum böyledir.

bu 750 bin öğrencinin yarısının cevabını verdim sayalım. meslek liseli diyelim.

düz liseler, fen liseleri, anadolu liseleri vs sizde durumlar nasıl. eskiden de boyle miydi ?