şaka maka uzaktan öğretimin daha verimli olması

su götürmeyeceğini düşündüğüm gerçek.
çocukların okulda gereksiz diplomasilerle, klişe hareketlerle zamanını harcaması yerine kendilerine zaman ayırmalarını, ellerine kitap almalarını sağladı uzaktan öğretim. artık daha fazla pratik yapabiliyor öğrenciler. öyle duruşlarıyla, görünüşleriyle yargılanma dertleri de yok. travmasız ve verimli.
hem canlı dersleri kontrol etmek daha da kolay, sınıf ortamındaki gereksiz hareketler yapılamıyor canlı derste.
tek sorun herkesin online eğitime katılabilecek cihazı olmaması.

edit: yazarlarımızın tanımlarını okuyunca hak verdim kendilerine, evet.

çocuklar bilgisayara sadece bakıyor ve dersi bitiriyor. yüzyüze eğitim taraftarıyım. ilkokul öğrencileri için hiç de faydalı bir durum değil.

kendi adıma sosyalleşmek dışında katıldığım durumdur. okulu eski kalitesinde yürütebilmemin yanında çokça boş vaktim olmakta, onları verimli değerlendirebilmekteyim. yine de ilk ve orta öğretim düzeyindeki öğrenciler için yüz yüze eğitimin daha verimli olduğu, boş zamanlarını kaliteli değerlendiremedikleri için, bir gerçektir.

katılmadığım durumdur. okuldayken okula gidiyorum, o ladar hazırlandım bari ders dinleyeyim diye çokca ders dinledim ama evde asla bu olmuyor zira tekrar izleyebiliyoruz. ek olarak pratiği bol bir bölümde okuyorum ve meslek hayatımda bu dönemlerde okula gidememek ileride büyük bir eksiklik olarak görülecek. zira temel bir iki dersi almamış ya da hızlandırılmış bir şekilde almış olacağım.

kast edilen üniversitede uzaktan öğretim ise hiç de iyi olmayan durum.

laboratuvar dersim var ama uzaktan görüyorum. ömrü hayatımda elime deney tüpü almadım lakin bu dönemde yapılabilen tek şey teorik bilgiyi kağıda dökmek olduğu için not ortalamam 90. bakın arkadaşlar ben makina mühendisi olacağım. eğitimime başlayalı iki seneyi bulacak ama okulda daha makine namına hiçbir şey görmedim. bu iyi mi?

acaba hangi eğitim kademesi ya da hangi okul türü diye sormak istediğim yazarın başlığıdır.

lisede öğretmenim. öğrencilerin derse katılım oranı kabaca % 5 (evet sadece 'yüzde beş').
imkanı olmayıp katılamayan da var (%10-20).
yani genele baktığımızda imkan bahane, derse girmemek şahane. sonunda yaptırım yok nasılsa!
derse katılan öğrencilerin kamera açması zorunlu değil. bu yüzden hiç biri açmıyor. soruyoruz cevap gelmiyor. göz teması yok. konunun ne kadar kavrandığı meçhul. yani akademik açıdan hiç bir yönüyle daha faydalı değil.

görev yaptığım yerleşim yeri ve okul türü itibariyle başarı seviyesi düşük öğrencilerimin. bu yüzden biraz normal karşılayabiliyorum. fakat orta ya da yüksek başarılı öğrencilerin olduğu liselerde de katılım oranı %50'yi bulmuyor duyduğumuz kadarıyla.

bunun sosyalleşme yönü de ciddi olarak ele alınmalı. yüz yüze eğitim zamanında okulumuzdaydık, ayaktaydık, hareketliydik, insan ilişkilerimiz vardı, konuşuyorduk, ayrıca öğretmen-öğrenci ilişkileri vardı.
şu an bunların hiç biri yok. evimizde sabah - öğlen - akşam derken saat 20.30'a kadar bilgisayar başında ders yapıyoruz. hem yüz yüze eğitime göre daha zor hem de insanlardan uzaktayız, iletişimden yoksunuz, hareketsiziz. insanlıktan çıktık resmen. hem bizler hem öğrenciler aynı durumda. derse girmeyen öğrencileri (büyük çoğunluk) ayrı tutuyorum, onlar hayatlarını yaşıyorlar.

ders saatleri daha düzenli olsa, eba çökmese, internet sorunu yaşanmasa, yüz yüze eğitimi şahsen sadece arkadaşlık ortamı için özlerim.

kardeşim sil bu başlığı.

katılmadığım durumdur. çöken sistem, sürekli duraklayan dersler, öğrencileri strese sokacak sınav kuralları...
önceki yıl, sistemdeki problemlerden ötürü tek bir canlı derse bile katılamamıştım.

çok doğru. hem okuldaki saykolara katlanmak zorunda da kalmıyoruz.

bu başlığı açan yazarın uzaktan eğitimle öğrenim görmediğini düşünmeme sebep olan başlıktır.

yazarın ironi yaptığını düşünüyorum.

katılamayacağım başlıktır. uzaktan eğitimi sadece okuldan bağımı koparmayayım, derslere bağlı kalayım diye devam ettiriyorum. zaten internet sıkıntıları, sistemin çökmesi ve derslerin anlaşılmaması çok büyük bir gerçek. şahsen bu süreçte yorulduğum kadar yüz yüze eğitimde yorulmamışımdır. insanı çok yıpratıyor.
(bkz: uzaktan eğitim)

katılmadığım önerme.
sadece ilköğretim öğrencileri için verimli oluyor olabilir.

maka mı bilmem de şaka olduğuna eminim. ilkokul öğrencileri için sıfırdan başlayıp sınıf yukarı çıktıkça değer aşağı doğru iniyor.

internet altyapısının her yerde aynı şekilde verilmediği bir ülkede manasını yitiren tezdir. nitekim eğer olumlu bile olsa şu anda internete giremeyen öğrencilerimiz vardır ve bunu tartışsak sabah olur. dipnot: eğitimde fırsat eşitliğini bozan bir durum maalesef.

duruma göre değişir. mesela benim bir öğretmenim var sesi hiç bir şekilde gelmiyor. büyük ihtimalle internetinde sorun var ama ikna da olmuyor. 20 kişilik sınıfta 20 mizinde cihazı bozuk ona göre. :*)

durust olmak gerekirse aslinda icten ice ‘uzaktan egitimle daha tembel olmadik mi’ kismini vurgulamaya calisan onermedir.

%95 öğrenci olmayan bir yazarımızın açtığı bi başlık.
yüzde beşlik ihtimali bu dönemi iyi geçirebilmiş ayrıcalıklı kesim için ayırdım.

sen bunu birde bölümümle alakası olmayan bir ders olmasına rağmen, yapmadığımız deneyin lab raporlarını yazdıran araştırma görevlisine söyle.