1.
2.
kadınlar ülkesi isimli kitabını bir solukta okuduğum feminist yazar.
devamını gör...
3.
1860’ta doğdu. küçükken babasının evi terketmesi sonucu, aileye ve charlotte’ye babasının teyzeleri destek oldu. bu kadınların düşünce yapısı charlotte’nin feminist duruşunda büyük rol oynadı.
charlotte annesinin baskılarından dolayı içine kapanık bir çocukluk geçirdi. çocukluğunun bir kısmında tüm arkadaşları erkekti ve kendini de tomboy* şeklinde ifade ediyordu. aslında bu süreç geri kalan yaşamı için gözlem yeteneğini oldukça geliştirmişti.
hayatının devamında başarısız bir evlilik geçirdi. kendini ‘evlilik kurumu’ na yeterince ait hissetmiyordu. feministlik ve sosyoloji hakkındaki düşüncelerine eserlerinde yer verdi. kitaplarından bazıları: kadınlar ülkesi, kadın ve ekonomi, sarı duvar kağıdı, bizim dünyamız…
görüşleri sansürlemeden apaçık yazan bu cesur yazar kendini hümanist olarak tanımlıyordu. kitaplarında sık sık yer alan öjeni düşüncesi aynı zamanda kendi açıklamaları hümanistlik kavramıyla aynı kefeye konulabilir mi, tartışılır.
bu konuya kendi yorumumu katacak olursam, kadınlar ülkesini okuduğumda bu yazarın öjeniyi savunduğu apaçık ortadaydı. yararlı ırk bilinçli olarak çoğaltılmalı, eksik ya da kusurlu olan ırkın ise üremesi engellenmeli. feministliği bu kadar doğru bir şekilde ifade eden ve düşünceyi geliştiren bu yazarın bu konuda bu denli sert fikirlerinin olması beni çok şaşırttı ve üzdü. hayran olunabilecek bir dili ve anlatım tarzı olduğunu eklemeden geçemeyeceğim.
charlotte annesinin baskılarından dolayı içine kapanık bir çocukluk geçirdi. çocukluğunun bir kısmında tüm arkadaşları erkekti ve kendini de tomboy* şeklinde ifade ediyordu. aslında bu süreç geri kalan yaşamı için gözlem yeteneğini oldukça geliştirmişti.
hayatının devamında başarısız bir evlilik geçirdi. kendini ‘evlilik kurumu’ na yeterince ait hissetmiyordu. feministlik ve sosyoloji hakkındaki düşüncelerine eserlerinde yer verdi. kitaplarından bazıları: kadınlar ülkesi, kadın ve ekonomi, sarı duvar kağıdı, bizim dünyamız…
görüşleri sansürlemeden apaçık yazan bu cesur yazar kendini hümanist olarak tanımlıyordu. kitaplarında sık sık yer alan öjeni düşüncesi aynı zamanda kendi açıklamaları hümanistlik kavramıyla aynı kefeye konulabilir mi, tartışılır.
bu konuya kendi yorumumu katacak olursam, kadınlar ülkesini okuduğumda bu yazarın öjeniyi savunduğu apaçık ortadaydı. yararlı ırk bilinçli olarak çoğaltılmalı, eksik ya da kusurlu olan ırkın ise üremesi engellenmeli. feministliği bu kadar doğru bir şekilde ifade eden ve düşünceyi geliştiren bu yazarın bu konuda bu denli sert fikirlerinin olması beni çok şaşırttı ve üzdü. hayran olunabilecek bir dili ve anlatım tarzı olduğunu eklemeden geçemeyeceğim.
devamını gör...
4.
charlotte perkins gilman
kadınlar ülkesi adlı eseri ile bilinen 1860/1935 yılları arasında yaşamış amerikalı yazar, şair, sosyolog, feminist.
ütopik feminist olarak da tanınır çünkü kadınlar ülkesi adlı kitabı hayâli bir dünyada, ütopyada geçer.
babası kütüphaneci ve yazar olup onları küçükken terk etmiştir, erkeklere ve babasına kırgın, kızgın olduğu için için erkeklerin olmadığı bir kitap yazmıştır belki de, çünkü kadınların toplumda var olmaları için birinin karısı, birinin kızı olmalarına gerek yoktur.
kendisi ayrıca bir ressam olup sarı duvar kağıdı ve kadınlar ülkesi adında kitaplar yazmış, 1 kez anne olmuş ve meme kanseri sonucu hayatını kaybetmiştir.
bir gün kaderlerini değiştirecek bir şey olacağına inanmışlar.
kadınlar ülkesi adlı eseri ile bilinen 1860/1935 yılları arasında yaşamış amerikalı yazar, şair, sosyolog, feminist.
ütopik feminist olarak da tanınır çünkü kadınlar ülkesi adlı kitabı hayâli bir dünyada, ütopyada geçer.
babası kütüphaneci ve yazar olup onları küçükken terk etmiştir, erkeklere ve babasına kırgın, kızgın olduğu için için erkeklerin olmadığı bir kitap yazmıştır belki de, çünkü kadınların toplumda var olmaları için birinin karısı, birinin kızı olmalarına gerek yoktur.
kendisi ayrıca bir ressam olup sarı duvar kağıdı ve kadınlar ülkesi adında kitaplar yazmış, 1 kez anne olmuş ve meme kanseri sonucu hayatını kaybetmiştir.
bir gün kaderlerini değiştirecek bir şey olacağına inanmışlar.
devamını gör...