orijinal adı: peau noire, masques blancs
yazar: frantz fanon
yayım yılı: 1952
siyah bir deriye sahip olan insanların beyaz egemen bir dünyada taktıkları maskeyle beyaz olmaya çalışmasının tezahürü... eser; varoluş sancısı, sömürü, beyazın üstünlüğünü kabul etmek yani öğrenilmiş çaresizlik gibi temaları bünyesinde barındırmaktadır.
yazar: frantz fanon
yayım yılı: 1952
siyah bir deriye sahip olan insanların beyaz egemen bir dünyada taktıkları maskeyle beyaz olmaya çalışmasının tezahürü... eser; varoluş sancısı, sömürü, beyazın üstünlüğünü kabul etmek yani öğrenilmiş çaresizlik gibi temaları bünyesinde barındırmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ser-ül kamus" tarafından 30.05.2021 12:20 tarihinde açılmıştır.
1.
psikoloji ve psikopatoloji alanına ilgisi bulunan frantz fanon'un yazdığı bir kitaptır. bu kitapta kişinin yabancılaşması ve ırkçılık sorununa parmak basılmaktadır. kültürel süreçler de çok güzel aktarılmıştır.
ayrıca, sömürgeciliğin psikolojisini anlatan ilk kitap olma özelliği taşımaktadır.
bir insan sırf derisinin rengi yüzünden dışlanıp ötekileştirilebir mi? sömürülmesinden ve köle olarak kullanılmasından bahsetmiyorum bile. peki bu insan ötekileştirildiğinde ne hisseder?
aşağılık kompleksi, umutsuzluk, itaat... bu kavramlar oldukça önemlidir.
kitap ırkçılığın ne kadar hastalıklı bir düşünce olduğuna da değinmektedir. ama kesinlikle hastalık değildir.
kitap tam tamına 8 bölümden oluşmuştur. giriş kısmında yazarın kitabı yazma amacı aktarılır. yazar kitabını yazarken elbet freud ve adler'den de oldukça yararlanmıştır. çünkü kitapta psikanaliz açıdan davranışların değerlendirilmesi yer almaktadır. ee psikanaliz deyince bu alanın kurucularını atlamak olmaz ama değil mi?
girişten sonra ''zenci ve dil, siyah kadın beyaz adam, siyah erkek beyaz kadın, sömürgeli insanın sözde bağımlılık kompleksi üzerine, siyahların gerçeği, zenci psikopatolojisi, zenci tanımlama'' bölümleri yer almaktadır. son kısımda ise sonsöz bulunmaktadır.
sömürgecilik psikolojisi denince akla ilk gelen yazarın bu eserini okumanızı tavsiye ederim.
ayrıca, sömürgeciliğin psikolojisini anlatan ilk kitap olma özelliği taşımaktadır.
bir insan sırf derisinin rengi yüzünden dışlanıp ötekileştirilebir mi? sömürülmesinden ve köle olarak kullanılmasından bahsetmiyorum bile. peki bu insan ötekileştirildiğinde ne hisseder?
aşağılık kompleksi, umutsuzluk, itaat... bu kavramlar oldukça önemlidir.
kitap ırkçılığın ne kadar hastalıklı bir düşünce olduğuna da değinmektedir. ama kesinlikle hastalık değildir.
kitap tam tamına 8 bölümden oluşmuştur. giriş kısmında yazarın kitabı yazma amacı aktarılır. yazar kitabını yazarken elbet freud ve adler'den de oldukça yararlanmıştır. çünkü kitapta psikanaliz açıdan davranışların değerlendirilmesi yer almaktadır. ee psikanaliz deyince bu alanın kurucularını atlamak olmaz ama değil mi?
girişten sonra ''zenci ve dil, siyah kadın beyaz adam, siyah erkek beyaz kadın, sömürgeli insanın sözde bağımlılık kompleksi üzerine, siyahların gerçeği, zenci psikopatolojisi, zenci tanımlama'' bölümleri yer almaktadır. son kısımda ise sonsöz bulunmaktadır.
sömürgecilik psikolojisi denince akla ilk gelen yazarın bu eserini okumanızı tavsiye ederim.
devamını gör...