yılda 2 kez kurban bayramı kutlamak

bu aklıma hiç gelmemişti, az önce öğrendim, hatta 2006 ve 2007 de olmuş. matematiksel olarak doğru tabi, o sapan 10 gün her şeye gebe.
sonuç: muhammet aynı yıl 2 kere doğabilir...........*

muhammed'in yılda 2 kere doğmuş olabileceğini kabul edip, sorgulamaktan tırsan seccade kafalılar yorum yapmasın lütfen.

hicri takvim nedir ?

islami, müslüman ya da arap takvimi, 1 yılı 354 ya da 355 gün olan ve 12 kameri aydan oluşan, islam peygamberi muhammed'in mekke'den medine'ye hicretini başlangıç yılı (1. yıl) kabul eden ve ay'ın dünya çevresinde dolanımını esas alan bir takvim sistemidir.

mevzu din, islam, peygamberin doğumu filan ya hani.

bilal'e anlattırır gibi anlattırmayın bana. inanmayabilirsiniz kimseyi alakadar etmez.

hakaret niyetine kullandığın seccade kafa benim için bir şereftir.

yıkıl şimdi.

32-33 senede bir gerçekleşir ve aslında, iyi de bir şeydir.
ülke ekonomisi için iyidir çünkü bir kere, en başta.
sonrasında da, halkın birbiriyle kaynaşması, etkileşime girmesi falan...

açayım hemen mevzuyu...
bakın arkadaşlar, daha önce de defalarca yazdım; kurban bayramı'nın yıl içinde denk geldiği mevsim ve ay, inanın çok önemli.
birçok anlamda, gerek ekonomik gerekse de sosyal hayatımıza yön veriyor, bu ramazan ve kurban bayramları...

yaz aylarına denk gelmesi en büyük tehlike!
bunu en başta söyleyeyim.
ne zaman yaz aylarına denk gelirse, et fiyatları hemen yükselmeye başlıyor, dikkat edin...
temmuz, ağustos aylarında hayvan kesilir mi hiç?
her yer yemyeşil... hava mis gibi... hayvanlar ucuza besleniyor.. etleri, sütleri lezzetleniyor... her biri bedavadan gübre üretiyor.
sonrasında ürüyorlar o mutlu ortamda... çoğalıyorlar...

fakat sen ne yapıyorsun?
bu muazzam güzel ortamı tam ortasında sonlandırıyorsun!
dolduruyorsun tüm hayvanları kamyonlara, tır'lara... götürüp büyük şehirlerde kesiyorsun!
ülkedeki büyükbaş hayvanların yarısından fazlasını, 3-5 günde ortadan kaldırıyorsun!
temmuz ayında?

şaka gibi gerçekten...
sonra sen, ''bu et neden bu kadar pahalı?'' diyorsun...

tamam, anlıyorum sizi... dini vecibe sonuçta, bir şekilde hayata geçirilecek...
peki neden, bu olayın gerçekleşeceği tarihi yıl içinde daha makul bir zamana çekip, sabit hale getirmiyoruz?

kış ayları mesela?
aralık, ocak, şubat, mart...

ben gerekli hesaplamayı yaptım!
en doğru zaman dilimi, şubat sonları ile mart ayı başları.
o arada sabitlenmeli.
ramazan ayı da sabitlenmeli!
ramazan ayı kasım ve aralık aylarına, kurban ise şubat ve mart aylarına denk gelmeli.

bu yapılabilir aslında...
islam'da en azından bu alanda, güçlü bir reform hayata geçirilebilir.

fakat işte şöyle de bir olay var ki; özellikle siyasal islam ve diğer uç oluşumlar, bunu hiç ama hiç istemiyorlar.
işlerine gelmiyor çünkü birçok açıdan.
sadece ülkemizde de değil... dünya genelinde.

bakın yakın geçmişe, ramazan ve kurban bayramları ne zaman yaz aylarına denk geldiyse, her seferinde siyasal islam, müthiş bir yükselişte!
kapitalizm de aynı şekilde...


savunduğum tezi desteklemek için size şimdi burada birçok farklı bileşenden, olaydan ve yaşanmışlıktan bahsedebilirim ama bu kadarı yeterlidir diye düşünüyorum.

başlığa tekrar gelecek olursak..
yılda iki kez kutlanması da şu nedenle iyidir;
iki kez kutlanacaksa şayet, bu bayramların ocak-aralık aylarına denk gelmiş olması gerek ki, bu da bence gayet kabul edilebilir.
temmuz'da, ağustos'ta olmasından iyidir en azından.

fakat biraz daha geç olması ve her yıllık takvimde bir kere gerçekleşmesi çok çok daha iyi...
dediğim gibi... şubat'ın sonları ile mart ayının başları...

iki nesil küçükbaş hayvanın bir sene içinde yok olacağı anlamına gelir.