dobralık ile patavatsızlık arasındaki ince çizgi
başlık "ilyas sezar" tarafından 20.11.2020 00:06 tarihinde açılmıştır.
1.
netice itibarıyla ikisi de her vakit doğruyu savunmayı amaçlar. ikisi de bunu yaparken karşısındakinin ne hissedeceğini düşünmez. çünkü ikisi de duygusallık gözetilmeksisin sadece mutlak netliğe odaklanır. ee o zaman aradaki fark nedir yahu? diye sorup, cevabı sizin düşüncelerinize bırakacağım başlıktır.
devamını gör...
2.
dobra insan muhtemelen sizin duymaya ihtiyacınız olacak bir şeyi söyler, patavatsız insan ise karşısındakinin ne hissedeceğini düşünmeden konuşur. dobra birisiyle muhatap olduğunuzda en azından niyetinin kötü olmadığını tahmin edebilirsiniz ama patavatsız insan sinir bozar.
devamını gör...
3.
dobra insan her doğrunun her yerde söylenmeyeceğini bilir. patavatsız insan ağzına her geleni her an söyler.
devamını gör...
4.
dobra insan söze “ben dobra bir insanım...” diye başlayabilir ancak bir patavatsız, genelde, bunu kendisine uyarlayamaz ki genelde kendilerinin zamansız, yol yordam bilmeyen,kırıcı, aşağılayıcı bir özelliğe sahip olduğundan habersizdir. bazıları da kendisini överken sizi gömer. bu konulara hiç mi hiç girmeyeceğim, ellerim titriyor. nitekim genelde, dobra insan açık konuşur ve bazenleri tatlı hallere bürünüp güzel yanlarınızı gözünüzün önüne serebilirken bazen de dost acı söyler mantığına sarılır fakat bir patavatsız sizi genel olarak yargılar, terbiyesizleşir, küçük düşürmeyi amaç beller.
devamını gör...
5.
dobra insan ne olursa olsun yalan söylemez, kimsenin lafını taşımaz, arkasından konuşmaz gibi özelliklere sahiptir.
diğeri için ise fazla bir şey yazmaya gerek yoktur. çünkü örneği vardır; (bkz: erdal bakkal)
diğeri için ise fazla bir şey yazmaya gerek yoktur. çünkü örneği vardır; (bkz: erdal bakkal)
devamını gör...
6.
iş dönüp dolaşıp yine aynı yere geliyor; saygı. beşeri ilişkilerin en önemli unsuru saygıdır.
devamını gör...
7.
dobralık yeri gelince fikirlerinizi açık açık söylemek şeklinde yorumlanabilir. patavatsızlık ise yeri gelmeden “allah ne verdiyse” mottosuyla yapılır.
devamını gör...
8.
kendini bilmekle ilgili olsa gerek.
sözün tesirini anlayan insan zaten az konuşuyor, az konuşan insan için de patavatsızlık çok mümkün değil.
sözün nereye gidebileceğini hesap edebilen, dilini ehlileştirebilmiş insanlar için de pek zalim bir yer dünya.
sözün tesirini anlayan insan zaten az konuşuyor, az konuşan insan için de patavatsızlık çok mümkün değil.
sözün nereye gidebileceğini hesap edebilen, dilini ehlileştirebilmiş insanlar için de pek zalim bir yer dünya.
devamını gör...
9.
kibir
devamını gör...
10.
bilgi ve ego... bu çizgiyi sağlamlaştıran en önemli iki unsurdur.
fakat empati yeteneğiniz yoksa ikisi de aslında boştur.
yani şöyle ki;
empati yeteneğine sahip bilgisiz ama egosuz insanlar da dobra olabilirken patavatsız olmamayı öğrenebilirler.
empatiden yoksun bilgili insanlar genelde söyleyecekleri için çekinmezler ama egolarını bilgi bile törpüleyememişse patavatsız olabilirler.
fakat empati yeteneğiniz yoksa ikisi de aslında boştur.
yani şöyle ki;
empati yeteneğine sahip bilgisiz ama egosuz insanlar da dobra olabilirken patavatsız olmamayı öğrenebilirler.
empatiden yoksun bilgili insanlar genelde söyleyecekleri için çekinmezler ama egolarını bilgi bile törpüleyememişse patavatsız olabilirler.
devamını gör...
11.
aslına bakarsanız çok ince olmayan bir çizgidir o. dobra insan konuşacağı zamanı çok iyi bilir ama patavatsız insan pat diye en olmadık yerde konuşuverir. ikisi birbirine kolay karışacak kavramlar değil.
devamını gör...
12.
lümpen- entellektüel çizgisi
devamını gör...
13.
patavatsızlıkla dobralık arasındaki çizgi farkındalık, amaç ve sonuç ilişkisindedir.
patavatsızlık diğer kişi için belli bir konunun o kişi ya da toplum için hassasiyet oluşturduğundan habersiz ya da umursamaz bir şekilde davranmak ve konuşmaktır. kimi masum patavatsızlıkalar son derece hoş bile olabilir. çocukların patavatsızlığı buna örnek gösterilebilir. onlar kendi gözlerindeki gerçeği, katıksız , hesapsız olduğu haliyle ortaya koyarlar.
genel olarak patavatsız olarak bilinirim bunun nedeni ise pek çok sosyal tabunun benim hayatımda yer almaması ve çevrenin hakkımdaki düşüncelerini çok önemsemem ve konunun neden hassasiyete neden olduğunu anlamamamdan kaynaklanır.
patavatsızlık genel konularda yapıldığında son derece masum hatta dürüst bir davranıştır. bir başkasının özeli noktasında yapılan patavatsızlıksa, patavatsızlık olmanın ötesinde bir başkasının kişisel alanını ve onun özel yaşamını tacizdir. kabul edilemez.
dobralıkla genel anlamda bir sorunum yoktur. ancak kendini sözde dobra olarak tanımlayan insanların büyük bölümünün sadece karşıdaki kişiye veya topluma kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışan ve bunu futursuzca yapan kişiler olduğunu gözlemlemekteyim.
patavatsızlık diğer kişi için belli bir konunun o kişi ya da toplum için hassasiyet oluşturduğundan habersiz ya da umursamaz bir şekilde davranmak ve konuşmaktır. kimi masum patavatsızlıkalar son derece hoş bile olabilir. çocukların patavatsızlığı buna örnek gösterilebilir. onlar kendi gözlerindeki gerçeği, katıksız , hesapsız olduğu haliyle ortaya koyarlar.
genel olarak patavatsız olarak bilinirim bunun nedeni ise pek çok sosyal tabunun benim hayatımda yer almaması ve çevrenin hakkımdaki düşüncelerini çok önemsemem ve konunun neden hassasiyete neden olduğunu anlamamamdan kaynaklanır.
patavatsızlık genel konularda yapıldığında son derece masum hatta dürüst bir davranıştır. bir başkasının özeli noktasında yapılan patavatsızlıksa, patavatsızlık olmanın ötesinde bir başkasının kişisel alanını ve onun özel yaşamını tacizdir. kabul edilemez.
dobralıkla genel anlamda bir sorunum yoktur. ancak kendini sözde dobra olarak tanımlayan insanların büyük bölümünün sadece karşıdaki kişiye veya topluma kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışan ve bunu futursuzca yapan kişiler olduğunu gözlemlemekteyim.
devamını gör...
14.
sırat köprüsü'nü andırır, bilene...
devamını gör...
15.
dobralıkta bir süre sonra patavatsızlığa evrildiğinden benim için ikisi arasında olmayan farktır.
yeni boyattığı saçları hakkında fikir soran arkadaşına;” çok kötü olmuş. sana hiç yakışmamış. zerre beğenmedim.” diyen insan dobradır. soruyu soran kişinin ne hissedeceğinden bağımsız olarak o an düşündüğünü söyler.
patavatsız insan ise daha görür görmez;” ay ne kadar çirkin olmuş, bir de buna para mı verdin? ben olsam anında gider eski rengine dönerdim.” der ve yine karşısındakinin ne düşüneceğinden bağımsız fikrini beyan eder.
ikiside kırıcıdır ikiside düşüncesizdir yine de dobralık, patavatsızlığın daha ehlileştirilmiş halidir gibi.
yeni boyattığı saçları hakkında fikir soran arkadaşına;” çok kötü olmuş. sana hiç yakışmamış. zerre beğenmedim.” diyen insan dobradır. soruyu soran kişinin ne hissedeceğinden bağımsız olarak o an düşündüğünü söyler.
patavatsız insan ise daha görür görmez;” ay ne kadar çirkin olmuş, bir de buna para mı verdin? ben olsam anında gider eski rengine dönerdim.” der ve yine karşısındakinin ne düşüneceğinden bağımsız fikrini beyan eder.
ikiside kırıcıdır ikiside düşüncesizdir yine de dobralık, patavatsızlığın daha ehlileştirilmiş halidir gibi.
devamını gör...
16.
nedir o ince çizgi? önce bu soya odaklanıp cevaplayalım.
dobralık*; işler yolunda gitmediğinde veya beklenen bir sonucun dışında bir sonuç elde edildiğinde özeleştiri veya eleştiri sınırlarında kalmak şartıyla yapılacak açıklamadır. yani gelişim için yapılması gereken uyarı, açıklama diyelim kısaca.
patavatsızlık; ise bir durum veya olay karşısında, lafın nereye/kime dokunacağını düşünmeden akla gelenin süzülmeden dile getirilmesidir. yani aklına geleni akıl süzgecinden geçirmeden dillendirmektir kısaca.
şimdi konumuza bu iki tanım ışığında tekrar dönecek olursak aslında çok ince bir çizgi olmadığını görürüz.
özetle, ilim kendini bilmektir. kendini yani haddini bilirsen dobra olursun. kendini yani haddini bilmezsen de patavatsız…
(bkz: haddini bilmek)
(bkz: haddini aşmak)
(bkz: haddini aşmamak)
dobralık*; işler yolunda gitmediğinde veya beklenen bir sonucun dışında bir sonuç elde edildiğinde özeleştiri veya eleştiri sınırlarında kalmak şartıyla yapılacak açıklamadır. yani gelişim için yapılması gereken uyarı, açıklama diyelim kısaca.
patavatsızlık; ise bir durum veya olay karşısında, lafın nereye/kime dokunacağını düşünmeden akla gelenin süzülmeden dile getirilmesidir. yani aklına geleni akıl süzgecinden geçirmeden dillendirmektir kısaca.
şimdi konumuza bu iki tanım ışığında tekrar dönecek olursak aslında çok ince bir çizgi olmadığını görürüz.
özetle, ilim kendini bilmektir. kendini yani haddini bilirsen dobra olursun. kendini yani haddini bilmezsen de patavatsız…
(bkz: haddini bilmek)
(bkz: haddini aşmak)
(bkz: haddini aşmamak)
devamını gör...
17.
nasıl konuşacağını bilmeyen kişi.
devamını gör...
18.
en basit hali ile;
dobralık - doğruyu, doğru zamanda doğru kişiye, doğru şekilde söylemek.
patavatsızlık - doğruyu, yanlış zamanda, yanlış kişiye, yanlış şekilde söylemek.
patavatsızlık terbiyesizlikle karıştırılmamalıdır, ikisi farklı şeylerdir, patavatsız sadece düşünmeden hareket etmiş olur, terbiyesiz ise bilerek düşünerek hareket eder.
dobralık - doğruyu, doğru zamanda doğru kişiye, doğru şekilde söylemek.
patavatsızlık - doğruyu, yanlış zamanda, yanlış kişiye, yanlış şekilde söylemek.
patavatsızlık terbiyesizlikle karıştırılmamalıdır, ikisi farklı şeylerdir, patavatsız sadece düşünmeden hareket etmiş olur, terbiyesiz ise bilerek düşünerek hareket eder.
devamını gör...
19.
bence insanlar bunu bahane olarak kullanıyorlar.insanlar saygısızlığı ‘’ ben dobrayım- dürüstüm ‘’ diye savunmaya çalışıyor sadece.
insanlar adab-ı muaşereti unutmuş herhalde.
dil kullanımında incelik denilen bir olgu olmalı.
kibar olmayı beceremeyen ya da becermek istemeyen, ben dobrayım derse bu işin içinden çıkılmaz.
insanlar adab-ı muaşereti unutmuş herhalde.
dil kullanımında incelik denilen bir olgu olmalı.
kibar olmayı beceremeyen ya da becermek istemeyen, ben dobrayım derse bu işin içinden çıkılmaz.
devamını gör...
20.
dobralık, seni sevmiyorum.
patavatsızlık, zaten seni sevmiyorum.
patavatsızlık, zaten seni sevmiyorum.
devamını gör...