evde tavşan beslemek

çoğu kişinin hayatında bir kez yaptığı şeydir fakat genellikle yanlış bilgiden dolayı tavşanın ölümüyle sonuçlanır maalesef.tavşanları doğru şekilde yetiştirirseniz tuvalet eğitimi de dahil birçok şeyi öğrenebiliyorlar. tavşan almış olup nasıl bakacağını bilmeyenler *eski tabirle* yeşillendirebilir.

sürekli eve marul brokoli lahana gibi sebzeler almaktır.
benim bilgim bu kadar bilen arkadaşlar yeni tabirle arkadaşa portakal atsın.

küçükken yaptığım eylemdir fakat bütün gün tahtaları kemiriyordu dombili.

ilk aldığımda avuç içime sığan tavşanım birkaç ay sonra yerinden kalkmıyordu, biraz daha beslesem benimle güreşecek kadar pehlivan olurdu herhalde.

bir ara benim de yaptığım şey. yavruyken zaptedmesi çok kolaydı. ama büyüyünce salona salınmıyordu hayvan. yakalayamıyorsun ki. sonra kestik yedik zaten. şaka şaka başkasına verdik o kesti yedi. sfdgsg

genelde ölüm sebepleri ishal olur. çünkü havuç, lahana gibi bol sulu gıda verirler full. yavrucak da ishalden gider. ben 2-3 günde bir verirdim bunları. ana yemeği bildiğin kuru ottu. iyi büyüdüydü şero.

nişanlıma nişan hediyesi olarak 40 günlük hollanda lop tavşanı almıştım -6 gün sonra maalesef öldü, yenisini aldım. 6 aydır bizimle:)- satıcının söylediklerini buraya yazayım, belki birinin işine yarar.

bir süre sadece satın alınan tavşan yemi ve kuru yonca verilirmiş, havuç falan verilmezmiş. kakası top şeklindeyse sağlıklıymış, tavşanlar kendi kakasını yermiş bu onlara iyi geliyormuş, kafesi samanla çok doldurulmamalıymış bir tutam kadar serpiştirmek yeterliymiş, kafesi günlük temizlenmemeliymiş, tavşan kesinlikle yıkanmamalıymış, evde başka hayvan varsa yan yana getirilmemeliymiş, lop tavşanlarının kemirme huyu yokmuş sadece ilk 3 ay içgüdüsel olarak olurmuş ama yine de kablolara dikkat etmenizde fayda var, evdeyken serbest gezmesine izin verilmeliymiş ki tanısın alışsın ve güvende hissetsin.

söylenilenler yavru olan tavşanlar için olabilir, bazı şeyler zamanla değişiklik gösterebilir. hatırladığım kadarıyla söylenilenleri yazdım. yanlış olan bir şey varsa uyarıldığım taktirde düzeltirim. yanlış bilgi yüzünden hayvan ölümüne sebep olmayalım, neticede onlar da bi can.

uzun uzadıya yazmak istediğim bir konu bu. yaklaşık 6 aydır benimle beraber yaşayan bir adet tavşancığım var. inanılmaz tatlı ve neşeli bir o kadar da hassas canlılardır tavşanlar. o internetteki duş alan davşan vs. vs. saçma videolara inanmayın ve asla ve asla yıkamayın. aslında çok kolay eğitilebilen canlılardır kendileri. bir yerleri kemiriyorsa, sizi yemeye çalışıyorsa şşşşşş pışşşşşşş veya alkış yaparak kızıp yaptığı yaramazlığın yanlış olduğunu ona anlatabilirsiniz bunu birkaç sefer tekrarladığınızda öğrenecektir. yavru tavşanlara asla sebze vermeyin diyorlar fakat marul ve maydanoz aşırı verilmediği sürece ishale sebep olmuyor ama tabikide tavşanların bünyeleri farklı olabilir ben momo'ya 3 aylıktan beri marul vs. veriyorum hatta elma da veriyorum pek bi sorun yaşamadım havuç haricinde. havuç maalesef ki ishale sebep olabiliyor ama zaten havucu pek sevmiyor bu minnak canlılar. sade pelet denilen bir mama var o ve kuru yonca tavşanlar için çok sağlıklı ek olarak sebze verirseniz çok mutlu olurlar mesela momo elmayı çok seviyor. ama kuru yonca konusunda dikkatli olun bazı kuru yoncalar benim tavşanımda ishale sebep oldu maalesef. gelelim minişimiz ishal olursa ne yapacağımıza. sebzeyi kesiyoruz sadece sade pelet ve kuru ekmek yediriyoruz ayrıca bolca su içmesine dikkat ediyoruz. en önemliside hemen bir veterinerle görüşüyoruz. biraz da tuvalet eğitimden bahsetmek istiyorum. aslında tavşanınızı eve getirmeden önce ne yapacağınızı bilirseniz çok kolay bi şekilde halledeceksiniz bu meseleyi. onu ona ait olacak bir alanda (bu alan bütün evi kapsamamalı) özgürlüğüne bırakın ve tuvaletini ilk yaptığı yere ona özel bir tuvalet yapın. eğer tuvaleti dışına çişini yaparsa peçete ile silip o peçeteyi tuvaletine koyun. eğer kakasını tuvaleti dışına yaparsa kakasını alıp tuvaletine koyun. zaten kakası küçük topçuklar gibi oluyor. bu arada çok fazla davşan kokar yavvv sözünü duyduğum için söylemeden geçemeyeceğim tavşan asla kokmuyor. sadece uzun süre temizlenmezse çişi kokuyor. kakası bile değil bakın çişi sadece. bu arada tavşanlarda tuvalet için genelde talaş kullanılır ama ben bunu pek sağlıklı bulmuyorum. gazete diyenleride dinlemeyin boyalı olduğu için bu da pek sağlıklı değil. havlu, tül vs. ya da çiş pedi kullanabilirsiniz. kedi kumu kullanan deliler var aman ha onlara sakın uymayın kedi kumu tavşanlar için çok tehlikeli. bu arada hep minik diye bahsettiğime de bakmayın tavşanlar çok hızlı büyür ve gelişirler insan şaşırıyor gerçekten. son olarakta tüy konusuna gireceğim. tavşanların tüyleri düzenli taranmalı ki kendilerini yalayarak temizlerken tüylerini yutmasınlar. pek tüy dökmüyorlar mevsimsel dönemler haricinde ama yattıkları yerlerde tabikide tüyleri olabiliyor o yüzden bir tüy toplayıcısı işinizi kolaylaştırır. tavşanlar kucağa alınmayı sevmezler bunun sebebi ise doğadaki besin zincirinde av konumunda olmaları. onları kucağınıza aldığınızda avladığınızı zannedip çok korkarlar. tavşanını az da olsa kucağa alıştırabilenler var fakat ben kendi tavşanımı bu konuda pek bunaltmadım. tavşanlar aşırı derecede sevecenler aslında. ilgilendiğinizde, sevdiğinizde onlarda sizi sever ve şımarırlar. çok neşelidirler keyifleri yerindeyse hoplar zıplar değişik değişik hareketler yapar uçarlar koşarlar dünya tatlısı hayvanlardır kendileri. aynı zamanda da çok duygusaldırlar kalpleri çok kolay kırılabilir ve size küsebilirler totoşlarını dönmelerinden anlarsınız zaten küstüklerini. sonuç olarak bakımı zor da olsa onunla geçirdiğiniz zamana değen ve sizi çok mutlu eden, pozitif enerji veren hayvanlardır.

gerçekten terbiyeli bir hayvancıktır.
iki kez baktım.biri ihtiyacı olduğunda kafese vurmakta ve balkondaki gideri kullanmaktaydı.hatta bunu ona kimse öğretmemişti.
ikinci tavşanım uygun balkon olmadığından kafesinin bir köşesini seçti.iki günde bir temizliğini yapmanız gerek.kafeste talaş ve kırpılmış gazete kağıdı kullanıyordum(çok boyalı olmamalı,çünkü bunları yiyorlar,samanlı kağıt daha iyi bir fikir olabilir),taze sebzelerden veriyordum ama kafesinde sürekli olarak kemirgenler için hazırlanmış kuru maması oluyordu:meyve cipsleri,mısır ve tahıllar. kuru yoncayı ve akasya yaprağını da çok seviyorlar.doydukları zaman yemeyi bırakırlar.yanlış bir şey verirseniz kusma yetileri olmadığından ölümüne sebep olabilirsiniz.
gündüz kendine evin en soğuk köşesini seçer,orada uyuklar.eve gelenleri çok kıskanıp bazen onları kovalar bile.gece çok oyuncudur,koltuk tepelerinde gezer oradan oraya atlar,kendini sevdirir.evde beni seviyor,diğer ev halkına ise yan yan bakıyordu mesela.sıkıldıysa kafeste tepinir,ayaklarını güçlü bir şekilde kafese vurur uykunuzdan uyandırır.kalkıp oynamalı,bir çocuk gibi yormanızı ister.
ev hayatı tavşanlar için hiç de uygun değildir öte yandan.tavşanlar toprağı kazmak,sağı solu dişlemek ve çılgınca koşmak üzere yaratılmışlardır.illa da bakacağım diyorsanız çok geniş tutacağınız kafesi sadece siz evde yokken kullanmalı,onun dışında serbest bırakarak hangi kablonuzun, perde ya da duvar kağıdınızın yenileceğini hesap ederek gözlemlemelisiniz.
yıkanmayı sevmezler ama tavşanım angora olduğu için serinlesin diye çok sıcak havalarda su tutuyordum,ya da çiçeğe sıkar gibi su sıkıyordum.
tavşanlar asla sıcağa gelemezler,balkonda da bırakmayın.çünkü çoğu zaman yüksekliği hesap edemez ve düşebilirler.
yolculuğa çıkacaksınız yine bu dayanıksızlıktan ötürü onları götüremezsiniz,biz veterinere bırakıyorduk mesela.
tavşanlar son derece sevimli hayvanlardır,sıcacık ve yumuşacıktır.kendine has çok hoş da bir kokuları vardır.
ancak her ne olursa olsun eve ait değildir,belki bahçeniz varsa-kedi köpekten uzak tutmak kaydıyla - bakabilirsiniz ama öteki türlü onun için ne yaparsanız yapın doğadaki ortamı sağlayamayacağınızı unutmayın.
benim tavşanların ikisi de bir çiftliğe gitti.ömürleri uzun olsun.çok sevmeme karşın evde beslemek artık bana bencilce geliyor.

birkaç aydır yaptığım eylem. âdeta bir ruh hastası ile yaşıyoruz. öyle ki şu an ölmemiş olmamızın tek sebebi otçul olmaları. otçul demişken, kağıt yemeye bayılıyorlar (içinde selüloz olduğu için herhalde). yani talaşının altına kağıt sermeyin derim. serecekseniz de düz kağıt olsun. mürekkebi midesine gitmesin.
bir diğer tavsiyem (daha önce biraz bahsedilmiş olsa da) sakın tavşanınızı sabunla yıkamayın. sıcak bir günde bebek olmayan tavşanınıza su değdirebilirsiniz ancak sakın sabun değdirmeyin. biz bir gaflete düştük, minnoşta yaralar çıktı.
ilk aylar özellikle kakalarını pek tutamıyorlar. (merak etmeyin, temizlemesi zor değil.) ancak sabırlı olursanız biraz büyüdüklerinde (çok korkmadıkları sürece ) talaşı haricinde bir yere yapmazlar. ( gıcık olursa yapabilir de, bizimkisi benden nefret ettiği günlerde yatağıma işerdi.)
tavşan bakan veteriner bulmak zor ama bulabilirseniz aşılarını ihmal etmeyin. bu hem onun hem de sizin sağlığınız için önemli zira uzuk kulaklı bebeğinizin sizi ısırma ihtimali epey yüksek.
evinizde bitki yetiştiriyorsanız ulaşamayacağı yere koyun ya da o bitkiyi gözden çıkartın. (annemin lavantasından ne istedin ruh hastası tavşan!)
kısaca benim şimdilik tavsiye edebileceklerim bu kadar. aklıma geldikçe güncellerim. minik dostunuz (ya da ruh hastanız) ile keyifli günler.

10 gün zar zor bakabildim çünkü birbirinden ruh hastası 3 kedim , tavşanı kenar köşeye kıstırıp patiliyolardı küçük olan 4. kedim de tavşanın sırtına çıkıp kendini zıplattırıyodu.

tavşan evde beslenmez. boyuna işer, kemirir, kokar,ürer ve çabuk büyür.

az önce anne olduğum ve bilgi almak için geldiğim başlık. arkadaşlar minicik boynuma saklanıyor ben anne olmayayım da kim olsun

çok zor arkadaşlar. zamanında bir lop tavşanıyla aylarca uğraştık. tuvalet eğitimi veremedik. kalitelş mamalarla beslememize ve temizlememize rağmen koku ve sinek yapmaya başladı. eğitmenden destek aldık gene olmadı. yani gerçekten deli işi ona bakmak. hala yaşıyor bir çiftliğe yolladık onu. birsürü arkadaşı var şimdi

tavşan besleyen, havuç da yetiştirmelidir.


oruç aruoba.