konu, süre ve karakter bakımından hepsi birbirine benziyor. farklı olanlar ise başka ülkelerin dizilerinden (hekimoğlu, mucize doktor vs.) uyarlanıyor. kategori kısıtlı. yaz aşk dizisi, kış aşk dizisi... aynı şeyleri ısıtıp önümüze koyuyorlar. ayrıca süre bakımından da fazlaca uzun. bu duruma gerçekten el atılması gerekiyor.
devamını gör...
son zamanlarda çıkan sayılı dizilere dayanarak katılmadığım bir başlık. arada birkaç tane çalıntı da olsa normal var. buna da şükür.
devamını gör...
ilk başta konusunu farklı gösterip klasik olaylar örgüsüne dönmesi ve ilerleyen süreçte saçmalamaları bıktırıyor.
devamını gör...
izlememek de bi seçenek tabii...
devamını gör...
gelecek nesle eski diziler/filmler/programlar olarak kalacak üzücü kalıntılar.

netflix, youtube, sosyal medya yaygın değilken veya yokken daha güzeldi daha çeşitliydi türk dizileri. çünkü izleyici kitlesi daha genişti genciyle yaşlısıyla öğrencisiyle işçisiyle vs vs vs. kitle daraldıkça yapımcılar risk almak yerine en çok tercih edilen konulara kilitlendiler. kendilerince haklılar.
devamını gör...
artık türk dizileri ve wattpadd hikayeleri arasında fark görememeye başladım.
devamını gör...
hem senaryo, hem oyunculuklar, hikayenin ilerleyişi, rating kaygısı, yapılan mesai, set çalışanları vs hepsi bir yana, neredeyse net 100 dakika(!)* bölüm çekilmeye devam edildiği sürece*;

ne doğru dürüst müzikler,

ne adam gibi karakterler,

ne parlayan oyunculuklar,

-dan farklı olarak "falancanın nevresim takımından filancanın bindiği araba" dışında hiçbir şey görmek mümkün olmayacağından, gayet ve de haklı olarak "normal" olan durum, sonuç.
devamını gör...
türk dizilerinin bıkkınlık vermemesinin bir ilacı var, izlememek.
devamını gör...
türklerin sorunları hakkında olduğu müddetçe seyredilir. yoksa bana ne şehir zenginlerinin, sonradan görmelerin, ağaların, feodal düzenin dinazorlarının dertlerinden. sen mehmet’in derdinden haber ver. geçinemiyoruz ve mutsuzuz.
devamını gör...
yıllardır televizyon izlemiyorum. bazen ailem izlerken gözlerim takılıyor ekrana, iki dakikada seneryoyu çözüyorum. kötü, gerçekten kötü.
devamını gör...
isimleri değişiyor, içerik aynı. neden izlensin ki ?
2000 kuşağında yapılan diziler yine birbirinden bağımsız konulara sahipti, izleniyordu.
devamını gör...
hepsinin konusu neredeyse aynı ve insanları salağa alıyor bırak biraz da bir şeyleri kendimiz bulalım...
devamını gör...
yasak elma ve günlük dizi formatının dışında olanlar cidden insanı yoruyor. ne bir rahatlama alanınız var, sürekli olaylar bitmiyor, karakterler gerçeklik dışı ve temeli bölümü izlemezsen diğer bölümde kaybolursun sistemi üstüne işliyor.

kendimce şöyle iki kategori var kafamda. bunlardan ilki klasik fbi dizisi gibi karakterlerin aynı olduğu ama konunun bir bölümde çözüldüğü hikayelerle ilerleyen diziler var. bir diğer dizi türünde de hikaye bir bölümde çözülmüyor ancak esnek. şöyle ki yasak elma ve günlük diziler süreklilik içerse de yani bir zaman diliminde bulunsalar da esnek senaryoları sayesinde 10-15 bölüm ara ver ya da aradan başla seni içine çekebilir. yine de hiçbir dizi sekizden on ikiye kadar ekran başında kalma kadar etkileyici olamıyor tabii.

özetin olup olmaması durumuna gelecek olursak özetler dizi 2 saat sürüyorsa ideal olabiliyor. çünkü bu sayede 1-2 bölüm atlasanız da oturur özeti izlersiniz ve en önemli noktalarını kaçırmamış olursunuz.

son olarak burada yazarların da belirttiği gibi konu çeşitliliği yok. yani sürekli aynı abidik gubidik konular. işin özü burada çok yaratıcı olmakta değil ama yasak elma örneğin entrika ve komediyi harmanlayarak keyifli bir içerik sunuyor bence. kimse bu dizinin realist olduğunu savunmuyor ama keyifli (en azından bana göre). muhteşem yüzyıl (kösemi için diyemiyorum çünkü reyting için kurban edildi) entrika ve tarih dozunu düzgün ayarlayan bir diziydi. örneğin hatice'nin ibrahim tarafından aldatıldığı oleksandra şutko'nun kitabında da geçiyor. bu anlamda tarihi esin noktaları vardı (genel sapmalar dışında). kuruluş osman o bu daki bence sıkıntı tarih yerine ah osmanlı müthiş atağlarıığğmııaağz ekseninde dönüyor olması.

ama bunlar değişecek mi tabii ki hayır. değişirse de ilk hangi kanal değişir fox. çünkü günlük yayın akışına bakın tamamen az bütçe çok iş üstüne kurulu. yok efendim vaheyle mutluluk, tülin şahin, sabahları eski bir dizinin bölümleri. kimse bir gün içerisinde 3-5 kaliteli dizimiz olsun ve bunları dünyaya pazarlarız zihniyetinde değil. neden? çünkü muhteşem yüzyıl vs gibi uluslararası pazarlaması olan dizilerde bir ülkeye satıldığında o ülke gidiyor editlemesini vs yapıyor gereksiz sahneleri kırpıyor. alın size müthiş 45 dakikalık dizi. alan memnun satan memnun.

televizyon efor ve özen istiyor ama sanmam ki kimse bunu umursasın. onun yerine 10 bölümlüğüne bir dizi olur o final yapar sonra başka kalitesiz bir dizi daha temcit pilavı gibi önümüze atılır ve kanallar bir şekilde hayatlarına devam eder.
devamını gör...
bir gerçektir. sürekli aynı konular işleniyor. zengin oğlan ve fakir kız. sonra o kız holdinge geliyor. holdingin sahibi erkekle aşk yaşıyorlar. benim gördüklerim bunlar.
devamını gör...
the blacklist veya person of interest gibi diziler çok karmaşık konuları ortalama 45 dk - 1 saatte anlatırken türk dizileri antin kuntin konuları 3 saatte anlatamaz.

zaten konular hep aynı anasını satayım dolap, dalavere, entrika, zengin fakir ilişkileri falan. bunun dışına çıkan dizilerin pek azı mantık çerçevesine sahip. kısaca 70 iq ya hitap eden diziler işte.
devamını gör...
gülseren budayıcıoğlu ile zirve yapmıştır. zaten yeterince hayat bizi yormuyor mu? izleyip daha da kendimizi üzmek, hırpalamak neden? her dönem belli temalarda diziler oluyor ama ille bi dram sosuna batırılıyor. ver dramı ver ver! yoruyor.
kore yapımlarında da var dram mesela ama hiçbir şeyi uzatmıyorlar, tadında bırakıyorlar ve dramın içinde bile güldürebiliyorlar bazen. hiçbir şeyin üzerinde çok fazla durmuyorlar.
bizim dizi saatlerinin uzunluğu ve bölümlerin fazla olması sebebiyle uzattıkça uzatıyorlar. o yüzden eski diziler daha güzel geliyor.
devamını gör...
gerçekten bıkkınlık verdiler; dışarıya kültürümüzü farklı şekilde yansıtıyorlar, yanlış tanınıyoruz ve de saçma sapan olayları 3 saate yakın bir süre çekiyoruz boşa zaman kaybı son olarak ise aynı türden olayları ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar...
devamını gör...
hâlâ türkiye'de tv izleyen var mı diye sormama neden olan başlık.

kaliteli içerik üreten kanal sayısı yok. hepsi bir şekilde bir ideolojinin yüzü. gerçi karşılaştığımız her şeye ideoloji sinmiş durumda. evdekiler açmasa açma tuşuna basmam bile. reklamlara maruz kalmak da cabası.

internet gibi bir mucize varken(tabi kullanımınıza göre değişir), tv izlemek de ne bileyim.

tek tük kahvaltı yaparken belgesel kanalı izliyorum.
devamını gör...
2022 yılında bile 2 saatlik dizi izleyebilenler varmış demek.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"türk dizilerinin bıkkınlık vermesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim